23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 30 EYLÜL 2003 SALI 8 HABERLERÎN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manısa Aydın Denizli PB PB PB PB B B B B 24 22 23 24 27 27 28 27 Sinop PB 22 Adana B 29 Samsun PB 22 Mersin B 27 Trabzon Y 21 Diyarbakır A 30 Giresun PB 20 Şanlıurfa A 31 Ankara B 26 Mardin A 28 Eskışehır B 24 Siirt A 28 Konya B 20 Hakkân B 24 Sıvas B 20 Van B 22 Zonguldak PB 21 Antalya B 27 Kars Y 16 Yurdun kazey ke- sımten ıle Doğu Akde- nız parçalı ve çok bu- İLtlu Doğu Karadenız ıle Kars ve Ardahan çevrelen sağarak ya- ğışlı, dığeryerlerazbu- lutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yurdun k jzeydoğu kesınlerın- de bıraz artacak dığer >erteröe onemli bır de- ğışıklik olmayacak. DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y B Y B B B B 12 12 12 20 19 21 21 17 Münıh B 19 Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Zürih B B Y B Y Y Y Y R 18 19 19 18 18 18 24 28 19 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tıflis Kahıre B B B B B B Y B 19 22 13 26 22 1U 8 33 Şam B 29 t x j i u t i u : Sis.li , Buluttu ^ Çok bjıutlu ' Yağmuriu b Kartı , Sulu kar ', Gok gumltulü * • G U N C E L CÜ1VEYT ARCAYTREK • Baştarafı 1. Sayfada leceğine ve işgalci durumdan kurtulabileceğine değiniyor. Bizimkiler hâlâ net bir politika sergileyemiyor. Bir öyle bir böyle. (Dışişleri Bakanı Gül sık sık) BM kararı olursa işimizin kolaylaşacağından dem vu- ruyor. (Başta PKK/KADEK sorunu) Kimi koşulları- mız var ki, bunlar yerine getirılmedikçe Amerikan dayatmalarına ılımlı gözle bakmayacağımızı (vur- gulayan diyemiyoruz) duyumsatan demeçler ve- riyor. Söylemleri, açıklamaları, davranışlan genel ola- rak incelendiğinde ortaya çıkan sonuç gayet ba- sit; bizimkilerin temel politikası ABD'nin kaşlarını çatmasına olanak vermemek! PKK/KADEK sorununa gelince; ABD, onca bas- tırmaya, böyyük devlet fiyakalarına karşın, mahal- lenin çapkın yosmasının deli- kanlıları aldatması, uyutması gibi ha bugün ha yarın diye bizimkileri oyalıyor. ABD'nin bölgede bulunan silahlı PKK militanla- rının yeni pişmanlık yasasından yararlanabilmesi için "psikolojik" ve "siyasi" baskıyı arttıracaklarını içeren haberler geliyor. ABD kaynaklı haberlerde; VVashington'un bu aşamada PKK'ye yönelik askeri bir operasyonun gerçekçi olmadığını bizimkilere bildirdiği öne sü- rülüyor. Kıssadan hisse çıkarmak gerekirse; ABD, bu aşamada PKK'ye karşı silahlı bir harekete girişme- yi düşünmüyor, hatta düşlemiyor bile. Tabii TSK'nin Kuzey Irak'tan PKK'yi tşk başına temiz- lemesini veyaTSK ile birlikte PKK'yi imha hareke- tine girişmeyi de... • • • Toplumun dinamiklerini temsil eden demokra- tik kuruluşlar, AKP iktidarının gerçek yüzünü artık anlamaya başladı. Işçi, memur sendikalanndan sonra üniversitede- ki başkaldırı, yargı alanında Türkiye Barolar Birli- ği'nin 48 baro başkanı ile birlikte yayımladığı bil- diri, demokrasiyi bilinen hedeflerine ulaşmada araç gören iktidar zihniyetine karşı direnmenin ilk işaretlerini veriyor. Genel kültürden ve devlet adamı olmaktan uzak konuşma üslubu, zaten ülkeyi hangi kafa yapısı- nın yönettiğini kanıtlamaya yetiyor. Yargıtay Baş- kanı'na "çirkin", rektörlere "edepsiz", hukukun üs- tünlüğünü savunan Cumhurbaşkanı'nın uyarıcı saptamalarını "muhalefet" diye niteleyen kafa ya- pısından ne beklenir ki?.. Bakmayın öyle yazılı metinlerden çağdaşlığa, ilericiliğe yatkın irdelemelere... Sığ yöneticilere özgü önerileri unutulur gibi de- ğil. Heralandaörnekleribol. Kayıtlı kayıtsız 10 mil- yona yakın işsizliğe, yoksulluğa çare mi? Bizimkinde tükenmez. 5 milyon işveren varmış; her biri bir aileye baksa, yoksulluk şıpın işi orta- dan kalkacak, her biri yeni bir işletme açıp 10 ki- şiyi çalıştırsa, ohooo işsiz vatandaş kalmayacak! Dehasının üniversite sorunu ile iigili son pratik ürününü, geçen haftanın son günü açıkladı: Her eve bir adet bilgisayar girince ne YÖK ne de üni- versiteye giremeyen milyonlarca gençle iigili so- aın kalacakmış! Hay sen aklınla bin yaşa diyeceğimiz günlerin başındayız! * • • Milletten hiçbir şey gizlenemeyeceğini durma- dan yineleyen hükümet başkanı, Irak siyasetini para karşılığı siyasete dönüştüren kredi anlaşma- sını milletin temsilcilerinden (TBMM'den) kaçır- maya hazırianıyor. Dışişleri Bakanı Gül de Meclis adına görev ya- pan Dışişleri Komisyonu'nun 10 Nisan'da açıkla- dığı kararı; 1 milyar dolarlık krediyi ABD Senato- su'nun Türk askerinin Kuzey Irak'a gönderilmeme- si koşulu ile sınırlandırmasını "Türkiye'nin siyasi ko- şula bağlı bir yardım teklifini kabul etmesi müm- kün değildir" diye terslemesini dikkate almıyor. Aynı koşulun anlaşmada yer almasını "ne varbun- da" diyecek kadar komisyonu unutmuş görünü- yor. Tek başına iktidar gerçeği sanki bir uyuşturucu. Siyasal kadroları oluşturan insanların kendin- den geçmelerini sağlıyor! 'Kemalizm ilericidir'I Baştarafı 1. Sayfada mez bundan sapılamaz, aksine müsamaha bile edilemez" diye konuştu. Köktendinci faaliyetlerin devam ettiğini belırten Oramiral Örnek, "Hangi giiç olursa olsun, kimler nereden ne destek alır- larsa alsınlar şunu bil- melidirler ki, bu ülke bir daha ortaçağın karanlık dönemine geri dönme- yecektir" şeklinde ko- nuştu. Kara, Deniz ve Harp okullannda 2003- 2004 eğitim öğretim yılı dün düzenlenen törenlerle açıldı. Kara Karp Oku- lu'ndaki törende bir ko- nuşma yapan Yalman, "Kemalizm.Atatürkçü- lük bir tarafa. Ata- türk'ün kendi şahsiyeti bir tarafadır"1 diyen TB- MM Başkanı Bülent Arınç ile AB sürecinde Kemalizmin aşılması ge- rektiğini savunan Hollan- dalı Avrupa Parlamento- su üyesi ve AB raportörü Arie Ooastlandere üstü kapalı olarak yanıt verdi. Türkiye'nin, cumhuriyet tarihinin en zorlu ve kritik dönemlerinden birini ya- şadığını belirten Yalman, "Toplumsal bir uyanış ile Atarürk'ün hedef gösterdiği ahlaki ve uy- gar tnodeli, süratie ger- çekleştirmek zorunda- yız" diye konuştu. Atatürkçülük çağdaglıktır' Yalman, "Zaman za- man normalleşme ve zi- hinsel değişim adı altın- da demokrasiyi kullana- rak hem demokrasiyi hem de cumhuriyeri yok etme girişimlerinin or- taya çıkabileceği unurul- mamalıdır. Oysa Ata- türk cumhuriyeri yaşar- sa demokrasi bir süreç içinde geliştirilebilir" dedi. Türk ordusunun "mo- dernleşmenin öncüsü" olduğunu belırten Yal- man, '•Kemalizm, diğer bir deyişle Atatürkçü- lük; bu modernitenin zirvesidir ve birçok ta- lihsiz açıklamada oldu- ğu gibi statükocu değil, ilerici ve atılımcı fikir- ler ile çağdaşbğı hedef- lemektedir. TSK, demokrasi ve AB karsıtı değil Ancak bu özeUiğimiz kimi ortamlarda Silahlı Kuvvetlerin görevi ve devletin bekası ile AB sürecinin işletilmesi ara- sında bir tercih faktörü olarak sunulmakta, ba- zı ülkeler ve uluslarara- sı kuruluşlar, TSK'nin pasifize edilmesine yö- nelik olarak bu fikri be- nimseyenlere adeta akıl hocalığı yapmaktadır. Böylece TSK üzerinde bir baskı unsuru oluştu- rulması hedeflenmekte, iç ve dış risk ve tehdirjer- le mücadelede zemin kaybetmesine çaüşıl- maktadır" diye konuştu. TSK'nin AB ve demokra- sinin karşısında olabilece- ğini "akla getirmenin dahi mümkün olmadığı- m" belirten Yalman şun- lan söyledı:"Bugün de- ğişik emellerle Silahlı Kuvvetlerimizi yıprat- maya çalışanlar. ileride bir gün, yüce milletimi- zin huzur ve güvenliği- ne, bağımsızlığına, de- mokrasimize göz diken- lere hizmet ettiklerini daha iyi anlayacaklar- dır.Temennim gerçekle- ri görmek için çok geç kalmamalandır. Çünkü geç kaldıklan takdirde, bugüne kadar çağdaş dünyada elde edilen ka- zanımlarımız ciddi an- lamda zarar görebilir." Hava Kuvvetleri Ko- mutam Orgeneral Fırtına, Hava Harp Okulu'nda dü- Kara, Deniz ve Harp okullannda 2003- 2004 eğitim öğretim yılı dün düzenlenen törenlerle açıldı. Düzenlenen törenlerde komutanlar Kemalizm ve Atatürkçülüğe yönelik eleştirilere sert tepki gösterdi. (FotoğraflarAA) zenlenen törende yaptığı konşumada, öğrencilere ve okul komutanlanna seslenerek. "Sizden iste- nen, Türkiye Cumhuri- yeti'ni ilelebet muhafa- za ve müdafaa etmektir. Temel vazifemiz budur. Türkiye Cumhuriye- ti'nin temel değerlerini, Atatürk devTİm ve ilke- lerini korumak, bugün- kü varlığımızın gereği- dir. Bundan taviz verile- mer, bundan sapılamaz, aksine müsamaha bile edilemez. Çünkü bu devrim ve ilkeler, variı- ğımızın sebebi ve varo- luşumuzun garantisi- dir" diye konuştu. 'Ortaçağa dönmeyeceğlz' Deniz Kuvvetleri Ko- mutanı Oramiral Örnek de Deniz Harp Okulu'nda düzenlenen törende bir konuşma yaprı. "Cum- huriyetin laik ve demok- ratik yapısını tehdit e- den köktendinci faali- yetlerin, Cumhuriyetin 80. yılında da varlıklan- nı devam ettirdiğini" be- lirten Oramiral Örnek, şunlan söyledı. "Buna inanmayanlar, polis ka>ıtlanna baktık- larında tereddütlerini gidereceklerdir. Hangi güç olursa olsun, kimler nereden ne destek alır- larsa alsınlar şunu bil- melidirler ki, bu ülke bir daha ortaçağın karanlık dönemine geri dönme- yecektir. Deniz Kuvvet- İerimiz, irticai ve bölücü faaliyetlere karşı anaya- sa ve yasalarla belirle- nen görevlerini dün ve bugün olduğu gibi sonu- na dek kararlılıkla sür- dürmeye devam edecek- tir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmaması gere- kir." Klerides'in Annan Planı itirafı REŞATAKAR LEFKOŞA - Kıbns Rum Yönetimi es- ki lideri Glafkos Klerides'in "Annan Planı'nı önceden biliyorduk" şeklinde- ki itirafından sonra. yeni başkan Tasos Pa- padopulos, Annan Plam'nın değiştirilme- si için ABD'den ve diğer arabulucu ülke temsilcilerinden yardım istediklerini du- yurdu. Güney Kıbns'ta yayımlanan File- leftheros gazetesine verdiği özel demeçte, Rum tarafinın en büyük endişesinin. KK- TC vatandaşlığma geçirilen Türk vatan- daşlan olduğunu söyledi. Papadopulos, "Annan Planı'yla işgal ortadan kalkar- sa, gelecekte sömürgecilerin sayısının artmaması için önlem alınabilir mi?" şeklindeki bir soruya şu yanıtı verdi: "Sö- mürgeciler konusu kanşık bir konudur. Annan Planı, önemli sayıda sömürgeci- nin ayrılmasına dayalı öngörüler içeri- yor. Ben bu öngörülere katılmıyorum. Bence Annan Planı sömürgeci konusu- na engel koymuyor." New York temasla- nnı değerlendirirken Annan Planı'nda ni- ye değişiklik istedikleri konusunda yaban- cı arabuluculann kendilerini anladığını be- lirten Papadopulos, bölünmüş bır Kıbns'ın AB'ye alınmasımn ise endişe yarattığını kabul etti. Eski Kıbns Rum Yönetimi lide- ri Glafkos Klerides Annan ın Kıbns'ta çözüm planı taraflara sunulmadan önce, planın neler içereceği konusunda bazı bil- gilere sahip olduklannı, bunlan önleyici nitelikte hareket ettiklerini itiraf etmişti. Klerides, Fileleftheros gazetesine verdi- ği demeçte, "Geçmişte,Annan Plam'nın neler içereceği konusunda bazı bilgilere sahiptik ve önleyici mahiyette hareket ettik. 'Eğer şu veya bu konuyu içerirse biz onu reddedeceğiz' dedik" ifadesini kul- landı. AL GÖZÜ1VISETREYLE / IŞIL ÖZGENTÜRK Yaşasın Filenin CabbarKızlan veAIDS'le Tanışmamız M Baştarafı Arka Sayfada kadın piyasada geziniyordu ve kendisiy- le para karşılığı birlikte olmak isteyen er- keklere, son derece inandıncı bir biçim- de AIDS hastası olduğunu ve prezerva- tıf kullanmalan gerektiğini anlatıyordu. Necip Türk erkekleri, doğrusu prezer- vatif kullanmayı kendilerine pek yedire- meyip tarihe geçecek şu sözîeri ediyor- lardı: "AIDS dediğin bize vız gelir anam." "Boşver atın ölümü arpadan, bizimki AIDS'ten olsun." Devlet başkanlannın radyasyonlu ça- yı ulusun önünde şifa niyetine içtiği, çok tehlikeli atık varillerinin soba yapılıp sa- tıldığıbirülkedeATDS'ikimtakardı. Bu arada bazı gizli durumlar asla gün ışığı- na çıkanlmadı. Pek çok kişinin utana sı- kıla laboratuv r arlara gidip AIDS testi ol- duklan bir türlü açıklanmadı. Hala Tür- kiye'de kaç kişide HTV virüsü var kimse bilmiyor. Iş o kadar alaturka yürütüldüki her türlü kanın kontrol edildikten sonra ahnması gerekriği unutuldu ve işte küçük Y.O'nun hayatı bir kan nakliyle karardı. Şimdi Y.O'nun ailesi Insan Haklan Mahkemesi'nde Türkiye devleti ve Kızı- lay aleyhine dava açsalar mutlaka kaza- nırlar. Çünkü Kızılay'ın kanlan devlet ipoteğinde, ınsan başka hangi kana daha fazla güvenebilir? Öte yandan, kim bilir bilinmedik kaç kişi HTV virüsü taşıyor, bunlann arasında mutlaka çocuklar da var ama aileler "lanetli hastalığı" ola- rak bilinen bu hastalığı deşifre etmek is- temiyorlar. Çünkü Bu çok alaturka ülke- de AIDS olmak sanki bir suç. Gerçi dün- yanın her yennde bu hastalık uzun süre saklandı En çok da Amerika'da. AID- S'le iigili yapılan bır belgeselde izlemiş- tim, hastalığın ortaya çıkışından tam beş yıl sonra Amerikan Sağlık Bakanlığı ha- rekete geçiyor Çünkü hastalık önce sa- dece eşcinseller ve uyuşturucu kullanan- lan vuruyor diye kimse pek aldırmıyor, hatta bundan hoşnut olanlar var. Ne za- man ki, bir demokrat senatörün kansı al- dığı bir kandan hastalanıyor, AIDS ilk kezAmerikan Senatosu'nda o senatörta- rafuıdan gündeme getiriliyor. Yani durum pek farkh değil. Ama şim- di ne olacak, artık bıldiğımiz HI\' vırü- sü taşıyan küçük bir çocuk var. onun için neler yapılacak? Çocuklannı Y.O ile ay- nı yerde okumasını istemeyen veliler de haklı, çünkü ne tur tedbir alınacağı. ço- cuğun diğer çocuklarla ilişkisinin nasıl olacağına dair hiçbir bilgi yok. Unutma- yalım, onlar çocuk ve dizlerini de yarar- lar. kafalannı da ve çocukluk hallerinde kan hep vardır. Ne olursa olsun, iyi oldu Türkiye ilk kez AIDS'le yüzleşmeye başladı, kedi pisliğini örter gibi yapmak hiçbir işi ya- ramıyor, en azından artık bunu öğrene- biliriz. Seyreyleisilyahoo.com isilozgenrurk'a supqeronline.com 'Denktaş engel olmamalı' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman. Türkiye-ABD ilişkilerinin sıkmtılı bir süreçten geçtiğini belirte- rek, "Güvenin yeniden tesisi için ça- lışıyoruz. Türkiye, Ortadoğu'ya ba- rış ve istikrann getirilmesi için çok önemli roller üstlenebilir. Bu konu- da karar sadece ve sadece Türki- ye'nindir" diye konuştu. Edelman'ın konuşmasmda, Kıbns konusunda sert çıkışta bulunması dikkat çekti. Kıb- ns'ta çözüm için tarihi bir fırsatın ka- çınldığını savunan Edelman, "Her i- ki ülke halkı da beraber yaşamak istiyor. Denktaş, gelişmeye engel ol- mamalı. Kıbrıs'ın 1 Mayıs'taki AB üyeliği öncesinde çözüm bulunmalı- dır. Annan planını destekliyoruz. Zaman lasalıyor" diye konuştu. ABD 'den doğrulama AYHAN ŞİMŞEK ANKARA - ABD'li yetkililer, 8.5 milyar do- larlık kredi anlaşmasında "Türkiye'nin Kuzey I- rak'a tek yanlı girme- mesi" koşulu bulunduğu- nu doğrularken anlaşma- nın, Türkiye'nin Irak'a asker gönderme karanyla "ilişkili olmadığınr sa- vundular. ABD'li üst dü- zey bır diplomat, "Tür- kiye geçmişte K. Irak'a üç-dört operasyon ger- çekleştirdi. Bunlann hepsi başarısız oldu. PKK-KADEK'e karşı yeni bir yaklaşım gelişti- rilmeli" diyekohuştu. ABD'h yetkililer, Tür- kiye kamuoyunda büyük tartışmalara neden olan kredi anlaşması, Irak'a asker gönderme konusu vePKK-KADEKilemü- cadele konulannda gaze- tecilere bilgi verirken şu değerlendirmelerde bu- lundular: - ABD Kongresi, eko- nomik yardım konusunda nisan ayında karar aldı. Bu kararda yer alan ko- şullar, yapılan anlaşmaya yansıdı. Anlaşmada yeni koşullara yer verilmedi. Kongrenin kabul ettiği yasada, Türkiye'nin Ku- zey Irak'a tek yanlı gir- memesi ifadesi yer alıyor- du. Bu gizli değil. PKK- KADEK'e karşı yeni bir yaklaşım geliştırilmesi gerektiğini düşünüyoruz. - Türkiye'nin bu kredi- den yararlanabilmesi ile Irak'a asker gönderme konusunda zorunlu bir ilişki yok. Kredinin bugü- ne kalması, Türkiye'den kaynaklamyor. Tabii Tür- kiye, Irak'a asker gönder- me yönünde bir karar alır- sa şüphesiz bundan mem- nuniyet duyanz. - Türkiye'nin K.Irak'a yönelik tek yanlı hareket- te bulunması, Ankara'yı zora sokar. KADEK ko- nusunda şu anda yeni bir tehdit algılamıyoruz. I- rak'ta koşullar değişmiş- tir. Artık terörü destekle- yen bir yönetim yok. Asker gönderme Karar \ gelecek hafta ! ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Hükümet, Irak'a asker gönder- me için karar arife- sine girdi. Başbakan Erdoğan, başkanlı- ğmdaki Bakanlar Kurulu, Irak bjtşta olmak üzere güncel gelişmeleri değer- lendirdi. Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çi- çek, Irak'a asker gönderme kararmın gelecek hafta netle- şeceğini açıkladı. 8.5 milyar dolarlık kredinin koşullannın tamamen ABD tara- findan belirlendiğini kabul eden Çiçek, "Para gelse de olur, gelmese de. Kredi- nin kullanılması Türkiye'nin isteği- ne bağlıdır" dedi. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada Şu, bu değişsin diye isteklerde bulunduk. Eğerşu ve- ya bu konuyu içerirse biz onu reddedeceğiz dedik. ön- leyici mahiyette hareket ettik." Klerides hızını alamıyor, devam edıyor: "4 Islam ülkesi KKTC'yi tanıyacağız, uyansında bu- lundu. Bu ütkeler Kıbns sorununun 6 ay içinde çözüm- lenmemesi durumunda KKTC'yi tanıma yoluna gide- ceklerdi. Biz ve genel sekreter, görüşmelerin devam et- tiğini gerekçe göstererek tanıma niyetine engel oiduk." Bu ıki paragraf Kıbns'takı son durumun kısa özeti. Sürekli banş için "son tarih" uyanlanyla bir noktayage- tirilmeye çalışılan KKTC'nin nasıl bir kuşatmayla karşı karşıya olduğu zaten biliniyordu ama, bizzat kahra- manlannın dilinden duyuruldu. Birleşmiş Milletler, ABD yönetimi, Ingiltere, Yunanis- tan, Kıbns Rum kesimi kafa kafaya veriyor, KKTC'ye karşı "tarafsız" bir plan hazırlıyor! Plandan Türkiye ve KKTC hariç herkesin haberi var. Açıklanınca da ilk kez karşılaşıyormuş rolüne soyunuyorlar... Annan Plam'nın Rum yönetimiyle karşılıklı demok- ratik işbirtiği içinde hazırlandığını zamanında sık sık vurgulamıştık. Hatta planı hazırlayanlann Rum yöneti- miyle her alandakı işbırliğini listelemiştik. Ne yazık ki yeterınce inandıncı bulunmamıştı. Başta vurguladığı- mız gibi dılerız, Klerides'in sözleri inandıncı bulunur! AKP hangi ta-rafta? Klerides'in değeriendırmeleri 15 Eylül günü bu kö- şedeyayımlanan "Kıbns SorvnunuKendimizleÇÖzme Yanşı" başlıklı yazının da tamamlayıcısı... KKTC'de 14 Aralık'ta genel seçimler var. Bu seçım- lere iigili ilgısiz herkesin müdahale hakkı var. Bir ülke hariç: Türkiye! Bir kişi hariç: Denktaş! Tıpkı Klerides'in açıkladığı komplolargibi 14Aralıkta da benzer hazıriıklann yapılmakta olduğu dikkati çeki- yor... ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman dün Tür- kiye-ABD ilişkilerinin sıkmtılı bir dönemden geçtiğini söyledikten sonra sözü Kıbns'a getirdı: "Denktaş çözüm yönünde ileriemeye engel olma- malı. Kıbns'ın 1 Mayıs'taki AB üyeliği öncesinde çözüm bulunmalıdır. Annan Planı'nı destekliyoruz. Zaman kı- salıyor." Edelman'ın öne çıkarmasıyla birlikte yeni bir son ta- rihimiz oldu: 1 Mayıs! Son bir yıl içinde 3 kez "son tanh" verildı. Bunlardan sonraki son tarih de bu tarih! Klendes'ın sözlennin ıkınci bölümüne gelince... 4 Is- lam ülkesi KKTC'yi tanıma olasılığını öne çıkarıyor, bu- nu Rumlar önlemeyi başanyor! Türkiye, Islam Konferansı Örgütü'nün (İKÖ) kurucu- su. İKÖ, 55 üyeli, 1.5 milyara yakın nüfusa seslenen bir kuruluş. Türkiye, Yunanistan'a karşı lobi yanşını bura- da da kaybediyorsa ve ikti-darda AKP varsa, söyleye- cek fazla bir şey yok... KKTC'deki 14 Aralık seçimlen tüm bu gelişmelerin ışığında ayn bir önem taşıyor. Klerides'e göre, seçim- len muhalefet kazanırsayeni birdönem başlayabilir, ha- zıriıkh olmak gerek. AKP hükümetininse Kıbns politikasının ne olduğu belli değil. Hükümet, AB büyükelçilenyle karşılaşınca, KKTC ile yapılan gümrük işbiriıği anlaşmasının içınin boş olduğunu, Meclis'e de gelmeyeceğını söylüyor. KKTC heyetine de, bu anlaşmanın öneminden dem vu- ruyor. Yoksa bu gidişle, KKTC'ye karşı oluşturulan, BM, ABD, AB, Yunanistan, Kıbns Rum Yönetimi koalisyo- nuna AKP hükümeti de mı eklenecek! ankcum@ttnetnet.tr Hükümet yeni 'af peşinde ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Reel sektörle hükümeti bir araya getiren Ekonomik Sorunlan Değerlendir- me Kurulu'ndan (ES- DK)yeniaflarçıktı. Sa- nayi ve Ticaret Bakam AB Coşkun. hükümetin esnafa yönelik sjcil affi getireceğini; kambiyo affinm ise kapsammın genişletileceğini açıkla- dı. Toplantı sırasında kur konusunda ciddi tar- hşmalar yaşandığı belir- tildi. Ekonomik Sonın- lan Değerlendirme Ku- rulu toplantısı dün An- kara'da gerçekleştirildi. Geniş katılımlı yapılan toplantıda, ihracatçıla- nn temel istemi olan kurdaki son gelişmeler masaya yatınldı. Edini- len bilgiye göre. kurla iigili tartışmalarda; Devlet Bakanı Ali Ba- bacan, Merkez Banka- sı Başkanı Süreyya Serdengeçtiye destek verirken Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen ihracat- çılardan yana tavır gös- terdi.Toplantı sonrası açıklamayı yapan Sana- yı Bakanı Ali Coşkun, dalgalı kur rejiminden herhangi bir taviz veril- meyeceğini belirtti. Kambiyo rejiminde ise bazı değişiklikler yapı- labileceğini belirten Coşkun, sicıl affinın da yaşama geçirileceğini belirtti. Sicil affinın bir tür "dükkâna dönüş" niteliğinde bulunduğu- nu kaydeden Coşkun, "Kambiyo affinın kapsammın da geniş- letilmesi istendi. Bu konuda da çalışmalar yapılacak" dedi. 4 kişiye 45'er milyar lira • Haber Merkezi - On Numara O\ıınu'nun bu haftaki çekilişınde kazanan rakamlar "5, 10, 12,18, 20,22,24, 28, 32,40,46. 50. 53, 59,62, 63, 66, 68, 71, 72, 78 ve 79 olarak belırlendi. Çekılişte 10 tutturan 4 kişi. 45 milyar 521 milyon 850'şer bin lira ikramıye kazandı. Çekilişte, 9 tutturanlar 1 milyar 241 milyon 600"er bin, 8 tutturanlar 55 "er milyon, 7 tutturanlar 5 milyon 450'şer bin, 6 tutturanlar 750'şer bin. hiçbir rakamı tutturamayanlar ise 600'er bin lira ikramiye kazandı. 8020 nolu usta gemici cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. H.lBRAHtMlTERGÎLl
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear