24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 ARALIK 2006 CUMA 6 HABERLER Bakan’ın gizli görüşmelerinin Cumhuriyet’te yayımlanmasının ardından Güney izne ayrıldı BİR BAKIMA SERVER TANİLLİ TRT’ de sular durulmuyor FIRAT KOZOK Yılın Son Günlerinde... Yılın son günlerinde yaşıyoruz. Mum bitti bitecek! Ama bilinir, mum sönerken, son bir hamle, en parlak ışığını yayar ve tükenir birden. Pazar günü akşamı, herkes, gücüne göre bu parlaklıktan payını alacak. Hiç almayanlar da birlikte, hepimiz, yeni yıla girdiğimizde de, kendi hayatımızı yaşamaya koyulacağız. Bu “kendi hayatımız” da koşullara bağlı kalacak. Dünyanın ve toplumun damgasını da taşıyarak... Şu son günlerde dünyamızın ve toplumumuzun durumu, düşüncelerimizde, daha doğrusu kaygılarımızda ağır basmaz olur mu? ? İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, bambaşka bir dünya tasarlıyorduk. Batılı liberal kapitalist ülkelerin karşısında sosyalist ülkeler yer alıyordu. Ama liberalizm, “sosyal devlet” ile birlikteydi. Onlara, “Üçüncü Dünya” da katıldı. Ortam, bir “soğuk savaş” içinde yaşamış olsa da, dünyanın öğrendiği çok şeyler vardı ondan. Ama asıl öğrendiğini, 1990’larla Sovyetler Birliği’nin yıkılmasıyla öğrendi insanlık: “İki kutuplu” bir dünyanın yerine “tek kutuplu” bir dünya geçiyordu. O yeni dünyanın başında Birleşik Amerika vardı. ABD’nin beyinlere akıttığı da şuydu: “Bütün iktidar piyasalarındır”; mümkün olan yegâne ekonomi politikası, “yeni liberalizm” ve “piyasa”dır. Bu “tek boyutlu” ideoloji, doğaya ve yaşama ilişkin her şeyi metalaştırıp pazarlarken, “kamusal”la “sosyal”i de piyasanın emrine verir. ABD küreselleşmenin terkisine bunları bindirip dünyayı dolaştırıyor ve “ulusal”ın düşmanıdır; yeni haritalar uğruna da her türlü fecaati işliyor. Örneğin Irak’ta yaptıkları budur! Böyle bir sistemin olsa olsa düşmanı olmalıdır: Her yerde olduğu gibi, Türkiye’de de vardır. Ama iktidar ve onların yaltakları bu ideolojinin ardından gidiyorlar. Ne yapıyorlar? ? Ülkemizde dört yıldır iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), ABD’nin “rahlei tedris”inin başarılı bir öğrencisi oldu. “Milli servet”in düşmanı olarak, tam bir yağmayı sürdürüyor: Doğada, şehircilikte, sanayileşmede, tarımda... ABD’nin “ılımlı İslam” tasarısından da hoşnuttur AKP: Dinci bir parti olarak, Cumhuriyetimizin temel ilkelerini, başta da laikliği yıpratma yolunda her şeyi yapıyor. Özellikle milli eğitimde ettikleri ortadadır. Avrupa Birliği (AB) ise, bu olan bitenin seyrindedir. Niçin öyledir? Çünkü AB, ABD’nin Türkiye’yi “ılımlı İslam” rejimine sürükleme planında, onun taşeronudur. Türkiye’de demokrasi ise umurunda değildir. Türkiye’yi bu bataklıktan kurtarmak, en başta “sol güçler”in görevidir. Ama ne demektir Türkiye’de sol olmak? Türkiye’de sol olmak, geniş halk kesimlerinin gönenç düzeyini yükseltecek politikalar bulup uygulamaktır. Bu, özünde ulusal bir tavırdır. Tarımdan enerjiye, bankacılıktan ulaştırmaya, teknolojiden eğitime kadar yayılır. Öte yandan, sol olmak, “emperyalizme karşı” duruştur. Bu da ulusal bir tavırdır. Demokrasi, laiklik ve özgürlükler de, ancak bu bağlamda gerçek bir anlam kazanabilir. Özetle, bugün Türkiye’de ulusal ve antiemperyalist düşünce, sol olmanın asgari koşullarıdır. ? Son hafta içinde, 324 aydın, Kürt sorununu çözmek ve terörü sona erdirmek için bir bildiride önemli noktalara değiniyordu. Şiddetin hiçbir çözüm sağlamadığı çoktan belli oldu. Yurdun dört bir yanında yaşayanlar, çocuklarının anlamı kalmamış bir savaşta ölüp gitmelerini istemiyorlar; Güneydoğu’da yaşayanlar da, çocuklarının dağlarda ölmesine karşılar. İç içe iki konu var: Birisi Kürt ve terör sorunu, öteki de ekonomik gelişmeyi sağlamak. Ankara’daki “siyasal irade” ile ona bağlı bütün kurumlar bu sorunları hızla çözmek görevi ile karşı karşıyadır... Unakıtan: Yıllardır dinliyoruz ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, maliye müfettişlerinin telefonlarının yıllardır dinlendiğini söyledi. Maliye Bakanı Unakıtan, CHP’li Yakup Kepenek’in “Maliye müfettişlerinin telefon kayıtlarının tutulması ve emaillerin izlenmesi” konusundaki iddiaları içeren yazılı soru önergesine ilginç bir yanıt verdi. Unakıtan, “yasal zorunluluk nedeniyle müfettişlerin haberleşmesinin tevsiki (belgelenmesi) ve bütçe uygulama talimatları ve tasarruf genelgeleri uyarınca yıllardır telefon görüşmelerine ilişkin kayıtların tutulduğunu” açıkladı. Unakıtan, kayıtların “müfettişleri, isnat ve iftiradan korumak amacıyla yapıldığını” savundu. ANKARA TRT’den sorumlu Devlet Bakanı Beşir Atalay’ın, bazı yönetim kurulu üyeleriyle Başbakanlık’ta ve TRT’de yaptığı gizli görüşmelerin Cumhuriyet’e yansıması kurumu karıştırdı. Bakan Atalay ile görüşen Genel Müdür Vekili Ali Güney izne ayrıldı. Bakan Atalay ise sessizliğini koruyor. Papa’nın ziyareti sırasında yaşanan skandalların ardından TRT ile AKP iktidarı arasında yaşanan gerginlik her geçen gün ilginç boyutlar kazanıyor. TRT’den sorumlu Bakan Atalay’ın bazı yönetim kurulu üye ? TRT’den sorumlu Bakan Atalay’ın bazı yönetim kurulu üyeleriyle önce Başbakanlık’ta, ardından da TRT’de gizli görüşmeler yapması, kurumdaki gerilimi artırdı. Konuya ilişkin haberin gazetemizde yayımlanmasının ardından TRT Genel Müdür Vekili Ali Güney izne ayrıldı, ancak Güney, yaptığı görüşmelerin ardından araya bayramın girmesini beklemeden yeniden makamına döndü. leriyle önce Başbakanlık’ta, ardından da TRT’de gizli görüşmeler yapması, kurumdaki gerilimi artırdı. Konuya ilişkin haberin gazetemizde yayımlanmasının ardından TRT Genel Müdür Vekili Ali Güney izne ayrıldı, ancak Güney, yaptığı görüşmelerin ardından araya bayramın girmesini beklemeden yeniden makamına döndü. Ali Güney’in yaşananların ardından istifa edebileceği konuşuluyor. vurguladı. Sendika Genel Başkanı Baki Çınar, yönetim kurulu üyelerini istifaya çağırdı. Çınar, “Anayasayı ve yasaları hiçe sayan, TRT’yi hükümetin propaganda aracına dönüştüren Devlet Bakanı Beşir Atalay, sonunda TRT Yönetim Kurulu toplantısına da katıldı. Bu skandala izin veren TRT yönetimi ve Yönetim Kurulu Bakan sessiz TRT’de bu gelişmeler yaşanırken, Bakan Atalay, 1 haftadır konuyla ilgili telefonları yanıtsız bırakıyor. Atalay, sessizliğini korurken, HaberSen, yaşananların “skandal” olduğunu üyeleri istifa etmelidir. 16 Aralık tarihinde alınan Yönetim kurulu kararları iptal edilmelidir” dedi. Çınar, şöyle devam etti: “Hiçbir dönemde TRT’ye bu kadar müdahale edilmemişti. Hiçbir Bakan, hiçbir dönemde yönetim kurulu toplantısına katılma cüretini göstermemişti. Hükümet elini TRT’den çekmelidir. AKP hükümetine, TRT yöneticilerine ve yönetim kurulu üyelerine anayasanın 133’üncü maddesini bir kez daha hatırlatıyor, TRT’nin gerçek sahibi halkımızı kuruma sahip çıkmaya çağırıyoruz. ” CHP’Lİ MEHMET SEVİGEN Basına bilgi veren yandı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adli yargı ve idari yargı hâkim ve savcıları dışında kalan Adalet Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında görevli memurlar ile sözleşmeli personeli kapsayan “Adalet Bakanlığı Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Yönetmeliği’’nde değişiklik yapıldı. Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren değişikliğe göre, yetkili olmadığı halde basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç verenler hakkında “kınama’’ cezası uygulanacak. İstanbul’u Erdoğan yönetiyor İstanbul Haber Servisi AKP’nin 4 yıllık iktidarını değerlendiren CHP İstanbul Milletvekili Hasan Fehmi Güneş, AKP iktidarının AB önünde diz çöktüğünü, Kıbrıs konusunda başarısız bir politika yürüttüğünü belirtti. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gaziosmanpaşa İlçe Başkanlığı tarfından AKP’nin genel ve yerel iktidarlarının olumsuzluklarının tartışıldığıı bir toplantı düzenlendi. Gaziosmanpaşa Belediye Kültür Merkezi’nde önceki gün düzenlenen toplantıya konuşmacı olarak katılan CHP İstanbul Milletvekili Hasan Fehmi Güneş, yaklaşan seçimleri Türkiye’nin önündeki büyük bir sınav olarak değerlendirdi. AKP’nin ulusal saygınlığı koruyamadığını belirten Güneş, “Sizi AB’ye almayacağız diyenlere karşı dik durulamıyor. 75 milyon Türk ulusu birkaç yüz binlik Güney Kıbrıs karşısında tutsak olmuştur” dedi. CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen de yaptığı konuşmada, Erdoğan’ın İstanbul’a bir tek çivi dahi çakmadığını vurguladı. Sevigen şöyle devam etti: “Valiyi ve Belediye başkanını bypass etmiş İstanbul’u kendi yönetiyor. Kendisini henüz belediye başkanlığından ve İstanbul’un rantından kurtaramamış. Bütün yolsuzlukların ve örgütlenmelerin yeri İstanbul, o nedenle başbakan İstanbul’dan ayrılmıyor. Devletin imkânlarını kendi çıkarları için kullanıyorlar.” ÖDP’den meşaleli yürüyüş Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) İstanbul İl Başkanlığı, F tipi cezaevlerindeki tecridin sona ermesi için ölüm orucundaki avukat Behiç Aşçı’ya destek vermek amacıyla önceki gece Taksim’de meşaleli yürüyüş gerçekleştirdi. Taksim Tramvay Durağı’nda açıklama yapan ÖDP İstanbul İl Örgütü Başkanı Pertev Aksakal, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın F tipi cezaevleri ile ilgili açıklamalarını olumlu bulduklarını belirterek “Adalet Bakanı Cemil Çiçek ve hükümet bu konuda somut bir adım atmalıdır” dedi. F tipi cezaevlerinde tutukluların psikolojik ve bedensel yıkıma uğradığını söyleyen Aksakal, “Cezaevleri ıslah içindir. Devletin yurttaşlarını yutması için değil” dedi. Açıklamanın ardından meşalelerle Galatasaray Lisesi’ne kadar yürümek isteyen grup, polisin izin vermemesi üzerine İstiklal Caddesi’ndeki ÖDP İlçe Örgütü’nün önüne kadar yürüdü. “3 kapı, 3 kilit açılsın, Behiç Aşçı yaşasın” pankartı taşıyan ÖDP’liler, “Faşizme karşı omuz omuza”, “İçerde dışarda hücreleri parçala”, “Behiç Aşçı onurumuzdur” sloganları attı. (Fotoğraf: ALİ AÇAR) ‘Silopi’den çekilmedik’ ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) TürkABD ortaklı Black Hawk Security şirketinin ABD’deki en büyük hissedarı olan Hüseyin Atkın, üs çalışması yürüttükleri Şırnak’ın Silopi ilçesinden çekildikleri yönündeki haberin gerçeği yansıtmadığını savundu. Atkın, üs yapılması planlanan arazideki çalışmaları yürüten müteahhit firmanın değişmesi nedeniyle şirketin Silopi’deki faaliyetlerinin durduğunu söyledi. Atkın, Black Hawk’ın Türkiye’den çekilme gibi bir durumunun söz konusu olmayacağını açıkladı. Milli Eğitim Bakanı, ‘Eğitimde al gülüm ver gülüm’ haberi nedeniyle dava açmıştı Çelik’e yargıdan ret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, gazetemizde ‘’Eğitimde al gülüm ver gülüm’’ başlığıyla yayımlanan haberde “kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu’’ iddiasıyla açtığı manevi tazminat davasını kaybetti. Cumhuriyet’in 23 Aralık 2003 tarihli sayısında yer alan haber nedeniyle, gazetemiz ve CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı aleyhine dava açan Çelik’in tazminat istemi reddedildi. Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki davanın dün ERDOĞAN’DAN ÖZYÜREK VE GAZETEMİZE DAVA ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendisine “Seçim lafını duyunca kırmızı görmüş boğaya dönüyor’’ diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek ve gazetemiz aleyhine 5 bin YTL’lik tazminat davası açtı. Erdoğan’ın avukatları dava dilekçesinde Özyürek’in, 15 Aralık 2006 tarihinde gazetemizde yer alan ifadeleriyle, Erdoğan’a “ağır hakaretlerde bulunduğu’’ ileri sürüldü. kü duruşmasına, gazetemiz avukatı Şükrü Evrim İnal ve Gazalcı’nın avukatı Vural Gür ile Çelik’in avukatı Halit Aydemir katıldı. Yargıç Mehmet Cengiz Çifçi, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin, mahkeme tarafından daha önce verilen 2 bin YTL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin kararı bozduğunu söyledi. Çelik’in avukatı Aydemir, bozma kararı Mamak’taki yaralama olayı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Mamak Belediyesi basın bürosu sorumlusu olarak göreve başladığı belirtilen Basın Müşaviri Cemal İncesoyluer’in, nedeni henüz belirlenemeyen bir konuda tartıştığı eski Basın Müşaviri Erol Erdoğan’ı bıçakla yaralamasından sonra, Mamak Belediye Başkanı Gazi Şahin duruma el koydu. Şahin’in talimatıyla basın bürosu kapatıldı. Büroda çalışanlardan, belediyede memur olduğu belirtilen 2 kişi başka birimlerde görevlendirildi. Sözleşmeli olarak çalışan 4 kişinin ise hizmet akitleri feshedildi. İncesoyluer, çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken Erdoğan ise hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edildi. na katılmadıklarını ifade ederek daha önce verilen kararda ısrar edilmesini talep etti. Avukat Vural Gür de bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmesini istedi. Yargıç Çifçi, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamına uyarak davanın reddine karar verdi. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, söz konusu haberde “kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu’’ iddiasıyla, CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı ve gazetemiz aleyhine 15 bin YTL’lik manevi tazminat davası açmıştı. KAPATMA DAVASI REDDEDİLDİ 68’liler Birliği Vakfı kazandı İstanbul Haber Servisi Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün 68’liler Birliği Vakfı’nın kapatılması istemiyle açtığı dava reddedildi. 68’liler Birliği Vakfı’nın “milli ve manevi değerlere aykırı davranıldığı ve Deniz Gezmiş’in fotoğraflarının taşındığı” gerekçesiyle kapatılması ve 44 yöneticisinin de başka herhangi bir dernek ya da sivil toplum örgütünün yönetiminde bulunmasının engellenmesi istemiyle açılan ve 4 yıldır süren davada karar verildi. Beyoğlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki duruşmaya vakıf başkanı Sönmez Targan ile yöneticiler katıldı. Hükümetin AB süreci için Kıbrıs Rumları’na ‘liman açma’ önerisi kabul görmedi Devlet politikasına MGK onayı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Güvenlik Kurulu (MGK), 2006’nın son toplantısında iç güvenlik, AB süreci ve Irak’taki gelişmeleri değerlendirdi. AKP’nin Kıbrıs sorununu AB sürecine taşıyan “liman açma” önerisi MGK’de kabul görmedi. MGK, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Kıbrıs’ta çözüm “BM zemininde olmalı” görüşünü onayladı. MGK, “AB tarafından diğer ülkeler için öngörülmeyen ölçüt ve yöntemlerin Türkiye için de öngörülmemesinin ve müzakere sürecinin önüne Kıbrıs gibi bu süreçle ilgisi olmayan engellerin çıkartılmamasının beklendiğini” vurguladı. MGK, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in başkanlığında Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirdiği yılın son toplantısında, Türkiye’nin çıkarlarının bulunduğu güncel konuları değerlendirdi. Toplantıda PKK’nin önümüzdeki dönemde yürütmeyi planladığı faaliyetler ayrıntılarıyla masaya yatırıldı ve önlemler tartışıldı. Irak’taki son gelişmelerin de masaya yatırıldığı toplantıda AB ve Kıbrıs konusu da ele alındı. AB ile ilişkiler sürecinde Kıbrıs’ın yeri ve Kıbrıs sorununun çözüm zemini tartışmalarına son nokta kondu. AB’nin Türkiye ile müzakereleri 8 başlıkta askıya alma girişimini önlemek amacıyla AKP hükümetinin Kıbrıs Rumlarına “bir limanın açılması” önerisi MGK’de kabul görmedi. Kıbrıs konusundaki tartışmalar sırasında Büyükanıt’ın dile getirdiği “Çözüm BM zemininde olmalı” şeklindeki devlet politikasını bir kez daha onaylayan MGK’nin ardından yayımlanan bildiride Kıbrıs ve AB’ye ilişkin şu değerlendirme yapıldı: “11 Aralık 2006 günü yapılan Avrupa Birliği Dışişleri Bakanlığı toplantısında alınan karar sonucunda yeni bir döneme giren TürkiyeAvrupa Birliği ilişkilerinin ve söz konusu kararın ilişkilerimizin geleceği açısından olası sonuçlarının kapsamlı bir değerlendirmesi yapıldı. Bu bağlamda; ülkemizin AB üyeliği hedefine bağlılığını koruduğu ve bu bilinçle çalışmalarını kararlılıkla devam edeceği; AB tarafından diğer ülkeler için öngörülmeyen ölçüt ve yöntemlerin Türkiye için de öngörülmemesinin ve müzakere sürecinin önüne, Kıbrıs gibi bu süreçle ilgili olmayan engellerin çıkartılmamasının beklendiği; bu anlayışımızın AB tarafından da paylaşılmasının, müzakere sürecinin sürdürülebilirliği açısından bir zorunluluk olduğu vurgulanmıştır.” ‘Gerici güçlerin saldırısı’ Vakıf Genel Sekreteri avukat Namık Kemal Boya, son savunmasını yaparak dosyadaki bilirkişi raporlarında vakıf aleyhine hiçbir ifadenin yer almadığını belirtti. Bilirkişi raporlarından anlaşıldığı üzere vakfın kapatılması için hiçbir neden bulunmadığını belirten mahkeme yargıcı, davanın reddedilmesine karar verdi. Sönmez Targan, dava bitiminde açıklama yaparak “Aslında bu dava, ülkemizde yaklaşık 2 yıldır süren çağdaşlığın irtica ile olan mücadelesinin hukuk alanındaki yansımasıdır. 68’liler Birliği Vakfı, kendisini var eden değerleri tam bağımsız, demokratik, çağdaş bir toplum yaratma ilkeleri olarak açıklar. Bu dava, bu ilkelere karşı gerici güçlerin bir saldırısı olarak da özetlenebilir” dedi. CUMHURİYET 06 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear