23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 ARALIK 2011 SALI 4 HABERLER Şair ve yazarlar, Sivas davasının zamanaşımına uğrayacak olmasını bildiriyle kınadı Aklın Yolu Bana dostunu söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim, demiş bilge kişi. Öylesine beğenilmiş ki deyiş, atasözü haline gelmiş Aynı kişi ya da ondan esinlenen bir başkası aynı mantıkla şunu da söyleyebilirdi: Bana bir konudaki tanımını söyle, sana çözümünü öngörüp söyleyeyim. Doğrudur, bir konunun çözümü tanımında yatar. Lafı fazla uzatmadan, evirip çevirmeden sadede gelelim. Demokrasiden yana olanların tümünü rahatsız eden tutuklu milletvekilleri sorununu nasıl tanımlarsınız? Kimileri, milletvekili seçildikleri halde tutuklulukları süren kişilerin durumunu milli iradeye, dolayısıyla demokrasiye aykırı buldu, sorunu böyle tanımladı. Sorun böyle tanımlanınca, çözüm de tabii ki, bu doğrultuda olacaktı. YSK tarafından, seçilmelerinde bir engel bulunmadığı bildirilenlerin, sandıktan çıktıktan sonra tutukluluk hallerinin sona ermesini sağlayacak düzenleme çözüm için yeterli olacaktı. Yok eğer siz, tanımızda ağırlığı tutuklanan kişinin hangi sıfatı taşıdığına değil de, tutukluluğun koşulları üzerine yoğunlaştırırsanız o zaman durum değişecektir. ??? Türk demokrasisinin son zamanlarda karşı karşıya bulunduğu en büyük sorunlardan birinin, bir tedbir olan tutukluluk kurumunun, ince elenip sık dokunmadan, hatta doğru dürüst incelenmeden, “önce içeri atalım, sonra bakarız!” zihniyetiyle, yalan yanlış uygulanmasından, üstelik de, sürelerin uzatılmasıyla yargısız infaza dönüştürülmüş olmasından kaynaklandığını düşünüyorsanız, çözümü tutuklulunun sıfatında değil, tutukluluk kurumunun kendisinde arayacaksınızdır. O zaman “katalog suçlar” diyerek, kimi ahvalde, tutukluluk koşullarının yani kaçma kuşkusu, delillerin karartılması olasılığı vb’nin otomatik olarak varlığını reddedecek, tutukluluk sürelerinin çağdaş demokrasilerdekine benzer sürelerle kısıtlanması yolunda arayacaksınızdır çözümü. Tabii ikinci tanımlama, dolayısıyla da çözüm, birincideki sorunu da halledeceği için daha kapsayıcı olacaktır. Bu yüzdendir ki, çözümün tutukluluk sürelerinin sınırlandırılması ve tutukluluk kararının keyfiliğe yol açabilecek kolaylıkla verilmesinin önlenmesinde aranması gerektiğini savundum. Hafta içinde bir kısım CHP milletvekilleri bu yönde bir yasa önerisi hazırlayarak, geç de olsa, aklın yolunu seçmişlerdir. ??? Gerçi onlar da, hâlâ YSK’nin aday olmasında sakınca bulunmadığını bildirdiği kişilerin tutukluluk hallerinin kaldırılması noktasına saplanıyorlar, ama hiç değilse, tutukluluk süreleriyle ilgili makul sınırlamayı da önermekten geri durmuyorlar. Zaten doğrusu da, sorunun özüne yönelinmesi, tutukluluk koşullarının aranmasında daha titiz davranılması ve sürelerin makul bir sınır içinde tutulmasıdır. Yoksa yalnız milletvekili seçilenlerin konumuyla yetinilerek, kamu vicdanını yaralayan duruma son verilmesi mümkün olamayacaktır. Zaten dikkat buyurulursa, iktidar partisi hatta hükümet çevreleri, daha da ötesi Çankaya’da bile sık dile getirilen yakınmalar da, uzun tutukluluk süreleri üzerine yoğunlaşmış bulunuyor, yoksa yalnızca tutuklu milletvekilleri üstünde değil. CHP’nin önerisi yasalaşmak için gerekli çoğunluğu sağlayabilir mi? AKP’nin desteği olmadan, bu önerinin yaşama geçmesinin imkânsız olduğu aşikâr. AKP’de sorunu çözme iradesinin olup olmadığını kesinlikle söyleyebilmek zor. Ama şurası kesin ki, ikide bir uzun tutukluluk sürelerinden yakındıktan sonra, çözüme karşı direnmek o kadar kolay olmasa gerek. Demokrat kamuoyu CHP milletvekillerinin bu önerisinin ısrarlı destekçisi olmalı. ‘2 Temmuz insanlık suçu’ SELDA GÜNEYSU ANKARA – Murathan Mungan’dan Cevat Çapan’a, Ahmet Telli’den gazetemiz yazarları Ataol Behramoğlu, Turgay Fişekçi ile Haydar Ergülen’e kadar 54 yazar ve şair, Sivas katliamı sonrasında yaşamını yitirenlerin ardından Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugünkü duruşmasında zamanaşımına uğrayacak olmasını bildiri ile kınadı. Bildiride “Sivas davası zamanaşımına uğrayamaz, çünkü Sivas, insanlık suçu kapsamındadır” denildi. 2 Temmuz 1993’teki Sivas katliamında yaşamını yitiren şairler Behçet Aysan ile Metin Altıok’un kızları Eren Aysan ve Zeynep Altıok Akatlı, davanın zamanaşımına uğ BİLDİRİDE İMZASI BULUNAN YAZAR VE ŞAİRLER Adnan Azar, Ahmet Oktay, Ahmet Erhan, Ataol Behramoğlu, Akif Kurtuluş, Ali Hikmet, Altay Öktem, Attila Birkiye, Aydın Şimşek, Aydın Afacan, Azad Ziya Eren, Birhan Keskin, Betül Dünder, Cem Uzungüneş, Cenk Gündoğdu, Cevat Çapan, Cezmi Ersöz, Çiğdem Sezer, Deniz Durukan, Emel İrtem, Enver Ercan, Gonca Özmen, Gülten Akın, Haydar Ergülen, Hakan Savlı, Harun Atak, Hicri İzgören, Hidayet Kararayacak olması nedeniyle Türkiye’nin önde gelen şair ve yazarlarına sığındıklarını kaydetti. Altıok ve Aysan, “Ülkenin şairleri elimizi tuttu. Bildiride imzası bulunan şairlerimizle birlikte Sivas katliamının insanlık suçu kapsamında olduğunu hatırlatıyor ve zamanaşı kuş, Hilmi Yavuz, Hüseyin Atabaş, Hüseyin Ferhad, Hüseyin Yurttaş, küçük İskender, Mehmet Butakın, Metin Celâl, Metin Kaygalak, Murathan Mungan, Nurduran Duman, Orhan Alkaya, Onur Behramoğlu, Onur Caymaz, Refik Durbaş, Sezai Sarıoğlu, İ. Mert Başat, Serdar Koçak, Semih Çelenk, Sennur Sezer, Sina Akyol, Şeref Birsel, Şükrü Erbaş, Tuğrul Keskin, Turgay Fişekçi, Vural Bahadır Bayrıl, Zeynep Köylü. şıyan aydınların vicdanıdır, yazarların, sanatçıların şiirleri, romanları, türküleridir. Mürekkebin hafızası, türkünün çığlığı hukukun hükmünden daha uzun ömürlüdür; hatta bunlarda zamanaşımı yoktur. Bilinsin istiyoruz. Bizler, aslında daha çoğuz. Ama 1980’den bu mı uygulamasına karşı çıkıyoruz” dedi. Şair Ahmet Telli tarafından kaleme alınan bildiri şöyle: “Kamuoyuna ve hukukun bugünkü temsilcilerine; hukukun hafızası yasaların ömrü kadardır. Ama bir toplumun ortak hafızasını yaratan, bu hafızayı yarınlara ta yana, vicdanları çürütenler gibi hafızaları boşaltanlar gibi çabucak bir araya gelemiyoruz. İşte o yüzden Sivas’ta bu ülkenin kaybetmekten toprağının içi kavrulduğu şair, yazar ve ozan dostlarımızın acısıyla kıvranıyor, mağdur geldiğimiz duruşmalarda, bir kez daha mağdur edilerek horlanıyoruz. Ama biliniz ki bu metinle duyurmak istediğimiz ülkemizin vicdanıdır. İsteğimiz şudur: Bu kadar çok olan bizler, bir kez daha tarihe, zamana bir not düşerek hukukun savunucusu olan ilgili yargıçlara diyoruz ki: Sivas davasında zamanaşımı olmamalı. Çünkü bu dava insanlık suçu kapsamındadır. Bekliyoruz. Umuyoruz; ummak istiyoruz… Hayal kırıklığı hep bizler için olmasın diyoruz.” CHP lideri Kılıçdaroğlu, Kerbela şehitlerini anma toplantısına katıldı KARAR AÇIKLANABİLİR ‘Fitnecilere aldırmayın’ ? Halkalı Meydanı’ndaki törene katılan binlerce kişi Kerbela şehitleri için okunan dualara gözyaşı içinde eşlik etti. İstanbul Haber Servisi Kerbela’da Yezit tarafından şehit edilen Hz. Muhammedin’in torunu Hz. Hüseyin’in katledilişinin 1372. yılı, Caferiler tarafından her yıl Halkalı Meydanı’nda geleneksel olarak düzenlenen “Evrensel Aşura Matem Merasimi” töreniyle anıldı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek ile milletvekillerinin katıldığı törende muharrem ayının 10. gününün resmi tatil ilan edilmesi istendi. Halkalı Meydanı’ndaki tören dün sabah saatlerinde dualar eşliğinde başladı. Alınlarında “Ya Hüseyin”, “Ya Ali” yazılı bandanalar bulunan binlerce kişi Kerbela şehitleri için okunan dualara gözyaşı içinde eşlik etti. Çevredeki binaların üzerinde Hz. Hüseyin ve Hz. Ali’nin posterlerinin asılı olduğu tören alanında Caferiler, Kızılay tarafından kurulan kan merkezlerine bağışta bulundular. Törende konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün burada insanlık tarihinin en acı sayfalarından birinin yaşandığını, 1372 yıldır sızısı hiç dinmeyen evrensel bir trajediyi yeniden anmak için bir araya geldiklerini belirtti. Fitne ve nifakın ne kadar yıkıcı olduğunu Kerbela’dan daha güzel anlatacak başka bir olayın ol Sivas davasında kritik gün ? Bugün karar çıkması beklenen duruşmada mahkeme, savcının talebini yerinde görürse dava zamanaşımından düşecek ve kapanacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sivas’ta, Madımak Oteli’nin yakılarak 33 aydının ölümüne ilişkin açılan ana davadan dosyaları ayrılan 7 firari sanığın yargılandığı davanın görülmesine bugün Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edilecek. Duruşma saat 11.20’de başlayacak. Davanın sanıklarından Cafer Erçakmak’ın öldüğüne ve defnedildiğine ilişkin haberlerin geçen temmuzda kamuoyuna yansımasının ardından Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazarak, ölen kişinin gerçekten Erçakmak olup olmadığını sormuştu. Adli Tıp Kurumu’nca hazırlanan rapor dava dosyasına ulaştı. Raporda, defnedilen kişinin “yüzde 99.99 ihtimalle Ergün Erçakmak’ın biyolojik babası olabileceğinin tespit edildiğine” yer verildi. Cumhuriyet savcısı Hakan Yüksel, 21 Haziran’daki duruşmada verdiği esas hakkındaki görüşte, sanık Erçakmak’ın eyleminin “anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs” suçunu oluşturduğunu ifade etmişti. Bu suça ilişkin zamanaşımı süresinin dolmadığını, Erçakmak hakkında verilen yokluğunda tutuklama kararının ise infaz edilmediğini belirten Yüksel, diğer sanıklar yönünden yargılamanın daha fazla sürüncemede kalmaması için Erçakmak hakkındaki evrakın ayrılarak başka bir esasa kaydedilmesini talep etmişti.Savcı Yüksel, sanıklar Şevket Erdoğan, Köksal Koçak, İhsan Çakmak, Hakan Karaca, Yılmaz Bağ ve Necmi Karaömeroğlu’nun üzerlerine atılı eylemlerinin “anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüse iştirak” suçu olduğunu belirterek bu sanıklara ilişkin 15 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, kamu davasının düşmesi gerektiğini belirtmişti. Cumhuriyet savcısının bu görüşüne karşı müşteki avukatları, önceki celse söz almışlardı. Avukatlardan Şenal Sarıhan, “olayın insanlığa karşı suç olduğunu” ifade etmiş ve “Mahkeme, bu olayın, insanlığa karşı suç teşkil ettiği gerekçesiyle zamanaşımı kurallarının uygulanamayacağını karara bağlamalıdır. Mahkemenin, halkın vicdanının verdiği yetkiyle, TCK’nin 77. maddesine göre zamanaşımını kabul etmemesini istiyoruz” demişti. Kızılay’a kan bağışladılar Hz. Hüseyin’in katledilişinin 1372. yılı nedeniyle Halkalı Meydanı’nda düzenlenen törende Caferiler zincirlerle kendilerini dövmek yerine Kızılay tarafından kurulan kan merkezlerine bağışta bulundu. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) madığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Fitne, Müslümanların arasında bölücülük çıkarmaktır. Fitne Müslümanları birbirine düşürmektir. Bize düşen en büyük acılarımızdan dahi ders çıkarmaktır. Buradan bu ülkenin güzel insanlarına sesleniyorum; siz sorumsuz idarecilerin fitnelerine aldırmayın, aranıza nifak sokmayın. Şii, Alevi, Sünni herkes içindeki Yezit’i öldürebilirse, işte o zaman Hz. Hüseyin’i yüceltebiliriz, Hz. Hüseyin’i yaşatırız. Hz. Hüseyin’e selam olsun, Ehli Beyt’ine selam olsun. Ehli Beyt’i sevenlere selam olsun.” Caferi Derneği Onursal Başkanı Selahattin Özgündüz ise Türkiye’nin ABD ile birlikte hareket etmesini ve Suriye’ye yönelik olası bir operasyonu eleştirerek “Suriye emperyalistlerle emperyalizm karşıtlarının savaş alanına dönüyor. Biz burada zalimin mi yanında olacağız mazlumun mu?” dedi. Özgündüz, muharem ayının 10. gününün de resmi tatil ilan edilmesini istedi. SP Genel Başkanı Kamalak, “Dün Hüseyin’i şehit eden Yezit’in yanlıları kan akıtmaya devam ediyor. Yezit’e nasıl bir kısım Müslü ‘Resmi tatil ilan edilsin’ man yardım etti ise günümüz Yezitlerine de bir grup gafil Müslüman yardım ediyor. Yezitlerin oyununa gelmeyelim, onlar Türkiye ile İran’ı Suriye üzerinden vuruşturmanın hesaplarını yapıyorlar. Uyanık olup birliğimizi ve kardeşliğimizi koruyalım” dedi. Törene Cem Vakfı Onursal Başkanı İzzettin Doğan, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda siyasi parti temsilcisi katıldı. Törene Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin de mesaj gönderdi. ‘Karar infaz edilmedi’ Toplumsal Bellek Platformu üyeleri araştırma komisyonu kurulmasını istedi CUMHURİYET YAZAR VE YÖNETİCİLERİYLE BULUŞTU Kılıçdaroğlu: Köhnemiş yapıyı değiştiriyoruz İstanbul Haber Servisi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “CHP’nin köhnemiş örgüt yapısını değiştiriyoruz ancak kolay olmuyor, yılların birikimi var. Yerel seçimlere, yeni örgüt yapımız ve anlayışımızla hazırlanıyoruz” dedi. İzmir’de düzenlenen CHP mitinginden sonra İstanbul’a gelen Kılıçdaroğlu, önceki gece Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve yaklaşık 2 ay önce yeniden CHP’ye dönen İstanbul’un Esenyurt ilçesi Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan, Cumhuriyet gazetesinin yazar ve yöneticileriyle bir araya geldi. Bakırköy’de Yeşilyurt’ta Fener Lokantası’nda Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız, yazarlar Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Orhan Bursalı, Mustafa Sönmez, Nilgün Cerrahoğlu, Leyla Tavşanoğlu ve İstanbul Haber Servisi Şefi Cengiz Yıldırım’ın katıldığı toplantıda, CHP’deki yenileşme ve son siyasi gelişmeler değerlendirildi. Kılıçdaroğlu, bugün Türk halkı üzerine karabasan gibi çöken siyasi iktadara karşı İzmir’den sonra başka illerde de mitingler yapmayı planladıklarını söyledi. ‘Faili meçhuller aydınlatılsın’ ANKARA (Cumhuriyet Bü yapılmasını istedi ve siyasi parti nın bilinçli olarak geciktirildiğini diyerek başladı. Pervin Buldan, “Faili meçhul cirosu) Faili meçhul cinayetlerde lerden duyarlılık beklediklerini de söyleyen İnce şöyle konuştu: “O avukatlardan birisi bugün nayetler Türkiye’nin kanayan yakınlarını kaybeden ailelerin oluş söyledi. Geçmişte de partileri ziturduğu Toplumsal Bellek Plat yaret ettiklerini anımsatan Dursun, kabinede yer alıyorsa, insanları yarası. Bu konuda Meclis’e verformu üyeleri, TBMM’de bir araş muhalefet milletvekillerinin verdiği diri diri yakanların avukatı ka diğimiz önergeler de AKP oylatırma komisyonu kurulması iste 15’in üzerinde faili meçhul öner binede yer alıyorsa, 18 yıldır rıyla reddedildi” dedi. Buldan, miyle CHP ve BDP gruplarını zi gesinin iktidar partisi tarafından üzerine gidilmiyorsa ve bunun 9 TBMM’de araştırma komisyonu yaret etti. Platform AKP ve gündeme alınmadığından ve red yılında AKP varsa, derin devletle kurulmasının yanı sıra Susurluk dedildiğinden yakındı. Dursun, AKP arasında bir bağ kurmak davasıyla Mehmet Ağar hakkınMHP’den randevu alamadı. Toplumsal Bellek Platformu “Yarın Sivas davasının duruş gerekir. Yani bir iki deli, mec daki davaların birleştirilmesini önerdi. Hasip Kaplan da “Mecüyeleri adına TBMM’deki lis’te faili meçhullerin inceziyaretlere Turan Durlatform üyeleri CHP’li İnce ve Ağbaba ile bir araya geldi. Platform sözcüsü Abid Dursun, lenmesi için verdiğimiz önersun’un oğlu Abid Dursun, Musa Anter’in oğlu Dicle insana karşı işlenen suçlarda zamanaşımı konusunda yasal düzenleme yapılmasını istedi. geler AKP çoğunluğuyla reddedildi. Bu ve diğer davalaAnter, Hasan Ocak’ın karrın gerçeğiyle yüzleşme olurdeşi Maside Ocak, Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok, İl ması yapılacak. Bizim kaygımız zup... Bunları yakalamakla çö sa AKP içinde çok sayıda üst düzey bakan milletvekili sanık han Erdost’un eşi Gül Erdost, davanın zamanaşımına sokula zülmüş olmuyor.” kürsüsünde oturacaktır. AKP’nin Uğur Mumcu’ nun kızı Özge rak işlevsiz hale getirilmesidir” KP sanık olacak dedi. korkusu bundandır” dedi. Mumcu katıldı. Platform, BDP grubunda grup CHP Grup Başkanvekili İnce Ziyaretlerde Metin Altıok’un Platform üyeleri CHP grubunda Grup Başkanvekili Muharrem ise faili meçhul cinayetlerin çok başkanvekilleri Pervin Buldan kızı Zeynep Altıok, Sivas katliaİnce ve Malatya Milletvekili Ve uzun bir süreden beri çözüleme ve Hasip Kaplan ile İstanbul Mil mında zamanaşımına dikkat çeken li Ağbaba ile bir araya geldi. Plat diğini belirterek “Yitirdiklerimi letvekili Sırrı Süreyya Önder ile bir dilekçeyi de okudu. Platform, form sözcüsü Abid Dursun, insa zin hepsi bizim değerimiz. Biz görüştü. Buldan, konuşmasına, AKP ve MHP’den de randevu isna karşı işlenen suçlarda zamana onları unutursak, biz olamayız “Ben de 3 Haziran 1994’te öl tedi. MHP randevu vermedi, şımı konusunda yasal düzenleme zaten” ifadesini kullandı. Yargı dürülen Savaş Buldan’ın eşiyim” AKP’den ise yanıt alınamadı. P A C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear