23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 OCAK 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Şişli ve Ataşehir camileri derneğin avluya çelenk koymasına izin vermiyor DENİZLİ VALİLİĞİ’NDEN TEBLİGAT 7 ÇYDD’ye ‘avlu yasağı’ FIRAT KOZOK ANKARA Maliye’nin cenaze çelenklerinden topladığı bağışlara özel tüketim vergisi cezası kestiği ÇYDD’ye, iki cami de “avlu yasağı” koydu. İstanbul’daki Şişli ve Ataşehir camileri dernek görevlilerini avluya sokmuyor. Kamuya yararlı dernek statüsü bulunan ve Dernekler Masası izniyle camilerde yapay çelenkler aracılığıyla bağış toplayan ÇYDD hakkında Maliye’nin başlattığı inceleme geniş yankı uyandırdı. Aynı yöntemle bağış toplayan 20’ye yakın dernek hakkında hiçbir işlem yapılmazken ÇYDD’ye, aralarında “özel tüketim vergisi”nin de bulunduğu çeşitli vergi cezalarının tartışması sürerken derneğin cami dernekleri tarafından da “afaroz” edildiği ortaya çıktı. Edinilen bilgilere göre, başta İstanbul olmak üzere Ankara ve İzmir’deki camilerde cenaze törenlerinde bağış toplayan dernek, İstanbul’un iki büyük camisi olan Şişli ve Ataşehir Mimar Sinan camilerine sokulmuyor. Şişli Camisi’ne bugüne kadar hiç giremeyen ÇYDD, Mimar Sinan Camisi’ne de yalnızca bir kez girebildi. Prof. Dr. Burhan Şenatalar’ın geçen günlerde yaşamını yitiren kardeşi Ferhat Şenatalar için gazetelere verilen ilanlarda çelenk göndermek isteyenlerin ÇYDD’ye bağışta bulunmaları önerilince gelen yoğun talep üzerine caminin avlusu derneğe açıldı. Ancak edinilen bilgilere göre, cami derneği yönetimi, derneği bir kez daha böyle bir olayın yaşanmaması için uyardı. Diyanet: Hiçbir dahlimiz yok Konuyla ilgili ulaştığımız Diyanet yetkilileri, cami derneklerinin birbirle rinden ve Diyanet’ten bağımsız birer sivil toplum kuruluşu olarak faaliyet gösterdiklerini ifade ettiler. Diyanet’in hangi camide hangi derneklerin bağış toplayacağı konusunda hiçbir dahlinin olmadığını belirten kaynaklar, “Cami dernekleri camilerin her türlü gelir ve giderinden sorumludur. Camileri yaptıran dernekler, o caminin her türlü gelir ve giderinden de sorumludur. Diyanet yalnızca cami için imam görevlendirir. Hatta zaman zaman o imam bile cami derneği ile ters düşebilir” dedi. Derneklerin içki ruhsatı iptal edildi DENİZLİ (AA) Denizli Valiliği, ilde alkollü içki izin belgesi bulunan derneklerin izin belgelerindeki “alkollü içki” bölümünü iptal ederek “içkisiz lokal açma ve işletme izin belgesi” gönderdi. Vali Yardımcısı Mehmet Çınar imzasıyla alkollü içki satışı bulunan 10 dernek lokaline gönderilen tebligatta, lokallerin ilgili yönetmelik değişikliği ve mahkeme kararları çerçevesinde alkollü içki satışı ve servisi yapamayacağı ifade edildi. Dernekler Yönetmeliği’nde 2005 yılında yapılan değişiklikle lokallerin alkollü içki satışına yeni düzenlemeler getirildiği belirtilen tebligatta, karara uymayan lokallere ilişkin kapatma kararı üzerine dava açıldığı, Denizli İdare Mahkemesi’nin lokallerin sadece alkollü içki izin belgesinin iptal edilmesi yönünde karar verdiği belirtildi. Bu kapsamda derneklere ait lokallerin açma ve işletme izin belgesindeki “alkollü içki izninin içkili kısmının iptal edildiği” bildirilen tebligatta, lokallere “içkisiz lokal açma ve işletme izin belgesi” gönderildi. Valilikten yapılan yazılı açıklamada ise yönetmelikte dernek lokallerinde içki satışının mülki idare amirinin iznine bağlandığı ve bu lokallerde “içkili yer bölgesi içinde bulunması” koşulunun arandığına dikkat çekilerek “Şu an itibarıyla ilimizdeki tüm dernek lokallerinde ilgili yönetmeliğe ve idare mahkemesinin kararına uygun şekilde içkili yer bölgesi hususu gözetilerek dernek lokallerine içkisiz lokal işletmesi verilmek suretiyle mevzuata uygunluk sağlanmıştır” denildi. Danıştay ‘korumacıları’ ? İstanbul 7. İdare Mahkemesi, söz konusu likör fabrikasının yıkımına karşı dava açan Çaltı’ya “Menfaat ilişkisi yok. Bu anlamda dava açamaz” yanıtını verdi. OZAN YAYMAN ‘KUM TORBASI’ SKANDALI umutlandırdı Tersane işçisinin can bedeli: 36.500 TL İstanbul Haber Servisi “Kum torbası yerine” test için ağırlık yaparken boğularak ölen üç tersane işçisi için açılan davada sanık olarak yargılanan üç mühendise günlüğü 20 TL’den 36 bin 500 TL para cezası verildi. Tuzla tersanelerinde ‘kum torbası yerine’ test için kullanılırken ölen 3 işçinin ölümüne ilişkin yargılanan Murat Ali Kömürcü, Metin Ayyıldız ve Burhan Bozdemir isimli mühendislerin yargılanmasına Kartal 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme heyeti sanıklar hakkında, 5 yıl hapis cezası verirken, ceza günlüğü 20 liradan taksitlendirilmek üzere 36 bin 500 lira para cezasına çevrildi.Tuzla Tersaneler bölgesinde faaliyet gösteren GİSAN Tersanesi’nde 2008 yılının Ağustos ayında bir filika denemesinde normalde kum torbaları ile yapılması gereken testte 19 işçi kullanılmıştı. Yaşanan kazada Emrah Varol, Ramazan Çetinkaya ve Ramazan Aygün adlı işçiler boğularak ölmüştü. İZMİR Danıştay’ın, İstanbul Şişli’de tarihi likör fabrikasının yıkımıyla ilgili CHP’li Şişli Belediye Meclis Üyesi Dursun Çaltı’nın dava açma ehliyeti olduğunu kabul etmesi, baroları umutlandırdı. İstanbul 7. İdare Mahkemesi, söz konusu likör fabrikasının yıkımına karşı dava açan Çaltı’ya “Menfaat ilişkisi yok. Bu anlamda dava açamaz” yanıtı verdi. Kararı temyiz eden Çaltı, Danıştay 6. Dairesi’nden, “Çevre, tarihi ve kültürel değerlerin korunması, imar uygulamaları gibi kamu yararını yakından ilgilendiren konularda sübjektif ehliyet koşulunun, bu durum dikkate alınarak yorumlanması gerektiğine ilişkin Danıştay kararları yerleşik içtihat niteliği kazanmıştır” yönünde karar aldı. Gelişmelerle ilgili açıklama yapan İzmir Barosu Kent ve Çevre Komisyonu Yürütücüsü Avukat Ayşegül Altınbaş, baroların ve meslek örgütlerinin açtıkları davaların da “Menfaat ilişkiniz yok” denilerek geri çevrildiğini anımsattı. Altınbaş, şunları söyledi: “İzmir Arap Dağı’nda işletilmek istenen altın madenine, İzmirGebze Otoyolu’nun ÇED olmaksızın inşasına, termik santrallara, biber gazı kullanımına karşı açtığımız davalarda da bizlere, ‘Menfaat ilişkiniz bulunmuyor. Bu anlamda dava açma ehliyetiniz yok’ denildi. Danıştay İdari Davalar Genel Kurulu’nda itiraz ettik. Kararı bekliyoruz. Danışıtay 6. Dairesi’nin, Şişli örneğinde verdiği karar da menfaatin geniş biçimde yorumlanması yönünde. Bu karar, temyiz aşamasında olan başvurularımıza olumlu yansıyacaktır.” Üç madenci toprağa verildi Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü’nde 7 Ocak’ta meydana gelen metan gazı sızıntısında yaşamını yitiren 8 madenciden Hüseyin Kürekçi (55), Yüksel Koca (41) ve Ahmet Şeker (30) için dün Kozlu beldesinde tören düzenlendi. Türk bayrağına sarılan 3 madenci için Aziziye Camisi’ndeki törende yakınları ve madenci arkadaşları gözyaşlarına boğuldu. Ahmet Şeker’in annesi Havva Şeker “Ben şehit annesiyim. Ağlamayacağım” diyerek 7 yaşındaki torunu Muhammed Ali Şeker’in babasına yazdığı şiiri okudu. Yüksel Koca’nın kız kardeşi üzerinde Türk bayrağı bulunan tabuta sarılarak aynı ocakta 1983’te babasını kaybetmesini anımsatarak “Babama selam söyle” diye ağıt yaktı. Madencilerin yakınları güçlükle sakinleştirildi. Cenazeler Çırgan köyünde toprağa verildi. (Fotoğraf: ERDİNÇ AKSOY) ŞİMDİ MODA EKİTAPLAR Klasik ders kitapları tarih oluyor FİGEN ATALAY DERS KİTAPLARINDAN ‘ATATÜRK İLKELERİ’ ÇIKARILMIŞTI Keskin dava açtı, Danıştay reddetti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 8. Dairesi, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), ders kitaplarından “Atatürk İlkelerine uygunluk” şartını çıkaran Ders Kitapları Yönetmeliği’nin iptali istemiyle açılan davada, davacı CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin’in dava açma ehliyetinin bulunmadığına karar vererek davayı reddetti. Davaya bakan Danıştay 8. Dairesi, davayı ehliyet yönünden reddetti. Dairenin kararında, İdari Yargılama Usulü Kanunu’na göre, her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idari işlemlerde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçüler içinde menfaat ilişkisi bulunmasının öngörüldüğü belirtildi. Kararda, davacının idari işlemle ciddi ve makul, maddi ve manevi bir ilişkisinin, hukuken korunması gereken bir menfaat bağının bulunmasının dava açma ehliyeti için yeterli sayıldığı ifade edildi. CHP’li Adnan Keskin ise AKP’nin çıkardığı yasalarla Danıştay’a açılacak davaların sınırlandırıldığını belirterek “Danıştay da ona sığındı. Halbuki geniş bir yaklaşımla toplumun beklediği yönde bir karar verebilirdi. Ama şark kurnazlığıyla ehliyetin arkasına saklanarak esas hakkındaki görüşünü ortaya koymadı” dedi. Klasik ders kitapları artık tarihe karışıyor. Üniversiteler, ilk ve ortaöğretim öğrencileri için ekitaplar hazırlıyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi’nce lise ve ilköğretim öğrencileri için hazırlanan ekitap, öğrencilere tanıtıldı. İstanbul Üniversitesi de “Coğrafya” konusunda e kitap hazırlığı içinde. İstanbul Bilgi Üniversitesi ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ortaklığı ile yürütülen ve Avrupa Komisyonu tarafından desteklenen “Dijital Avrupa Birliği: Lise ve İlköğretim Öğrencileri için Türkçe ekitap” adlı proje tamamlandı. İstanbul Bilgi Üniversitesi AB Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ayhan Kaya, üniversitenin Santral Kampusu’nda yapılan toplantıda, ekitabın tanıtımını yaptı. Prof. Kaya’nın verdiği bilgilere göre, kitap, üç bölümden oluşuyor. Bunlar; AB Tarihi, AB Politikaları ve Avrupa Yurttaşlığı. 24 ünitenin yer aldığı ekitapta, 23 video, bir animasyon ve karikatürler yer alıyor. Ekitap ücretsiz indirilebilir. Web sitesi, http://digitaleurope.bilgi.edu.tr 107 MARKA STANDARTLARA UYMUYOR Ambalajlı suda kanserojen madde İstanbul Haber Servisi Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi tarafından hazırlanan “Ambalajlı Su Raporu”na göre 107 su markasının ulusal ya da uluslararası standartlardan bir veya birkaçına uygun olmadığı kaydedildi. Pek çok markada kanserojen madde tespit edildi. Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı Kemal Özer, ellerindeki mevcut verilere göre su markalarının çoğunluğunun standartlara uymadığını belirterek “Su markalarında yaklaşık olarak 30 çeşit kimyasal kirleticiye rastlanmıştır. ‘Akrilamid’ konusunda, toplam 58 su markası Amerika Çevre Ajansı standartlarına uygun çıkmazken bir tanesi ilgili parametrede yönetmelik, AB ve Dünya Sağlık Örgütü kriterlerine de uymuyor” dedi. Kanserojen “epikloridin” parametresine bakıldığında 83 su markasının değerlere uygun olmadığını, bunlardan birinin izin verilen sınırın tam 100 katı değerinde olduğunu belirten Özer, “tetrakloretan” ve “trikloretan” maddeleri konusunda 16 su markasının da standart dışı olduğunu açıkladı. Özer, ayrıca 18 su markasının Dünya Sağlık Örgütü’nün kanserojen “vinil klorür” sınırlarını aştığını açıkladı. Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. AZİME CEBECİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear