Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 MAYIS 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Zana, İngiltere'de
Kürtçe konuştu
• Dış Habcrlcr
Servisi - Eski DEP
milletvckili Leyla
Zana, îngiltere
Parlamentosu'nda
"Tiirkiyc, Kürticr ve
Avnıpa Birliği" konulıı
birkonuşma yaptı.
Zana, Kürtçe yaptığı
konuşmada,
"Türkiye'deki baskılann
kaynağının 12 Eylül
darbesi sürccindc
generallcr tarafından
hazırlanan anayasa
olduğunu ve bu
anayasanın değişmesi
gerektiğinı" söyledi.
Abdullah Öcalan'a
"Sayın" diyc hitap cdcn
Zana, PKK'ye ilişkin bir
soru üzerine "Bir lıalkın
var olnıa mücadelesi
olarak gönııek Iazını.
Eğer başka hiçbir çare
bırakılmamışsa, bir
halkı imlıaya doğru
sıkıştırmışsan, o,
kendisinin var olduğunu
bir biçimde haykırnıak
zorunda" dedi.
Beyaz, Perinçek'i
ziyaret edemedi
• Yurt Haberler
Servisi - Hakkında
açılan bir dava için
Tekirdağ'a gelen
Mannara Üniversitesi
llahiyat Fakültesi
Dekanı Zekeriya Beyaz,
Tekirdağ'da tutuklu
bulunan İP lideri Doğu
Perinçek'i ziyaret etrnek
istedi. Savcılık
tarafından ziyaret izni
verilmeyen Beyaz, bir
gazetecinin, Perinçek'i
ziyaret etmcsinin
sansasyonlara neden
olabileceğini belirtmesi
üzerine, "Öncmi yok.
Biz insani yönden
ziyaret ederiz. Hcpimiz
Ergenekoneuyuz.
Ergenekon Türk
tarihinde Türklerin
dardan çıkması dcmek.
Hcr Türk Ergenckoncu
doğar" dedi.
19insanöldü,
hapis yatmadılar
• GAZİANTEP
(AA) - Gaziantep'te
2005 yıhnda Metin
Uçar'm kullandığı LPG
tankerinin patlaması
sonucu 19 kişinin
ölümüyle sonuçlanan
olayla ilgıli yargılanan,
tankerin montajım
yapan Doğan Denıir 30
bin YTL, tankerin
dolumunu yapan Tamcr
Kırçılise 18 bin YTL
para cezasına çarptınldı.
Gaziantep 2. Ağır Ceza
Mabkemesi'nde görülen
davanıda, sanıklann
hapis cezalannın paraya
çevrilmesi, olayda
ölenlerin yakmlannca
tepkiyle karşılandı.
Devlet sırrı
tasamsı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Devlet Sırn Yasa
Tasarısı ile Kişisel
Verilerin Korunması
Yasa Tasansı, AB
Uyum Komisyonu'nda
kabul edildi. Tasarının
göraşnıclcri sırasmda
DSP'li Hüseyin Pazarcı,
gizlilik gerektiren
uluslararası
sözleşnıelcrin nasıl
yürürlüğe gireceğine
ilişkin düzenlemelerin
yapılması gerektiğinı,
CHP'Ii Ncvin Gaye
Eıbatur da devlet
sırnnın korunmasına
ü\şkin şimdiye kadar
yürütülen yasalann
ycterli olduğunu bcliıtti.
YİD'în kapsamı
genişliyor
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül, Yap-
tşlet-Devret (YİD)
modelınin kapsamını
gcnişleten yasayı
onayiadı. Yasaya göre,
trafiği yoğun olan
karayolu, sınır kapilan,
gar, lojistik merkezi,
yük, yolcu ve yat limanı
ilc bunların
kompleksleri de yap-
işlet-devret modeliyle
yapılabilecek.
Gökçek, 'Ankara Tarihi Kent Yenileme Alanı Projesi' kapsamında yıkımlara başladı
Ulus'ta tarih kıyımıANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başkentin Cum-
huriyet tarihiyle özdeşleşmiş
semti Ulus'un, tarihi dokusu
yok oluyor. Ankara Anakcnt
Bclcdiyesi'nin, Ulus'ta yü-
rüttüğü "Ankara Tarihi
Kent Yenileme Alanı Pro-
jesi" kapsamında yıkımlara başladı.
Uzmanlar, yıkımlarm, "rant" amaçlı
yapıldığını vurguluyor.
Başkentin iarkJı noktalanna köprii-
lü kavşak, alt ve üst geçit yapmayı be-
lediyecilik anlayışıyla özdeşleştiren
Ankara Anakent Bclediye Başkanı
Melih Gökçek, geçen haftalarda yinc
tarihi değeri bulunan Ankara Gan
önünde, "kent trafiği sıkışıyor" ge-
rekçesiylc köprülü kavşak inşaatına
başlatmıştı. Ankara Anakent Belediyesi
bugünlerde, "Ankara Tarihi Kent Ye-
nileme Alanı Projesi" kapsamında,
Ulus'ta da yıkımlara başladı. Proje kap-
• TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şube
Başkanı Kurttaş, Ankara Anakent Belediyesi'nin
konunun uzmanlarına danışmadan bu türlü
projelerin altına imza attığını kaydetti. Kurttaş,
layan Kurttaş, şunlan söy-
ledi: "Ulus'taki hinalar
kültürel değerleri yansı-
tıyor. Bu nedenle tarihi
bir bölgede ciddi aıılanı-
planm lümüyle "yıkım"dan oluştuğunu, Ulus'taki da bir proje yürütülmek
Cumhuriyet kimliğinin yok olacağını belirtti. isteniyorsa, ciddi çalış-
malar yapılması gerekir.
Uzmanlara danışılması gerekir. An-
cak sayın Gökçek, kentteki uzman-
ların görüşlerini almak istemiyor."
samında Hacıbayram Camisi yakınla-
rında yıkım çalışmalan yapıldı.
TMMOB Şehır Plancıları Odası
Ankara Şube Başkanı Erdal Kurttaş,
Ankara Anakent Belediyesi'nın ko-
nunun uzmanlarına danışmadan bu
türlü projelerin altına imza attığını
kaydetti. "Belediye Ulus'taki binalan,
sanki tcsadüfen oradalarmış anla-
yışıyla yıkıyor" diyen Kurttaş proje-
nın, kent kültüriinü korumaya yönclik
oluşturulan yasalan da göz ardı cttiği-
ni ve "rant" anıacı taşıdığının altıııı
çizdi. Proje kapsamında Ulus'un tari-
hi dokusuııun yok edileceğini vurgu-
Planın içcriğinin tümüyle "yı-
kım"dan oluştuğunu vurgulayan Kurt-
taş, projeylc birlikte Ulus'taki Cum-
huriyet kimliğinin yok olacağını da di-
le getirdi. Kurttaş, tarihi binalardaki
restorasyon çalışmalarının özenle ya-
pılması gerektiğine işaret ederken,
"Ankara Eski Tckel Binası'ndaki
restorasyon çalışmalan devam edi-
yor. Bu çalışmalar umarım binanm
tarihi dokusuna zarar vererek ya-
pılmıyordur" dedi.
Evrim Aras, babasının vasiyeti olan ormanın ilk fidanlannı Celal Aras'ın doğum günü olan 18 Mayıs'ta ılikli.
Aras Kargo 'dan Kars 'a 100 bin ağaç
OLCAY BÜYÜKTAŞ
KARS - Bir süre öncc yaşamını yitiren Celal Aras'ın
anısını yaşatmak üzere Kars'ın Selim ilçesine 100 bin
ağaçlık bir ormanın ilk fidanlan dikildi. Aras Holding
Yönetim Kumlu Başkanı Evrim Aras, törende yaptığı
konuşmada, "Araçlarımız nedeniyle doğayı isteme-
den de olsa kirletiyoruz. Bunun için ona bir borcu-
muz var. Bugün onu ödemeye geldik" diye konuştu.
Aras Holdıng'in amiral gemisi Aras Cargo'nun ÇE-
KÜL Vakfi'yla birlikte başlattığı 'Yeşile Hayat, Haya-
ta Yeşil' adlı ağaçlandırma kampanyasının ikinci adımı
18 Mayıs'ta Kars'ta atıldı. Aras Holding'in kurucusu
Celal Aras'ın anısını yaşatmak amacıyla doğup büyü-
düğü Kars'ın Selim ilçesinde "Celal Aras Hatıra Or-
manı"nı oluştumıak için 50 hcktarlık alana 100 bin ağaç-
tan 30 bini dikildi. Kars Valisi Mehmet Ufuk Erden,
Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu ve ÇEKÜL
Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen'in yanı sıra Kars'ın
önde gelcn işadamlannın da katıldığı dikım töreninde bir
konuşma yapan Evrim Aras, Kars'ta ilk kez bir firma-
nın 100 bin ağaç dikeceğini belirtti. Erden, "Her biri-
miz yaşadığımız süre boyunca 7 ağaç tüketiyoruz.
Dolayısıyla doğaya 7 ağaç borçlamyoruz. Bugün onu
ödemeye geldik" dedi.
100 bin ağacın 30 bini san çam, 70 bini de Kars'ın
scmbolü olan huş ağacından oluşacak. Huş ağaçları di-
kim mevsimi olan sonbaharda dikilecck. Metin Sözen
de "Doğu'da unutulmuşlukların perdesini kaldır-
mak istiyoruz" diye başladığı konuşmasını, "Kars'ın
gözden ırak olmaktan kaynaklanan sorunlarını yi-
nc bizler çözeceğiz. Buralardan yetişen insanların
yine buralara dönmesini istiyoruz, vefa istiyoruz"
diye sürdürdü.
ÇYDD Başkanı, yıkımlarm insan hakkı ihlali olduğunu vurguladı
Sulukule halkına destek
• Sulukule'de yaşayan yurttaşları ziyaret
eden Saylan, Fener ve Balat çevresinde uy-
gulanan kentsel dönüşüm projesinde insan-
ların evlerinden atılmadığım vurgulayarak
"Neden aynısı yapılmıyor" diye sordu.
İstanbul Haber Servisi- Çağdaş Yaşamı Des-
tekleme Demeği (ÇYDD) Başkanı Türkan Say-
lan, Fatih Belediyesi'nın Sulukule'de "kentsel
dönüşüm" adı altında başlattığı yıkımları clcşti-
rerek,"Akşam yattım sabah kalktım bir pro-
jeyle bin yıllık kültürü yok edemezsiniz. Dev-
lefin görevi lıalkın yaşam koşullarını iyileştir-
mektir, eksikliklerini teşhir ctmek değil" dedi.
Saylan ve beraberindeki bir grup ÇYDD üyesi
dün Sulukule'ye destek ziyaretindc bulundu.
Halkın şikayetlerini dinleycn Saylan, Romanla-
rın, Türkiyc'nin asıl unsurlanndan olduğunu
vurguladı. Saylan, "UNESCO'nun yardımıyla
Fencr ve Balat çevresinde uygulanan kentsel
dönüşüm projesinde insanlar evlerinden atıl-
madı. Neden aynısı burada da yapılmıyor. İn-
sanları yaşamlarından koparmak tam anla-
mıyla bir insan hakkı ihlalidir" diyc konuştu.
Enkazlar tehlike saçıyor
Fatih Belediyesi'nce temizlenmeyen yıkım en-
kazı ise lıalkın güvenliğini tehdit ediyor. Suluku-
le Platformu larafmdan hazırlanan raporda önlem
alınmadığı için cnkazlarda elektrik kaçaklarınm
olduğuna vurgulanarak "Enkazdan düşen be-
ton parçası nedeniyle S.M. (7) adlı çocuk sol
yüzük parmağını kaybetti. Molozların üstüne
düşmesi sonucu yaralanan A.E'nin (7) bey-
ninde hasar oluştu, kulakları duymuyor."
ÇYDD Başkanı, Sulukule Roman Kültürü Geliştirme ve Güzel-
leşrirme Derneği'nde şikâyetleri dinledi. (DENİZ TATARER)
AVUKATTAN MUNZUR İÇİN DAVA
TUNCELİ (Cumhuriyet) - Tunceli Barosu avukatla-
nndan Barış Yıldırım, Munzur Vadisi'nin doğal sit alanı
ilan cdilmesı için Ankara ldare Mahkcmesi'nde dava aç-
h. Munzur Vadisi üzerinde yapılması planlanan 3 barajın
vadinin doğal yaşamını büyük ölçüde ortadan kaldıraca-
ğmı belirten Yıldınm, 1518 bitki türünün bulunduğu
Munzur'un sit alanı ilan edilcrek korunması gerektiğini
söyledi. Yıldınm, Munzur Vadisi'nde 42 bin hektarlık bir
alanın 1971 'de Milli Park olarak ilan edildiğine ve parkın
florasında 43 endemik bitki türü bulunduğuna dikkat çek-
ti. Yıldınm, BARAJ çalışmalann tamamlanması halinde
milli parkın "mutlak koruma zonu" olarak ayrılan kıs-
mının yüzde 63.5'inin sular altında kalacağını anlattı.
Proje kapsamında geçen günlerde Hacı-
bayram Camisi yakınlarında yıkım çalış-
malan yapıkh. (Fotoğraf: NECATt SAVAŞ)
TÜRSAB BAŞKANI:
Karadeniz
cazibe
merkezi
olacak
• Karadeniz'in 10 yıl sonra çok
önemli bir cazibe merkezi olacağını
belirten TÜRSAB Başkanı Ulusoy,
plansız yapılaşmaya karşı özellikle
yerel yönetimleri daha duyarlı
davranmaya çağırdı. Ulusoy,
küresel ısınmanın Karadeniz'e olan
eğilimi arttıracağını savundu.
TRABZON
(Cumhuriyet) -
Tur şirketlerinin
temsilcileri ile
Bartın'ın Amas-
ra ilçesinden
başlayıp Rize'de
sona crecek olan
bir Karadeniz ta-
nıtım turu düzen-
leyen Türkiye
Seyahat Acenta-
ları Birliği (TÜRSAB) Genel Başka-
nı Başaran Ulusoy, Karadeniz'in 10
yıl içinde ülke vc dünya açısından
önemli bir cazibe merkezlerinden bi-
ri haline geleceğini söyledi. Trab-
zon'da Karadeniz turuyla ilgili bilgi
veren Ulusoy, önceki yıllarda bölge
halkının turizme yönelik çağnlar
yaptığını, ancak artık turizm sektörü-
nün bu büyük değerin farkına vardı-
ğını belirtti. Ulusoy, tesisleşme ko-
nusunda özellikle ekonomik açıdan
ciddi sorkunlann bulunduğunu, bu
nedenle bölgedeki sermayelerin bir-
leştirilmesinin şart olduğunu söyledi.
Sinop'tan Hopa'ya kadar olan böl-
gede yeni tesisler yapılması gerekti-
ğini vurgulayan Ulusoy, "Buranın
insanları bir araya gelerek bu yatı-
rımları yapmalı. Karadeniz bir ya-
şam alanı ve turizm alanı olacak.
Buraya insanları gerireceksiniz siz
değil, tabiat konuşacak, bu çok ne-
fis bir güzellik. Bunun kıymetini
bilin biz tstanbul'da bunun fuka-
ralığıııı yaşıyoruz" diye konuştu.
Karadeniz'in 10 yıl sonra çok önemli
bir cazibe merkezi olacağını belirten
Ulusoy, kötü ve plansız yapılaşma-
nın canlannı sıktığını, bu konuda
özellikle yerel yönetimlerin ve ilgili-
lerin daha duyarlı davranmasının ge-
rekli olduğunu ifade etti.
Dünya Karadeniz'e geliyor
Ulusoy şöylc devam etti: "Kara-
deniz'in yağmuru çetindir, güneşi
üveydir, ürünü de yetimdir. Küre-
sel ısınma nedeniyle bundan sonra
hava şartları yağmuru yumuşak
hale getirecek, başka tarafta ise
perişan hale getirecek. Onun için
doğaya çok kıymet vermek lazım.
Organik tarım özellikle burayı da-
ha yaşanır hale getirdi. Turizm
bundan sonra sınr metre rakıııı-
dan değil 300-400-1000-1500 metre
rakımdan başlayacak. Başka çare-
si yok, dünya yavaş yavaş Karade-
niz'e geliyor. Karadeniz'i bilme-
mek ayıptır, görmemek kayıptır."
DUZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Vah Vah! Dün Grup
Toplantısı Yapılamadı
Iktidar Partisi AKP'nin Meclis Grubu dün hafta-
lık olağan toplantısını yapamadı.
Erteleme kararının gerekçesinde, Başbakan'ın
gözlerindeki "sağlık sorunu" nedeni ile toplantı-
ya katılamayacağının öğrenilmesi yer alıyor.
öylece, dünkü Düzyazı'ya da konu olan ve ismi
gizlenen bakan tarafından Reuters muhabirine
söylenildiği bildirilen tahminlerin de gerçekliği orta-
ya çıkıyor.
Yani "ikinci adam"ı olmayan AKP'de Erdoğan için
yürürlüğe girecek bir olası siyaset yasağı kararının
yaratacağı bunalımın öncü dalgaları daha şimdi-
den kendisini gösteriyor.
Oysa TBMM'nin dünkü birleşiminde, Sabah ga-
zetesi ile atv'nin satışı nedeniyle Başbakan hakkın-
da CHP'nin verdiği gensoru önergesinin görüşülmesi
vardı.
Ülkenin doğal gündeminde ise Aksaray'da içme
suyunda oluşan virüs nedeniyle baş gösteren ishal
salgını var. Istanbul Tuzla tersanesinde, aylardan
beri birbirini izleyen işçi ölümleri de... Her geçen gün
artan hayat pahahlığı da...
O her salı dinlediğimiz
siyaset vaazları...
Başbakanlar hastatanmazlar mı? Elbette her in-
san gibi onlar da küçük rahatsızlıklar geçirirler. önem-
li hastahklarla da karşılaşabilirler. Ancak özellikle par-
lamenter demokratik düzenin geçerli olduğu ülke-
lerde, başbakan ya da bakanlar böylesine küçük ma-
zeretler nedeniyle işlerine gelemedikleri için düze-
nin makinesi durmaz. Aynı süreklilik, gerçekten
demokratik kurallar ile işleyen siyasal partiler için de
geçerlidir.
Aslında AKP'nin Sayın Genel Başkanı, bu bir an
önce iyileşmesini dilediğimiz rahatsızlığa yakalan-
masaydı ve dünkü Meclis Grubu'na gelebilseydi, uy-
gulamalann bizde bıraktığı izlenimlere göre söyleyelim
ki, her salı gerçekleştiği gibi, o bilinen konuşmala-
rından birisini daha yapmış olacak ve birleşim so-
na erecekti.
Tek Adam olarak liderlik ya da genel başkanlık
yapmaktan tarifsiz zevk duyan politikacıların hastalık
ya da başka nedenlerle devreden çıkmaları duru-
munda, partilerin işleyişi durmalı mıdır? Bir elektrik
arızası nedeniyle sigortanın atmış olması ya da sis-
temin geçici olarak devreden çıkmasını önleyebilmek
amacıyla insanoğlunun zekâsı, ömeğin kesintisiz güç
kaynağı denilen sistemi bulmakla övünüyor.
Ama muhteris liderlerin el koydukları siyasal par-
tiler, bu güçlü patronların en küçük mazeretleri du-
rumunda bile bir anda stop edebiliyor. Sadece gün-
lük işler yürütülebiliyor.
Sözde "demokratik karar mekanizmalan" olması
gereken kurulların çalışmalarının yapılmasına ise ne
evinde hasta yatağında olan veya hekimler tarafın-
dan dinlenmesi istenilen kudretli kişi müsaade edi-
yor ne de o kurullarda, sözüm ona seçmenlerin oy-
ları ile yer almış kişilerin, "işyerinin geçici olarak ka-
patılmış oluşu" karşısında* itiraz ertiklerine tanık
olunabiliyor!
Liderlerin oligarşisi
AKP'nin kapatılması davası nedeniyle sürdürülen
tartışmalar içinde en önemli görüşlerden birisi, se-
çilmişlerin oyları ile alınacak kararların, hukuksal de-
netim de dahil olmak üzere, her şeyin üstünde ol-
duğunun savunulması değil mi?
Bu tür bir "milli egemenlik antayışı"nın nasıl ha-
yata geçirilmekte olduğunu, uygulamalar bize gös-
teriyor.
Lider önce kendi oligarşisini oluşturuyor. Daha son-
ra o oligarşi aracılığıyla kendi kafasındaki düşünceleri
karar haline getirerek uygulatıyor.
Böylece güzelim parlamenter demokrasiyi gide-
rek yozlaştırdığını görmezden gelerek, her kürsüye
çıkışta, demokrasinin erdemlerinden söz eden ma-
sallarını yinelemeyi de sürdürüyor.
O oligarşinin kararı uyarınca sözde seçilmiş halk
temsilcileri olduklannı söyleyen lider vekilleri deo ma-
sallan dinleyip ayakta alkışlayarak halkın kendilerinden
istediği görevi yaptıklarını sanıyorlar.
Dün şayet AKP lideri gözlerinden rahatsızlanmış
olmasaydı da partisinin Meclis Grubu'nun Genel Ku-
rul toplantısı gerçekleştirilseydi, "tıpkısının aynısı"
dediğimiz öyle bir nutuk dinleyecektik. Yine hiçbi-
rimiz için yabancı gelmeyen görüntülere tanık ola-
caktık.
Siyasal partiler, milletvekilleri adaylarını geniş
yoklama sistemleri ile belirlemedikleri, hele sandığa
giden seçmene beğendiği partinin listesinde tercih
olanağı tanımadıkları sürece bu "oyun" böylece sü-
rüp gidecektir.
Faks: 0 216 302 82 08 oblrgit@e-kolay.net
'Moyıs Yedisi' kutlandı
Karadenizliler "Mayıs Yedisi"ni denize açıla-
rak kutladı. Deniz kenarına akın eden yurttaş-
lar, teknelere binerek denizde tur attı ve çeşitli
dilekler tuttu. Yurttaşlar, inanışa göre 7 dalga-
dan geçti. Miladi takvime göre her yıl 20 Ma-
yıs'ta kutlanan "Mayıs Yedisi"nde seher vakti
dereyle dcni/in sularının birbirine karıştığı yer-
den su alımyor. Özellikle yeni doğmuş çocuklar-
la, nazara, sihre veya büyüye yakalandıklarına
inananlar dualar okuyarak bu suyla yıkanıyor.
Yurttaşlar bununla gelecek yıla kadar nazar, si-
hir veya büyüden korunacaklarına inanıyor.