22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5- AĞUSTOS 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK vt yAWAWA NA UY<TUN,Nİ$PETEN DMM KÜçu l , Vt Kamplarda dinieğitim iddiası "Yaz izcilik kamplan"nda türbanlı öğretmenlerin derslere girmesi, dini içerikli eğitim verilmesi, yurttaşların tepkisine neden oluyor Bizans taban ttöşemesi gün ışığına çıkarıUı • MERStN (Cumhuriyet) - Mersin'in Mezitli beldesinde bulunan Soli Pompeiopolıs antik kentinde yürü- tülen kazılarda, sütunJu caddenın do- ğusundakı alanda altıgen, sekızgen ve kare kaplama plakalardan olu- şan opus sectile (taban döşemesi) gün ışığına çıkanldı. 9 Eylül Üni- versitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Remzi Yağcı, Bizans dönemine ta- rihlenen ve MS 525 yıhndaki dep- rem nedeniyle tahnp olduğu sanı- lan taban döşemesınin konservas- yon çalışmasının yapıldığınj ve ko- ruma altına alındığını söyledı. Tariıi eser ele geçirüdi • tstanbul Haber Senisi - Malı Şube Müdürlüğü ekiplen Emınönü'nde bir işyerinin deposunda yapılan ara- mada 8 amfora ele geçırdi. tşyeri sahibi gözaltına alınırken pişmiş topraktan yapılan ve zeytınyağı gi- bi sıvı maddeleri muhafazada kul- lanılan amforalann dış yüzeyine midye yapıştınldığı tespıt edildi. Yetkililer, birmidyenın pişmiş top- raktan yapılan bir kaba en az bın yılda yapışabileceğini belirtti. Şarbon karantinası • NİĞDE(AA)-Niğde'de şarbonhas- talığı görülen merkez ilçeye bağlı Konaklı beldesi ile Ulukışla ılçesi- ne bağlı Horoz köyü, karantinaya ahndı. Ü Sağlık Müdürlüğü'nden ya- pılan açıklamaya göre, şarbon has- taJığı teşhisi konulan kişilenn hay- vancılıkla uğraştıklan ve hastahğa da kestikJen hasta hayvanlann de- rilerini yüzdükleri sırasında elle- rindekı sıynktan mikrobu aldıkla- nnınbelirlendiğı belirtıldı. Şarbon hastalığıyla ilgili olarak endişe edi- lecek bir durumun bulunmadığı vurgulanan açıklamada, gerekli ted- bırlerin alındığı bildirildi. Çete operasyonu • ÎSX\NBUL (AA) - Büyükçekmece ve Eminönü"nde, çıkar amaçlı suç örgütü oluşturduklan ıleri sürülen 9 kişi gözaltına alındı. Il Jandarma Komutanlığı'ndan alınan bilgiye göre, mahkeme karanyla Büyükçek- mece ve Eminönü'ndeki çeşitli ev, otel ve işyerlerinde arama yapıldı. Operasyonda, çıkar amaçlı suç ör- gütüne üye olduklan ilen sürülen A.K, E.A, A.N, S.C, N.P, M.A.y H.Y, M.D. ve B.Ş. gözaltına alın- dı. Operasyonda, fuhuş yapmak amacıyla Türkiye'de bulunduklan ilen sürülen yabancı uyruklu 121 kadın da yakalandı. Aramalarda, 1 adet ruhsatsız tabanca ile 44 adet mermi de ele geçirildi. Kadir Has düzenlemesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - KadırHas ÜıuKersitesi bünyesınden bazı okullann Türk Kardiyoloji Vakfı tarafindan kurulacak "sağ- lık-bılim üniversitesi"ne devredil- mesıni öngören tasan, TBMM Baş- kanlığı'na sunuldu. Tasan ile Ka- dır Has Üniversitesı bünyesinde bu- lunan Tıp Fakültesi, Florence Nıgh- tingale Hastanesi Hemşirelik Yük- sek Okulu, kurucu üyelikten çıka- cak olan Türk Kardiyoloji Vakfı ta- rafindan kurulacak olan sağlık-bi- lım üniversıtesıne devrediliyor. Oğrenci veKleri ders veren öğretmenlerin gryim ku- şanu, verilen seminerlerin büyük çoğunluğunun dini eğitinı içermesi, bizi kaygılandınyor drve konuşuyor. StBEL BAHÇETEPE/ SERVET ALÇEVKAVA M ülı Eğitim Bakanhğı dene- tıminde başanlı öğrenciler ıçin düzenlenen "yazizci- Bk kamplan"nda türbanlı öğret- menlerin derslere girmesi, dini içe- rikli eğitim venlmesi, yurttaşlann tepkisine neden oluyor. Ögrenci ve- lileri kamplarm denetlenmesini is- tiyor. Istanbul Büyükşehir Belediyesi ve AKP'li ilçe belediyelerınce düzen- lenen "yaz izcilik kamplarTna ço- cukları katılan öğrencı velileri, kamplann denetimsiz olduğunu, derslere türbanlı öğretmenlerin gir- diğini belirterek "Kamplarm ba- kanhk denetiminde olduğunu düşü- nerekçocuklanmızı rahatlıkla gön- dermiştik. Ders veren öğretmenle- rin giyim kuşamı, verilen seminer- lerin büyükçoğunluğunun dini eği- tim içermesi, bizi kaygılandınyor. Bakanlık \ etkiBkrinin kamplan de- netlemesini istiyonız" dediler. oerslere türbanlı öâretmen Programda yalnızca izcilikle il- gili derslerin bulunması gereken kamplarda, çocuklara "danışman- hk" ve "kişisel geüşim" dersleri adı altmda dini eğitım venldiğı id- dia edildi. Bir süre önce Beyoğlu Belediye- si. 10 bin öğrenciyi Kefken Çevre Yaz Kampı'na götürürken, çocuk- lann yaz sonuna kadar kalacağı kampta, rehberlik dersıne, türban- lı olan Sibel Demircan'ın girmesi dikkat çekiyor. Demırcan, Beyoğ- lu'ndaki Kadmlar Çeşmesı îlköğ- retim Okulu "nda görev yapıyor. Kampta kişisel gelişim derslerine ıse Sıtkı Arslanhan ginyor. Program- da olmamasma karşın derslere gı- ren Arslanhan"ın çocuklara "na- maz" ve "cennet-cehennem" gıbi di- ni içerikli konulan anlattığı ıddia edi- liyor. Beyoğlu Belediyesi'nden sonra îs- tanbul Büyükşehir Belediyesi de (IBB) 6 bin öğrenciyi Erdek Yaz Iz- cılık Kampı'na götürdü. IBB yet- kılılen, kamplarla ilgili yaptıklan açıklamada, denetimının ÎBB, Genç- lik ve Spor Genel Müdürlüğü, ılçe belediyelen ve Türkiye izcilik Fe- derasyonu'nca yapıldığını \oırgu- ladılar. Yetkililer, izcilik Federasyo- nu ile yapılan protokol gereğince, 2009 yılına kadar kamp çalışmala- nnı koordıneli olarak yürütcekJen- ni belırterek şunlan söyledıler: "Fatih, Sultanbeyli, Tuzla, Gün- gören ilçe belediyeleri ile Gümüşya- tzcilik kampında bir öğrencinin yazdığı sözler gözlerden kaçmadı. ka, Mimarsinan, Tepecik belde be- ledi\eleri bu faalhetkre kaülacak. Ilkögretim ve nse öğrencilerinin ka- ükuğı bu kamplarda, çocuklann ba- şında İzcilik Federasyonu'ndan,pro- fesyonel izcilereğitim veriyor. Kamp- lannda temel izcilik bilgileri, izcin- ğin tarihi, vanguı sondürme ve ko- ruma, ilkyardım, deprem ve çe^Te korunıa bilinci konusunda eğitim- ler verin\ r or." Balıbey: Dini eğitim söz konusu deflil Istanbul 11 Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbe\ ise kamplann, genç- ler tarafından büyük iîgi gördüğü- nü belirterek kamplann amacının "tlköğretim ve Bse öğrencilerinin yaz süresince boş valdüerini sokak- ta geçirmemelerini sağtamak" oldu- ğunu söyledi. Kamplarda, arkadaş- lık. dostluk, çevreye uyum sağlama gıbi konularda eğitimler verildiği- ne dikkat çeken Balıbey, kampla- nn öğrencilenn araştırmacı, yara- tıcı, sosyo-kültürel yaşama uyum- lu olmalannı sağladığını ifade etti. Balıbey, kamplarda derslerin pro- fesyonel kışiler tarafından verildi- ğini kaydederek dini eğitimin veril- mesinin söz konusu olmadığını söy- ledi. Balıbey, "Önemliolan,öğren- cileri sokaktan kurtarmak ve boş olan vakitlerini kamplarda geçir- melerini sağlamak" dedi. PROMOSYONLU KURAN KURSLARINA EĞİTİMCİLERDEN BÜYÜK TEPKl 4 Duygu sömürüsü yapdıyor tstanbul Haber Servisi - Yoksul aile çocuk- lan, kaçak ve resmi Kuran kurslanna, yüzme, Ingilizce kursu, cep telefonu, bisiklet ve ben- zeri armağanlar verilecegi vaat edilerek çe- kiliyor. Eğıtimciler, "duygu sömürüsunün" eğitimde yeri olmadığını beurttıler. Kaçak Kuran kurslarının yasa değişıklıgiy- le önünün açılması ıçın yapılan düzenleme- ler tartışma yaratu-ken resmi ve kaçak kurs- lar, öğrencı bulmak için çeşitli kampanyalar düzenliyor. Istanbul'un pek çok ilçesinde kur- sa kayıt yaptıracak öğrencilere bilgisayar, yüzme, Ingilizce kursunun da promosyon ola- rak verilecegi taahhüt ediliyor. Başanlı ola- cak öğrencilere cep telefonu, bisiklet gibi ar- mağanlar verilecegi duyuruluyor. Eski Diva- net Işleri başkanlanndan Mehmet Nuri Yıl- maz promosyon uygulamalannnı eskıden de yapıldığını savunarak "Dini açıdan bir sakın- cası yoktur. Eskiden de birinci olan hafjza sa- at hediye edilirdi. Böjie bir geJenek var" de- dı. Kursa katılmıı sağlamak ıçın düzenlenen promosyonlarla bırincıye başansı nedeniyle annağan verilmesinin, birbuınden aynlması gerektıği görüşünde birleşen eğitim uzman- lan ise "Kursakanlana başansıiçin armağan vermek başka, armağanlar sunarak kursa çekmekbaşkadır. BirincLsiödüDendirnıe.ikin- cisi iseriişvetolarak değeriendirilebilir. Oyu- na, oyuncağa, bilgisayara gereksinim duyan, parasEİıktan alamavan çocuklann konunıu- nu ve duygulannı sömürmektir" dedüer. MEYVELİ KURAN KURSU - Promosvonlu Kuran kurslan- na tepki sürerken Zonguldak'ın Terakki MahaDesi'ndeki Ay- vaz Cami İmamı Dursun Alamehmet, Kuran kursuna gelen ço- cuklara karpuzve şeftali dağıü\or. Alamehmet, çocuklann kur- sa devam etmesini sağiamakiçin me\\e dağrtuğmı bebrtti. (AA) DUZYAZI ORHAN BİRGİT AzGittik Uz Gittik Derken.. KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet AN Talat, res- mi ziyaret sonrası Ankara'dan ayrılırken adeta va- siyet edercesine "Türkiye'nin güneydeki devleti tanımamasını, özellikle de limanlann ve havaalan- lannı Rumlara açmamasını" söylüyor. Kuzey Kıbns Ticaret Odası Başkanı Mehmet Ali Erel'in ek protokol hakkındaki gözlemleri, nere- deyse Rauf Denktaş'ın yıllardır her fırsatta vurgu- ladıklannı haklı çıkaracak kadar dikkat çekici. Erel, 24 Nisan 2004referandumuöncesinde ada- da Karen Fogg'un ektiği tohumlan özenle sulayan ekibin öncülerindendi. Demek ki olaylann gerçek yüzü yavaş da olsa or- taya çıktıkça, olup biteni geç algılayanlar bile gel- mekte olan tehlikeyi fark etmeye başlıyoriar. Çankaya görüşmelerinde Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer, Kıbrıs'ta dili ve dini ayrı iki halk ve onlann kurduğu iki devlet bulunduğu- nu vurguladı. Adadaki iki halkın barış ve güvenlik içinde yan yana yaşayabilecekleri zeminin temeli- nin, KKTC'nin olası bir çözümün eşit ortağı duru- munda olduğu gerçeğinin kavranmasına bağlı ol- duğunu vurguluyor. Sayın Sezer gerçekçi bir gö- rüşün sahibi olarak, karşı tarafın eşitlik ve ortaklık temelinde birsiyasal uzlaşıyı kabul etmediğinin de altını çiziyor. Çok yakın zamana kadar Sayın Talat ve yandaş- ları, sorunu bu kadar kesin çizgilerie aynlmış ola- rak görmedikleri için "güneydekiotoriteye" yakla- şımları, Türkiye'nin Kıbns'la ilgili "geleneksel res- m/o:ö7üş"ünden farklı oldu. O farklı bakış, CTP'nin dünkü ve bugünkü genel başkanlarının söylemle- rinde dile geldi. Soros'un adada yürüttüğü politi- kayı destekler biçimlere dönüştüğü zamanlar ol- du. Bu karmaşanın Kıbns'ı aslında Yunanistan he- gemonyasında, Rumlann egemenliğinde bir dev- let olarak görmek isteyenleri mutlu ettiğini sakla- maya gerek yoktur. Ne pahasına olursa olsun AB'ye girmeyi aklına koymuş bir AKP iktidan, çözüm ararken Kıbns'ta Talat ve arkadaşlannın temsil ettiği görüşe bu ne- denle cankurtaran simidi gibi sanlmıştır. Ne zaman ki acı gerçek Türklerin azınlık statüsünde olacak- ları bir çözümün planlanması biçiminde ufukta görününce, halkın sık kullandığı bir deyimle jeton düşmüştür. Ek protokolü bir bakana değil de Dı- şişleri'nin üst düzeyde bir memuruna imzalatan AKP iktidan, şimdi Rum hükümetini tanımadığını adeta bir sağırlar diyaloğu gibi yüksek sesle tek- rarlamaktadır. KKTC Cumhurbaşkanı da Ankara dönüşünde, "Türkiye 'nin bu yolda yeni biradım atmamasını tel- kin eden" sözler söyleme gereği duymuştur. Oy- sa Maraş'ı -tıpkı Erdoğan'ın imza olayında izledi- ğı strateji gibi- bir KKTC'li bürokratın ağzından pa- zarlık karşılığında güneye peşkeş çeken de bizzat kendisidir. AKEL yetkilileri ile "tek vatan" sloganı altmda görüşme yapan da bugünkü KKTC Başba- kanı'dır. Bunlan kimseyi kırmak amacıyla söylemiyorum. Ancak uzağı görmeyenlerin yaşamsal önemdeki olaylarda duvara çarparken yalnız olmadıklannı, ne yazık ki temsil ettikleri ülke ve ulusu da tehlike- ye attıklannın bilinmesi için hatırlatmak gerektiği- ni kayda geçinmek istiyorum. Tıpkı Güneydoğu polrtikası gibi... Ne pahasına olursa olsun AB'ye girme düşün- cesi bir sabit fikir haline gelince AKP iktidarı PKK sorununda da olabilecek tüm ödünleri cömertçe verdi. O verişin sonunda kamuoyumuz bugün Öca- lan'ın demokratik konfederalizm adı altmda tez- gâhlamayaçalıştığı "parçalı bir Türkiye", konuşup yazmaya, tartışmaya açık hale geldi. Güneydo- ğu'da kimı illerde bu yönde imza kampanyalan dü- zenleniyor. Gazeteci arkadaşım Doğan Heperön- ceki gece bir televizyon haberinde izlemış. Diyar- bakır'da sokak ısimleri Kürtçe yazılıyormuş. Bele- dıye başkanı, değişiklıği halkın yaptığını söylemiş. Demek devletin Diyarbakır Valisi de bu isteğe hoş- görüyle bakıyor. O bakıyorsa Içişleri Bakanı, Baş- bakan'dan öyle esinleniyordemektir. AB kapılann- dan ne pahasına olursa olsun girme düşüncesinin basındaki öncüsü M. Ali Birand önceki günkü ya- zısında Kuzey Irak'taki Kürt egemenliği arttık- çaTürkiye'deki Kürt kesimlerin beklentilerinin de yükseldiğini yazdı. "Henüz bağımsızlık veya oto- nomi peşınde koşmasalar dahi federatif bir yapı giderek daha fazla tartışılıyormuş." Birand, Başbakan'dan, "devletin Kıbns tutu- mundaki ezberini bozduğu gibi", değişen koşul- lara göre yeni bir Kürt politikası oluşturmasını isti- yor. Ne dersiniz? Türi<iye'yi sancılı bir dönem bekle- miyor mu? Faks: 0 212 677 08 21 obirgittae-kolay.net TEM-SEN'DEN ÇELİK'E YAMT_ 'Denetim için Kuranh iyi bümekgerekmez* ANKARA (ANKA) - Tüm Eğıtimciler ve Eğitim Müfettişleri Sendikası (TEM-SEN) Genel Baş- kanı Mehmet Pmardağ, Kuran kurslannın ıl- köğretün müfettişlerinin denetiminden çıkanl- masmnı anayasaya ve mevzuata ayknı olduğu- nu belirtti. TEM-SEN Genel Başkanı Mehmet Pınardağ, Milli Eğitim Bakanı Huseyin ÇeHk'e açık mektup göndererek "Üköğretim müfettiş- lerinin çoğu EKfba'yı bünıez. Bunlar içerik de- netimini nasd yapacak?" şeklmdekı açıklama- sını yanıtladı. "Kuran kurslannın denetimini >*apabQmek için iyi derecede Kuran okuvabU- mek zorunluluğu da yoktur" diyen Pınardağ, ılköğretım müfettişlennce yapılan Kuran kur- su denetımlennde kursiyerlenn Kuran öğren- me derecelerinın belu"lenmedığıne ışaret etti. 'Teftişten kimler, neden kaçar?' Pınardağ, "Eğitim ve öğretimin, mev^uata, usul veesaslara uygun olarakyapıhpyapümadıgu gö- revBlerm ve öğrenmeortamının uygunluğu ile ba- kanukça belirlenmiş diğer hususlar denetlen- mektedir'' dedi. Saklayacak şeyı olmayanlann "teffiş"ten kaçmak yerine "teftiş" arayacaklan- nın \aırgulandığı mektupta. "Kun teftişi kaldır- ma>'a çabşır? Bu degcriendirilmeir denıldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear