13 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul PB Edirne PB Kocaeli PB Çanakkale PB İzmir B Manisa B Denizli B Zonguldak PB Sinop PB Samsun B Trabzon Y Giresun Y Ankara B 32 38 35 34 35 38 29 29 29 30 28 28 34 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B PB B B B Y B Y Y Y Y Y 33 33 27 37 33 33 36 37 33 35 30 27 25 HABERLERİN DEVAMI Oslo Y Helsinki B Stockholm B Londra Y AmsterdamY Brüksel Y Paris Y Bonn Y Münih Y Berlin Y Budapeşte Y Madrid B Viyana Y 21 23 23 20 19 19 21 22 22 21 28 30 23 Belgrad Y 23 Sofya Y 29 Roma B 26 Atina A 37 Zürih Y 16 Moskova Y 25 Aşkabat A 35 Taşkent A 37 Baku PB 32 Bişkek Y 33 Tiflis B 32 Kahire A 38 Şam A 36 Ülkemizin doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu’nun doğusu ile Ordu, Tokat, Batman, Siirt, Mardin ve Diyarbakır çevreleri sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Yağışların Trabzon, Rize, Bayburt, Artvin, Kars, Erzurum ve Ardahan çevrelerinde kuvvetli olması bekleniyor. 20 TEMMUZ 2011 ÇARŞAMBA TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 20 Temmuz GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada güveninin tam, alınacak kararlarda arkasında olduğunu ve… görevlerini layıkıyla yapan savcılara, polise takdir hislerini belirttiğini” söyledi. UEFA’nın savcılara, polise yönelik övgüleri yazılı basında yer almadı. Oysa İstanbul polisi, soruşturmanın daha ilk günü 16 kulübün şike yaptığını ilan etti ve tartışmalı kimi belgeleri basına sızdırarak yargısız infaz yaptı. Hukuk devletiyiz ya; savcılık, olayın hemen başında kulüpleri suçlayan, soruşturmanın gizliliğini ihlal eden belgeler sızdıran polis hakkında soruşturmaya girişmedi. İçişleri Bakanlığı İstanbul polisinin haddini aşan bu davranışları karşısında sustu. Polis ile savcılık gizliliğin ihlali suçuna ortak olmuş bulunuyor. Kamuoyu (medya, partiler) bugüne dek yargı bağımsızlığına saygı nedeniyle; Türk ulusu adına karar veren yargıçlarla Türkiye Cumhuriyeti savcılarının kimi yanlış, kamuoyunun sindiremediği kararlarını sineye çekti. Artık “durum” değişti. Yargıçların da savcıların da dokunulmazlık zırhı delindi. Taraf gazetesinde Neşe Düzel; Aziz Yıldırım’ın avukatı Faik Işık ile yaptığı söyleşilerle “durumun” değiştiğini kanıtladı. 18 Temmuz’da tam sayfa yayımlanan söyleşide Faik Işık’ın, böyyük gazeteler Hürriyet ve Milliyet’in bir gün sonra aktarmak zorunda kaldığı açıklamaları yer aldı. Aziz Yıldırım’ın avukatı hâkimlerin de savcıların da şike suçlusu, sorumlusu olduğunu söylüyor. “Her maça 50 ya da 100 bilet isteyen hâkim ve savcılar, bu sistemin dışında mıdırlar? Büyük kulüplerin kongre üyesi olan hâkimlerle savcılar üye olurken (birkaç milyar) para vererek mi üye olmuşlar, yoksa bulundukları mevkiler dolayısıyla mı?” diye soruyor. Futbol adamları ile hâkimler ve savcıların yemekte buluşmalarını sorguluyor. Basının ilgi göstermediği herhalde Yıldırım’a uygulanan bir başka gerçeği daha açıklıyor avukat Işık. “Bakın” diyor, “Bir insanın günlerce süren telefon konuşmalarından belirli bölümleri seçip alt alta yazdığınızda suç uydurabilirsiniz” Bu açıklama polisin ve savcılığın sürekli izlediği bir yöntemi bir kez daha açığa çıkarıyor. Ergenekon davasında suçlanan Mustafa Balbay; bilgisayarındaki kimi telefon konuşmalarından veya notlardan alınan bölümlerin bir araya getirilerek suç icat edildiğini kanıtlamadı mı? Medyamızın da şike olaylarına katkısı polisi ve savcılığı aratmıyor. Hürriyet’te pazartesi müjdesi diye manşete çıkardığı haber, FB İkinci Başkanı Şekip Mosturoğlu’nun Etkin Pişmanlık Yasası’ndan yararlanarak itirafçı olduğunu ilan etti. Aynı gün yalanlandı. Spor servisi, TFF’den önce iddianameye erişmiş. Savcı Mehmet Berk, Aziz Yıldırım’a 87 yıl isteyecekmiş. Bu arada akla şu soru takılıyor: Savcı Berk, çalışma odasında FB flaması bulunduran koyu FB taraftarı imiş. Bu doğru ise FB Başkanı’nı sorgulama görevini üstlenmemesi yargı etiğine uygun düşmez miydi? Aziz Başkan’ın suçu ne? Silahlı çete kurmak!.. Vay canına! İddianamede nasıl yer alır bilemem ama, demek ki Yıldırım da Ergenekoncu! Üç beş ruhsatsız tabanca ile sakın hükümeti devirmek için çete kurmuş olmasın? Neyse ki şike olayı kimi karakterlerin gerçek yüzünü ortaya çıkardı. Nasıl mı? Şöyle: TFF uzun sözün kısası deyip FB; Beşiktaş ve Trabzonspor’u ikinci lige postalamalı. Postalamalı ki GS yönetimine gün doğsun. Hani şu şike olayı patlar patlamaz FB’nin ligden düşeceğini, düşmesi gerektiğini ilan eden GS yeni yönetimi rahatlasın! Daha ilk gün GS yönetimi; dostluk görüntüsü altında FB zarar görmesin diye uydurma bir gerekçeyle FB’li futbolculardan işine geleni transfer edeceğini açıklamadı mı?.. TFF ise hemen GS’yi “fırsatçılık” ile suçlamadı mı? İşte bu yerinde tanım gerçekleşmeli. FB, Beşiktaş, Trabzonspor’u ligden düşürmeli TFF ve... ...tabii bu arada FB’yi yıllardır yenemeyen GS’yi, hiç değilse önümüzdeki ligde FB’ye bir kez daha yenilmekten kurtarmalı!.. GÜNÜN PROGRAMI FUTBOL Hazırlık maçı (20.00/Euro Futbol) G.SarayTwente, (19.00/Bursa TV) BursaLeicester, U19 Avrupa Şampiyonası (Berceni/19.00) TürkiyeSırbistan. BASKETBOL Avrupa Ümit Erkekler Şampiyonası (İspanya/17.15) TürkiyeAlmanya, DÜZELTME Dünkü spor sayfamızda yer alan ‘En büyük transferimiz Terim’ açıklaması Sedat Doğan değil Abdurrahim Albayrak tarafından yapılmıştır. Düzeltir. Özür dileriz. F.BAHÇE kaptanı Alex’ni sol arka adalesinde kısmi yırtık tespit edildi. TRABZONSPOR, Cale’nin sözleşmesini fesh etti. 6’LI, Ankara (3125193: 114.86 TL). Başbakan Tayyip Erdoğan ve yeni hükümette Dışişleri Bakanlığı koltuğunu koruyan Ahmet Davutoğlu, kazandıkları seçim zaferinin ardından Kıbrıs konusunda farklı bir söylem içine girdiler. Erdoğan, KKTC’li gazetecilere verdiği demeçte Davutoğlu tarafından ilk kez açıklanan “Rumların AB Dönem Başkanı olacağı 2012 yılının ikinci yarısında AB ile ilişkilerin dondurulacağı” açıklamasını yinelerken “aynı masaya oturmayı bile zul sayıyoruz” dediği Rum tarafının beklentileri konusunda da “Daha çok beklerler. Asker çekilmez, Güzelyurt verilmez” ifadelerini kullandı. Rauf Denktaş: Erdoğan ciddi olduğuna inandırmalı mümkün değil” yanıtını veriyor. Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin dönem başkanlığının başlayacağı 1 Temmuz 2012 itibarıyla TürkiyeAB ile ilişkilerinin dondurulacağı yönündeki çıkışlarını aktardığımda şu değerlendirmeyi paylaşıyor: “Avrupalılar, Erdoğan’ın sözlerinin ciddi olduğuna inanırsa etkisi olur. Sorun, ciddi olduğunuza inandırmak. Türkiye’nin, Başbakan’ın ciddi olduğuna inanmazlarsa etkisi olmaz. Geçmişte Kıbrıs konusunda verilen bazı sözlerde, farklı uygulamalara gidildiğini Avrupalılar iyi biliyor. Bu sefer de öncelikle Ankara’nın ciddiyetini ölçmeye çalışacaklardır.” Barış Harekâtı’nın yıldönümünde Cumhuriyet aracılığıyla Türk halkına da bir mesaj vermek istediğini belirten Denktaş, “Kıbrıs Türkü’nün davasına ve KKTC’ye yılmadan verdikleri destek için Türk halkına teşekkür ederim. Kıbrıs meselesi, Türkiye devleti ve Türk halkı açısından hep ‘partilerüstü’ bir mesele olmuştur. Bundan sonra da öyle kalmasını temenni ederim” dedi. Erdoğan’ın açıklamaları konusunda en ilginç değerlendirmeyi Denktaş’ın oğlu ve KKTC mu anneevlat gibiyiz’ Erdoğan’ın 20 Temmuz törenleri için Ada’ya gerçekleştirmekte olduğu ziyareti, KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile değerlendirdik. Başbakan’ın KKTC’ye gidişi konusundaki görüşü şu: “Türkiye’den üst düzey katılım olmasına tabii ki sevinirim. Biz Türkiye ile anne ve evlat gibiyiz. Hep çok yakın olduk, bundan sonra da öyle olmamız gerekir. Böylesine üst düzey katılım, ana vatanımızın ilgi ve desteğinin devam ettiğini dünyaya gösteren bir mesajdır. Demek ki emin ellerdeyiz” Yakın geçmişte Erdoğan ve AKP hükümetine yönelik KKTC’deki kitlesel protestolar aklında olmalı ki hemen arkasından ekliyor: “Umarım ziyaret sırasında arzu edilmeyen bir görüntü ortaya çıkmaz.” Ankara’da TSK Rehabilitasyon Merkezi’nde gördüğü tedavi nedeniyle Erdoğan’ın demecini henüz görmemişti. Başbakan’ın, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne yönelik “Biz kovalıyoruz onlar kaçıyor” şeklindeki eleştirilerini anımsattığımızda, Rumlarla yıllarca yürüttüğü müzakerelerin de verdiği rahatlıkla “Her ne olursa olsun, Rumların değişmesi ‘Türkiye ile ‘Ciddi bulmazlarsa etkisi olmaz’ halefet partilerinden Demokrat Parti’nin Genel Başkanı Serdar Denktaş yaptı. “Sanki Rauf Bey konuşuyor...O da aynısını söylerdi” diyen Serdar Denktaş, şöyle devam etti: “Erdoğan’ın demeci Rauf Denktaş’ın yıllardır savunduğu çizgide mesajlar taşıyor. 2003’te Rauf Denktaş’a öfke duyanlarda şimdi tavır değişikliği var. Adada uzlaşmaz tarafın Denktaş değil, Rumlar olduğunu anlamış gözüküyorlar. Rumların tavrında Makarios’tan beri en ufak bir değişiklik yok. Rauf Bey bunları çok söyledi ama dinletemedi. Zaman onu haklı çıkardı, her söylediği doğru çıktı. Umarım AKP hükümetindeki tavır değişikliği taktik icabı değildir, samimidir. Eğer taktik icabıysa bu süreç KKTC ve Türkiye aleyhine dönebilir.” Serdar Denktaş, “Türkiye Kıbrıs nedeniyle AB ile ilişkileri koparırsa ne yapmalı?” sorusuna ise şu yanıtı veriyor: “Bizim isteğimiz ne ilhak ne iltihak. Olması gereken KKTC’yi yaşatacak adımları atmak. Türkiye KKTC’yi Gümrük Birliği kapsamına alarak ekonomik olarak ayakları üzerinde durabilen bir hale getirmeli. Arkasından da siyaseten tanınma hedefini önümüze koymalıyız.” Feza Gürsey Enstitüsü’nün Gebze’ye taşınmasına tepki ‘Bilime darbe indirildi’ İstanbul Haber Servisi Türkiye’nin tek teorik fizik ve matematik araştırma enstitüsü olan “Feza Gürsey Enstitüsü” (FGE), TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Nüket Yetiş ve TÜBİTAK Bilim Kurulu’nun kararıyla, Gebze Yerleşkesi’ndeki Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojileri Araştırma Merkezi (BİLGEM) ile birleştirildi. TÜBİTAK’ın birleştirme kararının ardından enstitünün Gebze’ye taşınması tepkilere neden oldu. Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meral Serdaroğlu, FGE’nin ana misyonu olan teorik fizik ve matematik çalışmalarıyla ilgisi olmayan BİLGEM ile birleştirilmesi kararının iptal edilmesini istedi. Serdaroğlu, “FGE’nin verimi TÜBİTAK ortalamasının kabaca 20 katıdır. Enstitünün tek yaptığı da araştırma değildir. Yıllardır bir şey yapılmıyor deniliyor. Bu büyük haksızlıktır. Tamamen teorik çalışan bilim adamlarının teknoloji ile iç içe ve sanayi ile birlikte araştırma konuları belirleyen bir grubun içine yerleştirilmeleri hiç görülmemiş bir olay ve Feza Gürsey’in adına yakışmayan bir karardır” dedi. Enstitüde 19942002 yılları arasında çalışan Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cihan Saçlıoğlu ise söz konusu kararın “Türkiye’deki temel bilimler alanındaki anlayışsızlığın en büyük göstergesi” olduğunu söyledi. Saçlıoğlu, “Enstitüye yurtdışından son derece önemli bilim adamları geliyor ve öğrencilere ders veriyordu. Şimdi FGE şehir dışına Gebze’ye itildi. Enstitüyü resmen öldürdüler. Bu kararın neden alınmış olduğunu hiç anlamış değilim. Feza Bey’in ismi bile kalmadı” dedi. ‘Balbay’ın hali bıçak yarası gibi’ Rauf Denktaş, TSK Rehabilitasyon Hastanesi’nde tedavi görüyor. Sol tarafında kısmi felç hali devam ediyor. Yanında 61 yıllık eşi Aydın Denktaş, kızı Değer Denktaş ile danışmanı Hilmi Özen var. Cumhuriyet gazetesi adına “Geçmiş olsun” dileğimizi iletir iletmez hemen yazarımız Mustafa Balbay’ın durumunu soruyor. “Bir ara tutukluluğu 680 gün olmuştu” diyor. “Bugün (dün) itibarıyla 865 gün oldu” karşılığını verdiğimizde, “Bıçak yarası gibi” diyor ve hukukçu kimliğini öne çıkararak soruyor: “Bu olanlara karşı neden barolar hiçbir şey yapmıyor, sesini yükseltmiyor?” Kıbrıs partilerüstü mesele olmalı ‘Rumlar değişmez’ Savcılık takipte YÖK’ün, büyük skandallarına rağmen soruşturma izni vermediği Ali Demir hakkındaki kararın bozulması için Danıştay’a başvuruldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, YGS’de gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek görevi kötüye kullandığı iddiasıyla ÖSYM Başkanı Ali Demir hakkında soruşturma izni talebine olumsuz yanıt veren Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) kararının kaldırılması için Danıştay’a başvurdu. YGS’de şifre iddialarının ardından soruşturma başlatan Başsavcı Vekili Şadan Sakınan tarafından hazırlanan dilekçede, YÖK Başkanlığı’nın, ÖSYM Başkanı Demir ile sorumluluğu tespit edilebilecek diğer görevliler hakkında ilgili yasada yer alan “soruların hazırlanması da dahil olmak üzere, sınav sürecinin herhangi bir aşamasında görev alanlar, ilgili mevzuat çerçevesinde yönetim kurulu tarafından belirlenen kurallara titizlikle uymakla yükümlüdürler” hükmünün gereklerini yerine getirmede kusurlu davranışlarda bulundukları; talimatlara aykırı hareket ettikleri, derecesi ve katkısı net bir biçimde birbirinden ayırt edilemeyecek ölçüde ihmali tutum ve davranışların sübut bulduğu ve görev gereklerini yerine getirmede ihmalde bulundukları saptamasına yer verildiği belirtildi. Başvuru dilekçesinde YÖK’ün “görevin kötüye kullanılması” suçunun oluşmadığı gerekçesiyle ilgililer hakkında soruşturma izni vermediği anımsatıldı. ‘Feza Bey’in ismi bile kalmadı’ M LL P YANGO ÇEK LD 1.5 Milyon TL: 355570 150 Bin TL: 118432 10000 TL: 224839 1000 TL: 035923 133912 148992 224406 488782 300 TL: 039017 073007 100242 115430 148900 206755 251862 307574 341219 385430 424604 467056 514810 583712 200 TL: 021238 051432 086057 133049 146963 181226 205901 217228 235168 271417 290222 322305 352339 390169 424119 454101 488251 502200 530385 564864 590360 000846 040047 073283 101034 125360 177747 213286 272752 308414 355993 386784 430609 470576 534325 588427 003325 023244 053039 100622 136586 154513 190619 207044 217652 235679 272199 292480 326269 361832 401732 424792 469009 493942 509413 531289 565883 591339 017097 054654 075165 102902 133979 182882 224657 276641 310753 357985 398728 436320 487436 541364 599274 004776 035452 058060 103455 144104 163278 194824 209159 218706 239021 277696 301264 336462 365323 403288 428978 469477 494391 511055 537317 574721 592204 021046 060952 079932 105921 142650 184545 225146 302871 311608 364773 402040 440611 490097 549172 008577 037788 066152 104754 144727 167012 195778 211652 221690 261380 279295 305169 336964 369926 403695 429428 469732 495439 512708 540650 577664 593126 021713 066562 080287 106426 145497 191672 232453 303712 331000 366162 412162 456916 501875 558317 009167 045211 066880 124190 144994 173321 196463 212644 222600 269903 281951 314669 339965 380098 412297 439322 474105 497067 521322 543220 578814 021780 069219 089148 108547 146063 201538 236900 306052 331958 378980 414258 463502 505163 561131 011451 046474 070881 125542 145255 173512 200380 216319 230448 270659 282598 318148 346627 384308 420804 442307 481565 499859 522749 554001 580293 04461 22892 45590 58069 70441 87689 026588 072239 090717 113446 147796 205876 245021 306850 335406 379956 424033 465729 511289 561242 019336 048042 080108 132018 146121 181104 204290 216924 230773 270799 283329 318387 349548 388010 423929 454023 486391 500919 527470 558233 585621 06595 30027 46157 58895 71662 88863 ‘Değerlendirmeyi savcılık yapar’ Dilekçede, hakkında soruşturma izni istenen ilgililerin suç işleme kasıtlarının, dosyada bulunan delillerin takdirinin ve suçun unsurlarının değerlendirilmesinin Cumhuriyet Başsavcılığı makamına ait olması nedeniyle soruşturma izni verilmemesine dair kararın kaldırılması talep edildi. Danıştay’ın ilgili dairesi de savcılığın talebini yerinde görürse, Ali Demir hakkında soruşturma yürütülecek ve dava açılabilecek. TEK KİŞİLİK DİRENİŞE DESTEK D SK stanbul Kadın Komisyonu üyeleri ile sağlık çalışanları Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’deki işine son verildiği için tek başına 7 gündür direnişte olan DevSağlık ş Sendikası üyesi Güllü Hanoğlu’na dün destek ziyaretinde bulundu. Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde direnişini sürdüren Hanoğlu, taşeron firmanın çalışanı olduğunu ve tüm haklarından vazgeçtiğini belirten taahhütnameyi imzalamadığı için işten çıkarıldığını belirterek, keyfi yönetime karşı direnişe başladığını söyledi. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) Muhtar Karataş, Olimpos’un gelirlerinin bölge için harcanmadığını söyledi ‘Bir bekçimiz bile yok’ SELDA GÜNEYSU 6 2 3 2 1 1 2 8 7 1 7 5 7 3 7 5 6 6 15 6 10 3 1 6 2 7 7 4 5 3 1 11 1 7 4 2 10 10 3 6 7 Amorti: 4 ve 6 Basın kartımı kaybettim. Hükümsüzdür HATİCE TUNCER Basın kartımı kaybettim. Hükümsüzdür SERKAN OZAN C MY B C MY B 6’LI GANYAN / İSTANBUL 6’LI GANYAN / ELAZIĞ ANKARA Kumluca Kaymakamlığı tarafından Antalya Olimpos’ta, sahilde, yurttaşların gece saat 22.00’den sonra yürümelerinin ve oturmalarının “Gece içki içiliyor, sarhoş yurttaşlar ateş yakıyor” gerekçesiyle yasaklanmasını değerlendiren Olimpos muhtarı Halil Karataş, Güvenlik için deniyor ancak burada bir gece bekçisi bile yok” dedi. Tatil beldesindeki sorunları anlatan Karataş Olimpos’un sit ala nı olduğunu belirterek “Yasa gereği de ateş yakmak yasak. Ancak geçen yıllarda tatilciler bu beldeyi hor kullandılar. Ateş yaktılar, içki şişelerini kırdılar. Bu nedenle de önlem almak istediler. Tarihi, doğayı, güzellikleri korumak hepimizin görevi. Ancak tabii bu yasaklarla da olmaz. Öncelikle insanların bilinçlendirilmesi gerekiyor. İnsanlara ağustos ayı sıcağında sahilde ateş yakılmaması gerektiği anlatılmalı. Güvenlik için yasak getirildiği dile getiriliyor ancak burada geceleri ateş yakılmasını önleyecek bir bekçimiz bile yok. Ciddi güvenlik teşkilatının kurulması lazım. Yasağa yabancı turistler de tepki gösteriyor.” Halil Karataş, Olimpos’ta sahile giriş için alınan 3 TL ücretin gelirlerinin de Olimpos için harcanmadığına vurgu yaptı. Karataş, yurttaşların sahile giriş için ödediği 3 TL’nin Olimpos’un gelişimi ve bölgede başlatılan arkeolojik kazılara ayrılması gerektiğini söyledi. 100 TL: 00623 08012 08657 35696 36867 48028 51712 59012 59762 72187 72986 89081 89931 01026 12674 37337 51879 60012 77065 98598 01466 17224 37975 52681 61744 83005 02108 17641 43446 55271 62581 83107 02901 21086 44130 57503 68323 83646 80 TL: 0399 1086 1181 1726 2168 2525 2897 3091 3250 3901 4741 5854 6124 6235 7071 7918 8788 8858 8972 8973 40 TL: 013 032 120 130 144 152 469 718 753 853 24 TL: 18 35 43 69 73
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear