Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
13 KASIM 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA ÇEVRE TBMM’den geçen yasanın geçici 2. maddesine göre EÜAŞ kömür tahsis ihalesi yapabilecek 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Nükleer, ‘kömür’ doğurdu MURAT KIŞLALI ANKARA Nükleer Santral Yasası’na eklenen geçici bir maddeyle yerli kömür tüketecek en az bin megavatlık (MW) santrallara, 2014 yılına kadar kurulmaları koşuluyla, 15 yıl boyunca elektrik alım garantisi sağlanacak. Garanti bugünkü elektrik fiyatlarından olursa, bin MW’lik her bir santral için yaklaşık 2.8 milyar dolarlık teşvik sağlanmış olacak. Para elektrik faturası olarak halkın cebinden çıkacak. TBMM’de hafta içinde kabul edilen, “Nükleer Güç Santrallarının Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışına İlişkin Yasa”nın geçici 2. maddesine göre, Elektrik Üretim Ecyad’ı da mı Çok Çabuk Unuttuk? “Bir kısım basın” için, Suudi Arabistan Kralı Fahd’ın, son Ankara ziyaretinde Türkiye Cumhurbaşkanı’nı ayağına çağırmış olmasının haber değeri bile olmadığı ortada. Türkiye Cumhurbaşkanı’nın, ülkemize gelen devlet başkanlarından kimine hava alanına ve uçağın kapısına kadar giderek hoş amedü etmesi; kimisi için bir bakanı göndermesinin nedeni de merak konusu yapılmıyor o tür medyamızda. Dolayısıyla, Kral Abdullah bin Abdülaziz el Suud’u, Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük madalyası ile de onurlandırma kararının uygulanması ile başlayan ve 10 Kasım gibi, bizim için çok duyarlı bir ulusal matem gününün 68 yıldır uygulanan kurallarını altüst eden ziyaretin sergilediği manzaradan,Türk basınının önemli bir kesiminin şikâyetçi olmadığı da anlaşılıyor. Dün bir meslektaşımız, Suudi Arabistan Kralı’nın, Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmesi nedeni ile doğrudan kutlama için Ankara’ya gelmek istediğinin, bu devletin yetkililerince Dışişleri Bakanlığı’na bildirildiğini, ardından da “Kralın cumhurbaşkanına bir de nişan takacağını söyleyerek, karşılığında bizim nasıl mukabele edeceğimizin sorulduğunu” yazıyordu. Böylesine pişkinlik içinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük onur madalyasını da, koleksiyonuna eklemek isteyen kişiye, münasip bir dil ile beş yıl önce Mekke’de yıktırttığı Osmanlı mirası Ecyad Kalesi’nin yerine o çirkin iş merkeziotel karmasını yaptırmış olmaktan Türk halkının duyduğu öfkenin sürdüğü anlatılamaz mıydı? Aslında Suudi majestelerine, Osmanlı İmparatorluğu’nun hem Arabistan’da, hem de Balkanlar’da yapıp bıraktığı sayısız kültür varlığını bilinçli bir şekilde yok etmiş olmasından dolayı öyle bir madalya ile onurlandırmamızın, bizim kamuoyumuz için katlanması çok güç bir olay olduğu da söylenebilirdi. Sorunu UNESCO’ya taşıdığımız da... Bosna’da Kamengrad’da, Osmanlı’nın Avrupa’da ulaştığı son merhaleyi ölümsüzleştirmek amacıyla kurulmuş medresenin savaşta gördüğü zararı onarmak gerekçesi ile yola çıkan Suudi yetkililer tarafından nasıl yıkılıp, yerine kişiliksiz bir mimari örneği olan Fahd Külliyesi ve camisinin oturtulmuş olmasının bilinçli bir kültür katliamı olduğunu da bir kez daha hatırlatabilirdik!.. Nükleer Yasası’ndan kömür santrallarına 2.8 milyar dolarlık teşvik çıktı. Nükleer Santral Yasası’na eklenen geçici bir maddeyle bin megavatlık her bir kömür santralı için yaklaşık 2.8 milyar dolarlık teşvik verilecek. Para, elektrikte fiyat garantisi olarak halkın cebinden çıkacak. Anonim Şirketi (EÜAŞ), yerli kömür yakıtlı elektrik santralı yapılması amacıyla kömür tahsis ihalesi yapabilecek. İhale sonucunda, yapılacak santralların bin MW ve üzeri güçte olması ve santralın tamamının 2014 yılı sonuna kadar işletmeye girmesi şartıyla Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt AŞ (TETAŞ) tarafından bu santrallara elektrik alım garantisi verilecek. İhalede seçim, isteklilerin devlete sunacakları “kullanılacak kömür miktarı başına ödeme fiyatı, 15 yıllık süre için birim elektrik enerjisi satışı fiyatı ve asgari üretim taahhüdü” teklifleri üzerinden yapılacak. fiyatının ihalenin yapıldığı tarihe indirgenmiş değerlerine göre yapılacak. Buna göre söz konusu alım garantisinde fiyatı, şirketlerin ihalede sundukları kendi teklifleri belirleyecek. Sektör normlarına göre, kömür kullanan bin MW’lık bir santralın yapım bedeli bir milyar dolar civarında. Bu tarz bir santral yine sektör ortalamasına göre yılda 3 milyar kilovat/saat elektrik üretebiliyor. GARANTİLİ KÂR Bu durumda, bugün kilovat/saati 10 sent civarında olan bir fiyattan ihaleyi kazancak istekliye, 15 yıl boyunca sektör normlarındaki ortalama üretim miktarı üzerinden yaklaşık 4.5 milyar dolarlık elektrik alımı garantisi verilecek. Bir milyar dolarlık yapım maliyeti ile yüzde 20’lik işletme maliyeti çıkarıldığında, finansman giderleri hariç söz konusu santralın 15 yıllık brüt kârı 2.8 milyar dolara ulaşıyor. Elektrik alım garantisi fiyatı, rüzgâr gibi yenilenebilir enerjilere verilen 5.5 sente düşürülse bile santral başına elde edilen kâr 1 milyar 180 milyon dolar olarak hesaplanıyor. İYATINI KENDİSİ BELİRLEYECEK İhalede seçim, teklif edilen rödovans bedeli ile elektrik enerjisi satış F İsrail Cumhurbaşkanı Perez, Gül ile farklı düşündüğünü belirterek ‘Tahran teröre destek veriyor’ dedi Görüşmede İran çatlağı ANKARA (Cumhuriyet Büro dürdüğünü” kaydeden Peres, “Bisu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül liyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı ile İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Pe (Gül), bu konuda benden farklı düres arasında İran konusunda görüş şünüyor, ama bölge ülkelerindeki ayrılığı çıktı. Ankara’daki temasları terörün bir kısmını İran’ın destekkapsamında Gül ile görüşen Peres, lediğini görüyoruz ve İran’ın nük“Sayın Cumhurbaşkanı (Gül) ay leer araştırma geliştirmesinin hem nı fikirde değil ama İran teröre biz hem de bölgedeki bazı ülkeler destek vermektedir” dedi. Gül, İs karşısında durmaktadır” açıklarail’in kaçırılan 3 askerlerinin ser masını yaptı. best bırakılması için Türkiye’nin yeKKTC için söz vermedi niden çaba göstereceğini söyledi. Tel Görüşmenin basına kapalı bölüAviv yönetimi terörle mücadelede geliştirdiği yeni sistemler konusun münde, KKTC, terör, Suriye ile bada Türkiye ile ortak çalışma önerdi. rış çabaları ve ABD’deki sözde soyÖnceki gün Ankara’ya gelen Peres, kırım tasarısı konularının gündeme dün Çankaya Köşkü’nde Gül tara geldiği öğrenildi. Edinilen bilgilere fından resmi törenle karşılandı. Baş göre Gül, Peres’ten KKTC’de kültür, başa ve heyetlerarası görüşmelerin eğitim ya da ticaret konusuyla ilgili ardından düzenlenen basın toplantı bir temsilcilik açmalarını istedi. Pesında konuşan Peres, Türkiye’nin ba res’in ise, kendisinin böyle bir söz verrış için çabalarını takdirle karşıladık me konusunda yetkili olmadığını anlarını, Ankara’da Filistin Ulusal Yö cak, konuyu Başbakanlığın gündeminetimi Başkanı Mahmut Abbas’la ne taşıyacağını söylediği öğrenildi. Bunun yanı görüşmekten sıra, Ankara, memnuniyet Tel Aviv’e duyacağını bilkayıp askerdirdi. Annapoler ve Suriye lis’te yapılacak ile sınır soOrtadoğu konrunları konuferansına da sunda arabudeğinen Peres, lucu olmayı umutlu olduteklif etti. Peğunu ancak res, teklife konferansa baaskerler barışı isteyen ülkımından sıGül, Peres onuruna yemek verdi. (AA) kelerin katılcak baktıklamasını istedi. İkili, daha sonra gazetecilerin soru rını belirtti. Peres, Gül’e, Türkiye’nin larını yanıtladı. Gül, “Türkiye, PKK ile mücadelesine destek verİran’ın nükleer gücünden kork diklerini ileterek “Siz de bizim gibi muyor mu?” sorusu üzerine, “Biz terörle mücadele ediyorsunuz. Mübölgemizdeki tüm nükleer silahla cadelenizi anlıyoruz” dedi. Peres akşam saatlerinde TBMM ra karşıyız. Herkesin barışçıl amaçlarla nükleer araştırma hakkı ol Başkanı Köksal Toptan’ı ziyaret etduğuna inanyoruz ama kitlesel im ti. TBMM Genel Kurulu’nda Filistinha silahlarına dönüşmesine karşı li liderin de bugün milletvekillerine yız. Bunu da İran ile görüşmeleri hitap edeceğini anımsatan Peres: “Beni konuşmaya davet ettiğiniz için temizde belirttik” dedi. şekkür etmek istiyorum. Çok önem‘Gül’le aynı fikirde değiliz’ li bir olay olacağına inanıyorum. İlk İran’ın nükleer programıyla ilgili kez bir İsrailli yetkili, Türk parlabir soru üzerine, “İran’ı düşman mentosunda konuşma yapacaktır. olarak görmedikleri ve dünyada Bu bizim için çok önemli bir fırsatİran’ı tehdit eden bir ülke olduğu tır.’’ Akşam saatlerinde ise Başbakan nu da zannetmediğini” kaydeden Peres, “Enerji alanında yaptıkları Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri nı söyledikleri araştırma bize pek Bakanı Ali Babacan ile bir araya inandırıcı gelmiyor. Çünkü enerji gelen Peres, “Ortadoğu’da barışın ihtiyaçları yoktur” diye konuştu. sağlanabilmesi için hep beraber “İran’ın teröre destek vermeyi sür çalışmalıyız” diye konuştu. Gözlükler farklı... Türkiye’nin dış politikasını saptayıp yönetenler, bunların hiçbirisini yapmadılar. Çünkü, Cumhurbaşkanı’nın da, Başbakan’ın da o politikayı okumak için kullandıkları gözlüklerin diyoptrileri, Atatürk döneminin saptadığı kurallardakinden çok başka. Daha açıkçası ulusal bağımsızlık ve onur anlayışını yitirmekten korkmayan ölçütler ağır basıyor bugünün Ankara’sına. Bunu da olduğu gibi söylemek yerine, sözde zekâlar çalıştırılarak, havaalanında karşılanışından otelinde kendi isteğine uyularak ziyaretine gidilişine kadar süren o yakışıksız konukseverlik için, “Kral Hazretleri”nin dostluğu ile yaş farkının ağırlığı gibi sudan gerekçeler ileri sürülüyor. Öylelikle, kendi ülkesinde bir cumhurbaşkanı ile başbakanın, konuk karşısında uslu ve süt dökmüş birer “ast” gibi eller diz üstünde fotoğraf çektirmelerine de bir kılıf yaratılmaya çalışılıyor. Ne kadar anlamsız bir çabadır bu? Şayet Türkiye Cumhurbaşkanı’nı ziyaret amacıyla gelecek olan devlet başkanlarının yaşları, 1950 doğumlu Cumhurbaşkanımızı geçiyor ise, Abdullah Gül bundan sonra yatağını Esenboğa’ya sersin ve konuklarını da Çankaya yerine kalacakları otellerde ağırlamayı peşin olarak karşılama programına alsın. Filistin lideri Anıtkabir’i ziyaret ederek, Atatürk’ün mozalesine çelenk koydu ve saygı duruşunda bulundu. (AA) Filistin lideri, İsrail Cumhurbaşkanı ile aynı salonda buluşacaklar Abbas ‘Ankara Forumu’ için geldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün resmi davetlisi olarak iki günlük ziyaret çerçevesinde Ankara’ya geldi. Abbas, önceki gün Türkiye’ye gelen İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ile birlikte, Ankara Forumu toplantısına katılacak. Peres ve Abbas, bugün TBMM Genel Kurulu’na hitap edecek. Abbas ve beraberindeki heyeti Esenboğa Havalimanı’nda İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve diğer yetkililer karşıladı. Ankara’daki temaslarına bugün başlayacak olan Abbas, Cumhurbaşkanı Gül tarafından Çankaya Köşkü’nde resmi törenle karşılanacak, ardından Gül ile baş başa görüşecek. Abbas, daha sonra Cumhurbaşkanı Gül ve Peres ile birlikte Ankara Forumu toplantısına katılacak. Gül, Peres ve Abbas, üç ülkenin işadamlarınca, Batı Şeria’da Tarkumiya veya Cenin’de kurulması öngörülen sanayi bölgesinin çerçeve mutabakatının imza töreninde “gözlemci” olarak bulunacaklar. İmza törenin ardından Gül ile İsrail ve Filistinli konukları, TOBB’nin Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi bünyesindeki TEPAV’da verilecek öğle yemeğinde bir arada olacaklar. Abbas, Peres’in ardından saat 15.35’de TBMM’ye hitap edecek. Gül ve Abbas’ın başkanlığındaki heyetler arası görüşmelerin ardından Filistin Devlet Başkanı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ali Babacan’la görüşecek. Asıl neden hac kotası olmasın... Bu sudan gerekçeleri bir yana atarak hükümet, Suudi Kralı ile, bugünlerde başlayan hac ziyaretleri için, aşılan kota sorununa çözüm bulunup bulunmadığını niçin yanıtlamıyor? Bu yıl Türk hacılar için, 70 bin kontenjan ayrıldığı halde, ilgililerin genel seçimler nedeni ile 623 bin 643 kişinin önkayıt yaptırmasına ses çıkarmadığından tutun da, Avrupa’da çalışan Türklerden 16 bin kişiden kontenjan dışı olmalarına karşın peşin para alınmasından söz eden bir dizi söylenti yüzünden başı gerçekten ağrıyacak olanlar, kendilerini kurtarmak için devletin itibarını hiçe mi saydılar? Faks: 0 216 302 82 08 obirgit?ekolay.net Şimon Peres protesto edildi Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP) ve ÖzgürDer üyeleri, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in Türkiye’ye barış elçisi olarak gelmesini ve TBMM’de konuşma yapacak olmasını protesto ettiler. Taksim Tramvay Durağı’nda toplanan ESP’liler, “Katil İsrail Filistin’den defol” sloganları attı. Grup adına yapılan açıklamada “Siyonistler halkımıza barış değil ancak gözyaşı getirirler” denildi. ÖzgürDer üyeleri ise Taksim Gezi Parkı’nda Peres’i protesto ederek milletvekillerine “Peres’i Meclis’te protesto edin” çağrısı yaptı. MHP MECLİS ARAŞTIRMASI İSTEDİ Kaz Dağları insan saldırısı altında ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP, Kaz Dağları’ndaki maden arama ve işletme çalışmalarına ilişkin gerçeklerin halka aktarılması amacıyla Meclis araştırması açılmasını istedi. Araştırma önergesinin gerekçesinde, bölgede maden arama ve işletme amacıyla 700 ruhsat verildiğine dikkat çekilerek “Kaz Dağları insanlığın saldırısına uğramıştır” denildi. MHP Çanakkale Milletvekili Mustafa Kemal Cengiz ve 28 partili milletvekili tarafından TBMM Başkanlığı’na sunulan araştırma önergesinde, Çanakkale ve Balıkesir il sınırları içinde, Kaz Dağları yamaç ve eteklerinde 8 ilçe, 20 belde ve yaklaşık 330 köyün bulunduğuna dikkat çekilirken, dağda yaklaşık 800 adet bitki türü ve 47 adet endemik bitki çeşidiyle dünyanın en zengin florasının oluştuğu belirtildi. Önergenin gerekçesinde şu görüşlere yer verildi: “Kaz Dağları’nda oluşturulan maden çalışmalarının tespiti ve incelenmesi, Kaz Dağları’nda korunması elzem olan yeni alanların belirlenmesi ve Milli Park ilan edilmesi gereken bölümlerin tespit edilmesi, bölgenin stratejik planının oluşturulması, Kaz Dağları’nda yıllardır altın arama ve işletme amaçlı faaliyet gösteren, özellikle yabancı şirketlerin çalışmalarının kapsam ve boyutunun tespit edilmesi, bölgenin madenler açısından oluşturulacak politikaya esas olmak üzere gerçeklerin tespit edilmesi, halkımızın endişe ve beklentilerinin belirlenmesi için Meclis araştırması yapmak tarihi bir görevdir.” ENTERNET / MEHMET SUCU Bilişim ‘07 Geleceğe Işık Tutuyor Yarın Ankara’da başlayacak olan Bilişim ‘07 etkinliklerinde Bilişim Teknolojileri Işığında Eğitim Kongresi, Spor ve Bilişim Kongresi ana etkinlikleri ile birlikte sektörel çözümlerin tartışıldığı özel oturumların yanı sıra, firma ve ürün tanıtımları ve panellerin düzenleneceği “Bilişim ‘07” de, satranç turnuvasından beste yarışmasına kadar pek çok etkinlik daha düzenlenecek. Toplantı öncesinde Türkiye Bilişim Derneği (TBD) tarafından hazırlanan ve siyasi iradeyi kullananlar ile BT sektörü üzerine politika belirleyici kararları alanlara destekleyici ve yol gösterici olmayı hedefleyen “Bilişim ’07 Değerlendirme Raporu” da açıklandı. Değerlendirme raporunda, 2007 yılının, tıpkı 2005 ve 2006 yılları gibi, BT sektöründe beklenen projelerin başlatılmaya çalışıldığı, ancak, çoğu kez hayata geçirmekte sıkıntılar yaşandığı bir yıl olduğu vurgulandı. Telekomünikasyon sektöründeki serbestleşme sürecinin, 2007 yılı içinde, pazarın ve teknolojinin gerektirdiği aşamaya ulaşmaktan oldukça uzak kaldığı belirtilen raporda; “Mevzuat çalışmalarında belirli bir aşama kaydedilmiş olmakla birlikte, bu alandaki eksikliklerin tamamlanamadığı, diğer yandan telekom hizmetleri alanındaki rekabetin beklenen düzeye ulaşamamış olmasından dolayı, son kullanıcıya fiyat ve servis açısından çok seçenekli hizmet sunulamayan bir dönem yaşandığı” kaydedildi. Raporda, 2007 yılının değerlendirmesi yapılırken özetle şu başlıklara değinildi: “Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun, içeriği ve getirdiği mekanizmalar açısından ülkemizin Avrupa Birliği’ne katılma süreciyle ve Bilgi Toplumu hedeflerimizle uyumlu değildir. Bu yasa, İnterneti, dünyadaki gelişmelerin bir aracı olarak gören çevrelerin değil, İnternet’ten ürken çevrelerin bakış açısını yansıtmaktadır. 2007 yılında, Bilgi Toplumuna dönüşüm konusunda siyasal sahiplenme ve ilgi sürmüştür. Ancak, bu tutum Türkiye’yi Bilgi Toplumu hedefine yöneltmeye yetmemiştir. Bir başka deyişle, Türkiye rotayı henüz Bilgi Toplumuna yöneltmiş değildir. EDevlet Kapısı Projesi gecikmeye devam etmiş, beklenen çıktıları vermemiştir. EDevlet Kapısı Projesi’nin Aralık 2006’da hayata geçeceğine dair beyanlar gerçekleşmemiştir. TÜBİTAK’ın ARGE desteği sağladığı projelerde, kendi enstitülerini desteklemesiyle ortaya çıkan haksız rekabet sürmektedir. Ayrıca, üniversite ve sanayi tarafından üretilen projelere TÜBİTAK desteği sağlamakta sorunlar yaşanmaktadır. Teknoparklar Kanunu’nun, üniversiteleri (adeta) modern emlakçi konumundan çıkaracak, gerçekten inovasyona dayalı, küçük kuluçka merkezleri halinde çalışabilecek konuma kavuşturacak bir içerikle güncelleştirilmesi için yapılan eleştiriler de bu süreçte ortadan kalkmamıştır.” 2007 Değerlendirme Raporu’nda, yapılması gerekenler de sıralanırken şunlar kaydedildi: “Ulusal Yazılım, Türkiye’nin ‘önce mehmet?cumhuriyet.com.tr likli ve stratejik’ sektörü ilan edilip sektöre münhasır bir müsteşarlık kurularak yazılım üretimi ve ihracatının önünü açacak ulusal yazılım politikaları ve stratejileri, özel sektörle birlikte acilen belirlenmelidir. Daha fazla vakit kaybetmeden yazılım sektörümüzün gelişimi için cesur adımlar atılmalı ve sektörün gelişimi ile ilgili politikalar, ulusal politikalar içinde yer almalıdır.” Raporun “Son Söz” bölümünde, Türkiye’nin gelişmiş, refah içinde bir toplum olabilmesi için bilişimin en hızlı sonuç verecek araç olduğunu söyleyen sektör temsilcilerine karşın siyasi iktidarların bu sektörün harcamalarını “hâlâ” “ulaştırma” ile bir tutan zihniyette oldukları ifade edildi. Bu noktada, atılması gereken önemli adımlardan birisinin, 2004’te yapılan Bilişim Şurası’nın sonuçlarının tartışıldığı yeni bir şuranın gündeme alınması olduğu vurgulandı. CUMHURİYET 07 K