26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 24 HAZİRAN 2006 CUMARTESİ 12 EKONOMİ Ne yabancılara stopaj ödünü ne de dolara 10 gün arayla yapılan ikinci müdahale yaraları sarmaya yetti Merkez’den ikinci karavana M erkez Bankası kurdaki yükselişi frenlemek istedi. Dolar 1.75 YTL’ye fırladı. Maliye Bakanı yabancı yatırımcıyı çekmek istedi. Milyarlarca dolar yurtdışına kaçtı. ükümet ‘devalüasyon’ kelimesini kullanmaktan ısrarla kaçındı ama YTL’nin değer kaybını durduramadı. ‘Kapitüler’ önlemlere karşın Borsa düşüşe geçti. H erkez Bankası’nın son çabası da kuru aşağı çekemedi. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, 10 gün arayla ikinci kez ‘olağanüstü’ toplantıya çağırıldı. M P İ YA S A L A R I YA K T I ANKARA/İSTANBUL (Cumhuriyet) Merkez Bankası, 10 gün aradan sonra döviz piyasasına doğrudan satım yönünde yeniden müdahale etti. Müdahaleye karşın dövizdeki yükseliş dün akşam saatleri itibarıyla durmayınca banka, Para Politikası Kurulu’nun 25 Haziran Pazar günü (yarın) saat 14.00’te olağanüstü toplanacağını açıkladı. Bundan önce 13 Haziran’da ‘‘olağanüstü’’ toplanan Merkez Bankası, kısa vadeli faizleri yüzde 13.25’ten yüzde 15’e yükseltmiş, bu artış piyasalar tarafından ‘‘şok artış’’ olarak değerlendirilmişti. Kurul son olarak hafta içinde, 20 Haziran Salı günü toplanmış ve ‘‘bugünkü şartlar altında faiz politikasında bir değişikliğe gidilmesine gerek olmadığına’’ karar vermişti. Kurulun hafta içindeki son toplantı açıklamasında ‘‘iyimser’’ bir tablo çizilerek enflasyonun iki ay daha yükseldikten sonra düşmeye başlayacağı ve 2007 sonu itibarıyla da hedeflenen değerlerine ulaşacağı belirtilmişti. Merkez Bankası’ndan müdahale ile ilgili yapılan açıklamada, ‘‘Özellikle son günlerde likidite sıkışıklığına bağlı olarak döviz kurundaki aşırı dalgalanmaların devam ettiği gözlenmiştir. Bu çerçevede, döviz kuruna tekrar satım yönünde müdahale edilmiştir’’ denildi. Merkez Bankası bundan önceki son müdahalesini 13 Haziran’da gerçekleştirmişti. YTL’nin 1.5 aylık kaybı yüzde 30 Gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş piyasalara doğru fon çıkışının etkisiyle, dolar kuru 1.7170 YTL ’ye kadar tırmanınca, Merkez Bankası 10 gün aradan sonra piyasaya satış yönünde müdahale etti. Müdahalenin ardından önce 1.6910 YTL ’ye gerileyen dolar, ardından 1.75 seviyesine kadar yükseldi. Uluslararası piyasalarda dalgalanmanın başladığı 9 Mayıs’ta 1.3455 YTL düzeyinde olan dolar, dün 1.75 YTL düzeyine kadar çıktı. Böylece son 1.5 ayda YTL yüzde 30 değer kaybetmiş oldu. Dolardaki dalgalanma bono piyasasına da olumsuz yansırken faizler yüzde 21’e dayandı. Dün yüzde 19.52’den kapanan 9 Nisan 2008 vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi yüzde 20.97’ye çıkarak son 18 ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Merkez Bankası’nın dolara müdahalesi borsada da satışları arttırdı. İMKB Ulusal 100 Endeksi 1256 puan kayıpla 32 bin 973 puana gerilerken hisse senetleri yüzde 3.67 değer yitirdi. CHP’NİN KRİZ UYARISI HÜKÜMET ÜYELERİNİN EZBERLERİ İLK MALİ ÇALKANTIDA BOZULDU aliye Bakanı Kemal Unakıtan, 27 Ekim 2005 tarihli demeciyle, stopaj uygulamasında yerli yabancı ayrımı yapmadıklarını belirterek ‘‘Bu vergiler sabahtan akşama değişmeyecek’’ demişti. Unakıtan, 14 Haziran’daki basın toplantısında da yılbaşından itibaren yürürlüğe konan yeni sistemin ‘‘olumlu sonuçlarını’’ almaya başladıklarını ve halen yürürlükte olan bu vergileme sisteminde ‘‘herhangi bir değişiklik yapılmasının mümkün olmadığını’’ söylemiş, çifte vergilendirmeye ilişkin olarak şu anda bir inceleme yapılmasının gerekmediğini de ifade etmişti. M Güven kayboldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hükümetin verdiği ödünler piyasalardaki dalgalanmayı durdurmakta başarılı olamazken, CHP’nin ekonomi kurmayları ‘‘kriz’’ uyarısı yaptı: CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu: Hükümet sıcak paraya teslim oldu. Üstelik Türk yatırımcının aleyhine ödünler verildi ve buna karşın piyasalar durulmadı. Bunun temelinde hükümetin ülkeyi hem siyaseten hem de ekonomik olarak yönetme gücünü yitirmesi var. Bu hükümet piyasalara güven vermiyor. Geçen yıl bütçe görüşülürken Maliye Bakanı Unakıtan ve Devlet Bakanı Babacan’a, sıcak paraya karşı önlem alın, demiştik. O zaman hükümetin elindeki kartlar daha kuvvetliydi. İki bakan da, biz sıcak paradan korkmuyoruz, önlem almaya gerek yok, dediler. Bugün gelinen noktada sıcak paradan korkup korkmadıkları, sevk ettikleri tasarıyla belli. Son gelişmelerde Merkez Bankası Başkanı’nın atama süreci çok önemli rol oynadı. Bu konuda hükümet iyi bir sınav vermedi. Merkez Bankası Başkanlığı’na, kendisine yakın, teknisyen düzeyinde birini atadı. O kişi de yönetici formasyonu güçlü biri değil. Piyasalara güven veremediler. CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi (TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda önceki gece stopajın kaldırılmasına ilişkin yasa önerisi görüşülürken): 4045 günden beri faiz ve dövizde bu kadar büyük oynama varsa, buna artık kriz diyelim. Alınan önlemler çözüm değil. Hükümet gerekli önlemleri almazsa kriz giderek derinleşir. CHP Mersin Milletvekili Mustafa Özyürek: Yabancı yatırımcılar bunun kulisini yaptılar, şimdi de konjonktür uygun olunca, Maliye Bakanlığı’na baskı yaparak bunu getirdiler. Dışarıdan gelen yabancı hiç vergi ödemeyecek, içerideki yüzde 10. Bu, çok net şekilde anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olur. Portföy yönetim şirketleri vergilendirilirken şimdi vatandaşlar vergilendirilecek. aliye Bakanı Kemal Unakıtan, Merkez Bankası’nın dövize müdahalesine ilişkin, ‘‘Bunlar olağan şeyler. Dalgalı kur söz konusu olduğu için dalganın boyu yüksek olabilir, sürekliliği fazla olabilir. Bunlar gayet tabii hususlar’’ dedi. Unakıtan, İstanbul’da basına kapalı gerçekleştirilen ‘‘UBSTürkiye Yatırım Konferansı’’ öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlarken, yapılan düzenlemenin küresel ekonominin gerekle M Unakıtan: Olur böyle şeyler ri olduğunu belirterek ‘‘Herkes bu önlemleri alırken bizim de tersine gidecek halimiz yok’’ diye konuştu. Unakıtan, yerli yatırımcılar için düşünülen yüzde 10’luk düzenleme için de ‘‘Zaten yüzde 10 meselesi kanuni bir şey değildir. Kararname ile belirleniyor. O bakımdan bu kanun çıktıktan sonra Bakanlar Kurulu’nun vereceği karardır’’ dedi. Unakıtan, yabancılara stopajın sıfırlanmasının ‘‘kapitülasyonlara’’ benzetilmesine de ‘‘Gayet yanlış bakış açısı’’ diye itiraz etti. konomiden sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, 16 Mayıs 2006’daki konuşmasında, ‘‘Finansal enstrümanlar üzerinde vergi konusundaki gri alanlar Gelir İdaresi tarafından en kısa zamanda netleştirilecek. Bu yılın başında yürürlüğe giren yüzde 15’lik stopaj vergisinde bir değişiklik olmayacak’’ demişti. Kemal Unakıtan ile Ali Babacan, bugüne kadar sık sık kendilerine sorulan soruları da ‘‘Kesinlikle stopajda geri adım atmayacağız, herkes hesabını buna göre yapsın’’ diye yanıtlamışlardı. E Eleştiri okları Merkez’e döndü Goldman Sachs ekonomisti Ahmet Akarlı: Müdahale bekleniyordu. Döviz likiditesi ile ilgili bir sorun var. ‘‘Neden döviz satıcısı yok’’ diye düşünmek lazım. Londra ve ABD’de TL ile ilgilenen aktif yatırımcı yok. MB bugün (dün) olduğu gibi döviz müdahaleleriyle devreye girecektir. Lehman Brothers Gelişen Ülkeler Direktörü Tolga Ediz: MB’nin yapması gereken, döviz için bir seviye belirlemek değil. Mesele, likiditeyi sağlamak, dalgalanmayı düşürmek. MB’nin yapacağı şey, topladığı rezervleri kullanarak döviz likiditesini sağlamaktır. Önemli olan, tutarlı olmak. MB’nin, Türkiye’de dolar arzı yeterli olana kadar piyasaya dolar vermesi gerekir. Bankanın piyasaya müdahale etmek zorunda kalacağını düşünüyorum. MB bu aşamadan sonra enflasyon rakamının hemen ardından faiz kararını açıklayabilir. TEB Hazine Piyasaları Yöneticisi Tuğrul Özbakan: 1.70 seviyesi önemli, seviyeler gerçekten çok yüksek. Buraların aşağı da gelmesi gerekiyor. Yoksa enflasyon konusunda ciddi bir güçlükle karşılaşacağız. MB bu seviyelerin altında döviz satışı yapacaktır. Gerektiği zaman yine müdahaleye devam etmeli; daha fazla yüksek miktarlı müdahale etmeli. WSJ: Dalgalanmadan AB de sorumlu Ekonomi Servisi ABD’de yayımlanan Wall Street Journal gazetesi, Türkiye’de piyasalarda yaşanan dalgalanmadan Avrupa Birliği’nin (AB) de sorumlu olduğunu yazdı. Gazetenin Avrupa baskısının başyazısında, ‘‘Türkiye’yi zor ekonomik ve siyasi reformlara yönlendirip, üyelik görüşmelerine başlattıktan sonra Avrupa’nın fikir değiştirmesi, Türkiye’nin AB’deki geleceği konusundaki soru işaretlerini yeniden canlandırdı. Ancak bu durum Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için bir mazeret olmamalı. Türkiye’nin lideri, ilgisini, toplumu ayıran İslamcı bir gündeme yöneltti. Bu da yatırımcıları korkuttu’’ denildi. Deutsche Bank stopajı alkışladı, fonunu sattı Ekonomi Servisi Uluslararası yatırım bankası Deutsche Bank, stopajın yabancı yatırımcı için sıfırlanmasını ‘‘Türkiye açısından önemli bir adım’’ olarak niteledi. Ancak Türkiye’nin de içinde bulunduğu gelişmekte olan piyasalara ait 500 milyon dolarlık krediyi, riskini çok bulduğu gerekçesiyle sattı. Banka tarafından yapılan açıklamada, gelişmekte olan piyasalara kullandırmış olduğu kredilerden riski en yüksek olanlardan tercih edilerek belirlenen toplam 500 milyon dolarlık bölümün, bir grup yatırımcı havuzuna satıldığı belirtildi. Deutsche Bank diğer yandan ise yurtdışında yerleşik yatırımcıların, finansal araçlardan Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratlara uygulanacak stopaj oranının sıfırlanması kararının, Türkiye’den çıkan yabancı yatırımcıyı geri çekmek açısından önemli bir değişiklik olduğunu bildirdi. Banka tarafından yapılan analizde, bu önlemin olumlu etkisinin, bir süre sonra, değer kaybeden Türk Lirası ile yükselen faizler üzerinde görüleceği vurgulandı. Analizde, yabancı yatırımcı açısından sıfırlanan stopaj oranının, yerli yatırımcılarda yüzde 10’a çekilmesinin sorun yaratabileceği, bu nedenle, yerli yatırımcı açısından da, sadece bonolar için bir indirimin sağlanabileceği kaydedildi. N E D E D İ L E R ? Sıcak para daveti için vergi avantajı Abdurrahman Yıldırım/Sabah: Yüzde 15’lik stopaj değiştirilirken yabancıların lehine bir ayrım yapılacak. Eğer bu değişiklik Meclis’ten aynen geçerse ve Cumhurbaşkanı’nca onaylanırsa tabii. Bu onay gelmezse yani yasa değişikliği veto yerse, tatile girmiş olan Meclis’in yeniden olağanüstü toplantıya çağrılması gerekiyor. Bu açıdan dünkü açıklamaların belli bir toleransla karşılanmasında bu da etkili olabilir. Finansal piyasalardaki dalgayı vergi düzenlemesi de kesmedi. Çünkü beklenen böyle mikro değil makro düzeyde bir ekonomik önlemler paketiydi. Tek bir hedefe kilitlendik: Yabancılar kaçmasın Güngör Uras/Milliyet: Sanal ucuzluk ve sanal istikrara dayalı düzenin sürdürülemez olduğu konusundaki uyarılar dikkate alınmadı. Saadet zinciri koptu. Döviz kaçışını önlemek, döviz girişini sürdürmek için Merkez Bankası faizi yükseltti. İşe yaramadı. Kullanılmaması gereken, elindeki son silahı ateşledi. İşe yaramadı. Bütün bu çabalar, sürdürülemeyeceği belli olan düzeni ayakta tutmaya dönük çabalardır. Dövizci kazanıyor. İyi de bu düzen nasıl bir düzen? Kime kazandırıyor, kimi eziyor? Yalan mı? Cehalet mi? Yiğit Bulut/Radikal: Türk piyasalarında yaşananlar ‘‘yurtdışı kaynaklı’’ söylemi siyasetçilerin ağzından düşmüyor. İşin garibi, son günlerde pek kalmadı ama, ilk etapta aynı açılım ‘‘bazı yorumcuların’’ bile ağzındaydı... Yaşadıklarımızı ‘‘cehalet’’ ile böyle algılayanlara hiçbir sözüm yok, hatta eleştirme hakkım bile yok. Ama gerçeği bilmelerine rağmen ‘‘aslında hiçbir şey bozulmadı, hedefler tutar, yaşananlar güçlü bir ağacın eğilip sonrasında geri gelmesi’’ gibi diyenlere de bir çift sözüm var; Türk halkını kandırıyorsunuz... Daha da açığı; bunu bilerek yapıyorsanız, yalan söylüyorsunuz... W E S T L B YO R U M U Dalgalanma kriz haline getirildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Alman bankası West LB’nin Türkiye şubesi Hazine Müdürü Burak Üstay, ‘‘Çorba olduk. Hareket boyut değiştirdi, spekülatif hale geçti. Hiç de kriz olmayacak bir dalgalanmayı kriz haline getirdiler’’ dedi. Siyasi güven bunalımına dikkat çeken Üstay, şunları söyledi: ‘‘Hükümetin üstüne düşen; Cumhurbaşkanlığı, seçim, anayasal kurumlarla olan konularda tedirginliği giderecek adımlar atması. Piyasada AKP’nin tek başına iktidar olmasıyla ilgili kaygılar var. AB ile birleşme senaryosuna giren birçok oyuncu, AB’den uzaklaşma senaryosunun içinde kaldı. Artı bürokrasideki yanlış uygulamalar girince Merkez yönetimine güven düzeltilemedi. Bunun maliyeti çok fazla. Biz Merkez’in para politikasının kabiliyetini sorguladığımız sürece, risk primi ve enflasyon yükselecek.’’ CUMHURİYET 12 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear