Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
haberleri salındı.
RTE kafasıyla yeni bir anayasa yapmak... ya da
birkaç maddesini toplumsal gereksinmelere uygun
değiştirmek olanaklı mı?
Adam dayatıyor. AKP değişiklikleri hazırlar. Par-
lamentodaki partilerin onayına sunar. Kabul eden
eder, etmeyen etmez! Kafa bu!
Partiler arası bir komisyonda gerekli görülen
değişiklikler saptansın?
Hayır, çünkü: Örneğin CHP haklı gerekçelerle mil-
letvekili dokunulmazlıklarını, hatta RTE’nin engel di-
ye öne sürdüğü bürokratların dokunulmazlığının kal-
dırılmasını da isteyecek.
AKP’nin işine gelmez. Zira AKP, partiler arası uz-
laşmaya asla yanaşmıyor.
Toplumun gereksindiği değişikliklerin değil, ken-
di amaçlarına koşut değişikliklerin kabul edilmesi-
ni ister, istiyor.
AKP isteklerini TBMM’nin yaptığı değişiklikler di-
ye yutturmaya çalışıyor. Kafa bu!
Dış politika her gün bir darbe alıyor. ABD ile es-
ki, sıcak, arada bir çelişse de RTE’yi destekleyen,
kucaklayan eski günler geride kaldı.
Obama geldi. Aba altından sopa gösterdi. Ermeni
tezlerini benimsediğini bizimkilerin yüzüne söyledi.
Yukarıdakinden, aşağıdakinden gık çıkmadı.
RTE; büyük devlet, büyük politikadan söz ediyor.
Ne ki bu söylemin faturasını, örneğin Kafkaslar’da
ödemeye başladık.
Hükümetin (RTE ile Çankaya’daki AKP’linin) kü-
çük devlettir, biz söyleriz kabul eder; sindirir kafa-
sıyla hem halka, hem de Azerbaycan’a uyguladığı
politika ters tepti.
Azerbaycan’a, küçük devlettir, ağabeyi Ankara’yı
dinler, kabul eder diyen anlayış sökmedi.
Biz gizledik; Bakû, İsviçre’de Ermenilerle varılan
anlaşmanın içeriğini Moskova’dan öğrendi.
Bizimkilerde bir telaş. RTE, Karabağ sorunu çö-
zümlenmeden sınırı açmayacağımızı içeren güvence
üzerine güvence verdi.
Güvence verdi vermesine de; Haydar Aliyev’in
oğlu yemedi bu sözlü güvenceleri. Bir önündeki Tür-
kiye’nin parafe ettiği anlaşmaya baktı, bir de
RTE’nin son pişmanlık ifade eden söylemlerine.
Güvenceleri çöpe attı. Brüksel’de artık RTE hü-
kümeti ile koşut politika izlemeyeceğinin işaretle-
rini verdi.
“Politikamızı bölgedeki yeni gerçeklere göre uyar-
lamaya hakkımız var” demek, bal gibi RTE hükü-
meti ile kardeşlik ateşiyle yürüttüğümüz politika-
yı askıya alıyoruz. Aldatılmaktan kaynaklanan
“gerçeklere” göre politikalar izleyeceğiz, demek-
tir.
Aliyev, Azerbaycan’ın Türkiye’ye dünya fiyatları
altında verdiği doğalgaza zam yapılacağını da doğ-
ruladı.
Bölgede ABD tavrıyla büyüklük taslamak, po-
litika yürütmek senin neyine ya’vu?
Kim alınır bilemem ama:
Sen bir garipsin, neyine gerek gümüş zurna!
Fakat RTE hâlâ gerçekleri kavramış değil.
Türkiye de RTE gerçeğini tam anlamıyla kavra-
mış değil.
İç ve dış olaylarda iktidar sürekli açmazlara sü-
rükleniyor. RTE, partinin, ülkenin bu duruma gel-
mesindeki tek sorumlunun kendisi olduğunu hâ-
lâ anlamış değil.
Kimi önlemlerle yapısal çöküşü önleyeceğini, ye-
ni bir ivme kazanacağını sanıyor.
Örneğin Bakanlar Kurulu’nda yapacağı deği-
şikliklerle genel seçime kadar aşağıya inişi yine yu-
karıya çevireceğini umut ediyor.
Medyada da şu bakan gidiyor, bu geliyor diye
günlerdir bir heyecan, bir heyecan. Üstelik ne-
densiz bir heyecan.
Kabinede şu bu gitti, şunlar gitti bunlar geldi.
Hatta kimi bakanlıklar ikiye bölündü, bakan sayı-
sı da arttı. Olasılıklar gerçekleşti diyelim.
Fakaaat!.. Kafada değişiklik olmayacaksa, Ba-
kanlar Kurulu’na RTE kafası, anlayışı, davranışla-
rı yine damgasını vuracaksa…
Medyamızın habercileri, yorumcuları; bilesiniz ki;
hiçbir şey değişmeyecek!
O kafa değişmedikçe her şey eski tas eski ha-
mam!
Tellaklar değişmiş, neye yarar!
İstanbul B 17
Edirne B 19
Kocaeli Y 15
Çanakkale B 15
İzmir PB 17
Manisa PB 19
Aydın PB 21
Denizli PB 19
Zonguldak Y 9
Sinop Y 14
Samsun Y 15
Trabzon Y 16
Giresun Y 15
Ankara Y 14
Eskişehir Y 11
Konya Y 14
Sıvas Y 14
Antalya PB 21
Adana PB 24
Mersin PB 21
Diyarbakır PB 20
Şanlıurfa PB 25
Mardin PB 18
Siirt PB 20
Hakkâri PB 12
Van Y 11
Kars Y 11
Oslo PB 18
Helsinki PB 14
Stockholm PB 19
Londra Y 12
Amsterdam Y 16
Brüksel Y 15
Paris Y 13
Bonn Y 16
Münih Y 23
Berlin Y 24
Budapeşte B 22
Madrid B 18
Viyana Y 21
Belgrad B 22
Sofya A 18
Roma Y 21
Atina B 19
Zürih Y 16
Moskova A 21
Aşkabat Y 15
Astana Y 10
Taşkent Y 16
Bakû B 18
Bişkek Y 19
Tiflis PB 19
Kahire A 25
Şam A 26
Ülkemiz geneli parçalı
ve çok bulutlu, İç Ana-
dolu’nun güney ve batı-
sı, Doğu Akdeniz, Göller
yöresi, Doğu Karade-
niz’in iç kesimleri, Doğu
ve Güneydoğu Anadolu
çevreleri yağışlı geçe-
cek. Doğu Anadolu ile
Doğu Karadeniz’in iç ke-
simlerinde çığ tehlikesi-
ne karşı dikkatli olun-
ması gerekmektedir.
30 NİSAN 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 19
‘İfade’ Meclis’e taşındıANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - CHP Konya Milletvekili
Atilla Kart, Adalet Bakanõ Meh-
met Ali Şahin’in yanõtlamasõ iste-
miyle verdiği soru önergesinde,
Ergenekon savcõlarõnõn eski Ge-
nelkurmay Başkanõ Hilmi Öz-
kök’ün ifadesini almak için “yet-
ki ve görev alanları dışında İz-
mir’e gittiklerine” dikkat çekerek
“Rektörler derdest edilirken es-
ki Genelkurmay Başkanı’nın
ayağına gidilmesi ve bu suretle
usul hükümlerinin ihlal edilme-
si soruşturmaya duyulan güven-
sizliği daha da arttırmıştır” dedi.
Kart, Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda ilgili savcõlarõn İz-
mir’e giderek Özkök’ü tanõk sõfa-
tõyla dinlediklerini ve aynõ soruş-
turma kapsamõnda Sincan F Tipi
Cezaevi’nde de Danõştay davasõn-
da yargõlananlarõn ifadelerini al-
dõklarõnõn altõnõ çizerken şu de-
ğerlendirmeleri yaptõ:
“CMUK’a göre, cumhuriyet
savcısı, adli görevi gereğince nez-
dinde görev yaptığı mahkemenin
yargı çevresi dışında bir işlem
yapma ihtiyacı ortaya çıktığında,
bu hususta o yer, cumhuriyet
savcısından söz konusu işlemi
yapmasını ister. Benzer nitelik-
teki düzenleme, Özel Yetkili Ağır
Ceza nezdinde görev yapan Er-
genekon savcıları için de söz ko-
nusudur. Ergenekon soruştur-
masını sürdüren cumhuriyet sav-
cıları, ancak İstanbul’a bağlı 11
ili kapsayacak şekilde doğrudan
ve bizzat soruşturma yapabilir.
11 ilin dışındaki mahallerde ya-
pılacak her türlü soruşturma iş-
leminin, o yer cumhuriyet savcı-
larına yazılacak talimat evrakı
kapsamında mahal cumhuriyet
savcısı tarafından yapılması ge-
rekir. Ergenekon savcılarının
yetki ve görev alanlarının dışına
çıkarak yukarıda sözü edilen iş-
lemlerini yapmaları açık bir şe-
kilde görevin kötüye kullanıl-
ması ve soruşturmanın ihlal edil-
mesi anlamına geldiği gibi, daha
da vahim olanı Adalet Bakanlı-
ğı’nın bu süreçteki dahlidir. Ce-
za Muhakemesi yerine bakanlı-
ğın kurallarıyla soruşturma ya-
pılması, Adalet Bakanı’nın hu-
kuki ve siyasi sorumluluğunu
gerektirir. Bu konudaki genel-
genin 15. bendine göre; cum-
hurbaşkanı, TBMM başkanı,
başbakan, yüksek yargı organı
başkanları ve başsavcı, genel-
kurmay başkanı, bakanlar, mil-
letvekilleri, kuvvet komutanları
gibi devletin üst düzey görevle-
rinde hizmette bulunmuş veya
halen hizmette bulunan kişiler
hakkındaki soruşturmaların kol-
luğa bırakılmaksızın, bizzat cum-
huriyet başsavcıları veya görev-
lendirecekleri cumhuriyet baş-
savcıvekilleri tarafından sürdü-
rülmesi gerekirken, bu konuda
da ayrımcı ve güven vermeyen
uygulamaların yapıldığı bilin-
mektedir. Rektörler derdest edi-
lirken eski Genelkurmay Başka-
nı’nın ayağına gidilmesi ve bu su-
retle usul hükümlerinin ihlal
edilmesi, soruşturmaya duyulan
güvensizliği daha da arttırmıştır.”
Gizli tanık
Aydos’un
iddiaları
İstanbul Haber Servisi - Gizli ta-
nõk “Aydos”, Cem Ersever’in her
görüşmelerinde kendisine “Komuta-
nın sana selamı var” dediğini, bu ko-
mutanõn emekli Tuğgeneral Veli Kü-
çük olduğunu 1993’te Mehmet Ali
Yaprak’õn kaçõrõlmasõndan sonra an-
ladõğõnõ belirtiyor.
Ergenekon davasõnõn 2. iddianame-
sinin delillerinde ifadesi bulunan gizli
tanõk Aydos, 1993 yõlõnda meslekten
istifa etmeden bir ya da 1.5 ay önce
Cem Ersever’in, Kõzõltepe’deki dük-
kânõna Hogõr kod isimli şahõsla geldi-
ğini anlattõ. Ersever’in kendisine iki
gün işlerinin olduğunu söylediğini
kaydeden Aydos, şöyle devam etti:
“Kalaşnikof tüfeğimi alarak ara-
baya yanlarına geldim. Nereye gi-
deceğimizi söylemedi. Üçümüz Ada-
na Pozantı’ya geldik. Ersever, yol
kenarındaki şalgamcıların oradan
Mehmet Ali Yaprak’ı aradı. Yap-
rak, yanında bir şahısla geldi. Sol
eli hep sarılı idi. Hogır onların ara-
basına bindi. Ankara’ya kadar iki
araba beraber gittik. GAP Otel’e
girdik. 303 numaralı odanın önüne
geldik. Yaprak ve Ersever içeri gir-
diler. Biz yaklaşık beş dakika bek-
ledik. Ersever kapıyı açarak Hogır
ve beni çağırdı. İçeride Sakallı kod
adlı Mahmut Yõldõrõm ve Veli Küçük
vardı. Yaprak’ın onları görünce eli-
nin ayağının titremeye başladığını
fark ettim. Sakallı onu sürekli azar-
lıyordu. Veli Küçük sakallıya göre
daha sakindi ve ‘Senin yerin de dolar
Yaprak’ diyordu. Susurluk olayına
kadar Mahmut Yıldırım’ı ‘Sakallõ
Ahmet Hoca’ olarak tanırdık, son-
rasında ise Yeşil olarak bilindi.”
Yeşil’in vali ile ilişkisi
Yaprak’õn o dönemde 40-45 yaşla-
rõnda, Captagon isimli uyuşturucu hap
ile uğraşan, Türkiye ve Ortadoğu’nun
bu işi yapan bir numaralõ adamõ oldu-
ğunu söyleyen Aydos, “Hap üzerin-
deki yaprak işareti bu şahsın soya-
dından gelmektedir. Sol elinin sar-
gılı olmasının nedeni uyuşturucu
madde yaparken elini asit yakmıştı
ve şeker hastalığı nedeniyle yaralar
kapanmıyordu. 2004 yılında da
Kartal Cezaevi’nde benim yanımda
şeker komasından öldü. Şu an bu işi
oğulları Turgut, Ahmet ve avukat
olan kardeşi Mustafa Yaprak yap-
maktadır” iddiasõnda bulundu. Erse-
ver’e bu olayla ilgili konuşurken ver-
diği paralar nedeniyle teşekkür ettiği-
ni söyleyen Aydos, Ersever’in de ken-
disine “Oğlum, şerefsize kesilen ce-
za üç milyon Mark ama ben sizinle
aynı parayı aldım” dediğini kaydetti.
‘Hesap sorulamıyordu’
Mardin’e dönüp dönmeyeceğini so-
runca da Ersever’in “Ben de bilmiyo-
rum oğlum. Şu anda kendimi kulla-
nılmış bir o...pu gibi görüyorum”
dediğini ileri sürdü. Ersever’in OHAL
bölgesinden alõnmayõ hazmedemediği-
ni söyleyen Aydos, “Onun yokluğun-
da da Sakallı kod adlı Mahmut Yıl-
dırım Diyarbakır Saraykapı’da,
Jandarma’da istediği gibi cirit atı-
yordu. Kendisine hediye edilen Ran-
ge Rover cip ile yukarıdaki itirafçı-
ları istediği gibi kullanıyordu” dedi.
Ersever’in Mahmut Yõldõrõm’õ sevme-
diğini, Yõldõrõm’õ kendisinin adam etti-
ğini söylediğini kaydeden Aydos,
“Mahmut Yıldırım’a alay komutanı
bile hesap soramıyordu. Yıldırım sü-
rekli Diyarbakır, Batman, Mardin,
Van, Muş ve Ankara arasında me-
kik dokuyordu. OHAL Valisi Ünal
Erkan ile arasından su sızmıyordu.
Sürekli görüşüyorlardı” diye konuş-
tu. Ersever’i en son 1993’ün Temmuz
veya Ağustosu’nda gördüğünü, ayrõlõr-
ken bir sorunu olduğunda Veli Kü-
çük’ü aramasõnõ istediğini anlatan Ay-
dos, öldürüldüğünü duyunca Diyarba-
kõr Saraykapõ’ya gidip itirafçõlarla soh-
bet ettiğini, onlarõn da kendisine “kur-
calama” dediklerini söyledi.
Parmak izleri
subaylarla uyuşmadõ
İstanbul Haber Servisi - Poyrazköy’de İstek Vakfõ
arazisinde yapõlan kazõlarda ele geçirilen mühim-
mata ilişkin gözaltõna alõnan subaylardan alõnan
parmak izleri, mühimmatõn üzerindeki parmak iz-
leri ile uyuşmadõ. Alõnan kan, tükürük ve kõl nu-
munelerinin ardõndan, gözaltõndaki 4 subayõn du-
rumunun netleşeceği bildirildi.
Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda Poyrazköy’de
yapõlan kazõlar sona erdi. Kazõlarda 21 lav silahõ, 14
el bombasõ ve 450 gram C3 patlayõcõ madde ve çeşit-
li mühimmat ele geçirildi. Beykoz ilçesi Poyrazköy
Keçilik mevkisindeki arazide gerçekleştirilen kazõ-
larda ele geçirilen silahlar ve mühimmat basõn men-
suplarõna gösterildi. Bilgi notuna göre, kazõlarda ele
geçirilen malzemeler şöyle: “15 adet dolu lav silahı,
6 adet boş lav silahı, 14 adet el bombası, 24 adet el
bombası fünyesi, 450 gram C3 patlayıcı madde, 7
adet hakem bombası, 3 adet gösteri bombası, 5
adet bubi tuzağı, 2 adet kullanılmış bubi tuzağı,
23 adet işaret fişeği, 45 adet sis bombası, 15 adet
aydınlatma fişeği, 30 metre uzunluğunda infilaklı
fitil (korteks), 38 metre uzunluğunda saniyeli fitil,
3 bin 17 adet çeşitli çapta fişek ve 1 adet siyah
renkli kamuflaj kremi tüpü.”
Rus savcıdan Gülen tepkisi
MOSKOVA (AA) - Rusya’nõn
Dağõstan Cumhuriyeti’nde dini
toplantõ yapan Nurcularõn evine dü-
zenlenen operasyonda aralarõnda
Ali İhsan Erdemir adõnda bir
Türk vatandaşõnõn da bulunduğu 17
kişinin gözaltõna alõndõğõ bildiril-
di. Rusya Başsavcõ Yardõmcõsõ
Viktor Grin, Tataristan yöneti-
minin desteğiyle 10 yõldan fazla bir
süre içinde sekizden fazla okulda
Türk vatandaşõ öğretmenlerin gö-
revlendirildiğini belirterek Gü-
lencilere atõf yaptõ.
Açõklamada, baskõnda evde bu-
lunan 9 Rus, 7 Azeri ve Ali İhsan
Erdemir adõndaki bir Türk vatan-
daşõnõn gözaltõna alõndõğõ belirti-
lerek, baskõnda Rusya’da yasakla-
nan dini propaganda özelliği taşõ-
yan yayõnlarõn yanõ sõra 72 bin 278
dolarlõk faturanõn ele geçirildiği be-
lirtildi. Açõklamada, gözaltõna alõ-
nanlarõn yapõlan sorgulamalarõnõn
ardõndan serbest bõrakõldõğõ belir-
tilerek, söz konusu grubun faali-
yetlerinin bundan sonra da yakõn-
dan izleneceği kaydedildi.
Erdemir’in Rusya’da sadece bu
yõl içinde Moskova, St. Peters-
burg, Kaliningrad, Bastrama, Ya-
roslavl, Krasnayarsk ve Kazan
kentlerini ziyaret ederek toplantõ-
lar gerçekleştirdiği belirtilen açõk-
lamada, toplantõlarda grubun bun-
dan sonraki faaliyetlerinin ele alõn-
dõğõ ifade edildi.
Açõklamada, grubun kurduğu
şirket ve vakõflara “Serhat, Ufuk,
Tolerans, Eflak ve Toros” isim-
lerini verdiği belirtildi.
Rusya Başsavcõ Yardõmcõsõ
Viktor Grin, Yekaterinburg ken-
tindeki bir konferansta yaptõğõ
konuşmada, bazõ yõkõcõ dini eği-
limlerin Rusya’daki okullara sõz-
maya çalõştõğõnõ söyledi. Grin,
“Yasadışı göçün bir sonucu ola-
rak geleneksel olmayan dini
eğilimlerin takipçileri Rusya’ya
sızmayı başardı. Eğitim ku-
rumları bunlar için açık ve ula-
şılabilir bir alan haline geldi. Bu
dini örgütlerin yasadışı faali-
yetleri genellikle devlet ku-
rumlarının kontrolü dışındaki
yerlerde oluyor. Ayrıca bazı
bölgelerde bunlar yerel yöneti-
min bilgisi dahilinde hareket
ediyorlar” ifadelerini kullandõ.
CHP’li Kart, ‘Rektörler derdest edilirken Özkök’ün ayağõna gidildi’ dedi
Kazılarda 6’sı boş, toplam 21 lav silahı, 14 el bombası ve 450 gram C3 pat-
layıcı madde ile çok sayıda mühimmat ele geçirildi. (Fotoğraf: AA)
POYRAZKÖY’DEKİ KAZILAR SONA ERDİ
CHP, son dönemdeki tutumlarõ nedeniyle Adalet Bakanõ hakkõnda gensoru veriyor
‘Halka gerçekdõşõ bilgi verdi’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ge-
nel Başkan Yardõmcõsõ Onur Öymen, Adalet
Bakanõ Mehmet Ali Şahin hakkõnda, Deniz Fe-
neri dosyasõ ile yasadõşõ telefon dinlemesi ko-
nularõndaki açõklamalarõ ve YARSAV Başka-
nõ Ömer Faruk Eminağaoğlu’na karşõ tutu-
munu nedeniyle TBMM’ye gensoru önergesi
verme kararõ aldõklarõnõ bildirdi.
Öymen, parti genel merkezinde düzenlediği
basõn toplantõsõnda, Adalet Bakanõ Şahin’in
başta Deniz Feneri davasõ olmak üzere çeşitli ko-
nulardaki tutumunun ele alõndõğõnõ ifade ederek,
“Halka gerçekdışı bilgi verdiği ve Deniz Fe-
neri davasının başından bu yana izlediği ta-
vırların hukukun işlemesi açısından kaygı ve-
rici olduğu tespit edildi” dedi.
‘Adaletin işleyişinde kaygılar var’
Bakan Şahin’in yurttaşlarõn yasadõşõ dinlen-
mesi konusundaki açõklamalarõ ile YARSAV
Başkanõ Eminağaoğlu’na karşõ tutumunun da
toplantõda değerlendirildiğini bildiren Öymen,
“Bütün bu nedenlerle Adalet Bakanı aleyhi-
ne bir gensoru önergesi verilmesi kararlaş-
tırıldı. Bu gensoru önergesini en kısa zamanda
CHP Meclis Grubu TBMM’ye sunacaktır”
dedi. Adaletin işleyişi konusunda ciddi kaygõ-
lar olduğunu kaydeden Öymen, Adalet Bakanõ
Şahin’in bu konuda birinci derecede sorumlu-
luk taşõdõğõna inandõklarõnõ söyledi. Öymen bir
gazetecinin sorusu üzerine Genelkurmay Baş-
kanõ Orgeneral İlker Başbuğ’un dün “İletişim
Toplantısı”nda yaptõğõ açõklamalarõnõn da
MYK toplantõsõnda değerlendirildiğini kaydet-
ti. CHP’nin “Ergenekon” davasõ hakkõndaki gö-
rüşlerini daha önce kamuoyuna açõkladõğõnõ
anõmsatan Öymen, “Sayın Genelkurmay Baş-
kanı’nın verdiği bazı bilgileri, yaptığı de-
ğerlendirmeleri dikkatle not ettik” dedi.
Dağõstan Cumhuriyeti’nde aralarõnda bir Türk’ün de bulunduğu 17 kişi gözaltõna alõndõ
2. ERGENEKON İDDİANAMESİ
Tören gecikmeli
gerçekleştirildi
İstanbul’da hava muhalefeti nedeniyle 23
Nisan’da yapılamayan Ulusal Egemenlik ve
Çocuk Bayramı törenleri, Ali Sami Yen Sta-
dı’nda dün gerçekleştirildi. Tören, İstanbul
Valisi Muammer Güler, 3. Kolordu Komutanı
Korgeneral Yalçın Ataman ve Büyükşehir Be-
lediye Başkanı Kadir Topbaş’ın üstü açık bir
araçla stadı dolaşarak öğrenci ve yurttaşları se-
lamlamasıyla başladı. Saygı duruşunda bulu-
nulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ar-
dından öğrenciler geçit töreni yaptı. Daha son-
ra 33 okuldan yaklaşık 400 öğrencinin katılı-
mıyla gösteriler gerçekleştirildi. (Fotoğraf: AA)