25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 10 KASIM 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk AYDINLANMA EMRE KONGAR Obama Ne Yapabilir? Siyah derili Barack Obama’nın ABD Başkanı se- çilmesi hiç kuşkusuz, sadece Amerika için değil, bü- tün dünya için önemli bir olay: Her şeyden önce, dünyayı kana bulayan, yalan üzerine kurulu saldırı politikalarıyla Ortadoğu’ya zor- la gelip yerleşen, bütün dünyada dinci politikalara destek veren, sonunda da başta Amerikan toplu- mu olmak üzere, tüm dünyayı bir ekonomik krize so- kan Bush dönemini sonlandırdığı için. Ayrıca bir siyah derilinin başkan seçilmesi Ame- rika için gerçek bir devrimdir. Peki Bush dönemini sonlandıran siyahi Obama neler yapacak; neler yapabilir, Amerika’yı, dünya- yı ve Türkiye’yi nasıl etkileyebilir? Barack Obama’nın neler yapabileceğini anla- yabilmek için, önce nasıl seçildiğine yakından bakmak gerekir. Nasıl seçildiğini anlayabilmek için de Amerikan sis- temini doğru anlamalıyız: Amerika’yı esas olarak, siyasal ve hukuksal ya- pıyla birlikte Pentagon ve onun ardındaki çokulus- lu şirketler yönetir. Amerikan sisteminin esas öğeleri şunlardır: Başkanlık. Senato ve Temsilciler Meclisi olarak Kongre. Anayasa ve onun koruyucusu olan Yüksek Mah- keme. Stratejik ve askeri gerekliliklerin belirlendiği Pen- tagon. Bu gereklilikleri hem etkileyen hem de bunlardan kâr eden uluslararası şirketler, bu şirketlerin uzan- tıları olan lobiler ve medya. Bütün bu öğelerin etkileşimi sonunda genel siyasal işleyiş, stratejik gerekliliklere, paraya, güce ve medyadaki popülariteye dayalı olarak biçimlenir. Tabii bu biçimlenmede, medyanın ve onu kont- rol edenlerin rolü büyüktür. Obama, hem bu yapının temel öğeleriyle uz- laşarak hem de yüksek bir popülarite ile kamuo- yunun desteğini alarak seçilmiştir. Önünde üç ayrı grubun beklentileri vardır: 1) Mevcut yapının yukarda saydığım temel güç- lerinin, yani Amerikan yerleşik devletinin (siz ister- seniz buna “derin devlet” de diyebilirsiniz) beklen- tileri. 2) Amerikan kamuoyunun beklentileri. 3) Dünya kamuoyunun beklentileri. İşte Amerika’nın siyah derili ilk başkanı, bu üç gru- bun beklentilerini uzlaştırabildiği veya bu beklenti- lerin ortak noktalarını belirleyip onları gerçekleşti- rebildiği oranda başarılı olacaktır. Acaba bu üç grubun beklentileri ne ölçüde uz- laşabilir? Önce bilmeliyiz ki, dünya kamuoyunun beklen- tileri ile mevcut Amerikan devlet yapısının beklen- tileri, ülke menfaatleri açısından çelişen niteliktedir. Obama bu konuda ancak, “Tek taraflı dış politi- kadan” “Çok taraflı dış politika” çizgisine doğru mar- jinal bir değişiklik çabasında bulunabilir. Bu çabanın dünya kamuoyunu rahatlatması doğal- dır ama.. ne derece tatmin edeceği kuşkuludur. Ayrıca, “müttefiklerinin de menfaatlerini dikkate almanın”, Amerikan yerleşik yapısının stratejik bek- lentileri ve kâr hedefleri ile ne ölçüde uzlaştırılabi- leceği belli değildir. İkinci olarak, Amerikan halkının, daha yaygın ve etkin sosyal refah önlemlerine ilişkin beklentileri, yi- ne yerleşik yapının en önemli öğesi olan uluslararası şirketlerin beklentileriyle pek uyuşmuyor: Zaten mevcut krizi aşabilmek için önümüzdeki bir yıl içinde, bu yerleşik şirket yapısına aktarılması ge- reken fonlar 1.5-2 trilyon dolar olarak hesaplan- maktadır. Mevcut bütçe ve dış ödeme açıkları ile bir- likte düşünüldüğünde bu zorunluluk, Obama’nın hal- kın sosyal güvenliği ve refahı için kullanabileceği kay- naklara büyük bir sınırlama getirmektedir. Dolayısıyla bu alanda da başarı gösterebilmesi için fazla bir şansa sahip olduğu söylenemez. Türkiye konusuna gelince: Kıbrıs, PKK, Kürt sorunu, Ermeni soykırımı iddiası gibi konularda Amerika’nın tavrını, Ortadoğu’daki, Kafkasya’daki ve Balkanlar’daki dengeler belirle- yecektir. Türkiye’nin çıkarlarına uygun kararlar alması için, bu dengelerin dışında herhangi bir özel neden yoktur. Bu dengelerin ise Amerika’nın önüne bugün için “Türkiye’nin çıkarlarına uygun” çözüm seçenekle- ri koyduğunu iddia etmek büyük bir iyimserlik ola- caktır. ekongar@cumhuriyet.com.tr www.kongar.org ‘Ya sorunu çöz ya da Türkiye’ye gelme’ GAMZE ERBİL IBM çalõşanlarõ sendikalaşma sürecinde yaşa- dõklarõ haksõzlõklarõ, bu hafta Türkiye’ye gelecek olan şirketin büyük patronu Sam Palmisano’ya duyurma çabalarõnõ yoğunlaştõrdõ. IBM’in çar- şamba ve perşembe günleri Cemal Reşit Rey’de gerçekleştireceği Business Leadership Forum (BLF) adlõ büyük toplantõ öncesinde çalõşanlar “Sam, ya sorunu çöz ya da gelme” sloganõ et- rafõnda yürüttükleri kampanyayõ yükseltiyor. “Talebimiz IBM’in asılsız nedenlere dayanan hukuki itirazlarını geri çekmesi ve Çalışma Bakanlığı nezdinde hak kazandığımız sendi- kal örgütlülüğümüzü kabul etmesi” diyen ça- lõşanlar, toplantõ öncesinde seslerini daha fazla duyurmaya çalõşõyorlar. Sam Palmisano’nun IBM’in Türkiye’deki 70. yõlõ dolayõsõyla İstan- bul’a geleceği BLF’ye yüzlerce büyük şirketin CEO’su da katõlacak. Şirket için çok önemli olan bu toplantõ sürecine paralel olarak IBM ça- lõşanlarõ da bir eylem planõ açõkladõ. Buna göre, toplantõ katõlõmcõlarõnõn milletvekili ve bakanla- ra, IBM’in haksõz davranõşõnõ eleştiren bir mek- tubu göndermesi sağlanacak. Yine bugün Açõk Radyo’da konuyla ilgili bir program 10.30- 11.00 saatleri arasõnda yayõmlanacak. Gazeteci Kutlu yaşamını yitirdi ADANA (Cumhu- riyet Bürosu) - Gazete- ci Alaattin Kutlu (76), dün İstanbul’da yaşamõ- nõ yitirdi. Uzun yõllar İs- tanbul’da çeşitli gazete- lerde çalõştõktan sonra Milliyet gazetesine ge- çen ve Adana temsilcisi olarak uzun süre görev yapan Kutlu, yerel Eks- pres gazetesinin kurucu- su ve sahibiydi. Kut- lu’nun cenazesi dün Ümraniye Hekimbey Mezarlõğõ’nda toprağa verildi. ÇÜ Pamuk Merkezi yıkılıyor ADANA (Cumhu- riyet Bürosu) - Çukuro- va Üniversitesi Ziraat Fakültesi Pamuk Araş- tõrma ve Uygulama Merkezi binasõ bugün Yüreğir Belediyesi tara- fõndan yõkõlacak. Yõkõm kararõna tepki gösteren Rektör Prof. Dr. Alper Akõnoğlu, mahkeme sü- recine karşõn yõkõm ka- rarõ alõnmasõnõn yasalarõ çiğnemek anlamõna gel- diğini açõkladõ. İntihar etmemiş öldürülmüş SAMSUN (AA) - Samsun’un Çarşamba ilçesi Ulupõnar köyünde oturan Kani Odabaş (43) ile akrabalarõ olan Hasan Avcõ (26) ve am- casõnõn oğlu Ramazan Avcõ (28) arasõnda ala- cak meselesi kavgaya dönüşmesi üzerine Kani Odabaş, tabancayla Ha- san Avcõ ile Ramazan Avcõ’ya ateş etti. Araya giren Hasbi Odabaş da (39) kurşunlara hedef oldu. Kardeşini kendisi- nin öldürdüğünü zanne- den Kani Odabaş’õn in- tihar ettiği ileri sürülür- ken yapõlan otopside Kani Odabaş’õn av tüfe- ğiyle öldürüldüğü ve tü- feği kullanan kişinin, yaralanan Ramazan Av- cõ’nõn babasõ Cafer Avcõ olduğu belirlendi. Cafer Avcõ gözaltõna alõndõ. İki kişi tutuklandı İZMİR (Cumhu- riyet Ege Bürosu) - İz- mir’in Gaziemir ilçesin- de, bombalõ eylem ha- zõrlõğõnda olduğu iddia edilen terör örgütü PKK üyesi N.K. (24) ile bu kişiye yardõm ve yatak- lõk yaptõklarõ gerekçe- siyle gözaltõna alõnan V.G. (25) ve İ.K. isimli zanlõlar adliyeye sevk edildi. Suçunu kabul et- tiği açõklanan N.K’nin, yaklaşõk 1 yõl önce Irak’õn kuzeyinden Türkiye’ye giriş yaptõğõ kaydedildi. N.K. ve V.G. tutuklanõrken, İ.K. serbest bõrakõldõ. GAZETEMİZ BİLECİK’TE TOPLATILDI AKP’li başkandan Cumhuriyet’e sansür SELDA GÜNEYSU ANKARA - Adapazarlõ müteahhit Tuncay Ko- cabay’õn, AKP’li Bilecik Belediye Başkanõ Selim Yağcı hakkõnda, Bilecik Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ’na verdiği şikâyet dilekçesini ve Yağcõ’nõn be- lediyede yaptõğõ usulsüzlük iddialarõnõ önceki gün haberleştiren Cumhuriyet’in dün Bilecik’te satõ- şõnõn engellenmeye çalõşõldõğõ belirtildi. Bilecik Müzesi karşõsõndaki gazete bayisi İbrahim Şa- hin, Cumhuriyet’e yaptõğõ açõklamada, “Sabah mavi montu olan birisi geldi. Sözcü ve Cumhu- riyet gazetelerinin hepsini satın almak istedi, ben de veremeyeceğimi söyledim. ‘Başkanõn aleyhine haber var. Bu gazeteleri satmayacaksõn. Satacaksan hepsini bana ver’ dedi” dedi. Bilecikli yurttaşlar da cumartesi günü, tüm merkez bayile- rin gazete stantlarõnda, Sözcü ve Cumhuriyet ga- zetelerine rastlayamadõklarõnõ bildirdiler. Ayrõca Bilecik’in tüm ilçelerinde de Sözcü ve Cumhuri- yet gazetelerinin bayilerden toplandõğõ belirtildi. Bilecik Barosu avukatlarõndan Faik Akarkarasu da “Bu anayasal düzende de suç teşkil etmekte- dir. Bu bir sansürdür. Ben şahsım adına, Bile- cikli yurttaşlara dağıtılmak üzere, cumartesi günkü Cumhuriyet gazetesinden 300 adet ta- lep ediyorum” dedi. Cumhuriyet, Adapazarlõ müteahhit Kocabay’õn, şikâyet dilekçesinde, Yağcõ’nõn, Cumalõ Köyü’ndeki evini, belediye- den el altõndan ihale almak kaydõyla yaptõğõna ilişkin itiraflarõnõ haberleştirmişti. IBM ÇALIŞANLARINDAN PATRONLARINA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear