29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhuriyeC İmtiyaz Sahibi: CUMHURIYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yavın Yönetmeni: Ibrahim Yıldız • Yazıişlen Müdürü: SaKm Alpaslan#Sorumlu Müdür: Mchmct Sucu • Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara tstıhbarat Ccngi/ Yıldırım 9 F.konomı: Hasan Eriş 0 Kiıltür: Egemcn Berköz 0 Spor: Ab- dülkadir Yücelman 0 Makalclcr: Sami Ka- raörcn 0 Dü/eltme: Abdullah Yazıcı 0 Bıl- gı-Belge: Edibe Buğra 0 Yurt Haberleıı. Meh- met Faraç 0 Avrupa l'emsılcısr Cüray Öz Yayın Kurulu: ilhan Selçuk (Başkan), Enırc Kongar (Da- nışman), Orhan Erinç, Ilikmcl Çetinkaya, Şükran Suncr, tb- rahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara lcmsılcısı Mustafa Balbay Ataturk Bıılvan No 12\ Kat 4, • MüesseseMü- Bakanlıklar lcl 4l9M)20(7hat), r'aks 41950270l/mıı I'cniMİcısı dürii Erol Erkııt Serdar Kı/ık, H /lyaBlv 1152 S 2/3 Iel 4411220, l'aks 441X745 0 Bılgı Işlcm. 0 Adana lcmsılcısı Çetin Yiğenoğlu, I n o n ü C d 1 1 9 S N o l l , Ahmvt Korulsan 1 cl. 363 1211, Faks 363 12 15 Anlalya 1 emsılcısı. AhınetOruçoğlu 0 Salıs Ka/ilct C umluırıyct Cad H0/5 I el 0242 2480057 Ta\ 2410509 Ku/a 0 Cumhuriyet Rcklam: 0( îenel MücJiır Ö/Jcm Ayden 0 (ıcncl Mudur Yardımcısı SemraYa/ıcı I el- (0212) 512 41 19-512 48 30-512 47 78 hax (0212)511X4 61 Va.vınıla>an:Yaıı(ıunll.ıl)crA|jnsıH,wn\t'lavmıılıkAl ı. I urituujîı ( ad » 4 1 ( jfjluülıı 1411-1 IsUııbul l'k 2-4d Sırin.11 I W h Irf | l ı : i 2 p l 2 ( M ) i | 2 i l l u l l I uks ((J 2 P P İ 1 k^' \dvgııı sıırdıv.ıym Baskı-McrLy d.ı/ek-Dcrgı Bjsım'l.nıııulıkS.ın ve I ıı ^ Ş LılıhM.ıh H.js,i[iU.i>ıı( jıl Sdmjmlırj k.ııl.ıl Kl.ınkıl D»£ıtıın: M e r k / Uıgılını IVarl.uiuS.ui u h ı \ Ş I0OCAK2005 lmsak-5.49 Cliıneş 7 22 Ögle- 12 19 ikındı: 14.40 Akşam: 17 03 Yakı. 18.29 Tekno müzik hayranları buluştu • Çeviri Servisi - Şili'nin Santiago kentindeki Love Parade Tekno Müzik Festivali'nde bu türün sevenleri bir araya geldi. Yüzlercc dinleyici, kentte, Forestel Park'ta buluştu. Tekno Müzik hayranlannın doyasıya eğlendiği festival hem gözc hem kulağa seslendi. Genç- yaşlı herkes müziğin ritmine kendini bırakırken Şilili dansçı kızların gösterisi ise nefesleri kesti. (Fotoğraf: REUTERS) Yapımcılanı zengin eden filmler • ANKARA (AA) - Hollyvvood'un dev yapım şirketlerinin yüzü, geçen yıl filmlerinin dünya çapında elde ettiği gişe hasılatlarıyla giildü. Tüm dünyada en çok izlenen film, toplam 540.3 milyon dolarhk rekor gişe hasılatıyla "Harry Potter ve Azkaban Tutsağı" oldu. tnternet sitesi "screen international" Kuzey Amerika hariç tutularak en çok hasılat yapan ve 100 milyon dolarhk hasılat barajını geçen filmleri açıkladı. Buna göre ikinci 467 milyon dolarla "Şrek-2", üçüncü, 410 milyon dolarla "Örümcek Adam-2", dördüncü 364 milyon dolarla "Truva" oldu. 'Ucuz uyuşturucu cenneti' • LONDRA (AA) - Observer, lngiltere'nin ucuz uyuşturucu cenneti haline geldiğini öne sürdü. lngiltere'de bir kullanımhk kokainin piyasa fiyatının bir fincan kahveden daha ucuz hale geldiğini yazan gazete, bunu hükümetin uyuşturucuyla mücadelede gösterdiği başarısızhğa bağladı. Eroin, kokain, esrar, Extasy gibi uyuşturucuların rekor seviyede ucuzladığına dikkat çeken gazete, bunun Ingiliz gümrüklerinin başarısızhğının kanıtı olduğunu ve Başbakan Tony Blair'in 'en büyük utanç kaynaklarından birini oluşturduğunu' yazdı. Stone'a aktörlerden veto I ANKARA (AA)- Bir dönemin en gözde kadın oyunculanndan olan Sharon Stone, rol arkadaşı bulamaz hale geldi. Empire dergisinin internet sitesindeki habere göre, Temel Içgüdü filminin ikincisi için mart ayında kamera karşısına geçmeye hazırlanan Stone, Kevin Costner, Michael Douglas ve Bruce Greenwood'dan veto yiyınce filmin yapımcılan tanınmamış bir İngiliz oyuncu olan David Morrissey ile anlaşma imzaladı. CRR Gitar Festivali başladı • İSTANBUL (AA) - Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu Genel Sanat Yönetmenliği tarafından düzenlenen '5. Uluslararası CRR Gitar Festivali', açılış konseriyle başladı. Festivalin ilk konserinde, gitar virtüözü Manolo Sanlııcar, şef Carlo Palleschi'nin yönettiği CRR Senfoni Orkestrası ile sahne aldı. Festival kapsamında çok sayıda ülkeden gitarist, müzikseverlerin karşısına çıkacak. MTA Sismik-1 turistîk olacak! • ORI)U (AA) - I975'te satın alınarak günün teknolojisine uygun jeofizik ckipmanla donatılarak MTA Sismik-1 adıyla uzun süre hizmet veren Hora, Ordu Valiliği'ne tahsis edildi. Halen Tuzla Tersanesi'nde bulunan ve yazın Ordu'ya getirilmesi planlanan gemi, bir turizm şirketi tarafından restore edildikten sonra turistik amaçlı kullanılacak. Yaşammı insanlara adayan BM iyi niyet elçisi Melek Keçecioğlu'na bir ödül daha KamKıta'nıniyilik'meleği' GÖKÇE UYGUN B irleşmiş Milletler'in (BM) 1yi Niyet Elçisi, Fildişi Cum- huriyeti Büyükelçisi Melek Keçecioğlu'na, Afrika ülkelerin- de AlDS'le savaşım çalışmaları nedeniyle BM tarafından ödül ve- rildi. "Kara Kıta'nın iyilik mele- ği'" Keçecioğlu, deprem ve tsuna- mi ile sarsılan Güneydoğu As- ya'ya da yardım elini uzatacak. Türkiye'de Bingöl depremzede- lerine ve Izmir'de Y.O'ya yaptı- ğı yardımlarla tanınan, yaşamını ve malvarlığını Afrika'daki aç in- sanlara ve AIDS'li çocuklara ada- yan Keçecioğlu, bugüne değin ZOR OLAN HASTALARI, AÇLARI SEVMEK' "Her zaman söylediğim gibi, benim dinim sevgidir" diyen Melek Keçecioğlu nedenini şöyle anlattı: "İnsanları sevmek çok önemli. Kadın ile erkek arasmdaki sevgiden bahsetmiyorum, tabii ki o da önemli. Ama asıl zor olan hastalan, açları, zor durumda olan insanları sevebilmek. Bir AIDSTıyi ya da cüzzamlıyt kiın sever, kim sevmek ister ki? Ben seviyorum." çeşitli kurum ve kuruluşlardan, yaptığı çalışmalar nedeniyle çok sayıda ödül aldı. Keçecioğlu'na son olarak da BM H1V/AIDS Or- tak Programı (ONUS1DA) tara- fından teşekkür belgesi verildı. "TopluluktekiBderliğiveAIDS'e karşı süren katkılan" nedeniyle ödüle değer görülen Keçecioğlu, Teşekkür Belgesi'ni Cenevre'de BM Genel Sekreter Yardımcısı ONUSIDA Baş Direktörü Peter Piot'tan aldı. Keçecioğlu, ödül kapsamında verilen 100 bin dolan da A1DS ile savaşım çalışmaları ve muhtaç hastalara yardımda kullanılması amacıylabağışladı. Melek Keçe- cioğlu, bugün lzmir'e giderek Y.O'yu ziyaret edecek ve yeni yıl hediyelerini verecek. FiLÖİŞİ'İSIDE DURUH/I K.eçecioğlu, Fildişi Cumhuri- yeti'nde bulunduğu sırada hükü- met ile isyancılar arasında yaşa- nan çatışmalara ilişkin şunları söylüyor: "Orada durunı çok kötü. Çok ölü ve yaralı var. Hatta oradaki ölüler bir göle atılıyor, gölde de timsahlar oİduğu için sular kıpkıı - mızı. Bir gün bir zenci genç yara- lanmıştı. Beni görünce"İyi ki ya- ralanmışım' dedi. Anlayamamış- tım, yaralanmanın nesi iyi dîye, nedenini sorduğumda ise Size nasıl ulaşacağımı bilmiyordum O yüzden öyle söyledim' dedi." " S A V A Ş DEĞİL BARIS' Dünyada hastalıkların ve açlı- ğın pençesinde olan milyonlarca insan olduğunu anımsatan Keçe- cioğlu, " Dünya bu durumda iken devletlerin ve insanlaı m hâlâ sa- vaş çıkarmasını hiç doğru bulınu- yorum.Oysa sorunlanndiyalogyo- lu ile çözülınesinin mümkün oldu- ğunainanıyorum. Bu nedenle dev- letlerin savaşı değil barışı tercih etmeleri gerekli" dedi. Keçecioğlu, Güneydoğu As- ya'da yaşanan felakete de değine- rek, 200 bin dolarhk ilaç gönder- diği bölgeye gideceğini söyledı. 'Spartacus'ün iki eski dostıı Palm Springs Uluslararası Film Festivali'nin galası önceki gece ABD'de yapıldı. Festivalde, son yılların gözde kadın oyunculanndan Nicole Kidman'a "Festival Jüri Ödülü" verildi. Düzenlen törene, sinema dünyasından birçok ünlü isim de katıldı. Gecede Kevin Spacey'ye "Sonny Bono Oyunculuk, Yönetmenlik ve Yapımcılık Görsel Ödülü", Samuel L. Jackson'a "Başarı Ödülü" verilirken "Yaşam Boyu Başarı Ödülü"nü ise 1960 yapımı ünlü "Spartacus"teki rol arkadaşı Jean Simmons'la katılan Kirk Douglas aldı. (Fotoğraflar: REUTERS) 8 'Isimveremem' Bakandm itirafi ANKARA (ANKA)- Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, mısır ve genetiği değiştirilmiş soya ithal eden firmaların isimlerini açıklayamayacağını bildirdi. Tüzmen, "İthal edilen ürünlerin gcnerik olarak değiştirilip değişhrilmediği bilinmiyor" dedi. CHP Diyarbakır Milletvekili Mesut Değer, hangi firmaların, ne kadar mısır ve genetiği değiştirilmiş soya ithal ettiğini bir önergeyle Tüzmen'e sordu. Tüzmen dc mevzuat eksikliği nedeniyle genetiği değiştirilmiş ürünleri kontrol edemediklerini belirterek "Halen ülkemizde, yctiştirnıe amaçlı olanlar (tohumluk) hariç genetik yapısı değiştirilmiş organizma ürünlerle ilgili yasal düzenleme hulunmaması nedeniyle, iç piyasada ve ithalat aşamasında buna ilişkin özel bir kontrol yapılmamaktadır" yanıtını verdi. Tüzmen, "İthal ürünlerin genetik olarak değiştirilip değiştirilmediği bilinmemekle büiikte, 2004 Ocak-Ağustos döneminde 979 bin 731 ton tohumluk olmayan mısır ve 382 bin 569 ton soya fasulyesi ithalatı yapümışnr" dedi. 'Eu Articulum' bursunu kazanan Türk doktor: Diyarbakır'da çalışacağımDİYARBAKIR (AA)- Dic- le Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ali Gür, bu yıl dün- yada yalnızca 8 kişiye verilen "Eu Articulum" bursunu en yüksek puanla kazandı. Doç. Dr. Gür, dalında dün- yanın en saygın bursu sayılan "Eu Articulum" bursuna bir arkadaşının önerisi üzerine başvuru yaptığını, geçen hafta bursu kazandığı- nı öğrendiğini söyledi. Burs için "ağn, eklem iltihaplanmaları ve diğer iltihabi durumlarla" ilgilenen dünyadaki tüm hekimlerin başvuru yapabildiğini ve bursun dünya çapında çok prestijli ol- duğunu ifade eden Gür, "Ben de Ingiltere''de Leeds Üniversi- tesi Kas İskelet Sistemi Hasta- hkları ve Rehabilitasyonu Kli- ııijîiiKİe çahşmayı seçtim. Çün- kü burada dünyanın en ünlü romatologlanndan Prof. Paul Emery ile çahşmayı istedim. Bu üniversiteye sadece ben seçil- diın. Hocalarım bana imkânsı- /ı başardm dediler. Ülkem adı- na böylesine büyük bir lırsatı yakaladı- ğım için çok mutluyum" dıye konuştu. tngiltere'den döndüğünde Diyarba- kır'da hizmetine devam edeceğini söy- leyen Doç. Dr. Gür, "Yurtdışında eği- liııı alan arkadaşlannıızın ülkemize ge- ri dönüp çahşması taraftanyım" dedi. llaçlı çözüm Kalp Mdneson LONDRA (AA)-Lond- ra Üniversitesi bilim adam- larının Finlandiya, ttalya ve Almanya'daki meslek- taşlarıyla üzerinde çalış- tıklan bir ilacın 10 yıl için- de kalp krizlerini tarihe gömmesi umuluyor. Prof. John Martin, kalp krizlerinin bir numaralı ölüm nedeni olduğunu, bu nedenle önleyici bir ilaç üzerinde çahştıklarım bil- dirdi. "VascularEndothe- lialGrovvth Factor" denilen ilaç, kalp damarlanndaki hücre bölünmesini engel- leyen vücut kimyasahnın salgılanmasını dengeliyor. Asimo aşçı oldu! Honda ' nın in - * * sansı robotu Asimo, firmanın yeni yıl kutlamalarında hay- ranlanyla buluştu. Merkezi Japonya'nın baş- kenti Tokyo'da konuklar için özel bir göste- ri sunan Asimo, bu kez geleneksel pirinç pastası hazırladı. Kendisine bu gösteride fir- ma çalışanlarından Ayano Sato'nun üç ya- şındaki oğlu Koh Katagiri de eşlik etti. (AFP) SÖYLEŞİ ATTİLA İLHAN \.. Gâzi'nin f Nokta-i Nazarı'!./ ... - Mustafa Kemal Paşa dahil, -Türkçüler'in 'Milli Mücâdele'deki katkılan ve fedakârlıkları; ne reddedilebilir, ne de inkâr; bu böyledir de, sonra- ki yıllarda, -Mustafa Kemal Paşa dahil-, Kema- listler'in takındıkları tavrın sebebi nedir? Sanırım bunu kavrayabilmek için, daha Müdafaa-i Hu- kuk'un ilk yıllarında, Istanbul Türkocağı'nda, en önemli Türkçülerimızden birinin, şu söylediklerini bilmek, üzerinde düşünmek, iyice anlamak gere- kiyor. "... Bizde Türkçülük akımının, gitgide iki ko- la ayrıldığını iddia etmek istiyorum. Bu akımı, şimdi moda olan tâbirlerle târif etmek istersek, birisine 'Demokratik Türkçülük', diğerine 'Em- peryalist Türkçülük' diyebiliriz..." 'Türkçülüğün' iki türü... "... (Buraya dikkat!) 'Demokratik Türkçülük' mil- liyet esasını, her millet için bir hak olarak ka- bul ediyor ve Türkler için talep ettiği bu hakkı, diğer milletlere de aynı derecede hak olarak ta- nıyordu. 'Demokratik Türkçülük', ihtimal ki Türklerin çoğunluğu, diğer milletlere mahküm durumda bulunduklarına; ve hatta hâkim sayı- lanların bile, iktisadi ve kültürel olarak, yalnız mahkûm değil, adeta bağımlı olduklarına; ve bu nedenle, haklılığa dayanarak, kurtuluşun müm- kün olacağına inanmaktan kaynaklanmakta idi. Bundan başka 'DemokratTürkçüler', Türk'ün mevcut birikmiş kuvveti, şimdilik kendi kendi- ni yaşatmaya ancak yeter diye düşünüyorlar- dı; diğer milletleri temsil etmek şöyle dursun, yönetmeye çalışmanın bile, o kuvveti zayıflat- maya neden olacağından zararlı sayıyordu..." "... 'Emperyalist Türkçüler' ise, daha çok Av- rupa Nasyonalistlerine benziyorlardı; herkes için geçerli hakka değil, sırf kendi kuvvetleri- ni arttıran milliyetçiliğe taraftar idiler. (Buraya dikkat!) 'Demokratik Milliyetçilik' hakka daya- nan ve sadece savunma amaçlıdır; gasp edi- len hakkı almaya, gasp edilmek istenilen hak- kı savunmaya çalışır; 'Emperyalist Milliyetçilik' ise saldırgandır; diğerlerinin hukukuna tecavü- zü bile onaylayarak, kendi milliyetini güçlendir- meye çalışır. 'Saldırgan Milliyetçilik' dünyada henüz bitmiş değildir; fakat zannediyorum ki bu tür milliyetçilik, er geç sona ermeye mah- kûmdur: Rusların, Avusturyalıların ve Alman- ların başlanna gelen, bir gün olup diğer Emper- yalistlerin de başlanna gelecektir..." Gerçekliği ve sağlamlığı, günümüzde bile ge- çerli olan bu sözlerin sahibi; Gâzi'nin safında 'ls- tiklâl Harbi'ne 'fiilen' katılmış olan, Türk düşünü- rü Yusuf Akçura'dır; Kemalizm'in oluşturulması- na katkılan inkâr edilemeyecek olan bu fikirlerin, daha Müdafaa-i Hukuk Doktrini'nin henüz oluş- turulmaya başlandığı yıllarda, bu kadar açık ve net olarak ortaya konulduğu görülürse, Mustafa Ke- mal Paşa'nın yıllar sonra (1927), 'Büyük Nutuk'ta aynı bahse dokunurken, şu söylediklerine hiç şaş- mamak lâzımdır. Câzi diyor ki... "... Muhtelif milletleri, müşterek ve umûmi bir unvan altında cemetmek ve bu muhtelif un- sur kütlelerini, aynı hukuk ve şerâit altında bu- lundurarak, kavi bir devlet tesis etmek, parlak ve câzip bir nokta-i nazar-ı siyâsidir. Fakat al- datıcıdır. (Buraya dikkat!) Hatta, hiçbir hudutta- nımayarak, dünyada mevcut bütün Türkleri da- hi bir devlet halinde birleştirmek, gayr-ı kaabi- li istihsal bir hedeftir. Bu asırların ve asırlarca yaşamakta olan insanların; çok acı, çok kanlı hâdisat ile meydana koyduğu bir hakikattir..." "... {Buraya dikkat!) Panislâmizm, Pantura- nizm siyasetinin muvaffak olduğuna ve dünya- yı saha-i tatbik yapabiidiğine, tarihte tesadüf edilmemektedir. Irkfarkı gözetmeksizin, bütün beşeriyete şâmil, cihangirâne devlet teşkili hırslarının netâyici de tarihte mazbuttur. Müs- tevli olmak hevesleri mevzu-u bahsimizin ha- ricindedir. (Buraya dikkat!) İnsanlara, her türlü hissiyât ve revâbıt-ı mahsûsalarını unutturup; onları uhûvvet ve müsâvât-ı tamme dairesin- de birleştirerek, 'insanî bir devlet' kurmak na- zariyesi de kendine mahsus şerâite maliktir..."! Gâzi, Türkiye Cumhuriyeti'nin hangi prensibe oturduğunu, bu sözlerden sonra, şöyle ifâde ede- cektir: "... Bizim vuzûh ve kaabiliyet-i tatbikiye gör- düğümüz meslek-i siyâsi, 'Millî Siyâset'tir. Dün- yanın bugünkü umumi şerâiti ve asıriann dimağ- larda ve karakterlerde temerküz ettirdiği haki- katler karşısında, hayalperest olmak kadar bü- yük hatâ olmaz. Tarihin ifâdesi budur; ilmin, aklın, mantığı, ifâdesi böyledir..." (Bkz. 'Nutuk' Cilt II.) Bu tefrik' niye?.. ' erek Yusuf Akçura'nın, gerekse Mustafa Ke- I mal Paşa'nın; Türkçülük'te böyle bir 'tefrik' yapması nedendir? Bunda hiç şüphesiz, Akçura'nın Çarlık Rusyası'nda ve Osmanlı'da; Gâzi'nin ise, Ittihatçılar'ın -bilhassa Enver Paşa'nın- Pan/Tu- ranizm ve Pan/lslâmizm teşebbüslerinde yaptı- ğı, vahim yanlışların önemli rolü olmuştur. Mesela ne gibi mi? e-mail:tilahanw isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear