Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
20 HAZİRAN 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'îşçi ölümleri sektörün
başarılarmı gölgeliyor'
• Erdoğan, hiçbir gemi
kazasının yaşanmadığı,
ölümlerin olmadığı gemi
inşa sanayisinin dünyada
da bulunmadığını ifade
ederek, ruhsatsız
tersanelerin sayısının
fazla olduğunu itiraf etti.
tstanbul Haber Servisi -
Başbakan Tayyip Erdoğan,
Türkiye'nin gemi yapımında
artık bir dünya markası haline
geldiğini belirterek tersanelerde
meydana gelen iş kazalan ve
ölümlerin sektörün başanlannı
gölgelediğini söyledi. Erdoğan,
gemi kazasının yaşanmadığı,
ölümlerin olmadığı gemi inşa
sanayisinin dünyada da bulun-
madığını ifade ederek ruhsatsız
ÇÖZÜM ARAYIŞLARININ KONÜŞÜLDUCÜ GÜN 2 KAZA DAHA
BERNA BERDAN
Tuzla'da kazasız gün yaşanmıyor. Dün
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'ın ziyaret
ettiği ve kazalarayönelik çözüm arayışlan ko-
nuşulduğu Tuzla'daki tersanelerde 2 işçi
daha yaralandı. Tuzla 'daki son iki kaza Baş-
bakan Erdoğan 'ın ölümlerle ve kazalarla il-
gili "Olur böyle şeyler " lafim doğrular ni-
telikte. Tuzla 'daki bir tersanede temizlikgö-
revlisi bir işçi çahştığı sırada kafasınayabana
maddenin isabet etmesi sonucu hastaneye kal-
dırıldı. Tuzla GİSBİR Hastanesi 'ne tadavi edi-
len işçi, kaskı sayesinde ölümden kurtuldu. Ay-
nı saatlerde ise PaslanmazAŞ'de ustabaşı ola-
rak çahşan Hüseyin Aşçı da kolunu taş ma-
kinesine kaptırdı.
Işyeri sahipleri işçinin hatası derken kolu
kopma tehlikesi geçiren Aşçı, sabah saatle-
rinde GİSBİR acile kaldınldı.
tersanelerin sayısının çok fazla
olduğuna dikkat çekti.
Erdoğan, Tuzla tersaneler
bölgesinde polis helikopteri ile
inceleme yaptıktan sonra Dol-
mabahçe'deki Başbakanlık ofi-
sinde tersane sektörü temsilci-
leriyle buluştu. Erdoğan, toplann
öncesinde yaptığı konuşmada is-
tihdam bakımından sektörün
adeta bir patlama gösterdiğini ve
2002'de 13 bin kişinin istihdam
edildiği sektörde bugün dogru-
dan 34 bin, yan sanayisiyle bir-
likte yaklaşıİc 100 bin kişinin ça-
lıştığını anlattı. Erdoğan, "Tuz-
la bölgesinde geçen eylül ayın-
dan bu yana yaşanan ölümlü
iş kazalan, dikkatleri sektöre
ve bölgeye yöneltmiştir. Şüp-
hesiz ki bu olaylar bizi ü/.m-
üştür. Maalesef başlayan tar-
üşmalar, sektörün başanlannı
gölgeleyecek düzeye ulaşmış-
Başbakan'ın Limter-
lş'i davet etmemesi
tepki ile karşılandı.
SDP, ESP ve Top-
lııınsal Özgürlük
Platformu üyeleri de
Başbakanlık Çalış-
ma Ofisi'nde yapdan
toplanüyı protesto et-
ti. (VEDAT ARLK)
Başbakaıı'a tiyatrolu protesto
tstanbul Haber Servisi - Başbakan
Tayyip Erdoğan'ın tersane sektörü tem-
silcileriyle düzenlediği toplantı, protesto
gösterileri arasında gerçekleşti. Toplan-
tıya, tersanelerde meydana gelen "işçi ci-
nayetlerini" gündeme taşıyan Limter-
Iş'in davet edilmemesi eleştinlerek ölüm-
lerin birinci dereceden sorumlulannın
çağnldığı bu toplantıyla ölümlerin dur-
durulamayacağı vurgulandı.
Dolmabahçe Meydanı'nda bir araya ge-
len BEKSAV, Istanbul Tiyatora Kuın-
panyası, Tiyatro Kaktüs ve Tiyatro Yeni
oyunculan "Ölüme değil yaşama yelken
aç" isimli tiyatro gösterilerini sahnele-
yerek Başbakan'ı protesto ettiler. Aynı
yerde SDP, ESP ve Toplumsal özgürlük
Platformu üyeleri de Başbakanlık Çalış-
ma Ofisi'nde yapılan toplantıyı protesto
etti. "lnsanca çalışma ve yaşam hakkı
için hükümet-patron-sarı sendika iş-
birliği çözüm olamaz" pankaıtı açan grup
adına yapılan açıklamada, Türk-lş'e bağ-
lı Dok-tş'in ve tersane patronlannın ka-
tıldığı bu toplantıya Limter-lş'in çağnl-
mamasının eksiklik olduğu vurgulandı.
Ölümleri gündeme getiren Limter-lş'in
hükümet tarafindan muhatap alınmadığına
dikkat çekilen açıklamada "97 işçi ter-
sanelerde ölürken sesini çıkarmayan
Dok-lş mi ölümleri durduracak? Bu
toplantı daha fazla ölüm getirir" denildi.
Tersanelerde artık tek bir ölüm daha is-
temediklerini dile getiren protestocular
Başbakan'a "Işçiler seçimlerde ve ölüm-
lerde akhnıza gelen birer rakam de-
ğildir" diye seslendiler.
SHP Genel Başkan Yardımcısı Meh-
met Yula da yaptığı yazılı açıklamada,
ölümlerde en büyük sorumluluğun hü-
kümette olduğunu vurgulayarak "Ölüm-
leri protesto eden Limter-Iş'i toplantıya
davet etmeyen Erdoğan, işçi ve emek-
çi dostu olmadığını bir kez daha gös-
termiştir" dedi.
Başbakan Erdoğan,
Tuzla'da ruhsatsız
tersanelerin
sayısının fazla
olduğuna dikkat çekti
tır. Tuzla bölgesindeki 47 asıl
firma ve 563 alt işveren ile 20
bin çahşanın odağında oldu-
ğu bu tartışmalara, sizler de
takdir edersiniz ki bigâne kal-
mamız düşünülemez" dedi.
Erdoğan şöyle devam etti:
"Ancak, 47 tersanenin olduğu
Tuzla'da ruhsatlara baktığı-
mızda, maalesef sadece par-
maklanmızm sayısım geçme-
yecek ruhsat varsa, bu bizi dü-
şündürmelidir. Şu anda Tuz-.
la'da da örnek tersaneler var.
'Daha fazla para kazanacağım.
Onun için bütün ilkeleri bir ke-
narabırakacağım' denirse, ar-
kadaşlar kusura bakmayın
orada biz karşınızda durmak
zorundayız."
Basına kapalı yapılan top-
lantıya Sanayi ve Ticaret Bakanı
Zafer Çağlayan, Çalışma Ba-
kam Faruk Çelik, Ulaştırma
Bakanı Binali Yıldınm, Kültür
ve Turizm Bakanı Ertuğrul
Günay, TBMM Iş Kazalannı
Araştuma Komisyonu Başkanı
Mehnıet Domaç, tstanbul Bü-
yükşehir Belediye Başkanı Ka-
dir Topbaş, Denizcilik Müste-
şarı Hasan Naiboğlu, Gemi
Inşaat Sanayicileri Birliği Yö-
netim Kurulu Başkanı Murat
Bayrak, Dok-Gemi îş Sendi-
kası Başkanı Necip Nalban-
toğlu ile tersane sektöründen
50'ye yaknı temsilci katıldı.
Tedbirler sıralandı
Toplantıda alınması kararlaş-
tınlan tedbirler şöyle sıralandı:
• Tuzla tersaneleri için en-
düstri bölgesi karan alınması, bu
konudaki mevzuat düzenleme-
lerinin acilen yapılması.
• Orta vadede alan sıkışıklı-
ğuıın giderilmesi için Yalova
bölgesi başta olmak üzere diğer
sahillerde yeni kurulan tersa-
nelere kapasite kaydırılması
üzerinde çalışmalar yapılması.
•* Tuzla Tersane Bölgesi ile
entegre olarak çalışabilecek, ge-
mi yan sanayii için organize ih-
tisas sanayi bölgesi kurulması.
• Çekek, tekne imal ve ter-
sane işletme yönetmeliğinin yü-
rürlüğe sokulması; ara eleman
yetiştimıek üzere 6 gemi yapım
meslek lisesinin Tuzla ve Ya-
lova bölgesinde 2008-2009 öğ-
retim yıhndan başlamak üzere
eğitim ve öğretime açılması.
^ tş sağlılığı ve güvenliği
müfettişlerinin sayısının sek-
tör ihtisasına uygun olarak art-
tınlması.
Rekabetin faturası, Türk işçisine kesildi
Astana'da Kazak işçilerin saldınsına uğrayan 75 işçi yurda kesin dönüş yaptı. 350 işçi de parasını almak
için bekliyor. Işçiler, Kazakistan'ın 'münferit olay' açıklamasnıın gerçeği yansıtmadığını savunuyor
ALİ AÇAR
Kazakistan'ın başkenti Astana'da Türk
ve Kazak şirketlerinin rekabetinin fatu-
rası, Türk işçisine kesildi. Türk işçiler-
den 75'i Türkiye'ye kesin dönüş yaptı,
parasını almak için bekleyen 350 işçi de
dönmek için hazırlık yapıyor. Kazak fir-
malan ile Türk fumalan arasındaki rant
yüzünden saldınya uğradıklanm ileri sü-
ren işçiler, Kazaİcistan Cumhuriyeti An-
kara Büyükelçiliği'nin "münferit olay"
açıklamasının ise gerçeği yansıtmadığı-
nı söylcdiler. Kazakistan'a turist vizesi
ile çalışmaya götürüldüklerini belirten iş-
çiler, "Türkiye'deki işsizlik bizi bile-
rek ölüme götürüyor" dediler.
Sembol Turizm AŞ'nin sahibi Ayte-
kin Gültekin'e ait Astana'daki Olim-
piyat Kongre Merkezi şantiyesinde ge-
çen cumartesi günü meydana gelen sal-
dınnın arduıdan, önceki gün Türkiye'ye
kesin dönüş yapan işçilerin 26'suun ya-
şadığı Gebze'de olayın meydana geliş ne-
deni ve aynntılannı konuştuk.
Saldınya uğrayan işçilerden Recep
işçilerKazakistan
Büyükelçiliği'nin
sorumluluktan
kaçmak için
saldınyı
"münferit"
olarak
göstermeye
çahştığını
söylediler.
Duran, Bulkan Inşaat Mimarlık taşeron
firması tarafindan Kazakistan'a çalış-
maya götürüldüklerini belirterek "Akşam
yemeğinde daha önceden çalışmak
için Kazakistan'a giden Türk işçilere
1 Mayıs mağdurlarıyargılantyor
İstanbul Haber Servisi - 1 Ma-
yıs'ta lstanbul'da meydana gelen olay-
larla ilgili îstanbul Valiliği'nin suç du-
yurusu üzerine hazırlanan iddianame
kapsamında DİSK ve KESK yönetici-
lerinden oluşan 7 kişilik grup, Beyoğ-
lu Cumhuriyet Savcılığı'na ifade ver-
di. DİSK Başkanı Süleyman Çelebi,
"Burada 1 Mayıs yargılanıyor. Yar-
gılanan emekçilerin, işçilerin birlik,
mücadele ve dayanışma günüdür" de-
di. KESK Başkanı Ismail Hakkı Tom-
bul da "Asıl yargılanması gereken ts-
tanbul'un en merkezi alanını emek-
çilere kapatan alayış ve tstanbul'un
mülki amirleridir" dedi.
Beyoğlu Adliyesi'nde ifade verme-
den önce açıklama yapan DtSK Baş-
kanı Çelebi, 1 Mayıs'ta yaşananlarla il-
gili bir dava süreci başlatacaklannı be-
lirterek, "Aslında biz bu olayın mağ-
duruyuz, mağdur edilen örgütüz.
Anayasal hakkımız gasp edilmiştir"
dedi. KESK Başkanı Tombul da İs-
tanbul Emniyet Müdürlüğü'nün ha-
zırladığı polis fezlekesinc dikkat çe-
kerek, "Fezlekede Cumhuriyet Sav-
cılığı'na adeta talimat verir bir bi-
çimde 'soruşturma açılmak üzere' di-
ye yazı var. Bu Türkiye'de demo-
kratik dönüşümeye ne kadar ihtiyaç
olduğunu gösteriyor" dedi. Çelebi'nin
cumhuriyet savcılğına verdiği ifadede,
fezlekedeki hiçbir tespitin kabul edi-
lemez olduğu belirtilerek, "Biz kimseyi
suç işlemeye davet etmedik, suça
teşvik etmedik. Biz tam aksine hü-
kümetin, İstanbul Valiliği'nin ve
emniyet güçlerini suç işlediğini, 31 yıl
önce yaşanan provokasyonu devam
ettirip, toplumu terörize ettiğini dü-
şünüyoruz" görüşüne yer verildi.
yönelik Kazak işçiler tarafindan ye-
mekhanede saldırı gerçekleştirilmiş"
diye konuştu. Saldırının münferit olarak
gösterilmesinin nedenini Kazakistan
Büyükelçiliği'nin sorumluktan kaçması
olarak ifade eden Recep Duran, "Kazak
makamlan ve kendi müsteşanmız bi-
ze yardımcı olmadı. Yardım için aç-
tığımız telefonlar yüzümüze kapatıldı.
Kazakistan'a 3 aylık turist vizesi ile git-
tiğimiz için bize siz onlara vurursanız
suçlu olursunuz diyorlar, biziııı han-
gi hakkımızı savunmuşlar?" dedi.
Saldırının ardnıdan Türk Büyükelçi-
liği'nden yetkililerin geldiğini ve saldı-
nya uğrayan Türk işçilere yönelik yap-
tığı konuşmada olayın uzatılması duru-
munda uluslarası sorun yaşanacağmı
söylediğini ileri süren işçilerden özcan
Kolay şunlan söyledi: "Büyükelçilik
yetkililerinden 'Konuyu büyütüyorsu-
nuz, uluslararası problem ohnasını is-
temiyoruz' yanıtı aldık." 350 kişinin
Türkiye'ye dönüş karan aldığını anlatan
Kolay, firmanın işçileri bu-akmamak
için maaşlannı 2 bin ile 3 bin dolar ara-
sında bir rakama çıkardığmı kaydetti.
Kazak işçilerden çok kazanıyorlar
tşçilerden Engin Ince de Kazak iş-
çilerin aylık 400 dolar ücret aldıklannı
belirterek "Bizim aldığımız aylık üc-
ret 1500 ile 1600 dolar arasında de-
ğişiyor. Türklere yakın Müslüman
kökenli bir polis 'Sizin 1600 dolar al-
dığınızı öğrenmişler ve sizi burada is-
temiyorlar. Dikkatli olun' diyerek bi-
zi uyardı" dedi. Kazakistan'da olayın
ardından Türkiye'ye kesin dönüş yapan
işçilerden 26'sı Adana'ya, 26'sı Ko-
caeli'nin Gebze ilçesine diğer 23 işçi-
de Adapazan'na gitti.
MED CEZÎR
MEHMET FARAÇ
Şeytanın Gururu!
Cumhuriyet ve laik-
lik yanlılanna iğrenç
saldınlarını sürdüren Vakit
gazetesinin dünkü manşeti gözyaşları
içinde atılmıştı! Aydın Doğan ile Ok-
tay Ekşi'ye iftira attıklan için tazminata
mahkûm edilen Vakit'in Ankara'daki
bürosuna haciz gidince, beyler dün
"Ne susanz ne de yılarız" şeklinde bir
Zaloğlu Rüstem başlığı atmışlardı!
Doğan ve Ekşi'nin yaptıkları, Vakit'in
iddia ettiği gibi "Sansürcü ka-
falann hukuku hiçe saymala-
n" değil. Düpedüz hak arama!
Zaten Vakit mağdurları bu
medya terörüne karşı başka bir şey de
yapamıyor. Çünkü Vakit, tazminat-
lardan kurtulmak için bütün gelirini
Adana'daki bir şirkete devretmiş! Bu
da yetmemiş, Vakit, önüne gelene kü-
für eden Hasan Karakaya ile AN Ih-
san Karahasanoğlu gibi yazaıiannı da
ücretsiz çalıştınyormuş! Gerçekten
şeytani bir plan!..
Yani Vakit ve yazarları size küfür edi-
yor ve siz hak ettiğiniz tazminat için ilan
gelirlerine ve yazarlarının maaşlarına
haciz koyamıyorsunuz! Bu tezgâhı
eski dinci bir yazar dünkü Hürriyet'te,
"Sahtekârlığın belgesi" başlığıyla du-
yurmuş ve Vakit'i "Şeytan'ın gururu"
diye nitelemişti! Vakit istediği kadar
kendisini "inananlann yüz akı" diye ta-
nımlasın! Üstü açık tek kapılı araba-
lariçin kullanılan "cabrio"te-
rimini otomobil markası sa-
nacak kadar cahil olan bu ga-
zeteyi en iyisi Allah'a havale
etmek! Son söz Vakit okurlarına...
Gazeteniz 150 okuru 59 kupon kar-
şılığında ve Vakit'te Allah nzası için ça-
lışan(!) Hasan Karakaya'nın rehberli-
ğinde, Mekke ve Medine'ye götürü-
yormuş! Hazır lstanbul'da "gurur"
duyulacak bir şeytan varken uzağa git-
meseniz, kupon yerine taş toplasanız!
illetin halil
çler acısı
KAMYONCU YANIKVAC KUUANİVOR
AKP'liler partinin kapatılacağını ve ağızları-
nın payını alacaklannı bal gibi biiiyor. Amaç-
ları yeni kuracaklan partiye mağdur propa-
gandasıyia oy toplamak! Doğalgaz, elektrik ve
ulaşuna bir günde zam yapan bir iktidar, tür-
ban ve demokrasi çığlıklan atarak, ınilktiıı ka-
nını eıııen enflasyonu unutturmaya çabşıyor.
Laik basm ise AKP'nin bu sinsi propaganda
tuzağına düşüyor! Yani milletin gündemi
Milli Gazete'nin salı günkü manşetindeydi!
İktidarcı DarbeciL
Radikal gazetesi Vakit'in orduyu he-
def alan yayınlarının ardından "Bir
acemi psikolojik savaş" manşetini at-
tı ya? Sonra da Rand Corporation'ın
"Türkiye'de Siyasal Islamın Yükselişi"
başlıklı raporunu yayımladı ya?.. Bu ya-
yınlar yargının AKP'ye yeter artık de-
diği bir dönemde, "yargı darbesi"
manşeti atan psikolojik harpçileri iyi-
ce siniriendirdi. Atatürk'ten
hazzetmeyen, Sabah'ın be-
zirgânlanndan Emre Aköz,
çarşamba günkü köşesin-
de Radikal'e saldırdı! Efen-
dim, Radikal, AKP'nin kapatılmasına
yönelik yayınlar yapıyormuş! Aköz,
"Belli ki bir uyarıyla Radikal'i de hiza-
ya soktular. Darbe süreçlerinde Hür-
riyet, Cumhuriyetleşirken; Radikal de
Hüıriyetleşiyor" derken elindeki kale-
min devlet bankası aracılığıyla hangi
hizaya getirildiğini unutmuştu!
Aköz, Başbakan'ın arkadaşının rüş-
verten cezalandırılmasını yazamayan
bir gazetede utanmadan karakter ah-
kâmı kesiyor! Bu zat, Ergun Baba-
han'ın çarşamba günkü, "Üniversite-
de türbana evet demek insan hakkına
saygının gereğidir. Kemalizm kisvesial-
tında dayatmalara karşıyız"
satırlarını okuyunca Sabah
f için de "Vakitleşiyor" diyebi-
lecek midir? Hele Mehmet Y.
Yılmaz'ın, "Radikal, madem
'darbeci medya cephesinin' önemlibir
gazetesi, senin eşin köşe yazan sıfa-
tıyla orada ne anyor" sorusuna yanıt
verecek midir?
Bir ayağı "darbeci"ûe bir ayağı "ikti-
cfar"dayken hiçbir şey diyemez!
İstifa mı Dediniz?
Dinci ve işbirlikçi medya, Osman
Paksüt ile llker Başbuğ'un görüş-
mesini istifa çağrılarına kadar götüre-
bildi. Sanırsınız bir paşa ile yargı men-
subu görüşmemiş de, ileride başba-
kan olacak bir adam, uluslararası te-
rörist Hikmetyar'ın dizinin dibine
oturmuş! Asker ve yargı düşmanlığı-
nı darbe paranoyasıyla örülmüş bir kı-
lıfa yerleştirmeye çahşan Ahmet Ke-
keç, Başbuğ ve Paksüt için 17 Hazi-
ran tarihli Star gazetesinde, "Ikisi de
istifa etmeli" dedi. Ihsan Karahasa-
noğlu ise salı günkü Vakit'te, Yargıtay
Başsavcısı için "İstifa edip evine dön-
rneli" diye emir buyurdu! Oysa Arslan
Bulut, Yeniçağ'daki dünkü yazısında,
istifa konusunun asıl muhatabına işa-
ret ederken şöyle demişti:
"Kayıp trilyon davasında Necmettin
Erbakan hapse mahkûm oldu. Ab-
dullah Gül hakkında ise soruşturma
açılamıyor. İki kişinin aynı yüz kızartı-
cı suçu işlediği iddia ediliyor. Buna da
hukukun üstünlüğü diyoruz öyle mi?"
Şu gerici kalemlerin Hz. Ömer'in ada-
letine biraz saygıları olsaydı, Pey-
gamber Ocağı'nın bir komutanıyla
adaletin bir temsilcisi yerine, ülkeyi
kaosa sürükleyen hükümeti, hakla-
rındaki yolsuzluk dosyalarından do-
kunulmazlık zırhıyla kurtulan Cum-
hurbaşkanı'nı, Başbakan'ı ve bakan-
ları istifaya çağırırlardı!
L KİMNEYAZDI?
"R
LJı
ıirakın herkes dinini, inancı-
.nı yaşasın masalının hayat-
' la uyuşmazlığı, Milli Görüş
partileri kaç kez kapatıldı ise o kadar
ispat edilmiştir. 'Herkes inandığı gibi
yaşasın' sözünü llk Erbakan telaffuz
etmişti. Bu masum örtünün ardında-
ki niyet çabuk deşifre oldu. Çünkü
önehlen şey 'çok hukuklu bir dü-
zen'in davetiyesiydi. AKP köklerine
döndüğünü mü ilan etmek istiyor bu
laiklik savunması ile?"
Güngör Mengi, Vatan
mi? Erdoğan ve yakın çevresi, Kemal
Derviş, Rrfat Hisarcıklıoğlu, Abdül-
latif Şener ve Mustafa Sangül'ün ön-
dehiklerinde kurulacakyeni biryapıya
muhalefet etmeyecekleh mesajını ilet-
ti. AKP'nin hesabı budur."
Sabahattin Önkibar, Yeniçağ
"E
•rdoğan gidecek. Onun der-
di ya da hesabı nasıl gide-
ceğidir. Yapılan hesap şudur.
Erken genel seçime gidilirse Erdoğan
bağımsız aday olacak ve dokunul-
mazlık zırhına kavuşacak. Hedefleri
koalisyon ortağı olmak. Peki, kiminle Akşam gazetesi 18 Haziran 2008
Vefa Bozası!
AKP Anayasa Mahke-
mesi'ne verdiği tuhaf
savunmasında "Laiklik ya-
şamı biçimi olamaz" derken bile as-
lında suçunu itiraf etmişti! Yani Baş-
savcı'nın "AKP laiklik karşıtlannın oda-
ğı oldu" şeklindeki iddiasını bir kez da-
ha kanıtlamıştı! Anlayacağı-
nız savunma dosyasını mah-
kemeye götürenlerin üze-
rinde halen Milli Görüş gömleği vardı.
AKP kalemşorlarını işte bu pervasız-
lık cesaretlendiriyor. Eski porno ya-
zarları, "Laikyaşam saatkaçta başlar,
nasıl başlar" diye her zamanki sulu-
luklarını gösteredursunlar. Üzücü olan
laikliğin çimentosu olan büyük bir
kitleden yükselen çatlak sesler! On-
lardan biri Vatan gazetesine, "Fet-
hullah Hoca'yı bir filozof olarak gö-
ZAMAN
rüyorum. Onun öcü gibi gösterilmesi
yanlış. Nâzım Hikmet'e yapılanlar
Gülen'e yapılmamalı" deyince bazı
Alevi dernekleri haklı olarak tepki
gösterdi. Onu savunmak ise Zaman
gazetesine kaldı. Hüseyin Gülerce
"Gülen'e Alevi vefası" başlıklı dünkü
yazısında, "Cem Vakfı Baş-
kanı Izzetin Doğan, diyalog
ve uzlaşma adına vefalı bir çı-
kış yaptı. Sayın Doğan, öyle bir za-
manda, öyle cesur bir çıkış yaptı ki, kıy-
meti yıllar sonra bile unutulmayacak"
diye yazdı.
Belli ki Gülerce, "öyle bir zaman" di-
ye iç geçirdiği satırlarla Fethullah Gü-
len'in Yargıtay'daki dosyasının karar
aşamasından söz ediyor! Umarım bu
'Vefe"sı nedeniyle yıllar sonra Izzetin
Doğan'ın ensesinde boza pişirilmez!
e-posta: mfarac@cumhuriyet.com.tr