25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK ? Baştarafı 1. Sayfada Genel Yayın Yönetmeni: İbrahimYıldız ? Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu, Güray Öz (Sorumlu) ? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstihbarat: Cengiz Yıldırım ? Ekonomi: Hasan Eriş ? Dış Haberler: Özgür Ulusoy ? Kültür: Egemen Berköz ? Spor: Abdülkadir Yücelman ? Makaleler: Sami Karaören ? Düzeltme: Abdullah Yazıcı ? BilgiBelge: Edibe Buğra Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvarı No: 125, Kat:4, Bakanlıklar Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 ? İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 ? Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Meydanı Yıldız Apartmanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 2430509 ? İdare Müdürü: Hüseyin Gürer ? Mali İşler: BülentYener ? Satış: Fazilet Kuza ? Cumhuriyet Reklam: ? Genel Müdür: Özlem Ayden ? Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 4.54 Güneş: 6.26 Öğle: 13.13 İkindi: 16.50 Akşam: 19.47 Yatsı: 21.11 Yayımlayan ve Yönetim yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul. Tel: (0/212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0/212) 343 72 64 Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul. Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul 10 NİSAN 2008 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Diyarbakırlı sivil toplum örgütlerinin temsilcileri Çankaya Köşkü’ne çıktı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY rısı diye, kimileri içeriğine bakarak tehdit diye yansıtıyor. AB Komisyonu Başkanı Bay Barroso ile Genişlemeden Sorumlu Olli Rehn’den oluşan koroya örgütün Dış Politika ve Savunma Yüksek Komiseri Solana da katıldı. AB’den ateşi yüksek saldırılar ikinci cumhuriyetçileri, AB kuyruklarını, ülkenin bölünmesi için karınlarını kaşıyanları mutlu ediyor. Ne medyada ne de AKP’de AB’nin içimize dil uzatan saldırılarına karşı vaziyet alana rastlanmıyor. Hiçbiri AB’ye: Dur bakalım. Yürürlükte olan anayasa ve yasalar gereği görevini yapan yargıya bu denli saldırmaya, kapatma davasını üyelik müzakerelerinde bir tehdit olarak kullanmaya hakkınız yok. Siz şayet yürürlükte olan yasaları AB’ye uygun görmüyorsanız bu yasaların değiştirilmesini isteyebilirsiniz. Yoksa AKP’nin kapatılması AB ilişkilerine darbe vuracağı ve sonuçlarının çok kötü olacağını ve bu koşullarda Türkiye’ye üyelik tarihi vermenin olanaksız olacağı gibi şantajla karışık tehditte bulunamazsınız diyemiyor. ??? Tabii yargıyı AB tehdidi ile yola getirmenin işine geldiğini gören AKP ve bu partinin genel başkanı, ne yazık ki hukuk devleti TC’nin başbakanı ses çıkarmıyor. Hayır, yargıyı baskı altına alamazsınız. Yürürlükte olan yasaların uygulanmasına karşı çıkamazsınız diye karşı çıkamıyor. Zaten AB ve ABD önünde böyle konuşabilseydi, bugün ısıttığı koltuktan çoktaan indirilmiş, köşesine çekilmiş, başında takkesi, doksanlık tespihi elinde, beş vakit namaz kılıyor olacaktı. Milliyet bile başyazısında “AB, demokrasi çerçevesinde AKP’ye kuvvetli bir destek verirken, AKP de bekası için dış desteğe yönelip yeniden AB ipine sarılmıştır” diye yazıyor. RTE’nin AB’ye sarılmasını yadırgamamak gerek. Zira TC Başbakanı RTE; ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’ye Yargıtay Başsavcısı’nın iddianamesini şikâyet etmemiş miydi? ??? Açıklamalar AB’nin kapatma davasını AKP lehine çözmeyi görev bildiğini gösteriyor. Barroso’lar, Rehn’ler vesaireler Türkiye’nin AKP yönetimiyle hangi koşullarda yaşadığını bilmiyorlar. Bilgi sahibi olmayan insanlara özgü bir çizgide elbette fikir sahibi de olamıyorlar. AB yetkilileri acaba neden AKP iktidarı ile ağız birliği ediyor, neden Türk yargısına güvenini açıklayamıyor? Himaye kanatları altına aldıkları RTE; “Bizi sandıkta yenemeyenler başka yollara başvurdu” diyor ve bir başbakan bu; yargıyı siyasal kimi eğilimlerin tutsağı gibi gösteriyor. Batılı illerde kitapları yayımlanmış, ilim irfan sahibi olduğu yurtdışında onaylanmış anayasa hukukçusu olduğu iddiasında olan AKP Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Burhan Kuzu da “yargıya güvenemedikleri için dokunulmazlıkları kaldırmadıklarını” söylüyor. AB ileri gelenlerinden örneğin milli enişte Lagendijk, karşı tezleri, görüşleri öğreneceği odak noktalarını ziyaret edeceği yerde, Bay Kuzu’yla oturup kapanma davasını görüşüyor. AB’nin yıllardır Türkiye içinde oynadığı oyunları bilmezlikten gelen Bay Barroso da “Amacımız tüm Türkiye ile çalışmak” diye demeç veriyor ve lakin AKP’nin kapatılmasını engellemek için Türkiye’nin yüzde 53’ünü dışlayarak, ancak yüzde 47’sini temsil eden AKP’yi çukurdan çıkarmak için kolları sıvıyor. Baykal’ın dediği gibi, “Laiklik ilkesi boğazlanırken sesi fazla çıkmasın diye demokrasi davulu çalınıyor”. RTE ile Barroso’lar hep birlikte... yargı boğazlanırken sesi fazla çıkmasın diye demokrasi, üyelik davulu çalıyorlar. Tabii davul RTE’nin boynunda, tokmak ya AB’nin ya ABD’nin elinde! Gül’e Kürt sorunu paketi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Diyarbakır sivil toplum örgütleri temsilcilerini kabul etti. Heyet Gül’e “Kürt sorunu ve bölgenin sosyoekonomik durumu” ile ilgili rapor sundu. Çankaya Köşkü’nde basına kapalı olarak gerçekleşen ve yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından, heyet adına açıklama yapan Diyarbakır Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Mehmet Kaya, “Kürt sorunu’’nun, hükümet değil devlet politikası olarak algılanması gerektiğini Gül’e ilettiklerini ifade etti. Kaya, Gül’e sunulan raporda Güneydoğu Anadolu Projesi’nin sulama kanalları ve tüm altyapısıyla tamamlanmasının önemi, teşvik yasasında Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin farklı tutulması, bölgeden göç edenlerin geri kazanılması için proje üretilmesi, eğitim, sınır ticaretinin önemi ve komşu ülkelerle iyi ilişkiler geliştirilmesi konularına yer verildiğini belirtti. Bölgenin basın tarafından “çatışmalı’’ bir ortam olarak gösterilmesinin bölge insanı ve yatırımcıları rahatsız ettiğini anlatan Kaya, Gül’ün de bu durumu gözlediğini söylediğini ifade eden Kaya, Gül ile görüşmelerinin olumlu bir havada geçtiğini, Gül’ün de söylediklerine katıldıklarını ifade etti. Kaya, “Sayın Cumhurbaşkanı, şiddet ve teröre karşı çıkılarak her şeyi konuşabileceğimizi söyledi’’ dedi. Diyarbakır Barosu Başkanı Sezgin Tanrıkulu ise önceki gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptıkları görüşme ile ilgili soruyu yanıtlarken, “Ben Sayın Başbakan ile polemiğe girmek istemiyorum’’ dedi. Görüşme ile ilgili olarak basına yansıyan konuların doğru olduğunu ifade eden Tanrıkulu, Başbakan Erdoğan’ın “anadilde eğitim konusunda eksik bilgi sahibi olduğu için beklemedikleri agresif çıkışı yaptığını’’ söyledi. Tanrıkulu, görüşmede TCY’nin tartışmalı 301. maddesiyle ilgili dava açma izninin Cumhurbaşkanı’na verilmesinin doğru olmadığını söyledi. Kaya, Diyarbakır sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle ortak hazırladıkları basın açıklamasını da okudu. “Can yakıcı sorunları büyük bir inanç ve istekle hazırlayarak yetkililere sunmayı uygun gördüklerini’’ dile getiren Kaya, “Beklentimiz ve tek hedefimiz, demokrasinin tüm kurumlarıyla işletildiği bir ülkede yaşamaktır’’ dedi. Fazıl Say’ın Nâzım’la buluşması ? Baştarafı 1. Sayfada nıdık ve ülkenizin yaratıcılığının sonsuzluğunu, muhteşemliğini gördük, dinledik, tanıdık... Bu geceden sonra ülkenizi ve kültürünü daha çok sevdik.” Yine konserden sonra konuştuğum birçok yabancı diplomat, ne yapıp edip bu eseri kendi ülkelerinde de dinlemek istediklerini dile getireceklerdi. Heyecanımı yenmek için sondan başladım. Şimdi başa dönmeliyim: Başta heyecan doruktaydı. Provalar sırasında Say’dan solistlere herkes çok heyecanlı ve gerilimliydi. Çünkü “Nâzım Oratoryosu” ilk kez yurtdışında, Türkçe bilmeyen bir dinleyici kitlesine sunulacaktı. Moskova’nın göbeğinde, görkemli bir yapı “Müzik Evi”... 1700 kişilik salon. Dışarıdan yapı görkemliydi, içerisi bir mücevher... Çevredeki birçok yapı gibi burası da Enka’nın eseri... Konserin başlamasından bir saat önce insanlar akın akın gelmeye başladı. (Müsteşar Lale Ülker’in deyişiyle “son günlerde Moskova’da en değerli şey, bu geceye bir davetiyeydi”.) Sonunda o an geldi. Bu kez eseri Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile Ankara Devlet Çoksesli Korosu yorumluyor... İşte sahnede yerlerini aldılar. Şef İbrahim Yazıcı, solistler Genco Erkal, Zuhal Olcay, Güvenç Dağüstün, çocuk solistler Kansu Sezer ve Dersu... Piyanosunun başında Fazıl Say... İbrahim Yazıcı’nın bagetiyle, Anado lu’dan gelen rüzgâr sesiyle başladı eser. 70 dakika sonra yine rüzgâr sesiyle sona erdiğinde, dinleyiciler ayağa fırlamış, ayakta alkışlıyordu Nâzım’ı, Fazıl Say’ı, orkestrayı, koroyu, solist sanatçıları ve Türkiye’den gelen bu yaratıcı gücü. Hayır Türkçe bilmemek, ezici çoğunluğu yabancılardan oluşan dinleyiciler için sorun değildi. (Ayrıca tüm şiirlerin Rusça çevirisi sahnedeki iki perdeden yansıyordu...) Müziğin ve yorumun gücü, ses ve söz bütünlüğü gönülleri ve ruhları fethetmeye yetmişti. Türkiye Rusya arasında ikili ilişkileri geliştirmek amacıyla geçen yıl Türkiye’de “Rus Kültür Yılı” kutlanmıştı. Bu yıl ise Rusya’da “Türk Kültür Yılı” Moskova, St. Petersburg ve Kazan’da müzik, sinema ve edebiyat alanında çeşitli etkinliklerle kutlanacak... Nâzım Oratoryosu’yla start alan Türk Kültür Yılı’nda açılışı iki ülkenin Kültür Bakanları Alexandre Sokolov ve Ertuğrul Günay yaptılar. Açış konuşmalarının arasında dikkatimi çeken ve altını binlerce kez çizdiğim, Ertuğrul Günay’ın “Türkiye’deki talihsiz yıllardan sonra büyük şairimiz Nâzım Hikmet on yıl kadar Rusya’da yaşadı. Sizler ona çok iyi baktınız, onun için Ruslara çok teşekkür ediyorum” sözleriydi. Bu ironik cümle (Bakan ironinin farkında mıydı bilemiyorum) ve açılış gecesinin ayrıntılarına yarın gireceğim... ‘TSK barış için adada’ Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, askeri birlikleri denetlemek üzere KKTC’ye gitti. Başbuğ, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Fatma Ekenoğlu ve Başbakan Ferdi Sabit Soyer’le yaptığı görüşmelerin ardından KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ı çalışma ofisinde ziyaret etti. Orgeneral Başbuğ, TSK’nin güven, huzur ve barış için adada bulunduğunu belirtti. Başbuğ, ilgili taraflar Kıbrıs sorununa kalıcı, kapsamlı ve adil bir barış sağlama konusunda samimi iseler, ilk önce Kıbrıs Rum yönetiminin 19591960 anlaşmaları sonucunda kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti ile aynı eşit rolü üstlenen bir yönetim olarak düşünmekten ve davranmaktan farklı olduğunu söz ve davranışlarıyla göstermesi gerektiğini söyledi. (Fotoğraf: AA) “O konuşmalar doğru mu, değil mi, kendileri açıklama yapsınlar!” Durum zaten dağınık, biz de konuyu dağıtmayalım, Akdeniz Üniversitesi’ne gelelim... Görüntüler hemen herkeste akla ilk, 12 Eylül 1980 öncesini çağrıştırdı. Olaylara katılanların neredeyse tümünün 1980 sonrası dünyaya geldiğini düşününce, üniversitelerimizi nasıl bir gelecek bekliyor, sorusu daha çengelli hale geliyor. Böylesi ciddi olayları analiz etmek için iki ana bölüme ayırmak gerekir: 1 Olayı yaratan süreç. 2 Olay sonrasındaki durum! Bazen öyle olur ki, olayın sonrasında yaşananlar daha ürkütücüdür! Tıpkı Akdeniz Üniversitesi’ndeki gibi... ??? Üniversite yurtlarına eli silahlı, öğrencilikle hiç ilgisi olmayan kişilerin girebilmesi, aklımıza dahi getirmek istemediğimiz olasılıkları öne çıkarıyor. Karşılıklı grupların birbirine hedef gözeterek ateş edecek kadar düşman kesilmesi, bir anda gelişecek durum değil. Ya sonrası? MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grup toplantısında Türkiye’nin ülkücüKürtçü kavgasına tanık olmayacağını, partisinin bu tür oyunlara gelmeyeceğini vurguladı, başta hükümet olmak üzere herkesi sorumluluğa çağırdı. MHP tabanının Bahçeli’nin yaklaşımıyla örtüşmesi, Türkiye’nin iç barışı açısından önemli! Bahçeli’nin grup toplantısı yaptığı gün, Başbakan da Meclis kürsüsündeydi. Erdoğan, gündemden konular seçip sıvadı ama, Akdeniz Üniversitesi’nde meydana gelen olaylara hiç değinmedi. Öyle anlaşılıyor ki, Erdoğan demokratik gündem belirleme hakkını kullanıyor. Türkiye gündemini iki ana gruba ayırıyor: Kendisini ilgilendirenler ve ilgilendirmeyenler! Ekonomide kriz havası varsa, AKP’yi ilgilendirmiyor. İhracat artmışsa, AKP’nin işi! Üniversitelerdeki karışıklık AKP’yi ilgilendirmiyor, YÖK Başkanı hukukun dışına çıkma hakkı istediyse AKP’nin işi. ??? Başbakan’ın yaklaşımı böyle ama, bize göre AKP’nin asıl tavrını yansıtan Cemil Çiçek’in sözleri... Rektör kendi işine baksın! Kimdir rektör? Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı’nı da yürüten Prof. Mustafa Akaydın... Neler yapmış son dönemde? Ohoooo, neler yapmamış ki... Kurulu toplayıp türban konusunda yürürlükteki yasaların geçerli olduğunu söylemiş. Atatürk devrimlerinden söz etmiş... YÖK Başkanı’na yetkilerini anımsatmış, neleri yapıpyapamayacağını söylemiş... Bunlardan büyük suç mu olur? Bir üniversite kampusunda böyle bir olayın meydana gelmesinden elbette rektör de sorumludur... Bu bağlamda Prof. Akaydın, olaydan iki gün önce güvenlik birimlerine resmi bir yazıyla başvuruda bulunmuş. Kaldı ki, üniversite yurtları Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorumluluğunda. Eğer AKP’lilerin aklından, türbanda bizim gibi düşünmeyen rektörlerin üniversitelerinde gerilim dahil ne olursa olsun, bizi ilgilendirmez, hatta işimize gelir yaklaşımı geçiyorsa... Vah halimize! ankcum?cumhuriyet.com.tr TANKSAVAR PROJESİ RUSLARA Göktürk uydu projesi ertelendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde hazırlıklar yetişmediği için Göktürk Askeri İstihbarat Uydu Projesi ertelenirken, toplantıda, orta menzilli modern tanksavar projesinde Rus Rosoboronexport firması ile sözleşme görüşmelerine başlanması kararlaştırıldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında, Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nda yapılan toplantıda, nihai kararın açıklanması beklenen Göktürk Askeri İstihbarat Uydu Projesi, “hazırlıklar yetiştirilemediği” gerekçesiyle ertelendi. Toplantının ardından Bakan Gönül, Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) temel eğitim uçağı projesinde, CESSNA firması ile sözleşme görüşmelerinin başlanmasına karar verildiğini belirterek 35 milimetre oerlikon ateş idare cihazlarının modernizasyonu ve tedarikinin Aselsan ana yükleniciliğinde gerçekleştirilmesi çalışmalarının yapılması ile KKK ihtiyacı çekili sistem alçak irtifa hava savunma füze sisteminin, yurtiçi geliştirme yoluyla tedarik edilmesi çalışmalarının yapılması kararı alındığını kaydetti. Piyade tüfeğinin de yurtiçinde üretilmesi kararlaştırıldı. 1. KOŞU: F: Kara Sado (1), P: Halitağa (4), PP: Serhat Fırtınası (3), S: Koşulantay (2). 2. KOŞU: F: Kısa Haber (9), P: Luxon Tükenmez (5), PP: Santrafor (6), S: Zeynam (10). 3. KOŞU: F: Ersoyhan (4), P: Özenbaş (6), PP: Gürçalım (1), S: Beylerbeyi (2). 4. KOŞU: F: Özgünkan (7), P: Günaltay (6), PP: Zigana (9), S: İlkbahar (10). 5. KOŞU: F: Kara Turaç (6), P: Coşkunjoy (4), PP: Baltacıoğlu (3), S: Apex Of Sun (2). 6. KOŞU: F: Ezbiderli (1), P: Knıght Rider (4), PP: Jade (6), S: Cihancan (3). 7. KOŞU: F: Bilgealp (2), P: Işıkbey (4), PP: Ömürcan (5), S: Burakyel (7). 8. KOŞU: F: ALTILI GANYAN İndian Canyon 7 6 1 2 10 (10), P: Emir 4 6 4 4 3 han (3), PP: 6 1 9 6 4 Yünlücem (4), 2 10 6/1 S: PrincessÖz5/9 den (6). Müzisyen Ali Haydar Timisi, eğitime katkıda bulunmak isteyenlerin desteğini bekliyor Sıvaslı çocuklara 23 Nisan hediyesi HATİCE TUNCER 1. KOŞU: F: Şahzade (5), P: Bahtım (3), PP: Ağazade (1), S: Şahidekaya (7). 2. KOŞU: F: Baymehmet (1), P: Selvikaya (8), PP: Rodekaya (7), S: Taytıskaya (4). 3. KOŞU: F: Ilgarini (4), P: Ardabey (1), PP: Foça Rüzgarı (2), S: Baba Torik (3). 4. KOŞU: F: Seluş (5), P: Doktor Giz (4), PP: Velostorm (10), S: Ayaz (1). 5. KOŞU: F: Sebat (3), P: Sayguner (1), PP: Korkutbey (2), S: Boğaçhan (4). 6. KOŞU: F: Çağan (2), P: Tılısım (1), PP: Kılıçbaylım (4), S: Ezhat (3). 7. KOŞU: F: Stamer (2), P: Büyük Reis (1), PP: Avarel (3), S: HeALTILI GANYAN ro Hero (4). 3 2 2 1 8. KOŞU: F: Bü 4 5 yük Reis (1), P: 1 4 1 1 11 Hasan Mesut (11), 2 10 2 PP: Selhan (2), S: 1/7 8/6 Ay Karan (8). 6/2 5/7 Müzisyen Ali Haydar Timisi, Sıvas’ın Kangal ilçesine bağlı Çetinkaya beldesindeki Çetinkaya İlköğretim Okulu’nda müzik öğretmenliği yaparken bir yandan da çeşitli eğitim gereçleri kampanyaları düzenleyerek çocukların eğitimine katkıda bulunuyor. Timisi’nin, Kangal ve Divriği ilçe eğitim müdürlerinin destekleriyle düzenlediği kampanya, iki ilçedeki 15 köy okulunu kapsıyor. Sivil toplum kuruluşlarının da desteklediği kampanya kapsamında gönderilecek malzemeler 23 Nisan’da çocuklara armağan olarak dağıtılacak. Milli Eğitim Bakanlığı’nın açtığı sınava giren Timisi’nin geçen yıl biri Hacı Bektaş ilçesi olan iki tercihinden Çetinkaya beldesi kabul edilmiş. Timisi, görev yerine gittiğinde Çetinkaya’nın ilk müzik öğretmeni olduğunu duyunca şaşırmış. Hatta Çetinkaya’ya gitmek üzere Kangal’da minibüse bindiğinde yolcuların kendisiyle ilgili bilgi sahibi olduklarını fark edince hayreti daha da büyümüş. Timisi, imkânsızlıklar içerisinde fakat yetenekli çocuklar için hemen harekete geçmiş. Geçen yıl düzenlediği Çetinkaya İlköğretim Okulu’na eğitim gereçleri kampanyasına Divriği Kültür Derneği, Çamşıh Hüseyin Abdal Derneği, Şişli Belediyesi, ADD, ÇYDD, Gaziosmanpaşa Cemal Gürsel İlköğretim Okulu birinci sınıf öğrencileri destek olmuşlar. Timisi kampanyayı şu sözlerle anlatıyor: “Bu kampanyada özellikle çocukları rencide etmemek için 23 Nisan’a denk getirerek bayram hediyesi olarak geldiğini söyledik. Zengin, fakir ayrımı yapmadan hepsine dağıttık. İhtiyacı olan diye ayırdığınızda bir uçurum doğuyor. Zengin bile olsa o da çocuk. ‘Ona verdin bana niye vermedin’ diyor. O kampan yada arkadaşlarımızın katkılarıyla 306 çocuğumuzu giydirdik, kuşattık.” Çocukların halk müziğine olan sevgisini fark eden Timisi, ücretsiz bağlama kursu açma kararı vermiş. Kurs için sanatçı dostları bağlama göndererek destek olmuşlar. Ama kursa 306 öğrencisinden 300’ü başvurunca aralarından seçme yapmak zorunda kalmış. “El eli yıkar, el de döner yüzü yıkar, diye bir söz vardır Anadolu’da” diyor Timisi. Duygularını “Biz oradaki o eli yıkamaya çalıştık. Onlar da yarın bir gün belki biz ayrıldıktan sonra oradaki çocuklara faydalı olacak” diye ifade ediyor. Öğretmenliğe başladıktan 5 ay sonra askere giden Timisi, 8 aylık görevini tamamlayarak şubat ayında yeniden Çetinkaya’ya dönerek öğrencileriyle kucaklaştı. Timisi ve eğitimci arkadaşları Kangal ve Divriği ilçe eğitim müdürleriyle görüşerek 15 kadar okulu kapsayacak yeni bir eğitim gereçleri kampanyası planladı. Bilgisayardan kalem deftere, güncel yardımcı ders kitaplarına, dünya klasiklerine kadar uzayan, herkesin katkıda bulunabileceği bir ihtiyaç listesi oluşturdular. Timisi, “Eğitim gereçleri ve kitapları Çetinkaya İlköğretim Okulu’nda toplayacağız. Öğretmenlerle bir kurul oluşturup gelen kolileri tasnif edip ihtiyaçlarına göre okullara götüreceğiz. Bize ulaşan malzemeleri 23 Nisan hediyesi olarak dağıttığımız için kampanyaya katkıda bulunmak isteyenlerin 23 Nisan’dan önce bize ulaştırmalarında yarar var. 23 Nisan’dan sonra gelenleri de dağıtacağız ama bayramda ulaştırmak daha anlamlı olur” diye konuştu. Yardım kampanyası hakkında 0 346 477 60 20 ve 0553 322 22 21 No’lu telefonlardan ya da sanatçının www.timisi.com adlı web sitesinden bilgi edinilebilir. BÖLGEDE HAREKETLİLİK ARTTI Siirt’te çatışma: 2 terörist öldürüldü DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Siirt’in Aydınlar ilçesi Çatılı köyü yakınlarında bir grup PKK’li terörist ile güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada, 2 terörist öldürüldü. Bölgedeki askeri birliklere, havadan helikopter ve savaş uçakları da destek verdi. Askeri birliklerin sınır kesimlerine doğru hareketliliği dün de sürdü. Birkaç gündür Çukurca’da askeri hareketlilik sürerken dün de Şırnak’taki birliklerden TIR’lara yüklenen zırhlı araçlar, Cizre üzerinden sınır kesimlerine gönderildi. Bestler Dereler ile Gabar Dağı mevkiine ise personel ve mühimmat takviyesi yapıldı. Diyarbakır’da da dün askeri havaalanından savaş uçakları havalandı. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear