22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 MART 2011 CUMA CUMHUR YET SAYFA 17 Darüşşafaka Eğitim Kurumları, ilk kız öğrencilerin alınmasının 40. yılını kutluyor stanbul’a yeni üniveriste İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi 20112012 akademik yılında eğitime başlıyor. Altınbaş Holding tarafından kurulan üniversitede, Mühendislik ve Mimarlık, Hukuk, İktisadi ve İdari Bilimler, Fen Edebiyat ve Güzel Sanatlar Fakülteleri bulunacak. Üniversite Rektörü Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ, “Hedefimiz sınırların ötesinde bir üniversite yaratarak, fikir özgürlüğünü akademik fanustan çıkarıp toplumla buluşturmak, çağın eğitim anlayışını ülkemizin gereksinimleriyle bütünleştirmek, araştırmada öncü olmak, öğrencilerimizle ve öğretim kadromuzla küresel standartları yakalamaktır” dedi. Daçkalı kızlar toplanıyor İlk kız öğrencilerini 1971 yılında kabul eden Darüşşafaka, kız öğrencilerin okula kayıt olmasının 40. yılını kutluyor. Yarın yapılacak “Daçkalı Kızlar Toplandık” etkinliği ile bir araya gelecek olan kızların hedefi, okulda eğitim gören kızların sayısını arttırmak. Yolu Darüşşafaka’dan geçmiş bütün kızlar, yarınki etkinlikte hem anılarını paylaşacak hem de kız çocuklarının eğitimi için gelecek planlarını oluşturacaklar. Gün boyunca, öğretmenleriyle hasret giderecek, Nil Karaibrahimgil’in şarkılarını dinleyecek olan Daçkalı kızlar, akşam yatakhanelerde gerçekleştirecekleri pijama partisi ile öğrencilik yıllarına geri dönecekler. Darüşşafaka, babası hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz, yetenekli çocuklara, kurulduğu 1863 yılından bu yana kaliteli bir eğitim fırsatı sunuyor. 1971 yılı itibarıyla 1537 kız çocuğunun öğrenim gördüğü Darüşşafaka, 40 yıldır Türkiye’nin aydın ve kültürlü kadınlarını yetiştirmeye devam ediyor. ngilizce eğitim görüyorlar Tüm ihtiyaçları Darüşşafaka Cemiyeti tarafından karşılanan öğrenciler, Anadolu Lisesi statüsündeki Darüşşafaka Eğitim Ku rumları’nda ilköğretim 4. sınıftan liseyi bitirene kadar İngilizce eğitim görüyorlar. Darüşşafaka’da öğrencilerin giyim, barınma, yemek, kitap, sağlık gibi ihtiyaçları, Darüşşafaka Cemiyeti tarafından karşılanıyor ve öğrencilere her ay belli bir miktar harçlık da veriliyor. Darüşşafaka Eğitim Kurumları’ndan mezun olan öğrencilere, üniversite eğitimleri sırasında da Darüşşafaka Cemiyeti tarafından burs veriliyor. Yırtmak! Türkiye’de artık hiçbir olay rastlantı değil. Meclis’te seçim kararı alınacağı günün sabahı… Bir grup gazetecinin de evleri basılıyor... Yaka paça ediliyor. Çünkü seçime giderken işi sıkı tutmak gerek! Hiçbir şeyi şansa bırakmamak gerek. Polis yine var? Bunca hukuksuz düzenleme neden yapıldı? O göz boyama maddeleri, anayasaya niçin sokuşturuldu? Her şey bugün için ve “ak yarınlar” için! Hiçbir şey rastlantı değil. 50 yıldır bu ülkede ‘merkezi sistem sınavı’ uygulanıyor. Ama tarihinde ilk kez, ilk kez organize kopya çekiliyor. Organize kopya demek, evrakta sahtekârlık demek. Hiçbir şey rastlantı değil. Eğer bir ülke parlamentosunda “resmi evrakta sahtekârlık” dosyası olanlar varsa... O ülkenin merkezi sınavlarında da kopya çekenler olacaktır. Hele de bu sınavlar memuriyete giriş için yapılıyorsa daha da kaçınılmaz olacaktır. Bu gerçek Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tutanaklara geçirildi! Dün seçim kararı alındı. Dileyelim ki, önümüzdeki Meclis, resmi evrak sahtekârlığı dahil hiçbir suç için sığınak olmasın. Hiçbir şey tesadüf değil. Tarihte en çok gazeteciyi mahkemeye veren Başbakan’ın... Bu başbakan olması da tesadüf değil. Başbakan “dokunulmazlık” diyerek yargıdan kaçıyor. Ama mümkün olduğu kadar çok gazeteci ve siyasetçi için mahkemeye koşuyor. Amacı bir taşla iki kuş… Hem korkutmak… Hem de söz konusu davada vereceği karara bakarak mümkün olduğu kadar çok sayıda yargıç ve savcı hakkında bilgi toplamak! Kii... İleride Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu’na, Anayasa Mahkemesi’ne, Yüksek Yargı’ya “denenmiş” üye ataması yapabilsin! Kiii… Bir gün Yüce Divan’a giderse... Yırtmak! Darüşşafaka Lisesi’nin ilk kızları. En zekiler yarışacak 3. İstanbul İlköğretim Okulları Akıl Oyunları Şampiyonası, 19 Mart 2011 tarihinde yapılacak. Başvuruların başladığı yarışma, Dünya Zekâ Oyunları Şampiyonaları’nın benzeri bir formatta, Bireysel Bölümler, Takım Bölümleri ve Bireysel Final aşamalarından oluşuyor. Yarışmanın içeriği, Dünya Zekâ Oyunları Federasyonu’nun Türkiye temsilcisi Akıl Oyunları Dergisi, Akıl Derneği ve Türk Beyin Takımı tarafından hazırlandı. MEF İlköğretim Okulu’nun ev sahipliğinde gerçekleştirilecek olan İlköğretim Okulları 3. Akıl Oyunları Şampiyonası başvuruları ile ilgili bilgiler www.mef.k12.tr adresinden ya da Akıl Derneği’ne ait 0 216 450 30 55 numaralı telefondan alınabilir. ‘Gönüllülük’ için buluşacaklar Kadir Has Üniversitesi, sivil toplum kuruluşlarını bu kez “gönüllülük” temasıyla buluşturuyor. Kadir Has Üniversitesi ve Türkiye Kurumsal Sosyal Sorumluluk Derneği işbirliğinde kurulan Kurumsal Sosyal Sorumluluk Akademisi tarafından, 9 Mart 2011 tarihinde üçüncüsü düzenlenecek olan Sivil Toplum Kuruluşları Günleri’nde, sivil toplum kuruluşları kendi standlarını açarak eğitim, yoksulluk, hastalıklarla mücadele, toplumsal cinsiyet eşitliği, kalkınma ve çevresel sürdürülebilirlik alanlarındaki çalışmalarını sunacaklar. Sabancı’da Yaz Okulu Sabancı Üniversitesi lise öğrencileri için yaz okulu başlatıyor. 415 Temmuz ve 1829 Temmuz 2011 tarihleri arasında iki dönem olarak uygulanacak Sabancı Üniversitesi Lise Yaz Okulu’nda dersler, fen bilimleri, sosyal bilimler, sanat, yönetim bilimleri, dil eğitimi ile kariyer ve meslek seçimi olmak üzere altı başlık altında toplanıyor. Yaz okuluna, 15 Nisan 2011 tarihine kadar başvuru yapılabilecek. Maltepe yarışmada, Oğuz Üniversitesi’nce Liseliler rock Canpolat Lisesi düzenlenen birinciliği, müzik İstanbul yarışmasında Selimiye Tarım Liselerarası Rock Anadolu Müzik Yarışması Meslek Lisesi ikinciliği, “Rock’n Purple”, müzik Nişantaşı Nuri Akın dünyasına yeni yıldızlar Anadolu Lisesi de sundu. 68 lisenin katıldığı üçüncülüğü kazandılar. çimizden Alkışlamak MER Ç VEL DEDEOĞLU Pek de kolay bir iş değil, insanın içinden alkış tutması. Bilmem hiç denediniz mi? Daha doğrusu içinizden alkışlamak zorunda oldunuz mu? Bırakıldınız mı? Örneğin, Meclis’te dinleyiciler alkışı ancak içten yapabilirler. Mahkemelerde de öyle olduğunu biliyorum; ama 25 Şubat günü, 2. Ergenekon Davası’nın 107. duruşmasında, başka bir yaklaşıma tanık olduk bu konuda. Bilindiği gibi, Silivri Mahkemesi’nde, cuma günleri sanıklar ya da avukatları isteklerini, dava üzerine kimi görüşlerini bildiriyorlar. Dal gibi, ama dimdik, baş eğmeyen duruşuyla bile, biz izleyicileri etkileyen Üsteğmen M. A. Çelebi, o gün konuşmasını bitirince kendimizi tutamadık alkışladık. Mahkeme Başkanı Sayın K. Şengün önce: “Lütfen mahkemeyi başka tedbirler almaya zorlamayın!” diye uyardı. Bu uyarıya bir bakıma alışmıştık artık, hemen ardından, belki de mahkemelerde pek rastlanmayan bir söylemle bize seslendi: “Alkışı dışardan değil, içinizden yapın.” Üstelik alkışlarınızı böylece sürdürün dercesine insancıl bir sesle... O an kürsüdeki iki üye yargıcın ne düşündüğünü insan merak ediyor doğrusu! Çünkü bu üye yargıçlar, Başkan’ın bir bakıma“vicdani kanaat” doğrultusunda verdiği “tutuksuz yargılama” kararına, karşı çıkıyorlar pek uzun süredir. Yargılama sürecinde bizler, yargıçlara özgü “vicdani kanaat”in ya da “vicdani hüküm”ün ne olduğunu sanıyorum ki öğrendik. Sanık da olsa genelde “insan”ı gözeten doğrultudaki hukuksal etmene insanlığın yüz karası olan Engizisyon Mahkemeleri’nde bile zaman zaman yer verildiği bilinir. Ülkenin tanınmış bilim adamına, yazarına, ozanına, aydınına az sayıda da olsauygulanmıştır bu kural “Engizisyon Yargıçları” tarafından... Bunun bilinen en seçkin örneği “Galile Davası”dır. “Engizisyon Hukuku”nun işlemesi anında tutuklamayla başlar, yargılama sürecinde sanık kesinkes tutukludur. Ne var ki, bu temel kural Galile’ye uygulanmamış, Galile tutuklanmamıştır. Çünkü “Engizisyon Yargıçları”, sanığın kaçmayacağına inandıkları için; başka bir deyişle “vicdani kanaat”larini kullanarak, Galile’yi “tutuksuz” yargılamışlardı tam “378” yıl önce; üstelik suçu “kuvvetli suç şüphesi” durumunu aşmış, cezası da yakılarak öldürülmek olduğu halde... İnsanın varoluşundan başlayarak, “türdeş”ini yok etmekte olmasını, bunun için yeni yöntemler, yollar arayıp bulmasını, “20. yy”ın ünlü düşünürlerinden olan Jacques Monod şöyle değerlendirir: Canlıların en üst türü olan “insan”ın, “insan”ı öldürmesinin, “günümüz hayvan türleri içinde görülmediğine, tür içi savaşın bilinmediğine,” kısaca bir atın bir atı öldürmediğine değinerek, irdelemekte. J. Monod, 1970’te bu değerlendirmelerini yazıp söylemesinden bu yana, “idam”ın kimi ülkelerde de kalkması sürdürüldü. Bilindiği gibi AB üyesi ülkelerde yok; bizde de 2002 yılında bu “tür” öldürmeye son verildi. Ne var ki, günümüz Türkiyesi’nde hukuk iki başlı; Ergenekon Hukuku’nun “Özel Mahkemeleri”nde yeni bir “tür” öldürme sürdürülüyor. “4 Şubat” günü bu hukuk, “beşinci” infazını gerçekleştirdi; ülkemizin değerli bir yazarını, “Engin Aydın”ı öldürdü! İnsan, “yalancı tanık”lara, “düzmece” belgelere, kurulan “tuzak”lara dayanan bu “hukuk”un, Mahkeme Başkanı K. Şengün’ün de ayrımında olduğunu söylemek istiyor. Çünkü neredeyse “30” kezdir verdiği “tutuksuz yargılama” kararına, üye yargıçların karşı oy kullanmalarının yarattığı “süreç”in hiçbir “hukuk” türüyle ilgisi yok, olamaz da. Bu “süreç”in, onca sanık için ne anlama geldiğini, “25 Şubat” duruşması, üye yargıçlardan Sayın Haşıloğlu’na yaşattı sanıyorum. Sanık Serdar Öztürk’ün, yargıçlar hakkındaki bir değerlendirmesine “dayanamayan” Yargıç Haşıloğlu, yargı geleneğini, ilkesini kendinden geçercesine çiğneyen çok aşırı bir “tepki” verdi. Bu tepki, yargıladıkları insanların da tıpkı “kendileri” gibi bir “dayanma sınırı” olduğunu, yarattıkları o olumsuz “süreç”le bu sınırı ne denli zorladıklarının ayrımına (farkına) vardırır mı dersiniz? Vardırmalı artık... Öte yanda, 28 Şubat gece yarısı Silivri Tutukevi’nde tutuklulara uygulananların karşısında, Adalet Bakanı’nın, yalnız tutukluların değil, ülke insanının da “dayanma sınırı”nı aşmak üzere olduğunu görmesi gerekir. Balbay ve Özkan’ın “çağrı”sını duyalım! Değerlendirelim! m.velidedeoglu@hotmail.com K M K ME DUM DUMA BEH Ç AK behicak@yahoo.com.tr BULMACA SOLDAN SAĞA: SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Ç ZG L K KÂM L MASARACI kamilmasaraci@gmail.com HAYAT EP K T YATROSU MUSTAFA B LG N hetiyatrosu@mynet.com OTOBÜSTEK LER KEMAL URGENÇ kurgenc@yahoo.com 1/ Saraylarda 1 ve büyük konaklarda ye 2 mek ve sofra iş 3 lerini yöneten 4 kimse. 2/ İs5 panyolların sevinç ünlemi... 6 Ürüne karışmış 7 yabancı madde. 8 3/ Halk arasında yağmura ve 9 rilen ad... Uzaklık işa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 reti. 4/ Libya’nın pla 1 V A R S A Ğ I Ö ka imi... Elma, armut, 2 A R İ E L R A N kayısı gibi meyvelerin 3 R İ T A N A N E kurutulmuşu. 5/ Yur4S E U Ç U K Z dumuzun denizlerinde 5A L A Ç AM ME yaşayan bir yunusbalığı türü. 6/ Kalsiyum 6 Ğ N U M A R A R E N K elementinin simgesi... 7 I R A K 8 A N MA N D A Yeraltı suyunu taşıyan K A V geçirimli katman. 7/ 9 Ö N E Z E Orta Asya’da yaşayan Şamanist Türkler arasında, çeşitli şeylerden anlam çıkartarak bakılan fal... Katrandan elde edilen siyah madde. 8/ Osmanlılarda yeni evlenen erkeklerden alınan vergi. 9/ İlgeç... Küba’nın para birimi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Tayfaların gemi sahibine verdikleri ad. 2/ Bir göz rengi... Elektrik sığa birimi. 3/ Kusurlu sayılmayacak kadar hafif şaşı göz... Karakter. 4/ Alaska kökenli, haski’ye benzer bir köpek cinsi. 5/ Bir anlatımda verilmek istenen öz. 6/ Ata... Gaziantep’in bir ilçesi. 7/ “Yollar bir , dağlar düğüm / Çözüle çözüle bitmez” (B. S. Erdoğan)... Uyak. 8/ Derebeylik Japonyası’nda en aşağı sınıfı oluşturan halk... İzmir’in Selçuk ilçesindeki ünlü antik kent. 9/ Lokantada yemek listesinden seçilen ve fiyatları ayrı ayrı hesaplanan yemek. Bir çocuk daha okusun diye 21.YÜZYIL EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFI (YEKÜV) Tel: 0212 274 15 02 0212 213 74 02 www.yekuv.org yekuv@yekuv.org Vakıflar Bankası: Osmanbey Şubesi 00158007287986476 C MY B C MY B Fax: 0212 275 52 44
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear