24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 30 NİSAN 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Ergenekon’a ‘İtalya Kılavuzu’ (VI) İtalya’nın siyasi skandalları ve esrarlarını inceler- ken, Avrupa’nın iki büyük depreminden etkilendik- lerini görüyoruz. Bunlardan ilki ’70’ler ortasında Akdeniz’de (Yu- nanistan, Portekiz, İspanya) sağ diktaları yıkan dalga… İkincisi ’80’li yıllar sonunda, bu kez Eski Kıta’nın sol diktalarını alaşağı eden Berlin Duvarı’nın çökü- şü. ’70’ ler ortasındaki ilk dalganın ardından, ’81’de Çizme’nin P-2 Mason Locası skandalı patladı ki, bu- nu satırbaşlarıyla önceki yazılarda anlattım. ’80’ler sonuna gelindiğinde Berlin Duvarı’nı devi- ren ikinci dalgayla birlikte sırasıyla “Gladio” ve “Temiz Eller” skandalları patlak verdi. Bu skandalların hiçbiri dış konjonktürden bağım- sız değildi. İtalya örneği bize ülke çapında şok yaratan büyük sarsıntıların, derin fay kırılmalarıyla ortaya çıktığını gösteriyor. İtalya ve Türkiye gibi jeostrateji satrancında birinci dereceden önem taşıyan ülkelerde; dış konjonktü- rel değişiklikler, birebir olduğu gibi içeriye yansıyor ve iç dengelerin değişmesiyle kendini gösteriyor. Gladio ancak ‘duvarın çöküşüyle’ keşfedildi NATO’dan epey önce temelleri bizzat CIA’nın ku- ruluşu (1947) ile atılan “gladio”nun, varlığının orta- ya çıkabilmesi için, bağımsız yargının çabalarını çok aşan bir şeyin olması, Doğu Bloku’nun düşmesi ge- rekti… Kontrgerilla örgütlenmesi “gladio”; Soğuk Savaş başlangıcında kurulmuştu. Ve Soğuk Savaş bitimiyle sona erdi. “Savcılar İtalya’da ‘gladio’yu çökertti!” falan.. bunlar hikâye. Şu doğru: ’80’ ler itibarıyla “ilk dalganın” etkisiy- le günyüzüne çıkan P-2 sayesinde; İtalya’nın “ba- ğımsız yargı” mensupları, o zamana dek sahip ol- madıkları bilgi ve deneyimler kazandılar. Beş jandarmanın yaşamını yitirmesiyle sonuçla- nan bir terör eylemini o yıllarda soruşturmakta olan genç savcı Felice Casson da deneyim kaza- nan idealist yargı mensuplarından biriydi. Casson; söz konusu eylemin failinin ifşaatları sa- yesinde, “kontrgerilla”dan haberdar olan ilk savcı ol- du. Ama Casson’un da olayın gerçek çapı ve bo- yutlarını keşfetmesi; dönemin Başbakanı Andreot- ti’nin kendisine askeri istihbarat raporlarını bizzat aç- masıyla mümkün olabildi. Takvimlerin gösterdiği yıl 1990’dı…. Andreotti başka deyişle raporları savcıya “Doğu Bloku” yıkılmış olduğu için açıyor. Ardından, “gla- dio”nun varlığını İtalyan Parlamentosu’na açıklıyor. Bunun üzerine skandal yalnız İtalya’da değil; yağ hal- kaları gibi dağıldığı Avrupa’nın tüm NATO ülkelerinde şok yaratıyor. Ve NATO ‘devlet sırrı’ getiriyor… Demokrasileriyle övünen Batı Avrupa halkları, her türlü demokratik denetim mekanizması dışına çıkan ve üstüne üstlük Anglo-Amerikan istihbarat örgüt- lerinin (MI6 ve CIA) taşeron ya da maşaları olarak faa- liyet gösteren “gladio”ların keşfiyle dumura uğruyor. Andreotti’nin beklenmedik açıklamalarıyla şaş- kına dönen Brüksel’deki NATO merkezi -ki tüm olay NATO çatısı altında bizzat SHAPE’de örgütleniyor- “stay behind” adı altında bilinen ve ittifak üyeleri “gla- dio”larının tamamını kapsayan skandalı ilk elden ya- lanlıyor. Ardından ilk şaşkınlıkla yapılan yalanlama- nın yalanlaması yapılıyor. Bunu takiben de; herke- sin noel tatiline girdiği ’90 yılının 23 Aralık günü, olay sessiz sedasız “devlet sırrı” şalına sarılıyor. Sen sağ, ben selamet. Avrupa Parlamentosu, hiçbir yere varmayan bir di- zi kınama kararı çıkartıyor; NATO üyesi bir iki Avrupa ülkesinde de (skandalın patlak verdiği İtalya ile NA- TO karargâhının bulunduğu Belçika’da) gene hiçbir yere varmayan parlamento araştırma komisyonla- rı kuruluyor. İtalya’da gladio mahkemeleri kurulmadı Bu gel-gitli şaşkınlık dönemi sonunda, İtalya’nın tanınmış askeri strateji uzmanı Stefano Silvestri’nin “Cumhuriyet”e söyledikleri oluyor: “Gladio İtalya’da sizdeki gibi asla mahkemelik ol- madı. Meşru ‘gladio’ operasyonları -yani ‘gladio’nun meşru kısmı- İtalyan hükümeti tarafından ‘devlet sır- rı’ kapsamına alındı. Gayrimeşru ‘gladio’ faaliyetle- ri ise sisler altında kaldı…” (21 Nisan 2009, Sağnak) Türk kamuoyuna “Bizde de Çizme’de olduğu gi- bi ‘gladio’lar savcılar tarafından çökertiliyor!” diye an- latılan hikâyenin sonu İtalya’da böyle bitti sevgili okurlar. Yazdıklarımdan sakın ola ki gayrimeşru çetelerin yargılanmasına karşı olduğum çıkmasın. Karşı olduğum şey, sadece gerçeklerin çarpıtılması ve her türlü araçsallaştırmaya açık bir “dezenfor- masyondur”. Asılsız karşılaştırmaların içyüzü öğrenildiği ve bi- lindiği ölçüde; “demokratikleşmenin” olmazsa olmazı sayılan “şeffaflığın” başdüşmanı dezenformasyona karşı önlem almış oluruz. nilgun@cumhuriyet.com.tr Avrupa Adalet Divanõ’nõn, Rum mülkleriyle ilgili kararõ güneyde ‘zafer’ havasõ, kuzeyde panik yarattõ Mülk kararõ Kõbrõs’õ karõştõrdõ REŞAT AKAR LEFKOŞA - Avrupa Birliği Adalet Diva- nõ’nõn, KKTC’nin denetiminde bulunan Lap- ta köyünde Kõbrõslõ Rum Meletis Apostoli- dis’e ait arazi üzerinde villa inşa eden İngi- liz Orams çifti aleyhindeki Rum mahkeme kararõnõ onaylamasõ adada geniş yankõ yarattõ. Kõbrõslõ Rum siyasiler, Adalet Divanõ kara- rõnõ büyük bir sevinçle karşõlarken, kuzeyde büyük bir panik başladõ. Rum Yönetimi Başkanõ Dimitris Hristof- yas, ABAD kararõnõn kendilerini haklõ çõ- kardõğõnõ söyledi. Hristofyas, bu kararõn mü- zakerelerde bazõ şeyleri değiştirip değiştir- meyeceği yönündeki soru üzerine “müza- kereler müzakerelerdir. Mahkemenin ka- rarından dolayı şu anda coşkunun bizi ele geçirmemesi ve her şeyin mucize gibi çö- zümleneceğini düşünmememiz gerek- mektedir” dedi. Rumlarõn mülklerini koru- ma açõsõndan önemli bir karar alõndõğõna dikkat çeken Hristofyas, bunun Avrupa hu- kukuna dayandõğõnõ savundu. AKEL Basõn Sözcüsü Stavros Evagoru, hukuki kararlarõn, Kõbrõs sorununa yönelik çö- züm çabalarõnõ destekleyici nitelikte olduğu- nu öne sürdü. İngiliz Yüksek Mahkemesi ta- rafõndan davanõn ABAD’a havale edildiğini ve alõnan kararla İngiliz Yüksek Mahke- mesi’nin 5 sorusuna açõklayõcõ yanõtlar verdiğini söyleyen Evagoru, karar ile ‘Kıb- rıs Cumhuriyeti’nin Kõbrõs’ta tek egemen devlet olduğunun ortaya çõktõğõnõ savundu. Evagoru, Kõbrõs Rum mahkemelerinin, Kuzey Kõbrõs’taki taşõnmaz mallar konu- sunda karar almaya yetkisi bulunduğunu id- dia etti. Evagoru karar ile KKTC’deki mülklerin tek yasal sahibinin Kõbrõslõ Rum- lar olduğunun yeniden teyit edildiğini kay- detti. Rum Meclis Başkanõ ve DİKO lideri Marios Karoyan ise, “işgalci” olarak ni- telendirdiği Türk askerine karşõ hukuki bir karar çõktõğõnõ söyledi. Ana muhalefetteki DİSİ Başkan Yardõmcõsõ İonas Nikolau, “Sözde alıcılar, Rum taşınmaz malları- nı satın almaya karar vermezden önce iki-üç kez düşünecekler” dedi. Omiru “Karar, Kıbrıs davası için zırhlı bir yelek ve kalkandır” derken, Çevreciler ve Ekologlar Hareketi Genel Sekreteri Yoanna Panayotu da, bu olum- lu kararõn Rum hükümeti tarafõndan ileri götürülmesini istedi. Rum Başsavcõ Yar- dõmcõsõ Akis Papasavvas, ABAD kara- rõndan memnun olduğunu, kararõn en iyi şekilde değerlendirilmesi için dikkat edil- mesi gerektiğini söyledi. Karar manşetlerde Avrupa Birliği Adalet Divanõ’nõn kara- rõ, Güney Kõbrõs’õn yüksek tirajlõ Fileleft- heros gazetesinde “Yağmaya Fren” baş- lõğõyla verildi. Diğer gazetelerin dünkü baş- lõklarõ ise şöyleydi; Haravgi: Yağmacılığa son... Tek egemen devlet Kıbrıs Cum- huriyeti... Politis: Hristofyas için koz... Si- merini: Mülklerimizle ilgili karar Türkiye için şamar... Kuzey Kõbrõs’taki gazeteler de haberi ilginç başlõklarla duyurdu. Yük- sek tirajlõ Kõbrõs gazetesi manşetinde “Rum mahkemesine onay” başlõklarõnõ kullanõrken, haber diğer gazetelerde şöyle yer aldõ: Halkõn Sesi: Şimdi ne olacak... Af- rika ve Star Kõbrõs: Orams depremi... Ha- vadis: Felaketin başlangıcı... Kõbrõslõ: Ya masa, ya mahkeme... Vatan: Avrupa adaletinden bir çelme daha... Güneş: Masaya darbe... Volkan: Talat yüce di- vanda yargılanmalı. Pakistan birlikleri, Taliban’ın girdiği, başkent İslamabad’a ya- kın Buneyr bölgesindeki bir ka- sabayı ele geçirirken, operasyon- da 50’den fazla Taliban üyesi öldürüldü. Ordu sözcüsü Tümgeneral Athar Abbas, düzenledi- ği basın toplantısında, Buneyr’deki operasyonda 1 askerin de hayatını kaybettiğini söyledi. Abbas, operasyon sırasında Taliban militanları tarafından kaçırılan yaklaşık 70 polis ve mi- listen 18’inin kurtarıldığını, bölgedeki iki patlayıcı deposunun da imha edildiğini açıkladı. Ordudan yapılan bir diğer açıklamada da, İslamabad’a yaklaşık 100 kilometre uzaklıktaki Buneyr bölgesinin önemli kasabası Dagger’ın geri alındığı duyuruldu. (Fotoğraf: AFP) Dış Haberler Servisi - İtalya Başbakanõ Silvio Berlusconi’nin eşi Ve- ronica Lario, eşinin “güzel genç kızlara il- gisinden” şikâyetçi. La- rio, basõna gönderdiği açõk mektupta, eşinin ha- ziran ayõnda yapõlacak Avrupa Parlamentosu se- çimleri için, siyasi tec- rübesi olmayan genç ve güzel kadõnlarõ aday gös- termesiyle ilgili olarak, “Siyasette güzel kadın- ların olması ne avantaj ne de dezavantaj. Bu- gün gördüğümüz ise, bütün kadınların say- gınlığına gölge düşüren iktidarın itidalden yok- sun küstahlığı” dedi. Lario mektubunda, “Ben ve çocuklarımın bu du- rumun işbirlikçileri de- ğil, kurbanları olduğu- nun açıkça bilinmesini istiyorum. Birileri ‘gü- zel kadõnlarõn adaylõğõ- nõn’ İmparator Silvio Berlusconi’ye yeni eğ- lence çıkardığını yaz- mış. Bu görüşe katılı- yorum” diye yazdõ. BERLUSCONI EŞİNİ YİNE KIZDIRDI aliban’a operasyon Kapsamlõ istişare dönemi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dõşişleri Bakanõ Ali Babacan, Rusya, ABD, İsviç- re, Azerbaycan ve Ermenistan ile yapõlacak diplomasi trafiği sonucunda, gelecek birkaç haf- ta içinde kapsamlõ siyasi istişare süreci başlatacaklarõnõ bildirdi. TBMM Genel Kurulu’nda, CHP’li Şükrü Elekdağ’õn eleş- tirilerine yanõt veren Babacan, ABD Başkanõ Barack Oba- ma’nõn 1915 olaylarõyla ilgili tarih yorumunu kabul etmele- rinin mümkün olmadõğõnõ, Oba- ma’nõn açõklamasõndan duy- duklarõ üzüntüyü ABD’li yet- kililere ilettiklerini söyledi. Er- menistan ile Azerbaycan iliş- kilerinin ele alõndõğõ Minsk ve Türkiye ile Ermenistan arasõn- daki Bern sürecine işaret eden Babacan, Türkiye’nin Güney Kafkasya’da ülkelerin birbi- riyleriyle olan ilişkilerin nor- malleşmesinden yana olduğu- nu ve bu doğrultuda çalõştõkla- rõnõ kaydetti. Babacan, Azer- baycan ve Ermenistan cum- hurbaşkanlarõnõn Minsk süre- cinde önümüzdeki 3 ay içinde 3 kez görüşeceklerini kayde- derek, “Bizim her iki ülkeden aldığımız sinyaller, siyasi ira- de orada yerinde olduktan sonra bu sorunların da aşı- labileceği yönünde. Rusya ve ABD sürece ağırlığını ko- yarsa, bu sorunların, makul sürede çözülebileceğini dü- şünüyoruz” dedi. Türkiye ile Ermenistan arasõnda görüşme- ler konusunda da bilgi veren Babacan, kapsamlõ bir şekilde başlattõklarõ süreç içinde tüm sorunlarõn masaya yatõrõldõğõnõ söyledi. Rusya, ABD, İsviçre, Azerbaycan, Türkiye ve Er- menistan’õn içinde bulunduğu çok taraflõ bir diplomasi trafi- ği yürüttüklerini kaydeden Ba- bacan, “Biz sadece Türkiye- Ermenistan ilişkilerinin nor- malleşmesini hedeflemiyo- ruz, Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinin de tam normali- zasyonunu hedefliyoruz. Önümüzdeki birkaç hafta içinde kapsamlı bir siyasi is- tişare süreci başlatacağız. Bu süreçte, konu bütün detayla- rıyla, bu ülkelerde tartışıla- cak. Bunun zamanlaması 6 ülkeyle yapılan diplomasi trafiğinin sonunda belirlene- cek” dedi. İngilizler şokta İngiliz David-Linda Orams çiftinin yaptırdığı konut.(Fotoğraf: AA) Dış Haberler Servisi - Mülkiyet konusunda Rum mahkemelerinin verdiği kararlarõ, bundan sonra bütün Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde geçerli kõlan ABAD kararõ İngiliz basõnõnda geniş yer buldu. İngiltere’de yayõmlanan Daily Mail gazetesinin haberinde, “AB İngilizlere Kıbrıs’taki evlerinden vazgeçmeleri gerektiğini bildirdi” denilerek aynõ durumda yaklaşõk 5 bin İngilizin bulunduğunu, bu kişilerin benzeri davalara hedef olabileceklerini yazdõ. Telegraph gazetesi de ATAD’õn aldõğõ kararla Rumlara ait olduğu kanõtlanan topraklar üzerinde emlakõ bulunan İngilizlerin, söz konusu topraklarõ geri vermek ya da toprak sahibi Rumlara tazminat ödemek zorunda kalacağõ belirtildi. Gazetenin haberinde, davanõn İngiltere Yüksek Mahkemesi’nin kararõ tanõmak zorunda olduğu da kaydedildi. Guardian gazetesi ise kararõn Meletis Apostolides’le aynõ durumdaki pek çok Rum için emsal teşkil edeceğini ve çok sayõda davanõn açõlabileceğini, kararõn Kõbrõs’ta sürdürülen barõş görüşmelerini de etkileyebileceğini yazdõ. İngiltere’de KKTC’ye yönelik izolasyonun kaldõrõlmasõ için faaliyet gösteren “Ambargolular” adlõ kuruluş, ABAD’õ önyargõlõ olmakla ve politik karar almakla suçladõ. TT TEŞEKKÜR Ekonomi politikalarõnõn “Dayanõlmaz Hafifliği” sonucunda 12.2.1979 yõlõnda kaybettiğimiz eşim, babamõz, şair, yazar, öğretmen ALİ RIZA ERTAN’ın aramõzdan ayrõlõşõnõn 30. Yõlõ Anma Günü için olanak sağlayan başta TÜYAP yetkilileri olmak üzere, tüm etkinliklerde verdikleri emek ve katkõlarõnõ esirgemeyen değerli şair arkadaşlarõ Hüseyin Yurttaş, Kadri Sümer, Ahmet Günbaş, Ahmet Zeki Muslu, Hidayet Karakuş, Sedat Şanver’e teşekkürlerimizle… Başarõlarõnõn devamõnõ dileriz… Eşi: Nuran Ertan Çocuklarõ: Özgür-Utku Ertan İngilizceyi İngilizce kaynaklardan öğrenin... Westminster University ve Premier College sertifikalarõna sahip, London School of Business Administration’da master yapmõş, ÖĞRETMENDEN BRITISH ENGLISH ? Gramer, konuşma, derslere yardõmcõ, sõnavlara hazõrlõk ? İş İngilizcesi (Business English) ve İngilizce iş görüşmelerine (Interview) hazõrlõk Acıbadem /İstanbul 05327018041 Nüfus cüzdanõmõ kaybettim. Hükümsüzdür. NEZİHE BOZDOĞAN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear