26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 13 AĞUSTOS 2007 PAZARTESİ 6 SÖYLEŞİ leyla.tavsanoglu?cumhuriyet.com.tr Karayalçın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı’nın artık uzun bir tatile çıkması gerektiğini söyledi ‘Gökçek yetersiz ve yeteneksiz’ LEYLA TAVŞANOĞLU Ankara’nın eski Büyükşehir belediye başkanlarından, şimdiki SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın’la partinin genel merkezindeyiz. Su sorununu konuşuyoruz. Melih Gökçek’in icraatını topa tutuyor. Gökçek’i yetersizlik, yeteneksizlik ve plansızlıkla suçluyor. “Bence Sayın Gökçek çok uzun bir tatile çıkmalı. Gözü hiç arkada kalmasın. Ankaralılar ne zaman yıkanacaklarına kendileri karar verirler” diyor. Ankara susuzluktan kırılıyor. Ankara barajlarındaki su seviyesinin yüzde 4’e düştüğü söyleniyor. Bu işin baş sorumlusunun Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek olduğu anlaşılıyor. Hatta eski DSİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu da televizyonlarda, “Büyükşehir Yasası’na göre Ankara Büyükşehir Belediyesi DSİ’ye su konusunda başvuru yapmalıydı. Ama böyle bir başvuru DSİ’ye yapılmadı” dedi. Bütün bu gelişmelerin ışığında sizce Gökçek ne yapmaya çalışıyor? KARAYALÇIN Ankara halkı susuzluk sorunu yaşıyor. Ama bundan önce yaşadığımız ulaşım, doğalgaz, kentsel yaşamın öteki alanlarında başka sorunlar da vardı. Ancak su, belediye hizmetleri içinde çok özel bir yere sahip. Su sorunu kitlesel tepkilerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Sonunda anlaşıldı ki Ankara’nın esas sorunu bu belediye yönetimidir. Yeteneksiz, yetersiz ve plansız bir yönetim var Ankara’da. Herhalde Ankara Guinness rekorlar kitabında bu susuzluk yönüyle yer alacak. Üstelik susuzluk sıkıntısı çeken kenti üç kere su bastı. Yalnızca bu olay bile bu belediye yönetiminin yetersizliğini, yeteneksizliğini ve plansızlığını çok açık bir biçimde ortaya koyuyor. Sayın Gökçek’in plan yapmak, yapılmış planlara uymak, uzman ve teknisyenlerin önerilerini dikkate almak gibi bir alışkanlığı yok. Hikmeti kendinden menkul birtakım anlayışlarla Ankara’ya ve Ankaralılara hizmet vermeye çalışıyor. eşgüdüm içinde çalışıyorduk. Şu anda İç Anadolu’nun herhangi bir kentinde Ankara’daki gibi bir sorun yaşanmıyor. Oraların belediye yönetimleriyle DSİ arasında bir uyuşmazlık da yok. Bu örnekler bile Sayın Gökçek’in açıklamalarının ne denli yanlış olduğunu ortaya koyuyor. ‘ Projelerde öncelikler DSİ’nin su ana planı neleri öngörüyordu? KARAYALÇIN Ankara’nın 800’lü kotlarda bir yerleşimi var. Bunun üzerinde Gerede Havzası, bunun altında da Kızılırmak Havzası vardır. Gerede Havzası’nın suyu ucuz ve temizdir. Kızılırmak Havzası’nın suyu pahalıdır, kirlidir. DSİ Ankara’ya öncelikle Gerede Havzası’nın suyunun getirilmesini öngören bir plan yapmıştır. Yine aynı plana göre 2020’lerde Kızılırmak Havzası’nın suyu Kızılırmak’ı kirleten unsurların Ankara halkı susuzluk sorunu yaşıyor. Ama bundan önce yaşadığımız ulaşım, doğalgaz, kentsel yaşamın öteki alanlarında başka sorunlar da vardı. ’ gerektiren Kızılırmak projesinde neden bu kadar ısrarlı sizce? KARAYALÇIN Bunun hiçbir açıklaması yok. Gerede yatırımı tamamlanmalıydı. Kızılırmak zaten 2020 yılının işiydi. Bu suyu getirmek Ankara için düşünülecek en büyük olumsuzluklardan birisidir. Bu ısrarın hiçbir mantıklı anlatımı yok. Gerede projesi yapılıp bitirilmeliydi. Gerede Barajı’nın yatırım büyüklüğünü bilmiyorum. Ama 250 milyon dolar dolaylarında olduğu söyleniyor. Suyun getirilmesi teknolojisinde bir tartışma yaşandığını biliyorum. Ama bu halkı ilgilendirmiyor. Sen suyu getir de nasıl getirirsen getir. Para mı yoktu? Japon kredisi bulunmuştu. Veysel Eroğlu, “Biz Hazine’yle birlikte bunun kredisini bulduk” diyor. Ama Gökçek de diyor ki: “Hayır, ben bu krediyi almam. Bu krediyi alırsam metroyu yapamam.” Hem yürüyüp hem çiklet çiğneyemeyenler vardır. Bu yeteneksizliğin itirafıdır. Siz belediye yönetimi döneminde bu tür işleri aynı anda götürmüyor muydunuz? KARAYALÇIN Biz sosyal demokrat belediye yönetimi olarak 2.5 milyar dolarlık bir yatırım paketini eşzamanlı olarak uyguladık. Ama bu yapamıyor. İkisini yapamayacağını bizzat kendi yazısıyla itiraf ediyor. İnşaat Mühendisleri Odası bülteninin haziran sayısında çok çarpıcı bir yazı yayımlandı. ASKİ’de Gökçek’in yönetimi sırasında daire başkanı olarak görev yapmış Sayın Ali Osman Kılıçkaya yazısında, ASKİ’nin üzerine vazife olmayan işler için 350 milyon dolar para harcadığını söylüyor. Bunun içinde yol, duvar, spor salonu, bilmem ne bulvarı var. Oralara 350 milyon dolarlık harcama yapıyorsun, 250 milyon dolar olduğu söylenen Gerede sistemi için bir şey yapmıyorsun. Mademki ben bunun için kredi almayacağım, kendi kaynaklarımla Zaten Ankaralıların Sayın Gökçek’ten başka bir beklentileri de kalmadı. Susuzluk yüzünden Ankaralıların tatile çıkmalarını, okulların bir ay geç açılmasını önerdi. Bunların hepsi beceriksizliğin ifadesidir. Hatta itiraftır. Benim kendisine önerim, Sayın Gökçek’in çok uzun süreli bir tatile çıkmasıdır. Bunu yaparsa Ankaralılar çok rahat yıkanırlar. Hiç merak etmesin. Başlarını ya da vücutlarını ne zaman yıkayacaklarına kendileri karar verirler. Sayın Gökçek gözü arkada kalmadan gidebilir. İyi de bu sorunlardan Gökçek’e oy veren bir kısım Ankaralılar da sorumlu değil mi? KARAYALÇIN Hayır, halk sorumlu değil. Biz sosyal demokratlar olarak sorumluyuz. Biz sosyal demokratlar olarak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı Sayın Gökçek’e armağan ettik. 1994’ten bu yana yaşanan üç yerel yönetim seçiminde sosyal P O R T R E MURAT KARAYALÇIN 1943 Samsun doğumlu. Yükseköğrenimini AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Maliye Bölümü’nde yaptı. DPT’de uzman yardımcısı ve uzman olarak çalıştı. İngiltere’de kalkınma ekonomisi üzerine lisans derecesini aldı. KentKoop’un kurucuları arasında yer aldı. 198191 arası KentKoop Genel Başkanlığı’nı yürüttü. SHP’den Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. 1993’te SHP Kurultayı’nda genel başkan seçildi. DYPSHP koalisyon hükümetinde Başkan Yardımcısı, Devlet Bakanı ve Dışişleri Bakanı olarak 199495 arası görev yaptı. 1999 yerel seçimlerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na adaylığını koydu ama kazanamadı. Aynı yıl CHP kurultayında genel başkanlığa adaylığını koydu ama başarılı olamadı. CHP’den istifa etti. 2002’de SHP’yi kurdu. atıklarının temizlenmesinden sonra Ankara’ya taşınacaktı. Su ana planı üç unsura göre yapılıyor. Kentin nüfusu, o kente kişi başına verilecek su miktarı ve o kentin yayılma alanı dikkate alınarak hazırlanıyor. Ondan sonra da kaynak aranıyor. Burada iki yerde, Gerede ve Kızılırmak’ta kaynak var. DSİ öncelikle Gerede dedi. DSİ’nin öngördüğü yatırımlar zamanında yapılmış olsaydı Ankara’nın su sıkıntısı diye bir sorunu asla olmazdı. ASKİ’den konuştuğum kimi uzmanlar, Gerede’nin inşaatının bir bölümünün zaten yapılmış olduğunu, geriye çok az miktarda yatırım gerektiren bir çalışma kaldığını anlatıyorlar. O zaman, Gökçek çok büyük paralar da o hesap. Kardeşim sen onu da onu da yap. Neden yapamıyorsun? yapacağım diyorsun, neden yapmıyorsun? Hangi açıdan bakarsanız bakın, Ankara Büyükşehir Belediyesi tam anlamıyla suçludur ve suçüstü yakalanmıştır. Bütün bu açıklamalar da yetersizliğin, yeteneksizliğin, itibarsızlığın somut ifadeleridir. demokrat oyların bölünmesi, Melih Gökçek’in yönetimde kalmasını sağladı. 1994 seçimlerinde SHP’nin adayı Prof. Korel Göymen 380 bin oy almıştı. CHP de rahmetli Ali Dinçer’i aday göstermişti. Seçimi CHP’nin kaybedeceği açıktı. Ali Dinçer 30 bin oy aldı. 1200 oy farkıyla bu seçim kaybedildi. Yani 601 oy daha alınmış olsaydı Ankara bu felaketi yaşamayacaktı. Ne yazık ki CHP göz göre göre, seçimleri sadece SHP’ye kaybettirmek için Ankara’nın Melih Gökçek yönetimine teslim olmasına fırsat verdi. Ben sosyal demokrat metropol belediye başkanı arkadaşlarımıza, “Oyları bölmeyin. Seçilin. Ertesi gün CHP’ye geri dönün” dedim. Sonuçta ne olduğunu da gördük. ‘ DSİ’nin öngördüğü yatırımlar zamanında yapılmış olsaydı Ankara’nın su sıkıntısı diye bir sorunu asla olmazdı. ’ ASKİ gereksiz harcama yaptı Acaba ASKİ’yi kendi asli işinden uzaklaştırıp yol inşaatlarında görevlendirdiği için mi böyle söyledi? KARAYALÇIN Aynen sizin söylediğiniz gibi oldu. “Ben kendi kaynağımla yapacağım” diyor. Aslında ne dediği de tam belli değil. Bir de “Yapişletdevret’le yapılsın” diyor. Yapişletdevret’le böyle bir iş yapılamaz. Zaten talip de çıkmamış. Ortaya şu çıkıyor: Suyu ve metroyu aynı anda yapamayacak bir belediye yönetimi. Aslında bu DSİ ile çatışan yönetim Siz Büyükşehir belediye başkanlığınız döneminde böyle bir su sorunu yaşamadınız. Bunu nasıl başardınız? KARAYALÇIN Benim Büyükşehir belediye başkanlığım sırasında DSİ’nin hazırlamış olduğu bir su ana planını uyguluyorduk. Buna göre Ankara’daki su yatırımlarını yapıyorduk. DSİ’yle birlikte ve Gökçek gözü arkada kalmadan gidebilir Gökçek son olarak Ankaralılarla alay edercesine “Ankaralılar üç günde bir başını yıkasın. İki günde bir banyo yapsın” gibi garip sözler söyledi. Siz bunu nasıl karşıladınız? KARAYALÇIN Kendisine, “Gölge etme başka ihsan istemeyiz” demek gerekiyor. ‘ Ankaralıların Sayın Gökçek’ten başka bir beklentileri de kalmadı. Susuzluk yüzünden Ankaralıların tatile çıkmalarını, okulların bir ay geç açılmasını önerdi. ’ ESAS NO: 2003/541 KARAR NO: 2007/287 Davacılar Haşmet Özaydın ve ark. vekili Av. İpek Yüceer tarafından davalılar Mustafa oğlu Şaban, Mustafa kızı Fatma ve ark. aleyhine mahkememize açılan tapu iptali ve tescil davasının yargılaması sonunda verilen hüküm aşağıda kimlikleri yazılı bulunan davalılara adreslerinin belli olmadığından ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla, Niğde 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29.05.2007 tarih ve 2003/541 esas 2007/287 karar sayılı ilamı ile: DAVACININ DAVASININ REDDİNE dair verilen karar ilanın yayın tarihinden 7 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağına, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde temyiz edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. 20.07.2007 DAVALILAR: 1MUSTAFA OĞLU ŞABAN: Yukarı Kayabaşı Mah. Aravan Yolu Niğde 2MUSTAFA KIZI FATMA: Yukarı Kayabaşı Mah. Aravan Yolu Niğde 3MUSTAFA KIZI HANİFE: Yukarı Kayabaşı Mah. Aravan Yolu Niğde 4MUSTAFA KIZI ZEYNEP: Yukarı Kayabaşı Mah. Aravan Yolu Niğde 5MUSTAFA KIZI ŞERİFE: Yukarı Kayabaşı Mah. Aravan Yolu Niğde Basın: 43383 T.C. NİĞDE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO: 2006/221 Davacı Ruşen KESER vekili Av.Faruk GÜNHAN tarafından davalılar, Ziyneti KARAKACOĞLU (ÇOŞMUNSU), Ertan KARACAOĞLU, Nurcan KARACAOĞLU (KOÇAK) Güler İLK, Hatice KARACAOĞLU ( ENVEROĞLU ) aleyhine açılmış bulunan Eskişehir Merkez Akarbaşı 2895 Ada,l parsel ( 1 nolu bağımsız bölüm ) ve Eskişehir merkez Akçağlan Mah. 170 Parsel de kayıtlı taşınmazın paydaşlığın giderilmesi davasında; Tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen 1967 doğumlu Ziyneti KARACAOĞLU ( ÇOŞKUNSU ), 1974 doğumlu Ertan KARACAOĞLU, Haşmet kızı 1971 doğumlu Nurcan KOÇAK ( KARACAOĞLU ) Lütfü kızı 1967 doğumlu Güler KARACAOĞLU (İLK ), Şükrü kızı 1963 doğumlu Hatice ENVEROĞLU ( KARACAOĞLU ), 1949 doğumlu Erol KARACAOĞLU’nun yapılan araştırmalarda adresleri mevcut olmadığından ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup, duruşmanın atılı bulunduğu 27.09.2007 günü saat 10.10’ da hazır bulunmaları veya bir vekil marifeti ile kendilerini temsil ettirmeleri, HUMK.nun 509,510 maddeleri gereğince duruşmaya gelmedikleri takdirde yargılamanın yokluklarında devam olunup karar verileceği dava dilekçesi ve meşruhatlı duruşma günü davetiyesi tebliği yerine geçmek üzere İLANEN tebliğ olunur. Basın: 43151 TC ESKİŞEHİR 3. SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN İLAN ‘‘Gazilerimize Yaşam Sevinci’’ TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ ELELE VAKFI 11. yılında Vakıfbank Ankara Merkez Ş. 205 0000 YTL Tel: 0312 431 99 36 www.elele.org.tr CUMHURİYET 06 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear