22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 ŞUBAT 2003 PERŞEMBE HABERLER DinVYADA BUGUN ALİSİRMEN Masal da Bitti, Riiya da Şaşırdınız mı? Şaşırdınızsa, ki hiç tahmin etmiyorum, aklınıza şaşanm. Salı günü AKP grup toplantısında savaş çığırt- kanlığı yapan, Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından söz ediyorum. Tayyip Erdoğan'ın müthiş U dönüşünü olaylan izleyenler bekliyorlardı, hatta zamanını da saati saatine değilse bile kestiriyorlar, bugünlerde ola- cağını biliyorlardı. Bu sütunda daha 14 Ocak günü, AKP'lilerin ka- filelerie yaptıklan sözde banş için yol arayan giri- şim gezilerini konu olan "Içe Dönük, Dış Geziler" başlıklı yazıda, bu görüşmelerie ilgili olarak şu sa- tırlar yer almıştı: "Bu gezilerin asıl amacı, bir Müslûman ülkeye saldmnın üssü haline gelmenin Türk kamuoyu ta- rafından hoş görûlmeyeceğini gayet iyi anlamış olan Erdoğan'ın içe dönük avutma isteğidir. Erdoğan, kendi tabanına ve kamuoyuna, 'Bakın ben banş için ne kadar çaba harcadım' demek istiyor. Bunu da cümle âlem biliyor. Içe dönük mesaj amacı taşıyan dış geziler de sonuçsuz kalmanın ötesinde skandala dönüşüyor." 0 dış geziler ve sözde banş arayan gösteriler acaba ne kadar ahlaklıydı? Zaten Erdoğan da politikasının ahlak ile en ufak birilişkisi olmadığını biliyor, nitekim dünkü konuş- masının biryerinde aynen şunlan söylüyordu: "...Herkes bilmelidir kı, bizim ahlaki önceliğimiz, tabii ki banş ve tüm insaniığın selametidir. Ama siyasi önceliğimiz, biricik Türkiyemiz ve Türki- ye'nin bekasıdır." Türkiye'nin bekasının ahlak ile çelişmeyecek çözümlerle sağlanabileceğini belirttikten sonra, Tayyip Bey'in kendi agzından ahlaki önceliği ile si- yasi önceliğinin bağdaşmadığını itiraf ettiğini vur- gulayalım. Tayyip Bey'de devlet adamı arayanlara aidiye- ti cihetiyle ithaf olunur bu konuşma. ••• Tayyip Erdoğan'ın dünkü söylemi ile bugünkü söyleminin çelişkisini haklı gösterecek bir tek bil- gi, beJge ve kanıt yoktur. Irak konusunda, ocak ayı- nın ilk yansı ile şubat ayının ilk haftası arasında, hangi değişik bilgi ve belgelerçıkmıştır ki, ortaya? CHP Genel Başkanı Deniz Baykal karşı çıkışın- da haklıdır. Henüz ortada Irak'a silahlı müdahale- yi meşru kılacak ne bir neden, ne bir kanıt ne de bir belge çıkmıştır. Ama hepimiz biliyoruz ki, Deniz Baykal'ın da belirttiği gibi, Tayyip Bey zaten VVashington'da sözvermişti. AKP'liler çok iyi bilirler ki, Amerika'ya verilen sözü, TBMM'de edilen laikliğe uyma yemini gibi kolaylıkla bozamazsınız. Evet banş isteği ve çabası masallan bitmiş, ger- çek niyeti açığa vuran savaş çığırtkanlığı dönemi başlamıştır. Günaydın Türkiyem! • • • Tayyip Bey'in savaş çığlıklan attığı gün Türkiye bir de beklenenden çok yüksek çıkan ocak ayı enf- lasyonunu konuşuyordu. Bütün uzmanlar, enflasyon oranının yükselme- sinin kamudan kaynaklandığını kabul etmektedir. AKP sürekli zam yaparak ülkeyi yönetme yön- temini tutturmuştur. Daha şimdiden 2003 için öngörülen enflasyon oranının dörtte biri bir ayda gerçekleşmiş, yüzde 42 oiacağı söylenen iç borç faizi, yüzde 52' ye fır- lamıştır. Gerçekte hangi iç ve dış sermayeye dayandığı bizler tarafından çok iyi bilinse de AKP'nin kendi savı yoksul kesimin, emeğiyle geçinenlerin oyla- nyla işbaşına geldiği ve onlann iktıdan olduğudur. Dış politikada olduğu gibi ekonomi alanında da bu sav çökmektedir. Hayn haramzadeye dokunan, enflasyon ve yük- sek borç faizi, onun marifetiyle yeniden azmakta- dır. Göreceksiniz, Türkiye kısa sürede borcunu çe- virmesiyle bile çok kuşkulu bir ülke haline gele- cektir Tayyip Bey ve partisi sayesinde. Masal gibi ekonomide düze çıkma rüyası da bitti. Günaydın Türkiyem! CHP'ye katılma eğilimi belirdi İstifalarYTP'deki huzursuzluğu arttırdı BARIŞDOSTER Büyük bir iddiayla ku- rulmasına karşın, 3 Ka- sım Genel Seçimleri'nde ağır bir yenilgi alan YTP'de, partinin kimi ağırtoplannın, yönetim görevlerinden aynlma- lan, partinin geleceğine ilişkın soru işaretlerini arttırdı. DSP'den aynlıp YTP'nin kuruluşunda önemli görevlerüstle- nen HüsamettinOzkan, tstemihan Talay. Hasan GemiciveAliItaksoy'un parti yönetiminden isti- fa etmeleri, kimi YTP'li- ler arasında ise CHP'ye kahlma yönünde bir eği- lim belirmesi, parti ku- lislerini hareketlendirdi. DSP'den aynlıp YTP'nin kurulmasında öne çıkan Şişli Belediye Başkanı Mnstafa Sangül'ün CHP'ye geçmesive haf- talık bir dergiye yaptığı açıklamada, birleşme ad- resini CHP olarak gös- termesi, kimi YTP'lile- rin tepkisini çekti. San- gûl, bu konuda konuş- mak istemediğini belir- tirken YTP'liler, parti- nin kendini feshedıp bir başka partiye katılabil- mesi için, kurucular ku- rulununtoplanıp buyön- de karar alması gerekti- ğine dikkat çektiler. ÜstdüzeybirYTPyö- neticisi, gelişmelerle il- gili olarak, "Ayrdanlar zaten aynhp güti. \TFde kalan ama gidişattan memnunohnayanarka- daşlanmız ise avnlma- lan habnde, birkaç ishn hariç,CHP'debirşeybu- lamayacaklannıbifiyor- br.YTPbeDdkaparâbi- ür. Ama kapanırsa ken- di başma kapanır, örgüt- ler CHP'ye gtanek iste- diği için değü" dedi. Sezer, devletin kamu düzenini koruyacağını söylerken üstü kapalı olarak AKP'yi eleştirdi Laikükten ödün yok• Laikliğin anayasaya girmesinin 66. yılı nedeniyle bir mesaj yayımlayan Cumhurbaşkanı Sezer, "devletin, kamusal yaşamı ve devlet düzenini etkilemeye çalışan dinsel tutum ve davranışlar karşısında duyarsız kalmayacağını" söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Cumhurbaş.kanı Ahmet Necdet Se- zer, laikliğin anayasaya girmesinin 66. yılı nedeniyle yayımladığı me- sajda, -Devletin, kamusal yaşamı ve devlet düzeninietküemeye çalışan dinseltutum\¥ davranışlar karştsm- da duyarsız kalmayacağT uyansın- da bulundu. Cumhurbaşkam Sezer, laiklik il- kesinin Türkiye Cumhuriyeti Ana- yasası'na girişinın 66. yıldönümü nedeniyle yayımladığı mesaj ında, türbanlı öğrenciye af. "irticai kad- rolaşma" girişimleri tartışma ko- nusu olan AKP hükümetine de üs- tü kapalı uyanlarda bulundu. Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kal- mış bir ulusun eşine az rastlanır bir savaşımı sonucunda Türkiye Cum- huriyeti'nin kurulduğunu anımsa- tan Sezer. "Türkiye'ninçağdaşuy- garlık düzeyine ulaşması ereği, tüm yurttaşlann içtenükie inanarak des- tekledigi bu harekete yön vermiş, Yüce Önder Atatürk, ulusumuzun hakkı olan siyasalve sosyal rejimi ge- tirebflmek için TürkDevrimi'niger- çekleştirmiştir'' dedi. Sezer, laikliğin toplum ve devlet yaşamındaki önemine \"urgu yapa- rak, "Türk Devrimi bir çağdaşlaş- ma ve aydınlanma tasarum, laiklik de onun temelidir. Dinsel kuraDarın siyasal iktidann düzenlenişinde, si- yasal ve toplumsal yaşayışuı işleyi- şinde etkin olmaması, yönetim sis- teminin bu kurallardan bağunsız oluşturubnası ve yaşama geçirihne- sidu-" değerlendırmesıni yaptı. Laikliğin toplumsal yaşamda önemli işlevi bûlunan dini, kişisel inanç kapsamında vicdanlardaki gerçek yenne koyarak, farkhlıkla- nn özgürlük ortamı içinde yaşama- sına olanak tanıdığını vurgulayan Se- zer. "Bu nheüğKie laiklik ulusal bir- liğin de temel taşıdır" dedı. Laikliğin, kamusal yaşam ve dev- let düzeninde din kurallannın sim- gesel ve eylemsel olarak yaşama ge- çirilmesini reddettiğine dikkat çe- ken Cumhurbaşkanı Sezer, şu gö- riişleri dile getirdi: u Laiklik aynızamanda, bireylerin bilinç yoksurüuğundan yarariaıu- larak dinin sömürülmesinin, böy- leMlde siyasal yaşamda kolay yoldan etkmlik sağlanmasının önünde en- gel oluşturan bir toplumsal düzeni de birükte getirir. Laik dünya görü- şfl, tophımlann geüşimi ve çağdaş- bşmasmda büyük önem taşımakta, özgür düşüncenin yeşerebilmesine olanaktanımaktadır. Kültürün çağ- daşlaşması, toplumsal sorunlara, adaletU, eşnükçi ve sağdmuhı çö- zümkrin bulunmasL, düşüncenin başka düşüncekrisnuriamayacakbi- çimde özgürleştirilmesi, ancak laik tophımsaJ düzende otanakbdn: Dev- letin, kamusal yaşamı ve devlet dü- zenini etkilemeye çahşan dinsel tu- tum ve davranışlar karşısında du- \-arsE kabnası düşünükmezve bek- lenemez." BÜLENTECEVtT: Erdoğan 'ın karar alma yetkisiyok tstanbul Haber Servisi - DSP Genel Başkanı Büfent Ecevit, Türkiye'nin adım adım savaşa sürüklendıgi- ni belirterek "Bir savaşa gi- diHrken. yetkisiz Idşüerin kendi başlanna açıklama yapma. ABD Başkanı ile kanuiar atana yetkisi yok- tur" dedi. Ecevit, eşi Rahşan Ece- vit ile DSP Istanbul II Mer- kezi'ni ziyaret ederek par- tililere hitaben bir konuşma yaptı. Türkiye'de savaşa gir- me konusunda TBMM'den karar alınmadan Erdoğan'ın Irak'la savaşa girmenin ka- çınılmaz olduğunu söyle- diğini belirten. Ecevit, Er- doğan'ı kastederek "Bir sa- vaşa gidiürkea yetkisiz ki- şflerin kendibaşûrma açık- bma yapma, ABD Başka- nı ile karartar ahna yettdsi yoktur. Ama bu yettd var- mış gibi, Türkiye günden güne savaşa yakbşıyor n de- di. Hükümete seslenen Ece- vit, "Ya ABD Başkam'nm açıktan söylediği sözlere, verdiğibuyruklara rağroen bükümetTürldye'yi savaşa sürüklevecektir yada hakn epbnmeyönekreksav^ştan konıyacaktır'' dedi. TBMM Genel Kurulu'ndaki görüşmeteri, seyirci locasında türbanh ba>^nlar da izledi. (Fotoğraf AA) AKP'li vekil28 Şubat'ı 'unutamadı' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Harp Akademileri bünyesinde enstitüler kurulmasını öngören yasa tasansının görüşmelerinde "28 Şubat" tartışması yaşandı. AKP'li Cevat Torun, tasandaki "MJIB Güventik Akademileri'nde kamu ve özd sektör yöneticilerine milK güvenlik konubnnda bilgi ve yetenek kazandınlmaa" düzenlemesme, U 28 Şubat'ı yaşayanlar olarak" karşı çıktı. Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçmbayır ise AKP'li milletvekilinin endişelerine kahlmanın mümkün olmadığını söyledi.Harp Akademileri Yasası değişikligi dün TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. Yasaya göre Harp Akademileri komutanlığı bünyesinde enstitüler kurulacak. Böylece, subaylar için Harp Akademileri de doktora eğitim verebüecek. Tasan üzerinde kişisel görüşlerini dile getiren AKP Diyarbakır Milletvekili Torun,tasanya "28 Şubaf 1 ! yaşa>^anlar" olarak karşı olduğunu açıkladı. Milli güvenlik konulannda bilgi verilecek kişilerin "fişteneceğini'', bu eğitimi almayı reddetme seçeneğinin olmayacağını saMinan Torun, "28 şubat sürecinde hâkim. sav n gibi koca koca adamlann bu egitime gkUşleri ve alkışlamalan komik görüntükr oluştunnuştur. 28 Şubat'ı anutmayahm" diye konuştu. SİYASİLER DESTEKLEDÎ Irticahâlâ birinci telıdit tstanbul Haber Servisi - Laiklik ilkesinin anayasaya girişinin 66. yıldönümü kutlamyor. Cumhuriyet'in ilanından sonra laiklik, genç Cumhuriyet için hem din ve devlet işlerinin birbirinden aynlması, devletin tüm inançlara karşı yansız ve eşit uzaklıkta olması. devlet yönetiminde aklın ve bilimin egemen olması anlamına geliyor hem de egemenliğin kaynağını ve tanımım değiştiren bir devrim olarak tarihe geçiyordu. Kemalist Ayduılanma Devrimi'nin temel ilkelerinden olan laiklik, Cumhuriyet'in ilanından kısa süre sonra, anayasal düzene de yansıdı. 1928'de yapılan bir anayasa değişikliğiyle "Devletin dminin din-i tslam" olduğu yolundaki kural, anayasadan çıkanldı. 1937 anayasa değişiklikleriyle de CHP'nin ilkeleri arasında yer alan laiklik, bir anayasa kuralı durumuna getirildi. 1961 Anayasası, laikliği daha sağlam güvencelere bağladı ve dinsel duygulann siyasal amaçlarla kötüve kullamlmasına Akfirat'ta, 'mahalle sorumlusu' Asuman Uysal, Yılmaz'a kadın bulmakla görevlendirilmiş îmamın 'hoca kadınlan' • tktidariann desteğiyleyülar boyu süren "dinisiyasete aletetme" uygulamalan, şeriatçı akunlann gelişmesine, büyümesine yol açtu Türkiye, sayüan 10 binleri bulan Kuran kurslan, yüderce imam hatip lisesi, tarikaüar tarafından yönetüen 276 okul, Kuran kurslanndan yetişen 10 müyondan fazla seçmeniyle demokrasiyi anyor. OKTAYAPAYDIN Tuzla'nm Akfırat beldesinde imam Yaşar Yümaz'ın dini kul- lanarak "Edep tarikatı'' adıyla oluşturduğu "çıkar amaçfcsuç ör- gütü" ile ilgili gerçekler ve ya- şananlar ortaya çıktı. Istanbul 5 No'lu Devlet Güvenlik Mahke- mesi'nde yargılanacak olan Yıl- maz ve arkadaşlannın, kendi gö- rüşlerini benimsemeyen kişile- ri zorla dağa kaldırdıklan, teh- ditlerle korkutup beldeden uzak- laştırdıklan öne sürüldü. Istanbul DGM Savcılığı tara- fından hazırlanan iddianame- de, tarikat elebaşısı Yaşar Yıl- maz'm, çıkar amaçlı suç örgü- tü kurup bu örgütü sürdürür- ken dini argümanlan kullandı- ğı, bunun yanı sıra yanındaki ör- güt üyeleriyle kendisine karşı çı- kan kişilere cebir, şiddet, teh- dit ve benzeri yöntemleri uygu- ladığı öne sürüldü. Beldede kal- len iddianamede, gitmemekte direnenlere ise tehditvan yön- temler uyguladığı belirtildi. Tutuklu sanüdardan Mustafa Şehoğlu'nun, örgütün para işle- rinden sorumlu kasası olarak • Yaşar Yılmaz ve arkadaşlannın, kendi görüşlermi benimsemeyen kişileri zorla dağa kaldırdıklan, tehditlerle korkutup beldeden uzaklaştrrdıklan öğrenildi. masında sakmca gördüğü kişi- lere daha önce verdiği "Ku- ran" kitabını geri aldıktan son- ra "Akfiratta bundan sonra kal- mav-acaksm" diyerek beldeden kovduğu iddialanna yer veri- görev yaptığı, Harun Ersin'in ise örgüt tetikçisi olarak çeşitli eylemlere katıldığı görüşleri id- dianamede yer aldı. Iddianame- ye göre tutuksuz sanıklar Zübej'- de Eren, Seher Çar, Asuman Uvsal,HüsniveDerniriş ise imam Yılmaz ın "hocakadınlan" ola- rak anılıp salma, tapu bedeli, fitre ve evlenme işlerinden so- rumlu tutuldu. Mahalle sorumlusu Asuman Uysal'ın daha son- ra "mahalle sorumlusu" ola- rak atandığı. görevinin de Yıl- maz'a kadınlan ayarlamak ol- duğu iddianamede yer aldı. Dur- muşKarasoy'un ise "başhoca" olarak anılan tarikat elebaşısı Yaşar Yılmaz'ın sağ kolu ola- rak tüm hesap işlerini yürüttü- ğü görüşlerine yer verilen iddi- anamede, Karasoy"un arazi ve arsa işlerinden sorumlu olduğu öne sürüldü. karşı önlemler öngördü. özellikle siyasal partiler açısından kesin kurallar getirildi. Aynca "Devrim Yasalan"nın anayasaya aykın olarak anlaşılamayacağı hükme bağlandı. Diyanet Işleri Başkanlığı, bir anayasa kurumu olarak metinde yer aldı. 1982 Anayasası da bu ilkeleri korudu. Aynca laikliğin anayasanın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez ilkeleri arasmda olduğunu ı bejjpttj Ancak aym anayasanın din kültürü ve ahlak öğretimi adı altında din derslerini ilköğretim ve ortaöğretim için zorunlu hale getirmesi ise hem laiklik hem de din ve vicdan özgürlüğü ilkesi açısından önemli sorunlar yarattı. Günümüzde ise aym sorunlar yüzünden irtica, iç güvenliği tehdit unsuru olarak ilk sırada yer aldı. Laiklik ilkesinin anayasa kuralı haline getirilmesinin üzerinden geçen 66 yılda, bu ilke titizlikle korunurken bir yandan da şeriat özlemcilerinin hızla gelişmelerinin önü açıldı. Iktidarlann desteğiyle yıllar boyu süren "dini sryasete alet etme" uygulamalan, şeriatçı akımlann gelişmesine, büyümesine yol açtı. Laiklik ilkesinin 66. yılını kutlayan Türkiye, sayılan 10 binleri bulan Kuran kurslan, yüzlerce imam hatip lisesi, tarikatlar tarafindan yönetilen 276 okul, Kuran kurslanndan yetişen 10 milyondan fazla seçmen ve holdingleşen yeşil sermayesiyle demokrasiyi anyor. îrtica, devlet tarafından birinci öncelikli tehdit olarak algılamyor. AKP'NtN KADROLAŞMA ÇALIŞMALARI DEVAM EDÎYOR Hükümet hızını kesmedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP hü- kümetinin göreve gelmesinin ardından başla- yan atama ve görevden ahnalar sürüyor. Çc- şitli bakanlıklardaki çok sayıda bürokrat gö- revden aluıdı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısmda yayım- lanan atama kararlanna göre, Avrupa Türk Iş- birliği ve Kalkınma tdaresi Başkanlığı'na Dr. Savaş Şafak Barkçin, Devlet Istatistik Ensti- tüsü Başkanlığı'na Doç. Dr. Ömer Demir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Petrol Iş- leri Genel Müdürlüğü'ne Özelleştirme 1da- resi Başkanlığı Müşaviri Doç. Dr. Sami De- mirbiek getirildi. Kültür Bakanlığı Telif Hak- lan ve Sinema Genel Müdürlüğü'ne Kerem AKun, Kültür Bakanlığı Kütüphaneler Genel Müdürlüğü'ne Dursun Oztürk, Eti Holding AŞ Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkan- lığı'na da Yunus Şirin atandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Işleri Genel Müdür Yardımcılığı'na Devlet Su Işleri Genel Müdürlüğü APK Uzmanı Mehmet Çağü, Tanm ve Köyişleri Bakanlığı Tanmsal Uretim ve Gelişhrme Genel Müdür Yardımcı- lığı'na Dr. Talat Şentürk, Tanm ve Köyişleri Bakanlığı Tanmsal Araşhrmalar Genel Müdür Yardımcıhğf na Dr. Lütfii Tahtacıoğlu getiril- di. Adalet Bakanlığı yüksek müşavirliklerine Personel Genel Müdürü Güngör Saka ile Araş- hrma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Baş- kanı Mehmet Önder Kabasakal atandı. Cevre Bakanlığı Personel Dairesi Başkanlı- ğı'na Nurettin Tan, Kültür Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı başmüfettişliklerine mü- fettiş Asim Keser ile Ekrem Diler. müfettişlik- lere ise müfettiş yardımcılan Emin Kaya, AB Athhan, Suzan Kurt, Mnjdat Yücel ile Müşer- ref Can getirildi. • BAKAN COŞKUN^UN OĞLU YÖNETÎM KURULU ÜYESÎ OLDU Aycell'e deAKPdamgası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP ka- mudaki "eş-dost" atamalanna her geçen gün bir yenisini ekliyor. Aycell'in dün gerçekleşen ge- nel kurulunda, yönetim kurulu üyeliklenne Sa- nayi Bakanı Ah" Coşkun'un oğlu Osman Yıkto- rnn Coşkun, AKP Istanbul II Başkan Yardım- cısı Erkan Topal ve AKP Konya Milletvekili aday adayı Osman Dur I^nı getirildi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıktomı'ın önceki gün ani bir kararla toplantıya çağırdığı Aycell Ge- nel Kurulu'nda genel müdür ve müdür yardım- cılan dışındaki tüm yönetim kurulu üyelikleri yenilendi. Buna göre, Aycell'in yeni yönetim ku- rulu üyeleri, Sanayi Bakanı Coşkun'un oğlu Os- man Yıldınm Coşkun, AKP Istanbul II Başkan Yardımcısı Topal, Turktel Türkiye Genel Mü- dürü ve Telekom Yönetim Kurulu üyesi Cahit Paksoy, Elma Bilgisayar'ın sahibi thsan EOıan ve AKP Konya Milletvekili aday adayı Ilgın ol- du. Aycell denetim kurulu üyelüderine de Turk- tel Amerika Genel Müdürü Tayfun Çataltepe, FP Ankara Miletvekili adayı Nuri Karaman ve DPT kökenli Emin Zararsrz getirildi. Ücretlere zamyapüdı Genel kuruldan, üyelik maaşlanna zam ya- pılması karan da çıktı. Buna göre kamuda ça- lışan yönetim ve denetim kurulu üyeleri 840- 780 miryon lira arasmda alacak. Özel sektör- den gelen üyeler için ise bu rakam 1 miryar 300 milyon-1 milyar 400 milyon lira arasm- da olacak. Bundan önce yönetim kurulu üye- leri 280 milyon lira, denetim kurulu üyeleri ise 260 miryon lira maaş alıyordu. Daha önce ani bir kararla toplanan Türk Te- lekomünikasyon Genel Kurulu'nda da yöne- tim ve denetim kurulu üyeliklerine AKP'ye yakın isimler getirilmişti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear