28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 10 NİSAN 2007 SALI 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI B B B B B B B B B 17 20 21 18 21 21 24 21 14 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya B PB PB PB B B B PB PB 12 15 12 13 17 16 13 14 23 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB Y Y Y Y Y Y Y 24 21 14 16 12 14 9 10 7 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun güney ve doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Akdeniz’in doğusu, Doğu Karadeniz’in doğusu Doğu Anadolu’nun güney ve doğusu ile Güney doğu Anadolu aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yer az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yağış alan yerlerde 1 ila 3 derece azalacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y PB PB PB PB PB PB 10 4 8 17 14 15 18 16 16 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB PB Y PB PB PB PB PB PB 16 20 12 18 21 20 16 20 18 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm Y Y B B Y Y Y PB PB 6 22 17 28 13 24 12 24 17 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada leri Bakanı dış politikanın son Gül’ü Abdullah Bey’den henüz tepki yok. 16. Türk büyüğü Reee Teeee Eeee’den ise? Alttan alan, uyarımsal kısa bir tepki! Bu son hükümet doruğa tırmanan Barzani şımarıklığını sineye çekti, sindi ve şimdi mutlaka bir başka devletin veya yönetimin, örneğin daha önceleri Osmanlı’nın, sonraları Saddam’ın ve şimdilerde de emrine girdiği ABD’nin himayesi altında durmadan konuşan Barzani’ye ne diyeceğini, ne yapacağını bilmez bir tutum sergiliyor. Barzani, şimdi kapısında kul olduğu Amerika’ya güvenerek Türk ve Türkiye düşmanlığını açığa vuruyor. Kerkük sorununa Türkiye müdahale ederse, Diyarbakır’a ve çevre illere müdahale haklarının doğacağı tehdidinde bulundu. Son konuşmasında Türkiye’nin sorununun Kerkük ve PKK olmadığını, Kürt “ulusunun” varlığı olduğunu öne sürdü. ??? Gazete haberine göre, “üst düzey bir kaynak, artık devlette, Barzani’nin Türkiye düşmanı olduğu anlayışının ‘yerleşmeye’ başladığını” söyledi. Onca yıl geçtikten, onca deneyimden sonra... “devlete” Barzani’nin Türk düşmanı olduğu “anlayışı yerleşmeye başlamış”… Kırk bir kere maşallah! Giderek büyüyen veya aleyhimize gelişen ulusal sorunların giderek küçülmesini sağlayan AKP iktidarı, cirmi kadar yer yakacak olan Barzani’nin hezeyanları karşısında ne yapmayı düşünüyor olabilir? MGK’de alınan kararları, uyarıları dikkate almış, alıyormuş, alacakmış gibi görünen bu hükümet, Kurul’un bugünkü toplantısında Reee Teee Eeee ile ekibi, Barzani’nin “küstahlık” diye adlandırılan son çıkışlarını “değerlendirecek”miş! Önemli önemsiz her konuda Bush’un sesini duymaya özen gösteren Reee Teee Eeee, Beyaz Saray’ı arayacağı yerde bir başka “önlem” daha alıyor. Barzani’nin söylemlerinin Ankara’da yarattığı rahatsızlığı iletmesi için, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın beşinci, altıncı katlarında kabul görmesi olası Irak Özel Temsilcimizi Washington’a gönderecekmiş! Bir kez daha kırk bir kere maşallah! ??? İngiliz rehineleri kurtarmak için canını dişine takan… ve lakin ABD’nin gösterdiği yolda Barzani ve Talabani ile görüşeceğini açıklayan, başında Çankaya yelleri esen bir başbakan. Bugüne kadarki tutum ve uygulamalarıyla devlet anlayışı ABD ne yaparsa iyi yapar, Avrupa ne derse doğruyu söyler diye özetlenecek bir başbakan başımızda... ABD’nin arkasına sığınmış, Kuzey Irak’a giremezsin, Kerkük’e karışamazsın diye kafa tutan, üç beş peşmergesi ile savaş tamtamları çalan, Silahlı Kuvvetler’e, Türkiye’ye meydan okuyan bir aşiret reisinin söylemlerine karşı dut yemiş bülbül bir başbakan! Ya düne kadar suskunluğunu koruyan Gül’ümüz ne âlemde? Her şey olmuş bitmiş, Reee Teee Eeee Çankaya’ya çıkmış, başefendi atanmış, Başbakanlık koltuğuna oturmuş gibi, fotoğraflarda gülücükler dağıtarak tebrikleri şimdiden kabul ediyor. Derdi günü günlerce, aylarca önce uzlaştığı Reee Teee Eeee’nin Çankaya yolunda önüne çıkması olası engellere karşı savaş vermek! İşte bir çanak soru ile Gül’ümüzün yanıtı ve yanıtın tercümesi: Soru: “Askeri müdahale ihtimali var mı?” Yanıt: “Yazın bir kenara; Türkiye’de rejime müdahaleyi kimse göze alamaz, böyle bir şeye cesaret edemez”. (Milliyet7.4.2007) Tercümesi: “Türkiye’de asker rejime müdahale etmeyi göze alamaz, böyle bir şeye cesaret edemez.” Sorulması gereken ama sorulmayan, sormaktan özenle kaçınılan soru: A. Gül, lütfen söyler misiniz: Örneğin hangi türden bir rejime müdahale edilmemeli? Sadece askerin değil, sivilin de çağdaş laik cumhuriyeti koruyup kollamakla görevli olduğu laik demokratik sosyal hukuk devletine mi?.. Yoksa görünen köyün kılavuz istemediği bir dönemde bilinçli olarak laik Cumhuriyeti “gericilikle kucaklamaya” götürmeye azmettiği artık kanıtlanmış olan, ülkeyi işten geçtikten sonra ılımlı diye başlayıp İslami bir yapıya sürükleyecek olan malum ekibe, kadroya mı? Sık sık müdahale korkusuyla konuşanlar, yazanlar; başta müstakbel Başbakan Gül, yukarıdaki soruyu yanıtlamalı. Hangi rejime? Ankara’dan nota Dışişleri Bakanlığı, son günlerde terör olaylarının artması üzerine Bağdat yönetimini uyararak acil ve kararlı önlemler almasını istedi BAHADIR SELİM DİLEK GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY ANKARA Bağdat yönetiminin, terör örgütü PKK’ye yönelik önlem almaya yanaşmaması ve son günlerde giderek tırmanan terör, Ankara’nın sabrını taşırdı. Dışişleri Bakanlığı, Irak’ı sert bir notayla uyardı. Notada PKK’ye karşı acil ve kararlı önlemler alınması istendi. Edinilen bilgilere göre, uzun zamandan bu yana terör konusunda Irak’a nota vermek yerine, konuyu ikili ve bölgesel toplantılarda gündeme getirmeyi tercih eden Dışişleri Bakanlığı son olayların ardından tutumunu değiştirdi. Terör olaylarının artması ve Bağdat yönetiminin konuya olan ilgisizliği nedeniyle, Dışişleri Bakanlığı Bağdat yönetimine verdiğini notada, PKK terörü konusunda Türkiye’nin defalarca Irak’ı uyardığı anımsatıldı. Notada, PKK ile bağlantılı siyasi partilerin kapatılması, örgütün Irak içindeki silahlı faaliyetlerinin durdurulması ve TürkiyeIrak sınırının kontrol altına alınması istendi. Mayıs 2006’da, Türkiye’nin Irak’a terörle mücadele konusunda işbirliği anlaşması yapılması nı önerdiği ve buna yanıt alınamadığının altı çizilen notada, “Irak’ta terör örgütünün faaliyetleri sürüyor. PKK terör örgütünün Irak içindeki eğitimleri de devam ediyor” denildi. Notada, Interpol tarafından aranılan PKK’lilerin Irak televizyonlarında boy gösterdiği vurgulanarak BM’nin terörle mücadele konusunda aldığı kararlar anımsatıldı. Notada, Bağdat yönetimine Irak’tan komşu ülkere terörist sızmaları engellemesi yönünde sorumluluk yükleyen 1546 sayılı Güvenlik Konseyi kararı da anımsatıldı. Notada, kom şu ülkelerin toplantılarındaki sonuç bildirgelerinde de terörist sızmaların engellenmesi yönündeki maddeler ve komşu ülkeler içişleri bakanlarının Eylül 2006’da imzalamış olduğu protokol vurgulanarak “Irak’ta PKK mevcudiyetinin tamamen ortadan kaldırılmasını ve PKK’li teröristlerin Türkiye’ye iadesini istiyoruz” denildi ve “Bağdat yönetiminden acil ve kararlı önlemler bekliyoruz” uyarısı yapıldı. Türkiye’nin Irak’a verdiği notaya ilişkin olarak Paskalya tatilinin ardından ABD’ye ayrıntılı bilgi verileceği belirtildi. Erdoğan’dan gecikmeli yanıt: Barzani haddini aştı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, “Türkiye Kerkük’e karışırsa, biz de Diyarbakır’a karışırız” diyen Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’ye 2 gün gecikmeli yanıt verdi. Barzani’nin “haddini aştığını” belirten Erdoğan, “Yerlerini, konumlarını çok iyi tespit etmeleri gerekir. Sonra bu sözlerin altında ezilirler ve Türkiye ile sınırdaş olan bir Kuzey Irak, attığı bu adımlarla çok ciddi yanlışlar yapmaktadır ve bunun bedeli onlar için çok ağır olur” dedi. Erdoğan, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ile yaptığı görüşmede “Ne yapılacaksa bir an önce yapılmasını” istedi. Ankara’da katıldığı bir açılış töreninin ardından gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtlayan Erdoğan, “Ben kendilerine orada bazı şeyler izah ettim, fakat görünen o ki, bu sözlerinde yine duramayacaklar. Şunu tavsiye ederim, altından kalkamayacakları sözler söylemesinler. Barzani yine haddine tecavüz etmiştir, haddi aşmıştır ve bu ifadelerle eğer kendini tatmin ediyorsa onu bilemem. Ama Türkiye Cumhuriyeti’nin bu tür tatminlere ihtiyacı yok” diye konuştu. Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu’nun ardından yaptığı açıklamada Kuzey Irak kaynaklı teröre karşı, Türkiye’nin kendi imkânlarıyla ne tedbir alması gerekiyorsa alacağını vurguladı. 1819 Nisan’da AB’nin çeşitli organlarında gündeme gelmesi beklenen ve sözde Ermeni soykırımını reddetmeyi ceza hükmüne bağlayan AB Çerçeve Karar Taslağı’na tepki gösteren Çiçek, “Bu BM sözleşmesini dışlayan bir taslaktır’’ dedi. Çiçek: Önlem alınacak Hükümeti suçladılar Muhalefet partileri, Barzani’nin AKP iktidarının dış politikadaki ‘sessiz’ tavrından cesaret aldığını savundu Haber Merkezi Iraklı Kürt lider Mesud Barzani’nin Türkiye’ye yönelik çıkışına sert tepki gösteren muhalefet, Barzani’nin açıklamalarından “iç politikaya dalıp gittiği için” hükümeti sorumlu tuttu. CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, Barzani’nin Türkiye’ye ilk kez meydan okumadığını, bu cesareti kimden aldığının ortada olduğunu söyledi. Türkiye’nin çevresinde sergilenen siyasi küstahlıklara Türk milletinin cevabını vereceğini belirten Koç, “Umarım Türkiye’yi yönetenlerin cevapları, Barzani, Talabani’ye kırmızı halılar sererek süslü toplantılarda cevap verme alışkanlığıyla devam etmez” dedi. Koç, Barzani’nin açıklamalarının eski ABD Genelkurmay Başkanı Myers ile aynı frekansta olduğunu söyledi. Koç, “Kendini bilmez, hezeyan görüp saçmalayan sahibinin sesi konuşuyor” dedi. SHP lideri Murat Karayalçın, Barzani’nin “çizmeyi aştığını” belirterek hükümeti diplomatik ve iktisadi tüm olanaklarını kullanarak karşılık vermeye çağırdı. DYP lideri Mehmet Ağar, Barzani’nin bu sözleri söyleme cesaretini hükümetin iradesizliğinden aldığını savundu. MHP lideri Devlet Bahçeli ise Barzani’nin açıklamaları karşısında hükümetin sessiz kaldığını belirterek “AKP hükümetinin öngördüğü yegâne tedbirin Barzani’yi ABD’ye şikâyet etmek” olduğunu ileri sürdü. Bahçeli, “Hükümet,Türkiye’nin milli güvenliğini tehlikeye atmıştır” dedi. ANAVATAN lideri Erkan Mumcu ise “Barzani kendi adına konuşmuyor. Bir zamanlar ‘sahibinin sesi’ diye bir plak markası vardı. O da böyle” dedi. Talabani: Terörle savaşmaya hazırız Erdoğan, akşam saatlerinde de Talabani ile telefon görüşmesi yaptı. Alınan bilgiye göre “Talabani’nin araması üzerine” gerçekleşen görüşmede, Talabani, Barzani’nin açıklamalarından duyduğu üzüntüyü dile getirdi. “İyi ilişkiler içinde olmak istiyoruz. Bunun için gayret gösteriyoruz” ifadesini kullanan Talabani, Barzani ile temasa geçtiklerini belirtti. Erdoğan’ın “Ne yapılacaksa bir an önce yapılmasını” söylemesi üzerine de Talabani, “Ortak bir planla terör örgütüne karşı savaşmaya hazır olduklarını” ifade etti. Ancak böyle bir ortak yön dikkati çekiyor. “Irak Bataklığında Türk Amerikan İlişkileri” kitabını yazarken, işgalin hemen öncesinde, birbirinden farklı belgelerde, açık bilgilerde yer alan ortak ABD bakışlarından biri şuydu: Iraklılar, Amerikan askerlerini çiçeklerle karşılayacak! Harekât belgelerine yansıyanlar şunlardı: 1. Saddam’ın çevresindekilerin çoğunu satın aldık. Onlar harekâttan hemen sonra ya bize katılacak ya da devre dışı kalacak. 2. Irak ordusunu anında dağıtma planları hazır. 3. Irak rejiminin ülke çapında yaygınlaşmış bağlantılarının kilit adamları artık bizden. 4. Harekâtın en sıcak bölümü 15 gün, ikinci aşama 16 gün, üçüncü aşama 125 gün sürer. Ardından yeniden inşa sürecine gireriz. Irak’ta bugünkü durum ortada. Bölünmüşlük ABD’nin hesaplarından biri olabilir ama, halk direnişi hiç de hesapta yoktu. Planlarda halk bir tek ABD askerine çiçek verirken görünüyordu! ??? AKP’nin “Ne pahasına olursa olsun Çankaya’ya bizden biri otursun” planının çok iyi kurgulandığını görüyoruz. 1. Medyayı büyük ölçüde yanımızda tutmayı başardık. Kimine el koyduk, kimine posta koyduk, kimine taş koyduk... Bazı “aykırı” sesler dışında iş tamam. 2. İş âlemini tamamen yanımıza çektik. Ekonomideki küçük bir olumsuzluğun ne anlama geldiğini biliyorlar. Bizim bir dönem daha kalacağımızı, bugün kim nasıl davranırsa ileride karşılığını göreceğini hissettirdik. 3. Demokratik kitle örgütlerine karşı biz de tarikatlarımızı kitle örgütü haline getirdik. Onların içinde de adamlarımız var. 4. Dış destek tamam. AB, ABD bizden iyisini bulamayacağını kabul ediyor. 5. Askeri de psikolojik savaş yöntemleriyle ancak kendisini korur vaziyette tutabiliriz. Kabul etmek gerekir ki, AKP yukarıdaki şıklarla ilgili çok iyi hazırlanmış, donanmışdonatılmış, içdış destek almış. ??? Her şey yukarıdaki 5 şıkkın etrafında ilerlerken ortaya birden hiç hesapta olmayan bir hareket çıktı: 14 Nisan Mitingi... Başlangıçta görmezden geldiler. Fazla katılımın olmayacağını düşündüler. Baktılar ki, durum öyle değil... Saldırıya geçtiler... Buna, halk korkusu denir! 14 Nisan mitinginin ana organizasyonunda hiçbir parti yok. Tek başına bir örgüt de yok. Sayıları 300’ü geçen dernek, sendika, vakıf, oluşum bir araya geldi. Böyle bir mitingi düzenleme kararı aldı. AKP’nin yayın organları her türlü çirkinliği sergileyerek bu mitingi baltalamaya, katılımı azaltmaya çalışıyorlar. Çünkü, halkın artık bir yerde “dur” deme noktasına geldiğini gördüler. Hayatta kapısının önünden geçmeyecekleri derneklerin temsilcilerini sırf mitinge katılmayacaklar diye manşet yapıyorlar. AKP; vatan kavramını yıpratmıştır, tüketmektedir. AKP; ülkeyi yönetmemekte, pazarlamaktadır. Pazarlama gelirini de ekonomi iyiye gidiyor diye satmaktadır. Bu miting cumhuriyete sahip çıkma mitingidir. Bu noktada işin sağısolu yoktur, Türkiye vardır. Türkiye; tek başına hiçbir partinin, derneğin ya da kuruluşun çekip çıkaramayacağı bir bataklığa sürüklenmektedir. Hiçbirimiz, hepimiz kadar güçlü değiliz... 14 Nisan 2007 saat 11.00’de Tandoğan alanında olmak bir yurttaşlık görevidir. ankcum?cumhuriyet.com.tr Gerçek Türkiye üçüncü sayfa mı? ? Baştarafı Arka Sayfada Şimdi bu karanlık ve mutlaka yoksul evde yaşanan travmaları bir düşünün. Babanın gebe bıraktığı 13 yaşındaki kız çocuğu.. bütün bunlara tanık olan diğer dört çocuk ve olaylar karşısında çaresizliğin en koyusunu yaşayan anne... Şimdi Türkiye, kişi başına milli geliri 20 bin dolar olan bir ülke olsaydı durum nasıl da değişirdi.. belki gene böyle karanlık olaylar yaşanırdı ama sayılarında mutlaka bir azalma olurdu. Hele hele bir de aile hekimlerinin, sosyal kurum temsilcilerinin en ücra köylere ulaşıp yöre halkını bilgilendirdiğini bir düşünün... Ne yazık ki durum pek parlak değil; çünkü bizi yönetenler çevrelerine ihale kazandırmak için canla başla çalıştıklarından “Bu ülkede yaşayan yurttaşların yaşam kalitesini nasıl yükseltirim?” gibi bir soruyu akıllarından bile geçirmiyorlar. Ve yüzlerce hayat savrulup gidiyor. Bir başka üçüncü sayfa haberi: Öldürdüğü eşini 16 kez şikâyet etmiş. Konya’nın Seydişehir ilçesinde daha önce kendisine şiddet uygulaması nedeniyle 18 ay hapis cezasına çarptırılan eşi Ümit Tütüncü’yü 5 yerinden bıçaklayarak öldüren İklime Tütüncü tutuklandı. İki yıllık evliliği süresince kendisini sürekli döven eşi hakkında 16 kez suç duyurusunda bulunan İklime Tütüncü şöyle dedi: “Eşim beni sürekli dövüyordu. Olay günü beni gene dövmeye başladı.Artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Bir anda mutfağa koşup bıçağa sarıldım. Eşimin boş bulunduğu bir anda bıçağı sapladım. Sonrasını hatırlamıyorum.” İklime 8 aylık hamile, ilk çocuğu 11 aylık. Babası öldü, annesi hapiste ve iki küçük bebeğin hayatı şimdiden karardı. Türkiye, hukukun işlediği bir ülke olsaydı, polis ve savcılar şiddet gören kadınlara karşı daha uyarlı olmak gerektiğini bilselerdi, belki de İklime şu anda 11 aylık çocuğuna ninni söylüyor olacaktı... Gerçekten Türkiye üçüncü sayfa gibi. Anlaşılan o ki, üçüncü sayfayı gülen, şarkı söyleyen neşeli insan öyküleriyle doldurmak için epey bir ekmek yememiz gerekiyor. İşe “Kol kırılır yen içinde kalır” sözcüğünü tersten okuyarak başlayabiliriz: “Kol kırıldığında kırık kırıktır...” isilozgenturk@gmail.com Gül, Rice’a şikâyet etti Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün de Barzani’nin açıklamalarına ilişkin olarak ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile geçen cumartesi günü telefonla görüştüğü öğrenildi. Gül’ün Rice’a, “Açıklamalarını tartarak yapmalılar yoksa bölgede daha büyük krizler patlak verebilir” mesajını ilettiği ifade edildi. Gül ayrıca gazetecilerin soruları üzerine, “Göreceksiniz cevabımızı’’ karşılığını verdi. Onca Varsıllık İçinde ? Baştarafı 2. Sayfada bugünkü durumlara gelişimizde başlangıç noktasını oluşturmuştur. Tam bağımsızlıktan verilen ödünler, günümüzde topraklarımızdan, kamusal kuruluşlara her alanda bir işgali andıran “özelleştirme” adı altında; “yasal” satışlara; ardından, özelleştirilen kuruluşların yabancılara değerinden düşük ederlerle “devredilmesi”ne dönüktü! Silahsız işgal denir bu duruma... Birçok tarımsal ürünümüzün üretimine kotasınırlamayasaklama getirildi, sömürgeci devletlerce... Kuzey Kıbrıs’taki varlığımız, hakkımız, alicengiz oyunlarıyla gasp edilmeye çalışılıyor. Onca varsıllık içindeyken uygulanan dışa bağımlı siyasalar sonucu, düşünülmesi bile korkunç durumakonuma doğru sürüklenmekteyiz. Oysa evlerinde aç ya da yarı aç yatan, sokakta dilenen, en doğal gereksinimlerini karşılayamayan her zamankinden çok insanımız var. Sosyal devlet anlayışının uygulandığı bir ülke olsaydık ve Atatürk’ümüzün çizdiği yolda yürüseydik her türlü varsıllığa sahip ülkemizde; ulusumuzun tümüyle sorunlarının çözümlendiği, borçsuz, parası değerli, gönenç içinde yaşayan bir ulus olacaktık!.. Çok geç olmadan, bulunduğumuz yerden ileriye doğru atılımlar yapmak olanağımız var. Harekete geçme zamanıdır!.. Barzani’ye tepki olarak Habur Sınır Kapısı’nın ‘bypass’ edilmesi gündemde Karar MGK’de verilecek BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA Terör örgütü PKK’ye verdiği destek başta olmak üzere Türkiye aleyhtarı tutumunu giderek artıran Iraklı Kürt lider Mesud Barzani’nin, son yaptığı açıklamada “Türkler Kerkük’e karışırsa biz de Diyarbakır’a karışırız” tehdidinde bulunması Türkiye’yi rahatsız etti. Ankara, Barzani’ye karşı önlemleri içeren eylem planı hazırlama kararı aldı. Edinilen bilgilere göre dün ilgili devlet kurumlarında yapılan değerlendirme toplantılarında Barzani’ye tepkinin sadece açıklamalarla sınırla kalmaması, bu tepkinin eylemlerle gösterilmesi görüşü ağırlık kazandı. Gerek Dışişleri Bakanlığı gerekse Ge SEZER SON KEZ BAŞKANLIK EDİYOR ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in son kez başkanlık edeceği Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı bugün yapılacak. Sezer’in, toplantıda, irticai faaliyetler, örgütlenmeleri ve kamu kesimindeki yuvalanmalarına ilişkin bir değerlendirme yapması bekleniyor. Sezer’in yapacağı değerlendirmeler için önceden çalıştığı ve ilgili kurumların bu konudaki görüşlerini aldığı dile getiriliyor. nelkurmay Başkanlığı’nda yapılan toplantılarda, Barzani’ye karşı alınması gereken önlemler değerlendirildi. Ancak eylem planına ilişkin olarak nihai karar, bugünkü MGK’nin ardından netleştirilecek. Kulislerden sızan bilgilere göre, seçenekler arasında ilk aşamada, Irak’ın kuzeyindeki Kürt yönetimini ekonomik olarak vuracak önlemler yer aldı. Bu çerçevede Irak’la ticaretin Habur Sınır Kapısı’nın “bypass” edilerek yapılması gündemde olacak. Böylece Habur Sınır Kapısı’ndan yıllık yarım milyar dolarlık gelir elde eden Barzani, en büyük gelir kaynağından yoksun bırakılacak. Ancak Dünya Ticaret Örgütü’nün “serbest ticaret” kararları gereğince, Türkiye Ha bur’u geçerli neden göstermeden kapayamıyor. Dışişleri ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, Habur Sınır Kapısı’nın bypass edilmesine ilişkin iki formül üzerinde duruyor. Formüllerden ilki, Ovaköy’deki ikinci sınır kapısının açılması, ikincisi ise Türk kamyonlarının Irak’a Suriye’den geçirilmesi olacak. Diğer seçenekler arasında, Barzani ve Barzani ailesinin Mersin Serbest Ticaret Bölgesi’ndeki mal varlığının mercek altına alınması bulunurken Erbil’e yönelik çeşitli özel havayolu şirketlerinin yapmakta olduğu doğrudan uçuşların izninin iptal edilmesi veya Kürt bölgesinden çeşitli Avrupa ülkelerine yapılan uçuşlarda Türk hava sahasının kullanılmasının engellenmesi söz konusu olabilecek. CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear