Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
15 EYLÜL 2003 PAZARTESİ
4-
CUMHURİYET SAYFA
DIS BASIN
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Annan'a göre, şu anki durum ABD'nin Irak'ta yanılgıya düştüğünü gösteriyor
Amerika daha sabırlıolmalıydıBirleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ko-
fî Annan Time dergisine verdiğı röpor-
tajda, ABD'nin Irak'ta sorunun göründü-
ğünden çok daha büyük olduğu ve bir ül-
k enin tek başına bu sorunJa uğraşamaya-
cağını anladığını söyledi. Time dergisi-
nin yönelttiği 10 soruya yanıt veren An-
nan, Irak'ta silahsızlanma için daha faz-
la zaman ve sabır gerektiğini söyledikle-
rini ancak ikisine de sahıp olmadıklannı
anımsattı.
"Savaş öncesi var olan temel aynhkla-
ra rağmeo yeni bir BM karan konusun-
da uzteşma sağJayabüeceğimizi düşiinü-
yonım" dıyen Aıinan Irak'ta sivil yöne-
timi BM'nin devralmasırun geçmişte Ko-
sova. Doğu Timor gibi ülkelerde denen-
miş ve başanlı olmuş bir model olduğu-
nu vurguladı. BM Genel Sekreteri'ne yö-
neltilen sorular ve yanıtlan şöyle:
- ABD, BM'nin (Birieşmiş Milletler)
onayını almadan Irak'ta savaşa giriştl
Şimdi iseIrak'ta BM"nin dahageniş kap-
samda sonımhıluk ahnası, yeniden yapj-
landırma sürecine müdahil olması için
bir karar tasansı çıkarma>-a çahşryor. Ne
değişti?
- Sanıyorum sorunun göründüğünden
çok daha büyük olduğu ve bir ülkenin tek
başına bu sorunla ugraşamayacağı bariz
hale geldi. Ve, tabii koalisyonda ne ka-
dar çok katılım olursa sorunun o kadar
çok kontrol edilebilır hale geleceğı. Üye
ülkelerin hepsı Irak'ta istikrar konusun-
da çok kaygılı ve ülkenin kaosa sürüklen-
memesinın, istikrann sağlanmasının her-
kesin yaranna olduğunun farkındalar. Bu
• Biz işin başından beri Irak'ta silahsızlanma için zaman ve
sabır gerektiğini savunduk. Ancak maalesef ne zamana ne
de sabra sahip olabildik. Ve benim düşünceme göre Irak'ta
şu anda yaşananlar ABD tarafından alman kararlann yanlış
olduğunu gösteriyor.
nedenle savaş öncesi var olan temel ay-
nlıklara rağmen yeni bir BM karan ko-
nusunda uzlaşma saglayabileceğimizi dü-
şünüyorum.
- ABD'nin BM onayı olmadan bir sa-
vaşa guişmesinin yanhş olduğunu düşü-
nüyor musnnuz?
- Biraz daha sabırlı olunması ve diğer
ülkelerle birlikte hareket edihnesi kesüı-
likle daha iyi olurdu.
ABP. geri adım atmalı
- ABD, Güvenlik Konseyi ve diğer iil-
keierden destek almak için ne yapmah?
- Bence üye ülkeler Irak'tahem srvil hem
de askeri boyutta uluslararası bir çabarun
hâkim olması gerektiğine inanıyorlar. Sa-
dece sınırlann değil, otonte ve sorumlu-
luğun da paylaşıhnası gerektiğine inanı-
yorlar. ABD kendi yaklaşımına bakacak
ve bu yaklaşımı diğer ülkelerin de işe ka-
nşması için ne kadar değiştirebileceğine,
yaJdaşunını onlar için nasıl uyarlayabi-
İeceğine, kısacası geri adım atıp atama-
yacağına karar verecek.
- Bu, ABD açısından askeri operasyon
konusundaki otoriteyi anklen birakmayı
gerektirir mi?
- Bu ille de gerekli değil. Çünkü geç-
mişte ABD'nin yönettiği başka uluslara-
rası askeri güçlerimiz oldu.
- BM'nin Irak'taki sivil yönetimi dev-
ralmasının anlamı olur mu?
- Eğer Doğu Timor, Afganistan ve Ko-
sova'ya bakarsamz o ülkelerdeki model
böyle olmuştur. Sivil yönetimi BM dev-
ralmıştır.
-Dryelim ki gerçekten Irak'ta kirJeim-
ha silahı olmadığı kamdandL Siz ve BM
Güvenlik Konseyi kendinizi hakb çıknuş
oiarak hisseder misiniz?
- Konsey üyelerinin büyük bölümü za-
ten savaş gerekçesi oiarak gösterilen sa-
vın çok zayıf olduğunu düşünüyor. Kit-
le imha silahlannın kesin oiarak bu ülke-
de bulunmaması halinde bu gerekçeler ve
ABD'yle Ingiltere'nin tezı sanıyorum da-
ha da zayıf hale gelecektır.
- Bush yönetimi kitie imha silahlan ko-
nusunda gösterdiği kanıüan, iddia eröği
bazı şeyleri geri çekmek. bunlardan cay-
mak zorunda kahnca şaşırdıruz mı?
- Bizim, orada üç yıl oiarak planlanan
çalışma yapan denetçilerimiz vardı. Son-
ra çalışmalar 3.5 ay içinde kesildi. Bu, BM
silah denetçileri başkanı Hans Blix daha
fazla zamana gereksinim duyduklannı
söylemesine rağmen böyle oldu. Biz ba-
şından beri silahsızlanma için zaman ve
sabır gerektiğini savunduk. Ancak maale-
sef ne zamana. ne de sabra sahip olabil-
dik. Ve benim düşünceme göre Irak'ta şu
anda yaşananlar alınan kararlann yanhş
olduğunu gösteriyor.
- Başkan Bush 'un BM'yi küçükgördü-
ğünü mü düşünüyorsunuz?
BM'nin öneml aniasıimalı
- Savaş öncesindeki tartışmalar sürer-
ken Güvenlik Konseyi karşı çıktığı dönem-
de BM'nin yararsız ve gereksiz olduğu-
na dair açıklamalar yapıldı. Umuyorum
kı o açıklamalar o anlık kızgınlıkla ya-
pılmıştır. Ve gerilim azaldığında bu or-
ganizasyonun önemli bir rolü olduğu, kü-
çük büyük tüm uluslann çıkanna çalış-
tığı ve ne kadargüçlü olursa olsun tek ba-
şına bir ülkenin çözemeyeceği sorunlar
olduğu anlaşılmıştır.
- BM Genel Sekreteri oiarak ne kadar
daha görev yapacaksınız?
- Sanıyorum üç yıhm daha var.
- Gelecekte ne yapacaksınız?
- Kesin karar vermedim. Arkadaşla-
nmla sohbet ederken çiftlik sahibi olmak
istediğımi, kendimi doğaya vereceğimi
söylüyorum. Ve eşim bu sözlerime gülü-
yor. Sanıyorum Afrika Kıtası'nda yaşa-
yanlann İcannlannı doyurabilmeleri, ye-
terli şekilde beslenebilmeleri için birşey-
leryapabilmek beni çok mutlu eder. Genel
sekreterlikten aynldıktan sonra Afrika
için çalışmak istiyorum.
(rıme-lSEyiM)
Âfiika
için
çalışacak
BM Genel
Sekreteri Kofi
Annan, Time'ın
sorulannı
yanjtlarken de
emekliliğindc
Afrika için
çahşmak istediğini
düe getirdL Genel
Sekreter oiarak üç
yın kaldığmı
söyleyen Annan'uı
amacı gelecekte
Afrika Kıtası'nda
yaşayanlann
yeterii
beslenmelerini
sağlamak
(REUTERS)
Irakhn işgalive
toplumsalahlda
dalgalanmalar
FEHMİHUVEYDİ
Bazı aydınlann flrne deresine akan
sorulanndan endişe ve korkuya düş-
memenin olanağı yok. Sözgelimi, ba-
sında iki hafta önce başlatılan, deği-
şimin bizim elimizde mi, yoksa Ame-
rikan müdahalesinin elinde mi oldu-
ğuyla ilgili tartışma. Bir katıhmcı-
nın değişimin ülke kurumlannca ger-
çekleştirilmemesi dunımunda, Irak
örneğinde olduğu gibi, yabancı mü-
dahaleden kaçınılamayacağı uyansı,
birdiğennin "bazıdururruardayaban-
cı müdahale zorunhı ve kaçınılmaz"
demesıyle de farklı bir boyut kazan-
dı. Sonuçta tartışma, yabancı müda-
haleyi temelden yadsımanın, vatan-
severliğin, insanhk töresinin değısmez
ilkesi olmasına karşın, sevinçle kar-
şılandığı düzeye indi. Ne var ki işga-
lin, söylenenlerin dışında stratejik bir
amaç içerdiğini ve gerçek nedeninin
Amerika'nın imparatorluk, petrol
kaynaklannı ele geçirme
ve tsrail'in çıkarlanmn
korunması olduğunu tar-
hşmacılann bihnedikleri
söylenirse çok şaşıracağı-
mı belirtmeliyim.
Demokrasi ve kitle im-
ha sılahlan konusunda
kopanlan yaygaraysa, iş-
galin gerekçelendirilme-
si ve Batı kamuoyunun
kazanılması uğruna yü-
rütülen politik, propagan-
dist sahtekâriıktan başka
birşey değil. Yabancı mü-
dahalenin yadsınmadığı
ve müdahaleyi onayla-
mak için içhhat kapılan-
nın açıldığı bir zamandayız. Onayla-
dıklan örneğin çirkin yüzünden söz
etmekle, bilüımesi zorunlu bir başka
gerçeğe; modern çağda, bir devletin
birdiğer ülkeyi diktatörlükten kurtar-
mak, özgürlük ve demokrasiyi yü-
celtmek için işgal ettiğini görmedi-
ğimize işaret etmiş oluruz.
Irak'ı işgal planlan yapanlann,
Amerika"nın güvenliğinin tehdit al-
tında olduğu yalanıyla kendi kamu-
oyunu aldatan, ABD'nin şiddet yan-
hsı Metodist-Siyonist ittifakı olduğu
artk birgiz olmaktan çıktı. Savaşı baş-
lattıklannda, uluslararası meşruiyeti
postallanyla çiğnediler ve BM'yi hi-
çe saydılar. Uluslararası yasalara say-
gı gösteren büyük bir devlet gibi de-
ğil, yasadışı hareket eden bir savaş çe-
tesı gibi davrandılar. Bağdat rejimi-
ni yıkmayı başardılar ama onun dı-
şında. her şeyde başansız oldular. So-
nuçta rejimin yıkılması, Afganis-
tan'da olduğu gibi. ishkrarsızlık ve
anarşi ortamına kapı\ı açtı.
Bu nedenle, gerek tarihteki gerek-
segünümüzdekı uygulanmasında ya-
ra alan bu çarpık düşüncenin içtihat
kapılannı zorlayan girişimlerinden
dehşete kapılmalı, kuşku duymalı-
yız. Toplumsal aklı kanştırmak için
uzunca bir liste oluşturan; Irak'ın du-
rumundan esinienerek yöneltilen -
"Diktatörtük mü, işgal mi?", "Işgale
karşıdirenenleryurtsevermi,terörist
mi?", "tşgakigöçlereyolgösterenler
işbirlikçi mi, yanhmcı nıı?"-"sorular.
işgal mi. dlrenls ml?
Işgale karşı yumuşak ve gevşek bir
anlayışla yola çıkılan, sıradan vatan-
daşm aklınj kanştıracak, okuvucuyu
her iki önerme>i yadsunaya yönelten
sorular. Gerçekteyse diktatörlük va-
tandaşı düşkunleştirirken işgal v ata-
nı düşkünleştirmekte; ama birey za-
yıflık göstererek. vatarun düşkün la-
hnmasına diktatörlükten kurtuluş adı-
na göz yumabilir! Diğer soruda da
mantık aynılığı.. iş-
gal mi, direniş mi ild-
leminde, kendisine
saygısmı yitirmemiş-
ler dışmda, herkesin
ikilemi yadsıması ge-
nel geçer oiarak görü-
lür.
Yapılmak istenen
şey, sabit değerleri
sarsmak, tartışma ko-
nulannı görüşlerin ça-
hşmasma yol açacak
zemine çekmek ve so-
nuçta davete gerekçe
hazırlamak. Bizi "öz-
gür dünya"mn hde-
ri(!) ABD ile ittifak
arayışıyla "dünyanm
değişimine" açık olmaya zorlayan so-
rular. Onlara göre bir dünya örneği
olan ABD ile inifakla çıkarlar gerçek-
leşir; onun safinda yer almak geliş-
me ve gönenç, ona karşı olmaksa...
Bu tarhşmalann Amerika'nın iste-
ğiyle açıldığını söylemek bir abart-
ma ise, onun çıkanna olduğu açık.
Bunun, ABD'nin bir başansı ol-
duğunu itiraf etmeliyim. Eylül olay-
lanndan sonra bütün dünyaya; bu ara-
da gerçek sonınlan yoksulluk, açhk,
malerya, verem ve AIDS olan yok-
sul ülkelere kendi güvenlik anlayışı-
nı dikte etmek istediği artık birgız ol-
maktan çıktı. Bizi sevindiren, bu tar-
tışmalann daha çok "Amerikan par-
tisi"nin görünürdeki liderleri olan ay-
dınlar çevresiyle sınırlı ohnası, işgal
ve işbirliği, kimlik ve direniş konu-
sunda Arap kamuoyunun Irak ve Fi-
listin'de gördüklerimizle diğer Arap
ülkelerinden yükseldiğini duy-
duğumuz vatansever sesler.
(El Ahram - 26.08)
• Irak'ı
tartışırken, bazı
durumlarda
yabancı güçlerin
müdahalesinin
kaçınılmaz
olduğunu
savunan aydınlar
insanın endişe ve
korkuya
kapılmasına
neden oluyor.
Anna Lindh'in öldürülmesiyle Isveç toplumu büyük yara aldı
Saldın saydam topluma yapıldı
• Aslmda, bıçaklı
saldında sadece Anna
Lindh değil Isveç'teki
toplumun bakış açısı,
saydam toplum anlayışı
da saldınya uğramıştır.
THOMASROGALLA
Almanya Dışişleri Bakanı Joscn-
ka Fîscher ı Kaufhof veya Hertie'de
(Almanya'nın büyük mağazalan)
koruması olmadan tek başına göm-
lek alırken gözünuzde canlandıra-
biliyor musunuz? Ya da kapıda bek-
leyen Limuzin'i yerine birbisiklet-
le sağa, sola gülümseyerek. yoldan
geçenleri selamlayarak işe gittiğini?
Isveç 'te ve diğer Iskandinav ülke-
lerinde politikacılann böyle halkla
iç içe, insanlarla yakın ve sempatik
ohnası alışılagelmiş bir şey. Ancak,
bu Almanya"da akla bile getirile-
mez. Joschka Fischer ve meslek-
taşlan toplumdan soyutlanmış gibi
etraflannda beli silahlı
onlarca korumayla dola-
şıyorlar. Ve bunun nede-
ni'2001 yıhnın 11 Ey-
lül'ünde meydana gelen
saldınlar filan da değil.
Bu hep böyleydi. Devlet
ve hükümetin temsilcile-
rine yönelik siyasi amaç-
lı suikastlar Almanya'nm
hafızasına geçmişte kay-
dedilmiş şeyler. En azın-
dan 1970'lerdeki RAF
(Kızıl Ordu Fraksiyonu)
saldınlanndan beri. Isveç'in siyasi
kültürü on yıllardır açık ve şeffaf bir
topluma dayanıyor. Bıçaklanarak
öldürülen Dışişleri BakanıAnna
Lindh gibi politikacılann metroda,
otobüste ya da bisikletle işe gittiği,
tek başına alışverişe çıktığı, diğer
yurttaşlar gibi kasada veya banka-
da sırada beklediği bir ortama...
Olof Palme ve Lindh
Isveç bu anlamda şiddet ve kan dö-
külmesiylepektanışık değil. Tabii.
toplumun Lindh'in ölümünden ön-
ceki en büyük acı ve şoku yaşadı-
ğı. 1986 yıhnda Başbakan OlofPal-
me'nin öldürülmesini saymazsak.
İki politikacımn da öldürülüşünde
birbirine benzer yanlar var. Gerçi da-
ha Anna Lindh 'in öldürülmesinin ar-
dındaki sır perdesi aralanmadı an-
cak ne Lindh ne de Palme'nin düş-
manlık beslenen politikacılar olma-
dığı bir gerçek. Tahmin yürütenle-
rin söylediklerinde akla yatkın bir-
kaç şeyden biri ülkedeki Euro refe-
randumu öncesinde Lindh'in Euro
yanlısı kampanyanın öncülerinden
olmasının onun üzerine şimşekien
çekebileceği.
Isveç, Dışişleri Bakanı'nın ölü-
münden dolayı sadece yasta değil ay-
nı zamanda da şokta. Aslmda, bı-
çaklı saldında sadece Anna Lindh
değil Isveç 'teki toplumun bakış açı-
sı, şeffaf toplum anlayışı saldınya
uğramıştır. Umulacak tek şey An-
na Lindh'in katilinin çabuk bulun-
ması ve saldınnın nedeninden man-
tıklı bir sonuç çıkanlabilmesi.
Bu sonuç ya Isveçli politikacıla-
nn ciddi güvenlik önlemleri alma-
rak toplumdan kopmasını ya da şef-
faf toplumun her şeye rağmen ge-
lecekte de X2x olabileceğine işaret
edecek. Daha fazla polise gereksı-
nim duyulduğu konusundaki tartış-
ma başladı bile. Ancak, korumay-
la dolaşmasının Lindh'i kurtanp
kurtaramayacağı da soru
işareti. Stockholm'ün
merkezi ve Lindh'in öl-
dürüldüğü mağaza NK'de
burada yıllardır güvenlik
kameralanyla gözleniyor.
Güvenlik uzmanlannın
daha fazla silah ve çıka-
nlacak yeni yasalarla şef-
faf toplum anlayışına za-
rar gelmeyeceği görüşü-
ne de şüpheli bakmak
gerekiyor.
Lindh, cuma
günii binlerce
Idşi
taranndan
son
yolcuhığuna
uğuriandj.
Saldırrva
uğradığıNK
mağazasııun
önüde
çiçekler ve
fotoğraflaria
donanldL
(REUTERS)
Abbashn
istifasından
ahnacak
çokders varFilistin Başbakanı Mahmut Abbas'ın istifası
geçen altı ayda Filistin-fsrail sorununun müzakere
masasına taşınması için verilen çabalan içeren
siyasi atılımın başansızlıkla sonuçlandığının
işareti. Bu çabalar, Birleşmiş Milletler, ABD,
Rusya ve Mısır'ın liderliğindekı ılımlı Arap
ülkelennin yer aldığı uluslararası toplumun
çabalanydı. Bu siyasi süreç iki temel prensip
üzerine kuruluydu. Bunlann ilkı yol haritasını
yürürlüğe koymak diğeri ise Filistin yönetıminin
liderini değiştirmekti.
Bu sürece dahil olan Israil de diğer ülkeler gibi
kendi tutumunu gözden geçirmeli. Görünüşte,
Israil ve Filistin'in silahlı çatışmayı durdurmak
amacıyla önlennde bir çerçeve anlaşması vardı. Bu,
hem hedefler hem de anlaşmanın içeriği, banş
sürecini yönlendirmesi ve zamanlama belirlemesi
açısından önemliydi. Ancak, sonuç, buradan
çıkanlacak dersler olduğuna işaret ediyor.
Başansızlığuı nedenleri açıkça ortada gibi
görünüyor: Israil perspektifi açısından bakıldığında
Yaser Arafat, Israil'le diyaloğun önündeld engel
oiarak görülen kara mayınlannın yaratıcısı
olduğunu gösterdi. Abbas'ın ise Arafat'a kafa
tutacak liderlik vasıflanna sahip ohnadığı ortaya
çıktı. ABD, Filistin üzerinde yol haritası için
gerekli sonımluluklannı yerine getirmesi için
doğru zamanda yeterii _
• Israil için
Filistinlilerle olan
sorunu Siyonist
gücü garanti altma
alarak çözmek çok
istisnai bir durum
olur. Bir kez daha
silahlı çatışmaya
girmek yapılacak
en büyük hatadır.
(BertinerZeitung-12.09)
baskıyı yapamadı.
Terör örgütleri saldın
hazırlıklan yapmaya
son vermedi.
Bu hatalann
sonucunda Filistinliler
Abbas hükümetine
bütün silahlı kuvvetleri
bağlamaktan
kaçındılar. Ve,
Akabe'de
imzaladıklan anlaşma
çerçevesindeki
vükümlülükleriyle,
Hamas ve tslami Cihad'la ateşkes konusunda
vardığı fıkir birliği arasında çelişkili bir durum
ortaya çıktı.
Filistin'in penceresinden bakıldığında ise hatanın
kaynağı İsrairin aranan adamlan öldürmeye ve
diğerlerini de tutuklamaya devam etmesi oldu.
îsrail'in yol haritası konusundaki yerleşim
bırimlerini boşaltmaktaki yükümlülüklenni yerine
gerirmemesi ve Abbas'ın yerini sağlamlaşnrma
konusunda karşılaşnğı zorluklara karşı hassas
davranmaması diğer hatalan oldu.
Mahmut Abbas'ın, Arafat'ı, planlannı bozan ve
performansmı zayıflatan kilit adam oiarak
göstermesi İsrail'i rahatlatmamalı. Kan dökülen üç
yılın ardından iki tarafa da büyük zarar verip acı
çektirecek şiddet dolu yeni bir dönemin
başlangıcındayız. Bu durumun iki tarafi herhangi
bir anlaşmaya yöneltmeyeceği kesin.
Israil toplumu kendini
a
biz çaOşmayı durdurmak
için eümizden geleni yaptik" diye kandırmamalı.
Israil için Filistinlilerle olan sorunu Siyonist gücü
garanti altına alarak çözmek çok istisnai bir durum
olur. Ve bir kez daha silahlı çatışmaya girmek,
sorunu çözmek için başka bir yol aramamak çok
büyük hata olur.
(Haaretz-08.09)