Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
7 AĞUSTOS 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Bodrum’da Yağma...
Adını sanını bilmiyorduk, öğrendik...
Antalya’da 1.4 milyar dolara yaptırdığı Mardan
Palas’ın açılışı görkemli olmuş, gazeteler, tel-
evizyonlar onu öve öve bitirememişti.
Kimden mi söz ediyorum?
Azeri kökenli Rus işadamı Telman İsmai-
lov’dan...
Sonra bir şeyler oldu, Rusya Başbakanı Vladi-
mir Putin’in hışmına uğradı... Ardından Rus poli-
si, İsmailov’un işlettiği “Çerkez Pazarı”na el koy-
du.
Haberlerden öğrendik ki Rusya’daki “Çerkez Pa-
zarı”nda 2 milyar dolar değerinde kaçak mal var-
mış!
Bu arada Antalya Büyükşehir Belediye Başka-
nı Prof. Dr. Mustafa Akaydın, İsmailov’un Mardan
Palas Oteli için inceleme başlattı.
Galiba otelin imar planında usulsüzlükler yapıl-
mış!
Elbet olacak o kadar... Adam kalkmış Antalya’da,
180 bin metrekarelik alanda konumlandırmış
oteli... Üstelik Dubai’deki otellerle yarışacak.. 560
odalı bir otel... Dördü kral dairesi...
Her neyse!
İsmailov hem Putin’den hem de Akaydın’dan dar-
be yemiş!
Eee olur böyle şeyler!
2 milyar dolarlık kaçak mal, 1.4 milyara yapı-
lan yedi yıldızlı otel!
Tanrı Azeri işadamına daha da versin!
Gözü olanın gözü çıksın!
Koylarımızı ve büklerimizi yok pahasına satıyor
sonra da şöyle diyoruz:
“Şeytan aldı götürdü...”
Yağmalamanın kalesi Bodrum koyları ve bük-
leri...
Bodrum’da yapılaşmanın aşamaları var. Maliye
Bakanlığı’nca tahsise açılan alanlar iki ay içinde Tu-
rizm ve Kültür Bakanlığı’nın denetimine geçiyor.
Hazine alanı, önce “ihalesiz tahsis” yoluyla, 49
yıllığına yatırımcıya kiralanıyor.
Yatırımcı “plan tadilatına” gidiyor...
Yüzde 20 olan kullanım alanını, hem karadan
hem de denizi doldurarak yüzde 30-40’a çıkarıyor.
Yatırımcı Bodrum’da iki kat olan yapılaşma iz-
nini kot farkını kullanarak deliyor.
Aynı durum Antalya için de geçerli; Çeşme,
Bodrum ve Datça Yarımadası için de geçerli.
Benim merak ettiğim şu:
Azeri kökenli Rus işadamı Antalya’da bu yöntemi
yaşama geçirdi mi?
Bodrum’da imara açık bir metrekare arsa kal-
madı.
Son olarak Bodrum Yarımadası’nın kuzeyinde
bulunan Yalıkavak, Torba, Gündoğan, Göltürk-
bükü turizm merkezi olarak açıklandı.
Doğa ve tarih yağması 2005 yılında çıkan Turizm
Teşvik Yasası’yla başladı...
Bir şirkete 49 yıllığına kiralanan (GİNTAŞ Grup)
Gündoğan’daki Hazine alanı yaklaşık 16 bin met-
rekareydi. Bu kiralık alan yasal kılıf uydurularak 26
bin 300 metrekareye çıkarıldı.
Havadan 10 bin metrekarelik bir alan...
Hazine, orman ve SİT alanları yağmalanıyor ama
kimsenin sesi soluğu çıkmıyor.
Bazı oteller var, denize sıfır... Kıyıdan bakınca iki
katlı, yaklaşınca altı kat olduğu anlaşılıyor.
Bodrum - Kisebükü’nde ikinci derece SİT ve
üçüncü derece arkeolojik SİT alanı var...
Burada 35 dönümlük tapulu alan, Azeri BKK şir-
ketine Nurol inşaat tarafından 4 milyon 500 bin
liraya satılıyor.
Bir emlak uzmanı konuşuyor:“Buranın değeri 25
milyon liradan aşağı değildir...”
Azeri şirket sudan ucuza mı alıyor burasını?
Ortada bir oyun olduğu gerçek.
Çam ormanlarıyla kaplı bu doğa harikası Kise-
bükü’ne bugüne değin tek çivi bile çakılmadı...
Azeri şirket 18 Haziran 2008’de Kültür ve Turizm
Bakanlığı Muğla Kültür ve Tabiat Varlıkları Bölge
Kurulu’na başvurdu. Kurul dört gün sonra Azeri
BKK şirketine yanıt verdi:“Turistik tesis yapmanızda
bir sakınca yoktur.”
Yıllardır orman, Hazine, kıyı yağmasını yazarım...
Böylesine hiçbir dönem tanık olmadım! İlginçtir
son üç yıldır Azeri kökenli işadamları geliyor Tür-
kiye’ye...
Bir de Fettah Tamince’miz var genç ve yakışıklı...
Yavuz Semerci’nin deyişiyle, Başbakan Tayyip Er-
doğan’ı hayatta gördüğü yetmezmiş gibi sık sık rü-
yasında da kabul eden, Fethullah Gülen’i ABD’de
ziyaret eden yakışıklı...
Ortakları ve dostları kimler?
Rusya’nın en büyük oligarkları ve Arap işadamları!
Peki, Fettah Tamince-Fethullah Gülen-İsmailov
ilişkisi var mıdır, yok mudur?
Putin, Rusya’daki Fethullahçı okulları neden
devletleştirmiştir? İsmailov’un 2 milyar dolarlık “Çer-
kez Pazarı” niçin basılmıştır?
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Şemsi Denizer
törenle anıldı
ÇAYCUMA (AA) -
Türk-İş Genel Sekreterli-
ği ve Genel Maden İşçile-
ri Sendikasõ (GMİS) Ge-
nel Başkanlõğõ görevini
sürdürdüğü sõrada, 6
Ağustos 1999’da evinin
önünde uğradõğõ silahlõ
saldõrõda ölen Şemsi De-
nizer, mezarõ başõnda
anõldõ. Denizer’in Zon-
guldak Çaycuma’ya bağlõ
Gökçehatipler köyündeki
mezarõ başõndaki törende
konuşan GMİS Genel
Başkanõ Ramis Muslu,
Denizer’in yaşamõ boyun-
ca demokrasi mücadelesi-
nin içinde yer aldõğõnõ,
yürekli davranõşlarõyla
her ortamda liderliğini
kabul ettirmiş bir insan
olduğunu söyledi.
AKP’li Akpınar
tutuklandı
YOZGAT (Cumhuri-
yet) - Yozgat’õn Akdağ-
madeni ilçesindeki SİT
alanõ Düğmelitepe mevki-
sinde kaçak kazõ yapõldõğõ
ihbarõnõ alan jandarma
ekipleri, gece yarõsõ ope-
rasyon düzenledi. Operas-
yonda, kaçak kazõ yapan
7 kişi suçüstü yakalandõ.
Kaçak kazõ yaparken ya-
kalanan eski AKP’li Be-
lediye Başkanõ Mustafa
Akpõnar’õn da aralarõnda
bulunduğu Aydemir T.
(40), Yüksel Y. (42),
Ömer Ş. (60), Asker E.
(36), Hacõ Ç. (63) ve Os-
man Ö. (47) gözaltõna
alõndõ. Jandarmada ifade-
leri alõnan 7 kişi çõkarõl-
dõklarõ mahkemede tu-
tuklandõ.
Mayınlı tuzak:
1 yaralı
ŞIRNAK (Cumhuri-
yet) - Şõrnak’õn Uludere
ilçesine bağlõ Şenobe bel-
desinde ot toplamak üzere
konvoy halinde Belat Or-
manlarõ bölgesine seyahat
eden 13 traktörün geçece-
ği stabilize yola terörist-
lerce mayõn döşendi. Tu-
zaklanan mayõn traktörle-
rin geçişi sõrasõnda patla-
dõ. Olayda bir yurttaş ya-
ralandõ, traktörde de mad-
di hasar meydana geldi.
Şõrnak-Hakkâri arasõnda
yer alan Kato Dağõ’nda
güvenlik güçlerince dü-
zenlenen operasyonda te-
rör örgütü PKK üyesi biri
kadõn 2 kişinin öldürül-
düğü bildirildi.
Baykal ve Ecevit
nikâh tanığı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - CHP Ge-
nel Başkanõ Deniz Bay-
kal ve eski başbakanlar-
dan Bülent Ecevit’in eşi
Rahşan Ecevit, CHP Sin-
can İlçe Başkanõ Kemal
Baştemur’un oğlu Yaşam
Baştemur ile Bilge Yal-
çõn’õn nikâh şahitliğini
yaptõ. Atakule Nikâh Sa-
lonu’ndaki törende Ece-
vit, nikâhõn ardõndan
genç çifti kutlayarak sa-
londan ayrõldõ. Baykal,
hediye olarak geline altõn
bilezik taktõ.
AKP’ye rağmen
Saylan Sokağı
YALOVA - (Cum-
huriyet) Yalova Belediye
Meclisi toplantõsõnda
Prof. Türkan Saylan krizi
yaşandõ. 12 AKP’li mec-
lis üyesinin karşõ çõkmasõ-
na rağmen Yalova’da ye-
ni oluşan 291. sokağa 4
CHP’li ve 9 DP’li meclis
üyesinin oyuyla Saylan’õn
ismi verildi. Nâzõm Hik-
met, Adile Naşit ve Barõş
Manço’nun adõ da Yalova
sokaklarõnda yaşayacak.
Eylüle kadar
toplantı yok
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Genel-
kurmay Başkanlõğõ, haf-
talõk basõn bilgilendirme
toplantõlarõna verilen
arayõ eylül ayõ başõna ka-
dar uzattõ. Genelkur-
may’dan yapõlan açõkla-
mada, cuma günleri ya-
põlan haftalõk basõn top-
lantõlarõna verilen aranõn
eylül ayõ başõna kadar
uzatõldõğõ bildirildi.
Erdoğan’õn ‘kelle’ ve ‘Sayõn Öcalan’ ifadeleri nedeniyle hazõrlanan fezleke TBMM’ye gönderildi
Fezleke16aybekletilmiş
TÜREY KÖSE
ANKARA - Baş-
bakan Tayyip Er-
doğan’õn “Sayın
Öcalan” ve “kel-
le” sözleri gerekçe
gösterilerek yapõlan
şikâyetle ilgili ola-
rak Ankara Cumhu-
riyet Başsavcõlõğõ’nõn
verdiği takipsizlik ka-
rarõnõ Sincan 1. Ağõr
Ceza Mahkemesi’nin
kaldõrmasõ üzerine ha-
zõrlanan fezlekenin
16 ay Başbakan-
lõk’tan TBMM’ye
gönderilmediği or-
taya çõktõ. CHP
Konya Milletvekili
Atilla Kart, Erdoğan
ve Başbakanlõk Müs-
teşarõ hakkõnda suç du-
yurusunda bulunacak.
Başbakan Tayyip
Erdoğan, DTP Genel
Başkanõ Ahmet Türk
ve bazõ milletvekillerinin dokunul-
mazlõğõnõn kaldõrõlmasõna ilişkin 24
dosya dün TBMM Başkanlõğõ’na su-
nuldu. Başbakan Erdoğan’õn 14 Ocak
2000 tarihinde Avusturalya’nõn Mel-
bourne kentinde bir radyoya yaptõğõ
konuşmayla ilgili olarak Deniz Me-
lek Uzunoğlu ve 292 yurttaş “suç ve
suçluyu övmek” “halkın kin ve
düşmanlığa tahrik etmek” gerek-
çesiyle şikâyette bulunmuştu.
Takipsizlik kararı kaldırıldı
Şikâyet başvurularõnda, Erdoğan’õn
radyo konuşmasõnda 3 kez “Sayın
Öcalan” dediği ve “Sayın Öcalan
düşüncelerinden değil, şu anda al-
mış olduğu kellelerin hesabını ve-
riyor. Bense düşüncelerimden do-
layı 4 ay hapis yaptım. Aradaki
fark çok büyük” dediği ifade edil-
di. Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ
4 Nisan 2007 tarihinde bu şikâyetlerle
ilgili olarak takipsizlik kararõ verdi.
Sincan 1. Ağõr Ceza Mahkemesi şi-
kâyetçilerin bu karara itirazõnõ kabul
ederek takipsizlik kararõnõ kaldõrõnca
Erdoğan hakkõnda fezleke hazõrlandõ.
Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn
hazõrladõğõ fezlekede “karar içeri-
ğine ve gerekçelerine katılınılmasa
da yasal prosederün devamı ge-
rektiğinden, yasanın amir hükmü
uyarınca iddianame düzenlendi-
ği” ifade edildi.
17 Mart 2008 tarihinde düzenlenen
fezleke, 21 Mart 2008 tarihinde Ada-
let Bakanlõğõ’na gönderildi. Adalet
Bakanlõğõ da 26 Mart 2008 tarihinde
bu fezlekeyi Başbakanlõk’a gönderdi
ve kayõtlara girdi. Başbakanlõk’õn bu
fezlekeyi 21 Temmuz 2009 tarihinde
TBMM’ye gönderdiği ortaya çõktõ.
CHP’den suç duyurusu
TBMM Anayasa Komisyonu üye-
si, CHP’li Kart başbakanlõğõn fezle-
keyi 16 ay beklettiğine dikkat çeker-
ken şu değerlendirmeleri yaptõ: “1 yıl
4 ay fezleke bekletiliyor. Bu konu-
da Başbakan ve Başbakanlık Müs-
teşarı hakkında suç duyurusunda
bulunacağım. Başbakan ve müste-
şarının işbirliğiyle, himaye ilişkileri
içinde görevin kötüye kullanılma-
sı ve nüfuz suiistimali söz konusu-
dur. Böyle rezalet görülmemiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nde artık
kamu görevi yapanlar, devlet me-
muru değil, parti memuru, parti si-
yasi komiseridir. Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül’ün yargılanmasını is-
teyen Sincan 1. Ağır Ceza Mah-
kemesi Başkanı Osman Kaçmaz’a
yönelik baskıların nedeni anlaşılı-
yor. Kaçmaz, bu süreçte hedef
alınmış, kendisine ilk çizik bu sü-
reçte atılmış görünüyor.”
Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ 4 Nisan 2007 tarihinde
Erdoğan’õn sözleri nedeniyle yapõlan şikâyetlerle ilgili olarak
takipsizlik kararõ verdi. Sincan 1. Ağõr Ceza Mahkemesi
şikâyetçilerin bu karara itirazõnõ kabul ederek takipsizlik kararõnõ
kaldõrõnca Erdoğan hakkõnda fezleke hazõrlandõ. Fezlekenin 16 ay
Başbakanlõk’tan TBMM’ye gönderilmediği ortaya çõktõ.
‘Temelsiz
iyimserlik’
Baykal, Başbakan Erdoğan’õn “AKP
Genel Başkanõ” sõfatõyla DTP lideri
Türk’le bir araya gelmesiyle ilgili olarak
“Başbakanlõk sõfatõnõ askõya mõ aldõ, birine
vekâlet mi verdi? Siz, terörle müzakere
ediyorsunuz. Kandil, İmralõ, DTP hepsi
birbirinin ikâmesidir” dedi.
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - CHP
Genel Başkanõ Deniz
Baykal, dün Parti Mec-
lisi toplantõsõ öncesinde
gazetecilerin sorularõ-
nõ yanõtladõ.
ABD’nin Ankara
Büyükelçisi James
Jeffrey ile yaptõğõ gö-
rüşmeyle ilgili sorular
üzerine Baykal, “Özel
bir vurgu söz konusu
değildir” derken “Hü-
kümetin açılımıyla il-
gili ayrıntılı bilgisi var
mı?” sorusu üzerine
böyle bir izlenim edin-
mediğini bildirdi. Ada-
let Bakanlõğõ’nõn Sin-
can Adliyesi’nde baş-
lattõğõ inceleme ve so-
ruşturmayla ilgili bir
soru üzerine Baykal,
“Bu baskının teme-
linde de iktidarın, sav-
cıları ve hâkimleri yıl-
dırma, denetim altına
alma, AKP’nin kendi
hegemonyasını yargı
üzerine tesis etme ça-
bası vardır. Sincan
Ağır Ceza Hâkimi,
bunun hedeflerinden
birisidir” görüşünü di-
le getirdi.
Baykal, iktidarõn
“Kürt açılımı” için
CHP’den randevu ta-
lebi olup olmadõğõnõn
sorulmasõ üzerine
“Böyle bir girişim söz
konusu değil” dedi.
‘Umut
yaratılıyor’
2004 yõlõnda “Tür-
kiye, Avrupa Birli-
ği’ne girdi” diye Kõzõ-
lay Meydanõ’nda kutla-
malar yapõldõğõnõ anõm-
satan Baykal, “4.5 yıl
geçti, durum ortada.
Şimdi de yeni bir top-
lumsal umut ve bek-
leyiş yaratılmak iste-
niyor. Bu konudaki
çözümün Türkiye’nin
ulusal bütünlüğüne,
anayasal konumuna
ve Türkiye’yi bugün-
lere taşıyan temel ba-
zı ilkelerin belki de-
ğiştirilmesine, sarsıl-
masına yol açabilecek
sonuçlar doğurması
olasılığı vardır” görü-
şünü dile getirdi. Bay-
kal, sözlerini şöyle sür-
dürdü:
“Görüşmede talep-
ler farklılaşınca, ‘onu
sonra hallederiz, sonra
ele alõrõz’ anlayışının
ortaya çıktığı görülü-
yor. Bu konularda
herkesin o temelsiz
iyimserliği ve coşkuyu
paylaşmamasında bü-
yük yarar vardır. ”
‘Başbakan kimdi?’
Baykal, sözlerini
“Sen AKP Genel Baş-
kanı olarak konuşu-
yorsun, ama onlar se-
ninle Başbakan ola-
rak konuşuyorlar. Se-
nin Başbakan sıfatını
askıya almana imkân
mı var? O sırada baş-
bakan kimdi? Başba-
kanlık vekâletini biri-
sine mi vermişti? Al-
datmaca bunlar. Bun-
lar boş laf, siz terör ya-
panlarla, terörü ya-
panları sahiplenenler-
le ve dolayısıyla terör-
le müzakere ediyor-
sunuz” diye sürdürdü.
ÖDP: Kalıcı bir çözüm
değil, ancak destekliyoruz
ADANA/İSTANBUL (Cumhu-
riyet) - Özgürlük ve Dayanõşma Par-
tisi (ÖDP) Genel Başkanõ Alper
Taş, AKP’nin DTP ile görüşmesi-
ni olumlu bulduklarõnõ belirterek
CHP ve MHP’nin konuyla ilgili tu-
tumlarõnõ eleştirdi. İnsan Haklarõ
Derneği (İHD) Adana, Mersin, Ha-
tay, Tarsus ve İskenderun Şubesi yö-
neticileriyle birlikte açõklama yapan
İHD Akdeniz Bölge Temsilcisi
Beyhan Günyeli de, “Sivil ve top-
lumsal muhalefet örgütleriyle di-
yalog kurulsun” dedi.
ÖDP’nin Tarlabaşõ’ndaki İstanbul
İl Binasõ’nda Genel Başkan Yar-
dõmcõsõ Sema Solaklı ve İstanbul İl
Başkanõ Hüseyin Yeşil ile birlikte
basõn toplantõsõ düzenleyen Taş,
Kürt sorununun eşit, özgür ve de-
mokratik bir yaklaşõmla çözülmesi
gerektiğini belirtti. Tüm bölgenin;
emperyalist güçlerden arõndõrõlõp
emek eksenli demokratik bir kar-
deşlik coğrafyasõ haline geleceği
günlerden çok uzakta olunduğunu
söyleyen Taş, öncelikle çatõşmasõz
bir süreç sağlanmasõ gerektiğini
ifade etti.
‘Toplum anlamalı’
Bu noktada hem devlete hem de
PKK’ye büyük bir sorumluluk düş-
tüğünü dile getirerek PKK’nin ey-
lemsizlik kararõnõ süresiz uzatõp si-
lahlõ güçlerini ülke dõşõna çõkarma-
sõ gerektiğini belirten Taş, devletin
de operasyonlara son vermesi ge-
rektiğini kaydetti. Toplumun bir-
birini anlamasõnõn önemini vurgu-
layan Taş, “Kalıcı ve köklü bir çö-
züm içermese de akan kanın dur-
ması, gençlerimizin, kardeşleri-
mizin ölmemesi, anaların ağla-
maması, eşit, özgür ve demokra-
tik bir Türkiye’de bir arada ya-
şamın zeminlerinin tahrip edil-
memesi, daha kalıcı ve köklü çö-
züm imkânlarının geliştirilebil-
mesi için atılacak olumlu adımları
destekleyeceğiz” dedi.
İHD Adana Şubesi binasõnda di-
ğer yöneticilerle birlikte açõklama
yapan Beyhan Günyeli de, Kürt
sorununun terör değil siyasi bir so-
run olduğunu savundu. Hükümetin
açõlõmõyla yeni bir sürecin başladõ-
ğõna dikkat çeken Günyeli, bu sü-
reçte ilk olarak silahlõ çatõşmalarõn
durdurulmasõnõ istedi.
DTP’nin talebi demokratik özerklik
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş-
bakan Recep Tayyip Erdoğan’õn “Kürt
açılımı” kapsamõnda görüştüğü DTP, bu-
güne kadar Kürt sorunuyla ilgili pek çok ta-
lebi gündeme getirdi.
DTP, Kürt sorunuyla ilgili talepleri ge-
nel af, yerel demokratik özerklik, Kürt kim-
liğinin anayasal güvenceye alõnmasõ, Kürt-
çe yer isimleri, genel af kapsamõna terörist
başõ Abdullah Öcalan’õn da alõnmasõ,
Kürtçe eğitim ve özel TV’lerde Kürtçe ya-
yõn yapõlmasõ olarak sõralamõştõ. DTP’nin
28 Ekim 2007 tarihinde açõkladõğõ “De-
mokratik Toplum Kongresi Sonuç Bil-
dirgesi”nde Kürtler için “demokratik
özerklik” talebi şöyle yer almõştõ: “De-
mokratik özerklik; Türkiye siyasi ve ida-
ri yapısında demokratikleşmeyi sağla-
mak amacıyla köklü bir reformu ön-
görür, sorunların çözümünde yereli
güçlendirme, halkı söz ve karar sahibi
kılma felsefesinden hareket eder, halkın
karar süreçlerine dahil olması için de-
mokratik katılımcılığı savunur ve tüm
yerel birimlerde meclis sistemini esas
alır, salt ‘etnik’ ve ‘toprak’ temelli özerk-
lik anlayışı yerine kültürel farklılıkla-
rın özgürce ifade edildiği bölgesel ve ye-
rel bir yapılanmayı savunur, ‘bayrak’ ve
‘resmi dil’ tüm ‘Türkiye Ulusu’ için geçerli
olmakla birlikte her bölge ve özerk bi-
rimin kendi renkleri ve sembolleriyle de-
mokratik öz yönetimini oluşturmasını
öngörür, sorunların çözümünü sadece
devlet sistemini değiştirmede aramaz,
toplumun özyeterliliğini esas alır.”
Türkiye ulusunun tümünü kapsayan “Tür-
kiyelilik” üst kimliği kapsamõnda Türkiye
Cumhuriyeti yurttaşlõğõnõn esas alõnmasõ
istenilen bildirgede, Kürt dili ve kültürü
önündeki engellerin kaldõrõlmasõ, Türkçe res-
mi dil olmakla beraber; diğer dillerin böl-
gelerin çõkarõlacak demografik yapõsõ da dik-
kate alõnarak, kamusal alanda ve eğitim di-
li olarak kullanõlabilmesi talep edilmişti.
Kürt sorununun çözümü için pek çok talep gündeme getiren DTP, 2007
kongresinde bölgesel ve yerel bir yapõlanmanõn gerektiğini savunmuştu
BAYKAL’DAN AKP’YE TEPKİ
DSP’den
CHP’ye
CHP İstanbul İl
Başkanı Gürsel Te-
kin, DSP’den ayrıla-
rak CHP’ye geçen
üyelere törenle rozet-
lerini taktı. CHP İs-
tanbul İl Başkanlı-
ğı’nda dün düzenle-
nen katılım töreninde
konuşan Tekin, Tür-
kiye siyasetinin tıkan-
dığını ve son elli yılda
Türkiye’yi yöneten
sağ iktidarların başa-
rılı politikalar ürete-
mediğini söyledi. Te-
kin sol bir partinin
iktidara gelmesinin
ancak “bütünleşme”
ile sağlanabileceğini
vurguladı. (NADİDE
SEZA KÖREKEN)