23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 21 HAZİRAN 2004 PA2AR1 OLAYLAK VE GORUŞLER AÇI MUMTAZ SOYSAL Yeter, Söz Cumfıuriyetindir! HAFİFE almaya, hafıfletmeye, halkı bir kez da- ha aldatmaya gerekyok: Avaıpa Pariamentosu için krta çapında yapılan son seçimlerden sonra, Tür- kıye yenı ve değişık bir AB ile karşı karşıyadır: "Parlamento en önemliorgan değil; ağıriıkhenüz BakanlarKonseyi'nde ve Komisyondadır" deyıp kotüleşen durumu pembeleştirmek yanlış olur. Bir defa, ortaya çıkan tablo Avrupa kamuoyu- nu, tam olmasa bile, genel çizgilenyle yansıtmak- tadır. Aynca, bır/ık içın sürdürülen anayasa çalış- ma/arının da, eğer sonuçlanırsa, parfamentonun önemını arttıracağı kesindir. Bu bakımdan, tablonun sonuçlannı doğru yo- rumlayıp ona göre duaım belirfemek gerekir. Sonuçlar, aşağı yukan birkaç noktada özetlene- bilır: Bınncısı, AB'de "demokrasi açığı" denen olgu yeniden vurgulanmış oldu. Üstelik, eskisine göre daha da belirgınieşerek. Organlann halklan tam tem- sıl etmediği zaten söyteniyordu. Şimdi seçimlere katılım yüzde 50'den de düşük. fkıncısi, iktıdar yıpranması AB'nin bütününde de görüldü ama, asıl ılgınç olan bu değil. Ingilte- re'de Işçı Partisi'nin üçüncü duruma düşüşü yıp- ranışla ve Irak olayıyla ancak bir ölçüde açıklana- bil/r. Gerisınde, Blair'ın AB konusunda halktaki tepkilen yetennce dile getırmemiş olması da ya- tıyor. Uçüncüsü, Almanya'da Sosyal Demokratlar'ın feci yenilgısi ve Polonya'da seçmen katılımının yüzde 20'ye inmesı, AB konusundaki umutsuzlu- ğun ve olurnlu beklentı eksiklığinın yaygınlaştığı- nı göstermekte. Heyecan, yalnızca Malta ve Kıb- ns gibı yeni üyelerin küçüklerinde görülüyor. Ge- nişleme, AB konusundaki kuşkuculuğu arttırmış- tır. öyte anlaşılıyor ki, kuşkuculuk yalnızTürkiye'nin tam üyelıği konusunu değil, AB'nin geleceğini ve hatta kıta halklannın böyle bir birieşme çerçeve- sine olan ınancını da kapsamaktadır. Dolayısıyla, "genişlemiş" bir AB'de Türkiye'nin üyelik şansının azaldığı sonucuna varmak hıç yanlış oimaz. Yeniler daha kıskanç ve ısteksız ola- caktır. Budurumda, kesin bırgeleceğiolmayan "tarih" uğruna AB'nin bütün isteklenni hemen kabul et- mek yanlış bir politika izlemek olur. örneğın, "Kıbrıs Cumhuhyeti" adını tasıyan ve Ankara'ca tanınmayan Güney Kıbns Rum Yöne- timi'yle "serbestticaretanlaşması" yapılması ıçın "gümrûk bırtiğı anlaşmasının değiştirilmesı iste- ğine karşı Türkıye'nin ilerisürebileceğihiç mikart yoktur? O metinde değiştirilmesi gereken tek nokta bu mudur?Ankara, pekâlâ, bu vesıleyle, dış ticaret açığının büyümesine yol açan noktalann kendi lehine değiştirilmesinı isteyemez mi? Koşullar böyle olunca, heristeneni yapma ve he- le Cumhuriyetin temel ilkelerini bu yüzden tehli- keye atma döneminin de sona erdirilmesi gerekir. Bu zillet artık yeter. Söz Cumhuriyetindir; Avru- pa Bıriığı'nin değil. fANTIK CAFE RESTAÜRANT HER SALI tZQİNİN QÛNLÜ$Ü VE HER AKŞAM CANLI HALK MÜZİĞİ fSTtKLAL CAD BALO SOK. NO:1 KAT3 BEYOCLU www.oUrtikbax.com R«z*rv»syon: 0 212 293 *5 15 \ infaGotantiktxir.com 0 212 2451197 444 w v » w . i g d a s c o m . t PiriştinaMirası... Doğan KUBAN, Pırıştina nın ÖzelDamşmam P iriştinakanlımcıydı Cum- hunyet, yanm >ıızyı]da Pı- nştına gıbı aydınlığı tem- sıJ eden kaç beledıye baş- kanı çıkardı 9 Sevecen, 1yı niyetli, çağdaş, bılım ve uzman yar- gısına saygılı ve duyarlj, dedıkodu konusu olmamış bir beledıye başka- nı izmır'ınveTurkbeledıyecıhğinın gerçekten şanssızbır anıru, acı duya- rak yaşıyoruz Özellıkle bir dönem başkanlık dene>imı geçırdikten son- ra,Izmır'ın geleceğı Pınştınaiçın bır tutkuydu. Sevgılı kentinın geleceği- ni büyük hayallerle süsluyordu. Izmir, en büyıik Akdenız metropolü, en gü- zel Akdeniz lıman kentı olacaktı Korfezın bütün hyılan halka, insan- lara açılnuş parklar olacaktı tzmır'ı güzel meydanlar, güzel bi- nalar süslemeliydi. tzmır, Ege turiz- mının merkea olmalıydı tzmır, Is- tanbul, Ankara gıbi Türkıye külturü- nünyarahldığıkent olmalıydı Izmır, AJcdenız kıyılannda Türkıye 'nın taç- kapısı olmalıydı. Pınşnna başkanlık donenunde ken- tm bu potansiyelını hıssetmış ve öğ- renmıştı Izmır çağdaş, ınsana dö- nük, halkını mutlu eden bır kent ol- mahydı Pınştına, beledıye başkaru olarak îzmır'ı kanındayaşamaya baş- lamıştı Kente yapılan her katkıyı kendıne yapılmış gıbı hıssedıyordu Gundelık konuşmalann sozlüğu ile bu tutkuyu anlamak ve anlatmak zordur Kentın altyapısını duzelttıre- rek Izmır'ı Izmıryapan denızı, bır la- ğım ve çamurdeposu yapan gelişme- lendurdurdu Seçtığı çalışkan ve eh- lıyetlı mühendısler Izmir'i yeniden körfezin kenti yapölar O zaman temelJen anlmaya başla- nan guze] üstyapı kurumlan artık Iz- mır'ı güzelleştırecek ve halkını mut- lu edecektı Konak Meydanı'nınya- şanabılır bır kent alanı olmasını sağ- ladığı zaman mutluydu. Alsancak Kordonu'nuyeşil bırbant yaphğı zaman da mutluydu Halkı mutlu edecek olgulan önce kendı hıs- sedıyordu. Bu ıkıncı dönemde en önernlı projesı yoksul ve çirlcin çev- re mahallelennı yenılemektı. Halkın dakatılacağı yenı programlan uygu- layabılmek ıçın yenı proje çalışma- lannı başlatmıştı Saatlerce uzman- larla gerçekleştınlebılecek program- lar uzennde tarnşıyordu. Ve uygulamalann başlamaa içınsa- bırsızlanıyordu Iyı ve güzeli gerçek- leştirmek için sabırsızlanan bu- bele- diye başkanı, ne büyük mutluluk mı- marlar, şehırcıler, aydınlar ve kent halkıiçin. IzmırLımanı'nın arkasında ve kor- fezın dıbınde, uluslararası bır yanş- manın önerdığı gelismelenn yorum- lanyla bır üçüncü tzmır yaratılacak- tı Bu alanın nâzun planlan geçen dönemde hazırlanmışn. Karşıyaka ve Konak beledıyelen uygulamaplanlannabaşlamışlardı Pı- nştna, mımarlann, şehırcılenn çalış- malannı izliyordu Ve etkın (aktıf) bır katılımcıydı Gençleriçin cesaret vericı bir baş- kandı. Genış bu- >eşıl şerit arkasında yepyeni ış, tunzmve rekreasyon mer- kezleri yükselecekü Karşıyaka, Bor- nova, Buca ve Konak'ı bağlayan bu bölgede vaktıyle kokudan geçılme- yen, yansı bataklık bolge pınl pınl, çağdaş ve ınsancıl ve kentın 21 yuz- yıl ımgesının yepyeni parçası olacak bir üçüncü Izrnır doğacakn Pınşti- na, Izmir'ın tanhı varlığına da sahıp çıkmıştı Kadıfekale'nın, Kemeraltı'nm, Agora çevresının ve Bayraklı'nın kenti zengınleştırecek venlerolduğu- naınanıyordu Pınşnna,fuannsonha- linı, Adnan Saygun Kültür Merke- zi'nın biüşını, körfezin ikı yakasın- daki Lagoon'lar çevresınde planlan- maya başlanan buyuk kent parklan- nı, Çığlı 'dekı golfsahalannı, uçuncu Izmir'ın otellenru ve ış merkezlen- nı, Bayraklı'yı denıze bağlayan ka- nal ve golü göremeyecek. Yaşamın- da olduğu gıbı ölumünde de sabırsız- dı, sevgılı Pınştına Evet Pinştına, butun buprojelere onayveren, mımar- lan, şehırcılen, uzmanlan ve danış- manlan dınleyen, güler yüzlü, sevgi dolu bu- beledıye başkanıydı Halka manıpüle edılecek bır araç olarak bakmayan, halka ulaşmak ve onun nabzını tutmak için çareler dü- şünen bir beledıye başkanı... Ne ya- zık b Türkıye'de her şey kişıye. ya- ni pamuk ıpliğine bağlı Türkıye'de ıçlennı kurtlar kemi- ren çok adam yaşıyor Pınştına gıbı safkalplı bun çıkınca onu kurtsuz ol- makla suçluyorlar Olumu, Izmır ve Türkıye ıçın bu- yükbırşanssızlıktı Ama bütünbupro- jeler, geleceğı aydınlatanhayaller yok olmamalı, Pıriştina'nm mırasuıa sa- hıp çıkılmah Küçüksıyasalçıkarhe- saplan, böylesine cömert, geleceğe açık kente âşık bu- ıradenın önünu kesmemeli Bunlara sahıp çıkmalı yenı başkanlar Bu mırasa sahıp çıkacak bu- baş- kan umudu ile ellerimızı bağlayıp beklıyoruz Hititler Anadolu'ya Nereden Göç Etmişlerdir? NurerUGURLU H ıtıtler Anadolu'ya geldıklen zaman, ken- dılenne ne ad verdıklen konusu bugün bıle tam olarak aydınlığa çıkmış değıl- dir Her ne kadar Hıtıtler'ın dıllerinuı Hint-Avnı- pa dıl aılesuıden olduğu anlaşılmış ve bu dıl de bugün bütünuyle çözümlenmış olsa da, bu bılgı- ler ancak Hıtıtler'ın geçmışuü aydınlığa çıkarma- ya yaramış, buna karşıhk dılın bağlı olduğu aile sorunu ve yazısıyla ılgili bırkaç problem bugüne kadar çozumlenmeden kalmışnr. Bu problemleri konuyla ılgılı bılım adamlan şöyle sıralamışlar- dır- Bınncisı, Hititler Anadolu'ya göç etmişlerdir Pekı, nereden göç etmışlerdır? Bu soru, Hıtit ya- zılannın çözümlenmesıyle aydınlığa çıkmıştır Çünkü, bıhm adamlan, yaptıklan araşûrmalar so- nunda Hıtıtçenın Hınt-Avrupa özelliğinı tanımak- la kalmamışlar, aynca bu dılın Hınt-Avrupa dılle- nnden "Kentum" denilen takundan, yanı Grek- çe, Lannce, Keltçe ve Germencenın de ıçınde bu- lunduğu Ban grubundan olduğunu anlamışlardır. (Bılım adamlan, Hınt-Avrupa dillerinı ıkı buyük gruba a>inrlar. Binnci gnıba Kentum,ıkıncı gnı- ba Satemderler Satemgrubuna Doğu dillen, Slav- ca, Farsça, Huıtçe gmnektedır) Kımı bılım adamlannca Hıtıtler'ın Batı'dan, Balkanlar ve Istanbul Boğazı üzennden Anado- lu'ya geldıklennı ıleri surulmüştur Bazı araştır- macılar, Hitıtler'uı Kafkaslar üzennden Anado- lu'ya ınmış olmalan gerektığını açıkiayan kanıt- larortaya koymuşlardır Bukonuda araştumacı Fcr- dinaiid Semmer,bır Hırıtduasının baş kısrrunı tar- tışma konusu vapmışnr Bu dua, Hıtıt Kralı Mu- vaty^'ın (MÖ1300) söyledığı bırdınsel toren met- nınden alınmıştır Bu metuı şöyledir. Göldenn güneş tannsı, ınsanlığm çobanı Denizden çıkıp yükselırsin göklenn güneş tan- nsı Göklerde dolaşıp gıdersın GökJenn guneş tannsı, tannm benım Insanlara. köpeğe. domuza, kırlann yaban hay- vanma Adalen sen dağıarsın her gun, ey güneş tann Burada ılgi çekıci nokta, ıkıncı dızededır "De- nizden çıkıp yüksefirsin göklerin güneş tanrtSL" Kral Muvatallış zamanında Hıtıtler, en az 400 yıl- dan ben Anadohı'nun orta kesımınde yaşamak- taydılar Orta Ajıadohı'daoturaninsanlar ıçın gü- neş hıçbır zaman denizden çıkıp >iıkselmeyece- ğine göre, bu seslenışte ancak geçmış yüzyıllann bir anısı söz konusu olabılır Ama bu durum, her zaman, ikı yon ıçın de geçerlıdır Göçlen sırasın- da Hititler, Karadenız'ı ya da HazarDenızı'nı gör- müş olabıhrler lkincısı, buHint-AvTupakökenJı ulusun (Hitıt- ler'in) kral adlan. Hınt-Avrupa dılınden değıldır Başlangıçtan beri Hattice'dir Aynı durum Hıtıtler'ın tann adlannda da görül- mektedır Tann adlan da ya Hattice ya da Hurri- cedır Bu da Hattılere özgü kımı öğeleruı Hıtıtler tarafindandabenımsendıguugöstennektedır Bu durum, egemen sınıfin yerlı halkla kavııaşmak ıs- temesı, sonra da ortaya çıkan bırleşık kultunın be- nimsenmesı olarak açıklanmıştır Ama bu açıkla- ma, yetennce bılımsel sayılmamıştır Uçüncüsü, ılk Hıtıt krallan zamanında Anado- lu'da oldukça gelışmış bır durumda bırçok Asur ücaret merkezi bulunuyordu Bunlann en onem- lilennden bıri de Kav-seri yakınlannda bulunan KüKepe'dır Kültepe'de bulunan sayısız kıl tablet, buranuı çok yoğun bu- alışvenş merkezi olduğu- nu kanıtlamaktadır (Bu kıl tabletler öncelen Ka- podoİQ«diliyleyazılmışsanılmıştır) Hıtıt halkı- nın başlangıçtan ben, belgelennuı çoğunun Babil ve Asur çrvi yuzısıyla yazıhnış olması da çok ya- dırgatıcı bır durumdur Aynca bu yazı, tıcaret mer- kezınde bulunan tüccarlann kullandığı yazıdan da değildir. Başka bır yazı bıçımıdır ve hıçbır yer- de görülmemıştır Bu açıdan, çok eskı bır yazı ol- ması gerekır. Hrtrtfer,ıster Balkanlar 'dan. ıster Kafkaslar "dan gelmış olsunlar, boyle bır çniyazısınıgenrmış ol- malan olanaksızdır Çunkü, çniyazjaGuneyMe- zopotam>a'nınınsanhğabırarmağanıdu- Hıtıtler bu yazıyı nereden almış olabılırler 7 Bu sorunun karşılıgı. Boğazköy'de (Hattusaş) çıvı yazılı Hıtıt- çe tabletlenn çozumlenmesı tanhınde yatmakta- du- Bunlar, Hıtıtler'ın kendı dıllennde, ama Asur çm yazısıyla yazdıklan metınlerdu- Ama bır de şunu anımsayalım. Araşnrmacılann ve bılgınle- nn ılgısinı Hitıt ulusuna çeken yazılar, hıç de Bo- ğazköy'ün çivi yaah tabletlen değildir Bu ılgıyı sağlayan. Hitithiyeroglifyazıianolmuştur Bu ıl- gınç yazılara da en çok Karkamış'ta, daha az ola- rak da Orta Anadolu'da ve Kuzey Sunye'de rast- lanmıştır Ancak bu hıyeroglıfler, Mısır hıyerog- lıflenne hıç benzemıyorlardı Bu yazılara bakarak, bazı bılım adamlan. o za- mana kadar bılınmeyen bır külturu yaratmış bır ulusun varuğını Toroslar'm kuzev ve güney ke- sımlen olarak ilen sürmüşlerdır Boğazköy tabletlen bulununca ve uzenndeki yazılar okunurcınsten oluncaaraşnrmacılar, özel- lıkle tanhçıler, zorluğun daha az olduğu yana dön- müşler ve çm yazılı mennlenn çözümüne ağıriık vermışlerdır BununJa bırlıkte bırkaç araştırmacı, Hıtıt hıyeroglıflennın gızını çözme çabasını sur- dürmüşlerdır Bu da eskı Doğu bılımının en ılgi çekıci özelhğıdır Çünku bu tabletlenn ve taşlann üstündekı yazı da dıl de bılınmıyordu Ne var kı, Hıtıtler'e bu kendilenne özgü hıyeroglıf yazıyla dünya olaylannı, kutsal ınanclannı, günluk ışle- nnı değil, onemh saydıldan olgulan yazdıklan anlaşılmışnr Onun ıçın hıyeroghflere tannlann, krallann yazısı olarak avncalık tanımışlardır Hı- tıt hıyeroglıflennın çozumlenmesı çalışmalan. Hı- tıtler'ın biünmesıyle başlamıştır. Böyle olmasına karşın, bu yazılar, bugune kadar tam anlamıyla ço- zümlenmış değildir Ükçağ Anadohı tarihi bır butun olarak gozden geçinlırse görulecektu- kı. yanmadaya dışandan gelen kavımler hangı ülkelerden gehnişlerse o ül- kelenn özelliklennı korumuşlar, kurduklan dev- letler son bulunca da hangı yönden gelmışlerse o yöne doğru gen çekılmişlerdır Ferahlatan Kampanya Doğalgaza Abonelik35o Milyon ayda milyon Kampanya 31 Mayıs • 16 Agustos 2004 tarihleri arasında geçerlidir. Katıimtyt h * Manr Bu î»w»fW n M M »•rtltnıl ÛTV v« KOV hınç <JiO»r >•••! yOkOIMOIOMtr taliMly* •ltl<t Bu ;«klM|a kdıltn H«rkM Ou ftrtltrı Html timl| uyılır. I S T A N B U L B U Y U K Ş E H I R B E L E D I Y E S » İGDAŞ "GöKyüzüyl» Arkadas" CUMHURİYET'TEP OKURLARA İBKAHİM YILDIZ Giindem Yaratmak Cumhuriyet geçen hafta gündemi ayrıntı nyla kamuoyuna aktaran tek gazete oldu. Geçen pazartesi günü manşetten duyurduğ muz "Devlet kapısında işsizler kuyruğu" ba lıklı haberle 1999 yılında yapılan Kamu Pers nel Seçme Sınavı'nda başanlı olan 392 bin 5: kişinin durumunu irdeledi. Arkadaşımız Tün Köse'nin haberinde, Devlet Bakanı ve Başb. kan Yardımcısı Mehmet AJi Şahin'in bir so önergesine verdiği yanıttan yararlanılarak sın; va girenlerden sadece 89 bininin işe yerieştîr lebildiği, "havuzda"bekletilen300 biniaşkın k şinin ise "sınavda başanlı, ama işsiz" olmakta kurtulamadığına dikkat çekildi. ••• Hükümetin, eski RP Genel Başkanı Necmei tin Erbakan, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yar dımcısı Abdullah Gül, Içişlerı Bakanı Abdülka dir Aksu ile 12 AKP'Iİ milletvekilini kurtarmal için hazırladığı "şartlı af" önergesi, pazartes günü TBMM Adalet Komisyonu gündemine gel di. Arkadaşımız Bülent Sanoğlu, AKP'nin "giz liamacını" okuyucularımıza salı günü manşet ten verilen "Yolsuzluğa Erdoğan affı" haberiy- le duyurdu. ••• Cumhuriyet'in çarşamba günkü manşetinde AKP'nin bir başka "kıyağı" aktanlıyordu. 28 Mart yerel seçimlerinde 59 il belediye başkanlığını kazanan AKP, Plan ve Bütçe Komisyonu gün- demine bir yasa tasarısı getirdi. Tasarı ile 28 Mart seçimlerinde göreve gelen belediye baş- kanları ile illerin daimi komisyon üyeliğine seçi- lenler Emekli Sandığı kapsamına alınırken eski belediye başkanları ile il daımi komisyon üye- leri bunun dışında tutuldu. Bu düzenleme, son yerel seçimlerde ağırlıklı olarak belediye başkan- lıklarını kazanan AKP'nin, "kendı belediye baş- kanlannaemeklilikkıyağı"' olarak yorumlandı.Ta- sarının ayrıntılarını arkadaşımız Emine Kaplan okuyucularımıza aktardı. , • • • Perşembe günü Cumhuriyet, "Çarpık af ta- sarısı" manşeti ile çıktı. Haberde AKP'li bakan- lar ile milletvekillerine "şartlı af" getiren tasarı- nın bir başka boyutu irdelendi. Tasannın yasa- laşması durumunda nitelikli dolandıncılık, insan' kaçakçılığı, zımmet, hortumculuk gibi suçları işleyen çete üyelen haksız kazanç miktannı öde- yip cezaevinden kurtulurken yiyecek çalıp "ba- sit hırsızlık" suçundan hapis yatan bir mahkû-, mun şartlı aftan yararlanamayacağına dikkat çekildi. Manşette yer alan bir diğer haberde de AKP'nin aftan yararlanacak milletvekilleri ve ba- kanlan liste halinde yayımlandı. • • • Cumhuriyet, cuma günü Sayıştay'da uzun süredir yaşanan bir sorunu ülke gündemine ta- şıdı. "Sayıştay'akuşatma" başlığı altındaman- şette verilen haberde, Sayıştay Genel Kuru- lu'nun 8 boş üyelik içın belirlediği "Atatürkçû, laik" adayların yerine, partiye yakın isimleri ge- tirmek isteyen AKP'nin, yasa değişikliği yapa- rak genel kurulun seçimini geçersiz kılmak is- tediğine işaret edildi. Haberde, AKP'nin Kamu Yönetimi Yasa Tasarısı'na bir madde ekleyerek üye seçiminin Meclis tarafından yapılmasını he- deflediğı dile getirildi. • • • Cumartesi günü Cumhurbaşkanı Ahmet Nec- det Sezer'in açıklamalanna manşetinde yer ve- ren Cumhuriyet, yine öteki gazetelerden ayn bir gündemle yayımlandı. Cumhurbaşkanı Sezer, DEP milletvekillerini uyarırken Büyük Ortadoğu Projesi'ni de eleşti- rerek "Reform veyenileşme ihtiyacı bu ülkele- rin kendi iç dinamikleriyle ortaya çıkmalı" vur- gusunda bulundu. • • • TürkTabipler Birliği'nin "Umuda Beyaz Yürü- yüş" adı altında başlattıklan eylem Ankara'da noktalandı. Bu yürüyüşü vedoktoriannAKP'ye yönelik uya- rılannı baştan sona izleyen Cumhuriyet, her aşamasını ve talepleri kamuoyuna yansıtan tek gazete oldu. Sağlığın ticari hale getirilmesinde hasta hak- larından ve hekim sorunlarından oluşan öneri- ler bu alandaki gerçekleri bir kez daha gözler önüne serdi. • • • "SolGeleceğiniAnyor" başlığı attında yayım- ladığımız yazı dizisi 11 gün süresince gazete- mizde yer aldı. Konuyla ilgili olarak politikacılar, bilim adam- lan, sendika başkanları ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin görüşlerini okurlanmıza aktardık. Türkiye'deki solun bugünkü durumu ve gele- ceğeyönelik projelerin yanı sıraAvrupa solunun durumu da net olarak ortaya konuldu. Bu konuda konuşmak isteyen çok sayıda uz- man, görüşlerini aktardı. Bunları da yayımla- mak için çalışıyoruz. lyi haftalar. GOKOVA-AKYAKA Türkıye Ziraatçılar Deraeği Dınlenme Tesıslennde Düşlediğiniz Tatil Düşlediğiniz Fiyata Kışı başı konaklama + Sabah Kahvaltısı + Akşanı Yemeği: 30.000 000 TL. Tel . Faks : (0312)213 9417-213 84 35 (0 252) 243 44 02 (0 312)213 22 52 (0 252)343 59 90
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear