26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 ARALIK 2007 CUMA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI S B S S PB PB PB PB PB 8 5 8 9 12 10 14 11 6 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y 9 Y 9 Y 8 Y 8 S 3 S 2 S 1 S 1 PB 19 Parçalı bulutlu Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB 16 PB 17 PB 9 PB 11 PB 9 PB 8 S 2 S 1 B 4 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ile Bartın, Sinop, Artvin ve Ardahan çevreleri yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı kuzey ve iç kesimlerde 2 ila 4 derece azalacak. Rüzgâr kuzey ve kuzeydoğudan hafif arasıra orta kuvvette esecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo K 0 Helsinki K 6 Stockholm K 6 Londra Y 9 Amsterdam Y 9 Brüksel B 7 Paris PB 7 Bonn PB 5 Münih PB 10 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB PB PB PB PB PB Y Y PB 4 2 12 2 0 2 10 10 0 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB K K K PB Y K PB PB 4 3 7 4 6 6 1 21 14 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada lara şoförünün yanına oturmasını, her evin kapısını çalarak “Al sana devlet babadan (RTE’den) şu kadar kilo kömür, sobaya at, keyfine bak” demelerini emrediyor. Usturuplu yazılmış bir genelge ile değil; bir toplantıda bağıra çağıra, işte biz valilere kömür de dağıttırırız dercesine, parmaklarını, hazır bulunanların, yani kamuoyunun gözüne uzata uzata! Valilerin veya kaymakamların yoksul ailelere, yaşam savaşımı verenlere kömür dağıtımının hakça olmasını sağlaması ve uygulamaya nezaret etmesi doğal görevidir; ama kamyon şoförünün muavini gibi yanında oturup kapı kapı dolaşması, ilk kez rastlanacak bir uygulama. Artık sıra yalakalıkta! Sıra kimilerinin yüzleri elleri kömür karası çekilmiş fotoğraflara poz vermelerine geliyor. Bu Başbakan halkçı bir Başbakan; valilerden, kaymakamlardan sokak aralarında neredeyse “Hükümetten bedava kömür” diye bağırarak dolaşmalarını acaba neden istiyor? Bir Başbakan, bu RTE; tek parti devrinin halkçı CHP’si gibi valilere il başkanlığı görevi yüklemiyor. Bizzat kömür dağıtmalarını emrederek yönetimle halkı kucaklaştıracak bir yol keşfetmiş oluyor! ??? İnsanın aklından RTE’nin geçen yıl belki de milyon tona varan bedava kömür dağıtımını bu yıl ikiye katlayacağını açıklamasının altında acaba ne gibi hesaplar yatıyor, Başbakan’ın bu kadar halkçı olması başka bir nedenden mi kaynaklanıyor, diye bir soru geçiyor. RTE, bedava kömürü bir kat daha fazla dağıtacağını açıklayarak valileri, kaymakamları yerel seçim öncesi kullanıyor. Slogan: İşte AKP’nin halka hizmet anlayışı. İşte halkçı bir yönetimde valileri halkın ayağına kadar götüren hükümet ve bedava kömür! Muhterem muhalefetimiz, sizler kumda oynarken başkentte, iktidar partisi halkçılık gösterileriyle, valileri kömür dağıtımında görevli kılarak yüzde 47’yi yüzde 50’nin üzerine çıkarmaya hazırlanıyor. ??? AKP merkezinde kotarılan yeni anayasayı ocak ayında tezgâha koyuyor. Yeni anayasa ile bağlantılı hem acelesi var hem de dört yıla yaydığı hesabı. Yeni anayasanın AKP merkezinde kotarılmasını kamuoyu, partiler, sivil toplum örgütleri sindirmiş görünüyor. Medya ilan ediyor: Kimi duyarlı konular, örneğin türban sorunu anayasada yer alsın mı almasın mı; tek seçici, tek emredici, tek adam RTE’ye bırakılmış! Türban sorununun anayasaya alınması, laik rejimin ılımlı İslam tarafından simgesel olarak delindiğini kanıtlayacak konu, ama RTE’nin takdirine bırakılıyor. Muhalefetin haliyse; bir devirde gürül gürül akan sulardan yararlanmayan yetkililere Almanın “Su akar, siz bakar” demesi gibi “RTE yapar, biz bakar”! RTE yoldaşı bir TV’de, üniversitelerde türbanı serbest bırakacağının ilk işaretlerini verdi. Yasak ifadesini sevmiyormuş, “Özgürlükleri güvence altına alacağım” demek, “Türban yasağını kaldırmayı kafama koydum” demek değil de nedir? Türbanın anayasaya girmesi, 4 yıl içinde olacakların yanında solda sıfır. Anayasa AKP kafasına uygun biçimsellik aldıktan sonra… tutmayın, zaten tutamayacaksınız AKP’yi, RTE’yi. Kafasındaki İslam projesini gerçekleştirmek için artık doludizgin! İstanbul’da 18 günde molotofkokteylli saldırılarla yakılan araç sayısı 50’yi aştı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY 10 araç daha kundaklandı İSTANBUL/ADANA (Cumhuriyet) İstanbul’da Küçükçekmece Halkalı Toplu Konutları, Eyüp, Bahçelievler ve Eminönü’nde önceki ve dün akşam gerçekleştirilen saldırılarla 10 araç daha kundaklandı. Son saldırılarla birlikte 18 günde kentte kundaklanarak yakılan araç sayısı 51’e yükseldi. Sefaköy’de, içinde 9 molotofkokteyli bulunan poşetle yakalanan bir kişi tutuklandı. İstanbul’daki saldırılar önceki gece geç saatlerde Halkalı Toplu Konutlar 1. Etap’ta çoğunluğu polis memurlarına ait olduğu belirtilen 34 BH 74, 34 US 0186, 34 TA 0473, 34 AYE 02, 34 CSK 55, 34 UFU 53 ve 34 AD 8755 plakalı araçlara yönelik gerçekleştirildi. Kimliği belirsiz ve yüzleri maskeli bir grup tarafından ateşe verilen araçların ardından 5 otomobil tamamen yanarken, 2 araçta maddi hasar meydana geldi. Bir kişi tutuklandı Eyüp’te de Piyerloti İdris Köşkü Caddesi üzerinde sabah saatlerinde, park halinde bulunan LPG’li bir araca yönelik saldırı gerçekleştirildi. Bahçelievler Zafer Mahallesi Yüksel Sokak’ta da bir otomobil sabah saatlerinde yakıldı. Kundaklama olaylarının ardından çalışmalarını sürdüren İstanbul polisi, 23 Aralık’ta Üsküdar Örnek Mahallesi’nde kundaklanan 5 araçla ilgili olarak bir kişiyi gözaltına aldı. Sefaköy’de içinde 9 adet molotofkokteyli bulunan torbayla gözaltına alınan Necdet D. ise “yasadışı örgüte üye olmak’’ ve “patlayıcı madde bulundurmak’’ suçlarından sevk edildiği nöbetçi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tutuklandı. Bu kişinin ifadesinde, içinde et bulunduğunu sandığı poşetin bir arkadaşına ait olduğunu söylediği öğrenildi. Adana’ya da sıçradı Adana’da da, emniyet yetkilile rinden edinilen bilgiye göre, kimliği henüz belirlenemeyen iki kişi Kürt kökenlilerin yoğun yaşadığı Onur Mahallesi’ne geldikleri motosikletle üç aracı yaktılar. İtfaiye ekipleri yangınları çevreye yayılmadan önledi, ancak araçlarda önemli hasar meydana geldi. Bir diğer araç yakma olayı da Adana’nın Kozan ilçesinde meydana geldi. Tufanpaşa Mahallesi’nde oturan Harun Kamalı’ya ait 01 RC 627 plakalı otomobil, apartman otoparkında kundaklandı. Araç sahibi ve çevre sakinleri yangını kendi çabalarıyla söndürdü. Tekel işçisinden hükümete tepki Kartal’daki Cevizli Tekel Sigara Fabrikası’nın özelleştirilmesini protesto eden işçiler fabrika binasından Kartal Meydanı’na kadar yürüyüş düzenlediler. “Tekel vatandır satılamaz”, “Tekel işçisi yalnız değildir” pankart ve dövizleriyle taşıyan işçiler “Tekel özelleştirilemez”, “Kahrolsun ABD işbirlikçi AKP” sloganları attı. Polisin, eylem sırasında slogan atan bazı işçileri gözaltına almak istemesi gerginliğe neden oldu. Yaklaşık 1000 kişinin katıldığı eyleme, DİSK EmekliSen, DİSK Lastikiş, KamuSen, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), ESP, TKP, EMEP destek verdi. Kaynaklar İHL ’lere tahsis edildi İmam hatipler, yıl boyunca ‘fazla ödeneğin’ yüzde 44’ünü ‘harcayamazken’, diğer lise türlerinin yakıtının bulunmadığı ve soğukta ders yaptığı MEB tarafından kabul edildi ZEYNEP ŞAHİN 8 Ocak’ta yapılacak seçimler Pakistan’ın önümüzdeki dönem demokrasiyle birlikte nasıl yaşayabileceği sorusunun da yanıtını verecekti. Yanıt, seçimlerden önce geldi. Olayın sıcaklığıyla birlikte Pakistan halkının ilk tepkileri dikkate alındığında şu yorum yapılabilir: Pakistan, en az 5 yıl daha belini doğrultamaz... Sonrasını bilemeyiz! Butto’nun liderliğini yürüttüğü Halk Hareketi, Pakistan ölçekleri içinde laik, demokratik yapının yerleşmesini hedefleyen bir anlayışa sahipti. Baba Butto’nun idamı, evlatların saldırılar sonucu öldürümü, bu coğrafyadaki laikdemokratik tohumların yeşermesinin ne kadar zor olduğunu bir kez daha gösterdi. Radikallerin daha da güçleneceği bir süreç bölgeyi bekliyor. ??? Suikast sonucu ölüm ne yazık ki Pakistan gibi ülkelerde siyasilerin meslek hastalığı! Butto daha 19 Ekim günü sürgünden dönüp ülkesine ayak bastığı an saldırıya uğramış, kendisini karşılamaya gelenlerden 138’i yaşamını yitirmişti. Onu ülkesinde ölüm karşılamıştı. 2.5 aydır da bir gölge gibi izliyordu. 1999’da askeri darbeyle başa geçen Müşerref’in demokrasiye geçiş sürecinde içdış baskıların da etkisiyle kurmaya çalıştığı bütün dengeler saldırıyla birlikte bozuldu. Saldırıyı ilk kınayan Rusya oldu. Onu ABD izledi. ABD’nin kınamasında tüm uzlaşma umutlarının yakın gelecek için sona erdiği vurgulanıyordu. ABD açısından durum bir laboratuvar deneyi kadar basit olmalı: Şu şu lider adaylarıyla denge kurmaya, ılımlı İslam temsilcilerini radikallerin önüne koyup, laikleri de yandan ileri sürmeye çalıştık... Müşerref’in de elbisesini değiştirip koltuğunu koruduk, olmadı... Şimdi bunun yerine ne konabilir, ona bakacağız! ??? Türkiye ve Pakistan askeri darbe sayısından idam edilen başbakan sayısına, Başbakanlık koltuğuna oturan “ilk kadın” sürecinden ABD ile ilişkilere kadar pek çok bakımdan benzerlikleri olan iki ülke... Son dönemde iki ülkenin ortak kaderi bağlamında şöyle bir benzetme yapabiliriz: ABD Afganistan’ı işgal etti, Pakistan karıştı, iç denge bozuldu... ABD Irak’ı işgal etti, Türkiye karıştı, terör öne çıktı... Bu karşılaştırma ayrıca irdelememiz gereken bir gerçek! ABD için kendi çıkarları uğruna ülkeler karışmış, aynı dinin değişik mezheplerinden insanlar birbirine girmiş, çok da önemli değil! Vurguladığımız gibi; bir laboratuvar deneyimi! Afganistan ve Irak işgallerinin başarılı görünmesi için ABD’nin gözden çıkarmayacağı ülke yok! ABD, Butto’nun öldürülmesini kınamış. Kına kına... Al o kınayı... ankcum?cumhuriyet.com.tr DERSLERE GİRİYORLAR İmamlar okullarda YUSUF BAŞTUĞ ADANA AKP’nin milli eğitimdeki gerici uygulamaları bir kez daha kanıtlandı. Adana’da çok sayıda cami imamının kaymakamlık oluruyla okullarda din kültürü ve ahlak bilgisi dersine girdiği belirlendi. Gazetemizin 26.12.2007 tarihli sayısındaki “Alevi kız öğrenciler servise alınmıyor” başlığıyla Büyükdikili İlköğretim Okulu’ndaki skandalları duyuran haberimiz, başka gerçekleri de ortaya çıkardı. Okullarda ders veren imamların Büyükdikili İlköğretim Okulu ile sınırlı olmadığı, ders ücretinin ödenmesi için öğrenci başına aylık 5 YTL toplandığı saptandı. Adana’nın sadece merkez Seyhan ilçesindeki çeşitli okullarda din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine giren 13 cami imamı, gazetemizde yayımlanan haber üzerine görevden alındı. Milli Eğitim, “13 imam öğretmen”in dışında diğer ilçelerde kaç imamın “ücretli” olarak görev yaptığı ya da bu imam öğretmenlerin hâlâ derslere girip girmediği konusunda bir açıklama yapmadı. Alevi kız öğrencilerin servislere alınmayarak yurda yerleştirilmek istendiği Kuyumcular köyünü ziyaret eden ÇYDD Çukurova Temsilcisi Şafak Evren, Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Tanıtma Vakfı Başkanı Kemal Çelik, EğitimSen Başkanı Güven Boğa, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Metin Çelik ve Seyhan Belediyesi Meclis Üyesi Yusuf Budak taşımalı eğitim kapsamında olan ancak servislere alınmayan Alevi kız öğrencilerin aileleriyle bir araya geldi. Baskı gören kız öğrencilerin aileleri, Büyükdikili Camii imamı Fatih Metin’in görevden alınmasını sevinçle karşıladı. Veliler, “Çocuklarımızın kafasını karıştırıp sorun yaratılmasın. Servis sorunumuz da çözülsün” dedi. ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), “genel, Anadolu, fen,Anadolu güzel sanatlar, sosyal bilimler ve spor” olmak üzere 6 tür lise grubundan 2 bin 839 okula ayırdığı toplam ödeneğin yaklaşık yarısını, 455 “imam hatip ve Anadolu imam hatip” lisesine tahsis etti. İmam hatipler, yıl boyunca “fazla ödeneğin” yüzde 44’ünü “harcayamazken”, diğer lise türlerinin yakıtının bulunmadığı ve soğukta ders yapıldığı bakanlıkça da kabul edildi. MEB’in okullara yeterli ödenek sağlamaması nedeniyle, “fatura giderlerinden tadilat lara, kırtasiye masraflarından araç gereç alımına” kadar, 30 civarında kalem için velilerden para toplanıyor. Okul aile birlikleri aracılığıyla toplanan bu paralar, velileri “kamuda parayla çocuk okutur” hale getiriyor. Sorunun temelinde, ödenek dağıtımındaki “çarpıklığın” yattığı ortaya çıktı. MEB, 2007 yılı için Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’ne bağlı “genel, Anadolu, fen, Anadolu güzel sanatlar, sosyal bilimler ve spor” liselerine, 49 milyon 807 bin 286 YTL’lik ödenek tahsis etti. Bu ödenek, toplam 2 bin 839 okula sahip 6 tür lise arasında paylaştırıldı. Bu okullarda okuyan öğrenci sayısı sayısı ise 1 milyon 728 bin 346. Buna karşın bakanlık, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı “imam hatip ve Anadolu imam hatip” olmak üzere yalnızca iki tür lise için 21 milyon 360 bin 696 YTL ödenek çıkardı. Ülke genelinde sadece 455 okul ve 120 bin 668 öğrenci için ayrılan para, diğer grup için ayrılanın yarısı civarında oldu. İmam hatiplere fazladan verilen ödeneğin büyük bölümü yıl boyunca harcanamadı. Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, elektrik, su, yakıt, kırtasiye ve giyim kuşam için okullara verilen toplam ödeneğin 7 milyon 48 bin 742 YTL olan yüzde 44’lük bölümünün kasım ayı itibarıyla harcanamadığının tespit edildiğini bildirdi. İmam hatip ve Anadolu imam hatipler dışındaki ortaöğretim kurumlarının birçok yetersizlikle boğuştuğu ise bizzat bakanlık tarafından doğrulandı. Ortaöğretim Genel Müdürlüğü okullara gönderdiği yazıda, “Okullarımızda yakıt bulunmadığına, soğuk ortamlarda eğitim öğretim yapılmak zorunda kaldıklarına, öğrenci ve velilerin bu durumdan şikâyetçi olduklarına ilişkin talepler bakanlığımıza iletilmektedir” dedi. Yazıda, okulların harcamalarının “ödeneklerin üzerinde olduğu”da bildirilerek yetersiz bütçe itiraf edildi. Bizim Ortaçağımız Vecihi TİMUROĞLU ? Baştarafı 2. Sayfada 550 milyon dolarlık lüks otomobil kaçakçılığı soruşturmasında ikinci perde Şirketlere kara para merceği İLHAN TAŞCI ANKARA Lüks oto galericilerinin ve ünlü şirketlerin de aralarında bulunduğu 550 milyon dolarlık oto kaçakçılığına adı karışan yaklaşık 40 firma, kara para aklama suçu yönünden mercek altına alınacak. Evrakta sahtecilik ve kıymet kaçakçılığı yaptığı belirtilen şirketlerin olası bir kara para aklama suçuna da karıştıklarının belirlenmesi durumunda bu yönde dava açılması gündeme gelecek. ABD’de yaşayan ihracatçı Tamer Ergüven, ifadesinde, faturaların “fiktif” (kâğıt üstünde) olduğunu söyledi. Gümrük Teftiş Kurulu’nun ortaya çıkardığı ve mali boyutu 550 milyon dolar olarak hesaplanan lüks otomobil kaçakçılığı soruşturmasının ikinci ayağı, kara para aklama suçu yönünden sürdürülecek. Gümrük müfettişleri, lüks oto kaçakçılığının ayaklarını oluşturan evrakta sahtecilik ve kıymet kaçakçılığının kara paranın aklanmasının önlenmesi mevzuatı yönünden de incelenmesi istemiyle yaptıkları belirlemeleri içeren 40 raporu, Mali Suçları Araştırma Kurulu’na da (MASAK) gönderdi. MASAK, aralarında tanınmış ünlü lüks oto galericilerinin de bulunduğu yaklaşık 40 şirketi kara para yönünden mercek altına alacak. Sistemin işleyişini anlattı Gümrük müfettişleri soruşturma kapsamında lüks oto kaçakçılığında ihracatçı konumundaki şirketlerin bulunduğu ABD’ye giderek burada resmi temaslarda bulundular. Kaçakçılığa konu araçların ihracatçısı konumundaki hem Türk hem ABD yurttaşı olan Tamer Ergüven’in ifadesine başvuruldu. Tamer Ergüven, müfettişlere ABD gümrük idaresinin özel ajanlarının gözetiminde verdiği ifadesinde “kaçakçılık” sisteminin nasıl işlediğini ayrıntılı olarak anlattı. Türkiye’ye ihraç ettiği araç listesini verebileceğini, ancak fatura ve banka hareketlerini gösterecek meblağları veremeyeceğini belirterek, bunun nedenini şöyle anlattı:“Çünkü fatura ve banka hareketlerini gösteren belgeler o kadar karışık ki, buradan bir sonuç elde edilmesi oldukça güçtür. Kimi zaman ben Türkiye’ye bir araç ihraç ettiğimde burada fatura bile düzenlemediğim olmuştur. Türkiye’de gümrükte beyan edilen bazı faturalar fiktif düzenlenen veya tamamıyla sahte düzenlenen faturalardır. Bırakın kıymet farklılığını, büsbütün Türkiye’de tanzim edilmiş faturalar var. Bunları bilgisayarda yapmak çok kolay iştir. O nedenle bana göstermiş olduğunuz faturaların bazılarını hiç görmedim.” Ergüven, müfettişlerin ihraç edilen araçların fark kıymetlerini nasıl tahsil ettiğine ilişkin sorusunu, “Kimi zaman elden peşin olarak alıyor kimi zaman da banka kanalıyla alıyordum” diye yanıtladı. Çünkü, “emirü’l ümerâya itaat” Tanrı buyruğudur. Egemenler, Batı’da, kadınları cadılıkla suçlayarak yaktılar ama İslam dünyasında, kadınları hâlâ zina suçuyla recmediyorlar. Kuran’da olmamasına karşın, feodal ekin, kadını taşlıyor, başına türban geçirip insanlıktan çıkarıyor, cinsel bir nesne olarak sunuyor topluma. Bütün İslam tarihinde eleştiri ve tartışma yoktur. Bu yüzden, Müslüman halklar, hâlâ ortaçağı yaşıyor. Ortaçağ karanlığından, Mustafa Kemal’in devrimiyle kurtulmaya çalışan Türkiye Cumhuriyeti, yazık ki, yeniden İslamcı gelişmeyle, ortaçağ karanlığına sürüklenmiştir. İslam dünyasında felsefe gelişemediğinden, karşıdevrimci gelişme hızlı olmuştur. Batı’da filozoflar, salt tanrıbilimci olarak değil, her inançta insana seslenen dizgelerin bulucuları oldular, eleştiriyi geliştirdiler. Bay Recep Tayyip Erdoğan, hâlâ ulemayı salık veriyor. Anadolu’da, bugüne değin çözülemeyen bir feodalite var. Feodal egemen bilisizdir, aptaldır ve yabandır. Bu gerçeği göremeyen aydınlar, töre cinayetlerinden yakınamazlar. Toprak ağası ve şeyh, düzen içinde var oldukça, töreyi diri tutacak ve egemenliğini sürdürmek için töre cinayetlerini ve başka cinayetleri yaptıracaktır. Kuran’da bulunmayan türbanı, Cumhuriyet’e dayatmıyorlar mı? Bizim de ortaçağımız vardır ve hâlâ sürmektedir. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de ortaçağımızın tanığıdır. 1. KOŞU: F: Balak Baba (1), P: İzmirli (3), PP: Çınarınkızı (6), S: Canım Ciğerim (5). 2. KOŞU: F: Cahide Sultan (3), P: Bahtınur (1), PP: Adar (5), S: Akçahanım (8). 3. KOŞU: F: Dobra Dobra (2), P: Sessiz Kral (3), PP: Zemherira (6), S: Ozon Woodchat (5). 4. KOŞU: F: Ayarcıbaşı (3), P: Grand Race (7), PP: Doğu Ekspres (2), S: Falcon Flight (1). 5. KOŞU: F: Çağdaş (4), P: Salmanlı (13), PP: Asrın (2), S: Yamçı (10). 6. KOŞU: F: Baybars (1), P: Stamen (8), PP: Çisem (2), S: Maltepeli (3). ALTILI GANYAN 7. KOŞU: F: İncegül (13), 2 3 4 1 13 4 P: Özmen (10), PP: Coşku7 8 10 1 ner (4), S: Koparal (7). 2 2 4 14 8. KOŞU: F: Babson (4), P: 1 7 13 Tepeköylü (1), PP: Fiyan 12 6 (14), S: Velostorm (13). CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear