23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 27 HAZİRAN 2004 PAZAR 10 P A Z A R Y4ZDLARI dishabiacumhuriyet.coin.lr Açık havada hep beraber... 1990 yazında, geniş tanımı ve kısa adıyla La VıJktte Parkı, "La VUJette BiümJer ve Endüstri SJtesTnın (VBES) açık hava kısmında bedava fılm gösterilerine başlanacağını ilk kez duyduğumda epeyce şaşırdığımı teslım etmelıyım. Hem de sinemalann hızla çahalandığı bır devırde, bedava fılm gösterimi! Üstelik çocukJufumuzdaki açık hava sinemalarının özlemı asla sılinmemiştı. Ağustosun muhtemelen son hafta sonlanndan binydı. ÇocukJan alıp gittik. ÇimenJerin üstüne ya doğrudan ya da hasır veya battaniyeleriyle yayılmış birkaç yüz kişi, günün kararmasını bekJiyordu. Sanınm Gary Cooper'lı bir Western klasiği programlanmıştı. Yazdan ziyade sonbahan andıran sevimsiz, gri bir Paris akşamıydı. Film başlar ba^lamaz kaçtık... 1867'de Paris'ın genel mezbahası ve et hali sıfatıyla 40 bin metrekareye kurulan La Villette'te son sığırlar 1974'te kesilmiş. Devlet ve belediye 1980'de, mimar Adrien Fainsflber'in önerilerinden hareketle, zamanında 4 bin 600 büyükbaş hayvaju ağırlayabılen ana hal binası hariç her tarafi istımlak edıp, 55 hektarlık bır alanı yepyeni bir amaçla kullanmaya karar venr. Kentın kuzey dogu merkez il sınırlan ıçinde kalan bu araziye bir bilim, teknik ve endüstn müzesı kurulması için 27 mimardan görüş istenir. Bugünkü konumuzun dışı süreç öncü nıtelıkli, eğitici ve kamuya açık bılimler müzesi, sergi ve sinema salonian, müzık sitesi dahil çok yönJü ve fonksıyonel bir dızi faaliyet merkezi ıçeren VBES, 1986'da açılır. Eklemlenerek büyüyen VBES, 18 yılda 40 mılyon zıyaretçi çeker. Temmuz ortasından ağustos sonuna, her akşam bır film gösterilen açık hava sinemasının yalnızca 2002'de (2003'te grevler nedeniyle festival iptal edilmişti) çektıği seyirci sayısı 200 bini aşmış... Hikâyemizin başına dönmek gerekirse, etrafi korunaksız bedava açık hava sinemamızda kuzeyden vuran rüzgânn iyice keskınleştirdiği soguk havaya Gary Cooper'ın Fransızca konuşması da ekJenince dışımız kadar içimiz de titremişti. Ailece düş kınklığma uğramıştık... Bir sonraki gidişimiz tamamen raslantıydı. Sanınm Yaz Bekân başka bir arkadaşla 1994 Temmuzu'na denk geldı. Ve o günden ben her fırsatta devam etti. Yönetıciler ilk yıllann deneyimlerinden çıkarttıklan derslerle hem programlama hem agırlamaya ciddi yenılikler getirmişlerdı. Gösteriler her yıl belli temalar çevresinde toplanırken, faaliyetin adı Açık Havada Sinema Festivali olmuştu. Filmler özgün dillennde sunulurken, klasik, PARİS IĞUR HÜKÜM hatta sessız sinema döneminden örnekJer ızlenebılindigi gıbi. 1-2 yıl öncekı eserlere de yer veriliyordu. Adam başına 6 Euro"ya ödünç verilen şezlong+battaniyelerin ücretı yaş ve adete göre (5 tanesı 20 Euro gibı) indirimlı oluyor. Ucuz büfe ve her türlü üıtiyaç — — — ^ — gıderecek altyapı kurulduğu gibi, bizi çarpan değişikiik yakJaşık 2000 m'lik yeşil bir alanın bır mesire, piknik alanına dönüşmesıydi. Kendi içecek ve yiyeceklerini getiren ınsanlar, inarulması zor bir kaynaşma, beraberlik havasına girmişler, ortaklaşa partıler, eğlenceler düzenler olmuşlar. Ancak saat 22.00 oldu mu, şişme de\ ekranın meydana çıkmasına paralel, herkes toparlanıp sinema seyrine hazır ola geçıyor. Her gün 22.30'da başlayan göstenlerin bu yılkı ortak teması "firünalar dürrvaa" Arjantinlı Lucrecia Martel'den, Rus Sergei Bodrov 'a; Maurice Pialat'dan Martin Scorsese'ye; en eskisi 1940, en yenisi 2002 yapımı 39 gerçekten kalıteli film sinemaseverlere keyiflı saatler yaşatmaya hazırlamyor. Bıtmedi: 25 Temmuz'dan itıbaren her pazar 17.30 ve 19.30'da ikı de bedava dünya müzığı konsen var. 2 ünlü örnek, Beninli ~ " ~ ~ Angeüque Kidjo ve Kübalı Raul Paz_ (Ayrıntı wmv. villette.com'da) Buraların şanslı insanlan, özellikle sınefiller (smemaperver desek, ne dersıniz?) bütün yaz Paris'ten kıpırdamasalar yeridır. Yukardaki festival kadar uzun sürmese de yann (28 Hazıran) başlayıp 13 Temmuz'a kadar sürecek "ParisCinema" şenliği bu yıl 2. kez düzenlenıyor. 10 bin kişi alabilen kentin tam göbeğındeki belediye sarayının önündeki meydana kuruJan dev ekran, her akşam bedava filmler gösterecek. Festivalin dığer adı "*Paris Sinema Kuthıyor". Ücretsiz filmlenn ötesinde 30 sinema salonu şenlik süresince seansı 4 Euro'ya 400 film sunacak. Birçok yeni filmin prömiyeri, akşamlan Paris ıçi sinemalar arası yürüyüş rallileri-ödüllü bilgi oyunlan, toplu ve tematık gösteriler, kamuya açık ünlülere saygı akşamlan (bızzat Jean-Paul Bdmondo. Charlotte Rampli/ıg, Fernando Soianas, Otiver Stone vs. kâtılımıyla), yanşmalı uluslararası bir bölüm ve daha neler neler... (Aynntı www.pariscinema.org'da) Şenliğin bu yılki vasisi, Fransa'nın en popüler sinema ve tiyatro oyunculanndan Jean Rochefort'a, "Sizce gûnümüz toplumlannda sinemanın önemi ne (fiye" soruyorlar. Cevap: "Geleceğin büyük tehlikesi, insanlann yalnızhğı. Açık havada, sinema salonunda sejredilen bir film, drçarryia temasın bir yolu. Günümüz, insanlann her zamanküıdcn fazla ötckinin onıu/unu. dirseğini, desteğini hksermevi özlediği bir devir. Geiin hiç oimazsa açık havada beraberce film seyredeKnu." ugur.hukum@paris.com Parkın maskotlan HJndistan'dald bir uhısal parkta dünyaya gelcn ild haftahk bu aslan yavTulan, günlerinin büyük bölümünii uvuvarak ya da birbirkriyle oynayarak geçiriyor. Güneydeki Bangalore kentinde bulunan Bannerghatta ulusal parkuun görevlileri, bebek aslanlara gözleri gibi bakıvor. Parklardakilerin yanı sıra, Gucarat eyaletindeki Gir ormanında 300 aslan yaşıyor.(REUTERS) Imajımız ve Tlastik Diyaloglar' Erdem Resne. Brüksel Belediyesinde iletişimden sorumlu bölümde çalışıyor. www.binfikir.be sitesinde anlattıklanna kulak verelim önce... "Geçen gün çahşöğım kabineye Rumen bir hanım gekU Runıen hükümetinin danışmanrynuş. Brüksel'e büyük umutiaria geldiğini, ancak umduğunu buîamadığını anlatü: Brüksel'i hep temiz, modern, düzenli bir şehir olarak hayal ederdım. Etrafa bakınca şaşırdun, her yer pislik içinde ve çoğu kadının başı örtülü.' Ve, acı benzetme: 'Bir an kendimi tstanbul'da sandım." Koskoca Suudi Arabistan ve İran dunırken İslam ülkesi olarak ilk akla gelen, arük Türkiye! AKP sayesinde en azmdan bir dalda birincfliğe ulaşnki" Perşembe akşamı ise Belçika'daki Türk işadamlannı çatısı alrında toplayan TÖSED'in toplantısmdayız. Işadamlan. Türkiye'nin ve Türklerin Belçika'da gerçeğe uygun ohnayan bir şekilde tanmdığmı dile getiriyorlar. Kafalardaki önyargılı Türk imajını ömekJerle anlatıyorlar. Bir ara amaçlannın lobicilik yapmak olduğu söylenince dilimi tutamıyorum. Profesyonel bir uğraş olan lobiciliğin ne anlama geldiğini bile bilmeyenlerin "Lobicilik yapacağız" diye ortaya çıkmamalan gerektiğini \nrguluyorum. Neredeyse Avrupa'da kurulan her Türk derneğinın "Lobicifik yapacagH" diye dolaşmasının komiklığüu, neredeyse "Aşağı — — Zırzop Köyü Dayanışma DerneğTnin bile "Lobicilik yapacağız, Türldye'yi tanıtacağız ff diye açıklamalar yaptığı hayali örneğiyle anlatmaya çalışıyorum. Devlet parayı bastınr, tutar lobi şirketıni ve yaptınr lobiciliğini. Bu iş öyle her babayiğidin becereceğı bır uğraş değil. Doğru, Avrupa'dakı her Türk öyle ya da böyle Türkiye'nın tarutırmnda bir elçi işlevi görüyor. Bunlann arasından çıkan, akademisyen, sanatçı ya da ışadamı örgütlerinin de bu bağlamda önemli işlevleri var. Ama yıne de bır derneğin varoluş nedenini "Lobicilik yapacağız'' diye açıklaması, boyundan büyük işlere MUNIH ERDİNÇ UTKU kalkışması olur. Belçika'daki işadamlanmız da bunun avTimında olduklannı belirtiyorlar ve amaçlannm sadece "AB'ye üveük sürecinde Türkiye'nin gerçeklere daha uygun şekilde tanınlmasma" katkıda bulunmak olduğunu ^——— \oirguluyorlar. Imajımız öylesine kaymış ki toplantıda rastladığrm Anadolu dergisi yöneticisi Dolunay Uhıç Kışlalı, dergilerinin Ingilizce özel sayısını eylüle yetiştırmek için uğraştığını söylüyor. Dolunay'ın amacı; "Hiç değilse AP'ye seçüen yeni parlamenterlerin Tûrkiye'vi doğru dürüstanlamasr... Kültür-sanatm, tüm insanJan birleşrıren ortak bır dili var. Bunun farkında olan TC Brüksel Büyükelçısi Erkan Gezer'in girişimiyle 30 ressamımızın yapıtlannın yer aldığı "Plastik DivaJoglar'' adı altında çağdaş Türk resmini tanıtan bir sergi açıldı. Belçika'da yaşayan 5 Türk sanatçının da çalışmalanrun yer aldığı sergi, 22 Ağustos'a kadar Brüksel Belediye Binası'nda gezilebilecek. Umanm o Rumen hanım, bu sergiye de bir göz atma firsatı bulur. Atarürk Türkiye'sinin sanatçılarının, kökenlerini reddetmeden, sınırlan ve farklılıklan aşıp nasıl bir evrensel sanat dili yarattıklannı gören birinin Türkiye ve Türkler haklonda düşünceleri de olumlu yönde değişir muhakkak. "Sanaon tüm uygarhklann ortak paydası olduğunu ve onu yaratan tophımlann sosyaL kültürel ve enteiektüel düzeylerini göstenfiğtai" söyleyen Gezer gibi kültür ve sanata duyarlı bir elçimizin "kültür-sanat elçilerimiz, ressamlanmızla" A\Tupa halklanyla plastik diyaloglara gırme çabası umanm etkili olur. AB monologlan yaşadığımız, sadece AB'nin dikte ettirdiklenni yerine getınneye dayalı tek yönlü iletişimin, yerini "normal bir iletişime bırakması"mn yolu, "plastik diyaJoglar''ın arttınlmasından geçer. Ancak böylelüde iletişim normale döner ve AvTupa'daki Türklerin "lobicüik yapma" komiklikJeri son bulur. erdincutkuflyarioo.com Bizi izlemeye devam edin!Bundan bu yıl önceydi, Baden-Württemberg Eyalet BaşkanJığı, ümversıteyı yenı bıtırmış, Tübıngen'de Tannbılımı eğitimi yapmış, tez konusu "Ahnama'daki seçkin Müslüman gençliği'* olan, Hınstiyan Demokrat Birlik Partisi üyesi genç "din uzmanı" bir Ahnanı "Diyalog Sorumhısu" olarak işe almıştı! Bıtirme tezinde, geçmişı Hızbu-t Tahrir'e uzanan, şenatçı Explizit dergisi yazan, çok mimli bir Türk'ü kaynak gösteren, düşüncelerine çok yer veren din uzmanırun işe alınacağının son anda farkrna varan Anayasayı Koruma Örgütü'nün, Eyalet Başkanı'na bu kişi üzerine bilgi vermesi hiç işe yaramamıştı! Genç "uzman"ın Milli Görüş ve benzerlerine yakınlığı uzunzamandır biliniyordu. Kendine göre bu "onurlu görcv"e atanmasının hemen ardrndan şeriatçı Explizit dergisi yazanna yolladığı e-posta'da "Ortak çahşmalanmızın devamıru ümit ediyorum" dıyen Hınstjyan Alman'ın tezine ^iyi" notu veren Tübingen Üniversitesi'ndeki profesörünün de Milli Görüşçülerle arasının iyi olduğu sır değildi. Konu gazetelere döküldü, Eyalet Meclisi'ndeki muhalefet Sosyal Demokratlar, soru önergesı getirdi. Anayasayı Koruma örgütü'nde 11 Eylül sonrası oluşturulan bölümün uzman elemanlan "Bizim çahşmalannuz ckkiiye aiuırnıyor" derken şefleri de son anda istifadan vazgeçti. Almanya'da tslam konusunda şaşırtıcı şeyler olup biterdi. Fakat son yıllardaki gelişmeleri sağlıklı düşünen insanm kafası almıyor. 11 Eylül'ün ardından bu üÛcedeh sayısız Islamcı kunıluş tam bir "çıkarma" yaptı. Süleymacılardan Nurculara, Rabıta'dan Müslüman Kardeşler'e, Milli Görüş"ten Fethullahçılara... Tümü de 11 Eylül 'ünyarattığı gergin ortamı başanyla kullanmakta. Alman yasalanndaki boşluktan ve toplumdaki "Hberal" düşünce yapısından yararlanarak gıderek daha da çok ginşımde bulunuyorlar. "Destekçfleri" de kimi zaman ortak çalıştıklan, her renkten polıtıkacı ile kilise adamlan. Şu sıralar böyle bir ortak çalışmaya FethuDah Gülen'e sıcak bakanlarla Stuttgart Beledıyesi de hazırlamyor. Hoca efendiciler altı yıJ önce kurduklan dershaneyi özel liseye çe\Trmek üzere atılım yaptılar. Gülen'e yakrn çekırdek kadrodan olan ve Dr Necip HaHemitoğru'nun "FethuOah Gülen Raporu"nda adı geçen Halil Şimşek Hoca'nm 9O'lı yıllann sonunda Stuttgart'a göndenlmesıyle bu kentte "sağlam" bir temel atılmıştı. Şimşek, üç yıldır aynı misyonu Madrid'de de başanyla sürdürüyor. Bilgisine danıştığımız Türkiye Madnd Büyükelçıliğı ise haftalar sonra, "Adı geçen kişi Zaman gazetesinin temsilcisidir*' yanıtını verdı. Stuttgart'ınGülenci kuruluşunun elemanlan "Biz FethuDahçı değüiz" deseler de, elımıze geçen savısız veri bunun karşıtını kanıthyor. "Bina satın alacak, özel Hse açacak parayı nereden buldunuz" STUTTCART AHMETARPAD diye sorulduğunda yanıtlan: "SizSuudiler verdi sanryorsunuz, fakat yeterti sponsoıianmız var" oluyor. "Kimler" diye sorunca da, "Bu gjzfi" yanıtını veriyorlar. Baden- Württemberg yasalan gevşek. Bu nedenle Fethullahçı Iıseye ızin çıkacak gibı. Açıldığında Almanya'dakı Gülen tarikatının kurmayı başardığı ilk hse olacak! Bu kışilerle baş edemeyeceğmı kavrayan - belkı de uğraşmak ıstemeyen- Stuttgart Beledıyesi de, "Okuhın deneüeme kuruluna gÛTeflrn" dıyor. Beledıyenin Yabancılar Sorumlusu da teslim bayrağmı çekmiş gibi. Cumhunyet'e, "Gülen'e yakın olduklaruu biliyonız, yurtdışından destek geldiğini de tahmin edryoruz" dıyor ve "Fakat Fethullah Gülen İslamiyet ile demokrasiyi bütünleştirme çabasuıda" demekten de kaçınmıyor. Beledıyeden tek kuruş almadan yabancı çocuklann eğıtımine katkıda bulunduklanna da inanıyor! Işte Almanya'da vazıyetın durumu böyle. Alan memnun, veren memnun. Bundan sonraki gelişmeler için "bizi izlemeye devam edm"... w^r w.ahmet-arpad.de Tatilcilerin %10'u reklamla, %90'ı tavsiye ile kendi otellerini bulurlar... /töaçfenn sMtfnöan dentz görMOsOnû çakeradtfc Se*ı göfOn C lub Ofient. Antık Çağm adalet. sağlık ve barış ıçm buluşma merkezi olan Ören'de denıze "sıfır" bınbif yıkJızlı bır tatıl köyûdur. Homeros'un doğum yerı "tşrkfar Sahıli"nde Dunyanın atmostenode oksııen oranı en yuksek ıkı noktasından bırı olan Edremit Korfezı'nde Zeytın Rıyıerası'ndadır Club Onenfte Ege sıtılınde yaptlmış 62 dubleks yapının her daıresı 2-4 veya 4-6 kışılık aıleler ıçın tasarlanmış içterınde duş WC ve telefon olan odalardan oluşur Tüm kapılar dev brr botanık bahçesine açılıf. Bahçe bıter. incecık kumlu plaj başlar. Ozurlüler ve engellıler ıçın tumüyle dûzayak. vejetaryenler ve dıabetıkler ^ın sorunsuz tstıl Günlukdoktorveıt Temmz 2004 Kı? başı YP54.000.000 TL, 0-12ya? ücretsa. (3.)-4.-5.,S. kıpkr 30.000.000 U Club Orient Holiday Resort, Öreo-Burbaniye Tel: 0.266.416 53 54 - 416 34 45 • F*x: 0.266.416 40 26 Afttik Çağın Konventusu Örende yer alan Club Orient ıtiuslararas sanatcıların. arteologların ye çerrecilerin gOnflmOzdeki Buluşma Hterkezidir. KARTAL 3. AİLE MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2003 533 Davacı Alı Rıza Dagıştan tarafından da\alı Tezcan Dağıştan aleyhuıe açılan boşanma da- vası hakkında Kartal 3. Aıle Mahkemesı'nee \enlen ara karar gereği. Davalı Tezcan Daâış- tan'ın Osmanı>e Düzıçı Muhtarlığı adresınde bulunmadığından zabıta tahkıkatı \apılmış. teblıgata varar açık adresı bulunamamıştır. Yukanda adı \e adresı yazılı da\alı Tezcan Da- ğıştan'm duruşmamız olan 16 09 2004 günü saat 11.30'da duruşmada hazır bulunması. bu- lunmadığı takdırde usulün 213 \e 3 7 7. maddelen gereğınce gıyabınızda karar \enleceâı hu- susu ılanen da\a dılekçesı yenne kaım olmak üzere teblıg olunur 15.06.2004 Basın: 297 75 KARTAL 1. AİLE MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2003 391 Karar No: 2004 23 Davacı Muhittın Kaya vekilı A\ Atike Ya\aız tara- fından davalı A\Tiur Yılmazer aleyhıne mahkememız- de açılmış olan tenfiz davasının yapılan açık duruşma- sı sonunda, Davanın kabulüne. Hollanda, Zutphen Bölge Mah- kemesı'nın (2. Aslıye Hukuk Daıresi'nın) 24.04 1997 tanh ve 7457 FARK 96-2016 No'lu ılamı ile tarafların boşanmış olduklan. boşanma kararının 27 06 199 7 ta- rıhınde kesınleşmış olduğu belırlenmış olmakla, Gümüşhane ılı. Kelkıt (1458) ılçesı, Karacaören KC:55, Hane:27"de nüfusa kayıtlı bulunan BSN:25 olan Nurettin ve Senem'den olma 03.04.1961 d.lu Mu- hittın Kaya ile davalı olan ve BSN:56 olan Cemal ve Fatmadan olma Mengen 15.04.197 1 d lu olan Aynur Kayanın yabaneı mahkeme karannın kamu düzenıne aykın olmadıgı ve kesınleşmış olduğu nedenıyie bır- birlennden boşanma karannın tanınmasına ve tenfızi- ne. Taraflann müşterek çocuklan 1988 d.lu Tubanur ile 1991 d.lu Tamer'ın \elayetlerının yabancı mahkeme karan uyannca velayetlerının anne Avnur Kaya'ya ve- nldığınden uygunluğu ve bu konunun da tanınmasına ve tenfizine, Taraflann müşterek çocuklan velayetleri anneye ve- rılen çocukların baba Muhittın Kaya ile her ayın ilk haftasının cumartesı günlen sabah saat 9.00 ile 15.00 arasında şahsi münasebet tesısıne, Davacımn yapmış olduğu 186 430 000 -TL mahke- me masraft ile 300 000.000.-TL maktu ücretı vekaletm davalıdan alınarak davacıya verılmesine. bakıye 6.860 000.-TL ılam harcının davalıdan tahsıl edılerek hazıneye ırat kaydına, kendısıne duruşma günü ve da- va dılekçesı ılanen teblığ edılen davalıya hüküm özetı- nın ılanen teblığıne 29.01.2004 tanhinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verılen karar açıkça okunup usulen tefhim kılmmış olup. Davalı Aynur Kaya'ya da\a dılekçesı. duruşma gü- nü ılanen teblığ edıldığınden bu kerre hüküm özetı da- valıya ılanen teblığ olunur 02 03 2004 Basın: 29815 SATTYORUZ... EĞLENCE VE PARK İŞLETMECILERİ... • KORKU TÜNELLERÎ / Amerikan Yapımı Bataklık / Mezarlık / Her ikisi de üç boyutlu • HİPODROM / 8 Oyunculu At Yanşı • AKÜLÜ ARABALAR / Jetonlu • ÇOCUK EVİ - Soft Play / îngiliz Yapımı • DİĞER EĞLENCE ve OYUN ÜNİTELERİ Air Hokey - Robot Orkestrası - Zeplin - Goril vs. UYGUN FİYATLAR TÜM ÜNİTELER ÇOK AZ KULLANILMIŞ İYİDURUMDA TEL: 0533 - 36726 33 İZMİR 4. ÎŞ MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2002 373 Davacı: Yakup Emre Vekıli: Av. Ayşegül Özerdem Davalı: Rıza Azmanoğlu Yetişkınler Teknik Eğitim Merkezı, 2816 Sokak No: 9 Mersinli-lzmir Dava: Alacak Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davanın yapılan açık duruşmasında verilen ara ka- rar gereğince, Davalıya dava dilekçesi tebliğe çıkartılmış ancak teblığ edilememiş, zabıta marifetiyle yapılan adres araştırması sonucunda ise yeni açık adresi tespit edilememiştir. Yukandaki adreste ikamet eden davalının, davalı sıfatıyla duruşmanın ertelendiğı 27 9 2004 günü saat 9.15 'te Iz- mir 4. İş Mahkemesi'nde hazır bulunması veya kendisıni bır vekille temsil ettırmesi, aksı takdırde davaya yokluğun- da devam edilıp karar venleceğı hususlan tebhgat yerine geçerlı olmak üzere ılan olunur Basın: 29795
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear