Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA20 NİSAN 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET
19HABERLERİN DEVAMI
İstanbul B 20
Edirne Y 23
Kocaeli B 24
Çanakkale Y 20
İzmir B 25
Manisa Y 26
Aydın Y 26
Denizli Y 25
Zonguldak B 18
Sinop B 14
Samsun B 15
Trabzon B 15
Giresun B 15
Ankara B 19
Eskişehir Y 21
Konya B 18
Sıvas B 16
Antalya B 25
Adana PB 25
Mersin PB 23
Diyarbakır PB 19
Şanlıurfa PB 22
Mardin PB 17
Siirt PB 18
Hakkâri B 9
Van B 11
Kars Y 10
Oslo PB 11
Helsinki PB 5
Stockholm PB 9
Londra PB 18
Amsterdam PB 18
Brüksel PB 17
Paris PB 19
Bonn PB 18
Münih PB 15
Berlin PB 18
Budapeşte Y 20
Madrid Y 21
Viyana Y 20
Belgrad Y 21
Sofya Y 22
Roma Y 17
Atina Y 20
Zürih Y 20
Moskova Y 5
Aşkabat Y 15
Astana Y 19
Taşkent Y 29
Bakû PB 12
Bişkek B 23
Tiflis B 16
Kahire A 30
Şam A 22
Ülkemizin kuzey, iç
ve batı kesimleri par-
çalı çok bulutlu, öğ-
le saatlerinden sonra
Marmara’nın güneyi,
Batı Karadeniz’in iç
kesimleri, Kuzey Ege,
Güney Ege’nin iç ke-
simleri ve Göller Yö-
resi sağanak diğer
yerler az bulutlu ge-
çecek.
AÇI
MÜMTAZ SOYSAL
Devlet Politikaları
ÇOĞUL bir başlık; çünkü, tek bir devlet politi-
kasından değil, önemli bütün konularda o konu-
ların niteliğine, kapsamına ve önemine göre ayrı
ayrı devlet politikalarından söz edilmelidir.
Örneğin Avrupa Birliği, Kıbrıs, Ege kıta sahan-
lığı, Ermeni “soykırımı”, Güneydoğu gibi öyle so-
runlar ve alanlar var ki, her biri için ayrı bir dev-
let politikasının oluşturulması gerekecektir.
Oluşturmaya katılım, uygulama sorumluluğu, sü-
reklilik ve değiştirilebilirlik açısından.
Ne demektir belirli bir konuda devlet politika-
sı?
Öyle bir politikadır ki o, enine boyuna tartışılmış,
geçmişin derslerinden yararlanılarak olası tepki-
leri sorumlular ve görevlilerce düşünülmüş ol-
malıdır. Bunun bütün devlet mekanizmasınca iç-
te ve dışta sadakatle uygulanması, her şeyden ön-
ce, oluşturulmasına katılımın nasıl düzenlen-
diğine bağlıdır. Bu işi iktidardaki bir tek partinin
ya da partilerin, hatta yalnız birkaç devlet orga-
nının iradesine bırakmak, uygulamadaki durak-
samalara ve savsaklamalara kapı açmak demektir.
O halde, belli bir dönemdeki sorumlu hükümetin
yanına devletin sürekliliğini temsil eden ve böy-
le davranması beklenen cumhurbaşkanını ekle-
mek kaçınılmaz bir zorunluluk olarak ortaya çıkar;
şimdi olduğu gibi devlet başkanı ile hükümet ara-
sında geçmişten gelen bir yakınlık bulunsa da...
Ayrıca, yakın geleceği düşünüp ana muhalefet
de süreç içine alınmalıdır.
Seçilmişlerin yanında atanmışlar, yani sivil ya da
asker devlet görevlileri süreç dışında tutulabilir mi?
Bunu yapmak, kendi kuralları gereği devletin sü-
rekliğine bağlı insanların deneyiminden, yüksek
sivil ya da asker bürokrasinin katkısından yarar-
lanmamak demektir. Cumhuriyetin yakın geç-
mişinde bu zorunluluk gözden uzak tutulmuş sa-
yılmaz: Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmanın
ciddi planlara bağlandığı dönemlerdeki Planlama
Yüksek Kurulu ya da ulusal savunma ve güven-
lik konularında şimdiki Milli Güvenlik Kurulu dev-
let politikalarının oluşturulması ve uygulanma-
sından sorumlu siyasiler ile yüksek bürokrasi ara-
sında akılcı işbirliği için bulunmuş kuruluşlar sa-
yılır.
Son zamanlarda bu mekanizmaların iyi işletil-
memesi, devleti özellikle dış politika ve ulusal
güvenlik konularında gereksiz yanlışlara sürük-
lüyor. Öyle bir hava esiyor ki, sanki devletin dav-
ranışlarına toplumun genel ve köklü çıkarları
değil de, deneyimleri yerel yönetim geçmişleriy-
le sınırlı siyasilerin kendi uhrevi inançlarından kay-
naklanan eğilimleri egemen olmaktadır.
Oysa, laik cumhuriyetin bürokrasi yapısı, yüz-
lerce yıllık köklü bir devlet deneyiminden yarar-
lanmaya her zaman elverişli bir yapıdır. Bu yapı-
dan yararlanarak sağlam devlet politikaları oluştur-
madan uluslararası arenaya çıkmanın, yalnız bu
ihmalin sorumlularına değil, bütün topluma zarar
vereceği bilinmelidir.
mumtazsoysal@gmail.com
AB’den tartışılacak raporANKARA (ANKA) - Avrupa Bir-
liği’nin 2009 yõlõna ait “Terorizm Du-
rum ve Eğilimler Raporu - TE-
SAT” yayõmlandõ. Raporda PKK /
KONGRA GEL üyesi ya da sempa-
tizanlarõnõn sonbaharda Abdullah
Öcalan gösterileri sõrasõnda “kun-
dakçılık, terörist saldırı, mala zarar
ve çeşitli suçlar” işledikleri belirtil-
di. Raporun bir dipnotunda ise “Al-
manya’da PKK / KONGRA GEL
tarafından girişilen saldırılar düşük
öneme sahiptir. O nedenle siyasi ola-
rak motive edildiği düşünülse bile
terörist saldırı sayılmamaktadır.
Avusturya PKK / KONGRA
GEL’in beş saldırısını terörist sal-
dırı olarak bildirmiştir” denildi.
Raporun “Etnik-milliyetçi ve Ay-
rılıkçı Terör” başlõğõnda, Avustur-
ya’da üç başarõsõz, iki de başarõlõ
kundaklama eyleminin PKK / KON-
GRA GEL’e bağlandõğõ, bunlardan en
az ikisinin doğrudan Türk hedefleri-
ne yönelik olduğu belirtildi.
‘Türk hedeflerine karşı’
Raporda ayrõlõkçõ “ETA, Korsika,
Kuzey İrlanda, Tamil Elam,
PKK/KONGRA GEL” başlõklarõ
altõnda örgütler birkaç paragrafta ta-
nõmlandõlar. PKK / KONGRA GEL
hakkõnda şöyle denildi: “Türkiye’de
‘Halkõn Savunma Güçleri’ olarak
adlandırılan PKK / KONGRA
GEL’in silahlı kanadı, bağımsız
Kürdistan ya da en az Türkiye’nin
güneydoğusundaki Kürt halkının
kültürel ve siyasi özerkliği için mü-
cadele etmektedir. Kimi AB ülke-
lerinde çok sayıda Kürt, Avru-
pa’da yeni sempatizanların dikka-
tini çekmek üzere, gösteriler, yü-
rüyüşler, kültür festivalleri, çeşitli
kampanyalar gibi propaganda et-
kinlikleri düzenleyebilmektedir.
2008 Ekim’inde PKK / KON-
GRA GEL’in Türkiye’de hüküm-
lü bulunan kurucusunun avukat-
ları, müvekkillerinin hapishane-
de kötü muameleye uğradığını
açıklamıştır. Kürt medyasının iş-
kence iddialarıyla ilgili yayımla-
rından sonra PKK / KONGRA
GEL’in propaganda kanadı Av-
rupa’daki Kürtlerden ‘demokratik’
protesto mitingleri düzenlemeleri-
ni istemiştir. Bu zemin üzerinde
birçok üye devlette Kürtlerin ka-
tılımıyla gösteriler düzenlenmiştir.
Gösteriler sırasında PKK / KON-
GRA GEL üyesi sayılan kişiler ya
da sempatizanlar zaman zaman
kundakçılık, terörist saldırı, mala
zarar ve çeşitli suçlar işlemişlerdir.
Bu eylemler temel olarak Türk
hedeflerine karşı yapılmıştır. Gös-
terilerin zamanlaması dikkate alın-
dığında, bu eylemlerin PKK /
KONGRA GEL tarafından orga-
nize edildiği düşünülebilir.”
‘Propaganda çalışması’
Raporun 30’uncu sayfasõnda yer
alan bir dipnotta ise “Şimdilik Al-
manya’da PKK / KONGRA GEL
tarafından girişilen saldırılar dü-
şük öneme sahiptir. O nedenle si-
yasi olarak motive edildiği düşü-
nülse bile terörist saldırı sayılma-
maktadır. Avusturya PKK / KON-
GRA GEL’in beş saldırısını terö-
rist saldırı olarak bildirmiştir.
TE-SAT verileri, üye devletlerin te-
rorizm tanımlarına dayanmakta-
dır” bilgisi verildi.
TE-SAT raporunun “Eğilimler”
bölümünde ise PKK’yle ilgili olarak
“Türkiye’de PKK / KONGRA GEL
Kürt nüfusunun siyasi ve kültürel
özerkliği için mücadelenin içindedir.
Bu Almanya ve diğer Avrupa ül-
kelerine şiddete başvurmayan ey-
lemler ve propaganda çalışması
olarak yansımaktadır” denildi.
İZMİR (Cumhuriyet Ege Büro-
su) - 14. İzmir Kitap Fuarı, hafta
sonunda doldu taştı. TÜYAP ve
Türkiye Yayıncılar Birliği işbirli-
ğiyle düzenlenen fuarda Cumhu-
riyet Kitapları standında kitapla-
rını imzalayan gazetemiz yazar-
ları Hikmet Çetinkaya ve Serdar
Kızık’ın imza gününde kuyruk-
lar oluştu. Okurlar, Çetinkaya
ve Kızık’a kitaplarını imzalatır-
ken onlarla söyleşi olanağı da ya-
kaladı. Kitapseverlerin akınına
uğrayan fuara 306 yayınevi ve
pek çok sivil toplum kuruluşu
katılıyor. Kültürpark’ta gerçek-
leştirilen İzmir Kitap Fuarı,
26 Nisan’a dek kitapseverlere
kapılarını açık tutacak.
MEHMET MENEKŞE
AMASYA/BODRUM
(Cumhuriyet) - Köy Ensti-
tüleri mezunlarõ kuruluşunun
69. yõldönümünde enstitüleri
anlattõ.
Köy Enstitülerinin köylü-
nün kalkõnmasõ ve aydõn-
lanmasõndaki yeri ve kapa-
tõlmasõ tartõşmalarõ hâlâ sü-
rerken, mezunlarõ enstitü-
leri anlattõ. Samsun’un La-
dik ilçesindeki Akpõnar Köy
Enstitüsü’nden 1949 yõlõnda
mezun olan ve 35 yõl öğret-
menlik yapan Halim Oral,
enstitülerden “öğretmenlik
bilgisi ve bilinci ile yetiş-
tirildiklerini” vurguladõ.
Oral, Köy Enstitülerinin
sermaye sahipleri ve köy
ağalarõnõn baskõsõyla kapa-
tõldõğõnõ ifade etti. Halim
Oral, “Köylünün uyanma-
sını, kendi kendine yet-
mesini, aydınlanmasını is-
temediler, ağalık düzen-
leri sürsün istediler. Bugün
de halkın uyanması isten-
miyor. Dini kullanarak
kendi ağalıklarını sürdür-
mek istiyorlar” dedi.
Akpõnar Köy Enstitü-
sü’nde eğitim alõrken ensti-
tülerin kapatõlõş sürecine ta-
nõklõk eden Nazım Öztürk,
enstitülerin kapatõlmasõnõn
sonuçlarõnõn bugün somut
olarak yaşandõğõnõ belirtti.
Öztürk, halkõn aydõnlanma-
sõnõ istemeyenlerin Anado-
lu’nun her yerinde “çoban
ateşi” gibi duran enstitüle-
ri kapattõğõnõ belirtti. Öz-
türk, “O gün niçin kapa-
tıldığını idrak edememiştik
ancak bugün gelinen nok-
tada enstitülerin niçin ka-
patıldığını anlamak çok
zor değil. Cumhuriyetin
kazanımları bir bir yok
oluyor” diye konuştu.
Akpõnar Köy Enstitü-
sü’nün ilk mezunlarõndan
olan İsmail Oruç ise kapa-
tõlan enstitülerin yerine
imam hatip liselerinin açõl-
dõğõna dikkat çekti. İsmail
Oruç, “Türkiye yıllardan
beridir dinsel bir yönetime
doğru sürükleniyor. Ame-
rika’da bulunan Fethul-
lah Gülen Türkiye’yi ora-
dan yönetiyor. Dün Köy
Enstitüleri kapatıldı, bu-
gün köyler boşaldı, köylü
üretimden koptu. Köylü
gelip peynirini, yumurta-
sını, soğanını kentten alı-
yor. Türkiye’yi imam ha-
tipliler yönetiyor. Türki-
ye’yi yöneten imam hatip
felsefesi” diye konuştu.
69. yõlda Köy Enstitüleri
PKK’nin Almanya’daki eylemlerinin ‘düşük öneme sahip olduğu’ ve ‘terörist saldõrõ sayõlmadõğõ’ belirtildi
‘İSLAMCI ÖRGÜTLERİN PARA KAYNAĞI DOLANDIRICILIK’
Raporda, Fransa’nõn okullarda
türban giyilmesini yasakladõktan
sonra teröristler tarafõndan “Müs-
lümanlara düşmanlık beslemekle”
suçlandõğõ da belirtilirken İslamcõ te-
rör örgütlerinde daha fazla para bu-
lunduğu, bunun da çoğunlukla do-
landõrõcõlõktan geldiği kaydedildi.
Raporun “İslamcı Terör” başlõ-
ğõ altõndaki bölümüne göre 2008’de,
AB’de 187 kişi İslamcõ terör şüp-
hesiyle tutuklandõ. Tutuklamalar
çoğunlukla Fransa ve İspanya’da
gerçekleşti. 2008 yõlõnda Avrupa
Birliği İslamcõ terorizmle ilgili tek
saldõrõyla karşõlaştõ. İngiliz tabiyetine
mensup bir kişi Güney İngiltere’de
bir restoranõ bombaladõ. Bununla bir-
likte İslamcõ terorizmle bağlantõlõ bir-
çok etkinlik yapõldõğõna ilişkin 2008
yõl boyunca açõk kanõtlar bulundu.
Güvenlik güçleri İspanya, Fransa ve
diğer ülkelerde birçok saldõrõ planõ-
nõ ortaya çõkardõ.
‘Örgütlere bağlı değiller’
Raporun “Nihai Özet” bölü-
münde, “İslamcı terorizmin fi-
nansmanıyla ilgili tutuklanan ki-
şilerin çoğunluğu dolandırıcılığa
karışmışlardır. Ayrılıkçı ve sol
kanat teröre karışanların çoğun-
luğu ise terorizmin finansmanın-
da haracı kullanmaktadırlar” de-
nildi. Tutuklamalarõn çok büyük
sayõda “İslamcı terörle bağlantı”
gerekçesiyle, kimilerinin ise Mag-
rip El Kaidesi ve Özbek İslami Ha-
reketi gibi örgütlere üyelik nedeniyle
gerçekleştiği belirtildi. Tutukla-
nanlarõn üçte ikisinin “bilinen” bir
örgütle bağlantõlarõ bulunmadõğõ
kaydedilen raporda, “Bir örgüte
bağlı olmayan bireysel ya da grup
örgütlenmeleri vardır, ancak El
Kaide tarafından teşkil edilen
küresel cihad ideolojisiyle bağ-
lantılar söz konusudur” denildi.
‘SAVAŞ İLANI’
PKK’den bir
tehdit daha
8 TUTUKLAMA
İzmir’de
operasyon
ADANA
DTP’lilerden
protesto eylemi
DİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - PKK’nin önceki gün
AKP’li yöneticiler ve Fethul-
lah Gülen cemaatine bağlõ ku-
ruluşlarõ hedef alacağõnõ açõkla-
masõndan sonra örgütün üst dü-
zey yöneticilerinden Murat
Karayılan Fõrat Haber Ajansõ-
na yaptõğõ açõklamada, çok sa-
yõda DTP’linin tutuklandõğõ
operasyonun “savaş ilanı” an-
lamõna geldiğini söyledi ve ça-
tõşmasõzlõk sürecini bitirebile-
ceğini belirtti. PKK’nin gençlik
örgütü Komalen Ciwan ise
operasyonlara karşõ halka baş-
kaldõrõ çağrõsõ yaptõ. Bu açõkla-
malar üzerine Diyarbakõr’da
geniş güvenlik önlemleri alõndõ.
İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - İzmir’de PKK’ye
yönelik olarak gerçekleştirilen
operasyonda gözaltõna alõnan 29
kişi adliyeye sevk edildi. Zanlõ-
lardan 6’õ serbest bõrakõlõrken
23’ü tutuklama istemiyle nöbet-
çi mahkemeye gönderildi. Mah-
keme 8 kişinin tutuklanmasõna
karar verirken 15 kişiyi tutuk-
suz yargõlanmak üzere serbest
bõraktõ. Operasyonda 30 kişi
gözaltõna alõnmõş, 1 zanlõ, hak-
kõndaki yakalama kararõ nede-
niyle İstanbul’a gönderilmişti.
ADANA(Cumhuriyet Bü-
rosu) - 13 ilde yapõlan operas-
yonlarda DTP üyelerinin gözal-
tõna alõnarak, tutuklanmasõna
tepki gösteren bir grup, Ada-
na’da adliye binasõ önüne kadar
yürüyüş düzenledi. DTP Sey-
han İlçe Başkanõ Mehmet Nar-
dan, “Partililerimiz üzerindeki
baskõ sona erene ve tutuklanan-
lar serbest bõrakõlõncaya dek ey-
lemlerimiz sürecek” dedi. 5 da-
kika oturma eylemi yapan grup,
daha sonra dağõldõ.
Çetinkaya ve Kızık
okurlarıyla buluştu
HALİM ORAL:
Köylünün uyan-
masını, aydın-
lanmasını iste-
mediler. Bugün
de halkın uyan-
ması istenmiyor.
İSMAİL ORUÇ:
Türkiye yıllardır
dinsel yönetime
doğru sürükleni-
yor. Türkiye’yi
yöneten imam
hatip felsefesi.
NAZIM ÖZTÜRK:
Enstitülerin niçin
kapatıldığını an-
lamak zor değil.
Cumhuriyetin
kazanımları bir
bir yok oluyor.
Çağdaş Yaşamı Destekle-
me Derneği Bodrum Şube-
si de, Köy Enstitülerinin
69. kuruluş yıldönümünü
bir dizi etkinlikle kutladı.
Bodrum Öğretmenevi’nde
bir araya gelen dernek
üyeleri, ÇYDD ve Köy
Enstitülerinin aynı amacı
paylaştığını vurguladı. Da-
ha sonra ilçe merkezindeki
Hasan Âli Yücel Anıtı
önünde gerçekleşen buluş-
mada konuşan Dernek Şu-
be Başkanı Meral Saraç-
başı, Köy Ensitülerinin ve
ÇYDD’nin Atatürk dev-
rimlerine bağlı cumhuriyet
yurttaşları yetiştirmeyi he-
deflediklerini dile getirdi.
‘Aynı amacı
paylaşıyoruz’
ALMAN VATANDAŞLIĞI ÖNERİSİ
Erdoğan’dan
ilginç tavsiye
HANNOVER (AA) - Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan, Almanya’da yaşayan Türk kökenli
gurbetçilere “Alman vatandaşlığına geç-
mekte tereddüt etmeyin. Vatandaşlık al-
manın hakların teşkilini garanti edeceğini
unutmayın” diye seslendi
Eski Almanya Başbakanõ Gerhard Schrö-
der’in 65. doğum günü davetine katõlmak
amacõyla Hannover kentinde bulunan Başba-
kan Erdoğan, burada Türk sivil toplumu örgü-
tü temsilcileriyle bir araya geldi. Başbakan Er-
doğan, burada yaptõğõ konuşmada, Türk kö-
kenli Alman vatandaşlarõna oy kullanmalarõ
çağrõsõnda bulunarak şunlarõ kaydetti: “Al-
manya’da eylül ayında seçimler var. Bu se-
çimlerde bir defa kesinlikle buradaki soy-
daşlarımız, kardeşlerimiz sandığa gitmeli-
dir. En ufak bir ihmal olmamalıdır. Aranız-
da değerlendirmeleri yapmalısınız, kararlı-
lığınızı ortaya koymalısınız ve sandığa git-
me konusunda tüm sivil toplum örgütleri
olarak seferber olmalısınız, Alman vatanda-
şı olan tüm gurbetçi kardeşlerimizi ne ya-
pıp yapıp sandığa götürmelisiniz. Unutma-
yın, bazen öyle anlar gelir ki, birkaç oy ül-
kenin mukadderatında sizlerin gönüllerin-
den geçene tercüman olacak bir neticeyi do-
ğurur. Bu nedenle bu oylar çok önemli. Mu-
hakkak sandığa gidin, muhakkak sonuç
üzerinde etkili olacak oylarınızı kullanın.”
‘Tercih yapmaya zorlananlara...’
Almanya’da yaşayan Türklerin Alman va-
tandaşõ olmalarõ konusunda da çekinmeme-
lerini isteyen Erdoğan, “Altını çizerek söy-
lüyorum. Buna başka bir kılıf aramaya
gerek yok. Burada rahat olun. Vatandaş-
lık almanın hakların teşkilini garanti ede-
ceğini unutmayın. Bunu özellikle yaşları
18 ve 23 arasında olan ve bir tercih yapıl-
mak durumunda bırakılan gençlerimiz
açısından söylüyorum” diye konuştu.
Fotoğraf: EMRE DÖKER