28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 MART 2006 CUMARTESİ 14 KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Klasik müzik dergisi Andante bu ayki sayısında ‘müzik eleştirisi’ konusunu işliyor SANATA BAKIŞ SELMİ ANDAK Heykelleri dikilmeyecek BÜLENT ERGÜDEN Mimar Sinan’da Mozart Requiem’i Dünya edebiyatında kullanılması en zor ve anlaşılmaz sözcük ‘‘rahatlık’’ ve aksi olan ‘‘rahatsızlık’’tır... Bu sözcüğü de iş dünyasında en çok duyan insan, kuşkusuz ‘‘sanatçı’’dır. Sanatçı, her şeyden önce ve herkesten önce yaratıcıdır... Ve yarattığı eser, yapıt, beste, söz, tüm üretmiş olduğu emeğin, nemanın kuşkusuz önce tüketici tarafından olumlu karşılanması isteğini başta taşır. Üretici ve tüketici ilişkisi bu noktaya ulaşınca çok nazik ve halledilmesi zor bir durum ortaya çıkar. İşte, bu durumda sadece yaratan ve emekçiye iş düşmez. Herhangi bir değeri ortaya çıkaran, değerlendiren görevi üstlenmiş de olur... Ve klasik olan durum, yani işverenişçi ilişkisi de rol alır. Bu ilişki, işveren ile işçi arasında görev yapan, adına da yönetmen, yönetici, sahneye koyan, rejisör, orkestra şefi, vd. sorumlular, koro şefi, koreograf, dekorkostüm, ışık uygulayan, müzik, orkestra ve vokal düzenleme, müzik sorumlusu ve diğer görev sorumluları ile kurulur... Günümüzde, yukarda saydığım nitelikleri bütünüyle taşıyan ‘‘yaratıcı sanatçı’’ halen Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müdürü olan Prof. Mesut İktu’dur. Kendisine, sanatçı kimliğinizle bu yeni göreviniz olan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müdürü olarak neler hissediyorsunuz diye sordum: ‘‘Opera sanatçılığı ve konser şarkıcılığının yanında, bildiğiniz gibi uzun yıllar İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin müdürlüğünü ve genel sanat yönetmenliğini üstlendim. Ancak, konservatuvardaki öğretmenliğimi hep çok önemsedim ve hiç ihmal etmedim. Otuz iki yıl olmuş... Şimdi ise, konservatuvarımızın müdürü ve opera sanat dalı başkanı olarak görev yapıyorum.’’ Mozart’ın doğumunun 250. yılı kutlamaları çerçevesinde Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon’da bestecinin dünyaca ünlü görkemli başyapıtı ‘Requiem’ yer aldı. Konservatuvarımızın öğrencilerinden oluşan orkestra, koro ve solistlerin seslendirdikleri eserin yönetim görevini Yard. Doç. Dr. Babür Tongur üstlendi. ‘Requiem’ korosunu Arş. Gör. Alkim Tongur hazırladı. Solistlikleri; soprano Sirel Yakupoğlu, mezzosoprano Asude Karayavuz, tenor Caner Akın ve basbariton Arman İşleker üstlendi.’’ Konservatuvar Müdürü Prof. Mesut İktu ile görüşmemizde, bütün içtenliğiyle konu hakkında şu açıklamayı yaptı: ‘‘Konservatuvarımızın tüm bölümlerinde vermeye çalıştığımız ciddi ve nitelikli sanat öğretimini, sanat üretimine dönüştürme ve izleyiciyle buluşturma çabası ve ideali içindeyiz. Bu yıl 35. kuruluş yılını kutladığımız konservatuvarımız, yıl süresince bu çerçevede etkinliklerini sürdürecektir. Tiyatro, opera, bale, modern dans, yaylı çalgılar, üfleme ve vurma çalgılar, piyano, arp, gitar, ana sanat dallarımızın öğrencileri etkinliklerini üniversitemiz Oditoryumu, Atatürk Kültür Merkezi, Mustafa Kemal Kültür Merkezi, CRR Konser Salonu’nda ve Akatlar Kültür Merkezi’nde sürdürecektir. Öğretim elemanlarımız da yıl süresince etkinliklerini yurtiçinde ve yurtdışında sürdürmeye devam edecektir.’’ Andante müzik dergisinin bu ay yayımlanan 22. sayısında ‘müzik eleştirisi’ konusu işlendi. Müzik eleştirmenlerimiz bu konuda söyleşi, serbest metin ve sorulan bazı sorulara verdikleri ortak yanıtlarla yaklaşımlarını dile getirmişler. Andante Türkiye’de ilk kez bu konuyu tartışmaya açmayı başarıyor. Eleştiri çağdaşlıkla, demokrasiyle yakından ilgili bir kavram. Toplumların, insanların eleştiriye açık olmaları, mekanizmalarını işler kılmaları ve bunların nitelikleri çok önemli. Müzik eleştirisiyse müzisyendinleyici ilişkisini yoğunlaştıracak, her iki tarafa da göndermelerin olabileceği, müzikle ilgili dilsel, bilimsel bilginin çok yönlü üretildiği bir alan. Sanırım, Filiz Ali ve Evin İlyasoğlu’nu bir kenara bırakırsak, Andante’de bu konuda yazıları olan müzik eleştirmenleri toplum tarafından neredeyse hiç bilinmemekteler. İçlerinde çok önemli akademisyenlerin ve müzisyenlerin bulunduğu bu kişilere müzik dinleyicisinin ne kadar ihtiyacı var? Basında birçok konuda ahkâm kesen bazı yazarlar, zaman zaman müzik konusunda da yazıyorlar. Siyaset, sinema, futbol, gündelik yaşam gibi daha birçok alanda topluma bir şeyler önerme cesareti. İki tür cesaret vardır. Bunlardan birincisi bilgi birikiminin getirdiği, ikincisi ise cehaletin getirdiği. Toplumumuz ne tarz eleştirmenlerle bilgilenecek? Türkiye’de oynanan neredeyse tüm futbol karşılaşmalarının değerlendirilmesi yapılıyor. Ancak dünya çapında önemli sanatçıların yer aldığı klasik ve caz müziği festivallerimizdeki neredeyse hiçbir konserin eleştirisi yapılmamakta. ‘Müzik eleştirmenliği nedir?’ nilince akıllarına gelen isimler ise öncelikle Faruk Güvenç, Filiz Ali, Evin İlyasoğlu, Faruk Yener, İlhan Mimaroğlu ve Serhan Bali. Şirin Pancaroğlu müzik eleştirmeni denilince aklına kimsenin gelmediğini söylerken Erden Bilgen bu isimlerin çok olduğunu, unutulursa kırgınlık olabileceğinden dolayı isim vermediğini söylemekte. Çağdaşlığı yakalamak Filiz Ali A müzik eleştirisini öncelikle besteciyorumcu ekseninde görme eğilimindeler. Yani asıl sorun yorumcunun besteciyi doğru yansıtıp yansıtmadığı. Oysa bir performans doğrudan bestenin ya da doğaçlamanın yapıldığı an olabilir. Ayrıca tek başına beste ya da besteci de eleştirinin alanına girer. Müzik ve müzik üzerine düşünce sonsuz bir doğurganlık taşıyor. Sözle ses bazen bir olur, bazense birbirlerine dönüşürler. Söz sesi içerir. Müzikteki suskunluk boyutu ise yazıya denk düşer. Ancak asıl olan ses, yani müziktir. Hint efsanesi Gita’da yaradılıştan önce ses vardır. Bir ses gelir ve her şey oluşur. ‘‘Müzik eleştirmeni müzikolog olmalı mı’’ sorusuna verilen ya ndante dergisi, müzik eleştirmenliğini tartışmaya açarak toplumumuzda çok geri plandaki bir sorun gibi gözüken, aslında doğrudan demokrasiyle, çağdaşlıkla ilgili bir konuya katkıda bulunmakta. Müzik eleştirmenlerinin iç tartışması gibi görünen bu konu müzikseverlerle de yakından ilgili. nıtlarsa oldukça ilginç. Bana biraz herkes kendi konumuna göre yanıtlar vermiş gibi geldi. Eğer eleştirmen müzikologsa müzikologluğu, müzisyense müzisyenliği önkoşul koymuş. Her ikisi de değilse herhangi bir şartın olmaması eğilimi söz konusu. Müzisyenlik işin sanat, müzikologluksa bilim tarafıyla ilgili. Eleştirmen için her ikisi de çok önemli. Sanatsal yaratım diye bir şeyden bahsediliyorsa müzik yazarı bu süreçlerden haberdar olmalı. Bilimsellik, nesnellik ise vazgeçilmez bir özellik. Eleştiride elbette öznelliğe de yer var. Ancak öznellik işin en geri planında olmalı. Çünkü yazının amaçlarından biri de müzik okurunun öznelliğine yol açabilmektir. Bazı yazarlar ise müzik eleştirmenliğini küçümsemek yönünde bir eğilimdeler. Bestecilerin, yorumcuların heykellerinin olduğunu, ancak müzik eleştirmenlerinin olmadığını belirtiyorlar. Müzik eleştirmeninin bir görevi de mitleri araştırmak olmalı. Neden heykelinin dikilmesini, mit olmayı istesin ki. Mit ve müzik tarih boyunca hep kardeş olmuştur. Ancak bilimle mit kardeş değildir. Eğer müzikologsanız mitleri parçalar, yıkarsınız. Ülkemizde müzik eleştirmeninin düzeyi konusunda genel kanı olumsuz olmuş. İlk ciddi çoksesli müzik bestecilerimizi 20. yüzyılda çıkardığımız düşünülürse buna şaşırmamak gerekiyor. Yazarların müzik eleştirmeni de Dosyada tartışılan konulardan ilki müzik eleştirmeninin ne olduğu konusu. Müziğin kendisi bir bilgi üretimi. Sanatsal diyebileceğimiz bu bilgi üzerine, dilsel düzeyde bilgi üretilmesi gerekiyor. Eleştirmen, müziği ön planda tutarak her türlü disiplinle ilişki kurabilir. Ancak bazı eleştirmenlerimiz Müzik eleştirisinde çağdaşlığı yakalamak konusundaki önerilerde de önemli farklılıklar var. Sözgelimi Bülent Aksoy, ‘‘Ülkede genel musiki kültürü, birikimi, zevki gelişmedikçe, dolayısıyla bu alanda dikkate değer bir talep olmadıkça bu yönde çok anlamlı bir sonuç elde edilemez’’ görüşünde. Feza Tansuğ ise çözümü akademik bir alanda görmekte: ‘‘Müzik eleştirisi yaratmak, öncelikle etno/müzikoloji bölümlerinin yeniden yapılanıp daha çok öğrenci yetiştirmelerini sağlamaktan geçer.’’ Sosyal ve akademik olarak adlandırabileceğimiz bu değerlendirmelerin dışında bir de Can Denizci’nin sorunu daha kişisel bağlamda gördüğü önerisi bulunmakta: ‘‘Kişisel bazda adım atmakla başlanabilir; çok okumak, dünyadaki her türlü kaynağı takip etmek ve erdemli olmak.’’ Andante’nin genel yayın yönetmeni Serhan Bali, dergisinde müzik eleştirmenliğini tartışmaya açarak toplumumuzda çok geri plandaki bir sorun gibi gözüken, aslında doğrudan demokrasiyle, çağdaşlıkla ilgili bir konuya katkıda bulunmakta. Yazının başında da belirttiğim gibi eleştiri, eleştiriye açıklık, magazin, futbol gibi yüzeysel alanlarda değil, asıl bilim, sanat, politika gibi temel alanlarda yaşam bulmalı. Müzik adına önemli bulduğum bu konuyu Cumhuriyet okurlarıyla paylaşmak istedim. Müzik eleştirmenlerinin iç tartışması gibi görünen bu konu müzikseverlerle de yakından ilgili. Hayalim ise Türkiye’de müzik üzerine yazılan nitelikli yazıların artması, boş konuşmaların azalması ve giderek sözün yerini sesin, müziğin almasıdır. bulenterguden?yahoo.com Sayı: 2002/267 Esas 1 Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: Ünye ilçesi, Çamurlu Mah. Aralık yol mevkii 259 m2 miktarlı, 215 ada 31 parsel sayılı taşınmaz şehir imar planı içinde bodrum kat hariç bitişik 4 kat müsaadeli 19 LII imar paftasına isabet etmektedir. Arsanın bulunduğu yer şehrin merkezi yeri olup Ünye Samsun devlet sahil yoluna paralel bir sokak üstünde taşınmazın kısmen deniz manzaralı çok az bir kısmı imar yoluna gitmiş köşe başındadır. Dava konusu taşınmaz üzerinde bodrum kat 217 m2 deposığınak zemin kat 229 m2 çift daire 1, 2, 3 normal katlar 229’şar m2 çift daire üzerine toplam 1133 m2 ruhsat alınmış, 4 normal kat 229 m2 ile bu katla beraber tripleks kullanılmak üzere 180 m2 toplam 409 m2 çatı katı ile beraber fazladan katla beraber 6.5 katlı betonarme karkas binanın tüm dış sıvası yapılmış, bina giriş kapısı demir imalat olarak takılıdır. Yağmur olukları monte edilmiş, merdiven otomatiği yapılmış, binanın iç ve dış tüm tuğlası örülmüştür. Bodrum kat dış tuğlası deniz cephesinde örülmüş, kapı ve pencere tümü takılı, üç tarafı betonarme perde olup depo ve sığınak, zemin kat 2 daire iç ve dış tuğlası örülmüş pencere denizlikleri (mermer) yerlerine konulmuş, plastik doğraması takılmıştır. 1 normal kat köşe başındaki daire tamamen bitmiş halen iskân edilmekte olup, diğer daire ise iç ve dış tuğlası örülü pencere denizlikleri ve plastik doğraması takılıdır. 2 ve 3 normal kat 4 dairenin iç ve dış tuğlası örülü, pencere ve denizlikleri plastik doğraması takılıdır. 4 normal kat ile bu kata irtibatlı tripleks olarak iç ve dış tuğlası örülü deniz manzaralı her iki daire terasveranda şeklindedir. Arsa ve binanın toplam değeri 660.450,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 2 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 410 parsel sayılı taşınmaz 260 m2 arsa olup, Ünye Samsun devlet sahil yoluna paralel, kısmen deniz manzaralı, çevresinde villalar inşa edilmiş, yapılaşmanın hızla devam ettiği ifrazı yapılmış müstakil arsa olup, işbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 3 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 411 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 4 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 412 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 5 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 413 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 6 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 414 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 7 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 415 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 8 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 416 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 9 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 417 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400,00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 10 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 418 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 260 m2 arsadır. İşbu arsaya 23.400, 00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. 11 Ünye ilçesi Göbünalcı köyü (Sahilköy) Eski köy mevkii 419 parsel sayılı taşınmaz 410 parselle aynı vasıflara sahip olup 478 m2 arsadır. İşbu arsaya 71.700, 00 YTL. kıymet takdir edilmiştir. Şartları; 1 1. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 09.3009. 40 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 2 2. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 09.5010. 00 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 3 3. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 10.1010. 20 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 4 4. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 10.3010. 40 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 5 5. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 10.5011. 00 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 6 6. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 11.1011. 20 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 7 7. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 11.3011. 40 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 8 8. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 11.5012. 00 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 9 9. Taşınmazın 1. satışı 29. 05.2006 günü saat 13.3013. 40 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 10 10. Taşınmazın 1. satışı 29.05.2006 günü saat 13.50 14.00 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü önünde 11 11. Taşınmazın 1. satışı 29.05.2006 günü saat 14.10 14.20 arasında Ünye 1. İcra Müdürlüğü’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak kaydıyla taşınmazlar 08.06.2006 günü aynı yer ve saatler arasında ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın kesin ve süresiz teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin ve Türk parası iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. KDV, ihale damga pulu bedeli, tapu alım harcı, tahliye masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler, tapu satım harcı ve tellaliye satış bedelinden ödenir. Türk parası dışında kalan yabancı devlet paraları teminat olarak kabul edilmez. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için daire açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2004/2361 Esas sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 7 Adresleri tapuda kayıtlı olmayan alakadarlara gönderilen tebligatların tebliğ imkânsızlığı halinde işbu satış ilanı İİK. 127. md. gereği tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Adlarına tebligat yapılamayan ilgililere gazete ilanı tebligat yerine geçerlidir. Basın: 12951 ÜNYE 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI Evin İlyasoğlu VEFAT Baromuzun 1743 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT BAHA AKEL vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 25.03.2006 Cumartesi günü (bugün), Levent Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’nda defnedilecektir. Merhuma Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI ŞÜKRAN KURDAKUL SEMPOZYUMU 25 Mart 2006, Cumartesi 10.3019.00 Bilgi Üniversitesi, Dolapdere Kampüsü (BS2 Salonu) Şair ve öykücü Kurdakul: Eray Canberk, Hayri Erdoğan, Doğan Hızlan, Adnan Özyalçıner, Öner Yağcı. Edebiyat tarihçisi Kurdakul: Salih Bolat, Turhan Günay, Alpay Kabacalı, Sennur Sezer, Taner Timur. ÜSKÜDAR 2. AİLE MAHKEMESİ’NDEN 2005/515 Davacı Levent Hüseyin Köymen vekili tarafından davalı Ana Paula Gomez Köymen aleyhine açılan boşanma davasında; İstanbul ili, Kadıköy ilçesi nüfusuna kayıtlı Benedito ve Maria kızı 19.12.1968 doğumlu davalı Ana Paula Gomez Köymen’in adresine dava dilekçesi tebliğ edilemediğinden, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 28. maddesi gereğince ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiştir. Duruşma günü olan 26.04.2006 günü saat 09.10’da davalının veya vekilinin duruşmada hazır bulunması, aksi takdirde yokluğunda yargılama yapılıp karar verileceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 13190 Sayı: 2006/2 Satış Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, kıymeti, evsafı: 1 Gönen ilçesi, Kurtuluş Mahallesi, Ağaçayırları mevkii, tarla cinsindeki 13771,00 m2’lik tamamı Nazıf Atabay adına tapuya kayıtlı. Tapunun 21 ada, 8 parselinde kayıtlı bulunan taşınmaz. Halihazır durumu: Taşınmaz Kerpeç Deresi’nin batısında, Kurhan Çiftliği ile Ersin Çiftliği’nin üçgeninde yer almakta olup, kuzeyi 7 parsel, doğusu, Kerpeç Deresi ve yol. Güneyi 9 parsel batısı yol ile çevrili bulunan. Toplulaştırma kapsamına dahil edilmiş. Taşınmazın yerinin (ve m2 binin) aynı civarda olmak üzere değişebileceği. Düz taban arazisi olup, sulanabilir birinci sınıf ziraata elverişli. Devlet sulama kanalları ile yolları yapılmış. Her türlü hububat ekimine, kanallar bittiğinde de çeltik ekimine elverişli duruma gelebilecek. Toplulaştırma sonucu hudutları değişebilecek, ancak toprak yapısı ve mevkisi itibariyle değerinde bir değişiklik olmayacak durumda. Gayrimenkul imar durumu: Belediye mücavir alanı dışında. Takdir olunan kıymet: KDV hariç tamamının değeri 68.855.00 YTL. 2 Gönen ilçesi, Kurtuluş Mahallesi, Ağaçayırları mevkii, tarla cinsindeki 7935,00 m2’lik tamamı hissedarların adlarına tapuya kayıtlı, tapunun 15 ada, 6 parselinde kayıtlı bulunan taşınmaz. Halihazır durumu: Taşınmaz Total Benzin İstasyonu ile Bandırma Caddesi’nin 400 metre doğusunda Nuran Atabay Çiftliği’nin kuzeyinde, ovanın içinde yer almakta. Birinci sınıf ziraat yapılmasına elverişli olup, yakınında devlet sulama kanalları yapılmakta olup, ulaşım içinde yollar yapılmış, bölgede toplulaştırma yapılmakta olup, taşınmaz aynı bölgede kalmak kaydıyla yerleri ve m2’si değişebilir. Ancak toprak yapısı itibariyle değerinde bir değişiklik olmayacağı, sulanabilir her türlü hububat ekimine elverişli kanallar bittiğinde çeltik ekimine de elverişli duruma gelebilecek, verimli ve düz taban arazi durumundadır. Gayrimenkul imar durumu: Belediye mücavir alanı dışında. Takdir olunan kıymet: KDV hariç tamamının değeri 39.675.00 YTL. Taşınmazların devir, tescil ve teslimatları: Toplulaştırma sonucu tapuda olan değişiklik nazara alınarak devir, tescil ve teslimat işlemi yapılacaktır. Satış şartları: 1 Satış 05.05.2006 günü saat 09.3009.50’e kadar Gönen İcra Dairesi bahçesi, daireye girişin önündeki adreste açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. (Onar dakika ara ile) Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 15/05/2006 günü aynı yer ve saatte ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın kesin teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde satış bedeli ile KDV’sini ödemek üzere 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale damga pulu, tapu alım harcı, tahliye ve teslim masrafları, yüzde 18 KDV, tellaliye ücreti alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde müdürlüğümüze bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini ve KDV’sini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 4/a İhale bedeli ile KDV’nin yatırılmaması üzerine, İİK.’nun 133. maddesi gereğince ihale kararı kaldırılarak kendisinden evvel en yüksek pey ileri süren sürdüğü pey İİK.’nun 129/1. maddesine uygun bulunması halinde, sürdüğü pey üzerine kendisine muhtıra ile teklif edilecek, razı olursa ona ihale edilecekir. Aksi takdirde gayrimenkul yeniden ihaleye çıkartılacak, satış ilanı ilgililere tebliğ edilmeksizin yapılacak ilanla yetinilerek yeniden ihaleye çıkartılacaktır. Bu arttırmada teklifin İİK. 129/2. maddesine uyması şartıyla gayrimenkul en çok arttırana ihale olunacaktır. 5 Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için daire açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 5/a İİK.’nun 127. maddesi gereğince; adresleri tapuca bildirilmeyen ilgililer ile tebligat çıkarılıp da tebliğ edilmeyenlere, işbu açık arttırma ilanı tebliğ yerine kaim olmak üzere; ilanen tebliğ olunur. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2006/2 Satış sayılı dosya numarasıyla satış memurluğuna başvurmaları ilan olunur. Basın: 12848 GÖNEN SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Örgütcü, politikacı ve bağımsızlıkçı Kurdakul: Cengiz Bektaş, Gülsüm Cengiz, Öner Ciravoğlu, Server Tanilli, Levent Tüzel. Kurdakul belgeseli, fotoğraf sergisi (Ferda Çağlayan), Şiirler (Denizbahçesi Şiir Evi), Novavon Flute Quartet, Kokteyl. EVRENSEL Basım Yayın TÜRKİYE YAZARLAR SENDİKASI CUMHURİYET 14 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear