23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 TEMMUZ 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA dishab@cumhuriyet.com.tr DIŞ HABERLER 13 Fukuşima’da iş yapan bir firma, elemanlarından maruz kaldıkları dozu saklamalarını istemiş Radyasyon örtbas edilmiş Dış Haberler Servisi Deprem ve tsunamide büyük hasar göre Fukuşima Daiçi nükleer santralında iş yapan bir taşeron firmanın, sözleşmenin koşullarını yerine getirebilmek için işçilerden, ne kadar radyasyona maruz kaldıkları konusunda yalan söylemelerini istediği bildirildi. Japonya’da yapılan Asahi Şimbun gazetesi, tesisi işleten Tepco’ya bağlı taşeron şirketin çalışanlardan, radyasyon ölçüm cihazlarını kurşun kılıfla kapmalarını istediğini yazdı. Japonya sağlık bakanlığı iddiaların soruşturulduğunu duyurdu. 2011’deki deprem ve tsunamide büyük hasar gören Fukuşima’da soğutma sistemleri devre dışı kalmış, bu da erimeye ve radyoaktivite açığa çıkmasına yol açmıştı. Asahi Şimbun’un haberine göre, taşeron firma BuildUp’taki yöneticiler, yaklaşık 10 işçiye yüksek radyasyonlu bölgelerde çalışırken dozimetrelerini kurşun kılıflarla örtmelerini söyledi. Toplam maruz kalınan miktarı ölçen ve cep telefonu büyüklüğünde olan dozimetreler, rahatlıkla taşınabiliyor. Gazete, çalışanların toplantıda kendilerine söylenenleri kaydettiklerini yazdı. Kayıtlarda bir yönetici “Eğer örtmezsek, alınan doz maksimum düzeyde olacak, o zaman çalışamayız” diyor. Yönetici, kendisinin de bu kurşun kılıflardan kullandığını sözlerine ekliyor. Kurşun kılıfın amacının, işçilerin maruz kaldığı radyasyon düzeyini olduğundan düşük göstermek, böylece şirketin çalışmaya devam etmesini sağlamak olduğu sanılıyor. Obama: Ramazan bu yıl özel bir anlam taşıyor Dış Haberler Servisi ABD Başkanı Barack Obama, ramazan ayı nedeniyle yayımladığı kutlama mesajında, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki Müslüman ülkelerde demokrasi için savaşan muhaliflerin cesaretini övdü. Eşi First Lady Michelle Obama ile birlikte Amerikalı ve tüm dünyadaki Müslümanların ramazan ayını kutlayan Başkan Obama mesajında, “Amerikan halkı adına, Michelle ve ben, Müslüman Amerikalılara ve dünyadaki Müslümanlara ramazan ayının başında en sıcak dileklerimizi sunuyoruz” ifadelerini kullandı. Obama mesajında “Arap Baharı” adını vermemekle birlikte, “Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da cesurca demokrasiye ulaşmaya ve kendi kaderini tayin etmeye çalışan ve hâlâ evrensel hakları için mücadele eden vatandaşlar için bu yıl ramazanın özel bir anlamı var” dedi. İslam dininin ABD’nin genel yapısının da bir parçası olduğunu belirten Obama, “ABD, kendi kaderlerini belirlemeye çalışan, korku ve şiddetin olmadığı bir şekilde yaşamak isteyen ve ibadetlerini özgürce yerine getirmek isteyenlerin yanında durmaya devam edecek” dedi. ABD Başkanı’nın bu sözleri kısmen Suriye’ye atıf olarak yorumlandı. Suriye’ye geçişler durdu Büyükada Mazi Oldu “Çocukluğumdan bu yana aklımda yer eden ve hiç değişmeyen bir ‘Büyükada kartpostalı’ var: Heybeli tepeleri ardında batan güneş... Kulübün bahçesi ya da terasından bakışlarımı Heybeli yönünde ufka çevirdiğimde; bazen ‘zaman’ duygusunu yitirebiliyorum… Yıllar yıllar önce defalarca yaşadığım günbatımlarının anısını; ışık hızıyla geçmişe yapılan sersemletici bir yolculuk gibi; her seferinde sil baştan yaşayabiliyorum.. İlkgençlik yıllarım ve çocukluğumun atmosferinden, belleğimde sabitleyebildiğim tek ‘Büyükada karesi’ bu… Bu ‘tek kare’ bile, öyle benzersiz ve öylesine efsunlu ki; adaya her yıl dönmem için hâlâ başlı başına yeterli bir neden olabiliyor…” Bundan yalnız üç yıl önce yazdığım bir Büyükada yazısına, işte bu satırlarla başlamışım… Geçende aynı yere baktığımda o karenin dahi artık olmadığını gördüm. Çünkü Heybeli’den gözün yeniden Büyükada’ya döndüğü hizadaki Seferoğlu’na tam insanın suratına şamar gibi inen heyula gibi bir site yapmışlar! Kat kat yükselen itici yapı, yanında beton istifi başka yapılar ve sürekli bu yöne inşaat malzemesi, hafriyat taşıyan gemiler filan derken… Büyükada’nın şiirsel ön cephesini kazıyıp taşlaştırmışlar… Öyle ki insan artık o tarafa özellikle bakmak istemiyor. Ancak deniz otobüsü iskelesinden adaya her yanaşışınızda, karşısınıza çıkan ilk manzara; geçen yıllarda yapılan ve 34 dairesi hariç, tamamen içi boş kalan hayalet “Lido Terrace” binası ile kıyıyı betonlaştıran bu çirkin site şeridi oluyor. Büyükada’nın geçmişiyle aramda bağı kuran bu “son” kareyi de yitirince; adanın artık “ada”lıktan çıktığına karar verdim… Cilvegözü sınır kapısı kapandı HATAY (AA) Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, Suriye tarafında bazı Türk TIR’larının yakılmasının ardından Cilvegözü sınır kapısını geçişlere kapatıldığını açıkladı. Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde bulunan Cilvegözü sınır kapısında ilgililerle güvenlik toplantısı yapan Lekesiz, Suriye’nin BabelHava sınır kapısında bekleyen bazı Türk TIR’larının yakıldığını, bazılarının da yağmalandığını belirtti. Söz konusu olayların, bölgede geçimini kaçakçılıkla ve benzeri işlerle karşılayan bağımsız gruplar tarafından yapıldığını değerlendirdiklerini ifade eden Lekesiz, Suriye tarafında can güvenliğinin olmadığını, başta Türk vatandaşları olmak üzere kimsenin oraya gitmesini istemediklerini kaydetti. Halep’ten de kaçış başladı Suriye’nin ikinci büyük kentinde de büyük çatışmaların yaşandığı, binlerce kişinin evlerini terk ettiği bildiriliyor Tarihi Halep’in çeşitli Dış Haberler Servisi ‘BİR GÜNDE 302 ÖLÜ’ İDDİASI bölgelerinden binlerce kiSuriye’nin ikinci büyük şinin evlerini terk ettiği kenti Halep’te dün de orSuriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, ordunun gelen haberler arasında. du ile isyancılar arasında dün Şam’ın banliyöleri dahil çeşitli kentlerde Esad yönetimine bağlı ağır çatışmaların yaşandımuhaliflere yönelik olarak düzenlediği operasgüçlerin Humus’un banliğı, günlerce yoğun çatışyonlarında 34 kişinin öldüğünü duyurdu. Muhayölerini, Halidiye, Curramalara sahne olan lefete göre 16 aylık isyada en fazla kayıp verilen gün ise 302 kişinin öldüğü önceki gün oldu. tuş Şeyh, elKarabis maŞam’da ise gergin bir hallelerini ve erRüsten sessizliğin hüküm sürdübölgesini yoğun top ateşiğü belirtiliyor. receğini duyurdu. Ban, Şam yönene tuttuğunu belirten konsey, bölBM Güvenlik Konseyi önceki timini de sivilleri korumakta yegede şiddetli patlamaların meydagün gözlemci misyonuna son bir tersiz kalmakla suçladı. Suriye na geldiğini, yerleşim yerlerine kez daha 30 günlük süre vermişti. Genel Devrim Konseyi, bugüne düşen havan ve top mermileri neBirleşmiş Milletler Genel Sekrekadar şiddetten uzak kalmaşı bateri Ban Kimun, barışı koruma şaran Halep’in Selahattin ve Tarık deniyle birçok evin hasar gördüğünü kaydetti. Şam’da ise duruoperasyonlarından sorumlu HerelBab bölgelerinden şiddetli patmun sakin olduğu belirtiliyor. ve Ladsous’yu Suriye’ye göndelama seslerinin geldiğini aktardı. AKP’li Bülent Gedikli Fukuşima’da kullanılmadı Yönetici işçilere alınan doz düzeyiyle oynamazlarsa, kısa sürede yasal olarak önerilen yıllık maruz kalınan dozu 50 mSv’yi kısa sürede geçeceklerini vurguluyor. Gazete bazı işçilerin kılıfı takmayı reddederek şirketten ayrıldıklarını yazdı. Tepco’nun sözcüsü Reuters haber ajansına, BuildUp’ın böyle kurşun kılıflar yaptığını bildiklerini, ancak bu kılıfların Fukuşima’da kullanılmadığını belirttiler. Bu ay başında Japon parlamentosunda yürütülen soruşturma sonucunda Fukuşima’daki kazanın insan hatasından kaynaklandığı ve gerektiği şekilde harekete geçilse etkilerinin azaltılabileceği sonucuna varılmıştı. Felaketin ardından Japonya, kısa süre önce yeniden kısmen çalıştırılan Ohi dışında bütün nükleer santralları kapatmıştı. Yeniden çalıştırılan santral sık sık protestolara hedef oluyor. Sığınmacıya harçlık önerisi Haber Merkezi Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde de çadır kentte kalan Suriyelilerle görüşen AKP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç’in, “Türkiye’de kalan Suriyelilere belli bir ücret ödenmesine ilişkin konunun gündemde olduğunu” söylediğini belirtti. Gedikli, “Bu durumu Ankara’ya döndüğümüzde kararlaştıracağız. Tabii bu harçlık şeklinde düşünülen bir ödeme. Gelen insanlar içinde inşaat mühendisleri vardı. Onları tabii geçici olmak kaydıyla belli işlerde değerlendirilmesi de söz konusu olabilir” dedi. İzmit’ten bile sefer var Dile kolay… Eskiden şehir bağlantısını yalnız KabataşBostancı üzerinden tesis eden adaya her saat başı bugün düzineyle vapur; Avcılar, Büyükçekmece, Eminönü, Kartal, Maltape ve Istanbul dışından… Kocaeliİzmit; Marmara Ereğlisi’nden yolcu taşıyor. Mihran Azaryan isimli sanatkâr bir Ermeni mimarın elinden çıkan 100 senelik zarif ada iskelesinin yanına geçen yıl bu yoğun yolcu trafiğini sürdürebilmek için uyduruktan bir yeni “Mavi Marmara” iskelesi eklediler… Boydan boya şimdi bu üç iskelenin bulunduğu Atatürk Meydanı’na bakan alana; her sabah bitişik düzen en az 10 motor yanaşıyor. İskeleye bağlanabilmek için yer bulamayan gemiler de ayrıca açıkta bekliyorlar… Bir vakitler yalnız martı sesleriyle güne başladığımız adada, aynı anda hareket ettiklerinde uçak gibi gürültü çıkaran bu müthiş deniz filosu ve vapur saatlerini ilan eden görevlilerin meydan boyunca yankılanan anonsları ile uyanıyoruz… Denizden “taarruz” halinde boşalan günübirlikçi “ziyaretçiler” iskeleden Saat Meydanı’na dek uzanan alanı hızla işgal altına alıyorlar. Ve kızgın güneş altında hiç abartısız! “iki saat süren” bir fayton kuyruğu oluşturuyorlar… ‘Eşcinsel’ sözlükte bile yok Dış Haberler Servisi Çin’de eşcinsellerin, eşcinsel anlamında en sık kullandığı sözcüğün, ülkenin en büyük sözlüğünün yeni baskısına konmadığı bildirildi. Çağdaş Çince Sözlük’ün gözden geçirilmiş 6. baskısında 69 bin yeni giriş arasında çok sayıda argo kelimeye de yer verilmiş olmakla birlikte, günlük dilde eşcinsel yerine kullanılan “tongzhi” bunların arasında yok. Sözlüğün editörlerinden Can Lanşeng “Standart sözlükte buna yer veremeyiz çünkü bu tür şeyleri teşvik etmek istemiyoruz” dedi. Tongzhi ilk kez Hong Kong ve Tayvan’da, Çin’in komünist terminolojisini alaya almak için kullanılmaya başlandı. Çünkü Çinli liderler birbirine yoldaş anlamında tongzhi diye sesleniyordu. ? NSU’lu katillerin istihbaratla yakın ilişkisi ortaya çıkıyor OSMAN ÇUTSAY ‘Seri imha operasyonları önlensin’ Peçe + çarşaf + Ipad… Dükkânların ortasından yılan gibi kıvrıla kıvrıla uzanarak genişleyen kuyrukta tesettürün pardösülü olan en koyu muhafazakâr türünden, dar blucinlisine dek değişen varyasyonlarıyla, “kara çarşaf”ın Ortadoğu’daki tüm çeşitlerini sergileyen örneklemeler öne çıkıyor. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden gelen kadınların hepsi, kara çarşafa ilaveten peçe de takıyorlar. Ancak ellerinden modern iletişim teknolojisi harikası Ipad eksik olmuyor… Yerli çarşaflılarımıza göre ki belediyelerden adalara özel gezi düzenleyen motorlarla onlar da gruplar halinde düzenli geliyorlar bu yeni “peçeçarşafIpad” kuşağı Arap kadınları, nispeten biraz daha dünyalı görünüm arz ediyorlar… Motorlardan inen profil bu olunca; çarşı fizyonomisi de bu profile göre değişiyor… Mezeciler kapanırken, yerlerine hediyelik eşya dükkânları açılıyor… Balıkçı, biracı, midyecilerin yerinde sokaklara ağır kokular yayan kebapçı ve lahmacuncular açılıyor… Büyük market zincirlerinin rekabetine dayanamayan eski emektar esnaf ve bakkal dükkânları bir bir kepenk indiriyor. Bu yetmezmiş gibi marketlerin mal indirip bindirme trafiğine yer açmak için, çarşı içindeki asırlık çınarlar da kesiliyor… İşportacılar çoğalıyor... Dondurmacılar bile giderek.. kaldırım üzerine kurulan derme çatma tezgâhlara taşınıyorlar… ği ileri sürülmüştü. Komisyon Başkanı Sebastian Edathy, belgelerin FRANKFURT Almanya’da yok edildiğinin kesinleştiğini söyFederal İçişleri Bakanı HansPeter ledi. Friedrich’in Neonazi çevrelerle Neonazi çevrelerdeki muhbirler istihbarat ve emniyet arasındaki ve ajanlarla ilgili belgelerin, kasım bağlantıları içeren belgelerin im ayında iki NSU üyesi Uwe Böhnhasından haberli olduğu yolunda hardt ve Uwe Mundlos’un “kaki iddiaların ardından yeni imha ravanlarında ölü bulunmasının” operasyonlarına karşı harekete ge hemen ardından eyaletteki Anayaçilmesi istendi. Neonazi katillerle sayı Koruma Dairesi’nde ortadan ilgili dinleme kayıtlarının Fried kaldırıldığını hatırlatan Yeşiller rich’in bilgisi dahilinde ve Anaya Partisi Temsilcisi Wolfgang Wiesayı Koruma Dairesi bünyesinde, land, bu işlemlerin İçişleri mayıs ayında imha edilBakanlığı’nın bilgisi ve diği öne sürülüyor. planlaması dahilinde olAlmanya’da Bu kayıtların Neonazi duğunu öne sürdü. Feİçişleri çevrelerdeki ajanlara ait deral Anayasayı Koruma olduğu, Türk katili çete Dairesi’ndeki üç görevBakanlığı’nın elemanlarının bu “ajanlinin NSU ile bağlantılı “Yok edilen lar arasında yer aldığı” isimlerin yer aldığı belbelgelerin artık açıkça ileri sürülgelerin imhası nedeniyle Neonazilerle meye başlandı. Almanya disiplin kurulundaki soTürk Toplumu Başkanı ruşturmaları sürerken Feilgisi yoktu” Kenan Kolat, resmi maderal İçişleri Bakanlıaçıklamasına kamları eleştirerek “Büğı’nın NSU çetesinin orkimse tün bu gelişmeler, hiçtaya çıkmasından sadece inanmıyor. bir şeyin aydınlatılma10 gün sonra telefonları dığını, tersine hasır aldinlenen neofaşistlerle tı edildiğini gösteriyor. ilgili bu kayıtların imhası Sorumluluk HansPeter Fried için talimat verdiği ortaya çıktı. Barich’tedir ve gerekirse siyasi so kanlık ise, “Bunun NSU ile bir ilnuçlarına katlanmalıdır” dedi. gisi yoktu. Belli bir süre sonra kaNasyonal Sosyalist Yeraltı Ör yıtların imha edilmesi, rutin bir gütü (NSU) cinayetleriyle ilgili önlemdir” açıklaması yaptı. Ancak kurulan Federal Meclis Araştırma Meclis Araştırma Komisyonu BaşKomisyonu’nun son toplantısın kanı Edathy’ye göre bu açıklama da, 20002006 yılları arasında 8 ikna edici değil. Türk esnafı katleden örgüt ve eyDer Spiegel’in sitesinde de, imlemleriyle bilgilerin açıkça giz ha edilen 6 dosyayla ilgili ilginç telendiği ve belgelerin imha edildi sadüflere dikkat çekildi. ‘Kahkahaların yükseldiği evler boş’ Hal böyle olunca… Adanın eski sakinleri, “ada” olmaktan çıkan bu cenneti terk ediyor… Yaz başından beri her yerde devamlı duyduğum bu dedikoduyu sonunda çarşı içindeki emlakçi İsmet Sert’le konuştum. Doğma büyüme adalı olan İsmet Hanım; “Evet, duyumlarınız doğru!” dedi: “Ben kendim yukarıda, tepede oturuyorum. Yüksekten aşağı doğru baktığımda, eskiden balkonlarından kahkahalar yükselen evlerin bir ölü sessizliğine büründüğünü görüyorum. Adanın eski sakinleri, kendilerine göre artık bir yaşam alanı kalmadığından mülklerini elden çıkarıyor. Adaya bundan böyle yeni bir müşteri kitlesi geliyor. Ve para el değiştiriyor.” Bu tarihi kabuk değişimi, geçmişte Türkiye’nin tüm can alıcı dönüşümdeğişimsavrulma anlarında olduğu gibi Büyükada’da damardan hissediliyor. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear