25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
26 ARALIK 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Bırakın beni, sizi dinlemeyi, havada uçan kuşun hangi yöne gideceğini bile bilirler. Bence Başbakan, yasadışı dinlemelerin varlığını açıklıyor, “Benim ofisimde bile böcek çıktı” diyerek. Böyle masallara ben kanmam! Ben demokrasilerde her şeyin yasal yolla yapılmasından yanayım. Suçluyla suçsuzu ayırt ederek. Önüne geleni “terörist” olarak yaftalamak, sağa sola fırça atmak, ODTÜ öğrencilerine orantısız güç kullanmak, çevre eylemcilerini zindana atmak hangi hukuk devletinde vardır, söyler misiniz? ??? Demokratik hak ve özgürlüklerin bir yaşam biçimi olmasını isteyen, son otuz yılda işlenen faili meçhul cinayetlerin arkasındaki derin güçlerin ortaya çıkarılması için çabalayan aydınlar, yazarlar, bilim insanları, emekçiler ellerinden geleni yapıyorlar... Rejimin çarklarına çomak sokmak isteyenler ise değişik davalarla, insan haklarından kopuk, kin ve intikam duygularıyla, askersivil “darbe hukuku”nu kullanarak Türkiye’yi çıkmaz sokağa sürüklüyorlar. Uzun süren davalar ve tutukluluklar... Bir davanın içinde 21 ayrı iddianame... Hakhukuk bir kenara itilmiş durumda... Dava dosyalarındaki tüm belgeler okunmaya kalkışılırsa kaç yıl sürer bilir misiniz? 10 yıldan fazla! ??? Siyasal hesaplarla, kandırmacalarla “askeri vesayet bitti” diye bağırıp çağıranlar nedense “sivil vesayetin” baskısını görmezden geliyor. Rejimin işleyişini engellemek için, demokrasinin çarklarına çomak sokanlar sözde darbecileri temizliyorlar. Darbe hukukunun hâlâ geçerli olduğu ülkemizde benim böyle palavralara karnım tok... Önce şu Uludere’yi aydınlatın, Uğur Mumcu, Hrant Dink, Musa Anter, Hablemitoğlu, Gaffar Okkan cinayetlerini çözün, derin güçleri ortaya çıkarın, Malatya Zirve Yayınevi katliamını düzenleyenleri teker teker ensesinden yakalayıp “Vur emrini veren bunlardır” deyin. O zaman alkışlarım sizi... Böcekmöcek hikâyelerini yemem! Böcek bulundu köstebek aranıyor DİNLEME Başbakanlık Hukuk Müşaviri, Ankara Adliyesi’nde dinlemeyi soruşturan savcı ile görüştü Aman Dikkat, Böcek Çıkabilir! Duyguların köreldiği sabahlarda bir hüzün bulutunun dağıldığını, maviler giymiş bir gökyüzünü içinize doldurduğunuzu düşünün bir kez olsun... Umut toplamaya çıkın! Yaşama el sallayın! Türkiye’de neler olup bitiyor bir bakın Demokrasiyi içselleştirmemiş, hukuk devleti kavramını özümseyememiş bir siyasal iktidarı, muhalefeti görecek sabah sabah televizyonu açtığınızda o “böcek muhabbeti”ni duyacaksınız... Önce Ergenekon, Balyoz, KCK, Devrimci Karargâh örgütü falan derken, insanların nasıl “böcekle” yıldırılıp sindirildiğini anımsamaya çalışın. Bir korku tüneli aklınıza gelecektir... Herkes birbirine “Aman ha dikkatli ol, dinleniyorsun” diyecektir. İnsanlar kendine göre önlemler alacak, “şehir efsaneleri” en çok satış yapan “fısıltı gazetesi”yle kulaktan dile vurup konuşulacaktır: “Aman dikkat, telefonla her şeyi konuşma!” Türkiye bunu yaşadı... Çok yıldızlı generaller, albaylar, teğmenler, bilim insanları, gazeteciler... Bir numaralar, iki numaralar, şunlar bunlar! Sonunda da Başbakan açıkladı: “Evimin altındaki ofiste, şurada burada böcek çıktı... Herkesi dinliyorlar... Yasadışı yapılanmalar var...” ??? Hukuk devleti düzeninin önünü açmamış, yargıyı siyasallaştırmış toplumlarda, yasadışı dinlemeler bugün sana yarın banadır. Türkiye ne yazık ki demokrasiyi, özgürlükleri, evrensel hukuku özümleyemedi. Bir ülkenin başbakanının bulunan “böcek”le ilgili “Beni bile dinliyorlar” demesi sizce ne denli inandırıcı? Bir televizyon kanalında bunları dillendirmeden önce, bu yasadışı eylemleri yapan kişiler bulunup yakalanamaz mıydı? Türkiye’de istihbarat birimleri çağdaş teknolojiyle donatılmıştır. Olasılık çok sonuç yok İLHAN TAŞCI ? Erdoğan’ın çalışma odalarında bulunan dinleme aygıtlarıyla ilgili soruşturmayı memur suçlarını soruşturma bürosunun yürütmesi, gözlerin Erdoğan’ın eski koruma ekibine çevrilmesine neden oldu. ALİCAN ULUDAĞ VURAL: AKP’NİN MAĞDURUM SENARYOSU ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Erdoğan’ın çalışma ofisinde böcek bulunduğuna yönelik tartışmaları değerlendirdi. AKP’nin 10 yıldır iktidarda olduğunu ve bu süre içinde devlet kurumlarını bürokratik oligarşiye dönüştürdüğünü belirten Vural, “Milleti mağdur ediyorlar, insanları susturuyor, izliyor, dinliyorlar; baskı, tehdit ve şantajla korku imparatorluğu kuruyorlar; şimdi kalkmış zeytinyağı gibi üste çıkmak için, ‘Ben de dinleniyorum’ diyor” diye konuştu. Vural, yasadışı dinleme ve izlemelerde AKP’yi sanki bu işin mağduruymuş gibi gösteren senaryolara inanmanın mümkün olmadığını belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı Sadullah Ergin, katıldığı bir televizyon programında 4. yargı paketi ve gündeme ilişkin değerlendirme yaptı. Ergin, Erdoğan’ın ofisinde dinleme cihazı bulunmasına ilişkin, “Başka ülkelerde de yaşanıyor. Bunlarla mücadele başladı. Bunları bitirdik deme imkânı yok, azaltmaya çalışıyo ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın çalışma ofisinde dinleme cihazının bulunduğunu söylemesiyle gözler hem dinleme yeteneğine sahip yapılara hem de yöntemlere çevrildi. MİT, Emniyet ve jandarma hem istihbari amaçlı, hem de adli dinleme yapabilme yeteneğine sahip. Yabancı gizli servislerin dinleme olasılığı da değerlendiriliyor. Yasal olarak dinleme için savcının başvurusu üzerine mahkeme dinleme kararı vererek bunu Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na iletiyor. TİB de mahkemece belirlenmiş tarih aralığını gözeterek telefon, email ya da faks kayıtlarını alıyor. Ardından da deşifreler dinlemeyi isteyen savcılığa iletiliyor. Suça konu olan kayıtlar soruşturmada değerlendirilirken yasa gereği konu dışındakilerin imha edilmesi gerekiyor. Yasa uyarınca dinleme sonucunda kişi hakkında takipsizlik kararı verilirse savcılığın ilgiliye hangi mahkemenin kararıyla ne kadar süreyle dinlendiğini de bildirmesi ve kayıtları imha etmesi yasal zorunluluk: Ancak Türkiye’de çoğunlukla bu uygulamaya gidilmediği biliniyor. ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Meclis’teki makam odası ile Keçiören’deki konutun altında bulunan çalışma ofisinde çıkan dinleme cihazlarına ilişkin başlatılan soruşturmada dikkat çeken bir gelişme yaşandı. Başbakanlık Hukuk Müşaviri, soruşturmayı yürüten Memur Suçlarını Soruşturma Bürosu’ndan sorumlu Başsavcıvekili Şadan Sakınan ile görüşerek, kendisine bilgi verdi. Böceklerle ilgili soruşturmada Erdoğan’ın eski koruma ekibinin “şüpheli” listesinde olduğu öğrenildi. Başbakan Erdoğan’ın “ben de dinleniyorum” diyerek açıkladığı böceklere ilişkin resen başlatılan soruşturmayı yürüten Ankara Başsavcılığı’na şu ana kadar MİT veya Başbakanlık’tan herhangi bir bilgi ve belgenin ulaşmadığı bildirildi. Erdoğan’ın dinlendiğini ve çalışma ofisinde böcek bulunduğunu açıklamasının, soruşturmayı gizli yürütmeyi planlayan savcılığı zora soktuğu ifade edildi. Emniyetin ise bu soruşturmada devre ‘Dinlemeleri azaltmaya çalışıyoruz’ ruz” dedi. 4. yargı paketiyle ilgili ayrıntılar veren Ergin, “İşkence suçlarında zamanaşımı kalkacak. Soruşturma ve kovuşturmada tutukluluk halinin devamı kararı için tutukluyla da görüşülecek” dedi. Cinsel suçlarda cezaların artırılacağını belirten Ergin, mahkumların nakilleri için artık demiryolundan da yararlanarak özel vagonlar kullanılacağını açıkladı. dışı olduğu, savcılığım MİT ile çalıştığı iddia edildi. Bu gelişmeler yaşanırken, Ankara Adliyesi’ne dün dikkat çeken bir ziyaret gerçekleşti. Adı açıklanmayan bir Başbakanlık Hukuk Müşaviri, öğleden sonra adliyeye gelerek Başsavcıvekili Sakınan ile görüştü. Hukuk Müşaviri’nin; Sakınan’a bulunan dinleme cihazlarıyla ilgili bilgi verdiği ve savcının buna ilişkin taleplerini aldığı öğrenildi. Görüşmede, Başbakanlık’ta eski koruma ile yenileri arasında yaşanan kavganın da gündeme geldiği belirtildi. Edinilen bilgiye göre, dosyanın Memur Suçları Soruşturma Bürosu’nda olmasının nedeninin, faillerin “memur” olabileceği şüphesi olduğu ifade edildi. Şüpheli listesinde, Erdoğan’ın dağıtılan eski koruma ekibinin de yer aldığı belirtildi. Dinleme cihazları geçen şubat ayında bulunmuş, Erdoğan’ın koruma ekibi ise eylül ayında değiştirilmişti. Böcek üçe çıktı Öte yandan Erdoğan, dün düzenlediği basın toplantısında konuyla ilgili olarak “Başka bir adreste daha bulun duğu ifade ediliyor, dinlemelerin kimler tarafından tartışılıyor. Bununla ilgili paylaşabileceğiniz bilgi var mı” sorusuna şöyle yanıt verdi: “İkiden şu an üçe çıkmış. Herhalde artarak da devam edecek. Sizin kadar yakın takip edemiyorum. Bu konularla mücadelemiz devam ediyor, devam edecektir... Dünya da hiçbir ülkenin, derin devleti kendi bünyesinde bitirdiğine, inanmıyorum. O bir virüs gibidir. Uygun fırsatı bulduğu anda o virüs ortaya çıkar ve yapmak istediğini orada yapmaya çalışır.” LOĞOĞLU’NDAN PES’E ŞİKÂYET MEKTUBU İleri demokrasi hukuku unutturdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP; demokrasinin ana ilkelerinden olan “kuvvetler ayrılığı”ndan yakınan Başbakan Tayyip Erdoğan ve AKP yönetiminin “antidemokratik uygulamaları” konusunda Batı dünyası ve AB kurumlarına duyarlılık çağrısı yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, başta AB ülkeleri yöneticileri olmak üzere batı dünyası temsilcilerine, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi Başkanları ve Türkiye raportörleri ile AB Komisyonu, Sosyalist Enternasyonal ve Avrupa Sosyalist Partisi’ne (PES) gönderdiği mektupta Türkiye’nin “demokrasi” profilini de gözler önüne serdi. İşleyen bir demokrasinin belirleyici özelliği olan hukukun üstünlüğü kavramının uzunca bir süredir Türkiye gerçeği olmaktan çıktığına işaret eden Loğoğlu, “Yargı, bağımsız değildir; hükümetten işaret ve talimat alır hale gelmiştir. Hükümet, hâkimleri ve savcıları kendi isteği doğrultusunda atamakta, terfi ettirmekte ve görevden almaktadır” dedi. AİHM’nin kararları ve yapılan sayısız çağrılara karşın, 3 yılı aşkın süredir süren davalar nedeniyle tutuklu milletvekili sorununun çözülemediğine işaret eden Loğoğlu, mektubunda şu görüşlere yer verdi: “Adalet o kadar hazin bir hal almıştır ki, avukatlar bile müvekkillerinin haklarını korudukları için hapse atılmaktadırlar. Basın ve medya özgürlüğü de hükümet tarafından çok sıkı bir biçimde kontrol altında tutulmaktadır.” Bütün bunların AKP’nin “ileri demokrasisi”nde yaşandığını belirten Loğoğlu, Erdoğan’ın son kuvvetler ayrılığı çıkışının ise demokrasinin “belkemiğini kırma” amaçlı olduğunu ifade etti. Loğoğlu, “Bu son çıkış, demokrasiye yapılmış bir hakarettir. Bu düşünce yapısına sahip bir politikacının demokratik rejimde yeri olmamalıdır. Öte yandan, Başbakan’ın, demokrasi karşıtı bu son atılımı, AKP’nin Türk parlamenter sistemini, yasama ve yargı organlarının kontrolü olmaksızın, tüm güçlerin tek kişinin elinde toplanmasını öngören başkanlık sistemine dönüştürme gayretleriyle de örtüşmektedir” görüşüne yer verdi. öcek nasıl dinler? Daha önce işadamı Remzi Gür ile yaptığı telefon görüşmesi de yasadışı dinlenip deşifre olan Başbakan’ın “Beni de dinliyor, derin devlet bitmedi” diyerek yakındığı dinlemelerde pek çok yöntem bulunuyor. Başbakan’ın çalışma ofisinde bulunduğu belirtilen dinleme cihazı “böcek”, 15 gram ağırlığında. Böceği tüm istihbarat servislerinin kullandığı biliniyor. 8 saat ömrü olduğundan kısa operasyonlarda tercih ediliyor. Bir radyo vericisinden ibaret cihaz, 24 metre mesafedeki tüm sesleri alıp ortamdaki konuşmaları radyo alıcısına gönderebiliyor. B BDP İSTANBUL İL BİNASINDA DA ‘BÖCEK’ İstanbul Haber Servisi BDP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, BDP İstanbul il binasındaki kütüphane salonunda prizin arkasına takılmış dinleme cihazı bulunduğunu açıkladı. Dinleme cihazının il binasına yapılan polis baskını sırasında yerleştirildiğini iddia eden Tuncel, cihazı TBMM’ye götüreceğini söyledi. Tuncel, “Birkaç gündür ‘Başbakan’ın evinde böcek bulunmuş’ konuları konuşuluyor. Bu ülkede Başbakan bile dinleniyorsa, kanunsuz uygulamaların geldiği düzeyi siz düşünün. Herkes birbirini dinliyor” diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear