Catalog

20 NİSAN 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA kultur(«)cumhuriyet.com.tr 15 ALLEGRO EVtN İLYASOĞLU Bir şöleninardından... G eçen hafta îstanbul'da belki de mevsimin en önemli kon- serini dinledik: Mark Go- renstein yönetımindeki Rusya Dev- let Akademik Senfoni Orkestrası ve piyanist Denise Matsuev, bir programıyla tş Sanat Salonu'nday- dılar. Mevsım sonunu yaşamaya başladığımız şıı günlerde her şeyden önce Iş Sanat'a bütün yıl boyunca getirdiği önemli topluluk ve solist- lerle kıştn da îstanbul'da bır festıval coşkusu yaşattığı ıçın teşekkür et- melıyiz. Mark Gorenstein ve orkest- rasını dinlcrken kusursuzluk, doğru tonlama, birliktelik, güzel müzık yapmak gibi nıtelikler bir yana, de- rin bir geleneğin izlerini duyduk. 1936'da Yevgeni Svetlanov tara- fından kurulmuş, saygin şefler tara- fından çalıştırılmış bır topluluk. Bellı kı ilk kurulduğu günden beri 19. yüzyılm Rus orkestra geleneği- ni korumuş, bir büyük aile olarak bu güne kadar gelmiş. Avrupa ve Ame- rika turnelerı, sayısı ıkiyüz elliyi aşan kayıtlarıyla 20. yüzyıl senfonik orkestra tarihinde önemli bir yeri koruyor. Bu toplulukla Prokofiyef, Haçaturyan, Schedrin, Şostako- viç gibi nice ünlü Rus bestecisi ken- di yapıtlarını yönetmiş. Vc David Oistrakh, Natalia Gutman, Rost- ropoviç gibi Rus solıstlerin yanı sı- ra iilke dışında da Domingo, Kath- leen Battle gibi nice ünlü soliste eş- lik etmişler. Toplııluğun 2002'den bu yana sa- nat yönetmeni Mark Gorenstein. O da nice Rus yıldızı gibi Odessa do- ğumlu. Altı yaşında Odessa Müzık Okulu'nda keman çalışmaya başla- mış, daha Kishiııev Konservatuva- n'nda öğrenciyken kentin senfoni orkestrasına konsertmayster olmuş. Moskova Bolşoy Tiyatrosu'nda ve SSCB Devlet Akademik Senfoni Orkestrası'nda çalışmış ve Novosi- birsk Konscrvatuvarı'nda şeflik eği- timi almış. Sağlam basamaklardan tırmanarak şeflik kariyerine yüksel- miş. 'un üçüncü piyano koncerto- suna eşlik ederken bu senfonik ka- rakterli konçertoda solistle kurduğu söylem birliğınin yanı sıra senfonı- nin ağırlıkta olduğu kesitlerde or- kestrasını, tutkulu yönetimiyle do- ruklara taşıdı. Bestecının 1895'te yırmı ikı ya- evgeni Svetlanov tarafından 1936'da kurulan Rusya Devlet Akademik Senfoni Orkestrası, ilk kurulduğu günden beri 19. yüzyılın Rus orkestra geleneğini korudu, bir büyük aile olarak bu güne kadar geldi. Mark Gorenstein yönetimindeki orkestranın Istanbul'daki konserinin solisti piyanist Denise Matsuev'di. şındabestelediği birinci scnfonisi bir gençlik iırünii olarak düşünülse de kendınden öncekı Rus geleneğinin, Slav kültürünün birikimiyle yüklü bir yapıt. Corenstein'ın topluluğu kontrolü, tutkulu vıbratolanyla dra- matik anlatımı, dinlemeye olduğu kadar izlemeye de değerdi. Eğer konscrvatuvarlanmızdakı genç şef adayları bu konsere geldilerse mut- laka çok önemli dersler almışlardır. Plyanlst Denise Matsuev Piyanist Denise Matsucv'i 2003 'te Moskova Uluslararası Konserevı'nın açılışında, ilk kez Moskova'da dinle- miştim. Rus Ulusal Orkestrası'nı Spivakov yönetiyordu. Vc Matsuev, Rahmaninof 'un 2. piyano konçerto- sunun ilk bölümüyle karşımıza çık- mıştı. Hemen önümdeki sandalyede Putin oturuyordu konserde. Bu da olayın ayrı bir tarihi boyutuydu be- nim için. Matsuev, o günden bu ya- na daha bır tuşlara egemen olmuş, daha birözgürleşmiş; Çaykovski ya- rışmasını kazandıktan sonra Johan- nesburg ve Pans yanşmalannda da ödüllendınlmış. Rahmaninof'un gü- zelim üçüncü piyano konçertosunda lirik bölümleri daha da lirikleştirip yumuşacık tuşesiyle iyice şıırsel ha- le getırdı. O karanlık akorlan, tutku- lu pasajları bedeninden yükselen bir doğallık ve kolaylikla yorumladı. Sanatçı Carmen çeşitlemeleriyle pi- yano tuşlan üstünde daha neler ya- pılabileceğini de gösterdi. Ancak bu sesleriyle örülmüş konserde kcşkc bis olarak yine bestecinin bir prelü- dünü seslendirseydi, ortama daha yakışacaktı. Afife Jale Tiyatro ödülleri Üç yıldır Afife Jale Titatro ödül- lerinin oylama kurulunda yer al- maktayını. Bu nedenle Îstanbul'da sergilenen birçok oyunu izliyorum. Yapı Kredi Sigorta tarafından Hal- dun Dormen'ın fıkır babası ve de- ğerli katkılarıyla düzenlenen bu et- kinliğin önceki akşam dokuzuncu ödül törenı yapildı. Önce yedi kışı- lik bır uzman seçıcı kurul tüm oyunları görüp ödüle değer olanla- rı seçiyor ve biz on yedi kişilik de- ğişık dallardan oluşan oylama ku- rulu, her katagoriden üçer oyun gö- rerek seçimimizi gizli oyla yapıyo- ruz. Noter huzurunda zarflar mühür- leniyor ve ancak ödül gecesi sonuç- tan haberimiz oluyor. Üç yıl ıçınde gözlemlediğim, giderek tiyatrolar- da niteliğin azaldığı. Birinci eleme yapılmış olduğu halde kaç oyunun yansında çıkmak zorunda kaldığı- mı itiraf etmeliyim. Önce birçok ti- yatro salonundaki küf kokan, tuvalet kokan, yaylan fırlamış kol- tuklarıyla rahatstz ortam... Yenılik getiren, eski oyunlar da olsa yeni tatlar ekleyen rejilerin azlığı.. Sa- natçıların özveriyle ezberleyip saatler boyu oynadığı temsillerde- ki kimi bomboş, izleyıcisız salon- lar... En başarıh oyuncular olarak seçmemizi bekledikleri kimi kate- goride, keşke "hiçbiri" diye oyla- yabıleceğim bır madde daha olsay- dı diye düşündüm. Sonuçta kimi kategorıde kötülerın arasından en iyisi şeklinde oyumu kullanmak durumundaydım. Acaba bu durum- da "Bu yıl bu kategoride ödüle değer sanatçı bulunamadı" diye- bilsek, Afife Jale Tiyatro Ödülle- ri'nin saygınlığını korumuş olmaz mıyız ? Yine her yılki gibi Yapı Kredı Si- gorta tarafından son derece başan- lı ve görkemli düzenlenmiş bir ödül törenı gecesi yaşandı. Ancak bu yıl- ki sunucu Berna Laçin izleyenleri hayretler içindc bıraktı. Bir sunucu- nun bu denlı kendını öne çıkarttı- ğına hiç tanık olmamıştık. Kimi sa- natçıyı arkadaşımdır, hocamdır, di- yerek sarılıp öpüyor, kımı genç sa- natçı için kendine göre gelecekler vaat edıyor, kıminı sadece başıyla selamlıyor, nerede duracağını, ne yapacağını bir türlü kestircmiyor- dıı. Bu akşam sadece bır sumıcıı ol- mayıp onuı lu biı iş yaptığına dair söylcdiği ilk sözler salondakı nice sunucu arasında büyük şaşkınlık yarattı. Sadece sunuculuk yapmak onursuzluk muydu' ? Bunun ardın- dan sürekli hatalar yaparken orga- ni/.asyonu suçlayıp durdu. Ne ya/ık ki Berna Laçın, Afife Jale Ödül Tö- reni'nın önemini kavramamış, Ya- pı Kredi Sigorta'nın artık Türk ti- yatro tanhıne geçen bu ginşımınin değerini hiç anlamamıştı. Bu arada en büyük ödülleri kazanan Çayha- ne'nın yaratıcı kadrosunu, Yapı Kredi Sigorta özel Ödülü'nü alan Müjdat Gezen'i, Nisa Serezli ödülünü alan Erol Günaydın'ı ve en başarıh yerli oyun yazarlığıyla Cevat Fehmi Başkut Ö/el Odii- lü'ne değer bulunan Nesrin Ka- zankaya'yı yürekten kutlaınak is- terim. (www. evındyasoght. com) Amaç sanattan, incelikten uzak; söz dinleyen kuşaklar yetiştirmek mi? Yliizik derslerine sonÖNDER KÜTAHYALI 9 Nisan 2005 tarihli Cumhuriyet'in Bilim Teknik ekinde, değerli öğretmen Sayın fvla- hiye Morgül'ün "Müzik, Resim ve Beden Eğitimi Dersleri Rcsmen Bitti" başlıklı çar- pıcı yazısını okuduk. Aynntilara geçmeden önce bir noktayı belirtmek gerek: Osmanh okullarında, öğrencilere Arapça ilahi söyletilen "gına" dersi vardı. "Gına", Arapçadaki "teganni" (şarkı söyleme) söz- cüğünden geliyor. Bu ders herkesi iyıce bu- naltmış olmalı ki, günümüzde bile bıktığımız şeyler için "Gına geldi" deyimini kullanı- yoruz. Îstanbul'da Zati Arca'nın, Izmir'de ise Is- nıail Zühtü'nün, okullarda "gına"nın yeri- ne çağdaş nitelikli müzik eğitiminin uygu- lanması yolunda vcrdiklcri savaşım bellek- lerdedir. Cumhuriyctten hemen sonra 1924'te, Ankara'da Musiki Muallim Mektebı açılır. 1938'de okul, Gazi Eğıtim Hnstıtüsü'nün mü- zık bölümüne dönüşür. Yetişen yüzlerce öğ- retmen, gençlerimize bu sanatı sevdirme yo- lunda büyük çaba harcar. Şimdiki uygulamay- sa bizi "gına"nın da gerisine götürmektedir. Bllglsayar seçmeye yönlendlrme Sayın Morgül'ün yazısından öğrendiğimi- ze göre müzik dersi, ilköğretimin 4. sınıfın- dan başlayarak kaldınlmıştır. Sadece ilk üç sı- nıfta sınıf öğretmenince okutulacaktır. Bu- nun nasıl yapılacağı konusundaki yü/lerce soru yanıt beklemektedir. Kaldınlan müzık dersının yerine bılgısa- yar, ayrıca drama, halkoyunlan, çalgı, fotoğ- rafçılık gibi sanat etkinlikleriyle güreş, futbol ve basketbol gibi spor etkinlikleri konmuştur. Bunlar seçmelidir. Söz konusu üç seçmeli ders grubundan birini alan, öbürlerine gire- mcyeccktir. Böylccc "Çocuk bilgisayarı seç- meye otomatik olarak yönlendirilmiştir. Bu ders okulda Ucretsiz verilnıektedir; di- ğerleri, okul dışında parasını verdiğin za- nıan alınacak derslerdir." "Bireysel seçmeli çalgı dersi", okul dışın- dadır ve ücretlidir. Yukarıdakiler gibi o da ku- TERAKKİ VAKFI 31.12.2004 TARİHLİ BİLANÇOSU 983 SAYILI KANUN HÜKMÜ GEREĞİNCE İLAN OLUNUR AKTtFLER 1-DÖNENVARLIKLAR A.IIAZIR DEGERLER Ol.Kasa 03.Bankalar B MENKUL KIYMETLER 03,Kamu Kesimi Tahvil, Senet ve Bonoları C KISA VADELI TICARI ALACAKLAR Ol.Alıcılar 237,21 8,64 15 34"! 218,24 32 782,47 F GELECEK AYLARA AfT GİDERLER VE GELİR TAH 01 .Gelecek Aylaı a Aıt Gıderler 02 Gelıı Tahakkukları 2-DURAN VARLIKLAR C MALt DURAN VARLIKLAR O6.Bağlı ortaklıklar D.MADDİ DURAN VARLIKLAR 01 Arazı ve Aısalar 04 Tesıs, Makıııe ve Cıhazlar Oö.Demirbaşlar O8.Bırıkmış Amortısmanlar (-) 09.Yapılmakta olan Yalırımlaı AKTİFLERTOPLAM1 DİPNOrLAR 175,20 688 666,87 91 454,82 5.225.134,64 110,00 13,00 -115,20 41 627,85 19 Ana kunılu^, bağlı urtaklık ve ifclıraklerın ULarı alacuk ve tıcari borçLır ı^ındekı p.ıy!jrı Tıearı Alocak I ıcorı Dorç 1 Aııa kuıulu^ 2-BaJh ıırlaklık TAMAMI j l^tııakler 20 Oırı doncmdckı ortalfıtna toplnm pcrsoncl sayısı 3 16065 088,63 245,85 15 343 218.24 32.782,47 688.842,07 5 358 225,11 91 454,82 5.266.770,29 PASİFLER 1 -KISA VADELIYABANCI KAYNAKLAR 6 919,11 B TICARİ BORÇLAR 6 919,11 01 Satıular 6 919,11 3-OZ KAYNAKLAR 21 416 394,63 B SERMAYE YEDEKLERt 5 265 0 tt,93 03 M D.V. Yenıden Değeıleme Artışları 5.225 132,93 O4.İştirakler Yeniden Değerleme Artışları 39.900,00 C.KAR YEDEKLERİ 5.406.657,59 05.OrelFonlar 5.406.657,59 D.GEÇMÎŞ YILLAR KARLARI 7 111 402,86 F DONEM NET KARI (ZARARI) 3 633 301,25 01 Dnnern Net Kaı ı 3 633 301,25 21.423.313,74 PAStFLER TOPLAMI 21.423.313,74 lüp etkinliklerine girmektedir. Bir tlköğretim öğrencisinin piyanoyıı hangi kuluptc öğrcne- bileceğinı merak cdiyorum 'Düsünce üretmeyen bir kitle yeğlenlyor' "Tebliğler Dergisi'nin Şubat 2005 sayı- sında eğitsel kolların kaldırıldığı, yerine kulüp taaliyetlerinin getirildiği duyurul- muştu. Bununla okulda koro ve orkestra grupları oluşturnıak da bitnıiştir." Biz okullanmızda uygulanan müzik eğiti- mini, öğrenciye dayanışma kavramını aşıla- yan, onun düşünme ve sorgulama yetkilerini güçlendiren bir etkinlik olarak görüyoru/.. Bu nitelikler, resimde ve be- dcn cğitiminde de geçer- lidir. Yctcnckli, yctcnek- siz herkesin onlara katıl- masını savunuyoruz. Ayrıca, "İstiklal Mar- şı", "Onuncu Yıl Mar- şı" gıbı yapıtlarla nefıs türkülerımız, ulusalcılık duygusunu güçlendır- mektedir. Anlaşıhyor ki yöneti- min istediği bu değildir. Düşüncc üretmeyen, da- yanışmayı bilmeyen, söylenenleri doğru ve haklı bulan kitleler yeğ- leniyor. Her şeye karşın Türki- yc'de müzik açısından yoğun gü/elliklere lanık oluyoruz. Sanatçılarımı- zın yorumları hayranlık verıcidir. Yarın tzmir'de "Uçan Hollandalı"mn temsıllen başlıyor An- kara'da kapsamlı bir fes- tival var. O zaman sora- lım: Acaba hangısı kaza- nacak? Çağdaş çizgıdekı ılerleyış mı, yoksa "gı- na"yı bile gölgeleyen korkunç ^erileme mi? Toplumsal bellek... • İstanbul Haber Servisi - Antartıst Yayıncılık tarafından hazırlanan Türk Fotoğrafçıları Kütüphanesf nin ikınci 10 kitabı mayıs ayında pıyasaya sunıılacak. Türkiye'nin önemli fotoğrafçılannın 40 seçkin eserinden oluşan kitaplar arasında foto muhabiri Ali Öz'ün de bir albümü yer alıyor. Fotoğraf sanatına ilişkin Türkiye'deki çalışmaların tanıtılmasını ve fotoğrafın geniş kitlelere sevdinlmesinı amaçlayan kitaplar serisinın ikınci bölümünde, Alı Öz, Şakır Eczacıbaşı, Ozan Sağdıç, A. Halım Kulaksız, S. Haluk Uygur, üüler Ertan, Ibrahim Demirel, Faruk Akbaş, Sıtkı Fırat ve Ersiıı Alok'un eserleri yer alıyor. Türkiye'de uluslararası düzeyde yapılan çalışmalara ilişkin bilgi veren kitaplar serisi, aynı zamanda geçmişten gcleceğe bir toplumsal bellek niteliği de taşıyor. Fujifilm- Türkiye sponsorluğu ile Ekim 2004'te yayın hayatına başlayan ve toplam 40 eserden oluşacak Türk Fotoğrafçıları Kütüphanesı'ndeki albümlenn fıyatı ise 12 YTL olarak belirlendi. Çocuk Bayramı Resim Yarışması • Kültür Servisi - Doğan Hastanesi'nce bu yıl 'kalp ve sevgi' temasıyla sckizincisi düzenlenen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Resim Yarışması ödül töreni, 22 Nisan günü 16.30'da hastanenin ön bahçesinde yapılacak. tki yaş grubunda, 7-10 ve 11-14 düzenlenen yarışmaya katılan tüm yapıtlar 30 Nısan'a dek burada sergileniyor. 400'ü aşkın yapılın katıldığı yarışmada, her iki yaş. grubunda ilk üç öğrenci ve mansiyona değer görülen 10 öğrenci ödüllendınlecek. (0 212 624 34 34) Çocuk Senfoni Orkestrası • BURSA (AA) - Bursa Inlarmonı Derneğı tarafından, AB desteğıyle kurulan 'Uluslararası Çocuk Senfoni Orkestrası'nın, ünlü orkestra şefi Cem Mansur'un yönetiminde vereceği konser di/isi 22 Nisan'da Bursa'nın tznik ilçesinde başjayacak. Bursa Filarmoni Derneği Başkanı Yelda Nihan Ö/mutlu, Uluslararası Çocuk Senfoni Orkestrası'nın tanıtımı amacıyla düzenlediği basın toplanhsında, orkestranın, 'AB Mozaik Kültür Etkinlikleri' kapsamında, Briiksel Krahyet Konservatuvarı Oda Müzığı Topluluğu, Londra Genç Müzisyenler Merkezi ıle Türkiye'den Bursa Valiliği, Uludağ Üniversitesi Devlet Konservatuvarı ve Çağdaş Eğitim Kooperatifi'nin oluşturdugu tasarı topluluğu tarafından kurulduğunu söyledi. Özmutlu, ilk konserlerinı 22 Nisan Cuma günü Bursa'nın lznik ilçesinde verecek orkestranın, 23 Nisan Cumartesı günü Buttım Kültür Merkezi Salonu'nda, 24 Nisan Pazar günü de Tayyare Kültür Merkezi'ndeki gala konseriyle Bursalılarla buluşacağını belirtti. Ozmullu, orkestranın son olarak 25 Nisan'da Îstanbul'da Boğaziçi Üniversitesi Ayhan Şahenk Konser Salonu'nda konser vereceğini bildirdi CSO 3 çocuk sanatçıyı konuk ediyor • KSKİŞKHİR(AA)- Rusya'da bulunan Vladımır Spivakov Vakfı'nın destekledığı 1 'i Türk 3 çocuk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında, yarın ve 22 Nisan'da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın (CSO) eşliğinde konser verecek. Yakfın Türkiye Temsilcisi ve Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Öğretim Görevlisi Amine Aygistova, SSCB dağıldıktan sonra resim, dans vc müziğe eğilimli çocuklann yctiştirilmesi ve desteklenmesi amacıyla 1992 yılında kurulan vakfın yüzlerce öğrenciye burs ımkânı sağladığım belirtti. Rus ve Gürcü çocukların bu konserler için 1 yıllık hazırlık çalışması yaptıklarını belirten Aygistova, "Bu çocukların CSO'da solist sanatçı olarak konser vermesi onur verici. Rusya'da 2 öğrencinin yaptığı tablolar, vakıf adına CSO'ya hedıye edılecek" dedı BUGUN • İTALYAN KÜLTÜR MERKEZt'nde 19.00'da Hüseyin lllutaş (keman) vc Elvan Alpagııt (piyano} konseri. (0 212 292 06 55) • BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ ALBERT LONG SALONU'nda 19.30'daFlüt Oda Orkestrası. (0 212 $59 67 03) • AKBANK KÜLTÜR SANAT MERKEZİ nde 18.30'daki açık prova sonrasında 20.00'de Sarkis Sergisi kapsamındaki Metin Ülkü (piyano) konscri. (() 212 252 35 00) • BABYLON'da 21.30'da Cem Adrian konseri. (0 212 292 73 68) M BİLGİ ÜNİVERSİTESİ DOLAPDERE KAMPUSU'nda 18.00'de 'M-Bir Şehir Kadlini Arıyor' ve 20.00'de 'Ruhların Kaçışı'. (444 0 428)