25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 TEMMUZ 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kılıçdaroğlu, tutuklu vekiller ve Suriye’deki gelişmeleri değerlendirdi 5 O anda Londra Olimpiyatları’nın açılışı yapılıyordu... Bir ara Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Hanım’ı gördüm... Mutluydular... Benim aklıma o anda, Hopa’da biber gazının etkisiyle kalp krizi geçiren emekli öğretmen Metin Lokumcu’yla Yalova’da ölen genç Çayan Birben, parasız eğitim isteyen üniversiteli öğrenciler geldi. Sonra? Kuzey Irak’tan sonra Suriye’nin Kamışlı yöresinde Kürt yönetimi, El Kaide, Taliban, Müslüman Kardeşler... AKP iktidarının Ortadoğu politikası artık sizlere ömürdü! Yandaş medya bu olup bitenler karşısında suskundu... Savaş çanlarını çalan emperyalist güçlerin oyununa bile bile gelen AKP iktidarı değil miydi? Bakın nereden nereye geldim... Bir bulutla birlikte yürürken, birden karanlığın içinde bulmuştum kendimi... İşte yazdım... ??? Aydınlık bir günün sabahında Sivas kıyımını inkâr eden yobazları, devlet içinde yuvalanan çeteleri, TürkKürt düşmanlığından çıkar sağlayanları, Uludere katliamından ötürü özür dilemeyen AKP iktidarını, Erbil’e Barzani’nin ayağına gidenleri düşünüyorum. Umutlarımı darmadağın edenlere bir çift sözüm var: Ortadoğu’da sınırlar yeniden çizilirken, bunun ucunun Türkiye’ye de dokunacağından haberiniz yok mu? Emperyalizme teslim edilmiş Türkiye kanlı bir savaşın içine atılmak istenirken, kimi satılmış kalemler Lozan’a, İsmet İnönü’ye saldırıyor. Lozan’da ekonomik, siyasal ve kültürel bağımsızlığımız için mücadele edildi... Türkiye Cumhuriyeti’nin olmazsa olmaz koşulu laiklik ortadan kaldırılıyor, eğitim kurumları tarikatlara teslim ediliyor, Hatay’da CIA ve Mossad ajanları, El Kaide ve Taliban militanları, Müslüman Kardeşler cirit atıyor... Türkiye bir çıkmaz sokağa doğru yürüyor... Geldiğimiz nokta burası... Palavrayla ülke yönetilmez... Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları Cumhuriyeti canlarıyla ve kanlarıyla kurdular... Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir önceki gün gazetecilere ne dedi? “Biz de özerk Kürdistan istiyoruz. Başkenti Diyarbakır olsun.” ‘Milli irade hapiste’ ?Kemal Kılıçdaroğlu PM toplantısının açılışında yaptığı konuşmada “Türkiye’nin yönetilemediğini” söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tutuklu milletvekillerinin tahliye edilmemesiyle ilgili olarak “İnsanları telle boğanları serbest bırakacaksınız, halkın iradesiyle seçilen, mahkum olmamış kişileri hapiste tutacaksınız” dedi. Kılıçdaroğlu PM toplantısının açılışında yaptığı konuşmada “Türkiye’nin zorlu bir süreçten geçtiğini ve yönetilemediğini” söyledi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 16 Haziran 2005 tarihinde dönemin ABD Başkanı George W. Bush ile yaptığı görüşmede “Beşşar Esad, Suriye’de liderlik yapabilme kapasitesine sahip en iyi isim. Suriye’yi karıştırarak çözemezsiniz” dediğini aktaran CHP lideri, “Bu sözlerin altına sadece ben değil, bu ülkedeki bütün yurttaşlarımızın imza atacağını düşünüyorum” dedi. Kılıçdaroğlu’nun gündemdeki konularla ilgili değerlendirmeleri özetle şöyle: Suriye batağı: Türkiye basiretsiz, beceriksiz, liyakatsiz bir kadro tarafından stratejik derinlik masallarıyla uyutularak, derin bir çukura itildi. Suriye’nin etnik ve mezhep çatışmasına doğru sürüklenmesi bütün bölgede yeni bölünmelerin, yeni yapılanmaların ve sonu gelmez bir kaosun yolunu açacaktır. Bu sürecin sonunda en çok zarar gören ülkelerin başında Türkiye’nin geleceğini defalarca dile getirdik. Türkiye ile Suriye’nin kaybettiği bu süreçte kimler kârlı çıktı? İllegal tecrit: İllegal bir biçimde milletin iradesinin tecrit edildiği yaralanmış bir Meclis vardır. Milli iradeye en büyük darbe mahkeme kılıklı hükümet sopası olmuştur. Nasıl oluyor da halkın oylarıyla seçilen Kılıçdaroğlu ve Parti Meclisi üyeleri Anıtkabir’i ziyaret etti. (Fotoğraf:AA) ERGENEKON DAVASI Türkiye’de de Özerk Kürdistan İstendi... Yaşama ara sokaklardan varıldığını sanıyorduk... Korkunç acıları içimizde gizleyerek... Zalimliğin acıdan daha beter olduğunu biliyorduk. Bir ağacın dalına konan kuş, bir çocuğun bakışı, uzun yılların özlemi kirpiklerimizdeydi. İnsan olmak! Sevmek! Sevilmek! Dik durmak baskıya ve zulme karşı! O ağır ve acılı ellerin dağılan saçlarında bulutların gezintisi, masalımsı bir dünya... Savaş istemiyorduk! Barışa açılan kapının önünde, özgürlüğü yaşam biçimi bellemiş bekliyorduk. Ve dün sabah bunları düşünürken bir bulutla birlikte yürümeye başladım. Varlığımın bilincinde o derin yalnızlığın, kara deliğin kopuşunu gördüm. Acıyı! Sevgisizliği! Birden uyandım düşten... Sabahın içinden sanki bir tren geçiyordu. Bozkırda bir sabah... Özlem! Çok geç fark etmiştim sevgiyi ve duyguyu çocuklardan öğrenmeyi... Ağlamayı ve gülmeyi... Bileklerimdeki o zincirleri anımsadığımda. Şairin dizelerinde o yaşam denilen uzun öyküyü okurken, bir başka iklime gittim... Çatlayan kuru dudaklarımda, anılar arasında kalan kelimeleri mırıldandım. ??? Şafak söküp gün doğarken gözlerimize, Suriye sınırımızda Kürtlerin özerk bir devleti, Cilvegözü sınır kapısını ele geçiren El Kaide’nin “İslam devleti” istemesi, köktendinci örgütlerin isyancılar arasında etkin olması AKP iktidarını hiç mi hiç ilgilendirmiyordu. Güçlü devlet güçlü iktidar! Hatay’da Emniyet Müdürlüğü kantinini işleten AKP gençlik kolları başkanı, bir milletvekilinin oğlu, polislerin esas duruşta beklemesi... “Haydi koçum, hangi polis sana yumruk attı, teşhis et gereğini yapayım...” Dayanışma için Silivri’ye İstanbul Haber Servisi Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, aralarında gazetemiz yazarı ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, gazeteci Tuncay Özkan’ın da aralarında bulunduğu 65 kişinin tutukluluk halinin devamına kararına yurttaşlar tepki gösterdi. Özgürlük Girişimi Platformu, siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını ve duyarlı yurttaşları yarın Silivri Cezaevi yerleşkesi bitiğişindeki salonda devam edecek olan Ergenekon duruşmalarını izleme çağrısında bulundu. Silivri’deki duruşmaları izleyen ve platformlar oluşturan yurttaşlar, bir yandan sosyal medya üzerinden seslerini duyurmaya çalışırken bir yandan da duruşmaları izleyerek tutuklulara destek olma çağrısında bulundu. “Özgürlük Girişimi Platformu” tarafından yapılan çağrıda, “Siyasi partileri, sivil toplum kuruluşları ve tüm duyarlı halkımızı, 30 Temmuz pazartesi günü saat 09.30’da duruşma salonuna bekliyoruz” denildi. Toplantı öncesi konuşan Kılıçdaroğlu, gündemdeki konuları değerlendirdi milletvekilleri bir iki yargıcın iradesiyle parlamentoda yasama görevini yapamıyorlar. Yargıç elinde hükümetin sopası olan kişi değildir. Yargıç elinde adalet terazisi olan kişi demektir. Yargıç karar vermekle yargıç olmaz. Yargıcın kararı toplumun vicdanında kabul edilmek zorundadır. Toplumun vicdanında kabul edilmeyen bir karar yargıcın kararı değildir. Oyun kurucu: Sayın Davutoğlu ve Sayın Başbakana sormak isterim. Suriye politikanızın sonucunda Suriye’nin parçalanabileceğini öngörmüş müydünüz? Eğer bütün dünyanın tahmin edebildiği bu gelişmeyi öngörmeydiyseniz siz bir stratejik körlük içindesiniz. Bunun bir diğer anlamı da Suriye haritasını yeniden dizayn etmek için egemen güçlerin size tapu kadastro memurluğu görevini vermeleridir. Diplomasiyi rafa kaldırarak, yerine talimatlı, taşeron dış politikayı ikame etmek ülkeyi savaşın eşiğine getirmek kabul edilemez bir gelişmedir. Sözde oyun kurucuyduk bu bölgede, oyuncak olduk. Gel diğimiz noktada AKP iktidarı beline kadar değil boynuna kadar bataklığa saplanmış durumda. Yargıç demeyiz: İktidarın sopasını eline alıp yargıçlık taslayan kişilere biz yargıç demeyiz. Sayın Başbakan talimat verdi onlar da talimatı yerine getirdi desinler. Milli irade diyeceksiniz, milletvekillerini hapse atacaksınız. İnsanları