25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara B Y Y B B B B Y Y Y Y Y Y 21 25 23 19 23 24 24 19 16 18 18 17 20 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y B Y B Y Y Y Y Y Y Y 22 20 17 24 24 23 19 22 17 18 15 14 14 1 MAYIS BAYRAMI Oslo Y Helsinki Y Stockholm B Londra B AmsterdamA Brüksel B Paris B Bonn Y Münih Y Berlin PB Budapeşte Y Madrid Y Viyana Y 11 7 9 19 15 18 19 19 18 13 21 21 19 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Y Y Y Y Y Y Y A Y A Y A Y 22 18 22 26 22 14 27 35 17 30 24 36 26 Ülkemiz geneli parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, İç Ege, Doğu Akdeniz, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Isparta, Trabzon, Giresun, Gümüşhane ve Bayburt çevreleri sağanak geçecek. Yağışların; Diyarbakır, Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt çevrelerinde kuvvetli olması bekleniyor. 2 MAYIS 2011 PAZARTES TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 2 Mayıs Ankara’da on binlerce emekçi, 1 Mayıs’ı Sıhhiye Meydanı’nda halaylar, marşlar ve türkülerle kutladı Başkentte emeğin günü S M TÇ NEVZAT AMCANIN 1 MAYIS ZLEN M MUSTAFA ÇAKIR İstanbul’dan Başka Türkiye Yok mu? “İstanbul’u satmak” hem de dibini kazıyarak satmak, AKP’nin son ihtirası, tutunacağı son dal. Seçim beyannamesinde İstanbul’a iki uydu şehir, 3. köprü, yeni bir tüpgeçit, Galata ve Haydarpaşa’da kruvaziyer limanlar, yeni bir havaalanı, sağlık kampusu vb. yatırım vaatlerine yer veren, bunlara bir de “çılgın kanal projesi” mavrasını ekleyen RTE’ye seçmen, Türkiye’nin İstanbul’dan ibaret olmadığını, nüfusun yüzde 83’ünün İstanbul dışında yaşadığını hatırlatmayacak mı? Daha bu haliyle, İstanbul ile Doğu ve Güneydoğu illerinin arasındaki gelişmişlik farkı dudak uçuklatan boyutta. TÜİK’in en son yayımladığı milli gelirin illere göre dağılımında bu uçurum bir daha teyit ediliyor. 2008 itibarıyla, İstanbul’un Türkiye milli gelirindeki payı yüzde 28’e yaklaşırken en yakınındaki Ankara’nın payı yüzde 8.5, Bursa ve çevresi ile İzmir’inki yüzde 6.5 dolayında. Milli gelirde en düşük paylar ise yüzde 1 ile Van ve çevresindeki 3 ilin. DiyarbakırUrfa alt bölgesi milli gelirde yüzde 1.7 pay sahibi görünürken Mardin ve çevre 3 ilin payı da yüzde 1 dolayında. Bu uçurum, kişi başına gelirde daha net görülüyor. 2008’de Türkiye genelinde kişi başına gelir 9 bin 300 dolar olarak saptanırken İstanbul’un kişi başına geliri, 14 bin 500 dolar. Bu, İstanbul’un, Türkiye ortalamasının yüzde 56 üstünde bir milli gelir payına sahip olması demek. ‘Gençler çok olunca coşkulu oluyor’ UTKU ÇAKIRÖZER İsmi Nevzat Tanrıverdi. 60’larında bir işçi emeklisi.. Kafasında kırmızı üzerine sarı DİSK yazılı şapkasıyla Sıhhiye Meydanı’ndaydı. Hem 1 Mayıs’ı kutluyor hem para kazanıyor. Önünde ufak el arabası... İçinde su, simit ve ayran. Ne alırsan 50 kuruş. “Geçen yıl da buradaydım. Bu sefer daha çok insan var gibi. Satış da ona göre iyi. Üç saatte 200 250 lira toplanmıştır...” İki yıl arasındaki farkı nasıl gözlemlemiş? “Bu yıl gençlerde çok artış var. O yüzden daha bir coşkulu geçiyor” İşçi Bayramı’nda meydanda sadece işçiler yok. YGS öfkelisi gençlik.. Emeklilik yaşı mağdurları.. Ataması yapılmayan öğretmenler.. Öğrenci kolektifleri.. ‘Madımak müze olsun’ diyenler.. Gay, lezbiyenler; Feministler... Farklı renkler, farklı bayraklar ve farklı sloganlarıyla. Ama hedefleri, umutları ortak: Güvenli iş, güvenli gelecek, insanca yaşam, demokratik Türkiye ve savaşsız dünya. En kalabalık gruplardan biri ana muhalefet partisi CHP. Sendikalar ve diğer sivil toplum örgütleriyle garın önünde buluşup Ulus yönünden birlikte yürüyerek geldiler Sıhhiye Meydanı’na. Oysa ki geçen yıl, o gruplardan ayrı hareket ederek Kızılay tarafından yürüyüp inmişlerdi aynı yere. “Bu birliktelik hali de CHP’deki değişimin işareti” diyerek bunun bilinçli bir tercih olduğunu vurguluyor il başkanı Tarık Şengül. Meydanda halay çeken CHP’li üniversite gençlerinin ellerindeki afişler de çarpıcı: ‘Ne Postal, Ne Takunya, Yaşasın Proletarya!’ Gar meydanında sabah 11.00’de toplanan on binler, Sıhhiye’de şarkılı, türkülü, halaylı biçimde şenliklerini tamamlayıp öğleden sonra 15.00’te dağılıyor. 1 Mayıs Marşı eşliğinde yüzlerini sola dönerek.. Boş bulvarda geriye sadece Çankaya Belediyesi’nin çöpçüleri kalıyor. Süpürmek için! ANKARA Ankara’da on binlerce emekçi 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nü Sıhhiye Meydanı’nda coşkuyla kutladı. Sendikalar, meslek ve sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ile öğrenciler öğle saatlerinde gar önünde toplandı. Buradan kortej oluşturularak Sıhhiye Meydanı’na doğru yürüyüşe geçildi. Kortejin en önünde “Yaşasın 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma” yazılı ana pankart yer aldı. Onun arkasında da DİSK’in bando takımı korteje eşlik etti. Yürüyüşe çok sayıda yurttaş da katıldı. Davullar, düdükler, halaylar, türküler ve marşlar eşliğinde şenlik havasında başlayan yürüyüşte birçok emekçi de çocukları, bebekleri ile yer aldı. Liseliler sınavlardaki skandalları, attıkları sloganlarla protesto etti. TÜMTİS üyesi işçilerin arasında bulunan çocuklar ise tişörtlerinde yazılı olan harflerle “Yaşasın 1 Mayıs” tablosu oluşturdu. Yürüyüş sırasında, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek; kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz; faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı. Yürüyüşte, “iş, ekmek, özgürlük; parasız eğitim istiyoruz; taşeron çalışmaya hayır; Bilal’e gemicik, Tayyip’e ada, memleket deniz mi?; özgür basın, demokratik Türkiye; sözleşmeli köle olmayacağız; AKP’ye kul, sermayeye köle olmayacağız; şifre yaz AKP’ye gönder YGS şifresi cebine gelsin; geleceksizliğe, AKP’ye, tutuklamalara, paralı eğitime, emekli ailemizin hâlâ çalışmasına, emek sömürüsüne başkaldırıyoruz; kopyayla, parayla seçme sınavına hayır; şifre sizin gelecek bizim, Ali Demir istifa” pankartları açıldı. CHP milletvekillerinin de katıldığı yürüyüş sırasında kadın sivil toplum örgütleri de kadına yönelik şiddeti slogan ve pankartlarla protesto etti. Kortej Ankara Radyosu’nun önüne geldiğinde otobüsten “Recep Tayyip Radyosu önüne geldik” anonsu yapıldı. Bebekleriyle yürüyüşe katılan bazı çiftlerin, bebek arabalarını birleştirip üzerlerine de “Dünyanın bütün bebekleri birleşin” yazılı pankart astıkları görüldü. “Gençlik muhalefeti” üyeleri arama noktasına girmeden önce ABD bayrağı yaktı. Kaynak:TÜİK, Bölgesel Milli Gelir veri tabanı İstanbul’un, sanayi üretimini taşıdığı Kocaeli ve Bursa dolaylarında kişi başına gelir 13 bin dolar iken, en az gelişmiş bölge olan Van, Muş, Bitlis ve Hakkâri’de kişi başına gelirin 3 bin 500 doları bile bulmadığı görülüyor. Bu, kişi başına gelirde İstanbul ile Van bölgesinin arasında 1’e 4’ten fazla bir fark olduğunu ortaya koyuyor. Durum, Ağrı, Diyarbakır, Mardin ve çevre illeri için de aşağı yukarı aynı. Bu dehşetli çarpıklığın, bu insafsız farkın sonucunda, Türkiye, kişisel gelir adaletsizliğinin yanı sıra bölgesel eşitsizlikte de OECD birincisi. BÖLGESEL DENGEDE OECD ÜLKELER , 2006 ADALETS ZL K Gini DENGEL LER Gini L G ( lk 10) Endeksi L G ( lk 10) Endeksi 1. Türkiye 0.27 1. sveç 0.06 2. Slovakya 0.26 2. Japonya 0.09 3. Meksika 0.26 3. Avustralya 0.10 4. Polonya 0.21 4. Finlandiya 0.11 5. Macaristan 0.20 5. Hollanda 0.11 6. Belçika 0.19 6. Fransa 0.11 7. G.Kore 0.19 7. İspanya 0.12 8. İrlanda 0.17 8. Norveç 0.12 9. İngiltere 0.17 9. Almanya 0.12 10. Kanada 0.16 10. Yunanistan 0.12 Kaynak: OECD Şenlik havasında geçen mitingde, Nükleer santral da protesto edildi. (NECATİ SAVAŞ / AA) Çevreciler ise mitinge ellerinde çiçeklerle geldi. Bu arada arama noktasına geldikleri sırada, aralarında BDP’lilerin de bulunduğu bir grup ile Birleşik Kamu İş Konfederasyonu üyeleri arasında arbede çıktı. 2 sendikacı ile bir gazeteci hafif yaralandı. gütlenen işçilerin işten atıldığını, iş cinayetlerinin durmak bilmediğini söyledi. Torba yasa ile 52 bin belediye işçisinin “tarihin en büyük sürgünlerinden” birisi ile karşı karşıya bırakıldığını dile getiren Beko; sosyal adalet, eşitlik, özgürlük ve demokrasi istediklerini söyledi. Beko, “Kürt kökenli siyasetçilerin ve yerel yöneticilerin tutuklanmasına, basına sansür ve yasak konulmasına, basılmamış kitapların toplatılmasına ve gazetecilerin topluca cezaevlerine doldurulmasına karşıyız” dedi. KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İbrahim Kara da konuşmasında, “AKP’nin çılgın projesi çalışanları sermayeye köle, emeği ile geçinenleri açlığa mahkum etmektir. Eğitim, sağlık hizmetlerini piyasalaştırmaktır. Heykellerin yıkıldığı Vandalizmi etkin kılmaktır.” dedi. 6 kişiye gözaltı Mitingin ardından Kibele grubu marşlar ve türkülerle alandakileri coşturdu. Bu sırada Abdi İpekçi Parkı’nda aralarında BDP’lilerin de bulunduğu grup ile Türkiye Gençlik Birliği üyeleri arasında kavga çıktı. İki grup sokak aralarında taş ve sopalarla bir süre çatıştı. İki gruptan da yaralananlar oldu. Gazeteciler de saldırıya uğradı. Yaralanan 10 kişi, Ankara Numune Hastanesi’nde tedavi altına alındı. 2 grup hastanenin acil girişinde de kavga etti. Taş ve sopaların kullanıldığı kavgaya biber gazıyla müdahale eden polis, 6 kişiyi gözaltına aldı. ‘Tarihin en büyük sürgünlerinden biri’ DİSK, Türkİş, KESK, TMMOB ve TTB adına DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Kani Beko konuşma yaptı. 1 Mayıs 2011’i güvencesiz, esnek, kuralsız çalışmanın, taşeronlaşmanın yaygınlaştırıldığı koşullarda karşıladıklarını dile getiren Beko, emekçilerin yarısının kayıt dışı çalıştığını, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin korunduğunu, ör Emeğin Gökkuşağıydı Cadde IŞIK KANSU ANKARA Dediğim dedikçilere, “Öttürdüğüm düdük” dedi on binler: Düt, düt, düüttt! Radyoevi’nin önünden geçiyorlardı Sıhhiye’ye akarken. Sendika otobüsünün üstünden seslendi biri: “Recep Tayyip Radyo ve Televizyon’un önünden geçiyoruz. Hey, duyuyor musunuz bizi.” Düt, düt, düüttt! Yeşilli, mavili; turunculu, sarılı; beyazlı, kırmızılı bayraklar uçuştu. Emeğin gökkuşağıydı cadde. Hekimler yürüdü, gazeteciler yürüdü; anneler ve çocuklar, muhasebeciler ile öğretmenler ve işçiler, işçiler, işçiler yürüdü. Düt, düt, düüttt! Başlarında kasket, ellerinde 1 Mayıs yazılı pankartlar boyacı çocuklar oradaydı. Dede ve nine olmuş aksaçlı 68’liler oradaydı. Eksik olamazlardı hiç, ODTÜ’lü gençler koşa koşa oradaydı. Uzun burunları ile Lazlar, sazları ile Aleviler, el ele yürüyen sevgililer oradaydı. Davulcular tokmaklara asılırken... Düt, düt, düüttt! Dostları, tanıdık yüzleri gördük, güleryüzlerine güldük. Bağırış çağırıştı çevremiz, hoştu, içimiz coştu. Dalgalarını geçiyordu önümüzden geçenler: “Tayyip Tayyip baksana, proje proje, alsana” Düt, düt, düüttt! Büro emekçilerinin sendika önderi megafonla öncülük ediyordu: IMF’ye... ZLEN M Topluca bağırıyordu topluluk: Hayır... ABD’ye Hayır... Açlığa... Hayır... Ne istiyorsunuz? Özgürlük. Ne istiyorsunuz? Özgürlük... Yıkılıyordu ortalık... Düt, düt, düüttt! Ekmek isterken, özgürlük isterken, sosyalizm isterken bunca insan, bunca heyecan, neredeydi torba yasa çıkarken? Gel de çöz bulmacayı... Gelişmiş ve gelişmekte olan 30 küsur ülkenin üye olduğu OECD’de, bölgesel adaletsizlikte Türkiye birinci sırayı alırken ikinciliği Meksika ve Slovakya paylaşıyorlar. Avrupa’da Polonya, Macaristan, Asya’da da G.Kore bölgesel eşitsizlikte dikkat çeken ülkeler. Bölgesel dengesizliği en aza indirmiş ülkeler ise İsveç ve Japonya devamında da Avustralya ve Finlandiya var… Bölgesel uçurumu daraltmak, Kürt sorununun çözümüne katkı yapacak, barışa giden yolu açacak bir hedef, aynı zamanda. Oysa İstanbul rantına şehvetle göz diken AKP için uçurum muçurum, barış marış teferruat!… Düzeltme: 29 Nisan tarihli yazımda, İstanbul ve İstanbul’un muhtelif illere birlikte yatırımlarının 2009 sonu harcama rakamlarını eksik işlediğimi, okurlarımdan Övünç Özgen saptamış. Kendisine teşekkür ediyorum. 16 milyar dolarlık İstanbul projelerinin ancak yüzde 27.8’i gerçekleşmiş durumda. Düzeltilmiş tabloyu ve yazıyı web sitemde bulabilirsiniz. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear