Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 17 NİSAN 2003 PERŞEMBE
8
fstanbul
HABERLERIN DEVAMI
TURKİYE
Edirne
PB 12 Sinop Y 10 Adana B 22
PB 17 Samsun Y 13 Mersın B 22
Kocaelı PB 12 Trabzon
Çanakkale PB 14 Gıresun
Izmir B 20 Ankara
Y 12 Diyarbakır Y 23
Y 12 Şanlıurfa PB 22
PB 19 Mardın Y 23
Manisa B 19 Eskişehir PB 15 Sıırt Y 22
Aydın
Denızli
B 23 Konya B 24 Hakkâri Y 11
B 19 Sıvas PB 18 Van Y 11
Zonguldak Y 11 Antalya PB 25 Kars Y 10
Yurdun kuzey ve doğu
kesjmlen ıle Guney Ege
ve Batı Akdenız parçalı
yef yef çofc bolutlu. Batı
ve Orta Karadenız kıyıla-
n, Do§u Karactenız ıle Do-
ğu ve Guneydoğu Ana-
ddu'nun dogusu yağmur
yer yer sağanak yağışlı,
diğer yefier az bulutlu ge-
çecek. Hava scaklığı do-
ğuda artacak. dığer yer-
lerde onemlı bir değışik-
W< olmayaak.
DIS MERKEZLER
Oslo B 15 Berlin B 18
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Münih
PB
B
B
B
B
B
B
R
9
14
21
19
22
21
23
?1
Budapeşte B 18
Madnd PB 21
Vıyana B 17
Belgrad Y 17
Sofya PB 14
Roma PB 21
Atina Y 16
Zürih B 19 Şam
S,s , Bulutlu , Çok bulutlu • Yağmurtj Kaflı Sulu kar k Gok gurültulü
G Ü N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
I Baştarafı 1. Sayfada
Son aylardaki dış politika uygulamaları; oysa,
mehter yürüyüşünü andırıyor. Iki adım gidiyor.
Duaıyor, gelen giden var mı diye sağına soluna
bakıyor.
Hükümet, "dışa içe güven telkin edildiği bir sı-
rada"... dezenformasyon başlamış, yazılı görsel
medya "kendi hükümetini tezyif eden, ulusalbir-
liğimizi parçalamaya yönelen çabalan" AKP hü-
kümetinden esirgememiş.
Medyayı anımsayınca kürsüye hakkım budur
diye biryumruk vurmaması tek eksiği. Hüküme-
tin sergilediği günü gününü tutmayan inişli çıkış-
lı politikaları demokratik ülkelerde medyanın des-
teklemesi birincil koşul değildir. Birlik beraberlik
çağnsı yaparken birlik ve beraberliğin sağlanma-
sında temel öğe sayılan medyayı, üstelik ayırt et-
meksizin A'dan Z'ye karalamak akıllı, sağduyulu
bir siyasetin eseri sayılabilir mi?
• • •
Üstelik kimi yazılı ve görsel basın, çoğu zaman
AKP iktidarını savunma görevini pekâlâ yerine
getiriyor. Sırası gelmişken doğrulardan sapan po-
litikalan eleştirmesine kızmak neden?
örneğin, Gül hükümetine yönelik RTE'deki de-
ğişimin üzerinde "o basın" hiç durmuyor. Başba-
kanlığının ilk günlerinde Gül hükümetinin icraatı-
nı benimsiyor; hatta, o politikaları kendine mal
edecek derecede sahipleniyordü. Iç ve dış siya-
set piyasasında Gül'ün öne çıktığı işaretleri alı-
nınca, ilk AKP hükümetinden söz etmemeye özen
göstermeye başladı.
Hatta Gül'ün hükümet programına aldığı kımi
doğrulann üzerine çarpı işareti çeken davranış-
lar sergiliyor. Bir sendika toplantısında işçilerin
karşısına geçen RTE; zorunlu tasarruf hesabın-
daki ana para ödemelerinin -her ne olursa olsun-
bu ay yapılacağını açıkladı. Vaatlerfren tutmuyor.
"Ağustos ve Aralık 2003'te de işçi ikramiyelerinin
ödenebileceğini" söyledi.
Gül hükümetinin 15.7 katrilyonluk tasarruf pa-
ketinde sıralanan önlemler arasında "işçiikrami-
yelerinin ertelenmesi" yer alıyor.
Ekonomi çevreleri şimdi, Gül'ün kaynak pake-
ti rafa mı kaldırıldı sorusuna yanıt arıyor.
RTE partide ve hükümette yavaş yavaş daha
başka şeyleri rafa kaldırma nazırlığında. Örneğin
popülist yaklaşımlarına karşı devlet adamı gö-
rüntüsü veren Gül ve çevresindekileri ağır aksak
"kendinden" uzaklaştınmak gibi.
• • •
Duyarlı gelişmelerin yaşandığı günlerde ortalık-
ta görünmemesindeki nedeni irdeleyen sözleri
hayli ilginç. Efendim, hükümet biryandan dış so-
runları (Gül) çözmeye çalışıyor, bir yandan da
(Başbakan) iç sorunlara aynı dikkatte eğiliyor-
muş!
Dış politikadaki başarı da Allah için böyyyük
başan. Çapulcu peşmergelerin Kerkük ve Mu-
sul'agirmelerini K. Irak'aaskergöndermenin baş
koşulu ilan edeceksin... Bu arada Zalmay Halil-
zad'ın günlerce önce ilan ettiği gibi ABD ile göç,
terör, silahlı bir grubun bir başka gruba saldırma-
sı (Türkmenlere) gibi olaylar patlak vermezse mü-
dahale hakkını kullanmamakta mutabık kalacak-
sın... K. Irak politikasında ABD'nin himayesini ka-
bul edeceksin... Savaş başlamadan, başladıktan
sonra zikzaklı dış politikanın son halkasını başa-
rılı hükümet politikası sayacaksın, saydırmaya
çalışacaksın... Ve:
Medyayı başarısızlığa örtü olarak kullanacak-
sın...
Yersen, rafta yalancı dolma var.
• • •
Ya, BM Güvenlik Konseyi'nin Kıbns dosyasını
AB'ye havale edişini yorumlamasına ne dersiniz?
Zaten "biz" çözümle ilgili müzakerelerin devam
etmesini istiyormuşuz; RTE'nin gerekçesi bu.
Kıbns sorununun Kopenhag ölçütlerinin önü-
ne geçtiğinin ayırdında mı acaba? AB Komisyo-
nu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Verheugen,
bu yıl sonuna dek Kıbns sorunu çözülmezse üye-
lik müzakerelerinin "karmaşık hal alacağını" bu-
günden duyurdu.
Çözümsüzlüğü çözmesine çözelim de çözüm
torbanda neler var?
Açıkla da içerisi dışarısı aydınlansın.
Bir iktidar başarısızlığı başarı diye yutturmaya
başlarsa... medyaya ince elek eleştiri yerine doğ-
rudan saldırırsa.. tutmayın o iktidan. Çıkıştan ini-
şe geçti, geçiyor demektir.
Atlaııtik ötesi bagjara Hderlik stratejisi
LE YLA TAVŞANOĞLU
ATtNA - "Irak'la savaşta
ABD tabii ki dünyaca destek-
lenmeli. Ama burada meşru-
iyetşart. Bundan hiç kimsenin
kuşkusu olmamau." Bu sözle-
ri söyleyen ABD Dışişleri Ba-
kanlığı eski Sözcüsü James Ru-
bin. Bir de Bill Clinton dönemi-
nin ABD Başkan Yardımcısı Al
Gore'un sözlerine bakalım:
"Atlantik ötesi ilişkiler önü-
müzdekj dönemde sosyal ada-
let temeli üzerine oturmalı.
Her alanda sosyal adalet sağ-
lanmalı."
ABD'nin eski Başkanı Bill
Clinton yönetiminin bu iki yet-
kılisi hep banş ve sosyal adalet-
ten söz ediyor.
Savaşı destekleyecek fazla bir
şey söylemiyorlar. Rubin belkı
yanlış anlaşılmamak için dünya-
nın ABD'ye destek vermesi ge-
rektiğinin altını çiziyor.
Atina dışında Vouligamenis
semtinde bulunan deniz kıyısın-
daki Astir Palas otelindeyiz.
Dünyaca ünlü The Economist
dergisinin 7 yıldır Yunanistan
hükümetiyle düzenlediği yuvar-
lak masa toplantılannın sonun-
cusu yapılıyor.
Pek çok dünya lideri son daki-
kada Irak savaşı patlayınca top-
lantıya gelmekten vazgeçmış.
Hatta açılış yemeğinin baş ko-
nuşmacısı olmayı kabul eden
ABD Dışişlen Bakanı Colin Po-
weU bile. Ankara'dan sonra he-
men Brüksel'e uçan Powell, sö-
zünü kısmen olsun tutup canlı
yayınla resepsiyon salonuna
bağlanmayı da reddetmiş. Al
Gore ıse, "Hiçbir şey beni Ati-
na'ya uçmava ikna edemez"
diyerek Aspen'den canlı bağlan-
tıyla konuşmayı kabuJ etmiş.
Bunlara karşılık ise James
Rubin bizzat yemekte bulunu-
yor. Hatta yanında oturan Isveç
eski Başbaİcanı Carl Bildt'le ne-
şeli neşeli konuşuyor.
Toplantı aralannda Avrupalı,
Yunanistanh tanıdıklarla konu-
şuyoruz. Doğrusu iki ay içinde
Türkiye'nin AB sınırlan içinde-
ki "rating"i artmışgibi. "Helal
olsun sizin ülkeye. Tezkereyi
geçirmeyip bir de ciddi tavır
alarak Amerikalılara iyi bir
ders verdi" diyorlar. Bizimki-
lerin, "Ben ne yaptığımı bili-
yor muyum, sanki?" havası
içinde olduklannı ınsancıklarne
bilsınler?
Ilerleyen günlerde ABD'nin
Atina Büyükelçisi Thomas Mil-
ler konuşmacı olarak bir oturu-
ma geliyor. Ancak işin ilginç ya-
ru Miller'in konuşmasından son-
ra hiçbir soru kabul etmeyeceği-
nin açıklanması. Miller, İcısa su-
numunda ABD firmalannın in-
san ve çevre sağlığına zarar ver-
meyecek alternatif enerji kay-
naklan üretimi için milyarlarca
dolar para harcadıklannı anlatı-
yor. iyi de, Irak"ta çoluk çocuğun
tepesine yağdınlan, onca insa-
nın ölümüne sebep olan bomba-
lar ne oluyor?
Büyükelçi Miller'in sözünü
ettiği Amerikalı çevreciler, ABD
yönetimine yuvalanmış bir avuç
kana susamış, akıl dengesinden
yoksun gözü dönmüşle baş ede-
miyor mu? Bu da ruhaf doğru-
su...
Toplantı aralannda ABD ve
ona bağımlı ülkelerin medyala-
nnda savaş çığırtkanlığı yapan
Çizerimiz Turhan Seiçuk'u evinde ziyaret eden Pham Bınh Man, Vietnam Savaşı sırasında
karikatürleriyle verdiği destekten dolayı Selçuk'a teşekkür etti. (Fotoğraf: SERKANYILDIZ)
Vietnam Konsolosu'ndan anlamlı ziyaret
Istanbul Haber Servisi - Çizerimiz lur-
han Selçuk'u evinde ziyaret eden Vietnam
Başkonsolosu Pham Bınh Man, Vietnam Sa-
vaşı sırasında karikatürleriyle verdiği destek-
ten dolayı Selçuk'a teşekkür etti. Man, AB-
D'nin uzun vadede Irak ve Ortadoğu ülkele-
riyle petrol ahşverişi olan Avrupa Birliğı ül-
keleri üzerinde söz sahibi olmayı, Rusya ve
Çin'in de bölgedeki etkinliğini azaltmayı
amaçiadığını söyledi.
Konsolos yardımcısı Vu Thanh, AKUT
Başkanı dağcı Nasuh Mahruki, Eczacı O-
ralp Basım ın da bulunduğu ziyarette, Turhan
Selçuk, Vietnam Savaşı sırasında çizdiği "Vi-
etnam Destanı" adlı karikatürüyle 5 Mayıs
1975 tarihınde Cumhuriyet'te yayunlanan ve
özgiirlük için kendini yakan bir Vietnamlf nın
özgür bir kuş olup uçmasını konu alan kari-
katürünü Başkonsolos Man'a hediye etti. Baş-
konsolos Man, Türkiye'den çok sayıda kişinin
Vietnam Savaşı sırasında Vietnamlılan des-
tekledigini anımsatarak. emperyalizme karşı
verilen savaş konusunda iki ülkenin tarihle-
rinde benzerlikler olduğunu söyledi. Viet-
nam'ın dünyadaki ikinci büyük İcahve ihrat-
çısı ülke olduğunu belirten Man, savaştan ön-
ce Irak'a da bir miryon ton pirinç sattıklannı
ancak ABD'nin Irak'ı işgalinden sonra bu ti-
caretin sona erdiğini belirtti. ABDnin Irak'ı
ışgalınin "kitle imha silahlan^yla ilgisi ol-
madığını belirten Man, "ABD'nin tüm Or-
tadoğu'ya yönelik birtakjm amaçlan var
ve bu planlar sadece Irak'ı değil, Ortado-
ğu'yla petrol auşverişinin yoğun olduğu Av-
rupa Birliği ülkelerini de etkileyecek, do-
layısıyla ABD, AB üzerinde de söz sahibi
olmak istiyor. Bunun silahsızlandırmayla
ilgisi yok" dedi. Man. gelecek yıllarda dün-
yadaki "anti- Amerikancılar"ın sayısuun
daha da artacağını savundu.
Cumhurbaşkanı Sezer'in veto ettiği madde sert tartışmalann ardmdan vergi yasası metninden çıkanldı
Albayraklar bu kez kurtıılanıadı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu'nda. Cum-
hurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer' in veto ettiği Başbakan
Tayyip Erdoğan'a yakınlı-
ğıyla bilinen Albayraklar'ı
önemli miktarda vergi yükün-
den kurtaran yasa göriişülür-
ken kavga çıktı.
Albayraklar'la ilgili madde
yasa metninden çıkanhrken
AKP ve CHP'liler arasında
sert tarhşmalar yaşandı. CH-
P'li Ali Topuz'un "Bu mad-
deyi gerirenin haysiyetinden
şüpbe duyanm" sözüne si-
nirlenen Maliye Bakanı Ke-
mal Unakıtan. "Teklifı geti-
ren de Meclis'ten geçiren de
sizlersiniz. Okuduğunuzu
anlamıyor musunuz?" dedı.
AKP'li Altan Karapaşaoğlu
da Topuz'un "Asıl altında
imzası olanlar haysiyetsiz-
dir" diye konuştu.
TBMM Platı ve Bütçe Ko-
misyonu'nda, dün Cumhur-
başkanı Sezer'in veto ettiği
Albayraklar'ı kurtaran vergi
affi yasasında değişiklik ön-
gören yasa görüşüldü.
Yasanın AlbayrakJarla il-
gili maddesi. her iki partinin
verdiği önergeyle madde
metnuıden çıkanldı. Böyle-
ce Albayraklar'ın "katmer-
li af "tan yararlanmalannın
önü kapandı.
Yasanm görüşmelerinde
sert tartışmalar yaşandı. CH-
P'li Akif Hamzaçebi, "Bu
düzenlemeye neden ihtiyaç
duyulmuştur" sorusunu yö-
neltirken bunun açık bir bi-
çimde ortaya konması gerek-
tiğini, aksi takdirde Meclis'in
yara alacağını vurguladı. CH-
P'li Ali Topuz, Unakıtan'a
tepki göstererek "Sayın Ba-
kan bu işin içindedir, başso-
rumlu kendisidir. Bir tane
cesur, haysiyetli adam yok
mu 'Bunu ben hazırladım' di-
yen? Bunu yapan kişinin
haysiyetinden şüphem var"
dedi. AKP'li mıller\ekılleri
Kültür ve Turizm Bakanlığı dönemi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Kültür ve turizm bakanlıklannın
birleştirilmesine ilişkin tasan dün
TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.
İki bakanlığın birleştirihnesine karşı
çıkan CHP sözcüleri, kadrolaşma
konusunda uyanlarda bulundu. Kültür
Bakanı Erkan Mumcu ise kadrolaşma
savlannın dayanaksız olduğunu
savunarak "Herhangi bir hükümetin 5
aylık atamalarıyla bizimkini
kıyaslayın. Bizim dönem daha fazlaysa
özür dileyeceğim. Aksi halde de sizin
özür dilemenizi bekleyeceğim" dedi.
Kültür ve turizm bakanlıklannın
birleştirilmesine ilişkin 40 maddelik
tasan "temel yasa" olarak ele alındı.
CHP Denizli Millervekili Mustafa
Gazalcı tasanyı eleştirirken farklı siyasi
çizgilerdeki eski kültür bakanlannın
ortak uyanlannı anunsattı. Kültür
Bakanı Mumcu ise "Eski bakanlann
sözlerine vahiy değeri kazandıran
nedir" diye sordu.
"Haysiyetsiz ne demek?" di-
yerek tepki gösterirken Una-
kıtan, "Bir sayın millerveki-
li okuduğunu anlamıyor.
imzalıyor ve yasa Meclis'in
iradesiyle geçiyor. Sonra so-
rumlu ben oluyorum. Siz
okuduğunuzu anlamıyor
musunuz Sayın Topuz? Hiç
okumanız yok mu?" dedi.
Topuz, "Bu sorumluluktan
kaçmaktan başka bir şey
değil" diye tepki gösterdi.
Milletvekilleri arasındaki
tartışma, toplantının bitmesi-
nin ardından da devam etti.
Komisyon Başkanvekili Altan
Karapaşaoğlu, sinirli bir şe-
kilde divandan inerek To-
puz'a, "Ne demek haysiyet-
siz Sayın Topuz. O zaman
bir şey imzalayacağınız za-
man uzman arkadaşınız
var. Sayın Hamzaçebi'ye so-
run" dedı. Topuz'un, "Bunu
kim yaptıysa şerefsizdir"
demesi üzerine gerilim arttı.
haberci ve gazetecilerin etik dı-
şı davranışlan önemli tartışma
konulanndan birisini oluşturu-
yor. Hatta bir ülkenin televizyon
kanalından birisinde sözüm ona
"anchor"lık yapan bir zat-ı
muhteremin Irak'ta savaşan
Amenkan askerlerinden "bizim
çocuklar" bıçiminde söz etme-
si inanılmaz tepkilere yol açıyor.
Hatta Yunan hükümetinin bir
yetkilisi bu sözüm ona "anc-
hor"la ilgili olarak onun hemşe-
risine "Bizim ülkede bir tele-
vizyoncu böyle bir davranışa
girse hemen kulağından tutu-
lur ve o anda kendini kapının
önünde bulur" diye kızgınlığı-
nı dıle getiriyor. Toplantı sırasın-
dakı yemeklerden birisinin onur
konuğu ve konuşmacısı Yuna-
nistan Kalkınma Bakanı Akis
Çohacopulos. Etkili bir konuş-
macı olan Çohacopulos diyor ki:
"Son 10 yılın yollan çok zor
olmasına karşın Avrupa'da yi-
ne de istikrar ve işbirliği sağlı-
yoruz; Doğu-Batı arasındaki
bölünme ortadan kalkıyor. Bi-
zim Avrupa'daki evTİm söreci-
ni geliştirmemiz lazım. Ekono-
mik, sosyal, her alanda eğitim
şart. Çağdışılığa gerek yok.Av-
rupa son yüzyılda hiç bölün-
medi. Üstelik şimdi Avrupa'nın
entegrasyon ve globalleşmesi
sürecini yaşıyoruz."
Avrupa'nın ABD'yle hiçbir bi-
çımde bir çatışmaya girmemesi
gerektiği mesajını da veren Ço-
hacopulos şu noktaya önemle
dikkat çekıyor:
"Atlantik ötesi çatışma olma-
malıdır. Hatta bugün Atlan-
tik'in iki yakası arasında daha
fazla işbirliği sağlanmalıdır.
ABD ise eski kıtada daha fazla
rol oynamalıdır. Irak'taki son
gelişmeler istikrarlı AB süreci-
ni sarsabilir. Ortak siyaset, as-
keri projeler tehlikeye girebi-
lir. Ama Irak sonunda bizi ye-
niden bir araya getirebilir."
Çohacopulos sonra şöyle bir
eleştiriyle atağa kalkıyor:
"Bu savaş bertaraf edileme-
diği için bütün ülkeler tarafın-
dan ortak sorumluluk paylaşıl-
mah.ABD ve müttefikleri açık-
ça çok radikal bir yol seçtüer.
Bütün krizlerden barışçı bir
yolla çıkmanın yöntemleri bu-
lunmahdır."
Hayret, daha birkaç yıl öncesi-
ne kadar, iktidardaki PASOK'un
şahin kanadından olmakla tanı-
nan ve Başbakan Simitis'i Türki-
ye'ye karşı yumuşak politika iz-
îemekle eleştiren eski Savunma
Bakanı Çohacopulos şimdi gü-
vercin mi olmuştu? Savaşın deh-
şeti karşısında öyle gibi görünü-
yor.
Moskova'daki Rusya Dünya
Ekonomisi ve Uluslararası Iliş-
kiler Enstirüsü Başkanı Prof. Dr.
Nodari Simoniya kürsüye geli-
yor. Söyledikleri zehir zemberek.
Ulusiararası petrol şirketlerine
ağzına geleni söylüyor:
"Büyük bir petrol şirkeri bir
aralık Moskova basınını maaşa
bağlayarak aylarca paylaşım
bayraktarlığı yaptırdı. O dö-
nem basında ne etik kaldı, ne
bir şey. Büyük petrol şirketle-
rinin çıkarlarıyla Rusya'nın
ulusal çıkarlan uyuşmuyor. Biz
bu zorluklann üstesinden ge-
lemezsek de hiç kinıse gelip de
Rusya'ya yatırım yapmaz. Biz
kendimize liberal. kapitalist.
demokrat ülke diyoruz. Ama
bütün yarırımlar hâlâ komü-
nist partiyle yönetilen burnu-
muzun dibindeki Komünist
Çin'e gidiyor. Demek Rusya
bir yerlerde yanlış yapıyor."
Prof. Dr. Simoniya zehir zem-
berek konuşmasmı sürdürüyor:
"Bugün. yatırımcılar devleti
aradan çıkarıp işlerin özelleş-
tirilmesini isriyorlar. Ama be-
nim ülkemde özel ve devlet sek-
törü arasında ciddi çatışma
var. Girişimci bu bağlamda
doğru ve yapıcı bir katkıda bu-
lunmuyor.
Rusya türü kapitalizmde iş-
ler farklıdır. Oysa kökü kapita-
lizme dayanan ülkelerde iş böy-
le değil.ABD'li danışmanlar ve
bazı Ruslar bizden bir gecede
Amerikalı olmamızı bekledi-
ler: Bizimki yiizde yüz yolsuz
olan bürokratik bir kapita-
lizm. Zaten Rusya'da yolsuzluk
bir yaşam tarzı haline geldi."
Bu ilginç toplantı böyle ilginç
cümlelerle noktalanıyor.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
M Baştarafı 1. Sayfada
Bush'un özel temsilcisi Halilzad'ın başkanlığın-
da masaya yatınldı. Her kesimden kimi buldular-
sa çağırmışlar. Toplantı sonrasında yayımlanan
bildiri, Irak'ta federatif bir yönetimin ipuçlarını ve-
riyor. Toplantıda, dinin devlet içindeki yeri de ko-
nuşuldu. Bir yere varılamadı! Görünüm, Irak'ta
yeni bir yapı inşa etmenin savaştan daha zor ol-
duğunu gösteriyor.
2- ABD'den gelen seslerse şifreli. Bush'tan Po-
well'a kadar herkes önümüzdeki dönemle ilgili bir
şey söylüyor ama, bulmacanın en önemli parça-
lannı gizliyor. Dünkü mesaj şuydu:
Türkiye ve yeni Irak bölgeye model olacak!
Ortadoğu'nun bir parçası olduğumuzu, bütün
komşularla ilişkilerimizi olabildiğince iyi tutmamız
gerektiğini yeri geldikçe vurguluyoruz ama, bu
noktada şu saptamayı da yapmadan geçemeye-
ceğiz:
Bizim önceliğimiz Ortadoğu'ya model olmak
değil, uygarlık düzeyini yakalamak!
3- Barzani ve Talabani'den iki gündür gelen
mesajlar ilginç. Talabani bölge gazetelerine ver-
diği demeçte, "Türkiye Kerkük'ten sözaçarsa, biz
de Diyarbakır'dan açanz" dedı. Barzani ise bir Ital-
yan gazetesine şu değerlendirmeyi yaptı:
"Türkiye'nin K. Irak'a girmemesi bizim için za-
ferin yüzde 90'mı oluşturdu!"
Her iki değerlendirmeyle ilgili ayrıntılı yoruma
girmek gereksiz! Söyledikleri bilinmeyen şeyler
değil. Türkiye'nin duygusallığa kapılıp "Vay en
hassas noktama vurdun" demeden; bölgedeki
gelişmeleri kendi dışındaki güçlerin denetimine
bırakmaması gerekiyor.
Israil ve Suriye ilişkilerimiz
4- Israil Dışişleri Bakanı Silvan Şalom'un An-
kara gezisi zamanlama ve içerik olarak tümüyle
Irak'taki gelişmelere bağlıydı. Israil, Türkiye'nin
stratejik ortaklık anlaşması yaptığı 28 ülkeden bi-
ri. Ikili anlaşmalara askeri boyut da eklenince o ül-
keyle ilişki "stratejik" düzeye çıkıyor. Türkiye'nin
Israil'le ilişkilerini zedelememesinde, adım adım
geliştirmesinde yarar var.
5- Suriye ile ilişkilerimiz ise 1998'de imzalanan
Adana mutabakatı ile yeni bir boyut kazandı. Yıl-
larca terör örgütü üyelerinin büyük çoğunluğu Su-
riye'de yaşadı. Terörün en yoğun olduğu dönem-
de, PKK lojistik desteğin yüzde 80'ini Suriye üze-
rinden sağlıyordu. Öcatan'ın bu ülkeden çıkanl-
ması, ardından anlaşmalar derken ikili ilişkilerin en
az sorunlu olduğu döneme girdik.
6- Israil Dışişleri Bakanı, Ankara'da Suriye'nin
teröre destek verdiğini açıkça vurguladı. Bu nok-
tada Türkiye'nin kendisini Israil'le Suriye arasın-
da kalmış gibi görmemesi gerekiyor. Türkiye'nin
böylesi durumlardaki geleneksel yaklaşımı şu:
Bizim bir ülkeyle ilişkimiz öteki ülkeyle ilişkimi-
zi engellemez!
Israil, Beşir Esat'ın yönetime gelmesiyle, bazı
yenilikleryapacağını, dış politikada değişikliklere
gideceğini düşünüyordu. Olmayınca, sıkıntı baş-
ladı! Bunlar Türkiye'nin de beklentileriydi!
7- Irak olayının bir son değil, başlangıç olduğu
yukarıda aktardığımız gelişmelerie de açıkça gö-
rülüyor. AKP'yi de bu bağlamda ciddi bir sınav
bekliyor:
Partinin omurgasını oluşturan dar tabanın gö-
rüşlerine göre mi dış politika belirieyecekler, Tür-
kiye gerçeklerine göre mi?
Gerek Erdoğan'ın gerekse Gül'ün dış konula-
rabakışının büyük ölçüde "şaşı" olduğunu görü-
yoruz.
Bundan daha tehlikeli olanı da şu:
Dış konuları ve bağlantılan, parti politikalarını
güçlendirmek için kullanmak. Ozellikle AB'ye bu
gözlükle baktıkları, parti tabanına selam verme-
ye yarayacak adımları AB kılıfına soktukları dik-
kati çekiyor!
ankcum@ttnet.net.tr
ANAP'lı belediye başkanına ihraç
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Istanbul'un
Kavaklı Beldesi'nin ANAP'lı Belediye Başkanı Şener
Turan, partiden ihraç edildi. ANAP Genel
Merkezi'nden yapılan açıklamada, Turan'ın, basında
yer alan, "ANAP'a Turgut Özal döneminde duyduğum
gönül bağından eser kalmadı. Doğrusu ileride başka bir
partiye geçmeyi planhyorum" şeklindeki sözleri
nedeniyle ANAP'tan ihraç edildiği kaydedildi.
Konutlar 5 ayda brtecek
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Toplu Konut
Idaresi Başkanlığı'nın (TOKt), konut seferberliği
çerçevesinde Tunceli Pülümür'de yapacağı konutlann
ihalesi 9 Nisan'da gerçekleştirildi. Konutlar, ihaleyi
kazanan firmayla sözleşmenin imzalanmasmın
ardından 5 avda bitirilecek.
KONSER
İNÖNÜ VAKFI İLE ANADOLU ÇAĞOAŞ EĞİTİM VAKR
BURSLU ÖĞRENCİLERİ YARARINA
BİLKENT ODA ORKESTRASI EŞLİĞİNDE
PİYANİST: İDİL BİRET
ŞEF: SERVER GANİYEV
Tarih : 30 Nisan 2003 Çarşamba
Saat : 20.00 Konser
21.00 Kokteyl
Yer : Ankara Devlet Konukevi
Cumhuriyet Caddesi Ulus-Ankara
Ederi: 25.000.000.-TL
Davetiye Satış Yerleri:
Inönü Vakfı: Şehit Ersan Cad. Pembe Köşk
Konut Sitesi B-1 Blok D: 5 Çankaya
Tel:428 18 41
Anadolu Çağdaş Eğitim Vakfı: TÜBİTAK Atatürk
Bulvarı No: 221 Kavaklıdere
Tel: 426 72 82
Diapason Müzikevi: Tunalı Hilmi Cad. 114/17
Tel: 426 26 96
Dost Kitabevi: Karanfil Sok. 11/A Kızılay
Tel: 418 83 27