telle boğanları serbest bırakacaksınız, halkın iradesiyle seçilen, mahkum olmamış kişileri hapiste tutacaksınız. Hem “demokrasi” diyeceğiz hem “özgürlük” diyeceğiz, bazı yargıçların keyfi üzerine demokrasiyi ve özgürlüğü rafa kaldıracağız. Milletvekili oğlunun sorgusu: İktidar partisinden bir milletvekilinin oğlunun polisleri sıraya dizip sorgulaması... Sanki onlar suçluymuş gibi. Kabul edilebilir bir tablo değildir bu. Bizim milletvekillerine biber gazı sıkacaksınız hiçbir şey olmayacak, beyefendinin oğluna bir şey oldu bütün polisleri sıraya dizeceksiniz. Böyle iktidar olmaz. Böyle yönetim olmaz. Böyle adalet dağıtılmaz. Genel başkan yardımcılarının sayısı arttı, görev alanları değişti MYK’de yeni yapı TÜREY KÖSE ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni Parti Meclisi’nin (PM) ilk toplantısında “Kurultayda 500 aday çıktı, hiç kavga çıkmadı. Artık herkes içinde kavgası olmayan, halkı düşünen yeni CHP’yi görecek” dedi. PM’de bazı genel başkan yardımcılarının görev alanları bölünerek yeni görev alanları oluşturulurken; Kılıçdaroğlu’nun yeni MYK’yi bugün ya da yarın atayacağını bildirdi. Kılıçdaroğlu ve PM üyeleri dün sabah önce Anıtkabir’i ziyaret etti. Kılıçdaroğlu daha sonra PM toplantısına katılırken, yanına PM’nin en genç üyelerini oturttu. Kılıçdaroğlu, kurultayla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı: “Bu kurultayımızın en temel özelliği ilk kez 500’e yakın Parti Meclisi üyesi adayının çıkmış olmasıydı. İkinci büyük özelliği bu kurultayımızın, 500’e yakın adayımız çıktı ama hiç kavga çıkmadı. Salona girdiğimde duvarlarda afişler vardı, pankartlar vardı. Öğrencilik yıllarımı hatırladım. Öğrenci temsilciliği seçimlerini hatırladım. Yüzlerce afiş, pankart vardı, biz gider bir öğrenci için oyumuzu kullanırdık. Burada da güzel bir tablo oldu. Çarşaf listeyi uyguladık. Anahtar listeler çıktı birden fazla. PM’de ortalama yaşımız 52. 22 ilden temsilcimiz var, yüzde 58’ini milletvekilleri, yüzde 42’sini milletvekili olmayan arkadaşlarımız oluşturuyor. 20 farklı meslekten ve 7 ayrı coğrafyadan üyemiz var. Yüzde 33 kadın kotasını ve yüzde 10 gençlik kotasını uyguladık.” Kılıçdaroğlu’na yetki MYK daha önce genel başkan dışında 15 genel başkan yardımcısı ve bir genel sekreterden oluşuyordu. Kılıçdaroğlu, dün PM toplantısında bazı genel başkan yardımcılarının görev alanlarının bölünmesi ve bazı yeni görev alanları eklenmesiyle ilgili yetki aldı. Böylece, genel başkan yardımcılığı için tanımlanan görev alanları 19’a çıktı, ancak Kılıçdaroğlu kadın ve gençlik kollarından sorumlu genel başkan yardımcılarını atamayacak. Bu nedenle yeni MYK’nin 17 genel başkan yardımcısı ve bir genel sekreterden oluşması bekleniyor. “İletişim, tanıtım, basın ve halkla ilişkiler”den sorumlu genel başkan yardımcılığı “halkla ilişkiler” ve “basın, iletişim, tanıtım” olmak üzere ikiye ayrıldı. Candan Yüceer ya da Gülseren Onanç’ın halkla ilişkilerden sorumlu genel başkan yardımcısı olabileceği, diğer alanda da Erdoğan Toprak’ın görevlendirilebileceği bildirildi. Yakup Akkaya’nın yürüttüğü “meslek kuruluşları, sendikalar ve diğer sivil toplum kuruluşları”ndan sorumlu genel başkan yardımcılığı “sivil toplum”, “işveren sendikaları ve örgütleri”, “işçi sendikaları ve emek örgütleri” olmak üzere üçe bölündü. ‘10 yıl sonra yeniden’ Edinilen bilgiye göre PM üyeleri toplantının basına kapalı bölümünde kendilerini tanıttılar. Anahtar listeyi “delerek” gelenlerden Fikri Sağlar “10 yıl sonra yine aranızdayım” derken; İlhan Cihaner de “Eski Erzincan cumhuriyet başsavcısıyım. Şimdi Denizli milletvekiliyim” demekle yetindi. Gökhan Günaydın da yerel yönetimlerle ilgili sunuş yaptı. Kılıçdaroğlu “MYK’yi yarın ya da pazartesi günü açıklayacağım. Bugün tanıştık. Bir sonraki PM’nin gündemi çok daha dolu olacak, uzun uzun tartışırız” dedi. Bu arada Yüksek Disiplin Kurulu başkanlığına Atilla Emek seçildi. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear