Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 HAZİRAN 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
ODAK NOKTASI
KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr 19
Her yıl 5 Haziran'da kutlanan 1972 Stockholm Dünya Çevre Bildirgesi'nin 'özü'nü unutturdular
Sömürgeciliğe direniş günü
UYGARLIKLARIN
İZİNDE
OKTAY EKİNCİ
B
ugün vehaftaboyunca "Dünya
Çevre Günü" kutlanacak. Sa-
yısız etkinlikte ve medyada
"çevrenin korunması" sözleri, kim bi-
lir kaç bininci kez verilecek.
Doğayı ve kültürü yok etmekte yanşan
büyükler, çocuklannın çevreci yetişme-
lerini isteyecekler. Aynı çocuklann, bü-
yüklere "çevreci olun" çağnlannı da
"sırıtarak" alkışlayacaklar.
Talana ve yağmaya siyasal önderlik
edenler, çevrenin önenıini ve verdikleri
değeri yinc yüzleri kızarmadan anlata-
caklar. Dağdaki ormanlan taş ocaklanna;
kıyıdaki ormanlan da otellere arsa olarak
dağıtmalannı bile çevreciliklerinin gös-
tergesi ilan edebilecekler.
Hele yeşil alanlan imara açmada re-
korlar kiran; dünyanm sorguladığı ölüm-
cül enerji yatınmlannı dayatan; Kyoto'yu
inızalamak için bile "baş kirletici"
ABD'nin yumuşamasını bekleycn; kent-
lerin en değerli yaşam alanlannı mimar-
lık ve şehircilik yoksunu TOKİ bloklanyla
dolduran; eşsiz peyzajlara rant kuleleri-
ni diken; tanm toprdklannı sömürgeci sa-
nayiye arsa olarak dağıtan; su havzala-
nndaki kaçak kentleşmeyi yasal güven-
celere bağlayan; kentsel dönüşüm adına,
"yaşanu karartıcı" kültür ve insanlık düş-
manı rant projelerini başlatan; sit karar-
lannı engellemek için en "kurnaz" bü-
rokratik engelleri yaratan; antik kentlerin
barajlarda boğulmalanna, arkeolojik alan-
lann otel arazilerine dönüşmelerine ön-
derlik eden; yeni "sivil"(!) anayasalannı
bile ormanlan 2B işgalcilerine pazarla-
yacak şekilde tasarlayan ve daha saymakla
bitmez çevre kıyımına "demokrasi" adı-
na karar ve onay verenler yok mu?
Onlar da kim bilir kaç bin kopartılmış
çiçekle bezenmiş kürsülere çıkıp; en se-
vecen hallerini takınarak şu ünlü Afrika
atasözünü yineleyecekler: "Dünya bize
atalarımızdan miras kalmadı; biz onu
çocuklarımızdan ödünç aldık!.."
O çocuklar sizi tanısalardı, acaba ve-
rirler miydi?
KuTLADIKLARINI
GİZLİYORLAR
Peki, her yönüyle artık "çekilmez"
olan bütün bu "kandırmaca söylemler"
arasında, 5 Haziran'ın neden dünya çev-
re günü olarak kutlandığı açıklanıyor
mu?
Birleşmiş Milletler'in (BM) 36 yıl ön-
ce Stockholm'de toplanan ilk "Dünya
Çevre ve Kalkınma Konferansı"nın
son gününde (5 Haziran 1972) kabul ve
ilan edilen "Dünya Çevre Bildirge-
si"nde neler söylendiği anımsanıyor mu?
Her 5 Haziran'da "kutlanan" kazanı-
mın, işte bu bildirgedeki "temel uyan-
Iar"ın, insanlığın ortak dileği olduğu
anımsatılıyor mu?
Yanıtın, kocaman bir "hayır" olması-
nın nedeni; eğer anımsanır ve anımsatı-
lırsa, o sıntan sözde "çevreci" yüzlerin da-
ha da kızaracak olmasıdır. Çünkü insan-
lık, daha o yıllardan, şimdiki talan ve sah-
tekârhklann farkına varmış olmalı ki
bakın hangi çağnda bulunuyordu:
ÇEVRE
BİLDIRGESİNİN
REDDETTİĞİ
GÖRÜNTÜLER
Her yıl insanlığın
"bayram" olarak
kutladığı 5 Haziran
1972 Dünya Çevre
Bildirgesi'nde ne
deniyorsa tersini
yansıtan görüntüler
Türkiye'de hızla artıyor.
İşte, "doğayı koruyan
yerleşimler" ilkesini
çiğneyen ornıan işgalcisi
2B kentleşmesi (1); "insan
lıaklan"ııı yok sayan
Sulukule uygulamasındaki
Nazi Almanya'sını
anımsatan "yıkılacak ev"
işaretleri (2).
•İnsan yerleşimleri ve kentleşme-
nin, çevre üzerindeki olumsuz etkile-
rini kaldıracak ve herkes için azami
sosyal, ekonomik ve çevresel yarar
sağlayacak biçimde planlama yapıl-
malıdır. Bu bağlamda, sömürgeci ve
ırkçı bir yaklaşimla hazırlanmış pro-
jeler terk edilmelidir." (nıd.15)
Söyler misiniz; "herkes" yerine sade-
ce "ayrıcahklı yatırımcdarı kayıran"
planlama yapanlar, bu bildirgeyi nasıl kut-
layabilirler?
Istaııbul'daki imar şrmanğı Dubai Ku-
leleri ya da tznik gölü kenanndaki ABD'li
hukuk dışı Cargill fabrikası gibi "sö-
mürgeci" projelere adeta sevdalanmış-
çasına destek verenler; hele Sulukule
gibi bin yülık bir kültürel zenginliğin üze-
rine adeta "ırkçı hezeyanlar"la çulla-
nanlar, aynı bildirgeyi nasıl yüksek ses-
le okuyabilirler?
YENİDEN İLAN EDIYORUZ
Evet... Bugün 5 Haziran ve tüm insanlık
gibi biz de 1972 Dünya Çevre Bildirge-
si'ndeki "uluslararası devrim" kabul edi-
len ilkelerin tüm ülkelerce onaylanması-
nı kutluyoruz.
tnsanlığın "ortak gelecek" için kabul
ettiği; ancak çevre düşmaıılannın asla
anımsanmasını istemedikleri bildirgenin
"unutulan" maddelerini yeniden ilan
edelim mi?
Işte, bugünkü sömürgeci talan politi-
kalan için en "sakıncalı" olan madde-
lerdeki kimi vurgulamalar:
"Özgürlük, eşitlik ve kaliteli bir çev-
rede onurlu ve yeterli yaşam şartla-
rında yaşamak temel insan hakkıdır."
(md.l'den)
"Tehlikedeki doğal hayatı ve habi-
tatını korumak ve akıllıca yönetmek in-
sanın özel bir sorumluluğudur."
(md.4'ten)
"Devletler, insan sağhğına ve deniz
yaşamına zarar veren deniz kirliliğine
karşı tüm önlemleri alacaklardır."
(md.7'den)
"Fiyat politikalarında ekonomik fak-
törler kadar ekolojik süreçler de göz
önünde bulundurulmalıdır." (md.
10'dan)
"Tüm devletlerin çevre politikaları
herkes için daha kaliteli yaşam koşul-
ları hedefine engel olmamalıdır."
(md.M'den)
"Kalkınma planlanndaki çevre ko-
ruma planlarına aykırı uyumsuzluk-
lar yok edilmelidir." (md. 14'ten)
"insan yerleşimlerinde herkes için
planlama yapılmah; sömürgeci ve ırk-
çı projeler terk edilmelidir."
(md.l5'ten)
"Bilim ve teknoloji, ekonomik ve
sosyal kalkınmaya katkı ve insanlığın
ortak yararı yönünde kullanılmah-
dır." (md.l8'den)
"Medya, çevrenin bozulmasına değîL,
korunmasına hizmet edecek biçimde
yayın yapmahdır." (md.l9'dan)
"Ülkeler egemenlik haklarıyla kay-
naklarını kullanır ve çevre politikala-
rını tespit ederler; ancak, komşu ül-
kelerin çevresine zarar vermeme so-
rumluluğunu da taşırlar." (md.21'den)
"İnsan ve çevresi ııükleer silahlann
ve diğer toplu iınha araçlarııun etki-
sinden korunmalıdır. Devletler bu si-
lahlann tamamen yok edilmesi için sü-
ratle gerekli antlaşmaları yapmalıdır-
lar..." (md. 26'dan)
AHMET CEMAL
Erasmus ve Mehmet Ulusoy'la
İzmit'te Bir Gece...
"ERASMUS: Artık emin değilim... Ar-
tık tek bir şey istiyorum: Bütün yalnız-
largibi özgür ve bütün özgürler gibiyal-
nız ölebilmek... Onca idealin ardından,
içimde bir tek bu istek kaldı; özgür öle-
bilmenin yalnızlığı, ya da yalnız ölebil-
menin özgürlüğü! Tuhaf! Çok tuhaf!"
Bu final sahnesi, 24 Mayıs Cumar-
tesi akşamı İzmit'te, Kocaeli Büyükşehir
Belediyesi Tiyatrosu'nun Süleyman
Demirel Kültür Merkezi'ndeki büyük sa-
lonunda oynandı. "Deliliğe Övgü'ye
Methiye" adlı oyun, Şehir Tiyatrosu
bünyesindeki Tiyatro Okulu'nun öğ-
rencileri tarafından sergilendi. Ama o
gece İzmit'te gerçekleşen tiyatro ola-
yı, aslında çok başka bir zaman, çok
başka bir mekân için, çok başka kişi-
lerce planlanmıştı. Olmadı. Olamadı.
2005 yılında sevgili dostum Mehmet
Ulusoy'un ölümüyle her şey yarım
kaldı. Yarım kalan bir hayali gerçeğe
dönüştürmek, değerli tiyatro adamı ve
yönetmen Ufuk Aşar'a ve onun, ti-
yatroya gerçek anlamda gönül ver-
diklerini sahnedeki en ufak kıpırdanış-
lanyla ve sözleriyle bile açıkça belli eden
gencecik öğrencilerine nasip oldu.
Batı hümanizminin kurucusu ve Rö-
nesans'ın büyük düşünürü Rotter-
dam'lı Erasmus'un (1465-1536), ara-
dan geçen beş yüz yılı aşkın zamana
direnen görkemli başyapıtı "Deliliğe öv-
gü"yü bir tiyatro oyununa dönüştür-
mek, Mehmet Ulusoy'un fikriydi. Ulu-
soy 2004 yılında, Paris'ten dönüşün-
den sonra bana telefon etmiş, bu
oyunun rejisini kendisinin yapacağını,
beni de sanat danışmanı olarak yanı-
na istediğini söylemişti. Oyun, önce Is-
tanbul Devlet Tiyatrosu'nda sahnele-
necek, daha sonra Paris'te ve Hollan-
da'da da oynanacaktı. Ulusoy'un ço-
cukluktan 'mahalle arkadaşım' olması
biryana, onun gibi adı yıllardır artık Av-
rupa tiyatrosuna malolmuş bir yönet-
menle ne sıfatla olursa olsun birlikte ça-
lışmak, rüyalarımda görsem inana-
mayacağım bir şeydi. Ancak kendisiyle
evindeki ilk buluşmamızda, işimin da-
nışmanlıkla sınıriı olmadığını öğrene-
cektim. Çünkü Ulusoy -o akşam keli-
mesi kelimesine not ettiğim gibi- ba-
na aynen şöyle demişti: "Bak azizim, or-
tada böyle bir oyun metni falan yok!
Sen, şimdi Erasmus'u, Rönesans'ı ve
'Deliliğe övgü'yü en iyi bilen birkaç ki-
şiden biri olarak, o eseri eline alacak-
sın, ondan bir oyun metni çıkaracaksın,
ben de onun rejisiniyapacağım! Işte bu
kadar!"
Evet, dediği gibi, 'işte aynen bu ka-
dar'dı, çünkü Ulusoy'u tanımış olanlar
bilirler: Ona itiraz etmek diye bir şey,
söz konusu olamazdı! Oyunu yazdım.
Bu arada Mehmet'e, yalnızca "Deliliğe
övgû"den yola çıkmayı ve metne sıkı
sıkıya bağlı kalmayı doğru bulmadığı-
mı, aradarf beş yüz yıl geçtiğini, ese-
re ve Erasmus'un hümanizmine eleş-
tirel bir bakışı yansıtan bir oyun met-
ninin benbe daha uygun olacağını
söyledim.! Düşüncemi benimsedi ve
"Deliliğe Övgü'ye Methiye" adlı oyun da
böylece ortaya çıktı. Yazdığım metni
çok beğeıiıdi. Çalışma arkadaşlarına:
"Su adam, benim kafamdaki metniyaz-
mış!" dedi ve masa başı çalışmalarına
grup halinde hemen başladık. Zaman,
oyunun ler>ine işledi ve sıra, sahne pro-
valarına geldi. Ama aynı zaman, baş-
langıçta çok sinsice, Mehmet Ulu-
soy'un sağlığının aleyhine de işliyordu.
Sahne provalarının başında, onu kay-
bettik. Her şey yarım kaldı.
Bir süre^önce, değerli tiyatro adamı
ve hocası Ufuk Aşar'ın üç öğrencisiy-
le buluştuk. Bu oyunu sahnelemek için
benden izjin istiyorlardı. Ben, bu izni
kendimdep çok Mehmet Ulusoy adı-
na verdim. Çünkü böyle bir oyunun
gençler tarafından sahnelenmesinin
onu nasıl heyecanlandıracağını çok iyi
biliyordurri. Sonuçta, o gece Izmit'te-
ki yarım kalan bir hayal gerçekleşti.
"Deliliğe övgü'ye Methiye", iki yıllık,
ama işini çok ciddi tutan bir tiyatro oku-
lunun öğrjencilerince, hocaları Ufuk
Aşar'ın nefis rejisiyle ve öğrencilik sı-
fatını aşan bir profesyonellikle sergi-
lendi. Kısa geçmişinde Sofokles'ten
"Antigone", Dürrenmatt'tan "Babil'e
Bir Melek Inlyor" ve "ZiyaretçF', Haldun
Taner'den "Ay Işığında Şamata", E.
Castner'den "Diktatörier Okulu", Da-
rio Fo'dah "Klaksonlar, Borazanlar,
Bırtlar" gibi oyunları sahneleyen tiyat-
ro okulu, kendi geleneğini oluşturma-
ya koyulmuş bile. Bu gelenek hakkın-
da bir fikir| vermek için, yazımı "Delili-
ğe övgü'ye Methiye"r\\r\ yetenekli
oyuncularından Canberk Harman-
cı'nın oyun kitapçığındaki bir sözüyle
noktalıyoıiım: "özgürlük fikrinin to-
humlan ekiliyor bu sahnede. Güneşle
açacak, sizlerle yeşerecek..."
acem20@ hotmail.com
|«y dJhil slsKmbnlzdt ubjh mhvıltsı, üğleıı yemefcl, akiam yemeğl, bej çjyı vt pısu Ikrjmı, |0n boyu (O
jHıollü ve jlkotsü; ttmlttlı içecekteı nKvcuttur. Û » ! pU|, lunubrda sejtoııg. jenislyc ücreukdlr.
ARİNNA AM«OIU
«YTl
6OYTI
70 YTL
50 YTl
75 YTL
B5YTL
« 2 U I 9 0 I 0 I 0*1:0(532) 395 8 M I
BLUE DODRUM
n Hsı. Kjdıı
23 Hu.- 13T«n.
14 T«n. ) A|ıı.
Sl(t, txb
45 YTl
70 YTL
Td: 0(252) 382 20 17 üsnt. 0(53
McnuelcHotelBodrumun incisi Bitez koyunda, dostlar arasında tatil keyfi ftrsatı
Denize sıfır özel plajh, botanik bahçesini andıran doğasıyla
mavi ve yeşilin bütünleştiği tatil cennetidir...
20 Yılı aşkın kaliteli ve güleryüzlü hizmeti ile
özenli ve titiz mutfağı ile ...
HAZİRAN AYİ KİSİ BAŞI: 65 YTL • Konlortu odalar • Ücretslz kültür turları
OTELİMİZE AİT TEKNEYLE ÜCRETSİZ TEKNE TURLARI
Tel: 0252.363 79 04 GSM: 0533.722 81 81
Daha fazla bilgi için: http://www.manuelahotel.com
Cemnet Afat*
' Denize sıfır, özel plaj
1
Açık ve Kapalı Restaurant
ı Alakart Restaurant (Deniz
ürünleri, balık ve et çeşitleri)
' Snack Bar
' Klimalı Odalar
• Yarım Pansiyon Açık Büfe
1
Haziran Ayı günlük kişi başı
50 YTL
1
Temmuz-Ağustos Ayları
günlük kişi başı 70 YTL
' Kredı Kartı ile ödeme yapılır
ı Demokratik kitle örgütü
üyelerine ve Cumhuriyet
okurlarına özel indirim
Rezervasyon:
Tel: 0252 387 90 45
Fax: 0252 387 71 30
www.gundogancennetmotel.com
£3 BORUSAN
36. lllır.l.ıı .n ;»M
İstanbul Müzik Fcstiv.ıli
6-30 Haziran 2008
İstanbul
Müzik Festivali
başlıyor!
Hiltne Grimaud,
Angelika Kirchschlager,
Sara Mingardo,
Elina Caranca,
F. Peter Zimmermann,
Cidon Kremer
j|V
İstanbul MüzikiFestivali Cuma günü
muhteşem bir açılışla başlıyor. Kentin
dört biryanını rrıüzikle renklendirecek
olan Festivalin programında yer alan
seçkin sanatçıların verecekleri
hafızalardan silinmeyecek konserlerle
birlikte haziran |ayı boyunca herkes
"müzik" diyecek...
Biletler Biletix ve İKSV'de.
Lale üyelerine %25'e varan indirimlerle.
Üyelikle ilgili bi
(212) 3340773
gi için:
ikn.org _ _ _ ı . _ w
(ğEczaabası TURKCELL â
1. ^^^^^^MMl^r^l^t^M^^h
AKÇAKOCA
ORMAN DENİZ SESSİZLİK
DİPLOHAT
TELveAPART
www.denizati-hv'conı
'Ege'deyaz sezonu başladıl...
6gece Çpnal(tamafarda, çofiöze[pat{gtfiyatCır...
Sezon başı avantajh pakgtfiyatCanmızdanfaydaCainn
daha az ödeyin...
Merhaba Yaz 1
Merhaba Yaz II
GOIMSII Kumaal
01 haziran alris - 07 haılran
08 h.-Kİr:ir) ıjiri^. • 14 lı.ı?lı.ııı
15 hazJran olria * 21 hazintn
329 YTL.
Î49YTL
399 VTL
İki kl|lllk odada tam pansiyon (+) klşibajı llyatlardıı.
00-06 ya çocuk ücrebU. 07-12 ya| çocuk %50 Indlılmlldlı.
DENIZATI HOLIDAY VILLAGE
Meıycmana Cad, No: 19 Gümüldür İZMİR
lel: 0-232-798 9191
Batı Karadeniz kıyısında,
fındık ve ıhlamur ağaçlarıyla içiçe,
Ankara ve Istanbul'a 3 saat uzaklıkta.
Cumhuriyet okurlarına özel indirim!
www.mesenotel.com
GENİŞ BİLGİ, FİYAfve REZERVASYON
www.diplomathotel.com.tr
J 537-825 7975
BURHANİYE SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA tLANI
Sayı: 2008/7 Satış
SAT1LMASINA KARAR VERİLEN GAYRİMENKULÜN CİNSİ. K1YMETİ ADEDİ. EVSAF1:
Buılıaniye Tapusu'nun, lskcle Mah., Eski Ayvalık nıevkii. Sayfa: 349 Cilt: 4, Ada: 302, Parsel: 30'da kayıtlı, 2.648,00 M2 yüzölçümünde, dosyadaki imar dwrumuna göre %45 civarında
(yol ve otopark) zayiatı bıılnan, 29 No'lu parsel ile şüyulu, yapılacak ifraz sonrası iki imar adası bulunan bahçeli iki kata imarlı, zeminde inşaat yoğunluğu %403İan, ilçenin sahil mahallele-
rinden. Iskele Mahallesi'nin merkezi yerinde bulunan, denize yakın mcsafede arsa.
MUHAMMEN DEÖERİ: 350.000,00 YTL
SATIŞ ŞARTLAR1: Satış 18.07.2008 günü, saat 14.00-14.15 arası, Buılıaniye Hukuk Mahkemeleri. Yazıişleri Müdürlüğü odasında açık aıttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttınnada lah-
nıin edilen kıymetin %60'ını ve satış masraflanm geçmesi şartıyla cn çok aıttırana ihale olunur. Böyle bir bedel ile alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taalıhüdü saklı kalmak şartıyla 28.07.2008
günü, aynı yerde ve aynı saatler arasında ikinci açık arttırması yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %40'ını ve satış masraflarını geçmesi şartı ilefençok arttırana ihale olunur.
Bu aıtımıaya iştirak edecek alıcılardan, muhammen bedelin %20'si nispetinde pey akçesi veya Milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri zorunludur. Satış p'eşin para ile olup isteyen alı-
cılara 10 günü geçmemek şartıyla mehil verilebilir. KDV'si, ihale damga resmi. 1 /2 tapu harcı ve masraflan alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve borçlan satış bedelinden ödenir.
Satışa gireceklerin, şartnameyi gönnüş, içeriğini kabul etmiş sayılacakları, şartııame ilan tarihindcn itibaren dairede açık olup isteyen alıcılara masrafı verildiğinde, bir örneğinin göndeıile-
bileccği. daha fazla bilgi almak isteyenlerin, Satış Memurluğumuzun 2008/7 Satış sayılı dosya numarası ile Satış Memurlugumuza müracaatları ilan olunur. 28.05.2008 Basın: 30942