25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 KASIM 2012 ÇARŞAMBA 6 HABERLER MEB, bütün okulları imam hatipleştirecek yönetmelik değişikliğiyle kıyafeti serbest bıraktı Türban resmen okulda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), öğrenci kılık kıyafet yönetmeliğini tümden değiştirerek tek tip üniforma dönemine son verdi, kıyafeti serbest bıraktı. Tüm okullarda seçmeli Kuranıkerim dersleri, İHO ve İHL’lerde ise tüm derslerde türban takmak serbest bırakıldı. Özel okullarda tek tip kıyafet belirlemek ise velilerin oluruna bırakıldı. MEB’in kılık kıyafet yönetmeliğinde dikkati çeken başlıklar şöyle: Atatürk ilkeleri yine yok: Eski yönetmelikteki “yönetici öğretmen ve diğer görevlilerle öğrencilerin, Atatürk ilke ve inkılaplarına uygun, uygar, aşırılıklara kaçmayan ve sade bir kılık kıyafette olmaları” hükümleri kaldırıldı. Bunlar yerine “Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde kılık kıyafet serbesttir. Öğrenciler tek tip kıyafet giymeye zorlanamaz” kuralları getirildi. Tek tipte özel okul istisnası: Özel okullarda velilerin en az yüzde 60’ının onayıyla okul yönetimlerince belli tipte kıyafet belirlenebilecek. Ortaokul için türban düzenlemesi: Temel eğitim ilkokul, ortaokul ve liselerinde, 4+4+4 sistemi ile müfredata giren seçmeli Kuranı Kerim dersi ile İHO ve İHL’lerde kız öğrenciler tüm derslerde türban takabilecek. Eski yönetmelikte İHL’lerde yalnızca Kuranıkerim dersinde kız öğrencilerin türban takmasına olanak tanınıyordu. Bunun dışında öğrenciler okul içinde başı açık, saçları temiz ve boyasız olacak, makyaj yapılmayacak, bıyık ve sakal bırakılmayacak. Harcanan para boşa gitti: Okulların açılmasından 2.5 ay sonra okullara kıyafet serbestliğinin getirilmesi, ailelerin yıl başında üniforma için harcadığı parayı boşa çıkardı. Yönetmeliğe eklenen “Öğrenciler, 20122013 ve daha önceki öğretim yılları için okul yönetimlerince belirlenen önlük veya okul üniformalarını 20132013 öğretim yılında giyebilir” hükmüyle, ailelerin tepkilerinin önüne geçilmiş oldu. Kanunname Size sıkıcı bir konudan söz edeyim de ey kariler, pembe dizilerin saray entrikalarının ruhunuzda yarattığı hayallerden kurtulun. Kuzey’le Güney’in macerasından uyanın, Yalan Dünya’nın ne yalan bir şey olduğunu anlayın. Anlayın da utanın. Büyük fütuhatlar zamanında haşmetli padişahın ömrünü seferlerde nasıl tükettiğini, Harem’e hiç uğramadığını unutursanız, elbet size bir hatırlatan çıkar. ??? Rüyalardan uyanınca ruhumu bunaltan sıkıcı konular, dertler, krizler başıma üşüştü. Ben söylemiyorum, affedersiniz oturmamışlar çalışmışlar, araştırmışlar, ekonomi dünyasının etkili, yetkili insanlarıyla konuşmuşlar da ahvalin pek kötü olduğunu müjde verir gibi ortaya dökmüşler. Rakamlar pek korkutucu. Bizim memlekette ekonomiden anlar adamların yüzde 60’ı, tüm dünyada yüzde 70’i gelecek 12 ayın pek kötü geçeceğini, krizin derinleşeceğini söylemişler. Aslında görünen köy kılavuz ister mi, istemez. Ama artık alıştık, zam üstüne zam yiye yiye derimiz kalınlaştı, vergilerdeki artışları konuşmuyoruz bile, tehlikenin nereden geleceğini, başımıza nereden taş düşeceğini düşünmekten harap bitap vaziyetteyiz. İki kadehle öfkemizi, hüznümüzü, acılarımızı unutalım desek ÖTV’li fiyatlar nedeniyle onun da yanına yaklaşılmaz olmuştur, iki satır kahkaha için, parıltılı bir dizi için neler vermeyiz ki. Hurrem ile Pargalı’nın akıllara durgunluk veren mücadelesi bedava sayılırdı, o da gitti gider. Korkarım, Zigetvar’ı öne alacak, Mustafa’yı tiz elden boğdurup Pargalı’ya ecel şerbetini hızla içirecekler. ??? Ne oldu, gene dağıldı konu; diyecektim ki, bu ekonomik kriz berbat bir şeydir. Kâr oranları düşünce, serbest piyasa erbabının, finans çakallarının, spekülasyon gurularının canları pek sıkılmıştır ve de çare ararken tarih kitaplarını karıştırmalarından fena halde ürküyorum. Hatta kitabın içine düşüp bazı satırların altını kırmızı kalemle çizdiklerinden fena halde kuşkulanıyorum. Hangi satırlar diye sorarsanız, savaşın krizleri ortadan kaldırmak için birebir olduğunu yazan tarih kitaplarının silinesi, sansür edilesi, Hitler kokulu satırlarıdır bunlar. Bu yaşadığımız krizin bir benzeri 2930’lu yıllarda dünyanın başına musallat olmuştu. Dünya savaşı çıktı da krizden bunalan devlet büyükleri çareyi silahlanmakta, talebi kışkırtarak piyasayı canlandırmakta bulmuşlar, 2930’un hakkından böylece gelmişlerdi. Şimdi cin fikirli devlet adamlarının, onları yıkayıp yağlayan finans çetelerinin pek hareketli olduklarını, sağda solda her türlü muharebeyi kışkırttıklarını, sonra da hep beraber silah ihalelerine hücum ettiklerini görüyor da dertleniyorum. Bizim devleti âlilerimizin de sık sık fütuhattan söz edip, at sırtında, artık ne kadar yıl bilemedim, oradan oraya sefer eden Muhteşem Süleyman’ı örnek gösterip “Biz de oralara gideriz” demesinden de fena halde huylandım. “Eyvah ne oluyor, gene sefer mi göründü” diye telaşa kapıldım. ??? Hayır, demem o ki, ben seferden korkmam, ne de olsa ecdadımızın genlerini taşıyoruz da, azıcık bilgimle “bu seferin krizimize faydası olmaz, bize telef olmak düşer” gibi bir endişe içindeyim. “Aman sen de, devletlilerimiz elbette benden iyi bilecektir, seferse sefer” derken İnalcık nam müellifin “Devleti Âliyye” kitabına bakmak gafletinde bulundum. Fatih kanunnamesinin Reaya bölümünün dört fasıl olduğunu, ilk üçünün ceza kanunnamesi, dördüncünün ise vergi kanunlarını içine aldığını öğrenince “işte aynen devam ediyor” diye kederlenmeden edemedim. “Tehlike büyüktür” diye isyankâr bir cümle kuracaktım ki, evvel zamanlarda başıma gelenleri hatırladım da hemen vazgeçtim. Geçtim beyaz camın karşısına, baktım Pargalı zor durumdaydı ve Hurrem yapmıştı yine yapacağını. Atatürk rozeti de mi yasak? ğrenciler, okul arması ve rozeti dışında Ö nişan, arma, sembol, rozet ve benzeri takılar takamayacak. Eski yönetmelikte Atatürk’ün 100. doğum yıldönümü gibi özel günlerde çıkarılan rozetler konusunda bir kısıtlama bulunmuyordu. İnsan sağlığını olumsuz yönde etkileyen ve mevsim şartlarına uygun olmayan kıyafetler giyilemeyecek. Yırtık, delik ve şeffaf kıyafetler yasak olacak. Vücut hatlarını belli eden şort, tayt gibi kıyafetler, kısa pantolon, kolsuz tişört ve kolsuz gömlek giyilemeyecek. Siyasi sembol içeren simge, şekil ve yazıların yer aldığı fular, bere, şapka, çanta ve benzeri materyaller kullanılamayacak ve giysileri giyilemeyecek. Bayram için özel programa engel Milli bayram kutlamalarına ilişkin uygulamaları ile eleştirilen MEB, söz konusu özel günler için ayrı bir düzenleme getirdi. Buna göre “özel gün, hafta ve kutlamalarda, ders içi ve ders dışı faaliyetlerde kullanmak üzere veliye mali yük getirecek özel kıyafetlerin aldırılması” yasaklandı. Böylece, okul yönetimlerinin, velilerin ve öğrencilerin bayram günleri için özel bir program düzenlemesinin de önüne geçilmiş oldu. Yüzük, kolye, oje, kaş almak serbest ılık kıyafet yönetmeliğinin yenilenK mesi ile eski yönetmelikteki bazı yasaklar da kaldırılmış oldu. Lise öğrencileri artık zincir, kolye, yüzük, küpe, bilezik gibi ziynet eşyaları takabilecek, kaşlar alınabilecek, tırnaklar uzatılabileceği gibi oje de sürülebilecek. Eğitimciler ve velilerden tepki: Okullar imam hatipleşir; kıskançlık, aşağılama, marka bağımlılığı doğurur ‘Okul barışı kalmayacak’ SİNAN TARTANOĞLU HİCRAN ÖZDAMAR SAYIŞTAY’IN RAPORLARI MECLİS’E GÖNDERMEMESİNİN ARKASINDA İKİ NEDEN OLDUĞUNA DİKKAT ÇEKİLİYOR ANKARA/İZMİR Eğitimİş Genel Başkanı Veli Demir, Kuranıkerim dersine türbanla gelen bir öğrencinin başka derslere de türbanıyla girebileceğini belirterek, “Öğretmenin öğrenciye başını aç deme hakkı yok. Okul barışı kalmayacak. Tüm okullar imam hatipleşecek” derken; EğitimSen, “Halkı açlığın kucağına itenlerin yırtık elbiseleri yasaklaması anlamsız” açıklamasını yaptı. Öğrenci velileri ise “Serbest kıyafetin, kıskançlık, aşağılama ve marka bağımlılığı doğuracağını” belirtti. Tepkiler şöyle: VELİ DEMİR (Eğitimİş Genel Başkanı): Kuranıkerim dersinden türban ile çıktığında örneğin bir müzik öğretmeninin öğrenciye “başını aç” deme hakkı yok. Böyle bir şey söylese, diğer öğrenciler ve veliler öğretmene müdahale edebilir. Okul barışı kalmayacak. Doğu’da, Orta Anadolu’da türban takılmayan sınıf olmayacak. Batı’da ise istemeyen öğrenci takmayınca, sınıf içinde bölünme yaşanacak. Tüm okulların imam hatipleşmesi, türbanın tüm okullara girmesi ile sürüyor. Tek tip kıyafet sınıfta eşitliği sağlar. Serbest kıyafet uygulaması, sınıflarda müthiş yoksulluk dramlarının yaşanmasına yol açacak. En az 1000 TL giysi yardımının yapılması gerekir. EğitimSen: İlke olarak kıyafet serbestliğine karşı çıkmak mümkün değil. Okullarda dinsel kıyafetlerin giyilmesini “kıyafet serbestliği” kapsamında değerlendirmek mümkün değildir. Eğitimi ve sağlığı paralı hale getiren, halkın büyük bir bölümünü açlığın ve yoksulluğun kucağına itenlerin, yoksul halk çocuklarının delik ayakkabılar ve yırtık elbiselerle okula gelmek zorunda bırakılmasını yasaklaması kadar anlamsız bir şey olamaz. ENVER ÖNDER (Öğrenci Velileri Derneği Genel Başkanı): Üniforma sistemi kent merkezlerinde sömürü alanı oluşturuyordu. Ancak geliştirilen bir sorun daha büyük bir sorunla kapatılmak isteniyor. Pabuçlarından ayaklarının parmağı gözüken çocuklarımızla Amerikan markası bot giyen öğrenci aynı sınıfta olacak. Dikkatlerini derslerine yönlendirmek yerine, kıskançlık ve aşağılama yaşanacak. Öğrenciler okulu defile yeri gibi görecek. Marka bağımlılığını artıracak. Prof. Dr. NUR SERTER (CHP milletvekili): “Diz üstü etek, yırtmaçlı etek, kolsuz tişört ve gömlek” gibi yasaklı kıyafetler, yeni bir “okul tesettürü”nün başlangıcıdır. ÖMER LÜTFÜ DEĞİRMENCİ (Eğitimİş İzmir Şube Başkanı): Okullarda türban serbestliğine yasal bir statü kazandırılmış oldu. ABDULLAH TUNALI (EğitimSen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı): Eğitimde yaşananlara baktığımızda serbest kıyafet gibi olumlu bir adımın AKP hükümeti tarafından kendi siyasal ideolojik yaklaşımı açısından istismar edileceğini düşünüyoruz. Harcamalar denetimsiz MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Sayıştay’ın 2011 bütçe kesin hesaplarına ilişkin raporları TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na göndermemesi nedeniyle hükümetin harcamaları denetlenemedi. Raporların gönderilmemesinde, “AKP’nin yasa değişikliği ile Sayıştay’ın yetkilerini daraltmaGençlik Federasyonu, parasız eğitim ve füze kalkanına sına gösterilen karşı pankart açtıkları için tutuklanan 2 arkadaşlarının tepki” ile “yeni önceki gün serbest bırakılmasının ardından dün Beatanan üyeler ve yazıt Meydanı’nda diğer üyelerinin de bırakılması için eylem yaptı. Beyazıt’taki İstanbul Üniversitesi eski kadrolar ara(İÜ) önünde toplanan Gençlik Federasyonu üyelesındaki uyuşmazlıri “1 Mayıs’a katılmak, parasız eğitim istemek, ğın” da etkili olduğuna Grup Yorum konserine katılmak, füze kalkanıdikkat çekiliyor. na hayır demek suç değildir” pankartı açtı. Plan ve Bütçe Komisyonu Grup adına açıklama yapan Erdem Hanoğüyesi, CHP’li Rahmi Aşkın lu, “Direnişlerimizle AKP’nin F Tipi tecTüreli, TBMM adına denetim yarit hücrelerinden Gülşah ve Meral’i pan Sayıştay’ın, temel görev ve soaldık. Şimdi sıra diğer tutsak rumluluklarını yerine getirmediğini vurDevGenç’lilerde… ” dedi. guladı. Türeli, Sayıştay tarafından Meclis’e (Fotoğraf: SERKAN sunulmayan raporları şöyle sıraladı: YILDIZ) Dış denetim genel değerlendirme raporu: Bakanlıklar ve kamu idarelerinin dü ‘Şimdi sıra DevGenç’lilerde’ zenlilik ve performans denetimleri sonucunda denetim grup başkanlıklarınca düzenlenen denetim raporları sonuçları yer alır. Bu rapor sunulmadığı için yönetim ve hesap verme sorumluluğu çerçevesinde kamu idarelerinin faaliyet raporları gerekli ve yeterli düzeyde parlamento tarafından değerlendirilemiyor. Faaliyet genel değerlendirme raporu: Kamu idareleri tarafından gönderilen idare faaliyet raporları, İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan mahalli idareler genel faaliyet raporu ve Maliye Bakanlığı’nca hazırlanan genel faaliyet raporu, denetim grup başkanlıklarınca denetim sonuçları da dikkate alınarak değerlendirilir. Mali istatistikleri değerlendirme raporu: Maliye Bakanlığı’nca yayımlanan bir yıla ait mali istatistikler hazırlanma, yayımlanma, doğruluk, güvenilirlik ve önceden belirlenmiş standartlara uygunluk bakımından denetim grup başkanlıklarınca değerlendirilir. Bunun sonucunda düzenlenecek değerlendirme raporu, Sayıştay tarafından TBMM’ye sunulmak zorunda. Bu rapor da sunulmadı. Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi, CHP’li Bülent Kuşoğlu, raporlar olmadığı için 2011 kesin hesaplarıyla ilgili harcamaları TBMM olarak denetleyemediklerini söyledi. Kendilerine genel uygunluk bildirimi dışında, “tek bir rapor” bile gelmediğine dikkat çeken Kuşoğlu, harcamalar nasıl yapıldı bilemediklerini vurguladı. Sayıştay raporları olmadan denetimin nasıl yapılacağını soran Kuşoğlu, hiçbir şeyi görmeden komisyon olarak bütçeyi TBMM Genel Kurulu’na gönderdiklerini bildirdi. EĞİTİMSEN MÜCADELE PROGRAMI ‘Gücü neye yetiyorsa Öğretmenlere rakı evladına onu giydirsin’ yüzünden soruşturma Dış Haberler Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan, okullarda kıyafet serbestliğini sağlayan değişikliğe ilişkin karar hakkında “Bırakalım herkes nasıl arzu ediyorsa, gücü neye yetiyorsa onu alsın, onu evladına giydirsin” dedi. Türkiyeİspanya 4. Hükümetlerarası Zirvesi için gittiği Madrid’de İspanyol mevkidaşı Mariano Rajoy ile düzenlediği basın toplantısında Erdoğan dış gündem maddelerinin yanı sıra iç politikaya ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın okullarda kıyafet serbestliği sağlayan yönetmeliği hakkında Erdoğan, Türkiye’de yıllarca tek tip giyim tarzının hep eleştiri konusu olduğunu belirterek “Bırakalım herkes nasıl arzu ediyorsa, gücü neye yetiyorsa onu alsın, onu evladına giydirsin. Bu şekilde bu tür adımlar atılsın. Bunlar hepsi bir talebin neticesinde atılan adımlardır” dedi. Suriye konusunda ise sığınmacılarla ilgili çalışmalara atıfta bulunan Erdoğan, “Bizim şu ana kadar yaptığımız harcama 400 milyon doları aşmıştır. Ama biz açık kapı politikasıyla buna yine devam devam edeceğiz” diye konuştu. Erdoğan, Türkiye’nin üyelik sürecine ilişkin olarak da AB’nin tutumunu eleştirdi. Erdoğan, Madrid’de futbolcu Mesut Özil ile de görüştü. ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Antalya’da 2.5 yıl önce düzenledikleri piknikte mangal yapıp rakı içen 11 öğretmen hakkında dinci Yeni Akit gazetesinde “Lisede ahlaksızlık” başlığıyla çıkan haber üzerine inceleme başlatıldı. Antalya Lisesi’nde görev yapan 11 öğretmenin 2.5 yıl önce aileleriyle yaptıkları piknikte mangal yapıp rakı içti. Fotoğrafları sosyal paylaşım sitesi Facebook’tan yayımlayan öğretmenleri Yeni Akit gazetesi 22 Kasım’da haber yaparak hedef gösterdi. Haberi ihbar kabul eden Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü de öğretmenler hakkında inceleme başlattı. İki müfettiş, okula giderek öğretmenlerin tek tek ifadesini aldı. Öğretmenler ise duruma şu ifadelerle tepki gösterdi: “Ailelerimizle gittiğimiz piknikteki fotoğraflar sanki öğrencilerimizle âlem yapıyormuş gibi gösterildi. Bu iftirayı dikkate alan yöneticiler bizi tek tek sorguladı. Rakı içenler sanık, pikniğe gidenler tanık olarak dinlendi. Yargıya başvuracağız.” EğitimSen Antalya Şubesi Başkanı Nurettin Sönmez, “Birileri çamur atıyor, devletin kurumu da çanak tutuyor” dedi. Antalya İl Milli Eğitim Müdürü Osman Nuri Gülay ise “Fotoğraflar eski. Bir şey çıkmaz. Ama araştırmak durumundayız” diye konuştu. Okulda türbana eşofmanlı eylem FİGEN ATALAY EğitimSen, Aralık 2012 Ocak 2013 Mücadele Programı’nı açıkladı. Eylemlerine, norm kadro uygulamasının yarattığı sürgünlerle ilgili olarak il milli eğitim müdürlüklerinde toplu görüşme eylemi ile başlayacak olan eğitim emekçileri, hizmet birimleri içinde oturma eylemi de gerçekleştirecek. EğitimSen üyeleri 5 Aralık’ta ise okullarda giderek yaygınlaşan “dinsel simge kullanımı”nı protesto etmek için sivil itaatsizlik eylemi yapacak, okullara eşofmanlarla gidecek. EğitimSen Genel Merkezi’nden yapılan açıklamada, okul yönetimlerinin, kılık kıyafet yönetmeliği ihlaline sessiz kaldığı belirtilerek, “Siyasal iktidarın kendisi gibi yaşamayan, düşünmeyenlere karşı beslediği kin ve nefret Milli Eğitim Bakanlığı’nın ayrımcı tutumuyla okullarda yaşanmaktadır” denildi. 4+4+4 sisteminin ortaya çıkardığı sorunlar ile eğitim hak ihlalleri raporlaştırılarak, 10 Aralık’ta açıklanacak. 131415 Aralık tarihlerinde toplanacak olan sendika genel meclisinin alacağı kararlar doğrultusunda, bölge toplantıları, bölge mitingleri, işyeri terk etmeme ve hizmet üretiminden gelen gücün kullanılması gibi eylemler yapılacak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear