Catalog

SAYFA CUMHURİYET 28 AĞUSTOS 2003 PERŞEMBE 4 HABERLER DUNYADABUGUN ALt SİRMEN 'Demokrasinin Zaîeni!' AKP iktidarı hamarat, anayasa ve yasa deği- şiklikleri, uyum paketleri birbirlerini izliyor. llan edilen amaç, demokrasinin sınırlarını ge- nişletmek, AB ölçütlerine uygun biçimde, katı- lımcı, bireye saygılı, temel hak ve özgürlüklerin kullanımını kısıtlamayan bir rejim oluşturmak, sivil politikadan askerin egemenliğini tasfiye et- mek. Medya büyük bölümüyle bu girişimlere alkış tutuyor, hatta bunları büyük bir başarı olarak görüyor ve "demokrasinin zaferi"n\ ilan ediyor. Yaşamda olaylar nasıl gelişiyor? Istanbul'da bir konferansta, Halkevleri üyesi bir genç söz alıyor, Başbakan'ı eleştiriyor. Demokrasinin zaferini yaşadığı ülkede, genç apar topar çıkarılıyor salondan, bir saat kenef nezaretinde tutuluyor, bu bir saat içinde dosya- sı inceleniyor ve Başbakan'a bilgi veriliyor. Tay- yip Bey açıklıyor: - Zaten sicili bozukmuş. Delikanlının sicili neden bozuk? Daha önce bir gösteriye katılmış da ondan. Türkiye'de gösteri yapma özgürlüğü var. AKP bunu genişlettiğini söylüyor, ama gencin sicili bo- zuluyor. Türkiye'de bir gencin sicilinin bozulmasının ne demek olduğunu yaşayanlar bilirler. Işte "demokrasinin zaferi!" ••• KESK, memurların tescillenmiş geçen yıldan kalma haklan öncelikle ele alınmadığı takdirde, hükümet ile ücretzammı görüşmelerine katılma- yacağını söyledi ve de katılmadı. KESK, iktidar içinde derdini anlatacak kimse bulamadı. Sonunda gösteri hakkını kullanarak kamu- oyunun dikkatini çekmeyi denedi. Anayasa da, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası da, herkese önceden izin alma gereği ol- maksızın toplantı ve gösteri hakkı veriyor. Memurlarbu haklarını kullandılar, coplandılar, kovuşturuldular, suçlandılar. Başbakan buyurdu: - Bu gösteri antidemokratik. Devlet Bakanı Şahin daha da ileri gitti: - Bunlar bölücü. Imamlar aksırınca ne olur ki, Emniyet sözcü- sü Arslan da - Yasal olmayan bir gösteri içine girmişlerdir, dedi... Hani neredeyse terörist bunlar. Türkiye'de demokrasi zafer kazanıyor, ama memur kentte, herkesin görebileceği bir yerde gösteri yapamıyor. - Yapacaksa dağ başında yapsın, diyorlar. Yani memurlar, kıriık ormanlık yerlerde topla- nıp, kurda kuşa anlatacaklar dertlerini. ••• Başbakan demokrat; ama üniversiteliye, gen- ce, memura, işçiye, üniversiteye, rektörierine, Cumhurbaşkanı'na, çiftçiye kızgın. Başbakan, özgürlüklerin önünü açtığını söy- lüyor. Ama bu özgürlükler kendisini eleştirmeye yö- nelince, feryadı basıyor: - Yağma yok! Önceki gün de Muş'ta gerçekten güç durum- da olan ve bu hükümetin de uyguladığı tanm po- litikasıyla daha güç günler yaşadığı için yakınan çiftçileri paylamış. - Yolunu bilmiyorsanız gelin yolunu öğretelim, ama artık bu ülkede her şey devletten olmaya- cak, demiş. Başbakan çiftçiye başının çaresine bak diyor, kimse ile görüşmüyor, kimsenin derdini dinlemi- yor, çiftçilerin durumu hakkında kendisini uya- ranlara kulak tıkıyor. Türkiye'de özgürlüklerin önü güya açılıyor, bunları kullananların çanına ot tıkanıyor. Demokrasinin katılımcılık ilkesi hiçe sayılıyor, derdini dile getiren fırçalanıyor. Sonra gazetelerde manşetler: "Demokrasinin zaferi"... Buyrun biraz da buradan yakın beyler! Kayış davası karara kaldı • İstanbul Haber Servisi - 3 Kasım seçimleri öncesi Özgürlük ve Dayanışma Partisi'ne (ÖDP) ait bildirileri dağıtırken Okmeydaru'nda bir kahvehanede Sinan Kayış"ın ölümü, Yalçın Köse'nin de yaralanması olayına ilişkin 2 sanığın yargılandığı dava karara kaldı. Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanık Ziya Yücetepe'nin 26 ile 34 yıl arasında ağır hapis cezasına çarptınlmasuıı istediği mütalaasını tekrar ederken, diğer sanık Ömer Karakuş'un da 'kavgada silah boşaltmak' ve 'ruhsatsız silah bulundunnak' suçlanndan 1 yıl 2 ay ile 4 yıl arasında hapis cezasına çarptınlmasını talep etti. Olcaytu toprağa verildi I ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anıtkabir Demeği Başkanı emekli Tümgeneral Turhan Olcaytu, arkasında Atatürk ile ilgili ölümsüz eserler bırakarak son yolculuğuna uğurlandı. Anıtkabir Müzesi'nin çağdaş bir görünüme ka\r uşturulmasına katkı sağlayan Olcaytu'nun cenazesi dün toprağa verildi. Konsoloshık önünde işçi eylemi • İstanbul Haber Servisi - Kocaeli'deki Pirelli AŞ'run taşeronu Ekolas Şirketi'nce işten çıkanlan 270 emekçi protesto eylemi yaptı. ttalya'nın İstanbul Başkonsolosluğu önünde eylem yapan DÎSK / Nakliyat-lş üyesi işçiler ve aileleri, işten çıkanlmalanyla ilgili hukuki işlemleri anlatan dosyayı Başkonsolosluğa verdiler. Antalya'da çete operasyonu • ANKARA (AA) - Antalya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerce yapılan operasyonda, çete oluşturduklan gerekçesiyle 19 kişi gözaltına alındı. Mahkemeye çıkanlan zanlılardan 8'i tutuklanırken 11 'i serbest bırakıldı. Tutuklananlar arasında bulunan ve çetenin lideri olduğu iddia edilen Ali Suayin'in Antalya'dakiAda Oteli'nin ortaklan arasında bulunan Yaşar Özteke'nin cldurülmesinde azmettirici olduğu bildirildi. 22 bakanlık müşavirinin büyük çoğunluğunu Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerine gönderdi Çelik'tenbürokratlara sürgünMAHMUT GURER ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çe- lik, çoğu görevinden alınarak müşa- virlik kadrolanna atanan, 22 üst dü- zey bürokratı "yabh ilköğretim böl- ge okulu ve pansiyonlu ilköğretim okullannın eksik yönlerini araşür- malan" savıyla bakanlık merkez teşkilatından uzaklaştırdı. Bürok- ratlann büyük çoğunluğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerine gönde- rildi. Uygulamanın bürokratları emekliliğe zorlamak için yapıldığı ileri sürüldü. AKP hükümerirün geçmiş dönem- lerden kalma bürokratlara uygula- dığı kıyım politikası sürüyor. Bu • Müşavirlerin, daha üst düzeyde olmalanna karşın, görevlendirildikleri yerdeki milli eğitim müdürüne bağlı olarak çalışacağı vurgulanırken uygulamanın bürokratlan emekliliğe zorlamak için yapıldığı ileri sürüldü. kez de Milli Eğitim Bakanı Çelik, görevlennden alarak müşavirliğe atadığı birçok bürokrata sürgün gi- bi görevlendirmeler verdi. 22 Tem- muz tarihinde Milli Eğitim Bakan- lığı Personel Genel Müdürü Rem- zi Kaya tarafından bakana sunulan yazıda, bakanlık müşavirleri ve mü- şavirlik daire başkanlannın YİBO ve PlO'lardaki sorunlan belirleye- rek bakanlığa bir rapor sunmalan için 3 aylığına görevlendirildikleri kay- dedildi. Yazıda müşavirlerin, daha üst düzey olmalanna karşın, görev- lendirildikleri yerdeki milli eğitim müdürüne bağlı olarak çalışacağı vurgulandı. 41 soru verildi Yazının ekinde görevlendirmesi yapılan 22 müşavirin raporuna kay- nak oluşturacak 42 tane de soru yer aldı. Uygulamanın, görevden alınan üst düzey bürokratlan istifa ya da emekli ettirmek için yapıldığı belir- tiliyor. Müsteşar Prof. Dr. Necat Bi- rinci'nin Bakan Çelik'e uygun gö- rüş belirterek gönderdiği yazı şöy- le: "Ülkemizin eğitim ve öğretiminde önemli bir yeriolan YİBOve PİO'la- rın genel durumlannı bir bütün ola- rak incelemek ve belirienen hedefle- re ulaşılması için atılması gereken tedbirîer ve öneriler ile aynca üdeki toplıını kalite yönerimi uygulamala- ruu bir rapor halinde bakanhğa sun- mak üzere adı, soyadı ve görev yer- leri betirtilen bakanlık müşavirleri 9ebakanhkmüşavirtiğinde göre\tda- ire başkanlannın 1 Eylül 2003 tari- hi itibanyla 3 ay süre ile bu illerde gö- rev lendirilmeleri, yolluk veyevmiye- lerinin 210 Yurtiçi Görev Yofluğu harcama kaleminden tahakkuk et- tirilmesi, seyahatlerini mutat vasrta ile yapmalannı oluriaruuza arz ede- rim." Bakan Çelik'in göreve girmemek için yıllık izinlerine çıkmak isteyen müşavirlere de izin vermediği belir- tiliyor. Milli Eğitim Bakanlığf nda müşa- virlik kadrosunu genelde eski genel müdürler ve müsteşar yardımcılan oluşturuyor. Bakan Çelik göreve baş- lamasının arduıdan 57. hükümet dö- nemindeki üst düzey bürokratlan bi- rer birer görevlennden almış ve *pa- sif görev" olarak adlandınlan müşa- virliğe almıştı. Çelik'in, görevi ka- bul etmeyen müşavirlerin emekli- liklerini isteyerek kadrolan boşalt- mayı planladığı iddia ediliyor. ÜAK ile MEB,YÖK taslağını ortak hazırlama karan aldı. Rektörler Erdoğan'ı uyardı Laiklikteıı ödiin yok• Başbakan Erdoğan'a mevcut YÖK taslağının yükseköğretim kurumlannı karanlığa götüreceğine ilişkin rapor sunan rektörler, üniversitelerin türban konusunda ödün vermeyeceğini vurguladılar. ANKARA (CumhuriyetBürosu) - AKP tarafindan hazırlanan Yükse- köğretim Yasa Taslağı'nı "kabuledi- lemez" bulan rektörler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a laiklik ve türban konusundakı hassasiyetleri- ni ilettiler. Erdoğan'a taslağın üni- versiteleri karanlığa götüreceğine ilişkin bir rapor sunan rektörler, hü- kümetin "ortakbir YÖK taslağı ha- ztnama" teklifini kabul ettiler. Er- doğan'ın rektörlere, "Tasbğı ortak bir komisyon hazırlasın. Uzlaşnğı- nız konulan çıkann. Uzlaşamadık- lannız Başbakan hakemnğinde çö- zükün" dediği öğrenildi. Rektörler, dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Ba- kanı Hüseyin Çelik ile AKP tarafin- dan hazırlanan YÖK taslağını de- ğerlendirdiler. Başbakanhk Merkez Bina'da gerçekleştirilen toplantı son- rası bir açıklama yapan Erdoğan, ÜAK ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın ortak çalışmasının müşterek bir he- yetle yürütülmesini Başbakanhk ola- rak arzu ettiklerini söyledi. ÜAK ile olumlu bir diyalog içinde ohnayı he- deflediklerini kaydeden Erdoğan, "İnanıvorum ki Universitelerarası Rektörler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile hükümet tarafindan hazırlanan YOK taslağını Başbakanlık'ta gerçekleştirilen toplanüda değerlendirdiler. (Fotoğraf: AA) Kurul da bu konudaki değerlendir- mesini kendi arasında yapacak. Bu- nu, müşterek bir çahşmayla, diyalog içerisindeortak biraklı meydana ge- tirerek sürade çözeüm istiyoruz" di- ye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın açıklama- lannın ardından Milli Eğitim Baka- nı Hüseyin Çelik de bir gazetecinin "Uzlaşma çıkü diyebiür miyiz" so- rusuna "Evet, djyebifiriz" yanıhnı verdi. Toplantı sırasrnda ise rektör- lerin ilk önce taslağın yasalaşması ha- linde üniversitelere vereceği zarar- lann anlaüldığı bir sunum yapıldı. Su- numda Türk üniversitelerinin tür- ban ve laiklikten ödün vermeyece- ğinin vurgulandığı belirtildi. Erdoğan: Hakem olunım Başbakan Erdoğan'ın ise rektör- lere mutlaka yeni bir YÖK yasası çı- karmak istediklerini belirterek "Bu yasa mutlaka çıkacak, ancak rek- törkrin görüşleri ahnmazsa karga- şa çıkar, bu iki tarafi da yıpratir" dediği öğrenildi. Erdoğan'ın iki ta- rafın yasa taslağına ilişkin anlaştık- lan ve anlaşamadıklan noktalan çı- kartmasını ve bu konunun Bakan- lar Kurulu'na sunulmasını istediği kaydedildi. Erdoğan'ın "Taslağı or- tak bir komisyon hazniasın. Uztaş- nğuuz konulan çıkann. l zlaşama- dddarnuzBakanlarKuruhı'ndaBaş- bakan hakemliğinde çözülsün" de- diği belirtildi. Bunun üzerine rektör- lerin ortak komisyon çalışmasını kabul ettiği belirtildi. EĞÎTÎM-SEN DAVA AÇTI Bakan suç işliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eğitim-Sen, "Yoksul öğrencilerin özel okuDarda parayla okutulması" amacıyla 7 Eylül 2003 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafindan gerçekleştirilecek sınavın, iptali için Danıştay'a dava açh. Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, "AKP'nin devlede kavga ettiğini" söyledi. Dinçer. dün MEB'ın yapacağı sınavnn iptali için Danıştay'a başvurdu. Dinçer burada yaptığı açıklamada, AKP iktidannın ve Milli Eğitim Bakanı'nın özel okullan desteklemek için her yolu denediğini ileri sürdü. Yoksul ögrencilerin özel okullarda okurulmasına ilişkin yasa maddesini Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in TBMM'ye iade ettiğıni anımsatan Dinçer, buna karşın Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in "Özel okuDann bakanı gibi davTandıgınr öne sürdü. Bakanlığın, 7 Eylül'de yapacağı sınavla özel okullara öğrenci yerleştirileceğini açıkladığmı kaydeden Dinçer, "Ozel okuUann 10 bin öğrenciyi ücretsiz okutacaklanna ilişkin açıklaması kamuoyunu tamamen yanhş yönlendirmeyi amaçlamaktadu-" diye konuştu. Dinçer. bu dunımun özel okullann yasal görevi olduğunu voırgularken, "Bakanı uyarryoruz, yasadışı bir iş yaprvorsunuz. 7 Eyiül'de sınavı yapmak, yargı kararlannı hiçe saymakûrw dedi. Dinçer, daha sonra "Ozel okullara öğrenci seçimiyie ilgili suıavın yapılmasına ilişkin işlemin iptali ve yürütmesinin durdurulmasr ıstemli dava dilekçesini Danıştay'a verdi. Mahkeme, 5 sanığın yasadan yararlanıp yararlanamayacaklarmm incelenmesini istedi Umut Davası sanıklan da af istiyor• Uğur Mumcu, Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Prof. Dr. Muammer Aksoy ve Doç. Dr. Bahriye Üçok cinayetlerinin failleri olarak yargılanan şeriatçı Tevhid Selam örgütü üyesi 5 sanık Topluma Kazandırma Yasası'ndan yararlanmak için başvuruda bulundu. ANKARA (CumhuriyetBü- rosu) - Gazetemiz yazarları UğurMumcu, Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlah, Prof. Dr Mu- ammerAksoy ve Doç. Dr. Bah- riye Üçok cinayetlerinin faille- ri olarak yargılanan şeriatçı Tevhid Selam örgütü üyesi 5 sa- nık, Topluma Kazandırma Ya- sası'ndan yararlanmak için baş- vuruda bulundu. Mahkeme. tçişleri Bakanlığı "na yazı gön- dererek, 5 sanığın yasadan ya- rarlanıp yararlanamayacakla- nnın incelenmesini istedi. Türkiye'deki aydınlara yö- nelik cinayetlerin faillerine yö- nelik Umut Operasyonu'na ilişkin davada, haklanndaki hüküm Yargıtay tarafindan bo- zulan 8 sanığın yeniden yargı- lanmasuıa devam edildi. An- kara 2 No'lu DGM'de görülen davanın duruşmasına, tutuklu sanıklar Mehmet Ali Tekin, Hasan Kıoç, Yusuf Karakuş, Muzaffer Dağdeviren, Abdül- hamit ÇeHk,Fatih Aydın, Meh- met Şahin ve avukatlan Meh- met Balh, tbrahim Ceylan ve Mehmet Oktar Aykut ile mü- dahil avukatlanndan Halil Se- vinç katıldı. Tutuklu sanık Fer- han Özmen ise duruşmaya ka- tılmadı. Mahkeme Başkanı \u- nus Karabryıkoğlu nun izinli olması nedeniyle yerine baş- kanlık eden Ankara 1 No'lu DGM'nin hâkimi tsmail Tîr- yakt Iran uyruklu Abbas Gu- lamzade'nin kaçınlması ola- yuıa ilişkin istanbul 3 No'lu DGM'nin dosyanın birleştiril- mesi konusunda muvaffakiyet vermediğini bildirdi. Tiryaki, tutuklu sanıklar Mehmet Ali Tekin, Yusuf Karakuş, Muzaf- fer Dağdeviren, Fatih Aydın ve Mehmet Şahin'in, Toplu- ma Kazandırma Yasası'ndan yararlanmak için dilekçe ver- diklerini söyledi. Mahkeme heyeti, Topluma Kazandırma Yasası'ndan ya- rarlanmak için başvuruda bu- lunan 5 sanık hakkında dosya düzenlenerek tçişleri Bakanlı- ğı'na gönderilmesine ve bu sa- nıklann yasadan yararlanıp ya- rarlanamayacaklannın incelen- mesinin istenmesine karar ver- di. Sanıkların tutukluluk halle- rinin devamına karar veren mahkeme heyeti duruşmayı 6 Ekim 2003 tarihine erteledi. BülentEcevit taburcu oldu DSP Genel Başkanı Bülent Ecevh, tedavi gördüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nden (GATA) dün taburcu oldu. Ecevit, eşi Rahşan Ecevit ile parti genel merkezine gitti. Ecevit, burada gazetecilere yaptıgı açıklamada, durumunun iyi olduğunu ve GATA'nınçoktitiz davrandtgını söyledi. Kuzey Irak'taki Türkmenlere yöneHk sakunlan değerlendiren Ecevit, "Belli ki TürkmenJer bir soykınm tehlikesi ile karşı karşryalar. Türkiye'nin mutlaka Irak'taki Kürt klanlanm ciddi olarak uyarnıası gerekiyor'' dedL (Fotoğraf: AA) CHP, ZEKt SAYIN'I ÎSTÎFAYA ÇAĞIRDI: Din devleti peşindeler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'liler, "faizin haram olduğunu, ADahm da bu nedenle yasakladığmı'' söyleyen Kamu Bankalan Ortak Yö- netim Kurulu Başkanı Zeki Saym'a tepki gösterdi. CHP Grup Başkanvekili OğuzOyan. Türkiye'nin böyle bir çağdışı anlayışa prim tanımasuun ibret verici olduğu- nu belirterek "Mademkifaiz konusun- da bir saplantuı var, buyur git Faisal'ın başına. tekrar yırvana dön" dedi. Oyan, faizsiz bankacılıkta yapılan işin tamamen aldatmaca olduğunu vur- gulayarak "Esas olarak cari faizlere endekslenen bir kârpayı dağıüyor.ama adına faiz denüyoriar. Kamu bankala- n ortak yönetiminde bu zihniyetin ol- ması yeterince öğretkidir bu iktidann zflıniyeti konusunda.Buzihniyetinuzun süre iktidarda kalmaması gerekir" di- ye konuştu. CHP'li AHTopuz, AKP'nin ne yap- mak istediğinin herkes tarafindan açık- ça görüldüğünü anımsatarak "Heralan- da devleti kendilerine göre yapılandır- maya çahşrvorlar. Anayasamızm ön- gördüğü düzeni kaldırmak için bir ya- puanmayadönüşüyor bu. Rejim açısın- danbutahammuledilenıezbirdurum'' görüşünü dile getirdi. Bu olayın sineye çekileceğini sanma- dığını vurgulayan Topuz, "Saym'ı is- tifaya çağmyorum. Sistematik biçim- de en kilit noktalarda, sistemi ters çe- virecek, her şeyi din esaslanna dayah manbğa taşıyacak bir toplu hareketie karşı karşıyayız."