28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 EYLÜL 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr 11 IRAK’TA KAÇIRILAN TÜRK İsrailli bir subay, Lübnan’a 1 milyonun üzerinde misket bombası attıklarını söyledi Misket bombası itirafı Fransa ziyaretine Kıbrıs damgası ? Dış Haberler Servisi Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Fransa Dışişleri Bakanı Philippe DousteBlazy’yle bir araya geldi. DousteBlazy, Kıbrıs sorununun AB’ye üyelik sürecindeki en önemli unsurlardan biri olduğunu söyledi. Kıbrıs konusundaki çözüm için en iyi çerçevenin BM olduğuna inandıklarını söyleyen Blazy, ‘‘Türkiye bu konudaki yükümlülüklerini yerine getirmezse bunun sonuçları olacaktır’’ dedi. Gül de Türkiye’nin reform sürecinde kararlılıkla devam edeceğini belirtti, ancak Kıbrıs konusunda hakkaniyet ve adalet ilkelerine uymayan talebe Türkiye’de hiçbir seçilmiş hükümetin evet diyemeyeceğini vurguladı. Süre yarın doluyor Dış Haberler Servisi Irak’ta 27 Temmuz’da Yıldırım Tek adlı Türk TIR şoförünü kaçıran Adalet Aslanları Tugayları örgütü, Ankara’ya taleplerinin karşılanması için dün itibarıyla 3 gün süre verdiklerini bildirdi. Ankara’dan, Tek’in çalıştığı, Samava’da faaliyet gösteren Vinsan inşaat şirketini 72 saat içinde faaliyetine son vermeye ikna etmesini isteyen örgüt, aksi halde rehineyi öldüreceği tehdidinde bulundu. Reuters ajansı bir internet sitesinde yayımlanan görüntülerde, elleri zincirlenmiş, başına Kalaşnikof dayatılmış haldeki Tek’in, Türkçe olarak muhtemelen serbest bırakılmasını talep ettiğini duyurdu. Tek’in üzerinde, ABD’nin Guantanamo’da alıkoyduğu tutsakların giydiklerine benzer turuncu bir giysi olduğu kaydedildi. Irak’ın başkenti Bağdat’ta dün yine saldırılar meydana geldi. İki ayrı bombalı saldırıda 20 kişi öldü. Son 24 saatte Bağdat’ın çeşitli yerlerinde, işkence görmüş 65 kişinin cesedi bulundu. Bağdat yakınlarında düzenlenen saldırıda 2 ABD askeri öldürüldü. Dış Haberler Servisi İsrail ordusunun Lübnan’a yönelik saldırısı süresince bu ülkeye 1 milyonu aşkın misket bombası attığı belirtildi. BM ve uluslararası insan hakları örgütlerinin Lübnan’a 34 gün süren bombardımanda misket bombası kullanıldığı yönündeki açıklamalarının ardından İsrailli bir askerden de bu yönde bir itiraf geldi. İsrail ordusunun Lübnan’daki roket birimlerinden birinin sorumlusu olarak görev yapan subay, bu ülkeye 1800 füze içinde 1 milyon 200 binden fazla misket bombası atıldığını söyledi. İsrail’de yayımlanan Haaretz gazete ? Lübnan’a yönelik saldırılara katılan İsrailli bir subay, ‘‘Yaptığımız çok korkunçtu. Bütün kentleri misket bombalarıyla doldurduk’’ dedi. Bir başka İsrailli asker, fosforlu mermiler de kullandıklarını açıkladı. sinde yer alan haberde, adı verilmeyen subayın şu sözlerine dikkat çekildi: ‘‘Yaptığımız çok korkunç ve anlamsızdı. Lübnan’daki bütün kentleri misket bombalarıyla doldurduk.’’ Gazeteye konuşan bir başka İsrail askeri ise ordunun uluslararası kurallar çerçevesinde yasaklanmış fosforlu havan topu mermileri de kullandığını anlattı. Askerlerin açıklamalarına göre bu bombaların çoğu, saldırının son 10 gününde atıldı. Halen Lübnan’da patlamaya hazır 500 bin dolayında cephane bulunduğu bildiriliyor. Savaşın sona ermesinden bu yana 16’sı sivil, 21 Lübnanlı bu tür patlayıcılar yüzünden yaşamını yitirdi. Uluslararası kurallar gereği misket bombalarının sivil bölgelere atılması yasak. An cak BM ve insan hakları örgütlerinin tüm eleştirileri ve kınamalarına karşın İsrail, Lübnan’da uluslararası kurallara uygun davrandığını öne sürüyor. İsrail ordusunda istifa İsrail’de Lübnan savaşında Hizbullah’a karşı kesin bir zaferin kazanılamayışının faturası orduya çıkarılıyor. Savaşın önde gelen isimlerinden General Udi Adam, dün istifasını Genelkurmay Başkanı Dan Halutz’a sundu. İsrail Bayındırlık Bakanı Binyamin Ben Eliezer, Halutz’un da savaşın sorumluluğunu üzerine alarak istifa etmesini istedi. N ATO AFGANİSTAN’I GÖRÜŞTÜ Takviye güce destek çıkmadı Dış Haberler Servisi Şiddetin arttığı Afganistan’a takviye güç gönderilmesinin ele alındığı NATO toplantısından bir sonuç çıkmadı. Dün gerçekleşen toplantıda NATO komutanlarının Uluslararası Güvenlik Destek Gücü’ne (ISAF) 2500 ek asker gönderilmesine ilişkin talebine ittifak üyelerinden somut bir yanıt gelmedi. Ancak NATO sözcüsü ittifak üyesi bazı ülkelerin gelecekte Afganistan’a asker gönderebileceği yönünde işaretler olduğunu söyledi. ABD de Afganistan’a takviye güç gönderilmesi yönünde bastırıyor. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, NATO üyelerinin Afganistan’a demokrasi ve güvenlik konularında destek vermemeleri halinde ülkenin çökeceğini, bu durumda ödenecek bedelin ağır olacağını savundu. Afganistan’daki NATO gücüne katkı yapan ülkelerden Kanada’ya önceki gün bir ziyarette bulunan Rice, burada yaptığı açıklamada bu ülkede oluşacak bir güvenlik boşluğundan militan grupların yararlanmaya çalışacağını belirtti. ABD üssü G. Korelileri evinden etti Güney Kore’de başkent Seul’ün 70 km. güneyinde bulunan Pyongtaek kasabası sakinleri bölgedeki ABD üssünün genişletilmesi çalışmaları nedeniyle evlerinin yıkılmasını protesto etti. ABD’nin Güney Kore’deki yeni merkez üssünün konuşlanacağı bölgede, yüzlerce köylü ve Amerikan karşıtı sokaklara dökülürken, güvenlik güçleri göstericilere müdahale etti. Kendini evinin parmaklıklarına bağlayan bir kadın, polis tarafından tutuklandı. (Fotoğraf: REUTERS) ‘Mahkeme başkanı istifa etsin’ Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin ve 6 eski Baas yetkilisinin yargılandığı Enfal davasının iddia makamı, dün mahkeme başkanının sanıklara taraf olduğunu öne sürerek istifasını talep etti. Savcı Münkis el Farun, Mahkeme Başkanı Abdullah el Amiri’ye hitaben ‘‘Mahkemeyi sanıkların siyasi sahneye çevirmesine izin verdin’’ dedi. ‘Taliban daha büyük tehdit’ Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, Afganistan’ın güvenliğini artık El Kaide’den çok Taliban’ın tehdit ettiğini söyledi. Brüksel’de Avrupa Parlamentosu’nda önceki gün konuşma yapan Müşerref, Taliban’ın El Kaide’den daha fazla tehdit yaratmasına neden olarak ise Afgan halkı arasında kökleri olmasını gösterdi. NATO, Afganistan’da ocak ayından bu yana düzenlenen intihar saldırılarında 173 kişinin öldüğünü açıkladı. Ölenlerin 151’inin Afgan sivil, diğerlerinin NATO ve koalisyon güçleri üyeleriyle Afgan yetkililer olduğu belirtildi. Yaşamını yitiren sivillerin çoğunun çocuk olduğu kaydedildi. Afganistan’ın güneyindeki şiddetli çatışmalarda 30 Taliban militanının öldürüldüğü bildirildi. ABD ELÇİLİĞİNE BASKIN ‘Federalizm planı siyaseten öldü’ ? WASHINGTON (AA) Irak Meclis Başkanı Mahmud Maşhadani, Irak’ta 3 özerk bölgenin kurulmasını öngören federalizm planının siyaseten öldüğünü söyledi. Washington Post gazetesine demeç veren Sünni Meclis Başkanı, ‘‘Federalizm şu anda kurulsa, bu, güneyin ayrılmasına, ülkenin orta kesiminde bir şeriat devletinin kurulmasına yol açar. Şu anda federalizmi oluşturmaya başlama riskini göze almak mümkün değildir’’ dedi. Saldırganların hepsi Suriyeli Dış Haberler Servisi Suriye’nin başkenti Şam’daki ABD büyükelçiliğini hedef alan saldırganların hepsinin Suriyeli olduğu bildirildi. Suriye haber ajansı SANA, önceki gün düzenlenen saldırıya katılan kişilerin 4’ünün de Suriyeli olduğunu duyurdu. Saldırganlardan 3’ü dün Suriyeli güvenlik güçlerince öldürülmüştü. Yetkililer yaralı olarak ele geçirilen dördüncü saldırganın önceki gece öldüğünü açıklarken bu kişiyi sorgulama imkânı bulamadıklarını belirtti. Suriye’nin Washington Büyükelçisi İmad Mustafa, ABD ile yaşanan gerginliğe atıfta bulunarak ilişkileri geliştirmek için bir şansın bulunduğunu, çünkü Suriye’nin her zaman sorunların diyalogla çözüleceği anlayışı taşıdığını söyledi. Mustafa, ABD’nin izlediği politikaların, ilişkilerin olumlu yöne gitmesine yardımcı olmadığını belirterek ‘‘Artık top ABD yönetiminde’’ diye konuştu. ABD önceki gün elçiliğe düzenlenen saldırıyı püskürttüğü için Suriye’ye teşekkür etmişti. Almanya’dan Lübnan’a asker ? BERLİN (AA) Alman hükümeti, Ortadoğu’da konuşlandırılacak Lübnan’daki BM Geçici Barış Gücü’ne (UNIFIL) deniz kuvvetlerine bağlı en fazla 2 bin 400 askerle katılma kararı aldı. Alman askerleri 2007 ağustos ayına kadar görevini sürdürecek. Almanya Başbakanı Angela Merkel ‘‘Artık Ortadoğu’daki gelişmelere seyirci kalmayacağız’’ dedi. Paris’te uluslararası ‘antiterör hücresi’ Dış Haberler Servisi Fransa’nın başkenti Paris’te, 6 ülkenin gizli servislerinin, uluslararası bir ‘‘antiterör hücresi’’ kurdukları ortaya çıktı. Uluslararası Fransız Radyosu (RFI) tarafından yayımlanan bir söyleşide konuşan Fransa Terörle Mücadele Koordinasyonu Birimi Şefi Christophe Chaboud, kod adı ‘‘İttifak Üssü’’ olan hücrenin, ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya, Almanya ve Fransa’nın haberalma örgütleri tarafından kökten dinci ‘teröristlere’ karşı yürütülen operasyonlarda kullanıldığını açıkladı. Chaboud, antiterör biriminin, ‘‘katılımcı bütün gizli servislerin aralarında sürekli irtibat sağlayan bir yapı oluşturarak yürütülen operasyonları daha verimli kıldığını’’ söyledi. Paris’teki Fransız Harp Akademisi’nin bulunduğu 7. bölgede olduğu belirtilen birimin, Irak’ın işgali nedeniyle 2003 yılında kurulduğu kaydedildi. UBP milletvekili Kaşif: Maddi ve manevi yardım garantisi önerdiler Kıbrıs sorununu ‘Siyasi kriterler’ bölümüne dahil etmeye çalışıyorlar Hollanda’da şeriat tartışması ? AMSTERDAM (AA) Hollanda Adalet Bakanı Piet Hein Donner, halkın üçte ikisinin istemesi halinde ülkesinde şeriat düzeninin kurulabileceğini söyledi. Bu açıklamaya meclisteki partiler sert tepki verdi. Bunun üzerine Donner, şeriat düzenini savunan biri olmadığını vurguladı, sadece teoride böyle bir geçişin mümkün olabileceğini anlatmak istediğini belirtti. Müftüden ‘partini bırak bakan ol’ telefonu REŞAT AKAR Rumların, Türkiye için ek kriter listesi belli oldu MURAT İLEM ATİNA Türkiye’nin karşı çıkma çabalarına rağmen, Kıbrıs Rum Yönetimi ile Yunanistan’ın AB’nin Türkiye İlerleme Raporu’na dahil etmeye çalıştıkları kriterler belli oldu. Yunan basınında yer alan haberlere göre 6 ana başlıkta toplanan istemler, Türkiye’nin katılım sürecini etkileyebilir. Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimi’nin üzerinde yoğunlaştıkları ana konu, Kıbrıs sorununun AB belgeleri içinde yer alan ‘‘Bölgesel konular’’ bölümünden çıkarılarak ‘‘Siyasi kriterler’’ bölümüne dahil edilmesini sağlamak. Brüksel’deki AB organları kanalıyla Ankara’ya iletilen Yunanistan destekli Rum kriterleri, şu başlıklar altında toplanıyor. 1 Rum kesimi, Kıbrıs sorununun ‘‘Bölgesel konular’’ değil, ‘‘Siyasi kriterler’’ bölümüne dahil edilmesini ve Türkiye’nin Rum yönetimiyle ilişkilerini normalleştirmesini istiyor. 2 Rum kesimi, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Türkiye’nin hiçbir adım atmadığının rapora yansıtılmasını, Türk üst düzey yetkililerinin açıklamalarında saldırgan ifadelerin yer aldığını, ayrıca Annan Planı’na dayanmayan her türlü çözüm çabalarında isteksizlik bulunduğunun vurgulanması gerektiğini belirtiyor. 3 Rum kesiminin birçok uluslararası organa katılmasının Türkiye tarafından engellendiği konusuna değinilmesine vurgu yapıyor. Bu çerçevede Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü gibi örnekler veriliyor. 4 Katılım müzakerelerinin başlamasının önşartı olarak Gümrük Birliği’ne ilişkin Türkiye’nin aldığı yükümlülüğün tüm ayrıntıları hatırlatılıyor. Kıbrıs konusunda Ankara’nın uzlaşmazlığının yol açtığı sonuç öne sürülerek ‘‘Türkiye’nin katılım müzakerelerinin 3 Ekim’de başlamasına ilişkin kararın, hatalı değerlendirmeler altında alınmış bir karar olup olmadığının düşünülmesi’’ isteniyor. 5 Türkiye’nin siyaset ve asker arasındaki ilişkiler ile, Türkiye’nin dış politikasının şekillenmesinde ve özellikle Kıbrıs sorununda ordunun rolüne ilişkin net mesajlar veriliyor. 6 Dini özgürlükler, yasalara uyma ve günlük yaşama uygulama konularında ilerlemenin yavaş olduğuna değinilerek, “ekümenik patrikhane” ve Heybeliada Ruhban Okulu konularına atıfta bulunuyor. Chavez’den ucuz benzin ? Dış Haberler Servisi Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez, Londra Belediye Başkanı Ken Livingstone ile anlaşarak Londra’ya ucuz benzin gönderme kararı aldı. Ucuz benzin karşılığında ise Londra Belediyesi, Venezüella’nın başkenti Caracas’ta bazı ileri derece kamu hizmetlerinin geliştirilmesinde yardım edecek. Chavez’in göndereceği benzinin miktarı konusunda resmi açıklamada bulunulmazken, bu miktarın Londra otobüs sisteminin bütün gereksinimini karşılayacağı kaydedildi. LEFKOŞA Kuzey Kıbrıs’ta Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Demokrat Parti (DP) koalisyon hükümetinin istifası ve 4 milletvekilinin partilerinden ayrılmalarıyla ilgili tartışmalar giderek kızışıyor. KKTC’nin eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’la eski Başbakan Dr. Derviş Eroğlu’nun, milletvekili istifalarıyla ilgili olarak AKP ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ı suçlamalarının ardından, UBP Gazimagosa Milletvekili Ahmet Kaşif dün dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Aslen TC kökenli olan Kaşif, ağustos ayının son günlerinde Adana’daki evinde dinlenirken, KKTC Müftüsü (Din İşleri Başkanı) Ahmet Yönlüer tarafından telefonla arandığını ve AKP adına konuşan bu şahsın kendisine UBP’den istifa önerisinde bulunduğunu söyledi. Kaşif ‘‘UBP’den ayrılarak yeni bir parti kurmamı ve bu partinin başına geçerek Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ile bir koalisyona gitmemizi önerdi’’ diyerek, bunun kabul edilmesi halinde her türlü maddi ve manevi yardım garantisi verildiğini belirtti. Kaşif, Yönlüer’in kendisi ile yaptı ğı görüşmede söylediklerini özetle şöyle anlattı: ‘‘Adana’daydım ve Yönlüer beni İstanbul’dan aradı. Hükümetin yürümeyeceğini, bozulacağını, yeni bir siyasi oluşuma gidileceğini, benim de buna katılmamın ve başkan olmamın istendiğini söyledi. Yönlüer bana Türkiye’de kendisinin temasta olduğu bilinen çevrelerin de buna onay verdiğini açıkladı ve bu teklife olumlu bakmam halinde bir iki saat içinde özel uçakla beni Adana’dan aldırıp İstanbul’a götürebileceklerini belirtti. Yönlüer bana ayrıca kurulacak partinin CTP ile koalisyona gideceğini ve üç yıl iktidarda kalacağını da açıkladı. Yönlüer, ‘Seni istiyoruz, başkaları ile de temaslarımız olacak. Maddi ve manevi hiçbir şey düşünme. Hiçbir sıkıntınız olmayacak’ dedi. Ben de böyle bir şeye karşı olduğumu söyledim.’’ Bu arada sağ çizgide en güçlü parti konumunda bulunan UBP’nin parti meclisi tarafından yapılan açıklamada, AKP’nin, CTP ve müftü ile işbirliği yaparak milletvekillerini istifaya yönlendirmesi ve yeni parti kurdurması kınandı. ‘‘Yapılanlar KKTC demokrasisine sürülen bir kara lekedir’’ denilen açıklamada, meclis içi ve dışında eyleme gidileceği belirtildi. KÜÇÜKÇEKMECE 2. AİLE MAHKEMESİ’NDEN MUSTAFA ÇAY’A İLANEN TEBLİGAT ESAS NO: 2005/1206 KARAR NO: 2006/702 03.07.2006 tarihli karar ile Kastamonu İli Çatalzeytin İlçesi Çepni Köyü C:ll HN:9’da nüfusa kayıtlı Hüseyin ve Sultan’dan olma 04.04.1964 doğumlu MUSTAFA ÇAY ve aynı yer nüfusuna kayıtlı eşi Murat ve Hanım’dan olma 01.02.1966 doğumlu ŞERİFE ÇAY’in Aile birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile BOŞANMALARINA ve tarafların müşterek çocukları 01.02.1990 d.lu Emine Çay, 14.02.1992 d.lu Esra Çay, 18.12.1997 d.lu Emrullah Çay,15.07.2002 d.lu Emirhan Çay’ın velayetlerinin anneye verilmesine karar verilmiştir. Davalının yaşam tarzı dikkate alınarak küçükler ile babaları arısında şahsi ilişki kurulmasına yer olmadığına, Dava tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar davalı kadın için her ay 100,00 YTL tedbir nafakasının, her bir çocuk için dava tarihinden karar kesinleşme tarihine kadar tedbir nafakasının o tarihten itibaren iştirak nafakası olarak devam etmek üzere 75,00YTL ’den 300,00 YTL nafakanın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Harç,yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan alınmasına, Daha önce duruşma gününü bildirir açıklamalı dava dilekçesi de davalıya ilanen tebliğ edilmiş olduğundan bu ilanın yayınlanmasından itibaren 15 gün sonra gerekçeli karar davalı MUSTAFA ÇAY’a tebliğ edilmiş sayılacağı ve bunu takip eden 15 gün içerisinde kararı temyiz edebileceği aksi halde boşanma kararının kesinleşeceği davalı MUSTAFA ÇAY’a ilanen tebliğ olunur. (Basın: 44446) CUMHURİYET 11 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear