02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 NİSAN 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sedat Peker rahatsızlandı • İZMİT(AA)-Kandıra 2 No'lu F Tıpı Cezaevf nde, "Çıkar amaçlı sııç örgiitü kurmak ve yönetıcılığını yapmak, adam kaldırmak suretiyle gasp, gaspa teşebbüs, özel cvrakta sahtecilik ve tehdit" suçlanndan tutuklu bukınan Sedat Peker, rahatsızlığı nedenıyle Kocaelı Devlet Hastanesi Beyin Cerrahı Servısi'ne kaldırıldı. Peker, yaklaşık 10 dakika siiren muayenesinin ardından, geldiği araçla cezaevine götürüldü. Peker'in bel ağnsından şıkâyetçi olduğu ve kendısıne iumbago' teşhısi konulduğu öğrenildi. 'Askerlik siiresi' çarkı • ANKARA (Cumhuriyct Bürosu) - Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, bedelli askerlık uygulaması ya da askerlık süresının kısaltılması konusıında bakanlığında bır çalışma olmadığını bildirdi. Askerlik suresinin kisaltılacaği yönünde hafta başinda Millı Savunma Bakanı Gönül'e atfen yer alan haberlere ılışkin yazılı açıklama yapıldı. MSB'denyapılan açıklamada, bedelli askeı lik uygulaması ve askeılik siiıesinin kısaltılmasına ilişkin bir çalışma bulunmadıgı belırtıldı Özürlüler için kanun teklifi • ANKARA (Cunıhuıiyct Bürosu) - AKP Istanbul Mılletvekilı Lokman Ayva, özürlülerin sorunlannın çözümü amacıyla bir yasa teklifi hazırladı. Tckiifc gore, hiçbir ozürlunun ozru, işc alınmama gerekçesı olarak ğöstenlmeyecek, ış ıçın sınav yapılması halınde, tjzürlü adaya, özriinün A)runlu kıldığı koşullar göz önünde bulundurularak sınav ifapılftcak." Beyazıt'ta dinci fcİSTANBlJL(AA)- IJeyazıt Camn'nden cunıa ijamazımn ardından çıkan [)iı gıup, dışarıda Üekleyen bir grup kadınla "tirlikte, "yasadışı Hizb-ut fahrır örgütü uycsi İldukları gerekçcsiylc jözaltına alınarak 28 Mart |Ümı tııtuklanan 4 kışının Şerbest birakılmasi" stemıyle eylem yaptı ?olis, pankart açıp slogan Uan ve "Hizb-ut Tahrır'ın /asal siyasal bir örgüt )lduğunu" ileri süıen lasın açıklamasını okuyan ;ruba dağılmaları ıyansında bulundu Jyanya karşm eylemı .ürdüren gruba müdahale •den polıs, 2'sı kadın 6 i gözallıııa aldı. Jaşoğlu kendini iavundu I ANKARA (AA)-AKP Vdana Mılletvekili Atilla laşoğlu, CHP'lı 'önetıcılenn, CHP'den ransfer olması arşılığında şırketıne aıt ergi borçlarının sılindığı Jdiasına yanıt verdı. iaşuğlu, CHPGrup iaşkanvekili Kemal uıadol'un"AKP'de281 mlyar lıralık huzur uldu" sozlenyle dıle etırdığı ıddıaya tepkı österdı. Başoğlu, söz onusu iddianın kamuoyunun idrakini afifc alan mcsnetsi/ bir 1dıa olduğunu" söyledı CHP'li akademisyen milletvekilleri Dinçer'in hemen görevinden aynlmasmı istedi: Ayıplı davranış sürüyorTUREY KOSE ANKARA - CHP'nın aka- demisyen kükenli millelvekil- leri, intihal (bilimsel hırsızlık) suçlamalanna hedef olan Baş- bakanlık Müsteşarı Ömer Din- çer'in hemen görevinden ayrıl- masını istedi. Başbakanlık Musteşan Ömer Dinçer'le ılgılı ıntıhal suçla- malan tartışma yaratııken Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan, "Göreviniyapış biçiminden çok memnunum. Sonuna kadar da kcndisrylc çabşmaya devam edc- cegim. Iddialar Raşbakanlıkta- ki göreviyle ilgili değil, akade- mik hayatıyla ilgili" dıyerek kendisine sahip çıktı. CHP'nin akademisyen kokenli millet- • Prof. Dr. Haluk Koç: intihal örtülemeyecek, taşınamayacak bir suçtur. Prof. Dr. Mehmet Tomanbay: Bu şahıs aynı davranışlara her an girebilir. Prof. Dr. Yakup Kepenek: Başbakan toplumla inatlaşmayı biraksın. Prof. Dr. Mustafa Özyurt: Bürokrasinin tepesindeki kişinin intihal suçlusu olması kabul edilemez. Prof. Dr. Oğuz Oyan: İntihal, mal hırsızlığından daha vahinı. vckilleri, ağır suçlamalara he- def olan bınnın bürokrasinin te- pesinde görevini sürdürmesı- ne sert tepki gösterdi. CHP Grup Başkanvekili Prof. Dr. HalukKoç, "Akademikhayat- ta intihal suçu örtülemeyecek, taşınamayacak kadar ağır bir suçtur. Bunu yapan kişinin bü- rokraside bu noktada kalması ve Başbakan tarafindan koru- ma altına alınması şaşüacak bir durum" dedi. CHP Genel Sekreter Yardım- cısı, tzmir Milletvekili Prof. Dr. Oğuz Oyan da "Fikri hır- sızhğın, mal hırsızlığından da- ha vahim olduğunu" söyledı. Oyan, "Birinde insan açtır, bi- linç düzeyi diişüktür. Diğerin- deyse bilinç, egitinı düzeyi yük- sck bir insanın cylenıi söz ko- nusudur. İntihal yapana 'mün- tahıl' derler. Başbakan, bir müntahili yanuıda çalıştıınıa- yı uygun görüyor" dedi. CHP'h dığerbazı akademis- yen kökenlı mılletvekıllen de şu değerlendirmeleri yaptılar: Prof. Dr. Mehmet Toman- bay (Ankara milletvekili): Böy- le bır eylemı gerçekleştırmiş kişinın en üst makamda bulu- nuyor olması çok büyük bir ayıptır. Zamanaşımına uğra- ması dıye bir olay kabul edile- mez, ayıplı davranış sürmekte- dır Bu şahıs aynı davranışlara her an gırebılır. Geçmışınde onlarca akçalı olayla ılgılı so- ruşturmalar bulunan bir baş- bakanın müsteşarı hakkında, intihal beni ilgılendırmez, de- mesi de normal. Prof Dr Yakup Kepenek (Ankara mılletvekılı)' Müste- şarnı akademik olarak duru- mu hiç zaman yitirilmeden ah- lak ölçulerı dikkate alınarak sonuçlandınlmalı Gereklı ce- zayı alnıası gerekır.Başbakan, toplumun tepkisini çeken kişi- leri sahipleniyor, toplumsal ta- leple ınatlaşıyor. Prof. Dr. Mustafa Özyurt (Bursa milletvekili): Bürokra- sinin en tepesinde olan bir in- san, kıtabında aşırma yapmış ve sizbunu o görevde tutuyor- sunuz. Boyle bir kişiyi görev- de tutarsanız, bır başka bürok- rat hırsızlık yapmışsa nasıl gö- revden alacaksınız? | Sablh Kanadoğlu'ndan uyari: j Laiklik ükesi tehlike altında ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı SabihKana- doğlu, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Din- çer'ı "şeriatdüşüncele- rininintihalcisi" olarak nitelendırdi. Sabih Kanadoğlu, liğur Mumcu Araştır- macı Gazetecılık Vak- fı'nda düzenlenen "Çağdaş Demokrasi ve Türkiye'' konulu panel- de yaptığı konuşmada, laikliğin telılikeye gırdı- ği uyansında bulundu. Kanadoğlu, laiklik ıl- kesinin tehlike altında olduğunu dile getırerek "Ortadan değil, doğru- dan konuşuyorum; ba- /ılannın ifade ettiği gi- bi devlete sızmış değil, sızdmlımşar. Türkiye'de laiklik ilkesinin iktidar- da bulunmasına karşın korunması iradesi yok- tur* diyc konuştu. İsim vermeden Baş- bakanlık Müsteşarı Ömer Dınçer'i eleştıren Kanadoğlu, "İntihalle suçlanan bu kişi ger- çekte 1996 şeriat dü- şüncclcı iııiıı intihalci- sidir" dedi. Kanadoğlu, "Eğersiz her vcsilede Türkiye Cumhuriyeti'nin laikli- ğini yıpratacak düşün- celerinizi söylüyor,' ace- le gıden ecele gıder' di- yorsamz o zaman laik- lik tehlike altında" de di. Yargıtay Cumhuri- yet Başsavcılığı'nın la- ik niteligin tehlikeye gir- dığı anda müdahale et- me yetkısı ve zorunlu- luğunda olduğuna ışaret eden Kanadoğlu, "İna- nıyorum ki yine yerine getirecektir" dıye ko- nuştu. Kanadoğlu, siyasi partilerin kapatılması- nın demokratik ilkelere aykın olacağı düşünce- sının kabul edilemez ol- duğunu ıfade ederken şunları söyledı: "Siyasi parti, bölücü, laiklik karşıtı eylemlc- riıı odağı halinc gelmiş- se kapatılmah. Vatan içinde bu tür partilerin ülkeye verdigj /aran gö- rerek faaliyette bırak- manın anlamı yoktur. Demokrasiye aykın bir uygulama değildir. Her deneni yerine «etirmck- le Türkiye'yi koruya- ma/.sımz." ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART TURISTIK ^N \ EŞYA SÜRÇU LİSAN ETTİYSEK AFFOLA ! [email protected] Milletvekillerine izinsiz konuşma, geziye katılma ve Meclis'e önerge verme yasağı getirdi CHP'de sıkıyönetim dönemi AYŞE SAYIN ANKARA-CHP'de muhalıf- lerden gelen eleştirılerın dozu- nun arlması üzerine, parti yö- netimi tt sıkıdisiplinönlemlerin ıçin harekete geçtı Milletve- killerine uyarı mektubu gön derileıek, medya önünde parti politikalannın eleştirilmeme- sı, yurtdışı gczılere çıkılırken ya da dığer TBMM faalıyetlen ko- nusunda grup yönetımınden izin alınması istendi. CHP Grup Başkanvekili Ke- mal Anadol tarafından kalc- me alınan 5 sayfalık yazida, bazı mılletvekıllennın gınşım- lerı ve tutumlarının grup ıçı • Muhaliflerin eleştirilcrinden rahatsızlık duyan CHP yönetimi, çözümü yasaklarda buldu. Milletvekillerine sıkı disiplin önlemleri getiren bir uyan mektubu göndcrcn parti yönetimi, uyarılann dikkate alınmaması halinde 'disiplin' imasında bulundu. dayanışma, bırlık ve bütünlü- ğü sarsacak boyutlara ulaştığı belirtilerek "Bu olumsuz ge- lişmclcrdcn rahatsı/.lık ve en- dişc duyan bir kısıııı milletve- kiliııin de yrup yöneümine baş- vurarak önlenı alınmasını iste- diği" kaydedıldi. Milletvekillerine nasıl dav ranmalan konusunda 5 mad- delik kurallar listesi sunulan yazıda," Parti politikaları,ça- lışmalan konusundaki eleştiri, özcleştiri ve şikâyetlcrin med- ya aracüığıyla yapılmaması, yasa önerisi, araştırma, soruş- turma önergeleri verme konu- sunda grup iç yönelmeliğine uyulması, medyaya konuşnıa- dan önce grup yönetimine •>iI— gi verilmesi, genel kurul çalış- ıııalarına katılınalan, resmi programlar dışında, yurtiçi vc yurtdışı özel siyasi program- lara grup yönetiminden izin almadan katıhnmaması" is- tendı Son olarak 30 Mart'ta 31 muhalıf mılletvekilınin, "CHP milletvekillerinin basın açıkla- nıası" adıyla yaptıklan toplan- tıda, genel merkez yönetımı- ne karşı ağn eleştiri ve suçla- malar yöneltilirken, bildirıye ım/a koymayan milletvekil- lerinin de "biat ve itaat eden- ler, kişiliğuıden ödün vererek siyasi gelecek kurmakisteyen- ler" diye tanımlandığı ıfade edildi. Boyle bır tanımlama yap- maya kımsenın "hakkıvehad- di olmadığı" kaydedılen yazı- da, bu açıklamanın "suç nite- liği" taşıdığı belirtilerek "di- siplin" imasında bulunuldu Mektupta, nıılletvekıllerı- nin yasa öneıilerinı gıubun bılgısine sunması istenirken, bunun mılletvekilınin o/gur- lüğüııü kısıtlama olarak nıte- lendirilemeyeceğı kaydedıl- di. Bazı milletvekillerinin grup yonctıminc danışmadan med- ya kunıluşlanna açıklama yap- malannın da eleştırıldığı ya- zıda, grup yönetiminin, bütün uyarılara karşın gcrekli ö/.eni göstermeyen milletvekilleri- ne karşı "musamahagösterme- sinin beklennıemesi" istendi. PATLAMADA AĞIR YARALANMIŞTI Mısır Çarşısı mağduruna 90 milyar tazminat ISTANBUL (AA) - Istanbul 6 tda- re Mahkemesı, Mısır Carşısı'ndakı patlamada ağır yaralanan Levent Sc- vil'e Içışlen Bakanlığı'nın 89 milyar 861 mılyon lıra tazminat ödemesıne ka- rar verdi. Kararda, davacının tüm top- lumu hedef alan teıör olayı nedeniyle toplumun bir ferdi olmasından dolayı yaralanmasından kaynaklanan maddi ve manevi zararın tazmıninın gerek- tiği sonueuna varıldığı anlatıldı. Levent Sevıl'in avukatlan Cengiz Hortoğlu ve Nurhayat Erdem tarafın- dan îçişleri Bakanlığı aleyhine açılan davayı karara bağlayan tstanbul 6. tda- re Mahkemesı, bakanlıgın davacı Se- vıl'e yasal faızıyle bırlıkte 89 milyar 861 milyon lira maddi ve manevi taz- minat ödemesine hükmelti. Öldü diye morga kaldınlmıştı Mısır Çarşısı'nın ginştnde bulunan Ünlüoğlu Büfe'de 9 Temmu/ 1998 ta- nhınde meydana gelen patlamada, 7 kışı ölmüş, 127 kışı de yaralanmıştı Olayda ağır yaralanan ve öldüğü sa- nılarak morga kaldırılan Levent Sc- vı I, daha sonra uzıın sııre tedavi grir- müştü. Sevıl, bakanlık aleyhine mad- di ve manevi tazminat davası açmıştı. ADAYLARIN HARCAMASI YÖK BÜTÇESİNDEN FAZLA 'ÖSS'de değişikliğe gidilmelV kampanyası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Lğıtım Derneğı (TED), Oğrencı Seçnıe Sınavı'nda (ÖSS) değişikliğe gidilmesi için "Hayat: 180dk.?" adlı bır kampanya başlattı TED'ın, ÖSS'ye yönelık "Hayat: 180dk.?" kampanyası Dernek Genel Merke/.i 'nde düzenlenen basın toplan- tısıyla başlatıldı TED Genel Başkanı Selçuk Pehüvanoğlu, bır yıldır üzenn- de çalışaıak tamamladıklan "Türki- ye'de İJniversiteye Giriş Sistemi Araş- nrma veÇözümÖnerileri'' isimli raporu açıkladı. ÖSS'nınetrafında şekıllenen Türküniveritü giriş sisteminin, tüm ka- demelerini teslim aldığı eğitimın temel ışlevlerinı yerine getiremez hale do- nüştürdüğüne ışaret eden Pehlıvanoğ- lu, aileler düzeyinde önemlı harcama- ların yapıldığı OSS'de değişiklığın şart olduğunu vurguladı Araştınnada 2004 yılında ÖSS'ye hazırhk ıçın oğrencı başına 2 milyar 305 mılyon 383 bın 649 lira harcanıa yapıldığı kaydedıldı. Bu harcamanın ÖSS'ye giren aday öğ- rencı sayısına oranlandığında tutann 4.1 katrilyonu bulduğu bıldırıldı Buna karşın tüm üniversiteler dahıl YOK'e aynlan 2004 yılı bulçesinin 3 katrilyon 894 trılyon olduğu belırtıldı POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETİJNKAYA Trabzon'dan İzmir'e... llkyaz sürgün vermiş Ege'de... Zeytin ağaçları denize doğru gidiyor Urla'da. Deniz, karşı dağlara doğru. Bir anda aklıma Necati Cumalı'nın dizeleri ge- lıyor: "Vakit ikindi I Biri beni geçti I Seni de geçecek I Bız senınle sevışemedık I Sevışemeyeceğız de I Gölgeler önümde bir karış ileri gitti" Güneş yavaş yavaş yükseliyor. Havada limon ko- kusu var. Unutulmuş bir gökyüzünün altında yürüyorum. Eskı anılarımla baş başayım. Yıllar ne çabuk geçiyor? Bir zaman tünelınden düne ve bugüne bakıyo- rum... Kafam karmakarışık. Ege'den Türkiye'yı seyretmek çok güzel. Dün sabah önce Urla'da deniz kıyısında yürü- düm, sonra Izmir'de Kordonboyu'nda. Pasaport'ta kahvemi yudumlarken gazeteleri okudum... Trabzon'da yaşananları düşündüm uzun uzun. Bildiri dağıtan beş üniversiteli genç neredeyse linç edileceklerdi. Anlamak çok güç!.. Türkiye, "kör milliyetçiliğin" ivme kazandığı bir dönemden geçiyor. Çok tehlikeli bir durum. Bildiri dağıtan TAYAD üyesi beş genç, öncekı gün tutuklanıp cezaevine gönderildi. Trabzon'un en işlek caddesinde gençleri linç etmek ısteyen- ler ise serbestti. Oysa beş genç ölümle yüz yüze gelmişlerdi. Hukuk devletı dedığın böyle olur!.. Bağımsızlığımızın simgesi olan bayrağımız, kör milliyetçilerin, ırkçıların, faşistlerın tekelinde değil- dir. Bakın, NATO'nun Napoli'dekı üssünün Izmir'ın Urla ılçesine taşınacağı haberleri geliyor. Urla İZ- TO konutlarında Amerikalıların ev kiraladıkları söy- leniyor. Peki tepki var mı? Tepki var ama internet ortamında... ••• Dinciliği, kör milliyetçiliği savunanların Trab- zon'dakı olaya yönelik tepkilerıni okuyorum gaze- telerde... Bildiri dağıtan TAYAD'lı beş genç suçlanıyor, onları linç etmek isteyenler ise baştacı ediliyor... Trabzon'daki olayda bayrak yakmak filan yok!.. Ortada düpedüz kışkırtma var!.. Bir hukuk devletinde yasalar herkese eşit bir bi- çimde uygulanır, kimseye ayrıcalık tanınmaz. Trabzon'da tutuklanan beş gencin tutuklanma gerekçesine bakıyorum: "Slogan atarak halkı güvenlik güçlerine karşı kışkırtmaya çalışmak, toplumda infıalyaratacak dav- ranışlarda bulunmak, görevlı memura mukavemet ve saldırı ile sokakta bulunan vatandaşları darp et- mek..." Evet, suçları bu, beş gencin... Oysa beş genç, Trabzon'un en işlek caddesin- de bınlerce kışı tarafından linç ediliyordu!.. Trabzon'daki linç girişimini "duyarlı vatandaş- ların tepkisi" olarak dillendiren yetkililerın oturup uzun uzun düşünmesi gerekir, "Türkiye 1980 ön- cesine götürülmek mi istenıyor?" dıye. Mersin'de ve şimdı de Trabzon'da yaşananlar aklı başında herkese ders olmalı. Trabzon'da linç gırışımıne katılanlar da yakalan- malıdır. Çünkü Türkiye demokratik bir hukuk dev- letidir 1978de Kahramanmaraş'ta, 1980'de Ço- rum'da "Aleviler camiye bomba attılar" diye dın- cıler, faşıstler katlıam başlatmadı mı? 1993 yılında Sıvas'ta Madımak Oteli'nde "Aziz Nesin Müslümanlara küfreüı" dıye onlarca aydı- nımız, sanatçımız diri diri yakılmadı mı? Bazıları Trabzon'da bıldırı dağıtan gençleri suç- lu buluyordu: 'TAYAD 'ın arkasında hangi sol terör örgütü ol- duğunu bılıyoruz. Bildıriyı izin almadan dağıtıyor- lardı." Bu, linç gırışımıne gerekçe olamaz! Doğru, izinsiz bildiri dağıtılmıştır. Ama Beyazıt Ca- misı'nden çıkanlar da "sıkmabaşa özgürlük" dıye gösterı yapıyorlar... TAYAD, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre kurulmuş bır dernektır ve yasaların koruması al- tındadır... Şoven milliyetçiliği kışkırtıp bundan siyasi çıkar sağlamak isteyenler, geçmişi hiçbir zaman unut- mamahdır... • • • Ege'den Türkiye'ye bakıyo- rum... llık bır nısan oğlesinde Ne- cati Cumalı'yı Şükran Kur- dakul'u anıyorum... Karşıyakavapuru Pasaport'a yanaşıyor... hikmet.cetinkaya(« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 CHP CRUP BAŞKANVEKİLİ Topuz, muhaliflerle yemekte buluştu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -CHP Gıup Başkanvekili Ali Topuz, Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) tarafından haklarında kınama cezası verılen ve yönetime muhalıf kimliğiyle bılınen milletvekilleri ile partiden ihıaç edilen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül'un kurultay sürecınde "siyaset danışmanlığım" yapan Halit Turaman ile yemekte buluştu. CHP'h muhakflerden Sefa Sirmen, Hasan Aydnı ve partiden istıfa eden Kayserı milletvekili Muharrem Eskiyapan, olağanüstü kurultay surecinde Sarıgul'e danışmanlık yapan Halıt foraman, öncekı gece aynı yemekte buluştu. Toraman'ın telefonu üzerine yemeğe Alı Topuz'un da katıldığı öğrenildi. Bir milletvekili, yemekten önce Topuz'u aradıklarını belırterek "AliTopuzbizim ağabcyimizdir. Siyaset konuşmadık" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear