14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmüyaz Sahibi: CUMHURİYET \AKFI adjna İLHAN SELÇUK Genel Yavın Yönerrneni: İbrahim Yıldız # Yazıişleri Müdürü: SaBm Alpasian •Sorumlu Müdür: Mehrnet Sucu # Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara _ Istihbarat Cengiz Vıldınra • Ekonomı. Özlero Vüzak # Kültur: Egetnen Berköz 0 Spor: Ab- dülkadir Yücdman • Makaleler Sami Ka- raören # Düzeltme: Abdullah Vazıcı 9 Bil- gı-Belge. Edibe Buğra • Vurt Haberlen: Meh- met Faraç # Avrupa Temsılcisı Güray Öz Yayın Kurulu: llfaan Selçuk (Ba'şkan), Emre Kongar (Da- nışman ı, Orhan Erinç, Hikmet Çetlnkaya, Şükran Soner, tb- rahim Vıldız. Orban Bursalı, Mustafa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcisı: Muslafa Balbay AtatürkBulvanNo: 125.Kat:4. Bakanlıklar Tel 419502Ophat), Faks: 4195027 •îzmirTemsılcisı: SerdarKızık,H.ZıyaBlv. 1352 S. 2 3 Tel: 4411220. Faks 4418745 • Adana Temsılcisı: Çetin Viğenoğlu, Inönü Cd. 119 S. No:l 1, Tel: 363 12 11,Faks.363 12 ]5.-VntalyaTemsılcisı. AhmetOruçoğlu Cumhuriyet Cad 80 5 Tel: 0242 2480057 Fax- 2430509 Muessese Mudürir Erol Erl • Bılgı Işlem- Ahmet K rulsan • Satış Fazilet Ku 0 Cumhuri>et Reklaı Tel (0212) 512'05 05 (20 h, 553 554 Fav (02)2) 513 84 \a\ıml«\«n:\eniGunHaber \janaBaSLi-.e'ıa\ıoulık -\Ş TurkccaiıCad 1941 Cafcüoilu 14"Jtsanbul PK 2-to- Sırfceeı 5+C5 l< Tel ıO2I2)5I2O5O5.2ı>hatı Faks ıaİI2ı!l?fS^ Btskı: Meriez Gazei£ Dera Bâsım > avıncılA San ve ÎK 4Ş Bartaru'. Buhan \'o 125 Beşıktaş-Ia Dtgmm: MateDagıtımFVarlanıaSaa leTıc \ Ş •'MAYIS 2004 tmsak: 3.48 Güneş5 3^ ÖğleHOS Ikmdı. 17 02 Aksam 20.26 Vatsı 22 0 700 yılfık Çin sazı satıldı • PEKtN (AA) - Çm'de 700 yıllık telli Çin sazı, 3 milyon 85 bin yüen'e (700 milyar TL) alıcı buldu. Başkent Pekın'deki Rongbao müzayede evinde dün yapılan satışla ilgili bilgi veren bir uzman. "guçin" isimli yeşim kakmah ahşap tarihi "keman"ın benzerinin Peİdn'de geçen yılki satışta rekor fiyat yakaladığını hatırlattı. Alıcının ismi açıklanmadı. Pekin"de geçen yıl kasım ayındaki müzayedede 1250 yaşındaki bir guçin çalgısı, 8 milyon 91 bin yüen'e (1 milyon 70 bin dolar: 1 trilyon 600 milyar TL) alıcı bulmuşru. Çin Günlüğü gazetesi, müzayedede dün satılan, müstesna ses niteliğine sahip guçin'in Cao Mengfiı Usta (1254- 1322) tarafindan yapıldığını yazdı. TÖBfTAK "devrim" peşinde • ANKARA (AA) - Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu {TÜBfTAK), ABD'deki Ulusal Bilim Kurumu (NSF) modelüıden esinlenerek hazırladığı Genç Araşhrmacı Kariyer Geliştirme Programı ile Türkiye'de "bilimsel devrim" yapmayı hedefliyor. TÜBlTAK, 19 Mayıs'ta Samsun'dan taıutımına başlayacağı programla, araştırmacılara bugüne kadarki en yuksek miktarh teşvilderi verecek. TÜBÎTAK Başkan Danışmanı Prof. Dr. Yavuz Oruç, Atatürk'ün Samsun'dan başlayarak Kurtuluş Savaşı'nı başlattığını ve devrimlerini birer birer hayata geçırdiğini belirterek, "Program, Türkiye'de bilimsel bir devrim yaratmayı hedefliyor" dedi. Hocky' mahkemede • ANKARA (AA)- Ringlerin "yenilmez yumruğu" Rocky Balboa, mahkeme koridorlanna düştü. Ünlü aktör Sylvester Stallone, "Rocky 6" fılmini çekmesıne engel olduklan gerekçesiyle ıki film, bir yapım şirketini dava etti. tnternetteki "eonline" sitesinin haberine göre Stallone, dev film şırketleri United Artist, MGM Studios ile yapım şirketi Chartoff- Winkler Productions ile mahkemelik oldu. Bu şirketleri "Rocky VI" filmini çekmesuıı "baltalamakla" suçlayarak mahkemeye veren Stallone. dava dilekçesinde, "Bu şırketler, benim fîkir babası olduğum projenin kâruıı paylaşmak ıstediklen için çalışmamı engellediler" iddiasında bulundu. Istanbul Salsa Kongresi • Haber Merkezi - Türkiye'nin uluslararası ilk Salsa Kongresi bu yıl Istanbul'da düzenlenecek. 11-13 Haziran tarihleri arasmda yapılacak " 1. Uluslararası Istanbul Salsa Kongresi" dünyanın dört bir yanındakı Latin dansı ve salsa tutkunlannı bir araya getirecek. Festival programında tstanbullu salsa tutkunlan yurtdışından ünlü Latin dans eğitmenleri, gösteri gruplanyla bir araya gelme şansı bulacak. • LONDRA (AA) -Mahkemenin velayetini annesine verdiği, ancak 4 yıldır babası Salih Serçe tarafindan gizlenen 8 yaşındaki Cihan Serçe, teslim edildiği Ingıliz annesi Belinda Chapman tarafmdan Londra'ya götürüldü. Heathrow Havaalanı'nda yetkililer tarafindan karşılanan Belinda Chapman, burada kendisini bekleyen Ingiliz gazetecilere yaptığı açıklamada, oğluna yeniden kavuştuğu için çok heyecanlı oldugunu anlattı. Fazıl Say'ın Nâzım'a bestelediği oratoryo 29 Mayıs'ta Aspendos'un büyülü ortamına taşınacal MavigözlüdeviçinGÜRSUKUNT ANTALYA -Dünyaca ünlü piya- no virtüözü FaalSay'ın besteledi- ği "Nâznn Hikmet Oratoryosu", 27 Mayıs'ta Ankara'da sahnelen- dikten sonra 29 Mayıs'ta Antal- ya'da Antik Aspendos Tiyatrosu'nun büyüleci ortamında sanatsever- lerle buluşuyor. Büyük bir senfoni orkestrası- run seslendirdiği eser, Türkiye'nin en geniş profesyonel karma koro- Nâzım Hikmet Oratoryosu'nu büyük bir senfoni orkestrası seslendirecek. Dev orkestraya Fazıl Say piyanosuyla, Genco Erkal şiirleriyle, Zuhal Olcay şarkıiarıyla eşlik edecek. su, şan solistleri, tiyatrocular ve ço- cek. Seslendirici sayısının 150'yi aş- cuk şarkıcılarla bütünleşiyor. Şef İbrahim Yazıcı yönetiminde- ki, Bilkent Senfoni Orkestrası ile Külrür ve Turizm Bakanlığı Devlet Çoksesli Korosu'na piyanosuyla Fazıl Say, şiirleriyle Genco Erkal, şarkılanyla Zuhal Olcay eşlik ede- tığı eserde, kimi yerde köy davuî- lanndan yararlanılırken. kimi yer- de Hiroşima'ya atılan atom bomba- sınm yol açtığı katliamında ölen küçük bir Japon kızmı canlandıran bir çocuğun tek başına söylediği şarkı kullanılıyor. Ünlü besteci bu- nunla ilgili olarak da "Asıl önemli olan şiirierdeki ifade derinliklerini, müzik diliyle anlatabilmek" dıyor. Bir yandan Nâzım'ı tanıyanlar için ortaya doyurucu bir müzik koy- mak, diğer yandan da şair ve şiir- leri hakkmda pek fıkri olmayanla- ra büyük şairi tanıtmak için hazır- lanan çalışmanın amacı, "Şürin hakknuyemeden, müziği öne çıkar- mak, müziğin desreğinden yararia- narak da şiirj aniarmak" olarak açıklanıyor. 43 ülkede canlı yayımlanan Eurovision Şarkı Yarışması organizasyonu yabancı basından övgü aldı Türkler Eurovision lokumu verdiLONDRA / BERLİN (ANKA) - Istanbul da düzenlenen 49. Eurovision Şarkı Yanşması'nın organizasyonu çok beğemldi. 43 ülkede canlı olarak yayımlanan etkınlik için BBC. "Türkiye'nin ilk yanşması büyük bir başan oldu ve Eurm isionun Kiev'de kuüanacak 50'nci yıldönümününden çok ötede vaşamasını sagtayacak" derken Deutsche \Velle "Galip llirayna ve.. Istanbul. Türkiye, büyük bir şov \e rii>a manzalaruu sundu" yorumunu yaptı. Ingiliz yayıncılık kurumu BBC "Türkler Eurovision lokumu verdi" başlıkJı haberinde, Istanbul Abdi Ipekçi Spor Salonu'nun dünyanın en büyük müzik etkinlıklerine uygun bir sahne haline getirildiğini belirrti. Yanşmayı kazanan Ukrayna ekibinin performansının salonu ayaklandırdığı \oirgulanan haberde, Sırp, Yunan ve Türk şarkılannın çok beğenıldiğı kaydedıldi. BBC, "Anadolu Ateşi"nın gösterisine övgüler yağdırdı. Türkiye'nin "büvük bir şov ve rüya gibi manzaralar" sunduğunu bildıren Alman yayın kurumu Deutsche Welle, "Türk organizatörler, dürrva çapındaki 150 milyon izteyiciye ülkenin tarihi zenginliklerinin ufak bir kısınını sundular" dedi. O O / " ^ unutulmaz bir gece yaşandığını ifade ettiği haberinde geçen yılın galibi Sertab D D w Erener'in "Everyvvay that I can" şarkısının spor sa\onunu "ateşe verdiği" yorumunu yaptı. Alman yayın kurumu Deutsche Welle de "Galip Ukrayna ve.. Istanbul" başlıklı haberinde, Ukrayna'nın yanşmayı "folklorik şov ve güzel bacaklar" ile kazandığını öne sürdü. Erener'in semazenler eşliğinde verdiği mini konser büyük alkış aldı. Yanşmada Türkiye'yi temsil eden Athena, yaptığı barış çağnsıyla övgüye değer bulundu. Yanşmanın birincisi Ukrayna'lı Ruslana Lyzichko düzenlediği basın toplantısında "Çok mutlu oldum. Hayatımın en özel günüydü" dedi. (Fotoğraflar: AA, AP) Açıkhava'da tfyatro, şiir ve müzikbirarada Grup Yonım'dan 6 Bir Masal Gecesi' SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN 11 ••• 'Ulusalcılık', 'Yurt Milliyetçiliği'dip!.." Muhaltf müziğin sesi Grup Yorum Istanbullulan türkülerle ısrttı. (EVRİM KAYA) ALPERTURGUT Muhalif müziğin sesi "Grup Yo- rum", Harbiye Cemıl Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nu, bir ilke imza ata- rak tiyatro. şıır ve koreografiyle süsledi- ği "Bir Masal Gecesi*yle salladı. Troyalılar'dan Akhalılar'a, Spartalı- lar'dan Persler'e Romaiılar'dan Osman- lı'ya Anadolu'nun tarilıçesirün anlatıldı- ğı "Bir Masal Gecesrnde tiyatro oyun- culan ve koreograflar "Cihanın umudu veilkgerillası'' Spartacus ile Şeyh Bed- rettin ve Kuvayı Milliye destanlannı sah- neledi. Su HAYATTIR... Vedat Sakman Tru\ a Savaşı'yla ilgili bestelediği *Issız Kaldım" şarkısını ses- lendinrken Grup Yorum'a şef LeventÇo- ker yönetimmdeki orkestra eşlik etti. Sa- natçı Bilgesu Erenus'un. ölüm orucunda yaşamını yitiren Günay Oğrener'in, "Su hayattır. O yüzden toprağa değil suya gö- mulmek isterdim. Akdeniz'de doğdum, Ege'de çahşom. Saçianm Karadeniz'e anl- sın, Bö\1elikle Anadolu'tu dolaşnuş olu- nun" vasiyetını şiuleştırmesi duygu do- lu anlann yaşanmasına neden oldu. Erenus'un, tiyatro sanatçısı DenizŞen'e ölüm orucunu simgeleyen "lozıl bant" takması ise sloganlarla karşılandı. Konserin 2. bolümünde Vorum dinle- yicilerinin "özJemlebekledikleri" halay- İar ve türkülere geçılmesiyle soğuktan tir tir titreyen binlerce kişi Açıkhava Vı bir anda miting alanına çevirdi. KALBİ FİLİSTİNLİ... F tipi cezaevlerinde tutulan arkadaşla- n Ihsan Cibeük, Muharrem Cengiz ve Ali Aracı'nın serbest bırakılmasını iste- yen Grup Yorum üyelerinin, "Kahraman- İar Öünez". "Reber" (öncü) ve "Öztem" gibi beğenilen şarkılan bildik görüntüle- re sahne oldu. Sloganlar ve zılgıtlar eşli- ğinde çekilen halaylarla ısınan topluluk, konuk sanatçı Hilmi Varajıcı'nın seslen- dirdiği "Cemo" ile tek ses haline geldi. Açıkhava 'yı saran coşku, adına tugay kurulan, Filistinlılerın var olma mücade- lesinin simge isimlerinden IzzettinH Kas- sam ve beraberindeki 9 savaşçının 56 yıl önce Cenin'in Yabed köyünde Israil kur- şunlanyla şehit düşmesini anlatan "Kal- bu Falestini" (Kalbi Filistinli) şarkısı ile doruğa çıktı. "SıvTiİpGeIen''denB Yürüyüş"e birçok albüm çıkaran kuruculannın artık yer al- madığı 19 yıllık müak topluluğu Grup Yo- rum un konseri, "HakhjizKazanacağız'' marşıyla sona erdi. O yıl, Cumhuriyet'ın 10. yılı, ünlü marş bestetenmış; biz. yâni Karşryaka Cumhuriyet llkmektebi'mn 3. sını- fı, dersi mersi bıraktık, Fatma Hocâ'nım'ın yönetımin- de, onu ezbetiemeye çalışıyoruz, çünkü 29 Teşrinievvel 1933 günü, IzmirAtatürk Anıt önünde, bırağızdan söy- leyeceğız. Bız dediğım kımdi, son Izmir yolculuğumda onu dü- şündum: Cumhuriyet'in ilk nesli, evetama; omarşı, yü- rekten söylemeye çabalayan çocuklar arasında. kimler vardı? 'Gâvur' Izmir'in eski halkından, Levanten, Mû- sevi; ya da Alevi, Çerkez, Boşnak, b<r sürü çocuk; ya da 'Mübâdiller'den, Giritli, Arnavut, Makedon, Dön- me' (Sabetayist), ya da Rodoslu ailelerin, çocuklan; bu farMılık, aramızda asla konuşulmazdı; 'hepimiz biri- miz, birimiz hepimiz için'dik; onlan hâlâ, tekerteker, ay- nı s/cak sevgi ve samimiyetle hatırlıyonjm. Hepimiz, aynı heyecan ve iftiharla,"... çıktık açık alın- la, on yılda her savaştan' dıye başlayıp, hâlâ çoğumu- zu heyecana boğan, o marş) söylüyorduk. Onlann dın, mezhep, dıl konusundaki nitelikleri, bir gün bile aramız- da sorun olmamış; dahası, aklımıza bile gelmemiştır: biz hepimiz, bu yurdun çocuklanydık, onu düşmanlardan kurtarmış; ve Gâzi tarafindan, parlak bir geleceğe 'taşı- makla' görevlendinlmıştik!. Sonradan oğrenecektim kı, 'Ulusal Demokratik Dev- rim' bu demektı, bunu gerektiriyordu, 'Ünrter Devlet'te 'milliyetçilik', asJa bir 'ırk millryetçiliği' olamazdı; mut- laka bir 'yurt millryetçiliği' olurdu. Esasen 'Gâzi Pa- şa' da, onuncu yıl söytevini brtirirken, bu düşünce- nin ifadesi olarak, 'Ne mutlu Turkum diyene!' deme- miş miydi? Dikkat isterim, 'Ne mutlu Türk doğana!' dememiş! '... Menfaatlarımız ortaktır...' {'Tarihten Bir Yaprak/1. "... 1 Mayıs 1336 (1920) TBMM, öğleden sonra, riyâsetini Reis-i Sâni Celaled- din Arif Beyefendi'nin yaptığı celsesınde. (8. toplantı, 2. celse) Kastamonu Meb'usu Yüsuf Kemal Bey, Sıhhi- ye Nezâretı üzerine konuşurken, 'Tûrttûk, Tûrk, Türkler' üzennde fazlaca durmuş; o kadar ki, Srvas Meb'usu Emir Paşa, buna ıtıraz ediyor mevzubarııs olanın W- tün Islim âlemi' olduğuna işaret edıyor Mustafa Kemal Paşa, bunun üzerine kürsüye gelerek, geleceğin Türki- ye'sindekı 'milliyetçilik anlayışını' belirtiyor. "... efendiler, meselenin birdaha tekerrür etmeme- si ricastyla, bir iki nokta arz etrnek isterim. Burada kast olunan ve yüce meclisimizi teşkil eden zevat, yalnız Türk değildir, yalnız Çerkes değildir, yalnız Kürd değildir. yalnız Lâz değildir fakat hepsinden mey- dana gelen islâmi unsuriardır, samimi bir topluluk- tur. Dolayısıyla bu yüksek hey'etin temsil ettiği; hu- kukunu, hayatını, şeref ve şanını kurtarmak için az- mettiğimiz emeller, yalnız bir Islâm unsuruna art de- ğildir; İslâmi unsuriardan meydana gelen bir kitleye aittir. Bunun böyle olduğunu hepimiz biliriz. (...) Do- layısıyla menfaatlanmız ortakbr. kurtanlmasını azmet- tiğimiz biriik, yalnız Türk, yalnız Çerkes değil, hepsi- nin kaynaştığı bir Islâm unsurudur; bunun böyle ka- bul edilmesini ve yanUş anlamaya meydan verilme- mesini rica ediyorum..." (Ataturk'un Bütün Eserlen, Cilt, 8. sf: 157. Kaynak Yayınlan, Mayıs 2002). Yâni, bu işin evveliyâtı vardı ve eskiydi: Gâzi, o impa- ratorluktan -Hınstiyanlann da dahil olduğu- karmaşık bir 'toplum'un -o 'memzuç'diyor, kanşık diyede çevrilebı- lır, ama bence, karmaşık hatta kaynaşmış demek daha doğrusu- etde kalacağını; böyle birdevletteyse 'ırkçı mıl- liyetçilığin'değil, ancak 'ûn/fer'bır 'yurtmillıyetçiliğinin' geçerti olacağına inanıyordu..") '... bölücülük' aşılayan kimler?.. 1 (Tarihten Bir Yaprak/2.... nitekim, ABD'nin o tarihte önerdıği şehıt öksüzleri için Anadolu'da çiftliklerve okul- lar inşa etmek teklifinı. 'ecnebi'nin çeşrtli topluluklan birbiri aleyhine kışkırtmak amacıyfa kullanabileceği- ni' belirterek, reddetmışti: "... sırf ilmi ve insani gayelerle memleketimizde çalışmakla beraber; ruhlannda yerleşmiş bulunan Hıristiyanlık güdüsüyle (hiss-ı sâikasıyla), hemen sırf Hıristiyan azınlıklaıia meşgul olmak; ve onlara, ister kasrtiı ister kasrtsız, içlerinde azınlıklann da yaşadık- lan Müslüman krtlelerinden, 'aynlmak arzusunu' (bö- lücülük) aşılamak!.. Bu gibilerin gerek Müslümanla- ra, gerek güyâ iyiliğine çalıştıkları Hıristiyan azınlık- lanna (buraya dikkat!) dahilinde yaşadıklan Islam ço- ğunluklanna, mâkûi olmayan tahakküm arzusunu aşılamakla, ne kadar gayr-ı insâni bir surette hare- ket etmiş bulunduklan; ve bu yüzden husûle gelmiş olan boğazlaşmalardan, mânen mes'ûl bulundukla- n âşikârdır. (...) Buna müsaade etmek, çocuklan ya- şayacakJan muhite düşman, veya hiç olmazsa yaban- cı olarak yetiştirmek ve onunla çarpışmaya mahkûm eylemektir. Bu ise gerek o çocuklann ve gerekse içinde yaşayacaklan halkın felâketini hazırlamaktır. Bunu engellemek ise hükümetin vazrfesidir..." (Ata- türk'ün Bütün Eseıieri, Cilt. 10. sh: 243. Kaynak Yayınla- n, Mart2003). Kısacası o, Cumhuriyet 'milliyetçiligini', Anadolu'da yaşayan her türden halkın, -dinine, diline, mezhebi- ne, ırkına vs. bakmaksızın- o toprağı benimsemesi- ne; o ülkenin özgüriüğü' ve 'tam bağımsızlığı' için, gerektiğinde kendini feda edebilmesine bağlı saymak- tadır. Mıllı Mucadele, bu 'milliyetçilik'anlayışının, en mü- kemmel kanıtı değil midir?) e-mail.-tilahanfr; isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear