25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 KASIM 2012 SALI 14 Genel Müdürlük Kaçakçılık Bölümü uzmanlarından arkeolog Zeynep Boz, bundan böyle nelerin, nasıl yapılması gerektiğini Türkiye’nin NESCO’nun Venedik Bölümü’nün; tarih yağması deneyimleriyle önerdi. Aynı bölümden arkeolog Funda konusunda Güneydoğu Avrupa Kumru, sahte eser olgusunun ülkeleri yetkilileri için büyüdüğünü, uluslararası Gaziantep’te envanter düzenlemesi düzenlediği üç gerektiğini vurguladı. günlük çalıştayda Emniyet Genel yeni Zeugma Müdürlüğü Interpol Müzesi yabancı bölümünden Tuncay konukları Günaydın, büyüledi. kaçakçıların eserleri UNESCO, taşımada kullandıkları UNIDROIT yöntemleri çeşitli sözleşmeleri ile örneklerle açıkladı. INTERPOL’ün Ben de Türkiye, uzmanları, Kıbrıs ve Yunanistan’a arkeologlar, kazandırdığım tarihsel emniyetçiler, miraslardan örneklerin hukukçular yanı sıra, yabancı “Kültürel Kaçak dursun. basının ülkemizi Varlıkların “saldırgan” ve “şantajcı” olarak Yasadışı Ticaretine Karşı göstermesinde ABD müzelerinin Mücadeleyi” tartıştılar. rolünü anlattım. Toplantıyla ilgili Kültür Varlıkları ve Müzeler çeşitli verilere zaman zaman Genel Müdürü Osman Murat değineceğim. Süslü, Türkiye’nin çalışmalarını, UNESCO’nun yeni Bulgar beklentilerini anlattı. Marmara Genel Müdürü İrina Üniversitesi’nden Prof. Dr. Sibel Bokova’nın Paris’ten Özel, uluslararası köşemize gönderdiği yazısını uygulamalardaki hukuksal okurlarımıza sunuyorum: sorunlara dikkati çekti. DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr İsrail Savunma Bakanı, İran’ın gündemde olduğu bir dönemde siyaseti bıraktı Gaziantep Buluşması U Barak’tan sürpriz istifa Dış Haberler Servisi İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, sürpriz bir kararla siyaseti bıraktığını açıkladı. Barak dün yaptığı açıklamada, 2013 seçimlerinde aday olmayacağını, ancak 22 Ocak’ta yapılacak seçimlerin ardından yeni hükümet kuruluncaya kadar bakanlık görevine devam edeceğini söyledi. Kararını Tel Aviv’de düzenlediği basın toplantısıyla açıklayan Barak, ilerde siyasete dönüp dönmeyeceği sorusuna ise “Hayır siyasete dönmeyeceğim. Artık yazmak ve hayattan zevk almak istiyorum” diye cevap verdi. Barak bundan sonraki hayatında kişisel ve aile yaşamına önem vereceğini belirtti. İsrail istihbaratına yakınlığıyla bilinen DEBKAfile sitesi ise, İsrail askeri kaynaklarına ve Amerikan kaynaklarına dayanarak, Barak’ın siyaseti bırakma kararının, ABD Başkanı Barack Obama’nın birkaç gün içinde İran’la doğrudan nükleer müzakereler başlatma planıyla ve ABD ile İsrail’in, İran’ı masaya oturtmak için atacağı adımlarla ilgili olduğunu yazdı. Yoruma göre, Barak’ın siyaseti bırakması, kendisini küçük bir partinin başında seçimlere girme yükünden kurtarıp sadece İran’a karşı ABD ile birlikte atacakları adımlara yoğunlaşmasını sağlayacak. DEBKAfile, ABDİsrail ortak stratejisinin başarısız olması halinde Barak’ın zarar görmeden emekli olacağını, başarılı olması halinde ise muzaffer bir şekilde politikaya dönebileceğini de belirtti. 19911995 yılları Komplo teorileri arasında genelkurmay başkanlığı, 19951996 yıllarında dışişleri bakanlığı, 19992001 yılları arasında ise başbakanlık yapan Barak, 2007’den bu yana savunma bakanlığı görevini yürütüyor. İsrail’in İran’ın nükleer programına yönelik politikalarının mimarı olan 70 yaşındaki Barak’ın istifa kararı büyük şaşkınlık yarattı. Kamuoyu yoklamaları, İsrail’in Gazze’ye düzenlediği 8 gün süren saldırılar öncesinde Barak’ın lideri olduğu Atzmaut partisinin oy kaybettiğini gösterirken, geçen çarşamba günü sona eren saldırıların ardından partinin yükselişe geçtiği görüldü. Başbakan Binyamin Netanyahu’nun liderliğindeki Likud Partisi ise oy kaybediyor. Moda firmalarının ölüm tuzaklarına öfke Bangladeş’in başkenti Dakka’da önceki gün bir konfeksiyon fabrikasında çıkan ve 122 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan yangının ardından dün binlerce işçi protesto gösterisi yaptı. Fabrikaları taşlayan, araçları tahrip eden işçilerin yollara barikat kurdukları gösteriler nedeniyle yangının çıktığı Savar bölgesinde faaliyet gösteren 200 fabrikada işbaşı yapılamadı. Dünyaca ünlü tanınmış moda firmalarının fason üretiminin ucuz işgücü nedeniyle yaygın olarak üretildiği ülkede işçiler “ölüm tuzağı” olarak adlandırdıkları elverişsiz çalışma koşullarının düzeltilmesini istediler. İşçilerin yangının çıktığı fabrikanın ait olduğu Tazreen firmasının sahibinin adalet önüne çıkarılmasını talep eden sloganlar attıkları gösteriye katılımın çok yüksek olduğu belirtildi. Çok sayıdaki fabrikada da işçilerin protestolara katıldığını belirten polis yetkilileri, faciada ihmal olduğunun belirlenmesi durumunda sorumlular hakkında cinayet soruşturması açılacağını kaydetti. Başkentte faaliyet gösteren 500 fabrika Walmart, H&M ve Tesco gibi dünya çapında tanınmış firmalara giysi üretiyor. Bangladeş’te gittikçe büyüyen bir işkolu olan konfeksiyon yan sektöründe 2006 yılından bu yana çıkan bir düzine yangında 600’den fazla işçi hayatını kaybetti. BARKIN ŞIK Kültürel Eser Kaçakçılığını Durdurmak İrina Bokova UNESCO Genel Müdürü üreselleşmenin hızlı K ilerleyişi, ürünlerin, kişilerin ve kültürlerin, tarihte benzeri polis memurlarının ve diğer yetkililerin kaçakçılık konusundaki uzmanlıklarını arttırmaya yönelik özel eğitım etkinlikleri düzenlemektedir. Geçen hafta Gaziantep’te yapılan çalıştay bu çabaların bir parçasıdır. Ancak, UNESCO’nun tüm bu çabalarına karşın, bu konuda tek başına başarılı olması olanaksızdır. Medyaya, kaçakçılığın boyutlarını belgelemek ve toplumun hazine avcısı olarak hoşgörü ile baktığı bu yağmacıların gerçek yüzünü göstermek alanlarında önemli bir rol düşmektedir. Bu bilinçlendirme etkinlikleri, Sözleşme çerçevesine girmeyen ve bu anlaşma öncesi satılmış eserleri de kapsayan kültürel işbirliği çabaları bağlamında çok önemlidir. Geçen yıllarda, UNESCO’nun da yardımlarıyla, Türkiye ve Almanya arasında imzalanan ve Boğazköy Sfenksi’nin geri verilmesini öngören ikili anlaşma bunun en güzel örneklerindendir. Söz konusu eser, Sözleşme yürürlüğe girmeden, yani 1970’den önce Almanya’ya gitmesine karşın, anlaşmazlık, Sözleşme ile olmayan bir boyutta dolaşımına yol açmıştır. Öte yandan, kültürel bağlantıların ve kimlik kaygılarının, uluslararası ilişkilerde kalıcı bir biçimde ön plana çıkmaları, karşılıklı iletişimi sağlamak ve birbirimizi anlamak açısından yepyeni bir olanak yaratmıştır. Bunun önkoşulu, özellikle kültürel eserlerin yağmalanması ve kaçakçılığının önüne geçerek, tüm kültürlere saygının gerçekleştirilebilmesidir. Son yıllarda bu kaçakçılık, bunalım sürecinden geçen toplumlardaki yönetsel boşluklar ve servet hırsı ile dolu kişilerin açgözlülüğünden yararlanarak, büyük artış göstermiş ve kaçakçılar, başka toplumların kültürel mirasını serbestçe alıp satmaya başlamışlardır. Silah ve uyuşturucu madde kaçakçılığının yanı sıra en önemli yasadışı etkinliklerden biri olan kültürel eser kaçakçılığını ve bunun uluslararası ilişkilere etkilerini ciddiye almanın zamanı gelmiştir. Kültürel eserler sıradan ürünler değildir; tarihleri ve toplumsal değerleri vardır. Benliklerinde, toplumlarının kimliğini taşırlar. Bu nedenle, bu eserlerin kaçakçılığı, toplumların kimliğine karşı işlenmiş bir suçtur. Ve toplumları kimliklerinin önemli bir parçasından yoksun bırakarak, onların iç uyumluluklarını, onurlarını, gelişim olasılıklarını ve diğer uluslarla işbirliklerini olumsuz yönde etkiler. “Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO)”, 65 yıldan fazla bir süredir, kültürel eserlerin kaçakçılığını durdurma uğraşının öncülüğünü yapmaktadır. 1970 UNESCO Sözleşmesi, bu çabanın en temel uluslararası platformudur. Bu belgenin, barış zamanında kültürlerin korunması için imzalanmış ilk uluslararası sözleşme olması ki Dünya Kültürel Miras Sözleşmesi’nden iki yıl önce kabul edilmiştirtesadüf değildir. Başkalarının kültürel mirasına saygı, ulusların birbirlerine karşılıklı saygılarının göstergesidir. Ekonomik veya siyasal olarak yükselişe geçen her ülke, kültürünü başkalarıyla paylaşmayı arzular ve bu süreçte, tarihi boyunca kendisinden çalınmış kültürel eserlerinin iade edilmesini talep eder. Tüm Güneydoğu Avrupa ülkeleri, 1970 Sözleşmesi’ni onayladıkları gibi, kültürel mirasa gösterilen saygının bölgesel barışı ve bütünleşmeyi hızlandıracağı inancıyla, kaçakçılığa karşı önlemler almaktadırlar. INTERPOL, UNIDROIT, Dünya Gümrükler Kurumu ve özel ulusal güvenlik güçleriyle işbirliği yapan UNESCO; gümrük ve Dün yine Dakka’da dört ayrı konfeksiyon atölyesinin bulunduğu 12 katlı bir binanın 3. katında bilinmeyen bir nedenle yangın çıktığı ve sekiz kişinin yaralandığı bildirildi. (EPA) ANKARA Türkiye tarafından NATO’ya yapılan resmi Patriot talebinin olumlu karşılanması üzerine, bugün Türk ve NATO müttefiklerinden oluşturulacak bir heyet Patriot sistemlerinin konuşlandırılacağı yerlerin keşfine başlayacak. Patriot füzeleri ve bunları işletmek üzere Türkiye’ye gelecek yabancı askerler için ise TBMM’den tezkere çıkarılmayacağı öğrenildi. Genelkurmay Başkanlığı’ndan, konuya ilişkin yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Hava ve füze savunma sistemlerinin konuşlandırılması sadece Suriye’den kaynaklanabilecek olası hava ve füze tehditlerine karşı, tamamen savunma amaçlı bir tedbir olup ‘Uçuşa Yasak Bölge’ uygulaması veya taarruzi bir harekât için kullanılması söz konusu değildir. Bahse konu sistemlerle birlikte ülkemize gelecek yabancı askerlerin, NATO SOFA antlaşmasına uygun olarak hazırlanacak bir mutabakat muhtırası (MOU) kapsamında, NATO Daimi Hava Savunma Planı’na uygun olarak görevlendirilmeleri sağlanacaktır...” Türkiye ve NATO arasında yapılan görüşmelerde, 4 batarya PAC 3 füzesinin Türk Silahlı Kuvvetleri’ne tahsisi konusu üzerinde durulduğu öğrenildi. 4 batarya PAC 3 füzesi ile birlikte 160 kadar yabancı askerin de Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. Sistemlerin Şanlıurfa’ya yerleştirilmesinin en kuvvetli seçenek olarak masada durduğu belirtilirken, yabancı askerler için TBMM’den tezkere çıkarılmayacağı kaydedildi. Patriot için keşif başlıyor Ayrılıkta kriz pürüzü Irina Bokova. ‘Çocuk parkına bomba’ Dış Haberler Servisi Suriye’de Der el Esefir köyündeki bir çocuk parkına ordu güçlerince atılan bomba sonucu 10 çocuğun hayatını kaybettiği ileri sürüldü. Muhalif grupların iddiasına göre bir MİG savaş uçağı köye iki misket bombası attı. Köyde bulunan Ebu Kasım adlı muhalif, ölen çocukların hiçbirinin 15 yaşından büyük olmadığını ifade ederek, 15 kişinin de yaralandığı saldırı sırasında köyde muhaliflerin bulunmadığını belirtti. İnternette yayınlanan bir video kaydında da bombalandığı ileri sürülen parkta çekildiği belirtilen görüntüler yer alıyor. Zeminde misket bombasına benzeyen cisimlerin görüldüğü kayıtta sokakta cansız yatan iki kız çocuğu görülüyor. Bir başka kayıtta ise bir hastanede kızının cansız bedenine sarılmış bir annenin görüntüleri yer alıyor. geliştirilen ilkeler ve uzman yaklaşım çerçevesinde ve UNESCO’nun kültürel eserlerin “geri verilmesi” görevini yüklenen devletlerarası komitesinin arabuluculuğu ile olumlu bir çözüme bağlanmıştır. Sfenks, Kasım 2011’de Türkiye’ye iade edilmiştir, halen Boğazköy Müzesi’nde sergilenmektedir. Böyle anlaşmalar, ülkeler arasında simgesel ve siyasal bir yakınlaşma sağlarlar. Karşılıklı saygıyı da arttırırlar, bu anlamda küreselleşen dünyamızda önemli bir yapı oluştururlar. Değişik kültürel mirasların dolaşımı ve paylaşımı, birbirimizi daha iyi anlamamıza yardımcı olduğu için, UNESCO her zaman bu tip paylaşımları isteyen ülkelerin yanında olacaktır. Ancak bunun gönüllü olarak ve tüm tarafların yarar sağlayabileceği bir işbirliği çerçevesinde yapılması gereklidir. İnsanlık mirasının yasadışı yağmasına ve kaçakçılığına dur demenin zamanı gelmiştir. Kültürel kaynaklarımız, yaratıcılığı, yenileşimin ve toplumsal uyumun arttırılmasında en önemli yandaşlarımızdır. Gerek kendimiz, gerek gelecek kuşaklar için onları kollayalım, koruyalım. Dış Haberler Servisi İs zandığı seçimlerde ayrılık karşıtı minin başkanı Artur Mas, “Dupanya’nın doğusundaki Kata Ciutadans milletvekili sayısını rum kolay değil ama yine de lonya özerk yönetiminde ön 3’ten 9’a çıkarttı. 4 ayrılık yan bağımsızlıkla ilgili referanceki gün yapılan erken seçim lısı parti mecliste 87 sandalyenin dum hedefimizde ileriye gidelerde bağımsızlık yanlısı par sahibi oldu. Sonuçların ardından ceğiz” dedi. Katalonya’da iştiler oyların çoğunluğunu ka gözler İspanya’dan ayrılıkla il sizlik oranı yaklaşık yüzde 23’e zanırken, sandıktan ayrılıkçı gili bir referandum yapılmasını çıkarken Mas yönetimi seçimleri merkez sağdaki iktidar parti savunan CIU ile ERC’in koa 2 yıl önceye çekme kararı alsinin ekonomik krize ilişkin po lisyona girip girmeyeceğine çev mıştı. Özerk yönetim, şimdiye litikalarına kırmızı kart çıktı. rildi. Kimi yorumda bunun ba kadar Katalonya’daki en büyük Katalonya’da seçimler ba ğımsızlık konusunda ortak tu kemer sıkma politikalarını hağımsızlık yanlılarının istediği tumlarına karşın ekonomiye iliş yata geçirdi. referandum sürecini daha da kin politikalarda ciddi görüş aykarmaşık bir hale çevirdi. Se rılıkları olan iki parti için güç olaçimlerde iktidardaki Yönelim cağı savunuluyor. CIU’nun live Birlik (CIU) birinci parti deri, Katalonya özerk yönetiçıkmasına rağmen milletvekili sayısı 62’den İspanya’nın kuzeydoğusunda50 ‘ye düştü. CIU gibi ki Bask bölgesinin bağımsızlığı bağımsızlık yanlısı Kaiçin mücadele eden ve AB’nin tetalonya Cumhuriyetçi rör örgütleri listesinde bulunan Solu (ERC) ise milletETA, İspanyol ve Fransız hükümetlerinden, “Bask bölgesindeki barış vekili sayısını 11 artıiçin adım atmalarını” istedi. rarak 21 sandalyeye Eylül 2011’de şiddeti tamamen bısahip oldu. raktığını açıklayan ETA’nın yayımKatalonya Sosyalist ladığı bildiride silah bırakma için, Partisi (PSC) 8 sandalETA mensubu mahkumların ye kaybederek 20 milBask bölgesindeki cezaevleriletvekili çıkardı. Bane getirilmesi, sağlık duruMas, mutlak çoğunluğu ğımsızlık karşıtı Katamu kötü olanların sersağlayamamalarının yaratacağı lonya Halk Partisi’nin best bırakılmasını sıkıntının farkında. (Fotoğraf: EPA) 19 milletvekilliği ka ETA’NIN KOŞULLARI Obama Afganistan’a 10 bin asker bırakacak Dış Haberler Servisi ABD’nin Afganistan’da bulunan uluslararası gücün 2014’de tamamen geri çekilmesinden sonra da 10 bin askerini söz konusu ülkede bulundurmaya devam edeceği belirtildi. Amerikan iş çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal’ın dün açıklamalarına yer verdiği adı açıklanmayan üst düzey bir yetkili, hükümetin ülkede 6 bin ile 15 bin arasında asker kalmasını öneren Afganistan’daki birliklerin komutanı General John Allen’in talepleri doğrultusunda hareket edeceğini iddia etti. Uzmanlar Afganistan’da kalması gereken asker sayısını 30 bin olarak açıklamıştı. talep etti. Mursi yargıya havale Dış Haberler Servisi Mısır’da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin yetkilerini genişletme hamlesine tepkiler sürerken konu yargıya taşınıyor. Mursi’yi yargıyı devre dışı bırakmaya çalışmakla suçlayan bir grup avukat ve aktivistin konuyu mahkemeye götürdüğü, ilk duruşmanın başkent Kahire’de 4 Aralık’ta yapılacağı bildirildi. Bu arada Mısır Adalet Bakanı, Mursi’nin yargıçlarla bir araya gelerek uzlaşıya varabileceği mesajı verdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear