Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
23 HAZİRAN 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
17
Tren
Tren kapkara.
Bacasında küf
isi, yükü ortaçağ
tozu.
Tren
hızlandırılmış.
Kazanı harlı,
makinisti
körüklü:
"Trenden inen,
binemez."
Yalnızca bir
makasa bakar:
Ineni, bineni;
devrilecek.
Tren hayaletti,
az kaldı, vardan
yok olacak.
İzleme
Yeni Şafak
gazetesi,
AKP'nin
kapatılması
davasına ilişkin
iddianameyi
hazırlarken
Yargıtay
Cumhuriyet
Başsavcısı
Abdurrahman
Yalçınkaya'nın
bilgisunarda
hangi sitelere
girdiğini
haberleştirdi.
Dahası,
Yalçınkaya'nın
Google'da hangi
anahtar
sözcüklerle
arama yaptığını
da duyurdu.
Demek ki,
AKP'ci derin
yine görev
başında...
IŞIK KANSU
isu@cumhurîyet.com.t
Doğduğu Sıvas'tan Ankara'ya
gelene kadar yerleşim birimleri-
nin kanalizasyonlarını ve tüm
kirliliğini toplayıp gelen Kızılır-
mak'ın suyunu Başkent'e bağ-
lama tasarımı Ankara beylerbe-
yinin son becerisi.
Daha ucuz, güvenli ve temiz
Gerede tasanmı varken Kızılırmak
suyunu Ankara'ya yönlendirmek;
kilometrelerce boru döşemek,
kazı yapmak, fazlaca pompa is-
tasyonu kurmak, kısacası "yük-
lü ihale" anlamına geliyordu.
Ankara beylerbeyi, onu yaptı:
Kızılırmak tasarımı ile ılgılı ihale-
leri, Kamu İhale Yasası'nın "acil
durumlarda yalnızca 3 firmadan
teklif alınabileceğini öngören
maddesine dayanarak gerçek-
leştirdi.
Yükleniciler arasında bu tür
ihaleye ne deniyor biliyor musu-
nuz?
"Adrese teslim ihale."
İhalesiz işler...
Yani, ihalenin istenen kişiye, is-
tenen koşullarda verilmesi...
Yerel seçimler öncesi Ankara
beylerbeyinin gözü aydın olsun.
AKP, Kamu İhale Yasası'nda
değişiklik öngören tasarıyı
TBMM'ye gönderdi.
Tasarıya göre, kamu idareleri,
yeterli olan tüm isteklileri ihaleye
çağırmak yerine, önceden belir-
leyecekleri kimi ölçütlere göre is-
tekliler arasından belli sayıda
oluşan bir liste oluşturabilecek-
ler ve yalnızca bunların ihaleye
girmelerini sağlayabilecekler. Ay-
rıca idareler; yapım işleri, hizmet
ve mal alımlannda işin özelliği, uz-
manlık ya da ileri teknoloji ge-
rektiriyorsa belli istekliler ara-
sında ihale açabilecek. Bu tür
ihalelere itiraz için yatırılması ge-
reken harçlar da yükseltilecek.
Bir başka değişiklikle de, ida~
relere "sürekli biçimde ihtiyaç
duyduklan mal ve hizmet alımla-
rı ile yapım işleri"nde her defa-
sında ihale yapmak yerine "çer-
çeve anlaşma" ile iş yaptırabilme
olanağı tanınacak.
Inşaat Mühendisleri Odası,
değişiklik tasarısının anlamını
birkaç sözcükle apaçık ortaya
koyuyor:
"İhalesiz iş vehlmesinin önü açı-
lıyor."
Bu arada Ankara beylerbeyi
hizmette sınır tanımıyor. Duran
köprüleri yıkıyor, yerine yeni köp-
rüler yapıyor. Altgeçit kazıyor,
üstgeçit dikiyor, suyun yanında
bedava arsenik veriyor, sapa-
sağlam durakları söküyor, bul-
varlara utanç duvarlan örüyor, ya-
ya geçmeyen kaldırımları yenili-
yor. Kazıyor, yıkıyor, oyuyor, bo-
zuyor.
Ankara'daki her yeni yatırıma
mutlaka bir ad vermeli:
Komisyon Köprüsü, Arpalık
Altgeçidi, İhalesiz Boru Hattı...
vm
m
"SÜSÜZ KÖYÜN MA/AtC/S/J..'
Sokak
çocuğu
Şair Ahmet
Erhan, Melih
Cevdet Anday
ödülü'nü aldı.
Sorduk:
"Melih Cevdet
Anday ile
kardeşliğiniz
nereden gelir?"
Yanıtladı:
"Elbetteki
'Cumhuriyetimizi
O büyük
okyanusunda'
kulaç atmaktan..
Yalnız o bilge bir
şair, bense sokak
çocuğuyum."
Ahmet Erhan,
"Bu dünya
değişecek.
Değişmesi gerek.
Onun için bir
sürgün gibi
duruyorum ben.
Onun için sürgün
yerim şiirler..."
diyebilen bir
sokak çocuğu!
Ali Babacan, yaban ellerde
dolaşıp ağlaşıyor. Aynı Ali Babacan
içerde ne yapıyor peki?
AB Uyum Komisyonu ve Türkiye -
AB Karma Parlamento Komisyonu
üyesi CHP'Iİ Osman Coşkunoğlu
gözlemlerini aktarsın:
"AB Uyum Komisyonu 'nda daha
bir kez bile Başmüzakereci Ali
Babacan ile toplantı yapmadık. AB
dışişleri bakanlarını buluşturan Genel
İşler ve Dış llişkiler Konseyi'nde 26
Mayıs 2008 tarihinde onaylanıp Sayın
Babacan'a sunulan 'Ortak Tutum
Yasamadan kaçan Babacan
Belgesi' hâlâ biz komisyon
üyelehnden gizli tutuluyor. Bu
konuda benim 'Belgenin içindekiler
gazetelerde bile yer aldı' diye gizli
tutulmasına itiraz etmem üzerine
Dışişleri yetkilileh, 'Bilmiyoruz
gazeteler nereden öğreniyor, belki
AB yetkililerinden almışlardır'
karşılığını verdiler.
AB 'ye yeni üye olmuş ülkelerde,
üyelik süreci içinde, AB Uyum
Komisyonları 'nın hükümet ve
başmüzakerecileriyle çok sıkı bir ilişki
içerisinde çalıştığı bilinen bir
gerçektir. Hatta, ülkelerin bazılannda,
yasamayı adaylık sürecine tam olarak
katabilmek için, komisyon başkanları
ana muhalefet partisindendi.
Başmüzakereci Babacan tarafından,
her fasıl için AB'ye sunulan Müzakere
Pozisyon Belgesi komisyonumuzda
tartışılmadan hazırlanmakta. Hatta,
bu belgeler hazırlanıp AB'ye
sunulduktan sonra bile biz komisyon
üyelehnden gizli tutulmaktadır.
Yasama tamamen dışlanmaktadır.
Yargının karşısında yasamanın
yetkilerini korumak amacında
ol&uğunu iddia edenler, eğer
kuvvetler ayrımı konusunda samimi
olsalar, yasamanın yürütme
karşısında bu denli işlevsiz hale
getirilmesi konusunda da duyarlılık
göstehrlerdi."
ÇALIŞANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
Y1LMAZ ŞİPAL
Sosyal Güveıılikte Yeııi Döııem
Yeııi Yöııetmelikler
55 L0 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortalan Ya-
sası'nın yürürlüğe gireceği Ekim 20Ö8'e üç ay gibi bir zaman
kalmıştır.
5510 sayılı yasanın yazılımındaki açık-seçik olmayan an-
latım, uygulamada tartışmalan ve duraksamalan da beraberinde
getireceğe benzemektedir.
Yasanın yazilımı, değişik yorumlara da acık bulunmaktadır.
Bu değişik yorumlann ve uygulamalaıın getireceği sakm-
calan en aza indirecek çözüm yolu 107. nıaddede öngörülen,
yasanın yürürlük tarihinden "itibarcn bir yıl içinde" çıka-
nlması öngörülen yönetmeliklerin kısa sürede çıkanlmasıdır.
Ayrıca bu yöııetmelikler, Sosyal Güvenlik Kunımıı'nutı ya-
yımlayacağı yeni genelgelerle de desteklenmelidir.
Yasada, "Kurum, bu kanunun diğer maddelcrinin uy-
gulanmasına ilişkin usul ve esasları yönetmelik ile dü-
zenleme yetkisine sahiptir" denilerek, Sosyal Güvenlik
Kurumu'na "açık çek" verilmiştir.
Ekim 2008 ile Ekim 2009 arasındaki bir yıl süre içinde çı-
kanlması gereken yönetmeliklerle ilgili yasa maddeleri ve mad-
de başlıkları:
1) Madde 4: Sigortalı sayılanlar, 2) Maddc 6: Sigortalı
sayılmayanlar, 3) Madde 8: Sigortalı bildirimi ve (escili,
4) Madde 9: Sigortalılığın sona ernıesi, 5) Madde 11: lş-
yeri, işyerinin bildirilmesi, devri, intikali ve nakli, 6)
Madde 13: İş ka/.asıııııı tanımı, bildirilmesi ve soruştu-
rulınası. 7) Madde 14: Meslek hastalığının taııtıuı. bildi-
rilmesi ve soruşturulnıası, 8) Madde 18: Geçici iş göremczlik
ödeneği, 9) Madde 19: Sürekli iş göremezlik gelirinc hak
kazanma, hesaplanması, başlangıcı ve birden çok iş ka/ası
ve meslek hastalığı hali, 10) Maddc 22: Sigortalının ken-
disinden kaynaklanan sebeplerle tedavi süresinin u/anıası,
iş göreınezliğinin artnıası, 11) Madde 25: Malul sayılma,
12) Madde 28: Yaşlılık sigortasından sağlanan haklar ve
yararlanma şartlan, 13) Madde 40: Fiili hizmet süresi zam-
mı, 14) Madde 47: Vazife Malullüğü, 15) Madde 55: Ge-
lir ve aylıkların düzeltilınesi, yükseltilmesi, alt sınırı,
ödenmesi vc yoklama işlemleri, 16) Madde 58: Sosyal Si-
gorta Yüksck Sağlık Kurulu, 17) Maddc 59: Kurumun de-
netleme vc kontrol yetkisi, 18) Madde 61: Genel sağlık si-
gortalüığının başlangıcı, bildirimi ve (escili. 19) Madde 63:
Finansmam sağlanan sağlık hizmctlcri vc süresi, 20)
Madde 64: Kurumca finansmam sağlanmayacak sağlık hiz-
metleri, 21) Madde 65: Yol gideri, gündelik ve refakatçi gi-
derleri, 22) Maddc 66: Yurtdışında tedavi, 23) Madde 67:
Sağlık hizmetlcrinden yararlanma şartlan, 24) Maddc 68:
Katılım payı alınması, 25) Madde 71: Kinılik tespiti ve acil
haller, 26) Madde 72: Sağlık hizmetlcrinin ödenecek be-
dellerinin bcliıienmcsi, 27) Madde 73: Sağlık hizmetlcri-
nin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlcrinin ödenmesi, 28)
Maddc 78: Sağlık hizmeti sunucularının kayıt ve bildirim
zorunluluğu ve kontrol yetkisi, 29) Madde 80: Priıııe esas
kazançlar, 30) Madde 85: Asgari işçilik uygulaması ve uz-
laşma, 31) Madde 86: Prim Belgelcri ve Prımlerin Öden-
mesi, 32) Madde 88: Primlerin ödenmesi, 33) Madde 90:
Prim vc idari para cczası borçlarının hakedişlerdcn mah-
subıı, ödenmesi ve ilişiksizlik belgcsinin aranması, 34) Mad-
de 94: Kontrol muayenesi, 35) Madde 95: Sağlık rapor-
larımn usul ve esaslarının belirlcnmesi, 36) Madde 96: Yer-
siz ödemelerin gcri alınması, 37) Madde 100: Bilgi ve bel-
ge istcme hakkı, bilgi ve belgclerin Kuruma verilme ıısu-
İüııüıı "uygulannıası ile ilgili usul ve esaslar" hakkında çı-
karılacak yöııetnıelik ya da yönetmeliklerin, Ekim 2008'den
öııce yürürlüğe sokulmasının sayısız yararlar sağlayaca-
ğı görüşündeyiz.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Ya-
sası'nın 37 maddesi uyarınca, "çıkarılması gereken yönet-
melikler ile diğer düzenlenıcler yürürlüğe girinceye kadar,
mevcut tüzük ve yönetmclikler ile diğer düzcnlemelerin"
5510 sayılı yasaya "aykırı olmayan hükümleri" Ekim
2009'a kadar yürürlükte kalacaktır.
KİM KİME MJM DUMA BEHtÇAK behicak@yahoo.com.tr
HARBt SEMİH POROY
SAGNAK
NİLGÜN CERRAHOĞLU
Üçüncü Viyana Kuşatması
Kupanın adı: "Avrupa Futbol Şampiyonası"...
Avrupa'nın göbeğindeki turnuvaya silah zoruyla gir-
medik. Diğer Avrupalı takımlar gibi, Eski Kıta'nın par-
çası olarak bir süredir kupaya katılıyoruz.
Ne var ki bu, yapılan tüm maçlara bitmek tükenmek
bilmeyen bir "fetih" psikolojisi ve retoriğiyle gitmemi-
zi engellemiyor:
"Üçüncü Viyana kuşatması" sloganları, "Ölmeye
geldik!" nidaları, "Avrupa duy sesimizi!" çığlıkları, olmadı
mehter marşları...
Osmanlı genişlemeciliği repertuvarında ne varsa, or-
tada...
Çekler karşısında kazanılan zaferden sonra, Katar
Emiri'nin eşi, "Başbayan" Erdoğan'ı arıyor.
"Medeniyetler Ittifakı" şampiyonu Başbakanımız,
Katar'ın "pi-arjestine" şu açıklamayı getiriyor:
"Bu olay bize şunu gösterdi: Futbolcularımız sade-
ce kendi vatandaşlarımızı değil, tarihi kültürel bağlarla
bağlı olduğumuz diğer toplumlan da temsil ediyor. Dün
çok anlamlı bir olay yaşadık. Katar Emiri'nin eşi, eşimi
aradı. Meğermaçı izlemişler. O da maçtan duyduğu he-
yecanı bizimle paylaşıyor ve tebrik ediyor. Bunlar an-
lamlı şeyler..."
'Tamamlanmamış tarih' sendromu
N'ooluyoruz?
Türkiye'de yapılan futbol karşılaşmalarına Avrupa ta-
kım taraftarlarının benzer bir ruh hali taşıdığını düşünün;
Istanbul sokaklarında "karşıt fetih" slogancılığıyla kut-
lama yapan rakip takımlann olası taşkınlıklarını şöyle bir
göz önüne getirin. Yetmedi; Avrupalı hükümet baş-
kanlarının "haçlı mentalitesine" gönderme yapan de-
meçler çaktığını hayal edin...
Ne hissedersiniz?
Evet doğrudur. Futbol zaferleri artık sınırsız bir kar-
naval coşkusuyla kutlanıyor. Frenler boşalıyor, insan-
lar sarhoş oluyor, klaksonlar çalınıyor, şarkılar söyle-
niyor, kent meydanlarında havuzlara giriliyor çıkılıyor,
kadınlı erkekli gruplar soyunup dökünüyor, vs...
Çizme'de bu minval milli takım kutlamalarına çok ta-
nık oldum.
Ama bizimki farklı.
Bizde, Avrupa takımlarına karşı kazanılan zaferlerde
daima bir "tarihi kan davasına" yapılan vurgu oluyor. San-
ki henüz tamamlanmamış ve hâlâ bugüne dek "ucu açık
kalmış bir tarihe" yapılan bu vurgu, göımezden gelinecek
bir ayrıntı olmaktan çıkmış durumda.
Her defasında kendi elimizle "TürklerAvrupa'nınya-
bancı unsuruduıi" gibi bir tablo koyuyoruz ortaya ve kar-
şı taraf da kâh "oryantalizm", kâh "uygarlık çatışması"
kontenjanından sürekli bu tabloya atıf yapıyor.
Bir bir saymamak adına Ispanyol basınında okudu-
ğum son yazılardan birinin başlığını vermekle yetine-
yim: "Viyana'daki Hilal!"
'Evrenin sırrı' gibi
2002 Dünya Kupası'nı hasbelkader Italya'da izle-
miştim. Türkiye'nin üçüncülük zaferi için en sık kulla-
nılan ifadeler ya "akıl sır ermez işler" anlamında Ital-
yancada yer eden "Cose Turche!" deyimiydi ya da "Ama-
nın Türkler Geliyor!" manasındaki "Mamma li Turchi!"
Dünya Kupası'nda geleneksel olarak Avrupa'nın
büyük takımlarını görmeye alışık olan Çizme kamuo-
yu, "finalleri" Almanya'nın yanı sıra Avrupa'dan yalnız
Türkiye'nin oynamasını "garipsemiştl"...
Bu "garipseme" yalnız futbolumuzun son yıllardaki
sürpriz çıkışlardan kaynaklanmıyor.
Türklerin "outsider" -Avrupa'nın yabancısı ve dışar-
lıklısı- olduğu şeklindeki köklü bir algıya dayanıyor.
Bugün de Italyanca "google"a girin ve art arda bu iki
deyimi yazın. Karşınıza gelen ilk başlıkların bir kez da-
ha Türkiye'nin "Euro 2008"de aldığı zaferlerle ilgili ol-
duğunu göreceksiniz.
Yalnızltalyanlar değil... Avrupa'nın dört bir yanında
spor yorumcularının sorduğu sorular evrenin sımna ben-
zer bir büyük muamma karşısında duyulan hayreti an-
dırıyor:
"Bir şey var bu Türklerde? Nedir o şey?"
Bu "afallama", bu "şaşkınlık", son dakikada döndü-
rülen maçların sürprizleriyle sınırlı değil. Bir Marslı den-
li "ötekileştihlen" "outsider"m, nihai zafere yaklaşma-
sına duyulan derin yadırgama var bu sorularda...
Tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan çıkar mi-
sali uzun bir hikâye bu. Bu yılan hikâyesini biz sonsu-
za dek sürdürüp; "Ohhh! Yağlarımız erisin. Avrupa'ya
nasıl da geçirdik" sarhoşluğunu mu sürdürmek istiyo-
ruz?
"Avrupa Kupası'na" erişmek isteyen bir ülkenin, "nor-
malleşmesini" mi arzuluyoruz?
Korkarım, ne serden, ne yârdan vazgeçerim hesabı...
Türkiye, bu iki tezat duyguyu bir arada yaşıyor.
Bu iki duygu böylesine iç içe geçtiği sürece, "Avru-
pa'nın Marslısı" olmaktan kurtulamayacağız.
nilgun@cumhuriyet.com.tr
HAYAT EPİK TİYATROSU MJSTAFA
290
ÎTRÎLVONU M t l l t
. NAAPTIN TAKIMA
]KAROEŞİM?!..VERöm,
^NOOLMU$?l.
hetiyatrosu@myneuom B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
(ÇÖPLÜK ÇOCUKLARI) TAYYAR ÖZKAN www.junkidz.com
AAA NE GÜZEL SAKSI KAÇ PARA EPER BU?
OLUR BUNDAN., BİRİNE
~T~ y/\ BENZİYOAMA..
NE O?MU2İK ALETİ Mİ? \
İSTESEM KALDIRIR
A1ARIM ONU BEN!
2 3 4 5 6 7 8 9
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIK,AN 23 Huzirıın www.mumtaz-arikan. com
OUMPİYATIAR DİRİL TİLIYOKL
1834- 'ne suGûM, FR/ıustz e/ıeofiju
COU&E/er/N't/V Gİ&ÇIMLEGİ SOtJUCU
S'/Ç
OMAYLAAAtÇTl.
y£-
B/iA/ ESKİ
DÜZENLENDİSİ
İUCİ r'S-
. 8U
SSM8OLU O/-AKAK ±j4r//</CE ÜÇ
: "c/r/us, <4L rrus,
SOLDANSAĞA: 1
2 3 4 5 6
1/ Osmanlı ordu- -|
sunda albaya eş rüt- „
be. 2/ Şalvann üs- ^
tüne giyilen ve önde 3
uzun iki parçası olan A
giysi... Kuzu sesi.
3/ Takımlar gaıbu, «
küme... Birgörevde 6
geçirilcn süre. 4/ Bir y
elçiliğe bağlı uz-
man... Küçük erkek 8
kardeş. 5/ Yaşar 9
Kemal'inbirıoma-
nı. 6/ Tiirk müziğinde bi-
leşik bir makam... Osmanlı
devletinde iki alaydan olu-
şan askeri birlik. II Yak-
laşık on iki bin yıl önce Pa-
sifık'e gömüldüğüne ina-
nılan, ınsanhğın ve uygar-
lığın aııayurdu sayılan kı-
ta... Afrıka'da bir ülke. 8/
Gemici, işçi gibi kimsele-
rin eğlenmek için gittikle-
ri içkili ve daııslı yer... Rütbesiz asker. 9/ Ekolojide, bir can-
lıııın varlığını sürdürebildıği yaşama ortamınm en küçük
birimi... Taşıtlann hasaılarına karşı yapılan sigorta.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Osmanlı ordusunda leğmene eş rütbe. 2/ Meşnıbat... Mo-
ra dönük canlı kırmızı renk. 3/ Yelkenli ya da motorlu bir
yanş teknesi... Yemek. 4/ Satrançta bir taş.... tsrail'in pa-
ra birimi. 5/ Kara batmamak için ayağa takılan bir çeşit ör-
gülü ayaklık... Satrançta özel bir hareket. 6/ Eli açık, cö-
mert, yiğit... Vücuttaki A1DS virüsünii saptamakta kulla-
nılan tcst. 7/ Mağaraların tabanında, kircçli suların dam-
lamasıyla oluşan kolonlardan her biri. 8/ Isparta, Bıırdur
ve Denizli'nin dağ köylerinde dokunan bir tür kumaş. 9/
tskambillerle oynanan bir oyutı... Yapısına girdiği sözcü-
ğe "hava, gaz" anlamı katan yabancı önek.
8
B
E
K
•P
O
L
1
p
A
U
L
•
u
s
A
R
E
D
R
A
M
A
•T
A
S
M
O
M
E
N
T
•
i—
A
1
|
O
R
|
A
K
•P
N
L
•T
A
R
A
M
A
T
U
F
|
S
A
N
A
L
O
L
A
S
1
|
K
1
L
N
E
K
T
R
•A|
L
o