25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 20 TEMMUZ 2008 PAZAR 10 HABERLER C ide Belediye Başkanı Necdet Demir'in 'Rıfat Hoca'sının doğduğu evin müzeye dönüştürülmesinde büyük emeği var. Hocasından öğrendiği üzere ilçenin eğitim ve kültürel faaliyetlerine ayrı bir önem veriyor. İlçenin en eski minibüs şoförlerinden Süleyman Salcı, hüzünleri, sevinçleri hatta işkenceleri Rıfat Ilgaz'la birlikte yaşadı. 20'li yaşlardaki Oğuz ise Ilgaz'a gönülden bağlı ve Cide'nin adeta simgesi.. 'Koca Çınar'a vefa Biri belediye başhanı, diğeri minibüs şoförü, öteki de Down sendromlu bir genç... Üçünün ortakyanı, Türk edebiyatının ünlüşair veyazarı RıfatIlgaz 'İyi adamdiy çok iyi adam y EVRİM KAYA *ide 'ye gittiğinizde aracı- nızdan iner inmez sizi 20'liyaşlarda bir down sen- dromu hastası olduğu fiziki özelliklerinden anlaşılan bir genç karşüar. Hele kifestival zamanı oradaysanız başlarfes- tivali ve Rıfat Jlgaz'ı anlatma- ya. Oğuz, aslında Rıfat Ilgaz 'ı belki de hiç görmemiş, görmüş olsa da hatırlamamaktadır. Festival alamnda üzerinde Hababam Smıfı tişörtii, elinde Rıfat Ilgaz'ınfotoğrafının üze- rinde "Ben okurken kitaplar yasak olmasın"yazılı takvimle kâh sahneye çıkan sanatçıların orkestralarını yönetirken kâh Aydtn Ilgaz'ın katüdığı panel- lerde kendince Aydın Ilgaz 'ı korurken görürsiinüz Oğuz'«. Oğuz da Rıfat Hoca 'yı çok seviyor. "O, kitap yazdı burda " diyor. Hüzünleniyor: "Keşke ölmeseydi bee iyi adantdı çok iyi adam " deyip uzaklaşıyor yanıımzdan. NlYE ILGAZ? Oğuz'un gidişini izlerken rastladığımız bir kız çocuğuna adını soruyorum: Ilgaz! diyor. "Niye Ilgaz?, Ilgaz ne de- mektir?" diyeyokhıyorum zih- nini. Kaşlarım çatıp bir güzel azarlıyor beni: "Aaa! Sen tammıyor ntusun Rıfat Ilgaz'ı! Çok ayıpü" Merak etme minik Ilgaz, ben Rıfat Ilgaz'ı tanıyorum, ayıp; onu yasaklayan, kitapi .-."»: toplayan, tiiıiii işkencelerden geçirenlerindir... ClDE - Necdet Demir, Süley- man Salcı Oğuz... Bu üç isimden ilki Kastamonu'nun Cidc Beledi- ye Başkanı, ikincisi Cide'nin cn eski minibüs şoforlerinden, diğeri ise tüm Cide halkının tanıdığı ve sevdiği 20'li yaşlarda bir genç. Bu üç ismin yan yana yazılmasını sağlayansa Türk edebiyatının "Koca Çınar"ı Rıfat Ilgaz... Be- lediye Başkanı Demir, henüz 17 yaşında tanıştığı "Rıfat Hoca"sı- nın doğduğu evin müze haline ge- tirilmesi için insanüstü bir emek sarf edenlcrin başmda geliyor. İl- çenin eğitim ve kültür alamnda gelişmesine çok önem veriyor, çünkü hocasından böyle öğrenmiş ve Rıfat Ilgaz'a olan "vefa bor- cu"nu ancak bu şekilde ödeyebi- leceğine inanıyor. Süleyman Sal- cı, Ilgaz'ın 70'lerden ölümüne dek hep en yakmmda olmuş, hü- zünleri, sevinçleri hatta işkence- leri birlikte yaşamış. Down sen- dromlu Oğuz ise Ilgaz'ı hiç gör- memiş ama Ilgaz'ın değerini onu yıllarca yok etmcye çalışanlardan çok daha iyi biliyor... EMEĞI BÜYÜK "13. Rıfat Ilgaz Sarıyazma Kültür ve Sanat FestivalF'ne katılmak üzere gittiğimiz Cide'de fcstivalin yapıldığı alanlarda sürekli koşturan, her işle ilgilenen bir adam dikkatimizi çekiyor. "Be- Ni ecdet Demir (ortada), Rıfat Il- gaz'ın evini 16 ay gibi kısa bir sürede aslına uygun olarak yeniden inşa etmiş olma- nın mutluluğunun hiçbir şeyle değişilemez olduğunu belirti- yor. Rıfat Hoca'yı yeniden çok sevdiği Cide'sine getirmek için de çahşmalarm başladığı müjde- sini veren Demir, gömütün anıt- mezar olarak yapılacağı için işin bi- raz uzun sürebileceğini belirtiyor. lediyc Başkanı o" diyorlar. Necdet Demir, belediye başkanlığı görevini 4 yıldır sürdü- rüyor. Demir için Rıfat Ilgaz'ın büyük önemi olduğunu öğrcniyoruz. Ilgaz'ın evinin müze haline getirilmesi için çok uğraş vermiş Demir. "Hocama vefa borcunııı ödüyorum. O bizim ge- leceğinıizi aydınlattı, biz onun evini onarmışız çok mu" diyor. YENI UFUKLAR Başkan Demir, Rıfat Hoca ile anılarını şöyle anlatıyor: " 70'li yılların sonuydu. Ben ve arkadaşlarım henüz lisedeydik. Rıfat Hoca Cide'ye yerleşmişti. Bütün sınıf her seferindc daha da büyük bir heyecanla onu zi- yarete giderdik. Her seferindc ufkumuz biraz daha açılmış ola- rak yanından ayrılırdık. Ben o zamanlar inşaatlarda de- mir ustası olarak çalı- şıyordum. Boş bul- duğum her an Rıfat Hoca'nın yanına gitmek için can atıyor- dunı. Ellerim nasırlar içinde kalmıştı. Hoca ellcrime bakar 'Aferin' derdi bana. Tüm yorgunluğumu bir anda alıp götüren bu aferin, çalışmanın ve emek ver- menin ne denli önemli olduğunu öğretirdi her seferinde. Cide'nin kalkınmasının okumakla, araş- tırmakla olacağını anlatırdı. O dönemler bırakın kitaplarını okumayı, elinizde taşı- ınak bile suç kapsamına giriyordu." 'Söz, tarafsızkalacağım' I lgaz, 70'li yıllarda Cide'ye taşındığında 4. katta bir ev- de kiracı olarak yaşamakta- dır. Gcleni gideni eksik olma- maktadır. Bir gün evinin kapısını bir genç çalar.. Süleyman Sal- cı'dır bu genç... Daha sonra Il- gaz'la ilgili yazılıp çizilenlerde "Minibüsçü Süleyman" olarak sık sık yer verilen Salcı, 1979 yı- lına denk düşen o günü şöyle an- latıyor: "Hocanın Cide'de olduğunu duyuyorduk ama henüz tanış- mamıştık. 1979 yılında Ziraat Bankası'nda şoför olarak çalış- mak için sınava girdim. Ben ve 6 kişi daha bu sınava girecek- tik ama içimizden birisinin Rı- fat Ilgaz tarafından 'torpilli' olduğunu öğrendik. Bu du- I rum beni rahatsız etmişti. r Evine gittim, 'Hocam, sizin eşitlikten yana olduğunuzu söy- lediler. Bırakın, bu sınavda taraf olmayın. Biz farklı sınıflann in- sanları degiliz' dedim. Hoca yü- züme baktı ve 'Söz vcriyorum, tarafsız kalacağım' dedi ve ger- çekten de öyle oldu. Bu tanış- nıanııı ardından hocayla hemen her gün görüş- mcye başladım." Salcı, artık ho- canın alışverişle- rini yapıp evi ile ilgili işlerle dc il- gilenmektedir. Türkiye'deki si- yasi baskılar ise doruğa ulaşmış- tır, Ilgaz vc evine girip çıkan herkcs sürekli izlenmek- tedir. 1980yılma gelindiğinde ise 12 Eylül askeri darbesi gerçek- leşmiş, aydınlar için ortam daha da kötülcşmiştir. "12 Eylül'ün 'toplamaları' 1981'in Mayıs ayında geldi Ci- de'ye" diyor Salcı, dalıp gidiyor bir süre ve devam ediyor: "O günlerde hocayı, beni ve çok sayıda kişiyi aldılar. Bizim gözümüzü bağlamanuşlardı ama hoca ve beraberindekiler 'ağır suçlu' olduğu için gözleri bağlı, elleri ar- kadan kelepçe- liydi. Ben gözal- tında bir gece kaldım. Bana sürekli olarak 'Ne işin vardı o papazın yanında' sorusunu soru- yorlardı. Ertesi gün serbest bı- rakıldığımda benden iki gün sonrası için 'çar- şaf gibi bir rapor' talcp edilmişti. Benim aklımda olan tek şey ise Rıfat Hoca'nın oğlu Aydm Ilgaz'a haber verebilmekti. He- men yola çıktım." CüMHURİYETOKURU Torunlanndan birine Rıfat Il- gaz adını veren Salcı, bugüne de- ğin Ilgaz hakkında çıkan her ya- zıyı, her haberi birilctirmiş. Evin- de konuk olduğumuz Salcı'nın bir diğer arşivini ise Cumhuriyet gazetesi oluşturuyor. Cumhuri- yet'in, okuru olmasının yanı sıra bir diğer önemi daha var Salcı için: "Evinde eski, teneke bir odun sobası vardı hocanın. Al- ta koyduğu odunları tutuştur- mak için kâğıt-gazete kullanır- dı. Bu gazetelerin arasında hiç- bir zaman Cumhuriyet gazete- si ycr almaz, araya yanlışlıkla karışan oldu mu da onları he- men ayırırdı. Bir de boya ba- dana yapılacağı zaman yerlere gazete scrmemi ister ama çok dikkatli olmamı, bu gazetelerin arasında Cumhuriyet bulun- mamasına özen göstcrmemi ri- ca ederdi..." 1993'ün temmuz ayında Cide vc Türkiye, "Koca Çınar"ın ölüm haberiyle yasa boğulur. Salcı o günü şöyle anlatıyor: "Temmuz ayınııı 7'siydi. Bartın'dan yeni gelmiş, kahve- ye gitmiştim. TV'de sürekli Ci- de'yi gösteriyorlardı. Ardın- dan hocanın yaşamını yitirdiği söylendi. Rıfat Ilgaz ölmüştü! Öldükten sonra bile çok sevdi- ği Cide'sini tanıtıyordu..." Kazak dansçılara gözaltı • ANTALYA (Cumhuriyet) - Antalya bölgesindeki otellerde gösteri yapmak için gelen Kazakistan Devlet Dans Toplulu- ğu'nun 10 üyesi, izinsiz çalıştıklan gerek- çesiyle gözaltına alındı. Kentte bulunan 5 yıldızlı otellerde dans gösterisi yapmak için Antalya'ya gelen grubun 7'si kadın 10 dansçı üyesi, anlaşma sağlanan bazı otellerde deneme gösterilerine çıktı. Dans- çılarla otel yönetimi arasında çıkan prob- lem sonucu, Kazak dansçılar otelde mah- sur kaldıklan gerekçesiylc jandarmaya başvurdu. Jandarma tarafından izinsiz ça- lıştıklan gerekçesiyle gözaltına alınan dansçılar, bir hafta önce sınır dışı edilme- leri için Antalya Emniyeti Yabancılar Şu- be Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. Engellilerîn kimlik kartı olacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özürlülük durumu bundan böyle nüfus cüzdanlanna yazılmayacak ve yeni bir en- gelli kimlik kartı çıkanlacak. Kimlik al- mak için sosyal hizmetler il müdürlükleri- ne başvurulacak. Bu karta sahip olanlar, mevzuatta engellilere tanınan hak vc hiz- metlerden yararlanacak. Kimlik kartına sa- hip olmayan engelliler, kendilerine tanınan haklardan sağlık kurulu raporunu ibraz ederek faydalanacak. Bulutlu havalarda da gözlük • ANKARA (AA) - Ankara Numune Eğitim vc Araştırma Hastanesi 2. Göz Kli- niği Şef Yardımcısı Doç. Dr. Özlem Ev- ren, görülebilen ışınlar bulut nedcniyle en- gellense bile gözle görülemeyen UV ışın- lannm yeryüzüne rahatça ulaşabildiğini bclirterek, "Bu yüzden hava bulutlu bile olsa güneş gözlüğü takmak gerekir" dedi. 36 saat ölii taklîdi yaptı • Yurt Haberleri Servisi - Tokat'ın Erbaa ilçesinde Ziyaettin E. (64) adlı kişi, mantar toplamak için ormanlık araziye götürdüğü akrabası Fatma Ş'yi (37) bile- ziklerini almak için odunla vurarak öldür- dü. Genç kadının oğlunu da döven ve öl- düğü gcrekçesi ile bırakan zanh, 36 saat sonra ilçeye gelen çocuğun ifadesiyle gözaltına alındı. 5 madalyayla döndüler • BODRUM (AA) - Kanada'nın Van- couver kentinde 28 Haziran-4 Temmuz ta- rihleri arasında düzenlenen 2008 Dans Dün- ya Kupası'nda 5 madalya kazanan Zeynep Okçu Bale Okulu öğrencileri yurda döndü. Okulun kurucusu ve bale öğretmeni Zeynep Okçu, aralannda ttalya, ABD, Portekiz, Çin, Polonya, lskoçya, Guam, Avusturya ve Al- manya'nm da bulunduğu yaklaşık 22 ülke- den 72 dans okuluyla yanştıklannı belirtti. Asansöre sıkışan çocuk öldü • TRABZON (Cumhuriyet) - Trabzon Beşirli Mahallesi'ndeki Gıda Tüccarlan Sitcsi'nde, arkadaşı 6 yaşındaki l.M. ile asansöre binen M.G (7), elindeki küçük to- pu, asansör kabininin kenanndaki boşluğa düşürdü. M.G topu almak için ellerini boş- luğa soktuğu sırada asansörün hareket et- mesi üzerine omuzlarına kadar kolları ka- bin kenanndaki boşluğa sıkıştı. Hastaneye kaldınlan çocuk, kurtanlamadı. 3 kişiye 507 biner YTL • ANKARA (AA) - Sayısal Loto çekili- şinde kazanan numaralar "2, 15, 22, 24, 36 ve 37" olarak belirlenirken, 6 bilen 3 kişi 507 bin 972 YTL 20'şer YKr ikramiye ka- zandı. Çckilişte 5 bilenler bin 954 YTL 25'er YKr, 4 bilenler 19 YTL 45'şer YKr, 3 bilenler de 3 YTL 5O'şer YKr kazandı. Alman fırkateyni ziyarete açıldı • MERSİN (AA) - Alman Deniz Kuv- vetleri Komutanhğı'na ait "Hessen" fırka- teyni, Mersin Limanı'nda ziyarete açıldı. Lübnan sahil sularından Mersin'e giriş ya- parak limanda demirleyen 255 mürettebatlı fırkateyn, kentten yann aynlıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear