26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 21 MART 2009 CUMARTESİ 14 REHBERLİK S õnava hazõrlõk sürecinde hem sõna- va hazõrlanan üniversite adayõ hem de aile, sonucun belirsizliğinden kaynaklanan yoğun bir kaygõ yaşamakta, bu kaygõyõ sõk sõk birbirlerine yansõtmakta ve ilişkiler önemli oranda bu durumdan za- rar görmektedir. Bu konuda öğrenciler an- ne ve babalarõnõ, veliler de çocuklarõnõ sü- rekli şikâyet eder hale gelmektedirler. “Sı- nav kaygısı” konusu belki de hem öğrenci- nin hem de velinin rehberlik birimine en çok başvurma nedenlerinden biridir. YANLIŞ TUTUMLAR Rehberlik Birimi olarak, sõnava hazõrlõk sürecinde son yõllarda anne ve babalarda gözlenen davranõşlarda önemli değişiklik- ler gözlenmektedir. Örneğin bazõ veliler rehber öğretmenlerden çocuklarõna anne babalõk yapmasõnõ isterken, kendileri de çocuklarõna öğretmen gibi davranmaya ça- lõşmaktadõrlar. Rehberlik Birimi’ne gelen velilerden bazõ örnek ifadeler: “Oğlumun bir kız arkadaşı var. Ona çok zaman ayırıyor ve dikkati dağılıyor, sürekli onunla konuşuyor. Lütfen söyle- yin, kız arkadaşını bıraksın.” “Kõzõmõn arkadaşõ Burcu, kõzõmõ olum- suz etkiliyor. Lütfen söyleyin, dershanede onunla yan yana bile gelmesin.” “Oğlumu bilgisayarın başından alamı- yorum. Lütfen söyleyin, bilgisayarını odasından çıkarsın.” “Çocuğum uyku ve yemek düzenine dik- kat etmiyor. Bu konuda uyarõr mõsõnõz?” “Kızım odasını hiç toplamıyor, evde çok dağınık, bu konuda uyarır mısınız?” Velinin öğretmenlik rolü üstlenmesiyle ilgili örnekler de şunlar: “Babam sınav sonuç analizimi alıp sı- nav yorumu yapmaya çalışıyor. Ancak sınav sistemini iyi bilmediğinden 2. bö- lümdeki tüm sorulara neden yanıt ver- mediğim konusunda beni eleştiriyor.” “Babam sõnav sonucuma bakarken başarõ sõrama değil sürekli puanõma göre başarõmõ yorumlamaya çalõşõyor. Oysa her deneme sõnavõnõn farklõ bir ortalamasõ var. Ama bir türlü anlatamõyorum.” “Annem gazete ve dergilerdeki sınavla ilgili haberleri kesip kesip önüme koyu- yor. Bu bilgiler en doğru şekilde zaten dershanede bize aktarılıyor ama beni anlamıyor.” “Ben test çözerken annem ya da babam başõma dikilip süre tutuyorlar. Sabit za- manda çözdüğüm soru sayõsõnõ ölçmeye çalõşõyorlar. Bu durum beni çok geriyor.” TİPİK DAVRANIŞLAR Bu örneklerden sonra sõnava hazõrlõk sü- recinde tipik anne baba davranõşlarõnõ şöyle sõralayabiliriz: ? Çocuğu ile ilgili tüm sorumluluklarõ üstlenip okul ödevleri için kütüphanelerde araştõrma yapan, ÖSS başvuru formunu ço- cuğu yerine kendisi dolduran, mümkün ol- sa onun yerine sõnava girecek olan, “hiçbir iş yaptırmıyorum, hiçbir şeyini eksik et- miyorum, suyunu bile ayağına götürü- yorum” diyen, hemen hemen tüm dersler- de özel ders desteği sağlayan “koruyucu” aile modeli. ? Çocuğuna kaldõramayacağõ derecede sorumluluk yükleyen, okul sonrasõ evde birçok işten sorumlu tutan (kardeşinin ba- kõmõndan veya kardeşinin derslerinden so- rumlu olma, misafir ağõrlama, babaya iş yerinde yardõmcõ olmakla sorumlu olmak gibi), yani “aşırı sorumluluk yükleyen” aile modeli. ? Çocuğunun her davranõşõnõ “sorgula- yan ve yargılayan” aile modeli. Yani “Sı- navın nasıl geçti” yerine “Kaç yanlışın var, arkadaşın kaç puan aldı, senden yüksek alan kaç kişi var” sorularõnõ önce- likli soran aileler bu gruba girmektedirler. ? Çocuğun tüm yaşamõnõ belirleyen ve planlayan “müdahaleci” aile modeli. Yani çocuğuna çalõşma programõ yapan, sürekli “ders çalış” diyen, hangi bölümü tercih edeceğini belirleyen aileler. - SÖZ-1, EA-1, ve SAY-1 puanları hangi yükseköğretim programlarına gi- rişte kullanılacaktır? Mesleki ve teknik ortaöğretim kurum- larõnõn devamõ niteliğindeki önlisans, AÖF lisans ve önlisans programlarõ (İn- gilizce Öğretmenliği hariç), özel yetenek sõnavõ sonuçlarõna göre öğrenci alan yükseköğretim programlarõ ile mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarõndan mezun adaylarõn yerleştirilmesinde ek puan uy- gulanan yükseköğretim lisans program- larõna girişte kullanõlmaktadõr. - SÖZ-2, EA-2 ve SAY-2 puanları hangi yükseköğretim programlarına gi- rişte kullanılacaktır? Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu çõkõşlõ adaylarõn yerleştirilmelerinde ek puan uygulanan programlar dõşõndaki 4, 5 ve 6 yõllõk lisans programlarõna yerleş- tirmede kullanõlacaktõr. - Özel yetenekle öğrenci alan prog- ramları hedefliyorum... Özel yetenekle öğrenci alan program- lara SAY-1, EA-1 ve SÖZ-1 puanlarõyla başvuru yapõlõyor. Bu nedenle sõnavda sadece 1. bölümü yanõtlamak yeterlidir. - Meslek lisesi öğrencisiyim. Kendi alanımla ilgili bölümleri tercih etmek is- tiyorum. ÖSS’ye girmem gerekli mi? Alanõnõzdaki 2 yõllõk meslek yüksek- okullarõnõ tercih edecekseniz ÖSYS’ye başvurmanõz gerekir ama ÖSS’ye girme- niz gerekmez. Bu programlara ortaöğre- tim başarõ puanõnõzla yerleştirileceksiniz. Kendi alanõnõzdaki 4 yõllõk lisans prog- ramlarõnõ seçecekseniz, programlara yer- leştirme yapõlõrken ÖSS puanõnõz dikkate alõnacağõ için, ÖSS’ye girmeniz zorunlu. F E N B İ L İ M L E R İ D E R S H A N E L E R İ T A R A F I N D A N H A Z I R L A N M I Ş T I R Uzmanlarsõnavahazõrlananüniversiteadaylarõnõnaileleriniuyarõyor:Eleştirin,yargõlayõcõolmayõn Öğretmenideğilvelisiolun M E R A K E T T İ K L E R İ N İ Z H A Z I R L I K S Ü R E C İ N D E Y A Ş A N A N L A R  Borçluluk duygusu: Sõnava hazõr- lanan öğrencilerin önemli bir kõsmõ kendi- lerine ailelerine ve yakõn çevrelerine karşõ borçlu hissederler. “Ailem büyük özveri göstererek beni dershaneye gönderdi, her konuda bana destek oldu. Kendimi onlara karşı borçlu hissediyorum. Ben bu borcu nasıl öderim? Üniversiteye gi- rersem öderim. Ama ya üniversiteye gi- remezsem? Ailemin ve yakın çevremin yüzüne bakamam ve çok utanırım” şek- linde düşünen öğrenci oranõmõz oldukça yüksektir.  Alternatifsizlik: Bazõ öğrenciler mutlu olmanõn ve ekonomik bağõmsõzlõğõn tek yolunun üniversite olduğunu düşün- mektedirler. Hal böyle olunca “Bu yıl üni- versiteye girmek zorundayım, üniversi- teye giremezsem mahvolurum, biterim” gibi ifadeleri sõkça kullanmaktadõrlar.  Şüpheler: Bazõ öğrencilerimizin “üniversiteye giremezsem zihinsel bece- rilerim konusunda şüpheye düşerim” gi- bi ifadelerine de rastlamaktayõz.  Değer kaygısı: Sõnava hazõrlanan öğrencilerin bir bölümünde ise “Üniversi- teye girersem toplumda kendimi daha değerli hissederim, ama ya giremez- sem?..” ifadesi öğrencinin hedefine ulaşa- mamasõ durumunda sosyal anlamda değer kaybõna uğrayacağõnõ düşünmesi oldukça düşündürücü bir durumdur. ? İletişim kazaları: Sõnava hazõrlõk sü- recinde anne ve babalarõn sõk yakõnmala- rõndan biri “Ne söylesek kabahat, çocuğu- muzu gergin ve yorgun gördüğümüz za- man kendini bu kadar hırpalama, dün- yanın sonu değil, eğer olmazsa önümüz- deki yıl hazırlanma olanağını sana suna- cağız dediğimizde çocuğumuz kendisin- den umudu kestiğimiz konusunda bizi suçluyor. Sana güveniyoruz, başaracak- sın biliyoruz dediğimizde ise, benden ne kadar çok şey bekliyorsunuz, herkes benden bir şeyler bekliyor, bu kadar beklentiyi nasıl karşılayabilirim, of çok gerildim şeklinde sürekli yakınıyor. Na- sıl davranacağımızı bilemiyoruz” yakõn- masõdõr. Öğrenci ile velisinin birbirlerini yanlõş anlama eğilimi bu dönemde artar. ? Aşırı duyarlılık (tepkisellik veya alınganlık): Bu dönemde kõz öğrencilerde alõnganlõk, kolay ağlama, odasõna kapan- ma, içedönüklük; erkek öğrencilerde ise kolay öfkelenme, agresif davranõşlara sõk rastlanmaktadõr. ? Velinin kaygısının yansımaları: Öğrencinin sürekli aynõ tempoda çalõşmasõ oldukça zordur. Öğrencinin zaman zaman ders çalõşma motivasyonunun düşmesi, ve- lilerin ders çalõşma sistemine müdahale et- melerine neden olmaktadõr. Bu müdahale- ler öğrenci tarafõndan sert tepkilere veya hiç çalõşmamak gibi pasif tepkilere neden olmaktadõr. Ayrõca sõnava kõsa bir süre kala velilerin de kaygõsõ artmakta bazen bu kay- gõyõ yüz ifadelerine bile yansõtmaktadõrlar. Bazõ öğrenciler “Annemle konuştuk, ar- tık kaygılanmama neden olacak ifadeleri hiç kullanmıyor. Ama fark eden bir şey yok, onun yüzüne baktığında kaygıyı ra- hatlıkla görebiliyorum” demektedirler. M Ü D A H A L E E D E R K E N D İ K K A T ? Deneme sınavlarının sonunda velinin yorumu: Dershanede yapõlan de- neme sõnavlarõnõn sonuçlarõnõn analiz edi- lip ayrõntõlõ yorumlanmasõ önemli bir ko- nudur. Ancak bu, Rehberlik Birimi’nin alanõna giren bir konudur. Her deneme sõ- navõnõn ortalamasõ, her deneme sõnavõnda her bir dersin net ortalamasõ farklõdõr. Öğ- rencinin sonuçlarõnõ doğrudan puan ve net olarak bir öncekiyle karşõlaştõrmak yanlõş yorumlara gitmektir. Ailenin bu konuda Rehberlik Birimi’yle iletişim kurmasõ daha doğru olacaktõr. ? Meslek seçimine müdahaleler: Ülkemizde sağlam ekonomik temellerin ol- mayõşõ, toplumda da ekonomik açõdan ade- ta bir panik durumu yaşanmaktadõr. Her ai- le çocuğu için rahat ve mutlu bir gelecek hayal etmektedir. Ancak çocuğunuz ileride seçeceği eşi gibi, mesleğini de özgür irade- siyle seçmelidir. İleride çocuğunuz meslek yaşamõnda yaşadõğõ en küçük bir sorunun sonunda size “Bu mesleği sizin yönlendir- menizle seçtim, sizin yüzünüzden mutsu- zum ve bunun ne yazık ki, geri dönüşü de yok” gibi bir ifade kullandõğõnda kendi- niz hiçbir zaman affedemeyebilirsiniz. Öğrenci ne hisseder? Olağanüstü bir durum varmõş gibi “olağanüstü iyi davranan” aile modeli sõnava hazõrlõk sürecinde, bir yõl boyunca eve konuk almaz, seyahat programõ yapmaz, çocuğunun salonda ders çalõşmasõna izin verip bir yõl boyunca hiç televizyon izlemez, hatta fazla konuşmaz, çocuğuna steril bir ortam yaratõr.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear