Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 21 HAZİRAN 2004 PA2AR1
OLAYLAK VE GORUŞLER
AÇI
MUMTAZ SOYSAL
Yeter, Söz
Cumfıuriyetindir!
HAFİFE almaya, hafıfletmeye, halkı bir kez da-
ha aldatmaya gerekyok: Avaıpa Pariamentosu için
krta çapında yapılan son seçimlerden sonra, Tür-
kıye yenı ve değişık bir AB ile karşı karşıyadır:
"Parlamento en önemliorgan değil; ağıriıkhenüz
BakanlarKonseyi'nde ve Komisyondadır" deyıp
kotüleşen durumu pembeleştirmek yanlış olur.
Bir defa, ortaya çıkan tablo Avrupa kamuoyu-
nu, tam olmasa bile, genel çizgilenyle yansıtmak-
tadır. Aynca, bır/ık içın sürdürülen anayasa çalış-
ma/arının da, eğer sonuçlanırsa, parfamentonun
önemını arttıracağı kesindir.
Bu bakımdan, tablonun sonuçlannı doğru yo-
rumlayıp ona göre duaım belirfemek gerekir.
Sonuçlar, aşağı yukan birkaç noktada özetlene-
bilır:
Bınncısı, AB'de "demokrasi açığı" denen olgu
yeniden vurgulanmış oldu. Üstelik, eskisine göre
daha da belirgınieşerek. Organlann halklan tam tem-
sıl etmediği zaten söyteniyordu. Şimdi seçimlere
katılım yüzde 50'den de düşük.
fkıncısi, iktıdar yıpranması AB'nin bütününde
de görüldü ama, asıl ılgınç olan bu değil. Ingilte-
re'de Işçı Partisi'nin üçüncü duruma düşüşü yıp-
ranışla ve Irak olayıyla ancak bir ölçüde açıklana-
bil/r. Gerisınde, Blair'ın AB konusunda halktaki
tepkilen yetennce dile getırmemiş olması da ya-
tıyor.
Uçüncüsü, Almanya'da Sosyal Demokratlar'ın
feci yenilgısi ve Polonya'da seçmen katılımının
yüzde 20'ye inmesı, AB konusundaki umutsuzlu-
ğun ve olurnlu beklentı eksiklığinın yaygınlaştığı-
nı göstermekte. Heyecan, yalnızca Malta ve Kıb-
ns gibı yeni üyelerin küçüklerinde görülüyor. Ge-
nişleme, AB konusundaki kuşkuculuğu arttırmış-
tır.
öyte anlaşılıyor ki, kuşkuculuk yalnızTürkiye'nin
tam üyelıği konusunu değil, AB'nin geleceğini ve
hatta kıta halklannın böyle bir birieşme çerçeve-
sine olan ınancını da kapsamaktadır.
Dolayısıyla, "genişlemiş" bir AB'de Türkiye'nin
üyelik şansının azaldığı sonucuna varmak hıç
yanlış oimaz. Yeniler daha kıskanç ve ısteksız ola-
caktır.
Budurumda, kesin bırgeleceğiolmayan "tarih"
uğruna AB'nin bütün isteklenni hemen kabul et-
mek yanlış bir politika izlemek olur.
örneğın, "Kıbrıs Cumhuhyeti" adını tasıyan ve
Ankara'ca tanınmayan Güney Kıbns Rum Yöne-
timi'yle "serbestticaretanlaşması" yapılması ıçın
"gümrûk bırtiğı anlaşmasının değiştirilmesı iste-
ğine karşı Türkıye'nin ilerisürebileceğihiç mikart
yoktur? O metinde değiştirilmesi gereken tek
nokta bu mudur?Ankara, pekâlâ, bu vesıleyle, dış
ticaret açığının büyümesine yol açan noktalann
kendi lehine değiştirilmesinı isteyemez mi?
Koşullar böyle olunca, heristeneni yapma ve he-
le Cumhuriyetin temel ilkelerini bu yüzden tehli-
keye atma döneminin de sona erdirilmesi gerekir.
Bu zillet artık yeter. Söz Cumhuriyetindir; Avru-
pa Bıriığı'nin değil.
fANTIK CAFE
RESTAÜRANT
HER SALI
tZQİNİN QÛNLÜ$Ü
VE HER AKŞAM
CANLI HALK MÜZİĞİ
fSTtKLAL CAD BALO SOK. NO:1 KAT3
BEYOCLU
www.oUrtikbax.com R«z*rv»syon: 0 212 293 *5 15
\ infaGotantiktxir.com 0 212 2451197
444
w v » w . i g d a s c o m . t
PiriştinaMirası...
Doğan KUBAN, Pırıştina nın ÖzelDamşmam
P
iriştinakanlımcıydı Cum-
hunyet, yanm >ıızyı]da Pı-
nştına gıbı aydınlığı tem-
sıJ eden kaç beledıye baş-
kanı çıkardı
9
Sevecen, 1yı
niyetli, çağdaş, bılım ve uzman yar-
gısına saygılı ve duyarlj, dedıkodu
konusu olmamış bir beledıye başka-
nı izmır'ınveTurkbeledıyecıhğinın
gerçekten şanssızbır anıru, acı duya-
rak yaşıyoruz Özellıkle bir dönem
başkanlık dene>imı geçırdikten son-
ra,Izmır'ın geleceğı Pınştınaiçın bır
tutkuydu. Sevgılı kentinın geleceği-
ni büyük hayallerle süsluyordu. Izmir,
en büyıik Akdenız metropolü, en gü-
zel Akdeniz lıman kentı olacaktı
Korfezın bütün hyılan halka, insan-
lara açılnuş parklar olacaktı
tzmır'ı güzel meydanlar, güzel bi-
nalar süslemeliydi. tzmır, Ege turiz-
mının merkea olmalıydı tzmır, Is-
tanbul, Ankara gıbi Türkıye külturü-
nünyarahldığıkent olmalıydı Izmır,
AJcdenız kıyılannda Türkıye 'nın taç-
kapısı olmalıydı.
Pınşnna başkanlık donenunde ken-
tm bu potansiyelını hıssetmış ve öğ-
renmıştı Izmır çağdaş, ınsana dö-
nük, halkını mutlu eden bır kent ol-
mahydı Pınştına, beledıye başkaru
olarak îzmır'ı kanındayaşamaya baş-
lamıştı Kente yapılan her katkıyı
kendıne yapılmış gıbı hıssedıyordu
Gundelık konuşmalann sozlüğu
ile bu tutkuyu anlamak ve anlatmak
zordur Kentın altyapısını duzelttıre-
rek Izmır'ı Izmıryapan denızı, bır la-
ğım ve çamurdeposu yapan gelişme-
lendurdurdu Seçtığı çalışkan ve eh-
lıyetlı mühendısler Izmir'i yeniden
körfezin kenti yapölar
O zaman temelJen anlmaya başla-
nan guze] üstyapı kurumlan artık Iz-
mır'ı güzelleştırecek ve halkını mut-
lu edecektı Konak Meydanı'nınya-
şanabılır bır kent alanı olmasını sağ-
ladığı zaman mutluydu.
Alsancak Kordonu'nuyeşil bırbant
yaphğı zaman da mutluydu Halkı
mutlu edecek olgulan önce kendı hıs-
sedıyordu. Bu ıkıncı dönemde en
önernlı projesı yoksul ve çirlcin çev-
re mahallelennı yenılemektı. Halkın
dakatılacağı yenı programlan uygu-
layabılmek ıçın yenı proje çalışma-
lannı başlatmıştı Saatlerce uzman-
larla gerçekleştınlebılecek program-
lar uzennde tarnşıyordu.
Ve uygulamalann başlamaa içınsa-
bırsızlanıyordu Iyı ve güzeli gerçek-
leştirmek için sabırsızlanan bu- bele-
diye başkanı, ne büyük mutluluk mı-
marlar, şehırcıler, aydınlar ve kent
halkıiçin.
IzmırLımanı'nın arkasında ve kor-
fezın dıbınde, uluslararası bır yanş-
manın önerdığı gelismelenn yorum-
lanyla bır üçüncü tzmır yaratılacak-
tı Bu alanın nâzun planlan geçen
dönemde hazırlanmışn.
Karşıyaka ve Konak beledıyelen
uygulamaplanlannabaşlamışlardı Pı-
nştna, mımarlann, şehırcılenn çalış-
malannı izliyordu Ve etkın (aktıf)
bır katılımcıydı
Gençleriçin cesaret vericı bir baş-
kandı. Genış bu- >eşıl şerit arkasında
yepyeni ış, tunzmve rekreasyon mer-
kezleri yükselecekü Karşıyaka, Bor-
nova, Buca ve Konak'ı bağlayan bu
bölgede vaktıyle kokudan geçılme-
yen, yansı bataklık bolge pınl pınl,
çağdaş ve ınsancıl ve kentın 21 yuz-
yıl ımgesının yepyeni parçası olacak
bir üçüncü Izrnır doğacakn Pınşti-
na, Izmir'ın tanhı varlığına da sahıp
çıkmıştı
Kadıfekale'nın, Kemeraltı'nm,
Agora çevresının ve Bayraklı'nın
kenti zengınleştırecek venlerolduğu-
naınanıyordu Pınşnna,fuannsonha-
linı, Adnan Saygun Kültür Merke-
zi'nın biüşını, körfezin ikı yakasın-
daki Lagoon'lar çevresınde planlan-
maya başlanan buyuk kent parklan-
nı, Çığlı 'dekı golfsahalannı, uçuncu
Izmir'ın otellenru ve ış merkezlen-
nı, Bayraklı'yı denıze bağlayan ka-
nal ve golü göremeyecek. Yaşamın-
da olduğu gıbı ölumünde de sabırsız-
dı, sevgılı Pınştına Evet Pinştına,
butun buprojelere onayveren, mımar-
lan, şehırcılen, uzmanlan ve danış-
manlan dınleyen, güler yüzlü, sevgi
dolu bu- beledıye başkanıydı
Halka manıpüle edılecek bır araç
olarak bakmayan, halka ulaşmak ve
onun nabzını tutmak için çareler dü-
şünen bir beledıye başkanı... Ne ya-
zık b Türkıye'de her şey kişıye. ya-
ni pamuk ıpliğine bağlı
Türkıye'de ıçlennı kurtlar kemi-
ren çok adam yaşıyor Pınştına gıbı
safkalplı bun çıkınca onu kurtsuz ol-
makla suçluyorlar
Olumu, Izmır ve Türkıye ıçın bu-
yükbırşanssızlıktı Ama bütünbupro-
jeler, geleceğı aydınlatanhayaller yok
olmamalı, Pıriştina'nm mırasuıa sa-
hıp çıkılmah Küçüksıyasalçıkarhe-
saplan, böylesine cömert, geleceğe
açık kente âşık bu- ıradenın önünu
kesmemeli Bunlara sahıp çıkmalı
yenı başkanlar
Bu mırasa sahıp çıkacak bu- baş-
kan umudu ile ellerimızı bağlayıp
beklıyoruz
Hititler Anadolu'ya Nereden Göç Etmişlerdir?
NurerUGURLU
H
ıtıtler Anadolu'ya geldıklen zaman, ken-
dılenne ne ad verdıklen konusu bugün
bıle tam olarak aydınlığa çıkmış değıl-
dir Her ne kadar Hıtıtler'ın dıllerinuı Hint-Avnı-
pa dıl aılesuıden olduğu anlaşılmış ve bu dıl de
bugün bütünuyle çözümlenmış olsa da, bu bılgı-
ler ancak Hıtıtler'ın geçmışuü aydınlığa çıkarma-
ya yaramış, buna karşıhk dılın bağlı olduğu aile
sorunu ve yazısıyla ılgili bırkaç problem bugüne
kadar çozumlenmeden kalmışnr. Bu problemleri
konuyla ılgılı bılım adamlan şöyle sıralamışlar-
dır-
Bınncisı, Hititler Anadolu'ya göç etmişlerdir
Pekı, nereden göç etmışlerdır? Bu soru, Hıtit ya-
zılannın çözümlenmesıyle aydınlığa çıkmıştır
Çünkü, bıhm adamlan, yaptıklan araşûrmalar so-
nunda Hıtıtçenın Hınt-Avrupa özelliğinı tanımak-
la kalmamışlar, aynca bu dılın Hınt-Avrupa dılle-
nnden "Kentum" denilen takundan, yanı Grek-
çe, Lannce, Keltçe ve Germencenın de ıçınde bu-
lunduğu Ban grubundan olduğunu anlamışlardır.
(Bılım adamlan, Hınt-Avrupa dillerinı ıkı buyük
gruba a>inrlar. Binnci gnıba Kentum,ıkıncı gnı-
ba Satemderler Satemgrubuna Doğu dillen, Slav-
ca, Farsça, Huıtçe gmnektedır)
Kımı bılım adamlannca Hıtıtler'ın Batı'dan,
Balkanlar ve Istanbul Boğazı üzennden Anado-
lu'ya geldıklennı ıleri surulmüştur Bazı araştır-
macılar, Hitıtler'uı Kafkaslar üzennden Anado-
lu'ya ınmış olmalan gerektığını açıkiayan kanıt-
larortaya koymuşlardır Bukonuda araştumacı Fcr-
dinaiid Semmer,bır Hırıtduasının baş kısrrunı tar-
tışma konusu vapmışnr Bu dua, Hıtıt Kralı Mu-
vaty^'ın (MÖ1300) söyledığı bırdınsel toren met-
nınden alınmıştır Bu metuı şöyledir.
Göldenn güneş tannsı, ınsanlığm çobanı
Denizden çıkıp yükselırsin göklenn güneş tan-
nsı
Göklerde dolaşıp gıdersın
GökJenn guneş tannsı, tannm benım
Insanlara. köpeğe. domuza, kırlann yaban hay-
vanma
Adalen sen dağıarsın her gun, ey güneş tann
Burada ılgi çekıci nokta, ıkıncı dızededır "De-
nizden çıkıp yüksefirsin göklerin güneş tanrtSL"
Kral Muvatallış zamanında Hıtıtler, en az 400 yıl-
dan ben Anadohı'nun orta kesımınde yaşamak-
taydılar Orta Ajıadohı'daoturaninsanlar ıçın gü-
neş hıçbır zaman denizden çıkıp >iıkselmeyece-
ğine göre, bu seslenışte ancak geçmış yüzyıllann
bir anısı söz konusu olabılır Ama bu durum, her
zaman, ikı yon ıçın de geçerlıdır Göçlen sırasın-
da Hititler, Karadenız'ı ya da HazarDenızı'nı gör-
müş olabıhrler
lkincısı, buHint-AvTupakökenJı ulusun (Hitıt-
ler'in) kral adlan. Hınt-Avrupa dılınden değıldır
Başlangıçtan beri Hattice'dir
Aynı durum Hıtıtler'ın tann adlannda da görül-
mektedır Tann adlan da ya Hattice ya da Hurri-
cedır Bu da Hattılere özgü kımı öğeleruı Hıtıtler
tarafindandabenımsendıguugöstennektedır Bu
durum, egemen sınıfin yerlı halkla kavııaşmak ıs-
temesı, sonra da ortaya çıkan bırleşık kultunın be-
nimsenmesı olarak açıklanmıştır Ama bu açıkla-
ma, yetennce bılımsel sayılmamıştır
Uçüncüsü, ılk Hıtıt krallan zamanında Anado-
lu'da oldukça gelışmış bır durumda bırçok Asur
ücaret merkezi bulunuyordu Bunlann en onem-
lilennden bıri de Kav-seri yakınlannda bulunan
KüKepe'dır Kültepe'de bulunan sayısız kıl tablet,
buranuı çok yoğun bu- alışvenş merkezi olduğu-
nu kanıtlamaktadır (Bu kıl tabletler öncelen Ka-
podoİQ«diliyleyazılmışsanılmıştır) Hıtıt halkı-
nın başlangıçtan ben, belgelennuı çoğunun Babil
ve Asur çrvi yuzısıyla yazıhnış olması da çok ya-
dırgatıcı bır durumdur Aynca bu yazı, tıcaret mer-
kezınde bulunan tüccarlann kullandığı yazıdan
da değildir. Başka bır yazı bıçımıdır ve hıçbır yer-
de görülmemıştır Bu açıdan, çok eskı bır yazı ol-
ması gerekır.
Hrtrtfer,ıster Balkanlar 'dan. ıster Kafkaslar "dan
gelmış olsunlar, boyle bır çniyazısınıgenrmış ol-
malan olanaksızdır Çunkü, çniyazjaGuneyMe-
zopotam>a'nınınsanhğabırarmağanıdu- Hıtıtler
bu yazıyı nereden almış olabılırler
7
Bu sorunun
karşılıgı. Boğazköy'de (Hattusaş) çıvı yazılı Hıtıt-
çe tabletlenn çozumlenmesı tanhınde yatmakta-
du- Bunlar, Hıtıtler'ın kendı dıllennde, ama Asur
çm yazısıyla yazdıklan metınlerdu- Ama bır de
şunu anımsayalım. Araşnrmacılann ve bılgınle-
nn ılgısinı Hitıt ulusuna çeken yazılar, hıç de Bo-
ğazköy'ün çivi yaah tabletlen değildir Bu ılgıyı
sağlayan. Hitithiyeroglifyazıianolmuştur Bu ıl-
gınç yazılara da en çok Karkamış'ta, daha az ola-
rak da Orta Anadolu'da ve Kuzey Sunye'de rast-
lanmıştır Ancak bu hıyeroglıfler, Mısır hıyerog-
lıflenne hıç benzemıyorlardı
Bu yazılara bakarak, bazı bılım adamlan. o za-
mana kadar bılınmeyen bır külturu yaratmış bır
ulusun varuğını Toroslar'm kuzev ve güney ke-
sımlen olarak ilen sürmüşlerdır
Boğazköy tabletlen bulununca ve uzenndeki
yazılar okunurcınsten oluncaaraşnrmacılar, özel-
lıkle tanhçıler, zorluğun daha az olduğu yana dön-
müşler ve çm yazılı mennlenn çözümüne ağıriık
vermışlerdır BununJa bırlıkte bırkaç araştırmacı,
Hıtıt hıyeroglıflennın gızını çözme çabasını sur-
dürmüşlerdır Bu da eskı Doğu bılımının en ılgi
çekıci özelhğıdır Çünku bu tabletlenn ve taşlann
üstündekı yazı da dıl de bılınmıyordu Ne var kı,
Hıtıtler'e bu kendilenne özgü hıyeroglıf yazıyla
dünya olaylannı, kutsal ınanclannı, günluk ışle-
nnı değil, onemh saydıldan olgulan yazdıklan
anlaşılmışnr Onun ıçın hıyeroghflere tannlann,
krallann yazısı olarak avncalık tanımışlardır Hı-
tıt hıyeroglıflennın çozumlenmesı çalışmalan. Hı-
tıtler'ın biünmesıyle başlamıştır. Böyle olmasına
karşın, bu yazılar, bugune kadar tam anlamıyla ço-
zümlenmış değildir
Ükçağ Anadohı tarihi bır butun olarak gozden
geçinlırse görulecektu- kı. yanmadaya dışandan
gelen kavımler hangı ülkelerden gehnişlerse o ül-
kelenn özelliklennı korumuşlar, kurduklan dev-
letler son bulunca da hangı yönden gelmışlerse o
yöne doğru gen çekılmişlerdır
Ferahlatan Kampanya
Doğalgaza Abonelik35o Milyon
ayda
milyon
Kampanya 31 Mayıs • 16 Agustos 2004 tarihleri arasında geçerlidir.
Katıimtyt h * Manr Bu î»w»fW n M M
»•rtltnıl ÛTV v« KOV hınç <JiO»r >•••! yOkOIMOIOMtr taliMly* •ltl<t Bu ;«klM|a kdıltn H«rkM Ou ftrtltrı Html timl| uyılır.
I S T A N B U L B U Y U K Ş E H I R B E L E D I Y E S »
İGDAŞ
"GöKyüzüyl» Arkadas"
CUMHURİYET'TEP
OKURLARA
İBKAHİM YILDIZ
Giindem Yaratmak
Cumhuriyet geçen hafta gündemi ayrıntı
nyla kamuoyuna aktaran tek gazete oldu.
Geçen pazartesi günü manşetten duyurduğ
muz "Devlet kapısında işsizler kuyruğu" ba
lıklı haberle 1999 yılında yapılan Kamu Pers
nel Seçme Sınavı'nda başanlı olan 392 bin 5:
kişinin durumunu irdeledi. Arkadaşımız Tün
Köse'nin haberinde, Devlet Bakanı ve Başb.
kan Yardımcısı Mehmet AJi Şahin'in bir so
önergesine verdiği yanıttan yararlanılarak sın;
va girenlerden sadece 89 bininin işe yerieştîr
lebildiği, "havuzda"bekletilen300 biniaşkın k
şinin ise "sınavda başanlı, ama işsiz" olmakta
kurtulamadığına dikkat çekildi.
•••
Hükümetin, eski RP Genel Başkanı Necmei
tin Erbakan, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yar
dımcısı Abdullah Gül, Içişlerı Bakanı Abdülka
dir Aksu ile 12 AKP'Iİ milletvekilini kurtarmal
için hazırladığı "şartlı af" önergesi, pazartes
günü TBMM Adalet Komisyonu gündemine gel
di. Arkadaşımız Bülent Sanoğlu, AKP'nin "giz
liamacını" okuyucularımıza salı günü manşet
ten verilen "Yolsuzluğa Erdoğan affı" haberiy-
le duyurdu.
•••
Cumhuriyet'in çarşamba günkü manşetinde
AKP'nin bir başka "kıyağı" aktanlıyordu. 28 Mart
yerel seçimlerinde 59 il belediye başkanlığını
kazanan AKP, Plan ve Bütçe Komisyonu gün-
demine bir yasa tasarısı getirdi. Tasarı ile 28
Mart seçimlerinde göreve gelen belediye baş-
kanları ile illerin daimi komisyon üyeliğine seçi-
lenler Emekli Sandığı kapsamına alınırken eski
belediye başkanları ile il daımi komisyon üye-
leri bunun dışında tutuldu. Bu düzenleme, son
yerel seçimlerde ağırlıklı olarak belediye başkan-
lıklarını kazanan AKP'nin, "kendı belediye baş-
kanlannaemeklilikkıyağı"' olarak yorumlandı.Ta-
sarının ayrıntılarını arkadaşımız Emine Kaplan
okuyucularımıza aktardı. ,
• • •
Perşembe günü Cumhuriyet, "Çarpık af ta-
sarısı" manşeti ile çıktı. Haberde AKP'li bakan-
lar ile milletvekillerine "şartlı af" getiren tasarı-
nın bir başka boyutu irdelendi. Tasannın yasa-
laşması durumunda nitelikli dolandıncılık, insan'
kaçakçılığı, zımmet, hortumculuk gibi suçları
işleyen çete üyelen haksız kazanç miktannı öde-
yip cezaevinden kurtulurken yiyecek çalıp "ba-
sit hırsızlık" suçundan hapis yatan bir mahkû-,
mun şartlı aftan yararlanamayacağına dikkat
çekildi. Manşette yer alan bir diğer haberde de
AKP'nin aftan yararlanacak milletvekilleri ve ba-
kanlan liste halinde yayımlandı.
• • •
Cumhuriyet, cuma günü Sayıştay'da uzun
süredir yaşanan bir sorunu ülke gündemine ta-
şıdı. "Sayıştay'akuşatma" başlığı altındaman-
şette verilen haberde, Sayıştay Genel Kuru-
lu'nun 8 boş üyelik içın belirlediği "Atatürkçû,
laik" adayların yerine, partiye yakın isimleri ge-
tirmek isteyen AKP'nin, yasa değişikliği yapa-
rak genel kurulun seçimini geçersiz kılmak is-
tediğine işaret edildi. Haberde, AKP'nin Kamu
Yönetimi Yasa Tasarısı'na bir madde ekleyerek
üye seçiminin Meclis tarafından yapılmasını he-
deflediğı dile getirildi.
• • •
Cumartesi günü Cumhurbaşkanı Ahmet Nec-
det Sezer'in açıklamalanna manşetinde yer ve-
ren Cumhuriyet, yine öteki gazetelerden ayn bir
gündemle yayımlandı.
Cumhurbaşkanı Sezer, DEP milletvekillerini
uyarırken Büyük Ortadoğu Projesi'ni de eleşti-
rerek "Reform veyenileşme ihtiyacı bu ülkele-
rin kendi iç dinamikleriyle ortaya çıkmalı" vur-
gusunda bulundu.
• • •
TürkTabipler Birliği'nin "Umuda Beyaz Yürü-
yüş" adı altında başlattıklan eylem Ankara'da
noktalandı.
Bu yürüyüşü vedoktoriannAKP'ye yönelik uya-
rılannı baştan sona izleyen Cumhuriyet, her
aşamasını ve talepleri kamuoyuna yansıtan tek
gazete oldu.
Sağlığın ticari hale getirilmesinde hasta hak-
larından ve hekim sorunlarından oluşan öneri-
ler bu alandaki gerçekleri bir kez daha gözler
önüne serdi.
• • •
"SolGeleceğiniAnyor" başlığı attında yayım-
ladığımız yazı dizisi 11 gün süresince gazete-
mizde yer aldı.
Konuyla ilgili olarak politikacılar, bilim adam-
lan, sendika başkanları ve sivil toplum örgütü
temsilcilerinin görüşlerini okurlanmıza aktardık.
Türkiye'deki solun bugünkü durumu ve gele-
ceğeyönelik projelerin yanı sıraAvrupa solunun
durumu da net olarak ortaya konuldu.
Bu konuda konuşmak isteyen çok sayıda uz-
man, görüşlerini aktardı. Bunları da yayımla-
mak için çalışıyoruz.
lyi haftalar.
GOKOVA-AKYAKA
Türkıye Ziraatçılar Deraeği Dınlenme
Tesıslennde
Düşlediğiniz Tatil
Düşlediğiniz Fiyata
Kışı başı konaklama + Sabah
Kahvaltısı + Akşanı Yemeği: 30.000 000 TL.
Tel .
Faks :
(0312)213 9417-213 84 35
(0 252) 243 44 02
(0 312)213 22 52
(0 252)343 59 90