22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27 EKİM 2011 PERŞEMBE HABERLER CUMHURİYET SAYFA 5 Deprem konusunda ‘İlk 24 saat başarısız olundu’ diyen Başbakan Van Valisi’ni savundu Erdoğan’dan itiraf ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, devletin Van’daki deprem için seferber olduğunu söyledi. Bölgeye 15 bin 379 çadır gönderildiğini bunun da fazlasıyla yeterli olduğunu savunan Erdoğan, şöyle devam etti: “Ama ne yazık ki olay kontrol dışına çıkınca bu çadırlar yetmez bir durum arz ediyor ve ondan sonra da bakıyorsunuz televizyonlar, ‘Hemen çadır yok, şu yok, bu yok’ diyor. İlk 24 saatte bu konuda bir başarısızlık oldu. Bunu kabul ediyoruz. Burada bir eksiğimiz oldu. Ama bu tür olaylarda artık bu kadar eksik de bu kadar hata payı da olacaktır.” Depremin ardından bazı televizyon programlarında ve sosyal paylaşım sitelerinde dikkat çeken ayrımcı söylemlere de tepki gösteren Erdoğan, “Ayrımcılığa ilişkin her ifade, her tavır, her ima, çok açık söylüyorum insanlık dışıdır, vicdansızlıktır. Ben bunları lanetli olarak görüyorum” dedi. Van depremini “turnosol” kâğıdına benzeten Erdoğan, BDP’li belediyeleri hedef alarak, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi Van’a ulaşıyor, Konya, Kayseri, Ankara, Erzurum, Van’a ulaşıyor, ama o bölgedeki malum belediyeler hemen yanı başlarına ulaşmaktan aciz kalıyorlar. Polis taşlamak, asker taşlamak, molotof atmak, sağı soğu yakıp yıkmak için anında organize olanlar, bakıyorsunuz, afet anında ortalıkta yoklar” diyekonuştu. Depremin ardından Van Valisi’nin istifaya çağrılmasına da tepki gösteren Erdoğan, şöyle konuştu: “Yahu, vali mi veriyor bunların ruhsatını? Kim bilir hangi belediye verdi, kim bilir hangi müteahhitler yaptı? Hangi odalar, hangi şu anda biliyorsunuz mühendislik büroları var, bunlardan yapım iznini aldı. Dert başka...” dedi. Konuşmasında yapı güvenliği ile ilgili hazırlanan planın ipuçlarını da veren Erdoğan, “Artık şehirlerimizde kaçak yapı, gecekondu, bunlara yönelik gerekirse yetkiyi tamamen bakanlığımıza alacağız ve bu tür binalarını değiştirmeyen, bunları yıkmayanlara sormadan kamulaştırmasını yapacak ve bu binaları biz yıkacağız. Çünkü bu tabloları defaatle yaşamaktansa iktidarı kaybetmek çok daha hayırlıdır” diye konuştu. ‘PKK hedefe AKP’yi koydu’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısındaki konuşmasında terörle ilgili gelişmeleri değerlendirirken “Bir hususa özellikle dikkatlerinizi çekiyorum: Terör örgütü, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi’nin ardından, çok bariz bir şekilde hedefine AKP’yi ve AKP hükümetini koymuştur” dedi. Başta CHP olmak üzere muhalefetin de tuzağa düştüğünü söyleyen ve Kılıçdaroğlu’nu suçlayan Erdoğan, şunları söyledi: “CHP Genel Başkanı, saldırının üzerinden saatler geçmeden, kameraların karşısına çıkıyor ve ‘Şehitlerin sorumlusu hükümettir, hükümet istifa etmeli’ diyor. Böyle bir ana muhalefet partisi olabilir mi? Ana muhalefet partisinin genel başkanı, böyle sorumsuzca bir açıklama yapabilir mi? Sen hükümeti istifaya çağırarak ne yaptığının farkında mısın? Bu çağrıyla, terör örgütüne paye verdiğinin, destek verdiğinin, yüreklendirdiğinin farkında mısın? Sayın Kılıçdaroğlu sen bu sözünle kimi tehdit ediyorsun? Kimin adına, kimi tehdit ediyorsun? Kime yol gösteriyorsun, kime akıl veriyorsun? Allahaşkına böyle düşüncesizlik, böyle patavatsızlık olur mu? Türkiye Cumhuriyeti’nin ana muhalefet partisi genel başkanı, böyle sorumsuz bir açıklama yapabilir mi?” Toprağın Altı ve Üstü... Van’da ve Erciş’te acı, ölüm, gözyaşı, hüzün, umut bir arada... Erciş’te ve Van’da yıkılan yapılar aslında bir kader ağını oluşturmuyor. Umutlar giderek azalırken ölü sayısı 500’ü aşıyor. Yıkıntılar arasında çocuklarını arayan babalar, kocalarını arayan kadınlar. Gözlerini göğe çevirmiş, bakan acılı insanlar... Yıkılan binalara bakıyorum TV’lerde haberleri izlerken... Kim yaptı bunları? Bu yapıları yapanlar hesap verecek mi? Asıl sorulması gereken bu! Yazımı güneşli bir İzmir öğlesinde Cumhuriyet’in bürosunda yazarken, 4 battaniye dikkatimi çekiyor. İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel, yardım kampanyası başlatmış. Her üyeden bir battaniye. 764 üyesi var İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin. Battaniyeler toplandıktan sonra Van’a ve Erciş’e götürülecek. Ege’nin dört bir yanından yardım gidiyor deprem bölgesine. İzmir’den, Manisa’dan, Aydın’dan, Uşak’tan. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 4 ambulansı, kurtarma ekibi, yardımları çoktan Van’a ulaşmış. İzmir güneşli ve ılık. Van ise yağışlı... Ben, korkunun, acının arasına sıkışmış insanları düşünüyorum. O katil, can alan binaları yapanları... Yıkık altından çıkan 13 yaşındaki Yunus’un ambulansa alınırken gülen gözlerini ve minik kalbinin durmasını... 13 yaşındaki bir çocuğun ölümünü... Yaşamın derin sularını, umutla umutsuzluğu... Direnme gücünü!.. Toprağın altını ve üstünü! İzmir’de ve Ege’de, Akdeniz’de, Türkiye’nin dört bir yanında Van’daki, Erciş’teki acıyı yaşıyor insanlar... Kimilerinin “gâvur İzmir”, kimilerinin “faşist İzmir” dedikleri İzmir halkı, belediyeleri, ilk günden seferber olmuş yardım için tüm Türkiye gibi... Sosyal medyada “intikam” diye gürleyen faşistlere, ırkçılara bakmayın siz... Sayıları çok az!.. TürkKürt ayrımı yapılmıyor, bu acı bizi tümleştirdi!.. Enkaz altında “Bizi kurtarın” diyenler insandır insan!.. 6 yaşında, 10 yaşında çocukların üzerine çöken betondur beton!.. Öğretmenler var o betonun altında, memurlar, polisler var. Yoksullar var... İnsanlar var... İstifa çağrısı kızdırdı AKP il başkanları toplantısında konuşan Tayyip Erdoğan, artan terör olayları nedeniyle istifasını isteyen Kılıçdaroğlu’na sert tepki gösterdi. Erdoğan CHP liderini tuzağa düşmekle suçladı. (Fotoğraf: AA EVRİM AYDIN) İnsan olmanın erdemi, onlara sahip çıkmaktır, intikam almak değil... İzmir’de Pasaport İskelesi’nde otururken, gençlerle konuştum... Yüreklerine kor düşmüştü onların... Gençler, yaşlılar, kadınlar, erkekler... Hepsi aynı tümceyi söylüyorlardı: “Binaları yapanlardan hesap sorulacak mı, yoksa 1999 Marmara depreminde olduğu gibi günah keçisi mi çıkaracaklar?” 1999’da on binler ölmüştü... Günah keçisi ise Veli Göçer’di... Bir ülke düşünün ki domates, biber tarlalarına, sulak alanlara 20 katlı binalar yapılıyordu... Erciş’te 12 katlı yapıya izin veriliyor, deprem yönetmeliği uygulanmıyordu. Kim hesap verecekti, kim? Mucize ve acı... Yalnızlık duygusu... Gözyaşı... Yağmalanan TIR’lar... Dağıtılmayan yardımlar... Çadır yok, battaniye yok... Ve PKK’nin bölgede, gelen yardımları engellemesi... Gazetelerin birinci sayfalarına bakıyorum... Ölen genç öğretmenler... Manisalı Alime Paşa 25, İzmirli Hacer Özgür 24 yaşında yitirdiler yaşamlarını Van’da, Erciş’te... Aydınlı Alparslan Altuntaş da 23 yaşında bir öğretmendi... Bilmem Van’a 25 kilometre uzaklıktaki Gedikbulak İlköğretim Okulu’nun enkazını gördünüz mü? Kumdan kale gibi çökmüştü! Bilmem içiniz acıdı mı? Bir kez daha soruyorum: “Katillerden hesap sorulacak mı?” Memurlara toplusözleşme Anayasa Komisyonu’nda ‘güven bunalımı‘ tartışması yaşandı Yasa taslağı imzaya açıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, kamu çalışanları ile yapılacak toplusözleşmenin koşullarını belirleyen 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasa Taslağı’nı tamamlayarak Bakanlar Kurulu’na gönderdi. Bakanlar Kurulu’nda imzaya açılan taslağa göre 100 ve daha fazla kamu görevlisinin çalıştığı işyerlerinin amir ve yardımcılarıyla özel güvenlik personeli için kanunda öngörülen sendika üyeliği yasağı kaldırıldı. Taslağa göre sendikalar, artık üyeleri adına dava açabilecek. Toplusözleşme görüşmeleri, eylül ayında içinde yapılacak. Toplusözleşme görüşmelerine kamu kesimi adına katılacak heyetin başkanı bakan olacak. Toplusözleşmenin kapsamı mali ve sosyal haklarla sınırlandırılacak. Taslağa göre toplusözleşmede uyuşmazlık çıkması halinde konuyu görüşecek olan Kamu Görevlileri Hakem Kurulu 11 kişiden oluşacak. Başkanlığını Sayıştay başkanının yapacağı heyette, sendikaların belirleyecekleri 5 kişi bulunacak. Bu üyelerden birisini de sendikaların göstereceği adaylar arasından bakan seçecek. AKP’den ilk ‘gol’ AYŞE SAYIN Kararlar oybirliğiyle: Anayasa taslağı ve teklifinin maddelerinin oyANKARA TBMM Anayasa Uzlamasında partilerin “oybirliği” aralaşma Komisyonu’nda, CHP ve nacak. Uzlaşılamayan maddeler olması BDP’nin bazı yasalarda yeni anayasa durumunda, uzlaşılana kadar görüşile eşzamanlı “değişiklik yapılması” meler yapılacak. Ancak hiçbir şekilde istemi AKP engeline takıldı. uzlaşma sağlanamazsa, nihai metnin Anayasa Uzlaşma Komisyonu dün sonuçlandırılmasında da oybirliği esaçalışma yöntem ve usullerini belirlesı aranacak. di. Toplantıda özellikle CHP ile AKP Bir parti çekilirse uzlaşma da kanadı arasında “güven bitecek: Komisyonun bunalımı” tartışması yayeni anayasa tekAnayasa Komisyonu’nda CHP’lilerin anayasa süreci ile birlikte görevi,hazırlanmasının taşandı. CHP ve BDP’li lifinin üyeler iletişim, basın özbazı yasalarda eşzamanlı değişiklik yapılması önerisi, alt mamlanması veya bir sigürlüğü, özel hayatın giz komisyonda genel kabul görmesine karşın AKP’li üyeler tarafından yasi partinin çekilmesi ya liliği, tutuklu milletvekilda çekilmiş sayılmasıyla ‘Bu konuda görevlendirilmedik’ gerekçesiyle geri çevrildi. leri sorunlarına dikkat çesona ermiş olacak. Kokerek Anayasa Uzlaşma misyonu çalışmalarını Komisyonu’nun anayasa yapım süre nu’nca hazırlanan taslak metin, yasama 2012 sonunda bitirme hedefi belirledi. cinde bu yasalarda da eşzamanlı de komisyonları ve genel kurul sürecinde, omisyonda sızıntı ğişiklik yapılması önerisini getirdi. siyasi partilerin mutabakatı olmadıkça Uzlaşma Komisyonu içinde oluşturu değiştirilemeyecek, ekleme yapılamaKomisyon toplantısında TBMM lan alt komisyonda AKP’li Ahmet İyi yacak. Anayasa teklifinin Meclis Baş Başkanı Cemil Çiçek’in “sıkı temmaya da bu düzenlemeye itiraz etme kanlığı’na verilmesinden sonra hak bihleri”ne karşın, geçen hafta alt kodi. Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda kında tasarrufta bulunulması halinde yi misyonun hazırladığı metnin hüküise AKP’li üyeler, “Biz bunun için gö ne Uzlaşma Komisyonu’nun görüşü alı mete yakınlığıyla bilinen Samanrevlendirilmedik, siyasi partileri nacak. Komisyon, anayasa teklifinin yolu TV’ye sızdırılması tartışma mizin bizi yetkilendirdiği konu, ana anayasa ve Genel Kurul’da değiştirile konusu oldu. Muhalefet partili bir yasa çalışmalarıyla sınırlı, o neden meyeceği konusundaki “hukuki gü üye, “Bu nasıl oluyor? Komisyona le bu çalışmanın dışına çıkamayız” vence” krizini ise yeni anayasa yazım ortam dinlemesi mi yapılıyor acaba” diye espri yaptı. görüşünü iletti. CHP’li Atilla Kart, süreci başladıktan sonra ele alacak. AKP’nin bu konuda “tutarsız” davrandığını belirterek “Bu bir güven bunalımıdır, biz alt komisyonda bu konuyu bir metne bağladık, nasıl cayarsınız? Kamuoyuna da bu konuda bir açıklama yapılmasın” görüşünü iletti. Komisyonda alınan diğer kararlar şöyle: “Hukuki güvence” krizi ötelendi: Anayasa Uzlaşma Komisyo ‘Sürgün değil kadrosuzluk’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi’nden yapılan açıklamada, yasa değişikliği sonrasında 8 müdürün taşraya “sürgüne” gönderilmediği, bu kişilerin kadrosuzluk nedeniyle taşraya gönderildiği bildirildi. Gazetemizde yer alan, “Yüksek mahkemede sürgün” başlıklı haberimizle ilgili Anayasa Mahkemesi’nden açıklama yapıldı. Açıklamada, şöyle denildi: “Anılan kanunda mahkemede çalışan personelin verimliliğinin artırılması, işlemlerin hızlı ve koordineli bir şekilde aksamadan yürütülmesi amacıyla müdürlük kadrolarında eksiltme yapılarak on sekiz olan müdürlük kadrosu sekize indirilmiştir. 6216 sayılı Kanun’un 29. maddesinde sayılan müdürlüklere atamaları yapılanlar hariç, daha önce müdür olarak görev yapanlar Kanun’un Geçici Madde 1 hükmü gereğince özlük haklarında herhangi bir kayıp olmaksızın, kadrosuzluk nedeniyle Adalet Bakanlığı teşkilatında unvan, derece ve kademelerine uygun kadrolara atanmışlardır. Yukarıda gerekçeleriyle açıklandığı üzere Adalet Bakanlığı teşkilatında görevlendirilen personelin ataması, müdürlük kadrolarının azaltılması nedeniyle geçiş hükümlerini düzenleyen Geçici Madde 1 hükmüne göre kadro fazlası müdürlerle ilgilidir.” K C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear