Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 23ARAUK2005CUM/
10 HEDEF CUMHURIYET
Atatürk 'ün işaretiyle kurulan gazete aydınlanma devrimlerininyılmaz ve bilinçlisavunucusudur
Oımhuriyet niçinLaik-Demokrat?
ALEVCOŞKUJV
C
umhuriyet gazetesı Atatürk'ün Ay-
dınlanma devrimlerinin yılmaz ve
bilinçli savunucusudur. Cumhuriyet
gazetesi yayınına 7 Mayıs 1924 ta-
rihinde başladı. Onun adını Atatürk verdi. La-
ik Currıhunyeti korumak, savunmak Cumhu-
riyet'in adeta genlerine işlemiştir.
Türldye Cumhuriyeti, ortaçağlan yaşayan
bir toplxımda; ve daha da gerileri yaşayan bir
Ortadoğu coğraiyasında 29 Ekim 1923 'te ku-
ruldu.
Arkasından ne yazık ki, Mustafa Kemal'le
birlikte yola çıkan Rauf Orbay, Kkam Kara-
bekir ve AK Fuat Cebesoy Atatürk'ün yanın-
dan aynldılar. Onlara göre. Cumhuriyetin ila-
nı erkendi, hele "haKfeliğin kaldınuşr kabuJ
edileme-zdi. Bugörüş, Istanbul dakı bırçok ga-
zete tarafından da paylaşıhyor, bu gazeteler
cumhuriyet rejimine karşı çıkıyorlardı.
29 Ekım 1923 'ten dört ay sonra dört büyük
devrim gerçekJeşmıştır. 1) Halifelık kaldınl-
dı, 2) Şeriye ve Evkaf vekâleti kaldınldı, 3) Eği-
tim Birliği Yasası kabul edildi, 4) Tekke, zavi-
ye ve mahalle mektepleri kaldınldı.
- Bu büyük devrimler kimi îstanbul gazetele-
rini ve karşıdevrimcileri memnun etmemişti.
tşte Cumhuriyet gazetesi tam bu kargaşamn or-
tasında Cumhuriyetin ilanından 7 ay, halifeli-
ğinkaldınlışından2aysonra, 7 Mayıs 1924'te
yayın yaşamına girmiştir. Cumhuriyetgazete-
sinin kurulmasını Atatürk istemiş ve adını biz-
zat Atatürk koymuştur.
Cumhuriyet gazetesıni kuran Yiınus Nadinin
yaşamöyküsü bilinmeden Cumhuriyet'ın gö-
revi ve ödevi kavranamaz.
YUNUS NADİ KIMDIR?
Yunus Nadi (1880-1945), ilkokülu Fethi-
ye'de okudu, Rodos'ta Süleymaniye Medrese-
si'nde eğitimini sürdürdü. Galatasaray Lisesi "ni
ve Istanbul Hukuk Fakültesi'ni birirdi. 20 ya-
şında Malûmat Gazetesi'nde yazmaya başla-
dı, Abdülhamit rejimine karşı yazdığı için
1901 'de Midillı'ye sürüldü. Cezasını tamam-
ladıktan sonra Istanbul'a döndü, İkdam veTas-
vir-iEfkâr'da, İttihatveTerakkiPartisj'nın Se-
lanik'teki organı Rumeti gazetesınde çalıştı. Os-
manlı Meclis-i Mebusana seçildi. Daha sonra
3 Eylül I918'de kendı gazetesi Yeni Gün'ü
kurdu. (•)
Mondros Ateşkes 'inden sonraki zor dönem-
de Yunus Nadi, gazeteciliği sürdürdü. Hükü-
meti yeren yazılanyla dıkkatı çekti. Ingıltere
ve Fransa'nın Türkiye'ye karşı tutumlannı
eleştirerek "Türldye yann onlaria dost bir un-
sur olabilecekken Yiınanistan'ı karşunıza çı-
kardılar" dıyordu.
Yunus Nadi bu ulusalcı duruşu nedeniyle
Mütareke tstanbul'unda rufuklandı. Ünlü Be-
kirağa Bölüğü'nde hapıs yattı.
Gazetesi Yeni Gün, 26 Mart 1919'da kapa-
tıldı ve altı buçuk ay kapalı kaldı. 11 Ekim
1919'da çıkan ilk sayıda Mustafa Kemal Pa-
şa'ylayapılmış bir konuşma yer aldı. Yeni Gün
artık Anadolu ve Mustafa Kemal yanlısı bir ga-
zete olmuştu. Ancak Istanbul'un işgali nede-
ni ile mütareke koşullannda görevini yapama-
dığı kanısındaydı. Yeni Gün'ün Istanbul'daki
son sayısı 12 Nısan 1920"de yayımlandı. Baş-
yazının başhğı "MifletKatifleri" idi. Yazıda şöy-
ledeniyordu. "Önemlisiyasaikonuiarvar.Fa-
kat okuyucularbu olavian kendi kendiJerinein-
eelemeji ve değeriendirmeyi tercih ediyorlar.
Çünkii onlar daha eJverişli durumdalar. Bizim
değeriendjrmeierimizüı çoğunun arük değeri
kalmanuşor."
Ingilizler zaten gazeteyi 17 Martgecesi bas-
mışlar ve çalışanlarda bir panik havası yarat-
mışlardı. Bu durumda Yunus Nadi, YeniGün'ü
kapatıp Ankara'ya kaçmaya karar verdi. Ga-
zete dört ay sonra, 9 Ağustos 1920"de Anka-
ra'da yeniden çıkmaya başladı.
KUVAYI MİLLİVE ÖYKÜSÜ
Yunus Nadi'nin İstanbul'dan gizlice çıka-
Yunus Nadi, Atatürk'ün isteğiyle 7 Mayıs 1924 yılında Cumhuriyet gazetesini kurdu.
rak, kimi zaman yaya yürüyerek Ankara'ya
ulaşması bir "Kuvayı Milh'ye'' öyküsüdür. Yu-
nus Nadi bu öyküsünü, Kurtuluş Savaşı Aıu-
lan adlı kitabında anlatır.
Jngılızaskerlerinin Istanbul'daki matbaayı bas-
maları, Anadolu'ya geçiş hazırlıklan, ışgalcı
askerlere yakalanmamak için köyden-köye yü-
rüyerek Ankara'ya doğru yol alışlar. Geyve'ye
zorla gelişleri, yolda Halide Edip ve ekıbiyie
karşılaşmalan, heyecanlı bir öyküdür.
Bu kitaptan işte ilginç bir bölüm:
Geyve Kaymakamı Hamdi Namık Bey bir
yandan Halide Edip Hanım'ın ekibıni, öte yan-
dan Yunus Nadi Bey'in ekibıni aramaktadır Bu-
rada sözü Yunus Nadi'ye bırakalım.
"Takriben üd saat sonra bir iki drezin (bir
tür demiryolu aracı) ile Geyve Kaymakann
Hamdi Bev geldi Kryafetine bakılınca bu kay-
makam degil, adeta dişlerine kadar silahlı bir
çeteci kişi: Ayakta dolaklar, kilot pantolon, çap-
raz asılmış iki sırafişeklik,bir mavzer filinta-
sı, yanında kabanp taşan tabanca... Demek
Anadolu'daberkesböyieçalışıyordu.Hamdi \a-
nuk Bey'in verdiği iJk his, gerçekten pek iyi idi.
Hoş beşten sonra bana:
- Beni tanımaduuz galiba? dedi
Gerçekten tanjyamarmştım. Ömrümdebu la-
yafette bir kaymakam ilk kez görüyonım, ne-
reden tanryacaküm?
-Canım, dedi !\lenteşe(Muğla) TahriratMü-
dürhığü'nden geldiğimdesizi Yeni Gün matba-
asında iki kere ziyaret etmemiş miydim? Hat-
ta birader be> den mektup getirerek...
Derhal anımsadım. fakat o Hamdi Bey baş-
ka, bu önümü/deki Hamdi Bey ise bambaş-
ka idi. Şimdi Hamdi Bey Kuvayı Milliyeci
idL."(**)
İşte bu Kuvayı Milliyeci duygular, Yunus
Nadi"yi İstanbul'dan kaldınp Ankara'ya götü-
rüyordu... Yoksa, o da îstanbul'da kalır, sağa-
sola, padişaha-îngilize yalakahk yapar, yaşa-
mını sürdürürdü. Ama Yunus Nadi, ulusalcıy-
dı. Kuvayı Milliyeciydi...
İSTANBUL'DAKİ MATBAA
SÖKULEREK CETIRİLİYOR
Ankara'ya geçiş öyküsü bununJa da bitmez;
Yunus Nadi Ankara'ya ulaşınca bu kez Istan-
bul'daki matbaası, yavaş yavaş parça parça sö-
külerek katırlarsırfında Ankara'ya taşındı. An-
kara'da eskı bir hanın bodrum katında bu mat-
baa bin bir zorlukla bir araya getirildi. Ca'îŞ""
bir duruma kavoıştu. 9 Ağustos 1920'de Yeni
Gün Ankara'da yeniden yayımlanmaya başla-
dı.
Yunus Nadi, bir süre sonra ailesıru Ankara'ya
aldırdı. Büyük oğlu Nadir Nadi, o sırada he-
nüz 12 yaşındaydı ve işte çocukluğu Anka-
ra'daki bu hanın bodrumundaki matbaada ge-
çıyordu. Kimi zaman matbaamakinesinin ko-
lunu çevirerek, kimi zaman gazeteleri paket-
leyerek...
Böylece Nadir Nadi'deki Kuvayı MiIIiye ru-
hu bozkır Ankara'nın bağımsızlık havasında
gelışiyordu...
Yunus Nadi, aynı zamanda TBMM'nin o ih-
tılal meclisinin üyesiydi. Birinci meclisteki o
günleri yaşamıştı, her an Ankara'nın ışgal edi-
lebıleceğinı duyumsamıştı.
CUMHURİYET NE ZAMAN
KURULDU?
Hiç kimse sanmasın ki, Cumhuriyet 29 Ekim
1923 günü kabul edilmıştir; o tanhte ilan edıl-
miştir.
Emperyalizmın güdümündekı Yunan ordu-
suna karşı bağımsızlık sa\ aşı sürerken 20 Ocak
1921 'de TBMM'de kabul edilen anayasa ile
Cumhuriyet karara bağlanmıştı.
1921 tanhlı Teşkilaü Esasiye Kanunu'nun
(anayasa) 1 ve 2'ncı maddeleri Cumhuriyet da-
ha o tarihte kabul etmişri. İşte bu maddeler
Madde 1: Hâkimiyet bılakaydu şart mılle-
tindir. (Egemenlik kayıtsız koşulsuz milletin-
dır.) İdare usulü, halkın mukadderatım bılfiiî
ıdare etmesi esasına müsterittir. (Yönetim bı-
çimı, halkın yazgısını da kendisını gerçekten
yönetmesi ilkesine dayanır.)
2. Madde: İcra ku\-veti ve teşri selahiyeti, mil-
letin yegâne ve hakiki mümessılı olan Büyük
Millet Meclisi'nde tecellı ve temerküz eder. (Yü-
rütme ve yasama yetkısı ulusun tek ve gerçek
temsilcısi olan Büyük Millet Meclisi"nde top-
lanmıştır.)
Bu maddeler, meclıs egemenliğinin her tür-
lü koşulda ulusa ait olduğunu kabul etmış \ e
ulusal egemenlik ilkesini yasalaştırmış bulun-
maktaydı. Bu maddelerde beliren ilke, Cum-
huriyetin temeffenni hıçbir kuşkuya yer ver-
meyecek bir bıçimde oluşturur.
Bu maddeler. 1921 Anayasası'nın, padişa-
hı tanımadığının en açık belirtisiydi.
Yunus Nadi. işte bu ihtilal meclisinde bulun-
du Bağımsızlık, ulusal savaş \e Cumhuriyet
ılkelerinı özbenliğiyle yaşadı. Devrimcilik
onun benlığınde vardı.
Zafer kazandıktan sonra, 29 Ekim 1923 ta-
rihinde Cumhuriyet ılan edilirken, Istanbul
Mıllenekılı Abdurrahman Şeref Bey'in za-
bıtlarageçensözlenbunedenleilginçtır.Ba-
kınız ne diyor:
"Egemenlik kayıtsız koşulsuz milletindir, de-
dikten sonra, kime sorarsanız sorunuz, bu,
Cunıhuriyettir. Doğan çocuğun adıdır. Bu ad,
bazılanna hoş getmezmiş, varsın geunesin."
BU CUMHURİYETTİR
Cumhuriyeti ilan eden îhtilal Meclisi'nin
Anayasa Komisyonu Başkanı Yunus Nadi
Bey'dir. Bakınız Yunus Nadi Bey, o gün Mec-
lis kürsüsünden ne diyor:
"Her ülkeilk kez anavasayaparken bu işiçin
bir kurucu meclis kurmuştur. Bizde ise bu gi-
bi işlerdea>nca kurucu mecliskurulacagı açık-
ça beürtümemiştir. Bizde her zaman bu gibi
değişiklikJer olmuştur. Bizden onceki Türkiye
Büyük Millet MecKsi de bu yolda yüriimüştür.
Buna yetkimiz vardır. Duraksama>^ahm. Şim-
di biz, hükümetbunalımının giderihnesini Baş-
kan Paşa Ha/retleri'ne burakbk. O da. bize. bu
öneriyi getirdi Bu öneride gösterilen yöntemi,
bütün arkadaşlar ayn ayn düşünmüştür. Şim-
di bunu saptamakgereklidir.Önerilen biçim es-
kiden beri vardır.Bu Cumhuri\fttir. Bunu açık-
la>ıp daha bebrn' olarak saptayacağız."
Anayasa Komisyonu'ndakı tabloyu aynı za-
manda komisyon sözcüsü Celal \uri Bey, er-
tesı günü İleri gazetesınde şöyle anlatıyor:
"Anayasa Komisyonu üyeleri, Baskâfip Vey-
sel Bey'in odasında maddeierin redaksryonu-
nu yapıvorlardL
Başkan Vünus Nadi, zayıf bir petrol lamba-
suıın alnnda maddeleri okuyordu. Ben, kararı
kalemeaJdım... Ovüce\asa>ı özelbir kâğıt üze-
rine, özel bir demirkalemlevemavi mürekkep-
leyazdık
"Dört Halife dönemınden beri ılk yasal dev-
let budur' sesJeri, hoca efendilerin yetkih' ağız-
lanndan çıkıyorvesalona kök salıvor.Zaten öz-
güriüğü saptamak demek olan Cumhuriyet
sözcüğünün kuilanıunası ve bir ihtiyaç olan hü-
kümet kurulması hakkının cumhurbaşkanına
*«rilmesi üzerinde Mecüs'te UMişma ve birlik
vardı.
Genel kuruida kararve maddeler hakkında
desteklevici sözler bunun için söylendi. Taruş-
ma olmadı desem v araşır.
Birincimadde,CumhuriyerJe ilgih' madde, sa-
attam 19.37'de bir allaş \ağnıuru arasmda ka-
bul ediML Tarih vazaıian bu dakikalan kay det-
sinler."
Yukanda belirttiğımız gıbi, daha sonra bir
dizi aydınlanma devrimi gerçekleşecektir. Ha-
lifelik kaldınlacaktır. Eğitimı Bırleştirme Ya-
sası ile din ve mahalle mektepleri kapatılacak-
tır. Çağdaş ve uygar medenı yasa, ceza yasa-
sı, kabul edılecektir. Alfabe devrimi yapılacak-
tır. Kadınlara haklar verilecektır. Ortaçağlar-
da yaşayan bir toplum, Aydınlanma devrimle-
riyle çağdaş düzeye getınlmeye çalışılacaktır.
Tüm bu de\rimci atılımlarla Meclıs'te Yunus
Nadi Bey daima Aydınlanma devrimlerinin
yanında yer alacaktır.
Bu büyük devnmcınin Atatürk'ün işaretiy-
le 7 Mayıs 1924'te kurduğu Cumhuriyet ga-
zetesi, devrimin korunmasına çalışacak, kar-
şıdevrimcilerle savaşacaktır. Çünkü bu gaze-
tenin kuruluşunda Aydınlanma Devrimi'nin
ilkeleri ve temelleri \ardır.
Yunus Nadi. ilk sayısında, bu noktalan yaz-
dığı ilk başyazısında belirtmiştir.
İşte bu nedenlerle 1993 'te kurulan Cumhu-
riyet Vakfı bu ilk başyazıyı, \akıf senedinin ba-
şına koymuştur. Gazetenın temel ilkelerinin
bunlar olduğunu da Vakıf Resmi Senedi'nin
maddelerinde açıkça belirtmiştir.
Bu ana ilkeleri şimdi Vakıf senedinden ay-
nen alıyoruz.
"Cumhuriyetgazetesi, amacını toplum yaşa-
mına kabldığı 7 Mayıs 1924'te \nvımladıgı ilk
savısında kurucusu Vunus Nadi'nin kalemiyle
beiiriemiştir. Cumhuriyet nehükümetnede par-
ti gazetesidir. Cumhuriyet yahuz Cumhuriye-
tin, bilimsel ve yaygın anJarımıyla demokrasi-
nin sa\iınucusudur. Cumhuriyet ve demokra-
si fikir ve esaslannı yıkmaya çalışan her kuv-
vete karşı mücadele edeeektir. Ülkemizde her
anlamryla gerçekbir demokrasi kurulması için
bütün varlığı ileçaJışacaktır. Cumhuriyet, Ata-
türk devrim ve ilkelerinin açüğı aydınlanma'
yolunda, akiın bağnazlıktan, büimin dinden
bağımsıziaşması, 1 aiklik ilkesinin toplumca
benimsenmesi için çaba gösterecektir. insan
Haklan ve Temel Ozgürlükler Bildırgesı'ni
demokrasinin evrenselanayasası olarak benim-
seyen Cumhuriyet, anıaçlarma ancak Ata-
türk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriveti'nin ba-
ğunsızhğı ve bütünlüğü kapsamında ulaşılaca-
ğuu temel ilke sayar. Cumhuriyetgazetesini ku-
ran V\mus Nadi, kurumlaşüran Nadir Nadi'dir.
CumhurhetTürkrve'sinin temellerianhrkenku-
rulan Cumhuriyet gazetesini Yunus Nadi'nin
ölümünden sonra her çeşitgüçlüğekarşıyanm
ytizyılok savaşunla hiç ödün vermeden yöneten
ve kurumlaşüran Nadir Nadi, 20 Ağustos 1991
günü gözlerini yaşama kapamıştır. Kimliği. il-
keleri \e amaçlan. bu uzun süre içinde belirle-
nip toplumda kök salan Cumhuriyet'i ayiu yö-
riingede yasarmak Cumhurivet Türkfve'sine,
tophunaveCumhumctokuriarmakarşıbir öde\
niteiigine dönüşmüşrür. Cumhuriyet Vakft, bu
amacı yerine getirmek için kuruhnustur."
HasanCemalkitabının adını "Cumhuriyet'i
Çok SevTOİştim" koymuş; Cumhurijefi sev-
mek için onu, kuran Yunus Nadi'yi anlamak
gerek... Hasan Cemal'in kitabından Kuvayı
Milliye'yi ve Yunus Nadi'yi anlamadığı
göriilüyor.
(*) Htfu Topuz, TürkBasm Tarihi, Remzi, 2003,
sayfa 103.
(**) YunusXadi, KurtuluşSavaşıAnılan Çağdaş
Yaymlan, Sayfa 223,flasmensadeleştirUmiştir.)
O K U R L A R D A N C u m h l i r İ y e C ' E D E S T E K
• Milliyet ve Vatan gibi ara sna
okuduğum gazetelerde Bay
Hasan Cemal'in yeni çıkardığı
kitabın içinde geçen bazı
bölümleri okuyunca şaşırdım.
Bay Hasan Cemal, magazin
gazetelerindeki
dedikodu yazarları gibi
benim en çok sevdiğim
gazeteme ve kıymetli
yazarlarına en çirkin
şekilde saldırmış. Bunu
ondan beklemek gerekirdi.
Cumhuriyet gazetesini ele
geçirme çabası içine giriştigı
zamanlar, Cumhuriyet okurları
için en üzücü günlerdir. Biz
Cumhuriyet okurları el birliği ile
Hasan Cemal ve onun gibiler
varsa biz yokuz dedik,
gazetemizi almaktan
vazgeçtik. O sıralar gazetenin
tirajı ne kadar düştü... O ve
onun gibiler nasıl terk etmek
zorunda kaldılar gazetemizi...
Biz Cumhuriyet okurları, o
yazdığı kitabı alıp
okumayacağız. Bizim öyle
kitapları okuyacak zamanımız
yok. Ama anlaşılıyor ki,
gazetermzde gözü kalmış. "
Biz CUMHURİYET
OKURLARI Hasan Cemal'i
^ hiç sevmemiştik.
Sevgili gazetem, kıymetli
yazarları ve çalışlanlann tümü
bilmenizi istedim:
CUMHURİYET'İ SEVDİM,
SEVİYORUM VE
SEVECEĞİM...
AYDAN ÇAVUŞOĞLU
# Hasan Cemal'in, basınımızm yüz ah gözbebeğimiz Cumhu-
riyetgazetemizi hedefaiarak siz değerli "işaretfeneri"ne ak-
h sıra çamur atarak kakarete varan sayıklama nöbetlerinde
bulunması takdir edersiniz ki biz (35 yıllık okuru olmakla if-
tihar eden)leri derindenyaralamışür. Ne var ki genel yayın
yönetmenliği yapmasma hatta dizinizin üzerinde otururken
dahi aydınhk pencerenizden her gün kanatkanat uçuşan ak
güvercinleri Hitchcook filmi izleyicisigibi leş kargaları sa-
nıp artık "Batı Cephesinde (yanisol) BirŞeyler Oluyor"de~
yü parla(n)ması tekin değildir.
"Şimdi siz bana sorabilirsiniz:
- Be İlhan Selçuk, senin hiç moralin bozulmaz mû
- Ohoooooooooo... „.
İşte o zaman bir saat ustası gibi bozuk moralimi onarırım.
Sonra da düzgün çalışan evrensel mantığın sesini dinlemeye
bayılırım."(24.01.1982/Tîk-tak, tik-tak, tik-taL..)
Bu saatjn sesini duyuyorum 2500 km uzaklardan...
Sevinçliyim.
DİNÇAYTÜFENK
Sayın Hasan Cemal
Bu uzun sürecin içinde 17 yıl hizmet
verip ekmek yediğin bir kuruma karşı
senin yaptığın her türlü mesleki edep
ve teamül dışı davranış/nın bir benze-
rini görmedim. Görüyorum ki;
Türk tarihinde fazileti, vefası,
görev ciddiyeti ve hepsinden
önemlisi vatanseverliği ile onur-
lu bir yer alan Osmanlı'nın son
bahriye nazırı ve Suriye'de gö-
revli 4. ordunun komutanı büyük •
Cemal Paşa'nın torunu olduğunu
çoktan unutmuşsun! Hain Ermeni
kurşunları ile yâdellerde katledilen
rahmetli deden emperyalist güçlerin
Türkiye üzerindeki emelleri ile müca-
dele etmiş ve bu mücadelede öfümü
göğüslemiştir. Şimdi sen emperyaliz-
min 21. asırdaki temsilcısi AB ile kol
kola, diz dizesin! Sen ve senin gibiler
bu tutumları ile Türk yargısı üzerinde
baskı kurmak isteyen AB parlamen-
terlerine en büyük desteği vermekte-
siniz! Atatürk ilkelerine ve onun kur-
duğu Cumhuriyet'e saldırmakla hiç-
bir şey elde edemezsin. Tabii tutucu
AKP iktidannın desteği ve kayırması
d/şında. Önümüzdeki günlerde seni
tutucu gazetelerde göreceğime emi-
nim. Seni 17 yıl gazetenin genel ya-
. yın müdürü görevinde tutan rah-
' metli Nadir Nadi ile sana devamlı
ağabey desteği veren üstad İlhan
Selçuk hakkında yazdıklann nankör-
lüğün, vefasızlığın ve iyi gün dostlu-
ğunun en açık örneğidir.
AYDIN OLGUN
Gazetec/-yazar