23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 NİSAN 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Genelkurmay Başkanı, Türkiye ve dünyada yaşanan gelişmeleri değerlendirdi ÖÖzkök'tenheıkese mesajZLEM GİJVEMLİ jenelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Vzkök, "GenişletÜmiş Ortadoğu ve Cuzey Afrika" projesi kapsamında Türkıye'ye "Ilımlı İslam Modeli"ni biçen ABD'ye net mesaj verdi. Konuşmasında, "Türkiye ne bir İslam Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün konuşmasını devleti ne de İslam ülkesidir'' vurgusunu komıılaıılarbüyük bir ilgiylcuMedi. (Fotoğraflar UĞUR DEMÎR) yapan Özkök, "Laiklik ilkesi, Türkiye Türkiyeİslam ülkesi değil Cumhuriyeü'ni oluşturan tüm değerlerin kilit taşıdır. Türkiye, bu niteliklcriyle 'Türkiye Cumhuriyeti' olarak model gösterilebilir. Ancak başka ülkelerin kahul edeceği bir ıtamlı İslam devleti modeline dönüştürülmek istenmesi halinde bu yaklaşıma ulusça karşı çıkılacağı asla gözden kaçınlmamalıdır" diye konuşru Orgeneral Özkök, Harp Akademılen Komutanlığı'nda bir buçuk saat siiren konuşmasında, son bir yılda dünyada ve Türkiye'de meydana gelen gelişmelen değerlendirdi. Orgeneral Özkök, toplantının düzenlendığı Yenılevent'teki komutanlığa gclişinde, Harp Akademılen Komutanı Orgeneral Fanık Cömert tarafından törenle karşılandı. Toplantıya, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halil Ihrahim Fırtına, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Fevzi Türkeri, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon ıle Harp Akademileri Komutanhğı personelı ve öğrencıleri katıldı. Televizyonlann toplantıyı canlı yayımlamalanna izin verilmedi. O rgeneral Özkök, ABD'nın "Genişlerilnıiş. Ortadoğu ve Kuzcy Afrika" projesi ıçınde Türkıye'nin ılımlı îslam modeli bir ülke olarak tanımlaııınak ıstendiğine dikkat çekerek "Türkiye nüfusunun yüzde 99'a yakin bölümü Müslümandır ancak Türkiye; laÜk, demokratik ve sosyal bir hııkıık devletidir. Türkiye ne bir İslam devleti ne de İslam ülkesidir" dedi. Özkök, Türkiye'yi model olarak göstererek nüfusunun büyük bölümü Müslüman ülkelerin kolaylıkla demokratik bir yapıya dönüşebileceği sonucunu çıkarmanın yanıltıcı olabileceğini söyledi. Burada unutulan veya dıkkatten kaçınlan konunun, laikliğin Türk demokrasisinin gelışmesinde ana ıtıcı güç olduğunu belirten Ö/kök, "Bu oluşumda laikliğin Türkiye'de geçirdiği tarihsel süreç göz ardı cdilmemelidir. Laiklik sürecini yasamayaıı, bu dcncyime sahip olmayan ülkelerin demokratik bir yapıya kolaylıkla ulaşabileceğini söylemek iddiadan ileriye geçemeyebilir. Laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan tüm değerlerin kilit taşıdır. Türkiye, bu niteliklcriyle 'Türkiye Cumhuriyeti' olarak model gösterilebilir. Ancak başka ülkelerin kabul edeceği bir ılımlı İslam devleti modeline dönüştürülmek istenmesi halinde bu yaklaşıma ulusça karşı çıkılacağı asla gözden kaçınlmamalıdır" diye konuştu Yunanistan özür dilemeli 7 ilmi Özkök, 1 ürkıye-Yunanistan ilişkilerinde 2000 yıbndan ıtibarcn <_•__». başlatılan "Güven Arttmcı I Önlemler" görüşmelen kapsamında Kara Harp Okulu öğrencilerının Yunanıstan'a yaptıkları zıyarette meydana gelen olaya ılışkin rcsmi özür bekledıklerını soyledi. Olayın sorumlulannın açığa çıkarılmasını beklediklcrini ıfade eden özkök, "Aksi takdirde bu faaliyetlerin yeniden gözden geçirilmesi dıırumu ortaya çıkabilir" dedi. Ege konusu hep gündemde lîge konusunun her zaman gündemde olduğunu belirten Özkök şöyle devam etti. "Yunanistan SilalılıKuvvetleri'nin devir-teslim töreninde Türkiye tehdit olarak nitelenmiş ve' Uluslararası adalete, uluslararası anlaşmaların temehne aykırı olarak doğu komşumuzdan bize yönelık tehdit ve hukuk dışı ıstekler, yasadışı temel karakterıstıkleri oluşturmaktadir' ifadesi kullanılmışnr. Yunanistan 'ın son yıllarda savunnıa harcamalarında artış da dikkat çekici. 1997-2003 arasında Yunanistan'ın silahlanma ve modernizasyon harcanıalan yaklaşık 16 milyar dolardır. Yunanistan, savunnıa harcamalannın GSMH oranı yönünden AB ülkclcri arasında birinci durumda. Kişi başına düşen savunnıa harcaınası ise Türkiye'de 164 dolar ikcn Yunanistan'da 709 dolardır. Yunanistan'ın, Milli Savunnıa Politikası'nı tchdidin Türkiye'den geldiği varsayımına dayandırmaya devam ettiği görülmektedir." Irtica kadrolaşıyor Küyrıs'tu vaaûertutulmalı şehit edilmcsinden sonra günümüze kadar faalıyetlerine arahksız devam eden irticai unsurların son yıllarda terörle ya da doğrudan devletın temel nitehklerını değiştiremeyeceklerini gördüklerini ifade eden Özkök, irticanın toplum ve devletle barışık bir görüntü içerisıne girdiğini söyledi. Ancak bunun irticai faaliyetlerin artık sona erdiği anlamına gelmediğini vurgulayan Özkök, "Bunun anlamı yeni bir yol yeni bir yaklaşımdır. Laiklik, milliyetçilik, din-devlet ilişkisi, din-toplum ilişkisi, din-birey ilişkisi, biıey-devlet ilişkisi gibi kavramlar üzerinde yeni tammlar ve yorumlar getiraıck suretiyle, laiklik kavramımn içerisini boşaltma gayrctine guişmişlerdir" dedi Özkök, bu gelışmeler çerçevesinde irticai unsurların radikal dını gruplar, tarikatlar ve cemaatler adı altında legal ve illegal oluşumlar halinde geniş bir yelpazede yapılandığını dile getırerek, bu unsurların Cumhuriyet rejiminin ve demokrasının hoşgörülerini ustalıkla kullanarak bir aldatma içerısınde olduklarını belirtti. 15-20 Kasım 2003 tarihlerınde sınagoglara ve konsolosluklara yönelik saldırılara değınen Özkok, "Bu saldırılar sonrasında kcndilerine karşı olıışan tepki ve baskılann da etkisiyle faaliyetlerini yeniden gözden geçirmek zorunda kalnıışlar ve toplumda hoşgörü ile karşüanan taban genişletmeye yönelik faaliyetlere ağırhk vermişlerdir"dedi. irticai örgütlere karşı yürütülen başarılı mücadele sonucu silalılı eylemlenn büyük ölçüde azaldığını ıfade eden Özkök, ancak irticai hareketin dini, bıreysellıkten çıkararak onu toplumun taleplen olarak siyasete yansıtma gayrctlcrinin yoğunlaştığını söyledi. Özkök, bu gayretlerde demokrasinin tüm meşru ' araçlannın, okul, yurt, şırket, \ dernek, vakıf, yazılı ve görsel medyanın toplumu örgütlemede ve yönlendirmede etkili olarak kullanıldığını kaydettı. Orgeneral Özkök, bu dönemde irticai örgütlenn kamu kurumlannda kadrolaşma çabalarını da arttırdığını vurgulayarak "Bu yöndc önenıli mesafeler kaydetnıişlerdi. Basın-yayın organları aracdığı ile propaganda faaliyetlerini hızlandırmışlardır. TSK'nin dinc düşman gibi gösterilmeye çalışıldığı bir ortanıda dinc saygılı olduğumuzu ancak irticaya karşı olduğumuzun altını bir kez daha çizıııck istcıim" diye konuştu. G enelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi özkök, Kıbrıs'ın da Türkiye'nin milli menfaatları ve uluslararası anlaşmaların kendısıne yüklediği sorumluluklar ' açısından hıçbır ! zaman ilgisinin / azalmaması r gereken konulann başında geldığını söyledi. Güvenlik açısından Kıbns'ın iki temel esasa dayandığını anlatan Özkök, "Birincisi, Kıbnslı soydaşlarımı/a sağlanıak zorunda olduğunıuz güvenlik sonımluluğudur. İkinrisi ise Garanti ve İttifak anlaşmalannda açıkça ifade edildiği üzere Kıbns'ın Türkiye'nin güvenliği açısından taşıdığı stratejik roldür. Bazı kesimlercc bu esaslann artık öncnı taşınıadığı iddia edilmektedir. Öte yandan bazı ülkeler de 1960 Anlaşmalan'nın dcgıştirilmesîni istemektedirler. Ancak biz bu anlaşmalan savunuyoruz. Kıbns'ın stratejik öneıni olnıadığım iddia edenlere ise İngiltere'nin adadaki egemen üslerini kommaya neden bu denli özcn gösterdiğini ve Avrupa'dan çok uzaktaki problemli bir adanın apar topar AB'ye neden alındığım hatırlatmak isterim" dedi. 24 Nisan'daki referandumda artık kimsenın çözümsüzlüğün nedenı olarak ne Türkiye'yi ne de KKTC'yi gösteremeyeceği sonucunun çıktığını kaydeden Orgeneral Özkök, adada birbirini temsil etmeyen ve siyaseten eşit iki halk olduğunu söyledi. Jest istemek haksızlık' Orgeneral Hilmi özkök, KKTC'ye uygulanan ızolasyonun kaldınlmasına yönelik vaatlerin unutulmaya terk edildiği bu süreçte Türkiye'den hâlâ herhangı bir jest yapmasını istemenın büyük haksızlık olacağını vurguladı. özkök, Rum tarafının ciddi bir taahhüde girmeden çözümü sürüncemedc bırakmayı, adıl ve kalıcı banşa ilişkın parametreleri ortadan kaldırarak Türkiye'den AB müzakereleri vesilesiyle tek taraflı tavi/.ler koparmayı, Kıbnslı Türkleri kendıne yamamayı, KKTC'yi etkisızleştırerek adayı tek başına ele geçirmeyi hedeflediğını vurguladı. Türkiye'nin Güney Kıbrıs Rum Yönctimi'ni tüm adanın temsılcısi olarak tanımasının söz konusu olamayacağını dile getiren Özkök, "Türkiye, adada eşit siyasi statülü taraflar arasında gerçekleştirilebilecek müzakcrelcr sonucunda ortaya çıkan ve 1960 Kıbrıs Cuıııhuı iycti'nin devamı olmayan bir yeni düzeni tamyabilir. Bu yeni düzcn Türkiye'nin Garanti ve İttifak Anlaşınası'ndan doğan haklarına halel getirmemelidir" diye konuştu. PKK'ye önlem alınsın Ermeni iddiası dayanaksız / rak'takı PKK varliğına ilişkin Ö/kök, şu değeılendimıelerde bulundu' u lrak'taki gelişmclcrin bizim açınuzdan 2 yönü var. Birincisi PKK'nin Irak'ııı ku/cyindcki varlığıdır. Terör örgütünün laslıyısi konusunda ABD'nin gerekli hassasiyeu henüz göstermemesi örgütün Irak'ın kuzeyinde ctkinleşmesine yol açmıştır. tkinci önenıli konu ise Kerkük'tür. Bölgeye yapılan ABD müdahalesi sonrasında ıriitüs yapısı Kürtler lehine değiştirilmiştir. Kcrkük önenıli petrol kaynaklarına sahiptir. Politikanıız, Kcrkük'ün ve zcngin petrol kaynaklarının bütüıı Iraklılara ait olduğudur. Bu konunun zorlanması halinde Kerkük paüamaya haztrdır." PKK'nin isteklerini AB aracüığı ıle kültürel haklar olarak dikte ettirmeye çalıştığına da değincn Ö/kök, "Bu gelişmeler anayasanın 3. maddesinde yer alan Türkiye Cumhuriyefi'nin iiniter yapısını işaret etmektedir. Bilinçli herkesin ülkemizin bekası ve geleceği için üniter anlayışa dört elle sarılması gerekir" dedi. rmenistan'ın tutumunu kaygı verıci olarak niteleyen Özkök, Türkiye'nin Ermenıstan ıle ilişkılennı normalleştirmek arzusu taşıdığını belirtti Ancak bunun içın Ermenistan'ın uluslararası temel hukuk kurallarına uyması gerektiğine dikkat çeken Özkök şöyle devam etti: "Ermenıstan, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tanunamakta, uluslararası arenada asılsız Ermeni soykırımı iddialannın tanınması için girişimde bulunnıakta, BM Güvenlik Konseyi kararlannı hiçc sayarak Azerbaycan topraklannın önenıli bir bölümünü işgali altında bulundurmaktadır. Asılsız soykuım iddialannın siyasi ve lıukuki boyııtu Lozan Antlaşması ile kapannuştır. Antlaşma ile Türkiye Cunıhuriycti'nc herhangi bir yükünılülük intikal etmemişür. 1915'te cereyan eden olaylarda Osmanlı Devleti'nin vatandaşı dunımunda bulunan çok sayıda Türk ve Ermeni yaşamını yitirnıiştir. Asılsız soykınm iddialarında bulunanlann hiçbir dayanağı yoklur." TELEVlZYONLARA YOZLAŞMA ELEŞTÎRİSt NÜKLEER ÇALIŞMALAR TAKtP EDÎLÎYOR ÎLÎŞKİDE İKİ TARAFIN DA MENFAATI VAR Yolsuzluk yapıyı sarsıyor c îran'ı kaygıyla izliyoruz' ; ABüyeliği bize lütuf değil Orgeneral Özkök, yolsuzluk, yozlaşma ve ıletişim gündemine ilişkın de şu değerlendırmelerde bulundu: "Yolsuzluklar, toplumda sosyal ve ekonomik dengesizliklere, devlet otoritesinin sarsılmasına, yargıya olan güvenin azalmasıııa, toplumsal ahlaki bozulma ve huzursuzluklara neden olan önenıli bir konu. Yaygınlaşan yolsuzluk olayları halkııı idareye olan güvenini ero/yona uğratmaktadır. Yolsuzluk ve rüşvetin yaygınhğı, bölücü ve irticai faaliyetleıdeki tınnanış, devlet kurumlanna yönelik bir güven bunalımına, ümitsizlik ve ınemnuniyctsizliğc sebep olmaktadır. Toplumsal memnuniyetsizlik de kültürel değerlerin değişime uğramasının yolunu açmışnr. Son yıllarda güzel Türkçemizde yaşanan aşın bozulma, televizyon programlarında kendi kültürel değerlerinıizden gittikçe uzaklaşan bir içerik ve etrafinuzda sıkça rastladığımız yabancı isinıli ahşveriş ve eğlence yerlerindeki artış, dikkat cdilmesi gereken endişe verici gelişmelerdir. Bunlar, milli benliğin zaman içinde zayıflamasına, toplumsal duyarsızlığa ve dramatik farkldaşmalar sebep vcrnıiştir." i 1 t I I i Hilmi Özkök, lran'ın nükleer çalışmalannın dığer ülkeler gibi kaygı ıle ızlendığine vurgu yaparak "Kuzey Kore'denbaşlayıp Hiııdistaıı, Pakistan ve İran üzerindcn geçen ve bölgemizde diğer olası nükleer güçlere uzanan nükleer ekscn, Türkiye açısından büyük bir hassasiyet teşkil etmektedir. Türkiye'nin polirikası Ortadoğu'nım nükleer silahlardan arındırılmış bir bölge haline gelmesidir. Bu sorunun barışçıl yönden çözülmesini istiyoru/" dedi. Gürcistan'ın ulusal bırliğine ve toprak bütünlüğüne önem verdiklerini dile getiren Özkök, Bakû-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı'nın güvenhğı açısından da bu konunun önemlı olduğunu söyledi. Karadenız'de ınsan, uyuşturucu kaçakçılığı ve terorizme karşı başlatılan "Blacksea Harmony" operasyonu çevcevesınde şüpheli gemilerin takip edıldiğini anlatan Orgeneral Özkök, elde edılen bılgılerin Karadeniz'e kıyısı olan ülkelere ve NATO ülkelerine aktanldığını soyledi. Özkök, Israıl-Fılıstın sorunu için şu yorumu yaptı: "Türkiye'nin başından beri tanınnuş sınırlar içerisüıde, İsrail devleti ile yan yana yaşayan bir Filistin devletinin oluşturulmasuu sağlayacak banş sürecini destekliyor." Özkök, Türk- Amerikan ilişkilerinın kotu bir dönemden geçtiğı ve ilişkilerde bir knz yaşandığına "'-'r ' ilişkın değerlendirmelerin gerçekçı olmadığını soyledi. Yaklaşık 50 yıllık bir süreç içerisinde şekıllenen Türkiyc- ABD ilışkılennın öne sürülen iddialardan etkilenmeyecek kadar güçlu ve dinamik olduğuna dikkat çeken özkök, "Türkiye'nin ve ABD'nin birbirine ilıtiyacı vardır. Her iki ülke dc bölgede demokrasinin gelişmesi için gayret göstermelidir'' dedi. Özkök, AB'nın gelecekte Rusya, Çin, Güneydoğu Asya ülkelen ile politik ve ekonomik yönden zorlu bir rekabet ıçensınde olacağını dile getirerek şöyle devam etti: "Bu rekabette Türkiye, AB'ye büyük topraklar, genç nüftıs ve büyük politik güç sağlayacaktır. Türkiye denizlere dayanarak kendini suuıiamış AB'ye Kafkaslar, Ortadoğu ve İç Asya'ya açılım sağlayacaktu*. Türkiye'nin menfaab bu biıiiğiıı asli üyesi olmakta yatmaktadır. Bu üyeliğin AB'nin bize bir lütfu olarak değeriendirmesi çok yanlışur. Bunda iki tarafııı da menfaab var. Şayet AB'ye gh-ilmezse dünyanın sonu gelmeyecektir. 'F.vct 1 ya da 'Hayır' deme hakkı sadece AB'ye aitdcğUdir."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear