23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 3 >fcALIK 2005 CUMA CUMHURİYET Etektronik posta: denJzsomocumiwriyetcom.tr Tel: 0.212L343 72 74 Faks: 0.212.343 72 60 SAYFA 17 Mli s?hra Top: "Şimdi e- Başbakan'ın, hrıir benzetmesini (tzeltmeye c lışıyorlar. Başbakan « iyisi bir süre dilini ralendırip vücut dilini kBansın." - AKP'liler küfürlü konuşuyormuş... "Kâfire karşı mı!" 3 - AKP'lilerin * jğemeç politikası: j | - Biraz küfür, biraz üfûr! isgari ^ Erol Işisağ: "Asgarı • ucrete 30 lira zam yapıldı. Iktidann adalet anlayışına ugun: Asgan ücrete, agşari zam." Iflüderris Y>K, özellikle Doğu v- Güneydoğu'daki ürversitelerde laoratuvar çiışmasını yanda ksip, sınavian yomayıp, SI3V dğerlendirmesini aaştırma grevlilerine dvredip, klinikteki hstalan ortada btakıp umreye giden öretim üyelerinin syısı hakkında bır bgi verebilir mi ya d; b u konuyu biliyor mı? SON perdeye mi geldik dersiniz? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Sanayici ve Işadamları Demeği Yüksek Istişare Kurulu Başkanı Mustafa Koç hakkında savcılara suç duyurusu yaparak anayasanın 138. maddesini ihlalden dava açılmasını istemekle son perdeye mi geldik dersiniz, yoksa Törkiye'de yeni bir perde mi açılacak? Mustafa Koç, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklu yargılanma sürecinde yaşananlan onaylamadığını söylediği için Başbakan'ı kızdırdı. Başbakan da, Koç'un bu görüşünü yargıya müdahale olarak değerlendirip savcılan göreve çağırdı. Perdeleri aralayalım... Başbakan'ın suç duyurusunu savcılar dikkate aldı ve soruşturma başlatıldı. Koç, ifadesi alınmak üzere savcılığa davet edildi. Mustafa Koç'un ifade vermek için adliyeye giriş sahnesini gözünüzde Perdelercanlandırmaya çalışın ve Van ya da Şişli Adliyesi'nin önündeki, hareketli görüntüleri antmsayın. Neyse uzatmayalım, Mustafa Koç, ince eleyip sık dokuyarak hazıriadığı ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in huzurunda yaptığı konuşmasını inkâr etmeyeceğine göre, savcıya da Yücel Aşkın davasının sürecine ilişkin görüşlerini tekrarladı. Bu durumda Koç, Başbakan'ın söylediği gibi anayasayı ihlal etmiş olacak. Bu suçun cezası anayasada değil Türk Ceza Yasası'nın 277. maddesinde yazıyor: 2 yıldan 4 yıla kadar hapis. Savcı da delilleri karartabileceğini ve hatta yurtdışına kaçabileceğini öngörerek Mustafa Koç'un tutuklanmasını istedi; mahkeme istemi yerinde buldu. N'olacak şimdi? Ne olacağını Başbakan'la Adalet Bakanı Cemil Çiçek düşünsün. Bu kadar karamsar olmamak gerekir; belki de Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç tutuksuz yargılanıri öteki perdeye bakalım. Savcılar, Başbakan'ın ihbannı değeriendirdi ve ortada mahkeme karannı etkileyecek, yargıçlan verecekleri karar konusunda baskı altına alacak bir durum olmadığına, yargılama sürecine yönelik olarak ve yasaların öngördüğü şekilde bir eleştin yapıldığına karar verdi. Başbakan'ın suç duyurusu havada kaldı. Istersen Koç'u tutukla, istersen Başbakan'ı kendi halinde bırak. Perdelerden seç beğen al! SESSİZSEDASIZ(I) Anneden anneye çocuk giysileri TEŞVİKİYE Rotary Kulübü'nün bir sosyal dayanışma kampanyası var: Anneden Anneye. Istanbul'da 0-6 yaş arası çocuk giysileri ve malzemeleri topluyortar. Yıkatıyorlar, temizliyorlar ve paketieyip Türkiye genelinde gereksinimi olan annelere dağıtıyorlar. Malzemeler Zeytinbumu Olivium Alışvenş Merkezi'nde kurulan özel bölümde toplanıyor. 0.212. 547 74 53 numaralı telefona adres verilirse, gönüllü gençler malzemeleri evden de alıyor. Dry Kuru Temizleme, giysileri temizliyor. Giysilerin yanına Humana Mama, çocuk maması, Can Bebe çocuk bezi, ecza depolanndan emzikten biberona bir dizi malzeme konuyor. Bebek arabasından oyuncağa kadar sürprizler de ekleniyor ve kolileri MNG Kargo, Türkiye'nin her yerinde adrese teslim taşıyor. Kimse ücret almıyor. Biliyorsunuz, çocuklar, hele bebekler çabuk büyüyor. Giysiler birkaç ay içinde küçülüyor. Varlıklı aileler arasında bile bu tür malzeme alışverişi yapılıyor. Teşvikiye Rotary Kulübü Başkanı Songül Toprak, birbirini tanıyan anneler arasındaki dayanışmadan yola çıkarak Türkiye'nin her yerindeki anneleri bir araya getirmeye çalıştıklarını söylüyor. Kampanyayı varsıl-yoksul olarak düşünmeyin; memur ve işçi aileleri de bağış yapıyor; memur ve işçi aileleri de bağış alıyor. Aklınızda bulunsun. KabÜay'ın 75. Yılı MERÇT V^LİDEDEOĞLU Yecfeksubay öğretmen Ku- bilay'i Nakşibendi tarikatın- dan Dsrviş Mehmet ve arka- daşlamca Menemen'de şehit edilmsinın 75. yılı. Bu üyler ürpertici cinayet işlendğinde Atatürk Edir- ne'deoulunuyormuş; hemen Istanbl 'a dönüp, Ankara'dan gelen îaşbakan Ismet Paşa, Meclis Başkanı Kazım Paşa (özalf), Genelkurmay Başka- nı Maeşal Fevzi Paşa (Çak- mak) e öteki bakanlarla ola- ya el loymuş. AtaUrk ile biriikte Edirne'de •an (Lzel Kalem Müdürü Ha- san Rza Soyak, Atatürk'ün nederi altüst olduğunu anıla- nnda telirtir. Hasın Rıza Soyak, olayı o günkübilgiler ışığında anlatır- ken, "periat isteriz" avazları arasında yaralayarak yere dü- şürdülleri Kubilay'ın üstüne nasıl laldırıldığını şöyle dile getirir: "Gö'Jeri dönmüş şerirler- den Nehmet Emin isminde biri, za/allı gencin üstüne at- lıyor. hör bir kama ile kafasını gövdeıinden ayınp bayrak di- mğinir ucuna takıyor. Bu vah- şice cnayet işlenirken kanlı yobazar tekbir çekiyorlar. O- lay yemde bulunan halk ise maat&ssüf kayıtsız ve hissiz seyirc, kalıyor. Hatta içlerin- den br kısmı şerirleri alkışlı- yorlar.."C\) Halkn bu tutumunun Ata- türk'e jok büyük acı verdiğini, bununetkisiyle Atatürk'ün ka- sabann boşaltılmasını düşün- düğünj, ama sükûnet bulun- caburu konu etmediğini H.R. Soyak belirtir. Kuşkusuz olayı yaratanlar er ağır cezalara uğrarlar, ama tarikatann kapanmasını bildi- ren devrim yasasına karşın Nakşi larikatı ileriedikçe ilerier. ûyle ki 1980'e gelindiğinde bir cunhurbaşkanı adayı bile çikanr: 12 Mart 1971 müdahalesi- nin Istanbul Sıkıyönetım Ko- mutan Faik Türün Paşa, bir Nakşi olarak Adalet Partisi'nin aınhırbaşkanı adayı olur; dönemin basını haberi geniş Dir biçımde yansıtır. Sonuç alınamayınca yeni bir "•azırlıkla Turgut Özal devreye sxulur ; özal'ın 1993'teölümü, ank bir Nakşibendi cenneti, 3ana doğrusu bir tarikat cenne- : durumuna getirilen Türki- .ede NJakşilerin elde ettikleri '^zanımlan geriletmez. 5yle ki bugün belli başlı an- sıklopedileri açın, Kubilay -ıaddesine bakın, olayın so- "jTilularından ya bir "tarikat üyesi" ya da "gericiler" diye söz edilir; Nakşibendi tarikatı- nın adı geçmez; üniüleransik- lopedisinde de Kubilay'ı bula- mazsınız; aklanmayı çoktan başarmışlardır. 2001 yılındaşeyhleriölünce cami mezarlığına gömülme- sinde gereken izin için döne- min koalisyon hükümetinin başbakanı Ecevrt tüm kolay- lığı gösterir; izni Bakanlar Ku- rulu'ndan bakanları aracılığıy- la bir çırpıda çıkanr. Ne var ki, Ecevit'in bu sem- patisinin karşılığının Nakşiler- ce 2002 seçimlerinde partisi 1 ne yansıtıldığından söz edile- mez. Günümüzde artık yönetimin her kesiminde açıkça söz sa- hibidirler; müridleri Derviş Mehmet'in 75 yıl önceki yön- temini çoktan bıraktılar; laik Türkiye Cumhuriyeti'nin baş- bakanlanyla içli dışlıdırlar; şeyhleri kutsal bir saygıyla sa- yılmakta, iktidarlara "akıl ho- calığı" yapıp, "danışmanlık" hizmeti vermektedirier. Zaviye, tekke ve tarikatlann kapatılmasını isteyen, bunlar- la ilgili unvanlann kullanılması- nı, tarikat ayinlerinin yapılma- sını yasaklayan 30 Kasım 1925 tarihli Devrim Yasası TB- MM'de görüşülürken Zongul- dak Milletvekili Tunah Hilmt o günkü oturumda özetle şöyle diyordu: "Tekkelerin, tarikatlann vb. kapatılması, ayinlerinin yasak- lanması ve aksini yapanlara da üç ay gibi bir ceza verilme- si ile bu oluşumlar yok edile- mez; sorunun çözümü, top- lumda tarikatlan oluşturan 'ruhsal yapı ve zihniyet mese- \es\'ni kökten ele almaktır." (2) Gerçekçi, yürekli ve uzağı gören bir kişiliği olan Tunalı Hil- mi'nin ne denli haklı olduğu, Başbakan Recep Tayyip Er- dogan'ın Konya'daki Nakşi- bendi tarikatının şeyhini ziya- retiyle bir kez daha ortaya kondu. Yirmi beş yıl önce Hrfzı Vel- det Velidedeoğlu nun birya- zısının başlığı "Nakşibendi Cumhuriyeti" idi; bugün insan "laik cumhuriyet" yerine bu adlandırmaya ne denli yakla- şıldığını ürpererek hissediyor: 75 yıl önce Nakşilere karşı durarak canından olan 24 ya- şındaki Kubilay'ın anısı önün- de ne yazık ki başımız eğik. Birgün başımızı dikleştirebi- lir inancıyla ışıklar içinde yat- masını diliyoruz. KİM KİME DUM DUMA BEMÇAK behicak <I yahoo.com.tr ÇtZGtLtK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci ı mynet.com ••• • « £ ^ 3 , A 4 OTOBÜSTEKtLER KEMALLRGENÇ k_urgenc(a yahoo.com HAYAT EPÎK TÎYATROSU MUSTAFA BÎLGİN hayatepik " mynet.com (1) H.R. Soyak, Atatürk'ten Hatıralar, YKY, Ist. 2004. (2) TBMM Tutanak Dergisi, Devre II, Cilt 19. BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 2004 2696 Da\acı Engın Karaca sekılı tarafindan dav^lılar Fahn Karaca. Güler Karaca \e \eşe Karaca Ar.hııt açılan tapu ıptalı tesnl da\asmda. Yapılan araşürmalara raâmen bulunamavan davalı Neşe Saraca aduia da\ a dıiekçes ve dunışma gûnûnûn ılanen teblıgıne karar \ enlmışnr. Da\ acuun Ha- inıkö), 266 paıseL 21 dönûm. Çalalca Babanakkaş, 331 paısel. 29 dönüm \e 23 paısel 26 150 m2 ki adrttaria. Çaalca Bahçayış Kö\u 257 pareel. 30.500 m2'lık tarla. Çakmaklı Kö>t, Kövıçı mev- DI. 282 ada, 2 parsel mevta. 309 m2 ananın 1 2'a, Çakmaklı Kövıçı me\kıı. 59 parsel ve'60 panel 6^ tn2'bk ıkı ada arsa. Çaknıaklı'Köyıçı 169 parselde ka>ıtiı apartman. Çakmaklı Düzler me\1oı •^5 panel," dönüm tarla, Bü>Tİkç«kmece 4 pafta, 3622 parsel. 12ft 1320 arsa pavtı 6 no"lu daırenın apu kaydııun ıpolı ile kendi adina tescıhne ılışkm da\-asınm mahkememız duruşma salonunda ı2 0 3 3 0 6 tarihmde saat 09 35te >-apılacak duruşmada hazır oirnaa \e\-a kendını \ekille temsıl et- înnea (v-arsa delıllennı dos\a>a ıbrâz etmesı) aksı takdırde >oklugunda duruşma>'a 4e%*am edılıp iararvenlecegudavauNeşe'Karaca'ş'aıianentebiıgolunur 14 12J005 Basm.60Î59 NASIBIMÎZDIR ÎNŞALLAH BA6ZMSIZ DEMOKRATUC &EUSMİ5 Blk.. 6UNEY AMERIKA StLME "SAVUR" OLDU BUĞÜNLERDE. "6AVUK TÜRKtyE!.. 6AVUR DEMEK SOLUN KALESt bEMEKMtş YA.. TARİHTE BUGÜN MİMJAZARIK^ 23Arahk wwtf.mumtas-arikan.com JAPON MILirARfZMfMN UDERİ f'OAM BOfUrORÎ fS43 'û£ 7 '/ İŞGALl SIK/ISfA/a<l ÖA/£M£.r GÖ- 7Z*fo, 1$3?'LEBDE SEAJSL , SOAJJSA DA S*V4f &AtC4MI OLMi/Ç- İÇİN DE EMie VE/ZEAI TUfo, GE/eÇEtZTE ŞİYPt. 134 i n , ÜJ.ArESf TESt/M BAKIŞ AÇISI GÜRBÜZ ÇAPAN Mısır Medeniyeti Güneş, Nil'i kurutur, çamurundan Ra doğar. Ra tek başına yaşayamayacağını anlayınca dört ço- cuk doğurur. Osiris, Isis, Neftis, Set. Isis'le Osi- ris evlenir. Set'le de Neftis. Set, güzel Isis'i kıs- kanır ve Osiris'i öldürür, kimilerine göre 27 par- çaya ayırır, Menfis'ten Ebu Simbel'e kadar Nil boyunca atar. Isis, Osiris'in parçalannı tek tek toplar. Birieştirir, mumyalar. Ancak Osiris yeniden dirilmeyi kabul etmez. öteki dünyanın tannsı ol- mayı seçer. Isis ve Osiris'in oğlu Horus (iyilik tannsı olarak da bilinir), babasının intikamını almaya ant içer. Efdu tapınağının duvartannda kötülük tannsı Set'i yener. Ama yok edemez. Domuza benzer bir hayvan, kötülük tannsı Set'i simgeler. Onu okla, mızrakla ve iplerle kontrol altına alır. Duvariarda şöyle yazar: "Kötülük yok edilemez ancak kont- rol altına alınabilir." Bu laf Mısır'da yerini almış mı acaba, ya da insanlık tarihinde... Bu tannlan krallar korur. Tanrılarda krallan. Bun- lardan birkaç küçük anektod aktaracağım. Ahenaton Rahiplerçoğalmış, ruhban sınıfı halkı inletmek- te. Nefertiti'nin (güzel, güzellik) kocası. Bütün za- manlann en güzeli. Ahenaton devrimci bir karar- la, Tann'nın başrahibi olduğunu açıklar. "Tekara- cı benim" der. Bunun üzerine rahipler başkaldı- rır. Iç savaş başlar. Ahenaton bu karan hayatıyla öder. Ruhban sınrfı tekrar iktidarı ele geçirir. Ra- hiple, ruhbanla, ulemayla oynamaya gelmez... Tutmosis II Krallığına sorunlu başlamış. Ondan önce Hat- şepsut adlı kraliçe krallığı ele geçirir. Bir süre sür- dürür. Karnak tapınağına ekler yaptınr. Heykelleri ve Mısır'ın en yüksek oblesk'ini diktirir. Obleks (Di- kilitaş, tek taş, granitten; Sultanahmet'te, Hipod- rom'da da var) Hatşepsut ölünce, Tutmosis II kral olur. Büyük de kral olur. Mısır'da ilk nizami ordu- yu kurar. Mısır'ın 6 ordusu olur. Sınırtan Anadolu'ya dayanır. Mısır en geniş coğrafyasını ve askeri gücünü Tutmosis II döneminde yaşar. Hatşep- sut'un heykellerini kırdınr. Onu tarihten ve aklın- dan silmeye çalışır. Yalnız obleski yıktırmaz, çev- resini büyük blok mermerierie çevirtir. Kimse o- nun adını okumasın, görmesin ister. Buna benzer bir olay da Polonya'nın başkenti Varşova'da ya- şandı yakın zamanda... Varşova Belediye başkanı, Stalin'in yaptırdığı ünlü Kültür Merkezi'nin kulesini yıkmaya kalktı. Halk tepki göstennce etrafına 50 katlı imar vere- rek gökdelenlerle çevirmeye aldı. "Eseri olmayanın yerinde yeller eser." Hatşep- sut Mısır'da, Stalin Varşova'da eserieriyle yaşama- ya devam ediyor. Ramses II (1290-1223 MÖ) Ki, o Mısır demektir. Mısır medeniyetin kümüla- tif toplamıdır. Astronomi, tanh, felsefe, geometri, fenni ziraat, askeri alanda yeni savaş aletleri, resim ve heykelde yeni boyut, merkezi devletin atalığı, dış ilişkilerde yenilikler, ilk elçi ataması vs., ilk banş antlaşması, rahiplerin azaltılması, tannyı 7'ye (tapınağı da) düşürme ve yine Musa isyanı, Musa ve Israiloğullannın Mısır'dan kaçışı, kısa- ca Mısır'ın altın çağı, 67 yıl firavunluk, ilk eşi Ne- fertari'ye vefa. Çocuğu olmaz ondan ama tapınak- laryaptırıradına. Nilmetresi var. Suyun yükselme- sini ölçüyor. Ona göre vergi topluyor. tapınaklar- da logar sistemi kurarak, kan ve yağmur sulan- nı yer altına alıyor. Bizde birçok şehirde yağmur suyu kanalı nedirbilinmez. Yağmur yağıncayüze- riz. Yüzme bilmeyen ölür!.. Medeniyetler de ölür! 5 bin yıllık medeniyet göçerken arkada hurda şe- hirier kalmış. Tapınaklan, mezarian gezince bu Mısıriılar, o Mısııiı değiller. Genetik zincir kopmuş ya da yerine ucube gelmiş. Ramses'in başkenti Menfıs, olmuş Esenler. Luksor, Urfa'nın Viranşe- hir'i. Kahire içinde birkaç yüksek bina konmuş Ur- fa çarşısı, pazarı, tipik Urfa. Ya da 80'li yıllann La- leli'si. Tabela kiriiliği had safhada. Esnaf yol kesi- yor, 10 lira istediği malını 2 liraya veriyor. Yani dünyanın en zeki esnafı Mısır'da. Aptallar da yolunu şaşırmış, buralarda tarih anyor! Mısır insanlığın boy aynası... Aşkın, hüznün, ihtişamın, ölümün, yıkımın, yok olmanın amansız tarihi... Yani Horus'un elinden kötülük (domuz) kaçmış!.. gurbuzcapan@eksev.org.tr/Faks: 0212 672 73 79 B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 SOLDANSAĞA: 1/ Tahtadan kafes biçi- minde yapıl- 2 mış portatif 3 ev. 2/ Uzak... At üretilen çiftlik. 3/ Bır 5 meyve... Sat- 6 rançta özel bir hareket. 4/ ABD'de ya- yımlanan dünyanın en ünlü mizah dergile- rindenbiri... "Melâ- 1 li anlamayan nesle - 2 - değiliz" (Ahmet 3 Haşim). 5/ Ekin bi- 4 çildikten sonra top- 5 rakta kalan köklü sap... Kır ya da köy 7 yaşamını anlatan kı- 8 sa şiir. 6/ Afrika'da 9 bir ülke. II Bir tür halk türküsü... Tantal elemen- tinin simgesi. 8/Boş inan, hurafe... Asker. 9/Du- man lekesi... Unutma, unutuş. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/îri yapılı, uzun boylu ve şişman kimse... Bir no- ta. 2/Rütbesiz asker... Yurdumuzun Göller Yöre- si'nde, bir adı da "GüDüce" olan dağ. 3/Verim. 4/ Yapma, etme... Zarar. 5/ Eski Mısır'da güneş tannsı... "Dünyayagelengider/—-kalası değil" (Yunus Emre). 6/ Yan memnunluk belirten bir ünlem... Islamda bir mezhep mensubu... Bir spor takımının gözde oyuncusu. II Şejh Bedrettin'in Tanrı, evren ve insan hakkındaki görüşlerini içe- ren ünlü yapıtı. 8/Düşünülenin tersini söyleyerek yapılan ince alay... Üstün bir yetkjnin gücünü srm- geleyen değnek. 9/Bir pamuk cinsi... Ses.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear