Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
12 ŞUBAT 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 11ekonomi@cumhuriyet.com.tr
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Halkla İletişim...
Medya çağında gerçekle sanalı tersyüz etmek, hal-
ka yutturmak hep olası. Yine de en olumsuzundan çok
seslilik, demokrasi, sandık varsa, yalancının mumu yat-
sıya kadar yanıyor... Zengin kuzey dünyasında, emperyal
güçler, çıkarların geçmişin diktatoryal sansürcü ikti-
darlarından etkin medyayı ele geçirdikleri bir süreçte
bile halkı sürekli sanalla aldatmak olamıyor. İstediğiniz
kadar yönetici beyinleri satın alarak gerçekleri çarpıtın,
kitlelerin kendi çıkarlarına yabancılaştırılmalarını sağ-
layacak biçimde bilinç yanılsaması sağlayın.. Bir nok-
tadan sonra olmuyor, sistem tıkanıyor, kendi krizini ken-
disi yaratıyor...
Son çarpıcı örnek ABD’de yaşandı. ABD’nin emperyal
çıkarlar adına kanlı Irak, Afganistan işgalleri, milyonla
sayılan insanın ölümüne yol açan, katlanan sayıda
insanın geleceğini karartan insan hakları ihlalleri, iş-
lenen savaş suçları, medya otosansürü sayesinde
egosu kullanılan Amerikalı seçmenin duyarlılığından
uzak tutulabildi. Bir noktaya kadar.. Kanlı petrolün
önlenemez yükselişinin kırıldığı, sistemin kendi pi-
yasalar krizini yarattığı süreçte, ortak suçlar simgesel
Bush’a yüklenerek, siyah rengi bile kullanılan Oba-
ma ile aklanmaya çalışıldı...
Şimdilerde ABD, emperyal çıkarlar adına, çok daha
insancıl dış politikadan, kriz önlemleri ile birlikte de
vahşi kapitalizm, piyasalar düzeninin insandan ya-
na ehlileştirilmesinden söz açılıyor, umut pompa-
lanıyor... Emperyalizmin, siyasetinin bu büyük kri-
zinde, dönemeç noktasında, ne kadar gerçek, ne
çapta insandan yana değişim yaşanacağı elbette çok
tartışmalı, çok ortada. Yine de hiçbir şeyin değiş-
meyeceği, eskisi gibi sürüp gidebileceği bir düzenin
devamı söz konusu bile değil...
ABD’nin, emperyalizmin, Ortadoğu, petrol çıkarla-
rında, Türkiye’ye biçilen rolde bir değişiklik, ne çap-
ta değişiklik aranacağı yolunda da henüz bir fikri-
miz yok. Ancak olsa da olmasa da, Irak işgalinde
istenen çapta işbirliğine karşı durmuş Ecevit Hü-
kümeti’nin yıkılması, damdan düşer gibi kurulan
AKP’nin, liderleri başta Gül-Erdoğan ikilisinin,
ılımlı İslam kimliği ile yandaş olarak seçilmelerinden
bu yana köprülerin altından çok sular aktı...
Kanlı petrolün önlenemez fiyat yükselişine paralel, pi-
yasalar düzenindeki kanatlanma, bütün dünyaya olduğu
gibi Türkiye’ye de yansımıştı. Ödemeler dengesinde-
ki büyük açıkların bile pembe tabloyu gölgeleyemedi-
ği bir süreç yaşandı. Halktan, varoşlarla iletişimini ko-
parmamış parti ve lider imajı çok başarılı işlendi. Tabii
ki başta ABD eksenli Fethullah Gülen cemaati, tüm İs-
lamcı kesimler, cemaatlerin desteği, oluşturdukları
saadet çıkar zincirleri etkin, güçlü bir çıkar ağı, kenet-
lenmenin oluşmasını getirdi. Bizler vitrinde bayrak ya-
pılmış kadının türbanı, çarşaf, mahalle baskısı ile olay-
ları tartışıp dururken, gerçekte yaşanan olağandışı et-
kin bir kadrolaşmaydı.
Fethullahçıların emniyeti ele geçirmeleri, valilerin hü-
kümetin memuru konumuna getirilmeleri, türbanlı eş
üzerinden bürokratik kadrolaşma madalyonun sade-
ce görünen yüzü. İslamcılık üzerinden iktidar, güç, ser-
maye gruplarının oluşturulması, sadaka düzeni içinde
çıkar ağının varoşlara, milyonlarca seçmene ulaştırıl-
ması ise temel örgütlenme modeli oldu. AKP iktidarı
dünyanın gidişatı ile de uyumlu olarak, yoksula, insan
hakları ölçeğinde ulaşmanın yollarını, sosyal devlet araç-
larını yıkarken, sadaka düzeni içinde kendine bağımlı
taba, seçmen yaratmanın sanatında yeni yollar, yön-
temler geliştirdi durdu...
İktidarda oy artışı ile seçim kazanma, kanlı petrolün,
kirli savaşın getirisi yanında, işte bu kurulu saadet çı-
kar zinciri, din üzerinden siyaset, kadrolaşma, doğru-
dan ABD-AB odaklı dış desteklerle de çok ilişkili bir du-
rumdu. Yine de hafife alınan kriz, yüz binlerce işçinin
işini kaybetmesi, şirketlerin iflasları, büyük durgunluk..
iktidar için keskin bir viraj, inişin işaretleri oldu. Başbakan
Erdoğan’ın Davos çıkışı, sadaka düzeninde giderek yay-
gınlaşan kömür, erzak, para yardımlarının üstüne, sı-
nırlı sayıda da olsa vitrinde çok görünün beyaz eşya yar-
dımı.. oy kaybını durdurmaya yönelik artısı-eksisi pek
de hesaplanamamış çaresiz keskin çıkışlar. Yoksulluk,
işsizlik patlarken, kayırmacı sadaka yardımları alama-
yanları giderek daha fazla eziyor, rahatsız ediyor...
Emine Erdoğan’ın yağmur altında kocasını dinleyerek
verdiği halkla özdeşleşme görüntüsü hâlâ bir işe yarar
mı? Çocuklarının, yasal suç olmasa da dünyada örneği
görülmeyecek bir etik kirlilik boyutunda siyasi çıkar-
ortaklık ilişkilerinde ünlü pırlanta markasıyla olan iliş-
kilerini saklamak üzere oynadıkları oyun ortaya çıktık-
tan sonra da.. AKP iktidarında daha hızlı yoksullaşan,
sosyal devlet kapsamındaki eğitim, sağlık, iş bulma hak-
larını kaybeden milyonlar... Bu sadaka düzenini, lider-
ler, bakanlar, müdürler, belediye başkanları aileleri, ço-
cuklarından.. yoksula sadakaya uzanan, kirli çıkar
ağını hoş görmeyi sürdürebilirler mi?..
soner@cumhuriyet.com.tr
Esas Holding’i kuran Şevket Sabancõ ve ailesinin de aralarõnda olduğu bir grup hissedar paylarõnõ satõyor
Sabancõ’da esaslõ ayrõlõk
TİSK’nin zehir zemberek açõklamalarõndan sonra taşõmacõlar da hükümete ateş püskürdü
Üç ayda eridik, önlem alın
YENİ HOLDİNG
UÇARAK BÜYÜYOR
Sabancõ Holding ve Akbank’taki
hisselerini satmak için İMKB’ye
bildirimde bulunan Ali Sabancı ve
Emine Kamışlı 2000 yõlõnda Hol-
dingdeki görevlerini bõrakarak ken-
di başlarõna iş hayatõna atõldõ.
Babalarõ Şevket Sabancõ’yõ da
yanlarõna alarak Esas Holding’i ku-
ran iki kardeş kõsa zamanda büyük
bir başarõya ulaşarak Sabancõ Aile-
si’nin ikinci büyük şirketini oluş-
turdu. Halen çatõsõ altõnda Pegasus
Havayollarõ, Medline, Pey-
man, Çoban Yoğurt,
Electro World gibi şir-
ketlerini barõndõran Esas
Holding, son dönemde
Türkiye’nin en hõzlõ bü-
yüyen toplulukla-
rõ arasõna girdi. 2
bin kişiye istih-
dam sağlayan
şirket 13 işti-
rakiyle faaliyet
gösteriyor.
Sabancõ Holding’de bundan yaşanan
en büyük kopuşu, suikast sonucu haya-
tõnõ kaybeden Özdemir Sabancõ’nõn oğ-
lu Demir Sabancõ gerçekleştirmişti. Ey-
lül 2004’te Holding’de yürüttüğü Pera-
kende Grup Başkanlõğõ görevinden ay-
rõlan Demir Sabancõ 2005 başõnda sahip
olduğu Sabancõ Holding hisselerini sa-
tõşa çõkardõ. Demir Sabancõ, Sabancõ Hol-
ding’deki yüzde 5 hissesini 250 milyon
dolara yabancõ fonlara sattõ. Sağladõğõ
kaynaklarla iş hayatõna hõzlõ giriş yapan
giren Demir Sabancõ, İngiliz teknoloji
marketi Dixons ile Sabancõ Holding’de
kendi kurduğu teknoloji marketi Tek-
nosa’ya da rakip oldu. Dixons operas-
yonunda Demir Sabancõ Esas Holding
Yönetim Kurulu Başkanõ kuzeni Emi-
ne Kamõşlõ ve kuzeni
Ömer Sabancõ
ile birlikte ha-
reket etti.
Satõlacak Akbank
hisselerinin değeri
önceki günkü kapanõş
itibarõyla 707 milyon
dolarõ bulurken, Sabancõ
Holding paylarõnõn tutarõ
552 milyon dolar.
Kayõt yaptõrõlan
hisselerin satõşõyla
Sabancõ Holding’in
kurucusu Hacõ Ömer
Sabancõ’nõn 5 oğlu
arasõnda paylaştõrdõğõ
toplulukta Şevket ve Hacõ
Sabancõ aileleri
yönetimden tamamen
çekilmiş olacak.
Ekonomi Servisi - Toplam 68
şirket ve 55 bin çalõşanõyla Tür-
kiye’nin iki büyük sanayi toplu-
luğundan biri olan Sabancõ Gru-
bu’nda tarihinin en büyük ayrõlõ-
ğõ için işlemler başlatõldõ.
2000 yõlõnda toplulukla yollarõnõ
ayõrõp Pegasus Havayollarõ’nõn
da sahibi olan Esas Holding’i
kuran Şevket Sabancı, çocukla-
rõ Ali Sabancı, Emine Kamışlı ve
eşi Zerin Sabancı’nõn da arala-
rõnda bulunduğu bir grup hissedar,
Holding ve Akbank’ta borsada iş-
lem görmeyen hisse senetlerinin
bir kõsmõnõn 10-20 yõllõk bir sürede
satõşõ için Merkezi Kayõt Kuru-
luşu’na başvurdular. Satõşa konu
olan hisseler Akbank’õn yüzde
8.37, Sabancõ Holding’in ise yüz-
de 15.83’üne denk geliyor. Satõ-
lacak Akbank hisselerinin değe-
ri önceki günkü kapanõş itibarõy-
la 707.4 milyon dolarõ bulurken,
Sabancõ Holding paylarõnõn tuta-
rõ ise 551.9 milyon dolar ediyor.
Böylece satõş masasõndaki hisse-
lerin toplam değeri 1 milyar 259
milyon dolara ulaşõyor.
Satõş yapan ortaklar arasõnda
1998 yõlõnda vefat eden Hacı Sa-
bancı’nõn oğlu TÜSİAD eski
Başkanõ Ömer Sabancı ile kõzõ
Demet Sabancı Çetindoğan ve
eşi Özcan Sabancı da bulunuyor.
Ayrõca Holding’in kurucu ortak-
larõ arasõnda yer alan Kazım Kö-
seoğlu ile Can Köseoğlu da his-
selerini satõş için kaydettiren di-
ğer ortaklar arasõnda.
Kayõt yaptõrõlan hisselerin satõ-
şõnõn gerçekleştirilmesiyle Sa-
bancõ Holding’in kurucusu Hacı
Ömer Sabancı’nõn 5 oğlu ara-
sõnda paylaştõrdõğõ topluluğun yö-
netiminde Şevket ve Hacõ Sa-
bancõ aileleri yönetimden ta-
mamen çekilmiş olacak.
Akbank’ta Sabancı
payı düşüyor
Aile üyelerinin holdingden
ayrõlmasõyla Sabancõ Holding
ve Akbank’õn ortaklõk yapõla-
rõnda da önemli değişiklikler
meydana gelecek. Halen 8.4
milyar dolarla Türkiye’nin pi-
yasa değeri en yüksek bankasõ
konumunda bulunan Akbank’ta,
Sabancõ ailesinin üyelerinin
yüzde 14.61 olan doğrudan or-
taklõk payõ yüzde 7.46’ya ine-
cek. 3.48 milyar dolarlõk Sa-
bancõ Holding’deki Sabancõ ai-
lesi payõ ise 61.31’den yüzde
45.48’e gerileyecek.
BELİRSİZLİK HİSSELERİ AŞAĞI ÇEKTİ
Reuters’õn haberine göre analistler Sabancõ
Holding ve Akbank hissedarlarõnõn
borsada satõş için kayõt ettirdikleri
hisseleriyle ilgili sebep, sonuç ve
yöntem ile ilgili belirsizlikler
netleşene kadar söz konusu hisselerin
borsadaki yönünün aşağõ olabileceğini
söylüyorlar. Her iki hissedeki 2 günlük
düşüşün yaklaşõk yüzde 15 olduğunu
belirten analistler, satõş
konusundaki netliğin önemini
vurguluyorlar. Ekspres Invest
Araştõrma’dan Sorumlu Genel
Müdür Yardõmcõsõ Sinan
Gökşen, şu değerlendirmeyi
yaptõ: “Bu konjonktürde bu kadar büyük
miktarda bir satışın kısa vadede gerçekleşmesi zor
olabilir. Zaten 10 yıllık bir süre belirtilmiş hemen
satmayacaklardır, ancak bu satışın nasıl
yapılacağı da hisse performansları açısından
önemli. Bu belirsizlikler giderilene kadar Sabancı
ve Akbank hisselerinde dalgalanmanın devamını
bekliyoruz.” Borsada hisse satõşõ açõklamasõyla artan
satõşlar Akbank ve Sabancõ
hisselerinin değerini de düşürdü.
Yüzde 11.3 düşüşle Ak Sigorta
günün en çok düşen hissesi
olurken, Sabancõ Holding
yüzde 8.9, Akbank yüzde
6.6 geriledi.
Doğrudan
yabancõ
yatõrõm düştü
YASED Başkanõ Tahir
Uysal, uluslararasõ doğru-
dan yatõrõmlarda 2009 yõlõ
için beklentilerin, daha kes-
kin bir düşüşle yüzde 40’la-
ra varabileceğini belirtti.
Uysal, “Bu da global ola-
rak, 1,8 trilyon dolardan 1
trilyon dolara, Türkiye için
ise 20 milyar dolar seviye-
sinden 10 milyar dolar se-
viyesi ve belki de daha da
altõna inebilir” dedi. YA-
SED’in düzenlediği “Fõr-
satlar Ülkesi Türkiye: Ya-
tõrõmlar İçin Güvenli Bir Li-
man” temalõ toplantõnõn
açõlõşõnda konuşan Uysal’a
göre Türkiye’ye 2008 sonu
itibarõyla uluslararasõ doğ-
rudan yatõrõm girişi 17,7
milyar dolar oldu.
Konumlanma
zamanõ
Türkiye Yatõrõm Destek
ve Tanõtõm Ajansõ Baş-
kanõ Alparslan Korkmaz,
Türkiye’nin krizden çõkõş
sürecinde en şanslõ ül-
kelerden biri olduğunu
belirterek şunlarõ kay-
detti: “Uluslararasõ ağõ-
mõzla son 7 ayda yoğun
bir temasa geçtik ve bu
yatõrõmcõlarõn pipeli-
ne’õnõ (boru hattõnõ) oluş-
turduk. Ve bu pipeline iki
haftayõ geçmeyecek şe-
kilde ilk meyvelerini ver-
meye başlayacak. Zor-
luklar yaşadõğõmõz bu
dönemde uluslararasõ
yatõrõmcõlar pozisyon alõ-
yorlar. Bu pozisyonda
da şunu iddia ediyorum:
Türkiye 2-3 sene sonra
çõkõşta en sağlam ülke-
lerden biri olacak.”
Sektörün üç ayda yüzde 25 küçüldüğünü
söyleyen UND başkanõ, geçiş belgesi,
akaryakõt fiyat farkõ ve ÖTV’siz akaryakõt
satõşõnõn sõnõrlandõrõlmasõ gibi engellerin
nakliyecileri krizin kucağõna ittiğini söyledi.
Ekonomi Servisi - Kri-
ze yönelik kapsamlõ bir
paket oluşturulamamasõ,
piyasadaki güven ortamõ-
nõn kaybolmasõ ve makro
ve mikro göstergelerin re-
sesyona işaret etmesi iş
dünyasõnda sinirleri gerdi.
Önceki gün yaptõğõ top-
lantõdan sonra yayõmla-
nan bildiri ile hükümete
ateş püsküren Türkiye İş-
veren Sendikalarõ Konfe-
derasyonu’nun (TİSK) ar-
dõndan dün de Uluslar-
arasõ Nakliyeciler Derne-
ği (UND) hükümete acil
önlem çağrõsõnda bulundu.
UND Başkanõ Tamer
Dinçşahin 2000’li yõllarõn
başlarõndan bu yana Türk
nakliyecileri için ciddi ma-
liyetlere yol açan temel so-
runlarõn çözümlenmesi ko-
nusunda hâlâ ciddi adõm-
larõn atõlmadõğõnõ belirte-
rek “Siyasi istikrarın is-
temesi halinde bu tür sı-
kıntılar rahatlıkla çözü-
lebilecektir. Ancak yıl-
lardır neden hâlâ bir so-
nuç alınamadı bilemi-
yoruz” dedi. Maliye Ba-
kanlõğõ’nõn sõnõr kapõla-
rõnda ÖTV’siz ve
KDV’siz olarak satõlmak-
ta olan akaryakõta getirdi-
ği 550 litre sõnõrlamasõnõn
da sektöre büyük darbe in-
dirdiğini savunan Dinç-
şahin, Bulgaristan’õn bu sõ-
nõrõ 200 litreye düşürme-
siyle sektörün 2007 yõlõn-
da 230 milyon Avro zarar
ettiğini, 2009’da bu raka-
mõn 280 milyon Avro’ya
çõkabileceğini söyledi.
Taşõmacõlõğõn son üç
ayda yüzde 25 küçüldü-
ğünü söyleyen Dinçşahin,
taleplerini şöyle sõraladõ:
SSK primleri ve ver-
gilerin ertelenmeli.
Kredilerin geri çağ-
rõlmamasõ için bankalar
arasõ anlaşma yapõlmalõ.
Akaryakõt fiyatlarõn-
da taşõmacõlõk için ayrõ
bir fiyatlandõrma sistemi-
nin oluşturulup ÖTV’ler
düşürülmeli.
Eximbank kredile-
rinde gayri nakdi temina-
tõn yanõ sõra araç parkur-
larõnõn teminat olarak ka-
bul edilmesi ve bu kap-
samda sigorta fonu oluş-
turulmasõ.
Uluslararasõ taşõma-
cõlar motorlu taşõtlar ver-
gisinden muaf tutulmalõ.
Uluslararasõ taşõma-
cõlõk şirketleri KOBİ kap-
samõna alõnmalõ.
Gümrük ve sõnõr
kapõlarõndaki bekleme-
lerin en aza indirilmesi
sağlanmalõ.
İstanbul’da planla-
nan lojistik köy projeleri
hayata geçirilmeli.
Uluslararasõ taşõma-
cõlar motorlu taşõtlar ver-
gisinden muaf tutulmalõ.
Karayolu taşõmacõlõ-
ğõ iş kanunu çõkarõlmalõ.
Bakan Ekren, hükümeti eleştiri bombardımanına tutan özel sektöre yanıt verdi. (AA)
Ekonomi Servisi - İşve-
ren, hükümeti, kõsmi önlemler
alsa da krizi yönetememek
ve yeterli tedbirleri almamak-
la suçlarken eleştirilere yanõt
Devlet Bakanõ Nazım Ek-
ren’den geldi. Ekren, dün İs-
tanbul’daki YASED toplantõ-
sõnda, TİSK’nin “krize kap-
tan tayin edilmesi” çağrõsõna
“Kaptan belli” diye yanõt
verdi. Ekren, küresel krizle il-
gili olarak üzerinde çalõşõlan ve
4 bileşeni olan tedbirler setini
kõsa süre içinde özel sektörle
paylaşacaklarõnõ bildirdi.
Nazõm Ekren, Uluslararasõ
Yatõrõmcõlar Derneği (YA-
SED) tarafõndan düzenlenen
“Fırsatlar Ülkesi Türkiye:
Yatırımlar İçin Güvenli Bir
Liman” temalõ uluslararasõ
konferansõn açõlõşõnda yaptõğõ
konuşmada şunlarõ söyledi:
“Yine içinde bulunduğumuz
küresel krizle ilgili olarak
üzerinde çalışılan, 4 bileşeni
olan, bunlardan bir tanesi
‘finansman ve krediler’, diğeri
‘vergi’, bir diğeri ‘işsizlik ve
istihdam’, sonuncusu ise sek-
törler arasında yatay olarak
aynı konuları içeren başlık-
larda devam eden ‘sektörel
tedbirler’ setini, paketini de
kısa süre içinde özel sektö-
rümüzle paylaşacağız.”
Bakan Ekren, Ankara’da da
Ekonomi Koordinasyon Ku-
rulu toplantõsõnõn açõlõşõnda da
küresel ekonominin olumsuz
olduğu bir ortamda yine özel
sektörü destekleyici, teşvik
edici ama mali ve parasal di-
siplini de koruyan bir yaklaşõ-
mõ koruyacaklarõnõ belirtti.
ULRICH ZACHAU:
S
abancõ Holding, holdingin kontrolüne sahip olan Sabancõ Ailesi üyelerinin Sabancõ Hol-
ding Yönetim Kurulu’nda temsil edildiğini, holdingin yönetiminde uzun vadeli değer yaratmak
için birlikte hareket ettiklerini, yönetimde olmayan diğer hissedarlarõn hisse satõşõna yö-
nelik kararlarõnõn kendi takdirleri olduğunu bildirdi. Holding açõklamasõnda şunlar
kaydedildi: “Sabancı Holding’in kontrolüne sahip olan Sabancı Ai-
lesi üyeleri, Sabancı Holding Yönetim Kurulu’nda temsil edilmek-
te ve holdingin yönetiminde uzun vadeli değer yaratmak için bir-
likte hareket etmektedirler. Yönetimde olmayan diğer hissedarların
hisse satışına yönelik kararları kendi takdirleridir. Bu tip kararlar,
hisse senedi fiyatını kısa vadede etkilemektedir.”
HOLDİNG: KARAR KENDİ TAKDİRLERİ
4 bileşenli ‘tedbir seti’ geliyor
Türkiye için fõrsat var
YASED:
KORKMAZ:
Dünya Bankasõ Türkiye Ülke Direk-
törü Ulrich Zachau, şu sõrada dünyanõn
hiçbir yerinde güvenli bir limanõn bu-
lunmadõğõnõ, ancak Türkiye açõsõndan
bazõ fõrsatlar olduğunu kaydetti.
Zachau etkin bir kriz müdahalesinin
öncelik taşõdõğõnõ vurgulayarak şöyle ko-
nuştu: “Ancak şimdi politikalarõ geliş-
tirmek, reformlarõ geliştirmek, özellik-
le Türkiye’nin uzun vadeli ekonomik bü-
yümesini arttõrmaya yönelik reformla-
rõ geliştirmek için doğru zaman. Politi-
kalar ve reformlar böylece bu uzun va-
deli büyümeye yönelik olarak kriz için
en iyi müdahaleleri oluşturacak. İstih-
dama yol açan yatõrõmlarõ gerçekleş-
tirmek de bu anlamda önem taşõyor.”
DAHA ÖNCE DEMİR
SABANCI SATMIŞTI