Catalog

20 AĞUSTOS 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA 13 Kalkınmama Çabası TRT3 radyosu, çölde bulunmuş, yaşama can katan küçücük bir su kuyusu gibi. Klasik müzik, kulağın pasını da alıyor, günün yorgunluğunu da... Yalnız belli bir kuşağa değil, gençlere de ulaşıyor TRT3. Örneğin, yaklaşık 11 yıldır her perşembe canlı yayınlanan GÖRÜŞ ERCAN YEŞİLYURT Gençlere... Neşe Tartanoğlu’nun hazırladığı “Gençlere” programı. Alınan geri beslenimlere göre, programın sürekli dinleyicisi gençler var ve her hafta bunlara yenileri ekleniyor. Bu ülkede her şey ve herkes sıradanlaşmadı henüz. Düzeye önem verenlerin sayısı az değil. Tonguç Belgeliği Yol Alıyor İsmail Hakkı Tonguç Belgeliği Vakfı, araştırmacıların isteklerini kabul edebilir olmak için yoğun bir uğraş içinde. Vakfın, aynı zamanda Tonguç’un son yıllarını geçirdiği evi de olan, Ankara, Emek Mahallesi, 67. Sokak, No:1/7’deki merkezinde çok iyi bir belgeliği bulunuyor. Belgelik; belgeler, kitaplar, fotoğraflar, filmler, ses bantları, gazete kupürleri, mektuplar, kişisel eşyalar, dergiler, süreli yayınlar ve Milli Eğitim Bakanlığı klasiklerinden oluşuyor. Belgelerin bulunduğu bölüm, 2004’ten bu yana sayfa sayfa çalışılarak etiketlendi, katalogları oluşturuldu, durumları saptanarak yeniden düzenlendi. Belgeler arası ilişkiler belirlenerek görüntüsel kopyaları alındı, belge asılları da özel kutulara kaldırıldı. Bu bölüme ait kimi belgeler üzerinde çalışmalar sürüyor. Belgeliğin bir diğer önemli bölümü olan mektuplar için ilk ayrımlar ve belirleme çalışmaları tamamlandı, etiketleme ve kataloglama çalışmaları ise sürdürülüyor. Tonguç’un kitaplığındaki 3 bine yakın kitabın da dökümü, kayıtları yapıldı. Tonguç’un yapıtlarının ilk kopyalarının tümüne ulaşıldı, görüntüsel kopyaları çıkarıldı. Fotoğraflar ve binlerce negatif film üzerindeki çalışmalara ise devam ediliyor. Bütün bu çalışmalarda 40’a yakın üniversiteli genç gönüllü olarak dönüşümlü görev aldı. 40’a yakın araştırmacı belgelikten yararlandı ve ürünlerini ilk elden doğru kaynaklarla zenginleştirdi. Vakıf yakın bir gelecekte de bilgisunar üzerinden hizmet vermeye başlayabilecek düzeye ulaşacak. Araştırmacılara duyurulur. Seçimden sonra Kalkınma Bakanlığı kuran AKP’nin son 9 yılda, yönetmekle görevli olduğu devletin elinden, özelleştirme yöntemiyle çıkardığı kalkınma araçlarını sayalım: “ETİ Gümüş AŞ, Krom AŞ, Elektrometalurji AŞ, Seydişehir Alüminyum AŞ, Mazıdağı Fosfat Tesisleri, Bakır AŞ, Çayeli Bakır İşletmeleri. SEKA Akkuş, Aksu, İzmit (devredildi), Karacasu, Kastamonu, Afyon, Balıkesir, Çaycuma işletmeleri ile Taşucu tersane alanı. (SEKA’ya ait 228 binadan 120’si de yıkılmış.) SÜMER Holding Adıyaman, Diyarbakır Bakırköy, Malatya, Sarıkamış İşletmeleri, TÜMOSAN, Beykoz Deri ve Kundura, Çanakkale Sen. Deri İşletmesi, Manisa Pamuklu Mensucat, Nazilli Basma Fabrikası (devredildi), Sarıkamış İşletmesi, İstanbul İmar ve NitroMak’taki kamu hissesi. GERKONSAN AŞ, TAKSAN AŞ, TZDK Sakarya Traktör Sanayi, MEYBUZ AŞ, İGSAŞ, Samsun Soğuk Hava Deposu. TÜGSAŞ Gemlik Gübre Sanayi, Kütahya Gübre Sanayi, Samsun Gübre, Tekirdağ ve Fatsa depoları. Adapazarı, Amasya, Kütahya, Çarşamba, Çorum, Kastamonu, Turhal, Yozgat Şeker Fabrikaları. TEKEL Alkollü İçecekler AŞ; Çankırı, Kaldırım, Kayacık, Kağızman, Sekili, Tuzluca, Yavşan tuzlaları; Sigara Sanayi İşletmeleri, Ankara’da yapılan ikiz kuleli bina. DİVHAN AŞ ve Divriği (Hekimhan) İşletmesi, ERDEMİR, THY’deki kamu hisselerinin yüzde 28.75’i daha, Esenboğa Havalimanı İçDış Hatlar Terminalleri, Kıbrıs Türk Hava Yolları, PETKİM ve PETKİM’e ait Standart Kimya, TÜPRAŞ, TÜRK TELEKOM, Deveci Maden Sahası işletme hakkı, BUMAŞ’taki, YİBİTAŞ Kraft Torba’daki, Ortadoğu Teknopark AŞ’deki kamu hissesi, EBKManisa Et ve Tavuk Kombinası. TCDD Bandırma, Derince, İzmir, Mersin, Samsun limanları. TDİ’ye ait Çeşme, Dikili, Kuşadası, Trabzon limanları. TCK Araç Muayene İstasyonları. ESGAZ AŞ, BURSAGAZ AŞ, İZGAZ AŞ, Başkent Doğalgaz Dağıtım, Ankara Doğalgaz Üretim, Başkent Elektrik Dağıtım, Boğaziçi, Gediz, Trakya, Dicle, Çoruh, Meram, Osmangazi, Sakarya, Toroslar, Akdeniz, İstanbul Anadolu yakası, Uludağ, Çamlıbel, Fırat, Vangölü, Yeşilırmak Elektrik Dağıtım Şirketleri, Elektrik Üretim AŞ’ye ait 52 adet akarsu santralının işletme hakları. Karadeniz Bakır İşletmeleri, Türkiye Zirai Donatım Kurumu, SEKA, TÜGSAŞ, Sümer Holding, PETKİM, POAŞ, İSDEMİR, EBÜAŞ, TEKEL, DİTAŞ kurumlarının taşınmaz ve arsaları. Başak Sigorta, Başak Emeklilik, Ataköy Marina ve Yat İşletmesi, Ataköy Otelcilik, Ataköy Turizm, Büyük Ankara Oteli, Büyük Efes Oteli, Büyük Tarabya Oteli, Çelik Palas Oteli, İstanbul Hilton Oteli, Kızılay Emek İşhanı, Kuşadası Tatil Köyü.” Say say neredeyse bitmez bu listenin yarattığı sonuca gelince: TMMOB raporlarına göre, bu özelleştirme yıkımı ile istihdam hacmi yüzde 15 dolayında gerilemiş, işten atılma oranı yüzde 68.2, sendikasızlaştırma oranı ise yüzde 72 oranında gerçekleşmiş! Kürt Sorununu Sosyalistler Çözer Toplumsal ve siyasal sorunları bir bütünlük ve tutarlılık içinde açıklayan bir tek sosyalistlerdir. Kürt sorununu da ancak Türkiye’nin bütününün çelişki ve sorunlarıyla birlikte, Kürt ve Türk sosyalistleri çözebilir. Sosyalistler, ırk ve inanç açısından bakmaz olaylara. Esas olan insandır ve insan haklarıdır sosyalistler için. Sosyalistler Kürtçü ya da Türkçü değildir, bu konuda taraf değildirler. Türkiye’deki solun geçmişine bakıldığında da çok rahat görülebilir. TİP 1970’te 4. büyük kongresinde sorunun adını ilk defa “Doğu sorunu” diye koymuş ve bunun çözüm önerilerini karar altına almıştır. Ancak 12 Mart 1971’den sonra TİP bu kongre kararı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’nce kapatılmıştır. Halbuki 196569 dönemi Diyarbakır ve TİP’in tek Kürt Milletvekili Tarık Ziya Ekinci, “siyasal temsil bağlamında Türkiye Kürtlerinin ayrılıp bağımsız bir devlet kurma talebinin gerçeklerle ilgisi olmayan bir fantezi olduğunu” bugün bile söylemektedir. Toplumsal taleplerin gerçekliği, ancak nesnel, ekonomik, sosyal ve siyasal koşullarla uluslararası konjonktür çerçevesinde değerlendirilerek belirlenebilir. Böyle bir değerlendirme yapılmadan öne sürülen talebin ciddiye alınması doğru olmayacaktır. Ve sorunun çözümü demokratikleşmeyi önkoşul sayan, demokrasiyi benimsemiş siyasi güçlerin, grupların, kişilerin çabasıyla sonuçlandırılacaktır. Bugüne kadar ki anlayışların ve muhatapların bu sorunu çözme şansı yoktur. Bugüne kadar ölen elli bin insanımızın sayısı katlanarak gider eğer iş yine bunlara kalırsa. Türkiye’nin diğer sorunları gibi Kürt sorunu da birlikte çözülebilir. Mevcut durumda devletten çok ağır darbeler yemiş olan sosyalistler ve demokrasi güçleri dağınık durumdadır doğal olarak. Bunun nedeni toplumdaki aydınlanma ve dayanışma bilincinin yeterince gelişmemiş olmasıdır. Kürt sorununun çözümü sosyalist bir program da değildir. Öncülüğünü sosyalistlerin yapacağı demokrasi güçlerinin mutakabatıyla oluşacak buna özel ortak sol bir programla çözülebilir. Bu işe sürekli ‘akil adamlar’ denen önerileri somuta indirmekle başlanmalı. Yani adı konmalı kimlerle nasıl başlanmalı diye. Bir kere bu başlangıçta Kürtçüler ve Türkçüler olmamalıdır. Yani sadece sosyalistler olmalıdır. İlk etapta aklı başında hiçbir sağduyu sahibinin itiraz edemeyeceği isimler olacaktır. Hayatı boyunca katılırsınız katılmazsınız devrimci mücadeledeki yeri tartışılmayacak, Kürtlerin de,Türklerin de itiraz edemeyeceği, özellikle Kürt hareketi yöneticilerinin hayır diyemeyeceği isimler olacaktır. Kürtlerden TİP 196569 Diyarbakır Milletvekili Tarık Ziya Ekinci, bir dönem TİP Genel Başkanlığı yapmış Av. Mehmet Ali Aslan. Türk sosyalistlerinden Sarp Kuray ve Oğuzhan Müftüoğlu. Kuray’a da Müftüoğlu’na da Kürt hareketini yönetenlerden hiçbir itiraz gelmez. Sarp Kuray’ın Kürt hareketi yöneticileriyle özel ilişkileri olduğunu, devlet dahil herkes bilmektedir. Oğuzhan Müftüoğlu ise kişi olarak sosyalist mücadelede hiçbir arıza yapmamış ve Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük sosyalist hareketinin lideri. Kimse bu kişilere itiraz edemez. Eğer görüşmeleri bu ilk etapta önerebileceğimiz kişiler yaparsa bu iş en kısa zamanda çözülür. Türkiye’nin şu anda başka da bir şansı yoktur. Geçmişi karıştırmadan, kimseyi suçlamadan, önyargısız ve şartsız yetki verilsin, bu iş hemen çözülecektir. Artık verin sosyalistlere bu kadarcık fırsatı ve bir dönem kimse konuşmasın yeter. Kapetan Kemal Mihri Abi SADIK ÇEL K K M K ME DUM DUMA BEH Ç AK behicak@yahoo.com.tr Türkiye devrimci hareketi çınarlarından birini daha kaybetti geçen hafta. 96 yıllık bir ömür kendisine bahşedilen bir asırlık zamana bir tarih sığdırdı ve tamamladı varlığını. Lakin kapatmadı kapılarını, boşuna yaşanmadı bu hayat; birilerine ilham, birilerine ışık; kimileri için ise öfkenin nesnesi oldu bir asır boyunca söylenenler, yapılanlar. Birilerini ve bir şeyleri değiştirmeye yetti bu ömür. Daha ne ister ki insan zaten yaşadığı hayattan... Kurtuluş Savaşı sırasında Trakya’daki direnişi yönetenlerden Urfalı Mahmut Hayrettin Bey’in oğluydu Mihri Belli. Baba yüreğindeki direniş ve devrim ateşi oğluna da geçmiş olacak ki hayatı bu ateşin yönlendirmesi altında devam etti. Hem ideolog hem de militan kimliği kazandı ve sol hareket için efsane ABİ’lerden biri oldu. Aydınlık Sosyalist, ’68 hareketi, Milli Demokratik Devrim tezi, Türkiye Emekçi Partisi, hapisler, sürgünler çizgisinde devam eden yaşamına 1979’da kastedildiyse de suikast girişimi başarılı olamadı. Saldırıdan ağır yaralı olarak kurtulan Mihri Belli hayatının geri kalanını yine sınıfsız bir dünya mücadelesiyle ve doğru bildiklerini konuşarak geçirdi. Sosyalizmin simge ismi, hapis ve sürgünle geçen hayatına, Göztepe’de bir süredir tedavi gördüğü evinde sessizce veda etti. Cenazesinde yakınlarının yanında onunla hiç karşılaşmamış ama ışığında ilerlemiş yüzlerce yoldaşı vardı. Allah rahmet eylesin. Selam olsun. dönüştürülmediği sürece yapılanlar insanlık adına sevindirici. Öte yandan açlık, kuraklık, sefalet ve hastalıklarla mücadele eden, 3 ay içinde 30 bin çocuk kayıp veren halka dünyanın dört bir yanından yağan yardımların çalınıp işadamlarına satıldığı iddiaları ortada kol geziyor… Afrika için ne kuraklık ne de açlık yeni şeyler... Bir deri bir kemik kara çocukların sanat galerilerinde yerini alan fotoğrafları da bizler için yeni değil... Afrika’da açlık ve yardıma muhtaç olma hali ne yazık ki hep vardı. Bölge için daha önce defalarca yardım toplama kampanyaları düzenlendi. Yerleşen bu yardım anlayışından faydalanmak isteyen bazı gruplar ise “yardım korsanlığı”nı doğurdu, yolsuzluğun insanlıktan yoksun bir boyutunun gelişmesine sebep oldu. Yardımlardan beslenen örgütler ve işadamları bataklıktaki sinekler olarak ortaya çıktı. Çocukları kollarının arasında ölen insanların acısına çare olmak için kılını kıpırdatmak bir kenara, acılarını bir nebze olsun dindirebilecek yardımlara el koyabilen, bunları bir zenginlik ve güç kaynağı olarak kullanmaya cüret edebilen yürekler elbette ki insan yüreği olamaz. Yardımlara uzanan o eller, şimdi o deri ve kemikten, küçücük kalmış çocukların kanlarını taşır üzerinde. Yapılan yardımların insaniyet damarları alınmış kişi ve grupların pençelerinden kurtularak yerine ulaşmasını ümit ediyoruz. Ç ZG L K KÂM L MASARACI kamilmasaraci@gmail.com BULMACA SEDAT YAŞAYAN HARB SEM H POROY Somali yardımlarındaki kanlı eller Türkiye’nin Somali için başlattığı yardım kampanyası başarıyla sürdürülüyor. Toplumda yakalanan yüksek duyarlılık seviyesi sayesinde ciddi miktarlara ulaşan yardımların ülkeye ulaştırıldığı belirtildi. Bu arada Başbakan Erdoğan, TOBB Başkan Yardımcısı ve İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner gibi siyaset ve iş dünyasının yanı sıra Ajda Pekkan ve Muazzez Ersoy gibi sanat camiasından isimler de Türkiye’yi temsilen bölgeyi ziyaret ederek Afrika’nın bahtsız halkına yalnız olmadıklarını hatırlatmayı deniyor. Somali ziyaretini Başbakan Erdoğan’dan önce planlayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da aynı şekilde bölgeyi en kısa sürede ziyaret edecek. Ziyaretler şova Çukurca; sözün bittiği yer Hakkâri Çukurca’dan yine şehit haberleri geldi televizyonlardaki son dakika uyarılarının akabinde. Bu sefer rakam 9. 1 de korucu… Terör eylemleri hızlı, dalga kuvvetli. Başbakan Erdoğan ramazanın sona ermesini beklemekten vazgeçerek ilk uyarısını yapıyor: “Sabrımız tükendi.” Sabrımız tükenmesin. Evet, aslan gibi gençleri arka arkaya kaybediyoruz; evet, sayısız ocağa ateş düşüyor, kırmızı tabutlar sıra sıra diziliyor ve tüm bunlar sabrımızı zorluyor. Ama sağduyu yine rehberimiz, akıl gene ışığımız olsun. Bir sonraki eylemi korku içinde beklemek yerine gerçek demokrasiyi vatan sevgisiyle birlikte işletelim artık. Bu ülkede 30 yılın götürdükleri geri gelmez belki ama bir otuz yıl daha çalınmasın bizden… sadik.celik.gorus@gmail.com UYDUDAN NAKLEN HAKAN ÇEL K fhakancelik@mynet.com 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ “Yahudi bakla 1 sı, acıbakla” gibi adlar da verilen ve 2 nohuta benzer mey 3 veleri kaynatıldık 4 tan sonra yenilen bir bitki. 2/ Karak 5 ter... Bir şeyin en alt 6 bölümü. 3/ Dolma7 kalem. 4/ Zemin dokusu olmayan ip 8 likten ya da ipekten 9 örülen kabartma 1 2 3 4 5 6 7 8 9 dantel... Bir Asya ülkesinin başkenti. 5/ Uzaklaş 1 P A R H E L İ K mak, ara açılmak... Ro 2 E Ğ E S Ö K E L manya’nın plaka imi. 6/ 3 R N D İ K İ L İ Lityum elementinin sim 4 S A V A N L A P gesi... Bir meyve. 7/ Özel 5 EM İ R D E S bir cam kap içinde likör, 6U Ş AMAMA şarap ve meyve suyu kaA D E T A rıştırılarak hazırlanan iç 7 S İ N S A U N A İ Ç ki... Deniz giysisi. 8/ Ge 8 çerliliğini yitirmiş, hü 9 Ç A P R A Ş I K kümsüz... Tanrı. 9/ Uğraş... Afrika’nın doğusunda toplu olarak yapılan yabanıl hayvan avı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Küçük sepet... İlgi eki. 2/ Rütbesiz asker... Yumurtadan yeni çıkmış ve henüz ayakları oluşmamış yavru kurbağa. 3/ Demir ve tahta üzerindeki boya, pas gibi şeyleri çıkarmakta kullanılan araç... Ateş. 4/ Bir mezar odasının üstüne taş ve toprak yığılarak oluşturulan yapay tepecik. 5/ Bir düşünce ya da kararı benimsemeyerek karşı çıkma.. Akım şiddeti birimi kiloamperin kısa yazılışı. 6/ Köpek ve ineklere yedirilmek için un ve kepekle hazırlanan yiyecek... Küçük ağıl. 7/ Bir sanat yapıtının ilk taslağı... Güney Amerika’da yaşayan ve “Patagonya tavşanı” da denilen bir hayvan. 8/ Yüz metrekare tutarında alan ölçüsü birimi... Uçurum. 9/ Rüzgâr korkusu. C MY B C MY B