Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
6 OCAK 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 11
CMYB
C M Y B
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
‘S.O.S. Gazze’
Yüzlerce Filistinlinin öldürüldüğü geçen hafta, Tel Aviv Borsasõ’ndaki hisseler uçuşa geçti
Terörle beslenen borsa
Güç, zulüm, insanlık..
Bu üç kelime Gazze’deki vahşe-
ti ortaya koyuyor.
İsrail gücünü ABD’den ve Ba-
tı’dan alıyor. Ekonomik yönden
güçlü. Savaş teknolojisi çok yüksek.
Ama zalim.
Masum insanları öldürüyor.
Niye? Çünkü güçlü. Çünkü hesap
başka. Çünkü ekonomik kriz son-
rası kaynakların paylaşım haritası
yeniden çiziliyor.
Güçlüler ve zalimler ittifak halin-
de.
Güçsüzler güçlülere bağımlı, borç
batağındaki ülkelerse seyirci.
Neden? Çünkü ekonomik an-
lamda işgal edilmiş. Çünkü kıpır-
dayacak halleri yok.
Bu küresel kriz ve Gazze vahşe-
ti bizim gözümüzü açmazsa güçlü
ülkeyim demeyi unut gitsin.
Sen hâlâ Atatürk’le uğraş.
Sen hâlâ Osmanlı’yı özle.
Sen hâlâ Batı’dan medet um.
Sen hâlâ borç almaya devam et.
Sen hâlâ ülkenin tüm kaynakla-
rını yabancılaştır.
Sen hâlâ doğalgaz ve petrole ba-
ğımlılığı arttır.
Sen hâlâ kendi kaynaklarını heder
et.
Bir gün Ortadoğu’yu ateşe çevi-
ren güçler İstanbul’a bomba yağ-
dırırlarsa hiç şaşma.
Gazze’de insanlar sapır sapır
dökülürken sen nasıl eğlenebiliyor
ve neşelenebiliyorsun?
Atılan o bombaların evinize atıl-
dığını düşün...
Bizim masum çocuklarımızın öl-
düğünü düşün...
Kendinin âciz kaldığını düşün...
Ülkenin zalimlere ve güçlülere
karşı nasıl ayakta kalabileceğini
düşün...
Güçlü devlet olmanın güçlü ve
bağımsız ekonomiden geçtiğini
düşün...
Düşün ki uyanabilesin.
Düşün ki ayağa kalkıp kükreye-
bilesin.
Çünkü sen kükrersen bir şey
olur.
Çünkü sen kükrersen bu ülke
kendine gelir.
Çünkü sen kükrersen bu ülke
güçlü ve zalimleri dize getirir.
Bunu yapmak zorundasın. Ancak
o zaman bu millet insanlığa barışı
getirmek için tarihsel misyonunu
ortaya koyabilir.
Artık dünyada bir şeyler değişi-
yor.
Bu değişime sen sadece bakar-
san o zaman aşağıdaki sözü hatır-
la:
Dünya üç grup insandan oluşur:
- Her şeyi yapan ve ortaya çıka-
ran güçlü ve elit grup.
- Güçlülerin yaptığını seyreden ol-
dukça büyük ikinci grup.
- Nelerin olup bittiğini anlamayan
muazzam kalabalık.
Biz nerede olmalıyız?..
Gazze’de olanlara bak ve bunu
cevapla…
Ama cevapla…
Küresel Krizi Unutturan Gazze
M A L İ Y E Y A Ş A M I N D A N / M U S T A F A P A M U K O Ğ L U pamukm superonline.com
Sebze ve meyve
Antalya’yı kurtardı
GÜRSU KUNT
ANTALYA - Antalya’dan yapõlan yaş sebze ve
meyve ihracatõ, 2008’de bir önceki yõla göre ar-
tõş gösterdi ve 375 milyon 916 bin dolarlõk gelir
sağlandõ. Domates yine ilk sõrayõ alõrken, en
önemli pazar olan Rusya’nõn yerini Almanya al-
dõ. Antalya Yaş Sebze ve Meyve İhracatçõlarõ Bir-
liği Başkanõ Mustafa Satıcı, 2008’de yaşanan sõ-
kõntõlara rağmen, ihracatta önemli bir artõş ya-
şandõğõnõ kaydederek piyasa şartlarõnõn iyimser git-
mesi durumunda 2009 için yüzde 15-20’lik bü-
yüme beklediklerini söyledi. Ancak son zaman-
larda havalarõn soğuk gitmesi, 2009 yõlõnõn ilk ayõn-
daki ihracat rakamlarõnda düşüş olacağõ tahmin-
lerini güçlendiriyor.
Gazze’nin işgali, İsrailli şirketlere küresel krizi
unutturdu. New York, Londra ve Tokyo
borsalarõnõn bile yerinde saydõğõ geçen hafta
Tel Aviv Borsasõ dolar bazõnda yüzde 15 kazandõrdõ.
Askeri operasyon öncesi en düşük seviyesini
gören borsanõn piyasa değeri de savunma ve
finans şirketlerinin başõ çekmesiyle bir haftada
87 milyar dolardan 100 milyar dolara fõrladõ.
Hisse senetlerine adeta hücum yaşanan Tel
Aviv Borsasõ, Lübnan Savaşõ sõrasõnda da
“ölümlerden” etkilenmemiş, uluslararasõ finans
çevrelerini bile şaşõrtarak yükselişini sürdürmüştü.
NECDET ÇALIŞKAN
İsrail’in Gazze’ye yönelik işgalinin onuncu gü-
nünde ölü sayõsõ 500’ü, yaralõ sayõsõ ise 2 bin
500’ü geçerken küresel krizle ağõr yara alan İs-
rail sermaye piyasalarõ ne işgalden ne de ölüm-
lerden etkilendi. ABD ve Avrupa borsalarõnõn
bile belirsiz günler yaşadõğõ son günlerde İsra-
il borsasõndaki hisse senetleri yüzde 10’a yakõn
yükseldi. Küresel krizin tüm dünya borsalarõnõ
sarstõğõ ekim ve kasõm ayõndaki sert düşüşler, Tel
Aviv Borsasõ’nõn kapatõlmasõna yol açarken Gaz-
ze’ye yönelik son saldõrõlar, Tel Aviv Borsasõ’nda
işlemlerin herhangi bir şekilde aksamasõna ne-
den olmadõ.
Aralarõnda Israel Aerospace Industries (IAI)
ve Rafael Advanced Defense gibi Türkiye’de
Kara Kuvvetleri’nin Alçak İrtifa Hava Savunma
Füze Sistemi Projesi için önyeterlilik alanla-
rõn yanõnda Elbit Systems, Israel Military In-
dustries gibi dünyanõn sayõlõ savunma şirket-
lerinin de bulunduğu Tel Aviv Borsasõ’ndaki
hisseler, krizi son yaşanan yükselişle unuttu.
İsrailli şirketler, küresel kredi krizi nedeniyle
yaşadõğõ kayõplarõn pansumanõnõ, son işgale
bağlõ olarak artan savunma ve inşaat harca-
malarõyla yaptõ. Silah ve savunma sanayisi şir-
ketlerinin ağõrlõkta olduğu Tel Aviv Borsasõ’nda
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldõrõlarõnõn baş-
ladõğõ 27 Aralõk 2008’de endeks (Tel Aviv 100
Endeksi - TA 100) 540 puandõ.
Bir haftada 13 milyar dolar
4 Ocak’a kadar geçen bir haftalõk süreçte en-
deks 590 puana çõktõ. Borsadaki yükseliş yüz-
de 9.3’ü bulurken şirketlerin piyasa değeri de 87
milyar dolardan (337 milyar Yeni İsrail Şeke-
li), 100 milyar dolara (378 milyar Yeni İsrail Şe-
keli) fõrladõ. Şirketlerin toplam değeri 13 mil-
yar dolardan fazla artarken dolar bazõnda İsra-
illi şirketlerin piyasa değeri sadece 7 günde yüz-
de 15 yükseldi.
Yüzlerce Filistinlinin ölümüne yol açan sal-
dõrõlarõn yaşandõğõ son bir hafta, Tel Aviv Bor-
sasõ’ndaki şu şirketlerin yüzünü güldürdü: His-
se fiyatõ en çok artanlar inşaat-yapõm-
gayrimenkul şirketleri oldu. En çok işlem hac-
mi ve para girişi gerçekleşenlerse savunma ve
silah sanayisi şirketlerinden oluştu. En büyük za-
rarsa sigorta şirketlerinde yaşandõ. Geçen haf-
ta Yeni İsrail Şekeli de dolar karşõsõnda yüzde
4’ten fazla değer kazandõ.
Krizin ilacı
savaş oldu
644 hisse senedinin işlem
gördüğü Tel Aviv
Borsası’nın ağırlıklı olarak
savunma sektörüne yönelik
ürün geliştiren sanayi ve
elektronik şirketleri
bulunuyor. 2008’de yaşanan
küresel borsalardaki deprem
öncesi (mayıs ayı sonunda)
257 milyar dolarlık bir
büyüklüğe erişen İsrail
borsası, krizle birlikte kasım
ayı sonunda 131 milyar
dolara düştü. Gazze’ye
yönelik işgalin bir gün
öncesindeyse Tel Aviv
Borsası’ndaki şirketlerin
piyasa değeri 87 milyar
dolara kadar gerilemişti. Son
10 günlük askeri
operasyonlar sonrasındaysa
borsanın piyasa değeri
tekrar 100 milyar doları aştı.
Obama’dan310milyar
dolarlõk teşvik paketi
Ekonomi Serevisi - ABD Başkanlõğõ görevini 20 Ocak’ta
devralacak Barack Obama, 310 milyar dolarlõk vergi
kesintisini kapsayan kapsamlõ bir ekonomik teşvik paketini
hayata geçirmeyi planlõyor.
Obama, önlemleri ile ABD’de baş gösteren son 60
yõlõn en büyük resesyonunu durdurmayõ
amaçlõyor. ABD Kongresi’nde çoğunluğu
oluşturan Demokratlar, önlem planlarõnõn,
Obama’nõn göreve başlamasõndan hemen
sonra, şubat ayõ başõnda Kongre
tarafõndan onaylanabileceğini söylüyor.
Obama’nõn ekonomiyi canlandõrma
paketi için Cumhuriyetçilerden destek
almaya çalõşõyor.
Obama’nõn bir yardõmcõsõ, 775 milyar
dolarlõk olmasõ düşünülen ekonomik
paketin yaklaşõk yüzde 40’õna denk
düşen 310 milyar dolarlõk kõsmõnõn,
işadamlarõ ve orta sõnõf için vergi
indirimi şeklinde olacağõnõ belirtti.
Öte yandan, San Francisco Fed Başkanõ
Janet Yellen,
Amerika Ekonomi Derneği’nin yõllõk
toplantõsõnda yaptõğõ konuşmada,
“Bugün karşı karşıya olduğumuz
finansal ve ekonomik fırtına, ciddi
biçimde durgunluğun süresinin uzaması
riski yaratıyor” diye konuştu.
Kapsamlõ mali teşvik paketini desteklediğini
söyleyen Yellen, Fed’in kredi akõşõnõ düzeltme çabalarõna
rağmen, ekonomik zayõflõğõn süresinin uzamasõ olasõlõğõ
bulunduğunu ifade etti.
Gaz açõğõna
Mavi Akõm takviyesi
REUTERS (ANKARA) - Rusya’nõn Ukrayna ile yaşadõğõ
doğalgaz anlaşmazlõğõ sonrasõnda Türkiye’ye gelen gazda da
yaklaşõk 2 milyon metreküplük bir eksilme olunca, Türkiye bunu
kapatmak için Rusya’dan gelen diğer hat olan Mavi Akõm’dan
çekilen gaz miktarõnõ arttõrdõ. Reuters’a bilgi veren Enerji
Bakanlõğõ’ndan bir yetkili, iki ülke arasõndaki sorun
nedeniyle Türkiye’nin Ukrayna’dan geçen doğalgaz
hattõ üzerinden günde 40 milyon metreküp yerine
halen 38 milyon metreküp gaz çekişi
yapabildiğini belirterek, “Ancak Mavi
Akım’dan gelen gaz miktarı 41 milyon
metreküpe yükseltildi ve Rusya’dan gaz
arzından herhangi bir sorun hissedilmiyor.
Kontratlara bağlı olarak günlük alınması
gereken gaza ulaşıldı” dedi. Türkiye,
Karadeniz’den geçen Mavi Akõm hattõyla
Rusya’dan günde 35 milyon metreküp
doğalgaz alõyordu. Batõ hattõ sõrasõyla
Ukrayna, Moldova, Romanya ve
Bulgaristan’dan geçerek Türkiye’ye ulaşõyor.
Kriz Avrupa’ya sıçradı
Moskova ve Kiev arasõnda patlak veren gaz
krizi Avrupa’ya sõçradõ. Ukrayna üzerinden
Avrupa’ya taşõnan gaz hacminde düşüş
yaşanõyor. Şu ana kadar kesintiden Romanya,
Bulgaristan, Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti
ve Yunanistan da etkilendi. Kriz kõsa zamanda çözülecek gibi
de görünmezken, Gazprom Kiev’i masaya oturtmanõn
peşinde. Bunun için Ukrayna’dan metreküp başõna istediği
gaz fiyatõnõ 418 dolardan 450 dolara çõkardõ.
Rusya
ve Ukrayna
arasõnda
yaşanan sorun
nedeniyle
Türkiye’ye gelen
Rus gazõnda
günde 2 milyon
metreküplük
azalma oldu.
Rusya’dan Mavi
Akõm yoluyla
alõnan gaz
miktarõ ise 6
milyon
metreküp
arttõrõldõ.
Tel Aviv hisseleri Lübnan’dan da etkilenmemişti
Milli gelirinin yüzde
10’unu silah ve savunma
harcamalarõna ayõran İs-
rail’in Tel Aviv Borsasõ,
2006’daki İsrail - Lübnan
savaşõ ve savaşõn ardõndan
ülke içinde yaşanan siya-
si karõşõklõklara karşõn yi-
ne yatõrõmcõlarõn yüzünü
güldürmüştü. Söz konusu
dönemde uzmanlar geliş-
mekte olan ülkelerin bor-
salarõnda en fazla binde
5’lik bir artõş öngörürken
Tel Aviv endeksi dolar
bazõnda yüzde 3.4 değer
kazandõ. Tel Aviv’deki
borsacõlarõn artan kârlarõ-
na karşõn İsrail ile Hiz-
bullah arasõndaki savaş
Lübnan’õn tarõm üretimine
ağõr darbe vurdu. İngiliz
yardõm kuruluşu Oxfam’õn
tespitlerine göre 195 bin
çiftçinin yaklaşõk yüzde
85’i, ürünlerinin tamamõ-
nõ veya yarõsõnõ kaybetti.
Diğer bir deyişle 200 mil-
yon dolara yakõn bir mad-
di kayõp yaşandõ. Tütün-
cüler 50 milyon dolar,
meyve üreticileriyse 60
milyon dolarlõk kayõpla
karşõ karşõya kaldõ. En çok
zarar gören ürünlerse pa-
tates, tütün, kavun ve na-
renciye meyveleri oldu.
Canlõ hayvanlarõnsa en az
1 milyonu telef oldu. Lüb-
nan’da bunlar yaşanõrken
Gazze ve Batõ Şeria’ya
yönelik saldõrõlarõ, 2006’da
İsrail ekonomisinin yüzde
8 gibi yüksek hõzla büyü-
mesinin önüne geçemedi.
Elektronik posta adresi olan herkesin dün birkaç
yüzle katlanan mektupla yüz yüze geldiğini biliyoruz.
Türkiye’deki barış örgütlenmeleri olabildiğince çok
örgüt, imzanın katılmını sağlamak üzere, olabildiğince
kısa, net bir metinle Gazze’de yaşanan insanlık kı-
yımına karşı çıkan bir metin hazırlamışlar. “S.O.S. Gaz-
ze” başlıklı metinde, İsrail devletinin Filistinlilere uy-
guladığı kıyıma engel olamayan insanlık adına utanç
duyulduğunun altı çiziliyor. Nazi soykırımına hedef
olmuş 6 milyon Yahudinin ruhlarının da taciz edildi-
ği suçun durdurulması için derhal harekete geçilmesi
çağırısı yapılıyor. Türk hükümetinden BM Güvenlik
Konseyi’ni derhal harekete geçirecek adımı atması,
İsrail ile yapılmış güvenlik işbirliği anlaşmalarını ip-
tal etmesi isteniyor...
Bir imzacının imzasının yanına eklediği, “karam-
sarım, canım acıyor, imzalarken umut diliyorum..” söz-
cükleri, aslında umutsuz bir devinimi yansıtıyor. Ken-
dileri, çevreleri için ne kadar önemli olurlarsa olsunlar,
aydınların, imzalarının, hatta sayılarının anlamını yi-
tirdiği, aşındığı bir süreci yaşıyoruz.. nedenleri üze-
rinde sayısız tartışma yapmanın bile anlamı yok. Çün-
kü söz konusu metin imza için dolaşırken, İsrail fiili
işgalini de gerçekleştirmiş, BM’nin ABD vetosu ile mü-
dahale kararı alması önlenmiş bir durum ortaya çık-
mıştı bile. Dahası BM’deki bizim hükümetin çok övün-
düğü yeni görevinin işlevi, gücü de fiilen buharlaş-
mıştı...
Başbakan Erdoğan başta AKP iktidar kadroları-
nın Ortadoğu’da arabuluculuk turları, kimi siyasiler,
halklar için sempatik kabul edilse dahi, Türkiye’nin
etkinliği, çıkarları açısından tersine rol oynar olmuştu.
Stratejik müttefiklerin, elbette İsrail başta Türkiye’yi
yok sayan eylemleri ile hükümetin ağırlık koyma ça-
baları çelişkili bir tabloyu sergiliyordu. Başbakan’ın
nafile turlar görüntüsü üzerine; “Müttefikliğin suç or-
taklığını saklama girişimleri”, “Araplar İsrail yanında
yer alırken Türkiye’ye ne oluyor?..” zıt eleştirileri in-
san hakları ekseninde acımasız gelse bile gerçekleri
yansıtıcı değil mi?
Protesto eylemi olarak bu soğukta Eskişehir’den
yola çıkan bir vatandaş ise şakanın sırası değil ama
uçmuş, İstanbul Taksim’de 1 milyon kişi tarafından
karşılanmayı bekliyor. Bu yazı yazılırken henüz ger-
çekleştirilmediği için kaç kişinin katılacağı hakkında
bir fikrim olmayan dünün akşamüstünde gerçek-
leştirilecek “Barış için insan zinciri” keşke Galata-
saray’a, Taksim’e sığmayacak kadar kalabalık ola-
rak gerçekleşse? Siyasi parti örgütlülüğü ve dini duy-
gularla buluşmuş Saadet Partisi’nin pazar günkü Çağ-
layan mitingi elbette daha kalabalık olacaktı.
Türkiye’nin her yerinde, İsrail konsolosluğu önün-
de, üniversitelerde, Andolu kentlerinde gerçekleşti-
rilen protesto eylemleri, boykotların anlamı yok de-
menin de anlamı yok. Ama suçu işleyen güç odak-
larının, suç ortaklarının güçleri, insan hakları duyar-
sızlıkları ile karşılaştırıldığında, anlamlı caydırıcı güç
oluşturmaktan bile çok uzakta kalacakları, acıklı gö-
rüntüleri oluşturuyorlar...
Örneğin gelen son haberlere göre, çaresizlik, suç
ortaklığı yapan iktidarları karşısında, Mısır solu ile din-
ci örgütleri dayanışmaya, ortak eylemlere yönlen-
dirmiş. Şimdilik caydırıcılığı unutun, dikkat çekici, an-
lamlı haber olabilme boyutuna ulaşabilmiş değiller.
Batı uygarlığı, zengin kuzey dünyasında insan hak-
larından yana çıkışlarda hepten utanç verici bir tab-
lo yaşanıyor. Başkalarına insan hakları dersleri ve-
renler, AB ülkeleri, yüzleri kızarmadan İsrail’in meş-
ru müdafaa konumunda olduğu açıklamalarında, ta-
raf olmada diretiyorlar. Gazze’deki Hamas gerçeği-
nin, dünya çapında bilinen Hamas terör örgütünden
başka bir şey, gerçek olduğu görmezlikten geliniyor.
İnsanlığın insan haklarından yana, “Terörün gücüne,
gücün terörüne teslim olmayı reddediyoruz” söyle-
mi havada kaldı, yaşamın, emperyal düzenin da-
yattıkları karşısında sırıtıyor. Orantısız güç kullanımında
İsrail’in Gazze bombardımanları, işgalinin sonuçla-
rı, kullanılan silahlar, ölen sivil halk, kadınlar, çocuklar,
amargonun boyutları, açlık, saldırıya hedef olan ca-
miler, hastaneler, doktorlar.. olgusu karşısında,
“Saldıran emperyalizm, direnen Gazze” çıplak ger-
çeğinden başka, insan hakları savunucularına ara-
da bir seçeneğe yer bırakılmıyor.
Gelin görün ki bu çıplak gerçek karşısında insan-
lığın, dünyanın bu iletişim çağındaki duyarsızlığı akıl
alır, açıklanır gibi değil... İnsan hakları algılaması, du-
yarlılığı, reflekslerinden bu kadar mı koptuk? Bu ka-
dar mı örgütsüz, duyarsız, bireyci, çıkarcı, korkak ol-
duk? Siyaset, dünya çapında bu kadar ağır mı em-
peryal çıkarlara teslim oldu? İnsanlık, dünyamızın ge-
leceği adına böylesine ağır bir suç ortaklığı kalıcı ola-
mayacağına göre.. dünya savaşlarına, nazizme tes-
lim olmuş, sonra da bir biçimde çıkış yolları bulmuş
insanlığın bu süreçlere ilişkin hastalıklarından kur-
tulma, yaşama reflekslerinin daha güçlü, hızlı olma-
sı gerekmiyor mu?..
soner@cumhuriyet.com.tr