25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 MAYIS 2008 CUMA CUMHÜRİYET SAYFA KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr 15 İstanbul Tiyatro Festivali ilk haftayı geride bıraktı. İkinci hafla da ağırlık yabancı prodüksiyonlarda Tiyatro doludizgin... K onumuz Uluslararası istanbul Tiyat- ro Festivali... Ama önce birkaç da- kikanızı, bu köşedc yer alan fotoğrafa ayımıanızı istiyorum. Bana konusu "Köfteci" olan bir clektronik posta aracılığıyla geldi. Fotoğrafin altında şöy- le yazıyordu: "Köfteci....!!! Sözün bittiği bir yer daha...! Bu bir sanat fotoğrafı değildir, Türki- ye'de sanata verilen değerin fotoğrafıdır... Devlet Tiyatrosu'nun elinden alınan tari- hi sahnesinin, tabclasının bile indirme gere- ği duyulmadan köfteci dükkânı haline geti- rildiğinin fotoğrafıdır... Yorumlarınız için paylaşımınıza sunuyo- runı... Kültür kenti istanbul..." Bu fotoğraf pck yorum gerektirmiyor. An- cak beııim için, sadece sanata verilen değeri gös- tenneklc de kalmıyor. Bu fotoğraf aynı zanıanda insanlann ne denli lıoyrat, birbirlerine, çevre- lerine, içinde yaşadıklan ortama, mekâna, so- kağa, kente ne denli lıoyrat, acımasız olabil- diklerini gözler önünc seriyor. Haydi yapı sa- hibinın, orayı köfteciye kiralayanm, belediye- deki yetkililerin aklına gelmedi diyelim Devlet Tiyatrosu Taksim Salınesi tabelasmı indinnek! 0 sahnede yıllarca alkışlanmış sanatçılar da mı hiç tedirgin olmadılar. Onlar da mı bu vur- dunıduynıazlığa, kaba sabalığa, bu duygusuz ve duyarsız dünyaya katılıverdiler??? TüM OYUNLARA BÜYÜK İLGİ Bu yıl Uluslararası Tiyatro Festivali'nde yerli prodüksiyonlar ağırlıkta. Sıra dışı oyun- lar, perfonnans sanatı, dans tiyatrosu, farklı yön- temler, sınırlan aşma çabası, bilinnıeyene yol- culuklaı-, farklı alanlar arasında köprüler, ilişkiler kurma çabası, plastik sanatlara, mimariyc, cns- telasyona uzanma... Öncelik bunlarda... Hani her fırsatta tiyatrodan ncfret ettiklerini söyleyen ve yazanlann sık sık kullandığı. "ti- yatro bitti, tiyatro öldü" nakaratlan var ya.. keş- JCST TAKSİM SAHNESİ £ U-. £SİNTİLEIJ ZEYNEP ORAL ke fildişi kulelerindcn çıkıp şöyle bir bakıver- seler çevrelerine. Festivalde tüm oyunlara bü- yük ilgi var. Izleyiciler büyük bir çoğunlukla gençlerden oluşuyor. Her gittiğim oyunda en yaşlı benim! Her temsilde kıpır kıpır, dinamik, tartışmaya açık insanlar... Çoğu temsilin biletlerinin tükendiğine bak- mayın. Fazladan temsiller kondu. Üstclik, he- men hemen her temsilde son dakika boş kalan yerlere mutlak kapıdaki izleyicilerdcn alınıyor. Yani illa ki gömıek istediğiniz bir oyun varsa sakm vazgeçmeyin, son dakikaya kadar şansı- nızı deneyin. Festivalin ilk haftası bitti. tkinci haftaya gi- riyoruz. îkinci haftanın ağır toplan yabancılar: Kısaca anımsatayım: Çağdaş dans tarihine im- zasını atmış VVilliam Forsythe'ın Insan Hak- lan Evrensel Bildirgesi'ne yolladığı selam... Fanny Ardanl'lı Marguerite Duras şiiri/oyu- nu "Ölüm Hastalığı"... Litvanyali "dâhi-yö- netmen" Nekrosius'un, Avrupa ülkelerinde bol ödül toplamış oyunu "Faust"... Üçü de kaçı- nlmayacak oyunlar! Festivallerin benim için en sıknıtılı yanı, is- tediğiniz her şeye yetişememek! Ömeğin dün gece Murathan Mungan'ın "Geyikler La- netler" oyunu, ltalya'nın usta topluluğu Ar- ca Azzura Tiyatrosu tarafindan sahnclendi ve Bu bir sanat fotoğrafı değildir, Türkiye'de sanata verilen değerin fotoğrafıdır... ltalyanca oynandı. Tek temsil! Aynı saatlcrde Trabzon'da konuşnıam vardı! Aynı gün ve sa- atte farklı yerlerde bulunabilmenin yolunu keş- fetmeliyim! İSTANBUL'DA BİR DAVA' İlk haftanın oyunlan içinde üzerinde durmak istediğim Kafka'nın eserinden yola çıkarak Kerem Kurdoğlu'nun yazıp yönettiği "Is- tanbul'da bir Dava". (Hİc hafta oyımlannın tü- münü izlemediğimi bclirtmcliyim. 0 çok etki- leyici, hcrkesin gömıesi gercken "Sivas 93"e ilişkin düşüncelerimi daha önce yazdığım için yeniden ona dönmüyorum.) "tstanbul'da Bir Dava" oyununa ilişkin be- ni en çok etkilcyen birkaç noktayı vurgulaya- cağım: ilk nokta söylenmcden ortaya konan faşizm olgusu: Kerem Kurdoğlu, Kafka'nın "Dava" romanmı, istanbul kentine "adapte" etmiyor, uyarlamıyor, kişileri yerlileştirmiyor; oyunu ya- zarken, sonsuz özgür davranıyor, satır aralan- nı konuşturuyor; gerçekleştirdiği soyut sahne düzeniyle de hem her yerde, hem Tstanbul'da ge- çen yeni bir kurgu gerçekleştiriyor... Oyunu iz- lerken sanki hem romanı izliyordum, ama asıl Türkiye'de (ve de tstanbul'da) yaşadığımız, ya- şanmakta olan faşizm olgusunu izliyordum.,. Şaşılası birbiçimde, tüylerim ürpcrerek suç, suçlu, ceza, vicdan, ahlak, hak, hukuk, adalet kavramlannın nasıl manipüle edildiğini, nasıl tehdit unsuru olarak kullamldığını, baskıya dönüştüğünü, suç ve suçluya karşı tepkilerin kor- kunçluğunu, bir anda "ötekileştirdiklerimizi" izliyordum. İşin içine medya, gazctecilerbile gi- riyordu... Hatta zaman zaman faşizmi ne denli kanıksamış olduğumuzu görüyordum... Yaşadığımız durumlara "cuk oturan" denk dü- şen bir atmosfer... İkinci önemli nokta: Bu oyıuı bir müzikal. Inı- re Hadi'nin müziği, Candaş Baş'ın koreogra- fisi, buram buram İstanbul kokuyor, İstanbul esi- yor, lstanbul'u gözlerimin önünc yüreğime se- riyordu. Ama bclki de en önemli nokta bütün o baskı, tehdit, ceza, karabasan duruınlannın hep şarkı vc dansla "verilmesiydi". Ah işte yaşamda da öyle değil mi: Güneydoğu'da şu kadar insan ölürken aynı anda "Çalsın sazlar oynasın kız- lar" havasında değil mi bu ülke... 0 sabah prog- ramlarına bakın: Bir an acılar içinde kıvranır- ken ikinci anfirlayıpgöbek atmıyor mu millet... Kerem Kurdoğlu çok şanslı. Naz Eray- da'mn hareketli, işlevsel, görsel etkinliği güç- lü sahne tasanını, dünyanın her yeriyle lstan- bul'u kaynaştınrkcn; hafif retro kostümleri is- tanbul müziğini bütünlüyor. Çok şanslı, çünkü ne yaphldannı bilen harika oyunculan var: Us- ta bir anlatıcı Derya Alabora, çeşjtli rollere gi- rip çıkan Köksal Engür, Yiğit Ozşener, Ay- ça Damgacı, Roza Erdem ve oyunculuğuna ilk kcz tanık olduğum, sesini harika kullanan Gü- venç Dağüstün. Tümünün tavn, edası, "ges- tusu" tam "bizden". Kafanıza vurulmuyor. Tiyatroyla düşünüyor, tiyatroyla eğlcniyor, tiyatroyla acı acı gülüm- süyorsunuz. Kendinize ilişkin, çevrenize, ül- kenize, dünyaya ilişkin soralannızı çoğaltıyor- sunuz! Eh, insan daha ne ister ki hayattan! Artistanbııl Sanat Fuarı Kültür Servisi - Her yıl, Ddf Fuarcıhk, istanbul Büyükşehir Belediyesi ve Sanat Galericileri Derneği'nin katkılanyla hazırlanan ve bu yıl Art City İstanbul 2008 kapsamında düzenlenecek Artlstanbul Sanat Fuan'na başvurular başladı. 6-12 Ekim 2008 tarihleri arasında 3 ve 5 No'lu Antrepolarda düzenlenecek Art City İstanbul 2008, farklı sanat disiplinlerini bir araya getirmeyi hedefliyor. (Başvuru için: www.artcityistanbul.com) K A M İ L M A S A R A C I K Ü L T Ü R * Ç İ Z İ K zeynep@zeyneporal.com Caıınes'da 'Susuz Yaz'a vgu VECDİ SAYAR CANNES - 61. Cannes Film Festivali'nde sona yaklaştığı- mız şu günlerde, Nuri Bilge Ceylan'ın "Üç Maymun"u, dün- yanın en prestijli sinema dergilerinden Screen Internationarın 'skor tablosu'nda 1., ligini koruyor. Her gün, uluslararası film eleştirmenlerinin izledikleri filralcrc verdikleri 'yıldız'ları ya- yımlayan dergidc, Ceylan'm en yakm takipçileri -bugün itiba- nyla- Israil filmi "Besir'le Vals", Çin filmi "24 Kent" ve Clint Eastvvood'un dün izlediğimiz "Değiştirme"si. Türk sineması, Cannes'da "Üç Maymun"un yanı sıra Me- tin Erksan'ın "Susuz Yaz"ıyla da temsil ediliyor. Amerikah yönetmen Martin Scorsese öncülüğünde kurulan 'World Cinema Foundation"un (Dünya Sinema Vakfı) dünya sine- ma mirasının klasik yapıtlannı onararak yeniden sinema dün- yasıııa kazandırma çabasının bir ürünü olarak Cannes'da gös- terinıi yapılan "Susuz Yaz" izlcyicilerin övgüleriyle karşılan- dı. Bugündcn bakınca, sembolik ve egzotik öğeleri hayli abar- tıh bir sinema yapıtı olarak görünen "Susuz Yaz"ın, dönemin sineması içinde önemli bir yeri olduğu kuşkusuz. Görsel anla- tımmdaki zenginlikle günümüzün nice yapıtma taş çıkartır ni- telikte. Dünya Sinema Vakfi, bu yıl dunyanin farklı köşelerinden üç klasik filmi Bologna Sinemateki işbirliği ile restore ederek Can- dın Ulvi Doğan (solda) , Hülya Koçyiğit (ortada) ve Fatih Akın (sağda) Festival Sarayı'nın terasında. nes'a getirdi. "Susuz Yaz"ın yanı sıra burada gösterilen diğer ikifilm,Koreli yönetmen Kim Ki-young'un 1960 yaputıı "Hiz- metçi" ve Senegalli yönetmen Djibril Diop Mambery'nin 1973 yapmıı "Çakalın Yolculuğu". Dünya Sinema Vakfi'nm üyelerinden biri olan Fatih Akın, filmin yapuncısı Ulvi Doğan ve başoyuncusu Hülya Koçyiğit'in katıldıklan gösteri sonrasında, üç sinemacı dostumuzla Festi- val Saraymın terasında söyleştik. Fatih Akın, Scorsese'nin ken- disinden 10 fılmlik bir liste istediğini, pek çok sincmacıyla ko- nuşarak bu listeyi oluşturduğunu, sırada Tüi'k sinemasından baş- ka yapımların da olduğunu söylüyor ve yaptıkları işi 'arkeo- loji' olarak tanımlıyor. "Susuz Yaz"ın orijinal kopyasını bul- nıakta çok zorlandıklannı anlatan Akın, Amerika'da yaşayan yapımcı Ulvi Doğan'a 'facebook' aracılığıyla ulaştıklannı, ar- da onu ikna etmek için büyük uğraş verdiklerini anla- Doğan sözünü kesiyor: "Korsan zannetiinı. Mahkemeye verilrim dedim. Ama, niyetlerini anladıktan sonra 45 yıldır Türkiye'de bir banka kasasında sakladığım orijinali onla- ra teslim ettim" diyor. Ama, kasayı avukatlarla birlikte aç- tıklannda son bobinın olmadığını dehşetle görmüşler. Akın, bu bobmi Almanya'daki bir dağıtımcıdan aldıklannı anlatıyor. G isteri öncesi sahneye davet edilen Ulvi Doğan ve Hülya Koç- yiği: çok heyecanlılar. Ikisinin da yaşamında bir dönüm nok- tası almuş film. Doğan, 33 günde, 20 kutu negatifle çektikleri fıbnin macerasmı, önce Ayhan Işık ve Türkan Şoray'ı oy- nataıak istediğini, ama istedikleri para yüksek gelince genç bir oyuııcu arayarak Hülya Koçyiğit'i bulduklannı anlatıyor, son- ra, E ierlin Festivali'nde yönetmen olarak neden 'ismaU Metin' adırı kullandıklannı (\Villy Brandt, bir 'komünistin' fihnini oynatamayız demiş. Filmi gösterebilmek için Metin Erksan adı- nı kıllanmamışlar!)... Hülya Koçyiğit, sinemadaki bu ilk de- neyıminde, 15 yaşında bir genç kız olarak çizdiği bu 'direnen' kadm portresinin önemini vurguluyor... "O sırada sezgilerimle, ilk kez gittiğim köydcki gözlemlerimle yakaladığım bir şey olıualı; bu kadınları anlatmak gerektiğini daha sonra an- ladıjın" diyor. Necati Cumah'yı, Erol Taş'ı anıyoruz hep bir- likte. .. Dünya Sinema Vakfi'na ve Fatih Akın'a teşekkür edi- yonız, bu güzel kopyayı sinemamıza kazandırdığı için. AYGAZ V) TOYOTAI İstanbul Kültür Sanat Vakfı, 16. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali'nin gerçekleştirilmesindeki değerli katkıları için Gösteri Sponsoru TOYOTASA'ya teşekkür eder. ÖLÜM HASTALIĞI Fanny Ardant 25, 26 Mayts, 20.30 Ses Tiyatrosu Biletler Biletix ve İKSV'de. www.iksu.org (PEczacıbaşı TURKCELL ÖĞRENCÎ SEÇME VE YERLEŞTÎRME MERKEZI BAŞKANLIĞI'NDAN Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar için Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yö- netmelik hükümleri uyarınca bazı kamu ku- rum ve kuruluşlarınm kadro ve pozisyonlara yerleştimıe yapmak amacıyla adaylardan tcr- cih alınacaktır. Bu amaçla hazırlanan Kamu Personel Seçme Sınavı KPSS-2008/3 Tercih Kılavuzunda, ortaöğretim, önlisans ve lisans düzeyleri ayn olmak üzere tercih yapılabile- cek kadro ve pozisyonlar yer almaktadır. Kılavuzda yer alan sözleşmeli pozisyon- lardan tercih yapabilmek için, 10-11 Tem- muz 2004 tarihlerinde yapılmış olan 2004- KPSS, 01-02 Temmuz 2006 tarihlerinde ya- pılmış olan 2006-KPSS/l veya 17 Eylül 2006 tarihinde yapılmış olan 2006- KPSS/2'ye girilmiş ve bu sınavların cn az bi- rinden ortaöğretim mezunları için KPSSP94, önlisans mezunları için KPSSP93 ve lisans mezunlan için KPSSP3 puanının alınmış ol- ması gerekir. Adaylar tercihlerini, 28 Mayıs - 3 Haziran 2008 tarihleri arasında ÖSYM'nin www.osyni.gov.tr internet sitesinde yayım- lanacak olan kılavuzda yer alan kıu-allara gö- re intemet üzerinden kendileri yapacaklardır. ÖSYM'ye posta yoluyla gönderilen veya el- den verilen tercih listeleri gcçerli olmaya- caktır. KPSS-2008/3 Tercih Kılavıızu'na göre ya- pılacak yerleştinneye başvuracak adayların bu kılavuzu dikkatle incelemeleri gerekmek- tedir. KPSS adaylarına duyurulur. ÖSYM Başkanhğı (Basm: 28370)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear